Spi̇noza Ontoloji̇si̇ Bağlaminda Yapay Zekâ Ve Bi̇r Duygu Varliği Olan İnsan Üzeri̇ne Bi̇r Değerlendi̇rme (original) (raw)

Eği̇ti̇m Psi̇koloji̇si̇ne Dai̇r Ontoloji̇k Bi̇r Değerlendi̇rme

2016

Bu makalede Egitim Psikolojisi adiyla bilinen bilim dalinin dogusu, gelisimi ve varolusu irdelenmistir. Konu hem ulusal hem de uluslararasi duzlemde tarihsel bir perspektif temelinde ele alinmaktadir. Egitim psikolojisi psikoloji ile egitimin etkilesimi sonucu dogmus bir alandir. Alanin dogusunda William James, Stanley Hall, John Dewey, Edward L. Thorndike gibi otoritelerin etkin rolu olmustur. Egitim psikolojisi adi gecen otoritelerin dusunceleri baglaminda psikolojinin bir alt dali olarak konumlanmistir. Bu alanla ilgili Turkiye’deki calismalar ise 1952 yilinda ogretmen yetistiren kurumlarda okutulmakta olan pedagoji dersinin kaldirilarak yerine konan egitim psikolojisi adli ders ile baslamistir. Bu surecte egitim psikolojisi bugun icinde konumlandirilmis oldugu egitim bilimlerine yabancilasmistir. Bu yonuyle egitime katki saglama noktasinda islevsizlesmektedir. Bu nedenle egitim psikolojisi alaninin psikolojinin bir alt dali olarak konumlandirilmasi onerilmektedir.

Spinoza Ontolojisi ve Yapay Zeka

Dünya içre insanla ilgisi olmayan hiçbir şeyin olmadığı göz önünde bulundurulduğunda zuhur eden her yeni olgu, olay veya durum, doğal olarak felsefenin konusu olacaktır. Çünkü felsefe en genel anlamda hakikati arama yolculuğudur. Hakikat ister biricik/özerk olarak kabul edilsin ister tikellikler içinde varsayılsın fark etmemektedir. Her iki durumda da felsefenin asli vazifesi olan ‘arayış’ söz konusudur. Birincisinde felsefe, tümellik bakımından, ikincisinde ise ‘bir şeyin felsefesi olmak’ bakımından iş başındadır. Günümüzde bilimsel disiplin ve alt disiplinlerde görülen çokluğa koşut olarak felsefenin de alt disiplinleri çoğalmakta ve felsefe, önemli ölçüde “bir şeyin felsefesi” olmak bakımından var olmaya devam etmektedir.