Mesleki Bağlılığın Çalışanların İhbarcılık Eğilimleri Üzerindeki Etkisinin İncelenmesine Yönelik Görgül Bir Çalışma (original) (raw)

Personel Güçlendirmenin İhbarcılığa Etkisinde Örgütsel Bağlılığın Aracılık Rolü Üzerine Bir Araştırma

In today's knowledge society, organizations that are aware of the importance of human resources and are able to manage it effectively are more likely to have competitive adv antage against their opponents. Empowerment is defined as " the development of feeling of self-efficacy in employees through determining the factors that cause the feeling of weakness and eliminating that feeling by organizational practices intended to strengthen the feeling of efficacy (Conger and Kanungo, 1988: 471). Besides, the employees are able to undertake responsibility and authorization related to the specific duties and feel the freedom to make their own decisions regarding the job. Hence, an employee with high organization commitment will have a hap pier and more peaceful work environment and work for the organization's interests, and therefore s/he will be proud of being a member of that organization (Doğan and Demiral, 2009: 47). Likewise, employees with high organization commitment are expected not to avoid conveying unethical actions to their superiors in order to protect organizational interests. In this respect, the purpose of this study is to determine whether empowerment and organizational commitment has an effect on employees' whistleblowing behavior. The literature review has revealed that there is plenty of research on empowerment and organizational commitment. However, no studies that elaborate on the moderating effect of organizational commitment on the relationship between empowerment and whistleblowing have been found in the literature. Consequently, this study is expected to contribute to relevant literature. The data of the study were obtained from a firm that operates in the food sector and is located in Nevşehir Organized Industrial Site. The firm currently employs 340 people. The findings of the study revealed that empowerment has a positive and meaningful effect on whistleblowing behavior (R= 0,403, p= 0,000). In addition, it was also found out that organizational commitment has a moderating role on the relationship between empowerment and whistleblowing. ÖZET Günümüz bilgi toplumunda, insan kaynaklarının öneminin bilincinde olup onu en iyi şekilde yöneten ve geliştiren örgütlerin rakiplerine üstünlük sağlama şansının daha yüksek olacağı açıktır. Personel güçlendirme " güçsüzlük duygusunu besleyen unsurların belirlenmesi ve o unsurların yeterlik duygusunu güçlendirmeye yönelik örgütsel uygulamalar yoluyla ortadan kaldırılması sonucunda işgörenlerde öz yeterlik duygusunun geliştirilmesi süreci " olarak tanımlanmaktadır (Conger ve Kanungo, 1988: 471). Ayrıca, personel güçlendirme ile işgören görevle ilgili sorumluluk ve yetki üstlenerek, kendi işi ile ilgili kararlar alabilme özgürlüğüne sahip olabilmektedir. Bu durum örgütte çalışanın etkinliğinin artmasını sağlamaktadır. Dolayısıyla, örgütsel bağlılığa

Muhasebecilerin Etik Oryantasyonlarinin Mesleki Bağlılığa Etkisi Üzerine Bir İnceleme

2010

This study, conducted through the collection of data from 539 professional accountants throughout Turkey, aims to examine the relationship between the individual ethical orientation (ethics philosophy) and professional commitment of professional accountants. The collected data were analyzed according to the structural equation model and the structural relationship between the ethical orientation (justice orientation, relativist orientation, deontological orientation and teleological orientation)

Muhasebecilerin Etik Oryantasyonlarının Mesleki Bağlılığa Etkisi Üzerine Bir İnceleme

Bu çalışmanın amacı, muhasebe meslek mensuplarının bireysel etik oryantasyonlarının (etik felsefeleri) mesleki bağlılıkları üzerindeki etkilerinin ortaya konmasıdır. Oluşturulan modeli test etmek için anket yolu ile Türkiye genelinde 539 muhasebeciden toplanan veri, yapısal eşitlik modeli kullanılarak analiz edilmiş ve muhasebe meslek mensubunun etiksel yönelimi (adalet yönelimi, rölativist yönelim, deontolojik yönelim ve sonuçsal yönelim) ile mesleki bağlılık boyutları (duygusal bağlılık, normatif bağlılık ve devam bağlılığı) arasındaki yapısal ilişki ortaya konmuştur. Buna göre muhasebe meslek mensubunun etik yöneliminin mesleğine karşı duyduğu bağlılık üzerinde istatistiki olarak anlamlı bir etkisinin olduğu görülmektedir. Meslekleri ile ilgili etik bir problem hakkında karar vermede adalet ve deontoloji yönelimli muhasebe meslek mensuplarının normatif ve duygusal mesleki bağlılıkları öne çıkarken, etik açıdan rölativist ve sonuç odaklı muhasebecilerin devamlılık bağlılığı yüksek seviyelerde olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Sağlık Çalışanların İhbarcılık Eğilimlerini Belirlemeye Yönelik Yapılan Çalışmaların Sistematik Derleme Yöntemi ile Analizi

Artvin Çoruh üniversitesi uluslararası sosyal bilimler dergisi, 2022

The aim of this study is to make a general inference by evaluating the studies on whistleblowing for healthcare professionals. In the study, articles made in the last five years were taken into account. With the keywords representing the study subject, a search was made with the help of Google Scholar, EBSCO, ULAKBİM, Science Direct and Scopus databases. PRISMA method was used in the preparation of the systematic review study using secondary data. It has been seen that there are 10 studies in accordance with the criteria determined in the research. It has been seen that the studies stand out as the tendency of whistleblowing, the level of whistleblowing according to demographic variables, and different organizational characteristics that are effective on whistleblowing. It has been observed that health workers are generally willing to whistleblowing and have values above the average. It has been determined that whistleblowing is affected by factors such as organizational justice and ethical values and there are significant relationships.

İş Ahlakı Dergisi(5/2) Sosyal Bir Sorumluluk Olarak İhbarcılık

Eserde ihbarcılıkla ilgili oluşturulan etik farkındalık, ihbarcılığın geleceğine ilişkin düşünceleri de desteklemektedir. Nitekim yazarın ihbarcılığın yasal çerçevedeki ilerleyişine dair öngörüleri ve önerileri, hukuki çalışmaların evrimi kapsamında yapılan detaylı tartışmalara dayanmaktadır. Etik bağlamda yapılmış olan “ihbarcılık neydi, ne oldu” sorgulaması, ihbarcılık kavramına yaklaşım biçimlerini ve örgüt içindeki tarafların bu kavrama ilişkin tutumlarını ve düşüncelerini tartışmaktan daha baskın durmaktadır. Bu nedenle okuyucuların, bu esere ihbarcılık kavramına ilişkin diyalektik bir arayışla yaklaşması hayat kırıklığı yaratabilir. Aslında eserin kendisini konumlandırdığı bu zemin, önemli bir tartışma alanıdır. Çünkü ihbarcılığın küresel anlamda meşru bir hüviyete sahip olma yönündeki ilerleyişi, tarafların düşüncelerinden çok ihbarcılığı etik kılan unsurları ele almayı gerektirmektedir. Bu nedenle ihbarcılığı iyi kılan nedenleri tartışma eksenindeki bu yaklaşım, hem özgün bir çalışma ortaya koymakta hem de ihbarcılığın kurumsallaşmasıyla ilgili gelecek araştırmalara ışık tutmaktadır.

Muhasebe Meslek Mensuplarının Mesleki Tükenmişlik Düzeyleri ile İşe Bağlılık Arasındaki İlişkiyi Belirlemeye Yönelik Bir Araştırma: Ankara İli Örneği

Doğuş Üniversitesi Dergisi

Çalışmada, meslek mensuplarının mesleki tükenmişlik ve işe bağlılık düzeyleri saptanarak, mesleki tükenmişlik düzeylerinin alt boyutları ile işe bağlılık arasındaki ilişki incelenmiştir. Mesleki tükenmişlik düzeyinin ölçümünde, Maslach tükenmişlik envanteri, muhasebe meslek mensuplarının işe bağlılık düzeyinin belirlenmesi için ise Kanungo (1982)'nun "İşe Bağlılık Ölçeği" kullanılmıştır. Mesleki tükenmişlik ve işe bağlılık düzeyinin belirlenmesine yönelik her bir ifadeye ilişkin katılımcı görüşleri yüzde, frekans, aritmetik ortalama ve standart sapma hesaplanarak analiz edilmiştir. Meslek mensuplarının tükenmişlik düzeyleri ile işe bağlılık arasındaki ilişki Pearson korelasyon katsayısı ile saptanmıştır. Sonuçlara bakıldığında; muhasebe meslek mensuplarının tükenmişlik düzeyi ile işe bağlılık düzeyleri arasında negatif yönde bir ilişkinin mevcut olduğu görülmüştür.

İKY Uygulamalarına Yönelik Algının Örgütsel Bağlılığa Etkisinde İş Tatmininin Ara Değişken Olarak İncelenmesi

Amaç: Bu çalışmanın amacı, İKY uygulamalarının örgütsel bağlılığına etkisinde iş tatmininin ara değişken etkisinin incelenmesidir. Yöntem: Araştırma modelinde yer alan hipotezleri test etmek için gerekli veriler anketle toplanmıştır. 395 adet anketten elde edilen veriler analiz edilmiştir. Faktör, korelasyon ve regresyon analizleri yapılmıştır. Regresyon analizi ile iş tatmininin İKY uygulaması ile örgütsel bağlılık arasındaki ilişkide ara değişken etkisi incelenmiştir. Bulgular: Elde edilen bulgulara göre; iş analizi ve iş tasarımına, İKY bilgi sistemine, ücretlendirmeye ve işgören güçlendirmeye yönelik algıların çalışanların iş tatminini etkilediği görülmüştür. Bir diğer bulguda, iş tatmininin de bu İKY uygulamalarından iş analizi ve iş tasarımına, ücretlendirmeye ve işgören güçlendirmeye yönelik algılar ile örgütsel bağlılık boyutları arasındaki ilişkilerde TAM veya KISMİ ara değişken etkisi olduğu görülmüştür.

Örgütsel Bağlılığın İş Tatmini Üzerindeki Etkisine Yönelik Bir Araştırma

Journal of International Social Research, 2015

Bu ara tırmanın amacı, örgütsel ba lılı ın i tatminine etkisini belirlemektir. Ara tırma elektrik-elektronik ve telekomünikasyon hizmetleri sunan bir irketin, 3 il merkezinde (Sivas, Yozgat ve Mu la) çalı anlarını (N=450) kapsamaktadır. Çalı manın verileri ki isel bilgi formu ve Minnesota Tatmin Ölçe i (Minnesota Job Satisfaction Questionnaire) ile Allen ve Meyyer (1991) tarafından geli tirilen Örgütsel Ba lılık Ölçe i kullanılarak toplanmı tır. Normatif ba lılık ile içsel (r=0.43) ve dı sal (r=0.42) tatmin arasında en yüksek korelasyon saptanmı tır. Örgütsel ba lılık boyutlarının i tatmini üzerindeki etkisi önemli bulunmu tur. Çoklu regresyon analizi sonucunda örgütsel ba lılık boyutlarının i tatmini üzerindeki etkisi önemli bulunmu tur (P<0.001). Normatif ba lılık, i tatminini etkileyen en önemli ba ımsız de i kendir ve bu iki de i ken arasında anlamlı ve pozitif bir ili ki bulunmaktadır (ß=0.71, P<0.001). Devam ba lılı ı boyutu, i tatminini negatif yönde etkilemektedir. (ß=-0.39, P<0.05) Duygusal ba lılık boyutunun ise, i tatmini üzerindeki etkisi önemli bulunmamı tır (ß=0.37, P>0.05).