Yaşlıların “Sokağa Çıkma Yasağı” Üzerine Görüşleri: Telefon Anketi (original) (raw)
Related papers
Sosyal Dışlanma ve Bağımlılık Anketi
Sosyal Dışlanmanın Alkol ve Madde Bağımlısı Bireylerin Sosyal Yaşamlarına Etkilerinin İncelenmesi, 2021
Bu anket çeşitli çalışmalara dayanarak hazırlanmış ve “Sosyal Dışlanmanın Alkol ve Madde Bağımlısı Bireylerin Sosyal Yaşamlarına Etkilerinin İncelenmesi” adlı tezde kullanılmıştır. Yapacağınız her türden çalışmada tezden alıntı yapıldığı takdirde bu anketin kullanımı tamamen ücretsizdir. APA6 formatlı alıntı şu şekilde yapılabilir: Bulut, T. (2021). Sosyal Dışlanmanın Alkol ve Madde Bağımlısı Bireylerin Sosyal Yaşamlarına Etkilerinin İncelenmesi (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi). İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, İstanbul.
Yaşlı Bireylerin Park Kullanım Tercihleri Üzerine Bir Çalışma
İnönü Üniversitesi Sanat ve Tasarım Dergisi, 2016
Parks are public spaces and open to all sections of society. There is increasing evidence of a positive relation between green spaces in people's living environment and physical and mental health of them. Park environments are important recreational places and provide several opportunities for citizens to experience nature, enjoy leisure activities, and generally improve their wellbeing. These opportunities have a significant importance on choosing parks and user profile change according to them. On the other hand needs and wants of different users are differ from each other. One of the most important differences of users is age. In 2012, population of the individuals +60 is comprised %11 of total population. It is estimated that this rate will be %16 in 2030. Age is an important factor that directly affects the needs and wants of people. Individuals changes depend on the age and this changes influence all life style of individual. As the world's population ages, there is an increasing need for community environments to support physical activity and social connections for older adults. This exploratory study is aimed to better understand elderly peoples' usage and preferences in parks, In this study a questionary form is used in order to reveal the thoughts, needs and wants of elderly people in parks. At the end of the study it is revealed that passive recreational activities such as resting, spending time, meeting with others are preferred more than other activities. In addition some elderly people express that they demand outdoor fitness equipment in order to exercise in parks.
Sosyoloji Araştırmaları Dergisi, 2023
Bu çalışmada bir Web 2.0 platformu olan Ekşisözlük'te, 65 yaş üstü kişilerle ilişkili en fazla sayıda girinin paylaşıldığı, 'Toplu taşımada 65 yaş beleşçiliği kaldırılsın' başlığı altındaki 1548 giri, temellendirilmiş kuram yaklaşımıyla nitel ve nicel içerik analizi yöntemiyle, MAXQDA 25 programı kullanılarak, analiz edilmiştir. Başlık altındaki girilerde, 65 yaş üstü kişilerin toplu taşıma kullanıma yönelik olumsuz bir pozisyon benimsendiği, yaşlıların kendilerine verilmiş hakları suistimal ettikleri ve toplu taşımayı 'gereksiz' bir şekilde kullandıklarına yönelik genel bir söylemin ortaya çıktığı görülmüştür. İncelenen başlık altında oluşturulmuş içeriklerde hizmetin kısıtlanması önerisi öne çıkmaktadır. Çalışma kapsamında farklı ülke örnekleri üzerinden tüm vatandaşlar, yaşlılar ve öğrenciler gibi gruplar için ücretsiz toplu taşıma uygulamaları ele alınmıştır. Böylesi bir uygulamanın özellikle yoksulluk tehdidi, yalnızlık ve sosyal izolasyon sorunu ile karşı karşıya olan yaşlı kişiler için kent hakkı kapsamında değerlendirilebilecek bir sosyal politika olduğu görülmektedir. Ekşisözlük'te uygulamaya karşı olan kişilerin oluşturdukları içeriklerde pozisyonlarını; sosyal vatandaşlık anlayışını dışlayan, sözleşme temelli vatandaşlık ve sosyal yardım devleti merkezli bir devlet-vatandaş ilişkisi üzerine kurduğu görülmüştür. Bu pozisyonu benimseyen Ekşisözlük kullanıcıları, böylesi bir uygulamayı, kendileri de dahil olacak şekilde daha fazla grup için talep edilecek bir hak olarak görmemektedir. Neoliberal bir retorik üzerinden, yaşlıların ücretsiz toplu taşıma kullanımının toplum üzerinde bir yük oluşturduğu ve ekonomik insan tahayyülüne uygun bir şekilde yalnızca ihtiyaç sahibi ve işe gitme gibi yükümlülükleri olan kişilerin toplu taşıma kullanımının 'gerekli' görüldüğü belirlenmiştir.
Yaşlıların Toplumsal Sınıfı, Dijital Sermayeleri ve COVID-19 Salgınında Bağlantıda Kalma Pratikleri
İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Dergisi / İstanbul University Journal of Sociology
Öz Yaşlılar Covid-19 sürecinde çok uzun süre evde kaldıkları için sosyal izolasyona en fazla maruz kalan kesimlerin başında gelir. Pandemiye bağlı zorunlu izolasyon yalıtılma hissini ve buna bağlı sorunları da beraberinde getirir. Çalışmanın amacı, salgın sürecinde yaşlıların yalıtılma hissiyle başa çıkmak için medya kullanım pratiklerinin neler olduğunu, sosyal çevreleriyle nasıl bağlantıda kaldıklarını, yalıtılma hissiyle başa çıkma ve bağlantıda kalma pratiklerinin toplumsal kökenle ne tür bir ilişkisi olduğunu çözümlemektedir. Dijital sermayenin ve toplumsal sınıfın bu süreçteki belirleyici rolü araştırmanın odağını oluşturmaktadır. Türkiye'de yaşlılar salgın sırasında yalıtılmışlık hissinin üstesinden gelmelerinde en çok geleneksel medyanın yardımcı olduğunu söylemektedirler. Bunlar sırasıyla televizyon, telefon ve akıllı telefon görüşmeleri olarak belirginleşmektedir. Yaşlıların mensup oldukları toplumsal sınıf pozisyonlarına göre dijital sermaye hacimleri şekillenmekte, buna bağlı olarak nitelikli enformasyona erişim için kullandıkları iletişim araçları da çeşitlenmektedir. Kültürel soylular ve üst sınıfların dijital sermayeleri oldukça yüksek ve medya repertuvarları çeşitlidir. Çoklu mütekabiliyet analizi, dijital eşitsizliğin toplumsal, ekonomik ve kültürel eşitsizliğin bir uzantısı olduğunu göstermiştir. Anahtar Kelimeler: Yaşlılar • Covid-19 • Toplumsal sınıf • Dijital sermaye • Bağlantıda kalma • Mütekabiliyet analizi Social Class, Digital Capital and Practices for Staying Connected of Older People During the COVID-19 Pandemic Abstract Older adults are among the ones most exposed to social isolation because they've stayed at home for much longer during the COVID-19 pandemic. The research aims through multiple correspondence analysis being made along the axis of questions about what media use practice older adults have for coping with feelings of isolation, how they stay in touch with their social environment, and what kind of relationship their practices for coping with the feeling of isolation and for staying connected to their social environment have to their social status. The research focuses on the decisive roles of digital capital and social status. Television is seen to help older adults the most in overcoming the feeling of isolation, followed by telephone and smartphone calls, respectively. Older adults with higher social status tend to have higher digital capital and accordingly also use more diverse means of communicating to access quality information. The multiple correspondence analysis has revealed digital inequality to be an extension of social, economic, and cultural inequalities.
Ötekileştirilme Tartışmaları Bağlamında Yaşlılık Ve Yaşlılığa Bakış Açısının Incelenmesi
2021
Bu çalışmanın amacı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında yaşlılık ve yaşlılığa bakış akışı arasındaki ilişkiyi incelemek ve bu amaç doğrultusunda elde edilen veriler ışığında konuyu sosyolojik ve eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirmektir. Buradan hareketle çalışmada yaşlılık ve yaşlılığa bakış açısı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında birbiriyle ilişkilendirilerek; elde edilen bulgular ve bu bulgulara bağlı olarak da eleştirel bakış açısıyla bir değerlendirme yapılmış ve önerilerde bulunulmuştur. Nicel araştırma yöntemlerinden tarama modeli ile gerçekleştirilen çalışmada elde edilen bulgular araştırmacı tarafından geliştirilen, ilk defa her yaş grubundaki bireylerin görüşlerini belirlemeye yönelik olan ve elektronik ortamda dağıtılan anket ile toplanmıştır. 440 kişinin katıldığı çalışmada genel olarak farklı yaşlardaki katılımcıların yaşlı bireylere bakış açılarının olumlu olduğu, yaşlı bireylerin aileye ve devlete yük olmadıklarını belirttikleri, yaşlı bireylerin sadece ibadet etmeleri gerektiği, topluma bir katkıları olmadıkları ve günlük hayatta yer almamaları gerektiği önermelerine katılmadıkları görülmüştür.
Current Addiction Research, 2023
Amaç: Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından 11.03.2020'de pandemi olarak ilan edilen Covid-19 salgını, Türkiye'yi de etkilemiş ve ilk vaka 11 Mart 2020'de tespit edilmiştir. Zorunlu kısıtlamalarla beraber Covid-19 pandemisinde internet kullanımı giderek vazgeçilmez bir duruma gelmiştir. Bu araştırmada Covid-19 Pandemi döneminde erişkin bireylerde oyun oynama ve akıllı telefon kullanma davranışının değişimi ve yaşantısal kaçınma ile arasındaki ilişkinin araştırılması amaçlanmıştır. Objective: Covid-19 outbreak, which was declared a pandemic on 11.03.2020 by the World Health Organization (WHO), affected Turkey too and the first case in Turkey was detected on March 11, 2020. With mandatory restrictions, internet use has become increasingly inevitable in the Covid-19 pandemic. In this study, we aimed to investigate the change in the gaming behavior and smartphones usage in adult individuals during the Covid-19 Pandemic and the relationship between these behaviours and experiential avoidance. Method: In this study, 269 paticipants between the ages of 18 and 65 who met the inclusion criteria were recruited between the dates 08.01.2022 and 28.03.2022. Participants were given 5 scales which were; Socio-demographic Data Form, Smartphone Addiction Scale – Short Form (SAS-SF), Internet Gaming Disorder Scale (IGDS9–SF), Multidimensional Experiential Avoidance Scale – 30 (MEAQ–30), and Acceptance and Action Form–2 (AAQ-2). Results: 60.8% of the participants stated that the duration of smartphone usage increased and 71.5% stated that the gaming time did not change during the pandemic. It is shown that gaming behavior and smartphone usage is related with procrastination which is a subscale of MEAQ-30. Smartphone addiction is predicted by experiential avoidance, procrastination and using time and gaming disorder is predicted by gaming time. Conclusion: In the current research, on smartphone addiction; it has been observed that it is related to experiential avoidance, especially procrastination sub-scale. Furthermore, the effect of time spent with a smartphone and sleeping with phone affect negatively in terms of smartphone addiction. It is shown that, for gaming disorder, gaming time is the most predictive factor.
Yaşlılıların Sosyal Hayatla İlişkisi
SOCIAL SCIENCES STUDIES JOURNAL, 2020
ÖZET İnsanı tüm yönleri ile ele alan Antropoloji Bilimi'nin alt dalı olan Fiziki Antropoloji'nin ilgilendiği bir konu da yaşlılık olgusudur. Antropolojik araştırmalar sonucunda kalıntıları ortaya çıkarılan ve 2.5 milyon yıl önce yaşadığı düşünülen ilk insanımsı Homo Habilislerin tahmini yaş aralığının 18-20 yıl ile sınırlı olduğu belirtilmektedir. O tarihten 20. yüzyıla kadar geçen sürede hayat şartları değişmiş ve insanların yaşam uzunluğu da buna bağlı olarak artmıştır. Günümüzde her ülkede 65 yaş, yaşlılığın başlangıcı olarak kabul edilmektedir. Dünyanın nüfus dağılımına bakıldığında yaşam uzunluğunun arttığı gözlenmektedir. Bu artışın gelişmiş ülkelerde daha fazla görülmesi her ne kadar olumlu bir durum olarak kabul edilse de, insanların istihdam, eğitim, sağlık ve sosyal hizmetlere erişim gibi konularda çeşitli sorunlarla karşılaşmalarına yol açtığı söylenebilir. Diğer bir ifade ile genç nüfustaki artış, eğitim ve istihdam sorunu yaratırken; yaşlı nüfus ise başta bakım ve sağlık hizmetleri olmak üzere, önemli sosyo-politik ve ekonomik sorunlar haline dönüşmüştür. Ülkemiz bugün genç nüfus kuşağı içerisinde gösterilse de kısa bir zaman içerisinde, yaşlı nüfusumuzun gelişmiş ülkeler seviyesine yaklaşacağı öngörülmektedir. TÜİK verilerine göre Türkiye'nin 2050 yılında 16 Milyon yaşlı vatandaşı olacağı yönündedir. Bu durum ise ileriki zamanlarda yaşlı bakıma ayrılan kaynağın çok daha fazla olması gerekliliğinin bir göstergesidir. Dünyada yaşlanma önemli bir konu olarak ele alınmaktadır. Küresel boyutta yaşlılık kaynaklı sorunlar, ülkelerin sosyal alt yapıları ile yüzleşmesini de sağlamıştır. Gelişmiş ülkelerde sağlık alanında yapılan başarılı çalışmalar ile insanların yaşam uzunlukları artmıştır. Bunu sağlayan faktörlerin başında teknolojik gelişmeler ışığında hastalıkların teşhis ve tedavi aşamalarına yönelik daha hızlı ve daha doğru yaklaşımların geliştirilmesi gösterilebilir. Refah seviyesinin düşük olduğu ülkelerde ise yaşlılar, uzun yıllar yıpratıcı işlerde çalışmak zorunda kaldıkları, beslenme ve sağlık koşullarının yetersizliği gibi nedenlerle daha kısa yaşam uzunluklarına sahiptirler. Anahtar Kelimeler: Yaşlılık, yaşlı bakım, geriatri. ABSTRACT The subject of Physical Anthropology, which is the sub-branch of Anthropology Science that deals with human in all aspects, is the phenomenon of elderly people. It is stated that the estimated age range of the first human-like Homo Habilis, the remains of which were discovered as a result of anthropological studies and thought to have lived 2.5 million years ago, is limited to 18-20 years. From that date until the 20th century, life conditions have changed and the life span of people has increased accordingly. Today, 65 years of age is accepted as the beginning of elderly people in every country. Looking at the population distribution of the world, it is observed that the life span increases. Although this increase is seen as a positive situation in developed countries, it can be said that it causes people to face various problems in terms of employment, education, health and access to social services. In other words, while the increase in the young population creates education and employment problems; the elderly population has turned into important socio-political and economic problems, especially care and health services. Although our country is shown in the younger population today, it is expected that our elderly population will approach the level of developed countries in a short time. According to TSI data, Turkey in 2050 was 16 million would be in the direction of senior citizens. This is an indicator of the need for more resources allocated to elderly care in the future. Aging is considered as an important issue in the world. Globally-related aging problems have also enabled countries to face their social infrastructure. People's life span has increased with successful studies in the field of health in developed countries. In the light of technological advances, the faster and more accurate approaches to the diagnosis and treatment stages of diseases can be shown among the factors that provide this. In countries with a low level of welfare, the elderly have shorter life span due to the reasons they have had to work in harsh jobs for many years and lack of nutritional and health conditions.
Yaşlıların sosyal dışlanması: Sakarya/ Adapazarı ilçesi örneği
2019
06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Bu çalışmanın amacı, Sakarya/Adapazarı örneğinde yaşlıların sosyal durumunu tespit etmektir. Genel refah seviyesinin yükselmesinin ve sağlık hizmetlerinin yaygınlaşmasının ortalama yaşam süresinin artmasına ve doğurganlık oranlarının düşmesine neden olduğu ileri sürülmektedir. Bunun bir sonucu/göstergesi olarak yaşlı nüfusun artışı gösterilmektedir. Yaşlanma hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeleri kapsayan küresel bir problem haline gelmiştir. Bu durum yaşlıların sosyal dışlanma riskini ortaya çıkarmaktadır. Yaşlanmaya bağlı olarak insanlar sivil, politik, ekonomik ve sosyal vatandaşlık haklarından mahrum olma-edilme riski ile karşı karşıyadır. Türki...