Kıraatler ve Kurrâ (original) (raw)
2010, Marife Dini Araştırmalar Dergisi
Karae, yekrau, k raeten, kur'anen, kur'en, dersin. Kur', dilde toplamak ve birleUtirmektir. Suyu topladIWInda, 'Suyu havuzda topladIm ('kara'tu')dersin. KIraate, kIraat denilmesinin nedeni, kâri'nin (okuyucunun) harfi diWer bir harfle birleUtirmesi ve böylece kelimenin oluUmasIdIr. Kelime, diWer bir kelime ile, cümle diWer bir cümle ile birleUir. O kimse okur, yani bütün bunlarI bir araya getirir. Ist lah Olarak K raatler: AraUtIrmacIlardan birçoWu, kIraatler ile kIraat ilminin tarifini karIUtIrmakta-dIr. KIraatler ile kIraat ilmi arasIndaki fark, Kur'an-I Kerim ile Kur'an-I Kerim ilimleri arasIndaki fark gibidir. DolayIsIyla kIraat; Kur'an-I Kerim'i telaffuz etme usullerinden biridir. mamlardan birinin, rivayetlerin ittifakI ve tarîklerle diWer imamlardan farklI bir okuyuU edinmesidir. Bu farklIlIk ister harflerin telaffuzunda ister harflerin biçiminde olsun aynIdIr. 1 Kur'an Kelimelerini Telaffuz usulleri, Uu Uekilde isimlendirilir: KIraat, rivayet, tarîk, vech. K raat: Birbirine uygun olmak UartIyla, kendisinden nakledilen rivayet ve eda yollarI (tarik) nIn kIraat imamlarIndan birine nispet edilmesidir (nisbet edilen Kur'an okuma Ueklidir). Rivayet: Bu kIraat imamIndan, bir vasIta ile de olsa (kIraatI) alan kiUiye nisbet edilen okuyuUtur. Tarîk: snadI nâzil bile olsa raviden alan kiUiye nisbet edilen okuyuUtur. * Bu Makale, Fehd b. Abdurrahman b. Süleyman er-Rûmî'nin Dirâsât fî Ulûmi'l-Kur'an (Riyad, 1430/2009, XVI. baskI) adlI eserinin 341-369. sayfalarInIn çevirisidir.