Geleneksel Yaklaşimdan Yapilandirmaci Yaklaşima Geçi̇şte Öğretmen Adaylarinin Görüş Ve Değerlendi̇rmeleri̇; Bi̇r Söylem Anali̇zi̇* (original) (raw)
Related papers
Öğretmen Adaylarinin Bi̇li̇msel Araştirma Süreci̇ne İli̇şki̇n Görüşleri̇ Üzeri̇ne Bi̇r İnceleme
2014
Bu arastirmada ogretmen adaylarinin bilimsel arastirma surecine iliskin goruslerinin incelenmesi amaclanmistir. Arastirmanin calisma grubunu 2010- 2011 ogretim yilinda Ataturk Universitesi Kazim Karabekir Egitim Fakultesi, Rehberlik ve Psikolojik Danismanlik Ana Bilim Dali’nda ogrenim goren dorduncu sinif ogrencileri –ogretmen adaylari- (50) olusturmaktadir. Nitel bir arastirma urunu olan bu calismanin verileri yari yapilandirilmis ve yonlendirici olmayan gorusme teknigi ile toplanmistir. Arastirma sonucunda bilimsel arastirma surecine iliskin kavramlarin ogretmen adaylari tarafindan tam ve dogru olarak algilanamadigi, ogretmen adaylarinin ogretmenlerin arastirma yapmalarinin gerekli oldugunu dusunmedikleri, buna karsin bilimsel arastirmalarin meslek hayatlarinda islerine yarayacagini dusundukleri belirlenmistir.
Öğretmen Adaylarinin 'Değerlendi̇rmeye' Yöneli̇k Algilari
e-Uluslararası Eğitim Araştırmaları Dergisi, 2011
Bu araştırmanın amacı, ilköğretim bölümü öğretmen adaylarının değerlendirmeye yönelik algılarını belirlemektir. Araştırmada olgu bilim deseni kullanılmıştır. Çalışma grubu Cumhuriyet Üniversitesi, ilköğretim bölümü, matematik, fen bilgisi, sınıf ve okul öncesi öğretmenliğinde öğrenim gören 72 öğretmen adayından oluşmaktadır. Öğretmen adaylarının değerlendirmeye ilişkin algıları metafor aracılığıyla belirlenmiştir. Veriler katılımcıların "Değerlendirme……. gibidir; çünkü,. . ." cümlesini tamamlamasıyla elde edilmiştir. Verilerin analizinde içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Metaforlar ve gerekçeleri analiz edilerek, öğretmen adaylarının algıları "tanımaya", "biçimlendirmeye" ve "düzey belirlemeye" yönelik değerlendirme olarak üç kategoride gruplandırılmıştır. Ayrıca öğretmen adaylarının metaforları öğrenim gördükleri program ve sınıf düzeyine göre de incelenmiştir. Araştırmanın sonucunda; öğretmen adaylarının değerlendirmeye ilişkin 14 metafor oluşturdukları tespit edilmiştir. Katılımcıların değerlendirmeye yönelik algılarının "tanımaya" yönelik değerlendirmede yoğunlaştığı ortaya çıkmaktadır. "Biçimlendirmeye" ve "düzey belirlemeye" yönelik değerlendirme algısına sahip öğretmen adaylarının sayısı ise eşittir. Öğrenim görülen programa göre incelendiğinde, matematik, sınıf ve okul öncesi öğretmen adaylarının "tanımaya", fen bilgisi öğretmeni adaylarının "biçimlendirmeye" yönelik değerlendirmeye ilişkin metaforlarının daha fazla sayıda olduğu görülmektedir. Öğretmen adaylarının değerlendirmeye yönelik algıları sınıf düzeyine göre de farklılık göstermektedir. 1. sınıf öğrencilerinin "düzey belirlemeye", 2. sınıf öğrencilerinin "tanımaya" ve "düzey belirlemeye", 3. sınıf öğrencilerinin "tanımaya", 4. sınıf öğrencilerinin ise "biçimlendirmeye" yönelik değerlendirme algılarının ağırlıkta olduğu görülmektedir.
Journal of International Social Research, 2018
Öz Bu araştırmanın amacı öğretmen adaylarının meslekten beklentilerine ilişkin görüşlerinin incelenmesidir. Araştırma nitel veri toplama teknikleri kullanılarak yürütülmüştür. Araştırma olgu bilim desenindedir. Araştırmada amaçlı örnekleme yöntemlerinden maksimum çeşitlilik ve ölçüt örnekleme tekniği kullanılmıştır. Çalışma grubuna gönüllü olarak 29 öğretmen adayı katılmıştır. Araştırmada araştırmacı tarafından geliştirilen yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Araştırma sonuçları, öğretmen adaylarının meslek tercihlerinde özgeci, içsel, dışsal ve çıkarcı sebeplerin rol oynadığını, meslekten beklentileri arasında sosyal, bireysel, göreve ilişkin unsurların yer aldığını göstermektedir. Ayrıca öğretmen adayları bireysel, görevin doğasına, görev yaptıkları okula ve politikalara ilişkin bazı sebeplerin mesleki beklentilerinin gerçekleşmesinde engel teşkil edebileceğini ve okudukları bölümde olmasalardı psikolog, mimarlık, tercümanlık mesleklerini tercih edebileceklerini bildirmişlerdir.
Bu araştırmanın amacı, Türkçe öğretmeni adaylarının yazma eğitimi dersi yetizleme çalışmaları çerçevesinde ortaya koydukları metinleri art ve öngönderim kullanımı açısından incelemektir. Bu amaçla, 2010-2011 öğretim yılında Türkçe öğretmenliği üçüncü sınıf yazma eğitimi dersinde öğrencilere değişik zaman dilimlerinde dört ayrı konuda kompozisyon yazdırılmıştır. Daha sonra ortaya konulan metinlerden incelenmek üzere seçim yapılmıştır. Erciyes Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Öğretmenliği üçüncü sınıf öğrencileri araştırmanın evrenini oluşturmaktadır. Evrenden her bir konudan ayrı olmak üzere random yöntemiyle 12 öğrenci araştırma örneklemi olarak belirlenmiştir. Belirlenen aday öğretmenlerin metinleri seçilerek incelenmek üzere ayrılmıştır. İncelenen metinlerde kullanılan gönderimler türlerine göre belirlenmiştir. Araştırma sonucuna göre Türkçe öğretmen adaylarının yetizleme çalışmalarıyla ortaya koydukları metinlerin adıl kullanımı ile yapılan art gönderimin yeterli sıklığa sahip olduğu; diğer artgönderim türlerine yönelik gönderimlerle ön gönderim bakımından normal seviyede bir kullanımın olduğu görülmüştür. Araştırma sonucuna göre, aday öğretmenlerin ortaya koydukları ürünler 'gönderimler' çerçevesinde düşünüldüğünde metinsellik ölçütleri arasında önemli bir yeri olan bağdaşıklık özelliğine sahip olduğu söylenebilir.
Fen Eği̇ti̇mi̇nde Yapilandirmaci Yaklaşim Ve Öğrenci̇leri̇n Kavram Yanilgilari
2010
Son yirmi bes yildan beri yapilandirmaci ogrenme kurami (constructivism), basta Amerika ve Ingiltere olmak uzere pek cok ulkede hem egitimde onemli bir arastirma alani olarak hem de fen egitiminde uygulanmaya calisilan bir yaklasim olarak guncelligini surdurmektedir. Literaturde yapilandirmaci ogrenme yaklasimi konusunda cesitli calismalar bulunmakla birlikte, bu calismalar genelde yapilandirmaci yaklasimin kuramsal temellerine odaklanmistir. Bu makalenin amaci, yapilandirmaci yaklasimin ve ozellikle anlamli ogrenmenin temelini olusturan ogrencilerin kavram yanilgilari konusu uzerinde de durarak, yapilandirmaci ogrenmeyi daha butuncul bir sekilde ortaya koymaktir. Bu calismanin ilk bolumunde yapilandirmaci yaklasim guncelligini kazanmadan once, 1960’li ve 70’li yillarda egitim-ogretim surecini etkileyen ve yapilandirmaci yaklasimin gelisimine de katkida bulunan Bruner ve Piaget’nin goruslerine kisaca yer verilmektedir. Daha sonra yapilandirmaci yaklasimin ve kavram yanilgilari alani...
Sinif Öğretmeni̇ Adaylarinin Gözünden “Bi̇li̇mci̇
2020
The aim of this research is to examine the images of elementary teacher candidates for the concept of “scientist”, which is one of the most important components of the nature of science, in terms of various variables. The study group of the research consists of the elementary teacher candidates studying at the faculty of education. In this research, phenomenology pattern was used. The data were collected between May and December 2019. In the results obtained, it is seen that the first thing that comes to mind in the perceptions of scientist gender of all elementary teacher teachers is “male”. They stated that the results of what the elementary teacher candidates would like to study and if they were a scientist were examined. They stated that they mostly wanted to study science. They stated that they wanted to work on subjects such as space, universe, astronomy and time travel in science.
Öğretmen Adaylarinin Eği̇ti̇m İnançlari Ve Değerleri̇ Üzeri̇ne Bi̇r Çalişma
The Journal of Academic Social Science Studies, 2015
Bu araştırmanın amacı, öğretmen adaylarının eğitim inançları ve değerlerini incelemektir. Araştırmanın evrenini, Ege Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde 2013-2014 eğitim öğretim yılında öğrenim görmekte olan 1932 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Örneklemi ise uygun örnekleme yöntemiyle seçilen 240 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırmada veriler, Eğitim İnançları Ölçeği ve Portre Değerler Ölçeği ile toplanmıştır. Araştırma, öğretmen adaylarının değerleri ile eğitim inançlarının arasındaki ilişkiyi incelemesinden dolayı korelasyonel ve öğretmen adaylarının eğitim inançları ve değerlerinin demografik değişkenlere göre farklılaşmasını incelemesinden dolayı tarama modelindedir. Araştırmada, öğretmen adaylarının değerler ve eğitim inançlarının cinsiyete göre farklılık gösterip göstermediğini belirlemek için Bağımsız Örneklemler T Testi, sınıf ve öğrenim görülen bölüme göre farklılık gösterip göstermediğini belirlemek için Kruskal Wallis Testi ve öğretmen adaylarının değerler ve eğitim inançlarının arasındaki ilişkiyi incelemek için ise Pearson Momentler Çarpımı Korelasyon Analizi kullanılmıştır. Araştırma bulgularına göre; cinsiyet değişkeninde öğretmen adaylarının eğitim inançları ve değer boyutlarında anlamlı farklılık gösterdiği, sınıf düzeyi değişkenine göre ise öğretmen adaylarının değerler ve eğitim inançları boyutlarında İlerlemecilik, Varoluşçuluk, Daimicilik ve Esasicilikte anlamlı farklılık gösterdiği bulunmuştur. Bölüm değişkeninde ise öğretmen adaylarının değerler ve eğitim inançları boyutları arasından İlerlemecilik, Varoluşçuluk ve Esasicilikte anlamlı düzeyde farklılık göstermektedir. Ayrıca, araştırma bulgularına göre öğretmen adaylarının eğitim inançları ile değerleri arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır
Algın Öğrenme Ortamlarına Yönelik Öğretmen Adayları Görüşleri
Journal of humanities and tourism research (Online)
Bu araştırmanın amacı, öğretmen adaylarının algın öğrenme ortamlarına ilişkin görüşlerinin demografik özellikler ve algın öğrenme durumu/araçları kapsamında belirlemektir. Tarama modelindeki bu araştırmanın katılımcılarını Türkiye'nin farklı bölgelerinden seçilen Yıldız Teknik Üniversitesi, Bartın Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi, Gaziosmanpaşa Üniversitesi ve Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi'nin eğitim fakültelerinde 2017-2018 akademik yılında öğrenim gören öğretmen adayları oluşturmuştur. Araştırmanın verileri araştırmacının geliştirdiği kişisel bilgi formu ile "Algın Öğrenme Ortamları Ölçeğinden" elde edilmiştir. Verileri analiz etmek için SPSS 25.0 paket programı kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre öğretmen adaylarının algın öğrenme ortamlarından orta düzeyde yararlandıkları ve öğrenme gerçekleştirdikleri tespit edilmiştir. Tarihi yerlere, doğa merkezlerine, milli parklar gibi yerlere yapılan geziler ile sosyal kulüp faaliyetleri sayesinde yüksek düzeyde öğrenme gerçekleştirirken, bilim merkezlerine, sanayi kuruluşlarına ve üretim merkezlerine yapılan gezilerde daha düşük düzeyde öğrenme gerçekleştirmişlerdir. Araştırmanın sonucunda elde edilen bulgulara ve sonuca yönelik olarak yaşam boyu öğrenmenin yaşam boyu sürmesinin en önemli sağlayıcısı olan algın öğrenme ve algın öğrenme ortamları çerçevesinde çalışmaların niceliği ve niteliği arttırılmalıdır. Bu çalışmalar sadece iş yerinde algın öğrenmeye odaklı olmayıp farklı ortamlarda ve farklı yöntemlerle yapılmalıdır.
Öğretmen Adaylarinin "Si̇vi̇lleşme" Algilarinin Değerlendi̇ri̇lmesi̇
The Journal of Academic Social Science Studies
Bu araştırma ile öğretmen adaylarının örtük programdan kaynaklanan stres algılarını belirlemek ve bu durumu örgüt kültürü açısından değerlendirmek amaçlanmıştır. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden genel tarama modeli kullanılarak durum saptaması yapılmıştır. Veriler, "Örtük Programdan Kaynaklanan Stres Algılarının Belirlenmesi Ölçeği" adlı veri toplama aracılığı ile 364 öğretmen adayından toplanmıştır. Veriler normal dağılım göstermediği için nonparametrik analizler kullanılmıştır.Katılımcıların ölçekten aldıkları puan ortalamalarında cinsiyet ve GANO puanları değişkenine göre anlamlı bir farkın olup olmadığına bakılırken "Mann Whitney U Analizi", bölüm değişkenine göre anlamlı bir farkın olup olmadığına bakılırken "Krusskal Wallis Analizi" uygulanmıştır. Cinsiyet değişkenine göre kadın öğretmen adayları lehine anlamlı fark bulunmuş, GANO puanına göre ise anlamlı fark bulunmamıştır. Bölüm değişkenine göre öğrenci boyutunda anlamlı fark bulunmamış, öğretmen boyutunda anlamlı fark bulunmuştur. Farkın olduğu gruplar "Dunn Analizi" ile belirlenmiştir. Araştırmada elde edilen bulgular ile örtük programın daha önceden kestirilemeyen olumsuz çıktılarının yol açtığı stres algıları, örgüt kültürü bazında değerlendirilmiştir.