Türkiye'de Kemalist İnkılap Doğrultusunda Demokrasi Süreci (original) (raw)

Türk İnkılabı Ekseninde Diktatörlük, Atatürk ve Kemalizm

Turkinkilabi.com, 2018

Amatör ama araştırmacı bir ruhla yazılmış, en çok emek verdiğim yazımdır. Yola çıktığı sorunsallar; Erken Cumhuriyet Türkiyesi'nin rejiminin niteliği, Atatürk'ün diktatör olup olmadığı hususlarıdır. Ayrıca bu doğrultuda diktatörlük söylemine ve demokrasi kavramına, ayrıca erken cumhuriyet tarihi anlatısına büyük ölçüde yer verilmektedir. Her ne kadar birçok açıdan akademik esaslara, atıf usullerine uymasa ve kip-imla-biçim hatalarıyla dolu olsa da halen içerik zenginliği ve argümantasyon bakımından gayet başarılı bulduğum bir çalışmadır. Bir gün düzenleyip tekrar okuyucunun karşısına koymak dileğiyle...

Ulus Devlet Kıskacında Türk Demokratikleşme Süreci

2010

Türkiye’deki demokratikleşme sürecini tahlil etmek ancak yakın tarihin sorgulanmasıyla ve ulus devlet, modernleşme gibi kavramları açıklamakla mümkündür. Çünkü yeni kurulan Türk Devleti bu kavramların etrafında kurulmuş ve mevcudiyetini devam ettirmiştir. Bu anlamda, yönetim tarzı olarak demokrasinin ilke edinildiği bir toplulukta, ulus devlet olarak üniter yapının korunmasıyla demokrasinin gereği olan farklılıklara tahammül arasındaki paradoksu kurcalamak ve bu ilişkiyi Türk Modernleşmesi’nin inşa süreci ekseninde irdelemek gerekmektedir. Ulus devlet teorisinin ortaya çıkışı Avrupa’nın feodalizmden kapitalizme geçişiyle paraleldir. Burjuvazi, feodalitenin gücünü kaybetmesiyle güçlenmiş, politik etkinliğini pekiştirmek ve gücünü konsolide etmek için kitlelerin desteğini arkasına almak durumunda kalmıştır. Avrupa’da burjuva sınıfının bu çabaları, egemenliğin kraldan alınarak halka verilmesi süreci içinde – yani, demokratik yönetime geçişte milliyetçi fraksiyonların doğmasını ve tedrici olarak güç kazanmasını, dolayısıyla da milli egemenlik fikrinin kitlelerde geniş yankı bulmasına aracılık etmiştir.

Muhafazakârlığın Kıyısında Bir Kemalizm Değerlendirmesi : " Türk İnkılabına Bakışlar"

Folklor / Edebiyat Dergisi, 2016

Peyami Safa, Turk dusuncesinde derin bir iz birakmis dusunurlerin basinda gelir. Safa, Kemalist devrimin toplumu siyasal, ekonomik ve sosyal yonlerden koklu degisimlere tabii tuttugu 1930’lu yillarda, bu degisimlerin temelinde yatan felsefeyi anlamaya ve tanimlamaya donuk yogun bir caba icindedir. Safa’nin Kemalist devrime kendi bakis acisiyla bir anlam kazandirmaya calistigi bu surecteki yaklasimi dualist bir nitelikte gosterir. Peyami Safa, bir yandan Kemalist devrimin ulusu siyasal mesrulugun temeline yerlestirmesini ve bilimci bir metotla arastiran, sorgulayan ve elestiren bireyler yetistirmeye donuk aydinlanmaci niteligini ictenlikle benimser diger yandan da Kemalist devrimin varlik kazandirdigi bu yeni siyasal ve toplumsal yapinin koklerini muhafazakâr bir kaygiyla tarihin derinliklerinde arar.

Türk Siyasi Pratiğinde Radikal Demokrasi Düşüncesi

Siyasi İlimler Türk Derneği, 2023

Türkiye siyaseti uzun yıllar boyunca, çeşitli yapısal koşulların etkisiyle liberal demokrasi perspektifiyle açıklanmaya çalışılmıştır. Bu okuma biçiminin birtakım hususları açıklamada başarılı olmasına rağmen bazı durumları açıklamakta yetersiz kaldığı fark edilmiştir. Yakın dönem Türkiye siyasetine ağırlıkla liberal demokrasi perspektifiyle yaklaşıldığı dikkate alındığında, alternatif yaklaşımların imkânının sorgulanması gerekliliği fark edilmektedir. Özellikle Chantal Mouffe ve Ernesto Laclau’nun öncülük ettiği radikal demokrasi yaklaşımının birçok ülkenin siyasi durumunun analiz edilmesinde başarılı netice gösterdiği bilinmektedir. Böyle bir durumda radikal demokrasi yaklaşımı, konu alınan bölgenin siyasetini okuma çabasını sürdüren liberal demokrasinin eksiklerini ortaya çıkarmakta ve alternatif çözümleme imkânı sunmaktadır. Liberal demokrasi dışında alternatif bir okuma imkânı sağlayan radikal demokrasi ve onun güncel açıklayıcı kavramlarından biri olan popülizm, farklı açıklama dizileriyle Türkiye’nin son dönem siyasetini açıklamakta, krize girmiş olan liberal demokrasi karşısında başarılı bir açıklayıcılık performansı sergilemektedir. Bu çalışmada liberal demokrasi perspektifinin Türk siyasetine yönelik sunduğu açıklamaların neler olduğu, neleri açıklamakta yetersiz kaldığı ve radikal demokrasi anlayışının Türkiye siyasetini popülizm bileşeni ile nasıl açıklayabildiği üzerine sorgulamalar gerçekleştirilecektir. Çalışmamızda yakın dönem Türkiye siyasetindeki gelişmelerin açıklanmasında anlaşılması güç olarak kabul edilen popülizm literatüründen istifade edilecektir. Bu sayede alternatif bir Türkiye siyaseti okuması yapılacaktır. Demokrasinin iki farklı yaklaşımının mukayese edileceği bir okuma tarzı ile popülizm kavramı üzerinde durularak Türkiye siyaseti çalışmalarına teorik bir katkı sağlamak amaçlanmaktadır.

Tarihsel Süreçte Azgelişmişlik ve Demokrasi

2003

Bu çalışmada, azgelişmiş ülkelerde siyasal rejim sorunları üzerine genel bir perspektif oluşturulması hedeflenmektedir. Azgelişmiş ülkeler, liberal demokrasinin istikrar kazanmış olduğu gelişmiş ülkelerden farklı olarak, sık sık siyasal rejim değişiklikleri yaşanması özelliğiyle dikkat çekmektedir. Bu nedenle, bu çalışmada, azgelişmiş ülkelerde demokrasinin istikrarsızlığı ve sık sık siyasal rejim değişiklikleri yaşanması gibi sorunlar üzerine tarihsel bir perspektif oluşturulmaya çalışılacaktır.