Sınıf Öğretmenlerinin Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı Hazırlamada Karşılaştıkları Güçlükler ve Kaynaştırma Uygulamalarına İlişkin Görüşlerinin Değerlendirilmesi (original) (raw)
Related papers
Adıyaman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2018
Bu çalışmada destek eğitim odasında görevlendirilmiş öğretmenler ile sınıfında kaynaştırma öğrencisi bulunan ilkokul sınıf öğretmenlerinin bireyselleştirilmiş eğitim programı (BEP) hazırlama sürecinde yaşadıkları güçlüklerin belirlenmesi amaçlanmaktadır. Nicel olarak yapılandırılmış bu araştırmada betimsel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın evrenini; 2017-2018 eğitim-öğretim yılı Kırşehir ilinde, sınıfında kaynaştırma öğrencisi bulunan ilkokul sınıf öğretmenleri ile destek eğitim odasında görevli öğretmenler oluşturmaktadır. Araştırmada evren üzerinde çalışılmış olup örneklem belirleme yoluna gidilmemiştir. Araştırma verilerinin toplanmasında “BEP Hazırlama Sürecinde Karşılaşılabilecek Güçlükleri Belirleme Ölçeği” ve katılımcıların demografik bilgilerinin sorgulandığı bir anket formu kullanılmıştır. Araştırma sonucunda BEP hazırlama sürecinde sınıf öğretmenlerinin destek eğitim odasında görevli öğretmenlere göre daha fazla güçlükler yaşadıkları ve yaşanılan güçlüklerin a...
OPUS Uluslararası Toplum Araştırmaları Dergisi, 2020
Bu araştırmada özel eğitim alanında çalışan öğretmenlerin Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı (BEP) hazırlama süreciyle ilgili yaşanılan güçlüklerin çeşitli değişkenler açısından incelenmesi amaçlandı. Araştırma, nicel araştırma yöntemlerinden tarama modeli ile gerçekleştirildi. Araştırma, Türkiye'nin çeşitli illerinde görev yapan 292 katılımcı ile gerçekleştirildi. Araştırmada veri toplamak amacıyla Tike-Bafra ve Kargın (2009) tarafından geliştirilerek geçerlik güvenirlik çalışması yapılan "BEP Hazırlama Sürecinde Karşılaşılan Güçlükleri Belirleme Ölçeği" kullanıldı. Ölçekten elde edilen verilerin analizinde betimsel istatistiklerden aritmetik ortalama, yüzde ve frekans kullanıldı. Ayrıca çalışmanın alt amaçları doğrultusunda t-testi ve Anova testlerinden de faydalanıldı. Yapılan analizler sonucunda araştırmaya katılan öğretmenlerin öğrenci özellik ve ihtiyaçları ile ilgili işlevsel BEP hazırlama ile ilgili bilgi eksikliklerinin olduğu, öğretmenlerin hizmet süreleri, branş ve hizmet içi eğitim alma durumlarına göre BEP hazırlama güçlüklerinin farklılaşmadığı, öğretmenlerin BEP hazırlama üsrecinde ekip üyeleri ile bilgi ve sorumlulukların paylaşılması ile ilgili güçlük yaşadığı ifade edilebilir. Elde edilen bu sonuçlara gore öğretmenlerin işlevsel BEP hazırlama konusunda bilgi ve becerileni geliştirmeye dönük çalışmalara, BEP ekip üyelerinin görev ve sorumlulukları paylaşım ile ilgili çalışmalara yer verilebilir.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi , 2019
Bu araştırmada, Bireyselleştirilmiş Öğretim Planı (BÖP) hazırlama becerisine yönelik yapılan eğitimin, formasyon eğitimi alan farklı branşlardaki öğretmen adaylarının kaynaştırma uygulamaları hakkındaki görüşlerine olan etkisinin tespit edilmesi amaçlanmıştır. Araştırmada nicel araştırma desenlerinden tek grup ön test - son test zayıf deneysel desen kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2017-2018 eğitim ve öğretim yılının güz döneminde İstanbul ilindeki bir devlet üniversitesinde formasyon eğitimi alan 125 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Bu grupların belirlenmesinde ise basit seçkisiz olmayan örnekleme yöntemlerinden amaçsal örnekleme grubundan tipik durum örneklemeden yararlanılmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak “Kaynaştırma Uygulamalarında Öğretmen Yeterliği Ölçeği (KUÖYÖ)” ve “Kaynaştırma Eğitimi İle İlgili Duygular, Tutumlar ve Kaygılar Ölçeği (KEİDTKÖ)” kullanılmıştır. Ölçeklerden elde edilen veriler SPSS 18.0 paket programı yardımıyla analiz edilmiştir. Araştırmanın sonucunda, araştırma kapsamında BÖP hazırlama becerisi kazandırmaya yönelik yapılan eğitimlerin formasyon eğitimi alan farklı branşlardaki öğretmen adaylarının kaynaştırma uygulamalarına yönelik tutum ve duygularını arttırdığı, kaynaştırma uygulamalarına yönelik kaygılarını ise azalttığı tespit edilmiştir. Ayrıca, yapılan eğitim uygulamaları formasyon eğitimi alan farklı branşlardaki öğretmen adaylarının kaynaştırma uygulamaları hakkında öğretmen yeterliklerini de olumlu yönde etkilediği de belirlenmiştir. Araştırmanın sonunda elde edilen sonuçlar bağlamında önerilerde bulunulmuştur.
Eğitim Bilimlerinde Güncel Araştırmalar, 2020
Bu araştırmada fen eğitiminde öğretimin bireyselleştirilmesi dersinin öğretmen adaylarının kaynaştırma ile ilgili duygu, tutum ve kaygılarına etkisi araştırılmıştır. Nicel araştırma yöntemlerinden ön test son test kontrol gruplu yarı deneysel desen kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2018-2019 yılının güz döneminde İstanbul ilindeki bir devlet üniversitesinin fen bilgisi öğretmenliği bölümünün 4. sınıfta öğrenim görmekte olan 51 öğretmen adayları oluşturmaktadır. Araştırmada bireylerin kaynaştırma eğitimi ile ilgili duygu, tutum ve kaygılarını ölçmek amacıyla Forlin, Earle, Loreman ve Sharma (2011) tarafından geliştirilen Bayar, Özaşkın ve Bardak (2015) tarafından Türkçe’ye uyarlanan “Kaynaştırma Eğitimi İle İlgili Duygu, Tutum ve Kaygılar Ölçeği (KDTKÖ)” kullanılmıştır. Deney ve kontrol grubundaki öğretmen adaylarının uygulama öncesinde ölçek ortalama puanlarının birbirine çok yakın olduğu ve anlamlı farklılık göstermediği belirlenmiştir. Uygulamadan sonra deney grubunda ise KDTKÖ’ne göre anlamlı bir fark olmadığı, fakat tutum ve kaygı alt boyutlarında anlamlı bir farkın olduğu tespit edilmiştir. Bireyselleştirilmiş öğretim dersinden sonra, fen bilgisi öğretmen adaylarının kaynaştırmaya ilişkin tutumları olumlu yönde değişirken, kaygı düzeylerinin azaldığı belirlenmiştir. Yapılan diğer araştırmalar ve bu araştırmadan elde edilen sonuçlar göz önüne alındığında, öğretmenlerin kaynaştırmaya yönelik tutumlarının olumlu yönde değişmesi için kaynaştırma eğitimi, bireyselleştirilmiş öğretim gibi derslerin verilmesi önerilebilir.
Sınıf Öğretmenlerinin Kaynaştırma Eğitimine İlişkin Görüşlerinin İncelenmesi
2019
Bu araştırmanın amacı sınıf öğretmenlerinin kaynaştırma öğrencilerinin eğitimine yönelik görüşlerinin incelenmesidir. Çalışmada nitel araştırma desenlerinden olgu bilim deseni kullanılmıştır. Araştırma Antalya ili merkez ilçelerinden Muratpaşa'da yer alan bir devlet ilkokulunda tam zamanlı çalışan 5 sınıf öğretmeni ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin seçiminde kartopu örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Araştırma verileri araştırmacılar tarafından geliştirilen yarı yapılandırılmış görüşme formu ile elde dilmiştir. Elde edilen verilerin analizinde içerik analizi tekniği kullanılmıştır. Çalışmadan elde edilen sonuçlar arasında kaynaştırma eğitiminde öğretmenler ile diğer paydaşlar arasında yeterli düzeyde işbirliğinin olmadığı, öğretmenlerin bu süreçte hem kişisel hem de mesleki olarak çeşitli sorunlar yaşadıkları görülmektedir. Rehberlik servislerinin yeterli düzeyde işbirliği içerisinde olmadıkarı, aile farkındalığının ise bu süreçte çok alt seviyelerde kaldığı belirtilmiştir. Sınıf öğretmenleri kaynaştırma uygulamaları, hizmet içi eğitim ve uzman desteği konularında yetersiz olduklarını ve velilerin çocuklarının farklı olduğunu kabul etmemelerinin kaynaştırma uygulamasındaki en büyük sorunlardan birisi olduğunu, gereken desteğin sağlanması durumunda ise kaynaştırma eğitimi uygulamalarında da çok daha başarılı olacaklarını belirtmektedir. Elde edilen sonuçlara ilişkin ileriki araştırmalara yol gösterici nitelikte öneriler getirilerek çalışma sonuçları raporlaştırılarak sunulmuştur.
Kaynaştırma Öğrencisi Olan Sınıf Öğretmenlerinin Okuma Güçlüğü İle İlgili Görüşlerinin İncelenmesi
Bu araştırmanın amacı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)'de kaynaştırma öğrencisi bulunan sınıf öğretmenlerinin okuma güçlüğüne yönelik görüşlerinin incelenmesidir. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden yarı yapılandırılmış görüşme tekniği kullanılarak gerçekleştirilmiştir. KKTC'de kaynaştırma öğrencisi bulunan sınıf öğretmenlerine okuma güçlüğü ile ilgili görüşlerini ortaya koymak için araştırmacılar tarafından hazırlanıp, uzman görüşü alınan görüşme soruları yöneltilmiştir. Araştırmanın çalışma grubu KKTC'nin Gazimağusa bölgesindeki bir ilkokulda görev yapan 10 sınıf öğretmeninden oluşmaktadır. Araştırmadan elde edilen verilerin analiz edilmesinde betimsel analiz kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda sınıf öğretmenlerinin okuma güçlüğüne ile ilgili görüşleri tespit edilmiştir. Sınıf öğretmenlerinin okuma güçlüğü yaşayan öğrencilere Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı (BEP) uyguladıkları, genelde bireysel çalışmalar yürüttükleri, okuma güçlüğünün nedenlerinin öğrencinin hazırbulunuşluğunun olmaması ve ailelerin ilgisizliği olarak belirledikleri, bireysel değerlendirme yaptıkları, fakat öğrencilerin gelişim süreci ile ilgili ayrı bir değerlendirme yapmadıkları belirlenmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgular, ilgili alanyazın ışında tartışılarak uygulama ve ileri araştırmalara yönelik öneriler sunulmuştur.
Sosyal Bilimler Dergisi, 2015
The aim of this study is to determine the attitudes of primary school teachers and pre-service primary school teachers towards inclusive education. In this study, descriptive method was used for the determination of opinion. The sample of study includes 200 primary school teachers who are working in Ereğli and Alaplı, Zonguldak and 195 pre-service primary school teachers who are study at Bülent Ecevit University. And in the quantitative part of the research " Scale Of Views related with Inclusion" is used. This scale is developed by Antonak and Larivve (1995). And it is adapted in Turkish by Kırcaali-İftar. The quantitative analysis results showed that there are no differences between the attitudes of primary school teachers towards inclusive education. It is determined that primary school teachers and preservice primary school teachers have positive attitudes towards inclusive education. Besides, attitudes towards inclusive education depends Professional experience. Teachers who are in the very first ten years in their profession have more positive attitudes when they are compared with teachers who era working over ten years. But it is revealed that attitudes towards inclusive education don't depend on gender.
Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi (BAİBÜEFD) , 2024
Öz: Araştırmanın amacı, özel yetenekli öğrenciler için BEP'lerin hazırlanması ve uygulanmasında okul bileşenlerinin gözlemleri, deneyimleri, karşılaştıkları güçlükler ve bu güçlüklere ilişkin sundukları önerilerin ortaya konulmasıdır. Araştırmada nitel araştırma türlerinden durum çalışması yöntemi kullanılmıştır. Çalışma grubunu Zonguldak Ereğli'de ilkokullarda görev yapan ve özel yetenekli öğrencisi olan 26 katılımcı oluşturmaktadır. Verilerin toplanmasında yarı yapılandırılmış görüşme formu; analizinde ise betimsel analiz kullanılmıştır. Araştırma bulgularına göre katılımcıların çoğunluğunun özel yetenekli öğrencilerin bilişsel, davranışsal, sosyal ve duygusal özelliklerine ve diğer öğrencilerden ayrılan gereksinimlerine ilişkin yeterli bilgiye sahip olmalarına rağmen BEP'lerin hazırlanması ve uygulanmasında yeterli deneyime ve bilgiye sahip olmadıkları görülmüştür. Özel yetenekli öğrencilerin diğer öğrencilerden ayrılan gereksinimleri konusunda katılımcıların çoğu okul, öğretmen, aile ve destek eğitim odası gereksiniminden bahsetmiştir. Öğretmenlerin BEP'lerin hazırlanması ve uygulanmasında sınıf mevcutlarının fazlalığı, farklı birçok seviyede öğrencinin olması, ders süresinin yetersizliği gibi sorunlarla karşılaştıkları görülmüştür. Katılımcılar destek eğitim odalarının materyal, donanım ve teknoloji anlamında zenginleştirilmesi, yetenek ve ilgi alanlarına göre atölyelerin açılması, öğretmenlerin hizmet içi eğitimlerle donatılması şeklinde önerilerde bulunmuştur.
Elementary Education Online, 2014
The aim of the study is to investigate teachers' opinions regarding the difficulties they encountered in the application of the basic reading and writing curriculum. The research was carried out in 17 teachers who teach first grade level in Bolu city center in 2010-2011 educational year. The research is based on a qualitative data analysis. In the study open-ended survey scales were developed to determine the teachers' opinions about the basic reading and writing curriculum. It was concluded that the teachers encountered difficulties in terms of reaching the attainments, content, phonics based sentence method, evaluation methods, teaching cursive script, parents, training inspectors, school administrators during the application of the curriculum. It was recommended that more research needs to be conducted about application of attainments, content, evaluation methods, phonics based sentence method in order to minimize difficulties encountered. In addition, seminars about basic reading and writing curriculum and its instruction need to be organized with the inspectors, parents and teachers.