Osmanlı Mimarlık Tarihi Yazımında Risale-i Mimariyye / Risale-i Mimariyye in Ottoman Architectural Historiography / GÜL KALE (original) (raw)
Osmanlı mimarlık tarihi üzerine yazılı kaynakların eksikliği, mimarlık kuramını ve mimarlık düşünce tarihini anlamakta önemli bir engel olarak belirmektedir. Ancak, anlamaya yönelik bu sorunun temeli mimarlık tarihi yazımına dair çok daha önemli bir noktaya dokunmaktadır. Mimarlığın düşünce tarihindeki yerini yadsıyan bu bakış, mimarlık kuramına yaklaşımı da problemli bir hale getirmiştir. Bu çerçevede teori ve pratik arasında dolaysız ve araçsal bir ilişki olduğu düşünülerek, düşünce dünyasını anlamanın önemi büyük oranda yadsınmıştır. Mimarlık tarihine biçimci ve yaşamdan kopuk yaklaşımlar geçmişi nesneleştirerek kolay bir bakışla kontrol altına alabilme çabalarının ürünüdür. Evcilleştirilen tarih, bağlamından ve var olduğu anlam dünyasından koptuğu noktada, bilimsel çalışmaların insansız, ritüelsiz nesnesi haline gelir. Anlamanın yerini açıklama, bilginin yerini objektif olma iddiasındaki enformasyon alır. Yirminci yüzyılın ilk yarısında araştırmalar yapan bazı mimarlık ve sanat tarihçilerinin mimarlığa pozitivist söylemler yoluyla yaklaşmaları Osmanlı döneminden kalmış olan iki önemli yazılı eserin de uzun yıllar bu söylem doğrultusunda ele alınmasına yol açmıştır. Mimarlık her şeyden önce insan bilimlerinin alanına girer. 1 Bir döneme ait yapılar, onların düşünce dünyası anlaşılmadan açıklanmaya çalışıldığında karşımıza sadece sessiz ve ölü cepheler çıkar. Kültürel bağlamdan temellenen mimari anlamları ve genellemelere direnen simgeler dünyasını araştırmak için ise elimizde iki temel kaynak bulunmaktadır. Bunlardan ilki Mimar Sinan'a ait olan yazma eserlerdir. İkinci önemli kaynak ise, 1614 yılında, Cafer Efendi tarafından Mimar Mehmet Ağa'nın yaşamıyla ilgili olarak yazılan Risale-i Mimariyye isimli kitaptır. Risale'nin bütünü ilk defa 1986 yılında Howard Crane tarafından İngilizceye çevrilerek yayınlanmıştır. 2005 yılında ise Aydın Yüksel tüm metnin transkripsiyonunu Latin harfleriyle yayınlamıştır. Bu literatür yazısında Risale ile ilgili * McGill Üniversitesi Mimarlık Bölümü History and Theory of Architecture Doktora Programı 1 Günkut Akın "Felsefe Mimarın Ne İşine Yarar" başlıklı makalesinde felsefenin, tarihin ve mimarlığın topluma anlam iletebilmesini sağlayacak deneyime ait olan tek düzlemin kişisel ve rastlantısal olan, dilin dışında olduğu için salt olgucu bakışa tuhaf ve belirsiz görünen ve bu nedenle kontrol edilemeyen olduğunu vurgular. Bu tekinsizlik onları doğa bilimleri ile toplum bilimleri dışında "insan bilimleri" denilen üçüncü bir kategori olarak bir araya getiren şeydir ve eleştirel konumlarının temelidir.
Sign up for access to the world's latest research.
checkGet notified about relevant papers
checkSave papers to use in your research
checkJoin the discussion with peers
checkTrack your impact
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.