Türkçede Hayvan Adlarının Metaforik Kullanımları (original) (raw)
Related papers
Öz Hayvan adları içeren metaforlar, çeşitli halkların yüzyıllar boyunca hayvanların dış görünüş ve davranışlarına ilişkin gözlemlerini içerir, bu nedenle bir dilde kültüre ilişkin bilgi kaynağı olarak değerlendirilirler. İnsanı niteleyen bu imgesel birimlerin dilde var olan adlandırmaların etkileyici eş anlamlıları olarak işlev gördükleri ortaya çıkmaktadır. Hayvan adları içeren metaforlar insanı nitelendirmek için kullanılır, ayrıca konuşucunun tutumunu, yaptığı değerlendirmeyi, duygularını da göstermektedir. Söz konusu metaforlar içerdikleri duygu, anlatım ve değerlendirme unsurlarıyla anlatımı etkili kılmak ya da duygu ve düşünceleri kısa yoldan anlatmak için kullanılır. Bu çalışmada hayvan adları içeren ve insanı niteleyen İtalyanca ve Türkçe metaforlar çıkış kaynakları, kullanıldıkları alanlar, insanı olumlu, olumsuz ve nötr özellikleri bakımından niteleme, grup birey arasındaki ilişkileri tanımlama, cinsiyete dayalı olarak ve ünlem, hitap ve sövgü sözcükleri şeklinde kullanımları açısından karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Çalışmanın giriş bölümünde metafor tanımları, sınıflandırmaları, hayvan adları içeren metaforların özellikleri ve işlevleri açıklanmış, kullanılan yöntemler belge tarama ve karşılaştırmalı tanım analizi olarak belirtilmiştir. İnceleme, İtalyanca ve Türkçe açıklamalı sözlüklerin taranması sonucu oluşturulan veritabanı üzerinden yapılmıştır. Ulaşılan sonuçların yabancı dil olarak Türkçe ve İtalyanca öğretimine, bu diller arasındaki çeviri ve kültürlerarası çalışmalara katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Abstract For centuries, zoometaphors have consisted of observations of the appearance and behavior of animals in various languages. They are, therefore, considered as a source of information on the culture of countries. These imaginary units, which characterize the human, function as impressive synonyms of the existing nomenclature on the ground. These metaphors are used to name the person and show the attitude of the speaker, the evaluation they have done, and their feelings. These metaphors, with the emotional, narrative and judgmental elements they contain, are used to make the narrative effective or to briefly express emotions and thoughts. In this study, Italian and Turkish metaphors, which contain animal names and describe humans, are analyzed comparatively with regard to their sources of emergence, the domains they are used in, their describing humans as negative, positive or neutral, the relations between groups and individuals and their use as exclamations, appeals, swears and their gender-based uses. In the prologue of the study, the definitions, classifications, characteristics and functions of the metaphors containing animal names are explained. The methods employed in this study are stated as document scanning and comparative definition analysis. The analysis was conducted on a database which was composed of a scan of Italian and Turkish annotative dictionaries. It is thought that the findings obtained from this study will contribute to the teaching of Turkish and Italian as a foreign language and to the translation and intercultural studies among these languages. Giriş İnsanoğlu yüzyıllar boyunca çevresini ve doğayı gözlemleme sonucunda algıladığı unsurlardan ve deneyimlediği olaylardan yola çıkarak yarattığı metaforlarla yine çevresini, doğayı ve kendisini betimlemiştir. Evrensel olmalarının yanı sıra metaforlar, ürünü oldukları ulusun dünyayı algılayış biçimleriyle ilişkilidir ve dilden dile kültürel farklılıklar gösterirler. Bu nedenledir ki metaforlar öğrencilere yabancı dil derslerinde öğrenme zorlukları yaratan unsurlar olarak görülmektedir. Söz konusu zorlukları aşmak için öğretim konusu olan çeşitli dillerdeki metaforları karşılaştırmalı olarak ele alan çok sayıda çalışma yapılmaktadır. İtalyanca lisans programında yer alan Sözcükbilim ve Çeviri Uygulamaları derslerinde metaforlar üzerine yapılan çalışmalarda, farklılık göstermeleri nedeniyle İtalyanca ve Türkçe metaforlarını
Türkçede Metaforlar ve Metaforik Anlatımlar
Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2019
Özet "Metafor" kavramı, Batı literatüründe eski Yunan filozofu Aristoteles'ten bu yana hem terim hem de leksik bir unsur olarak bilimsel çalışmalara konu olmuş, her yönüyle tartışılmış ve uygulamada fikir birliğine varılmıştır. Bu kavramın gerek sanat alanında gerekse bilim dallarındaki pratikleri, eğitim-öğretim kurumlarında bir ders olarak okutulmakta ve öğretilmektedir. Türkiye Türkçesi literatüründe "metafor", "metaforik anlatım" ve "metaforik adlandırma" ile ilgili tartışmalar yeni başlamıştır. Çeşitli metaforların kavram ve tasavvur olarak Türk kültüründe de bin yıl öncesinden oluştuğu, bu tasavvurların anlama ve anlatma unsuru olarak günlük yaşamda kullanıldığı bilinmektedir. Bunun örneklerine yaklaşık bin üç yüz yıl önce yazılmış olan Göktürk metinlerinde de rastlamaktayız. Ancak bu konuda yapılmış çalışmaların sayıca az olduğunu, bazı kaynaklarda verilen bilgilerin de yetersiz olduğunu görmekteyiz. Bazı çalışmalarda "metafor" olgusunun terim ve kavram olarak tartışılmadığı, bazı çalışmalarda yer alan bilgi ve açıklamaların yanlış veya yetersiz olduğu görülmüştür. Güncel sözlüklerde ve ansiklopedilerde ise gerektiği gibi açıklanmamıştır. Hatta bazı sözlüklerde bu kelimeye madde başı olarak hiç yer verilmemiştir. Bu çalışmanın amacı, literatürümüze yeni girmiş olan "metafor" terimiyle ilgili tespit, tanım ve açıklamaları inceleyip eksik ve yanlışları belirleyerek düzeltilmesini sağlamaktır. Bu nedenle "metafor" kelimesinin terim olarak tanımı, kavram olarak özellikleri üzerinde durulmuş ve "metafor" olgusunun "mecaz" terimiyle açıklanamayacağı vurgulanmıştır. Ayrıca metaforik anlatım ve adlandırmaların Türk kültüründe yeni bir tarz olmadığı, dilimizin bilinen en eski metinlerinde bile metaforik anlatımlara ve adlandırmalara yer verildiği örnekler üzerinde gösterilmiştir. Anahtar kelimeler: metafor, mecaz, metaforik anlatım, metaforik adlandırma Makale Türü: Derleme Abstract In this study, the definition of the "metaphor" as a term and its features as a concept is emphasized, it is also emphasized that the phenomenon of "metaphor" cannot be explained with the figurative meaning and the terms of "metaphorical expression" and "metaphorical naming" are discussed on the examples. The concept of "metaphor" has been the subject of scientific studies, both as a term and a lexical element, discussed in all aspects and has become stable in the practice since the ancient Greek philosopher Aristotle in the Western literature. Practices both in the field of art and science are taught in educational institutions. The discussions about "metaphor", "metaphorical expression" and "metaphorical naming" in Turkish have recently begun. It is known that various metaphors in Turkish culture as a concept and thought were formed a thousand years ago, and these thoughts were used in daily life as an element of understanding and expression. Examples of this can be found in the Gokturk texts written a thousand and three hundred years ago. However, we see that there are few studies on this subject and the information given in some sources is insufficient. It was seen that in some studies "metaphor" was not discussed as terms and concepts. The information and the explanations in some studies were insufficient as well. In the current dictionaries and encyclopedias, metaphor is not properly explained. Some dictionaries do not even include this word at all.
Tırsî Dîvânı’nda Hayvan Adlarının Kullanımı
RumeliDE Journal of Language and Literature Studies, 2020
Hayvanlar, tüm toplumlarda önemli bir yere sahiptir. Türk kültüründe ise hayvanlar her daim yaşamın bir parçası olmuştur. Bu durum kültür tarihimize atasözü, deyim kısacası sözvarlığıyla yansımıştır. Türk edebiyatı eserlerinde hayvan adlarının kullanımı oldukça yaygındır. Edebiyat ürünlerinin hemen her türünde hayvan adlarının gerek gerçek gerekse mecazî anlamlarıyla yer aldığı görülür. Türk edebiyatı içerisinde önemli bir yeri olan dîvânlar, içerdikleri hayvan adları ve bunların kullanım zenginliği açısından dikkat çekmektedir. 18. yüzyıl hattat ve şâirlerinden olan İbrahim Tırsî, dîvânında, döneminin manzaralarını sunan bir şâir olarak toplumsal çevresini, günlük yaşamı ve dönemin kültürünü yansıtmıştır. Giyim kuşamdan yemeklere, günlük konuşma örneklerinden hayvan adları kullanımına kadar birçok örnek Tırsî’nin Dîvânı’nda yer almıştır. Dîvân şiirinin temel konusunu oluşturan “aşk” onun şiirinin odak noktasında yer almamış onun aksine yaşadığı devrin gündelik hayatı şiirlerinin temelini oluşturmuştur. Bu çalışmada Tırsî Dîvânı’nda geçen “282” adet hayvan adı “Kuşlar, Dört Ayaklılar, Böcekler, Sürüngenler ve Suda Yaşayanlar” başlıkları altında tasnif edilmiş, bu adların kullanım sıklıkları belirlenmiştir. Bu tespitlerden hareketle Türk dilindeki ad ve ad verme geleneğinin şiir diline nasıl yansıdığı açıklanmaya çalışılmıştır. Hayvan adlarının mecâzi ya da gerçek anlamda kullanılıp kullanılmadığı örneklerden hareketle ortaya konulmuştur. Hayvan adlarının kullanım sıklığı çalışmada belirtilmiş olup sanatçının hayatı ve yaşam çevresiyle ilişki kurulmuştur. Dîvânındaki hayvan adlarının kullanımında, Türk kültüründeki atasözü ve deyimlerden bunun yanında da argodan yararlanan şâir zengin bir sözvarlığını şiirlerine taşımıştır.
Mesnevi'de Hayvan Karakterleri (Metaforları) Animal Metaphors in Mathnawi
AVKAE Derg. , 2013
Özet Bu çalışmada 24 (yirmidört) tür üzerinde bir değerlendirme yapılmaya çalışıldı. Bu çalışmanın amacı ünlü Türk düşünürü Mevlânâ Celâleddîn Rûmî (1207-1273)'nin ahlâkın temel kavramlarından olan iyi ve kötü kavramlarını hem nasıl değerlendirdiğini ve Ahlaki öğretisini Hayvan hikayeleri ile insanı nasıl bir araya getirdiğini ortaya koymaktır. Aynı zamanda Mevlana Mesnevi'de kullandığı hayvanlara bazı karakterler yüklemiştir. Bu çalışma hayvan karakterleri ile insan arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktır. Böylelikle düşünürümüzün ahlâk anlayışını ve ahlâkî yargıların belirlenmesi konusundaki yaklaşımını belirginleştirmektedir. Bilindiği gibi düşünce tarihindeki ahlâkî ekollerin ve görüşlerin şekillenmesinde ve iyi-kötü gibi ahlâkî terimlere içerik kazandırılmasında benimsenen anlayışlar önemli rol oynamıştır. Abstract In this study, 24 species were assessed on. The aim of this study was the famous Turkish philosopher Mawlana Jalaluddin Rumi (1207-1273) of the basic concepts of morality and how the evaluation is to examine the concepts of good and evil, both ethical teachings to educate people with stories of animals. Mawlana attributed some characters the animals used by in Mathnaw. The study was done about animal stories and animal metaphors in Mathnawi. This allows us to analyse his understanding of his ethical and actiological views. As it is known that concepts of good and evil frame different schools and views of ethical approaches in the history of thought.
Türkmen Türkçesinde Metafor Yoluyla Oluşturulan Birleşik Adlar
2020
Bir sözcük ya da kavramın ilgi ve benzetme neticesinde söz konusu anlamının dışında farklı bir anlam ifade edecek şekilde kullanılmasına metafor adı verilir. Metaforlar daha somut ve göreceli olarak yapılandırılmış bir alanla (hedef) daha soyut ve yapılandırılmamış bir alan (kaynak) arasındaki kavramsal eşleştirme süreci olarak nitelendirilebilir. 17. yüzyıla kadar yerleşik hayata geçemeyen Türkmen Türklerinin dil ürünlerinde göçebe yaşam tarzının izleri belirgin bir şekilde görülür. Türkmen Türkçesinde metaforla oluşturulan birleşik adlarda Türklerin yaşam tarzının, hayata bakış açılarının, kültürel değerlerinin yansıması görülür. Bu bağlamda insanoğlunun günlük yaşamında en çok kullandığı temel kavramlarla ilgili organ, renk ve sayı adlarının Türkmen Türkçesinde metafor yoluyla oluşturulan sözcüklerin çoğunluğunu oluşturduğu görülür. Halı, kilim, battaniye, giyim eşyaları, başörtüsü gibi el sanatlarına bağlı eşyaların ve nakışların adlandırılması benzetmeye dayalı metaforların kavramlaştırma ve somutlaştırma olanakları ile sağlanmıştır. Bunun yanında bitki, eşya, nesne, yer ve hayvan adlarının teşekkülünde yine metaforlaştırılan kavramların kullanıldığı görülür. İnsanların fiziksel ve karakter özelliklerinin de benzetme amacı güdülerek birtakım metaforlarla ifade edildiği görülür. Türkmen Türkçesinde metafor yoluyla oluşturulan birleşik adlar, birleşiği oluşturan unsurlarına göre üç başlık altında incelenmiştir. Birinci başlık altında birinci bileşeni metaforik kullanılan birleşik adlar; ikinci başlık altında ikinci bileşeni metaforik kullanılan birleşik adlar incelenmiştir. Üçüncü başlık altında ise her iki bileşeni metaforik kullanılan birleşik adlar ele alınmıştır. Bu gruptaki birleşik adlar kendi içerisinde 8 alt başlıkta incelenmiştir. Makaledeki veriler Türkmen Türkçesi üzerine oluşturulan sözlüklerden elde edilmiştir.
METAPHORIC USES OF ANIMAL NAMES IN KITABU GULISTAN Bİ'T‐TURKÎ
Kitābu Gülistān bi't-Türkî, Memlûk Kıpçak Türkçesiyle kaleme alınmış tek edebî eserdir. Kendi döneminin en önemli kaynaklarından olan bu eser, içerdiği sözcükler ve anlam dünyasıyla da Türk edebiyatı tarihinde özel bir yere sahiptir. Kitābu Gülistān bi't-Türkî'nin yazılış amacı temelde öğüt vermek olduğundan esere yerleştirilen hikâyeler, meseller ve ifadeler dilbilimi konuları açısından oldukça zengin bir malzeme sunmaktadır.
Kazak Türkçesi̇nde Hayvan Adlariyla Oluşturulan Bi̇tki̇ Adlandirmalari Üzeri̇ne
International Journal Of Turkish Literature Culture Education, 2016
Kültürün ve söz varlığının oluşmasında bitki ve hayvan adlarının ilk sıralarda yer aldığı yadsınamaz bir gerçektir. Hayvanlar ve bitkiler canlı yaşamında her zaman önemli bir yere sahip olmuştur. Medeniyet tarihiyle ilgili yapılan araştırmalara bakıldığında insanın ilk uğraşının hayvancılık olduğu ve hayvancılıktan sonra ise insan yaşamına tarımın yani bitkilerin girdiği bilinmektedir. Bu nedenle bir toplumun söz hazinesinde bitki ve hayvan adlandırmalarına sıklıkla rastlanmaktadır. Bilindiği üzere Kazakistan'da uçsuz bucaksız bozkırlar yer almakta ve bu bozkırlarda yaşayan çok sayıda hayvan türü ve bitki çeşidi bulunmaktadır. Pek çok toplumda olduğu gibi Kazak toplumunda da dili ve kültürü, hayvan ve bitki adlarından bağımsız düşünmek mümkün olamayacaktır. Bu noktadan hareketle hayvan adlarıyla oluşturulan bitki adlandırılmaları üzerine kaynak taraması yapılarak Kazak Türkçesi'nde önemli bir yere sahip olan bitki adları tespit edildi.
Türk Kültüründe Hayvanlara Verilen Özel Adlar 1
Hayvanlar insanlığın ilk dönemlerinden beri insanoğlunun beslenme, ulaşım, korunma gibi birçok temel ihtiyacının karşılanmasına yardımcı olmuştur bunun için de hayatımızda önemli bir yere sahiptirler. Özellikle göçebe bir toplum olan Türklerin hayatında oldukça önemlidir. Türklerin, göç sırasında yanında getirdikleri at, keçi, koyun, köpek vs. gibi hayvanlar yüzlerce yıl hep en yakınlarında olmuştur. Hatta çoğu zaman evin bir bireyi olarak görülmüşlerdir, bu sebeple de insanlar bu hayvanlara rengine, huyuna, cinsine ve görevlerine göre çeşitli isimler vermişlerdir. İnsanlar yaşadıkları yerlere, kişilere, bitkilere, hayvanlara kısaca benimsedikleri her şeye kendi kültürlerine ve dil yapısına göre özel isimler vermişlerdir. Bunlardan özellikle yer ve kişi adları inceleme alanı oluşturmaktadır. Hayvan adları ise tür üzerinden değerlendirilmektedir. Bu bildiride Ahıska, Kazak, Kırgız ve Türkiye Türklerinin at, köpek, inek gibi evcil ve kartal gibi vahşi hayvanlara verdiği özel isimler üzerinde durulacaktır. Bu Türk topluluklarının seçilme sebebi, Kıpçak grubundan Kazak Türkçesi ve Kırgız Türkçesi; Oğuz grubundan ise Ahıska Türkçesi ve Türkiye Türkçesinin birbirlerine ağız yakınlığında olmasıdır. Çalışmamızda hayvanlara verilen özel adlar; dış görünüşüne göre adlandırılanlar, görevine göre adlandırılanlar, karakterine göre adlandırılanlar ve rengine göre adlandırılanlar olmak üzere dört ana başlık altında sınıflandırılacaktır. Sonrasında ise destanlardaki hayvanların özel isimleri verilecektir. Bu araştırma neticesinin dilbilim, halkbilim, toplumbilim gibi araştırma alanlarına da katkı sağlayabileceği düşüncesindeyiz.
Memlük- Kıpçak Türkçesine Ait Dört Sözlük ve Gramer Eserlerinde Hayvan Adları Üz
Journal of Turkish Studies, 2018
Acemî ve Mugalî adlı eser hariç diğer eserlerde tespit edilen ortak hayvan isimleri iki tanedir: ayu (yabanî hayvanlar), çekirge (yabanî hayvanlar). Taranılan dört sözlükte tespit edilen hayvan isimlerinden elli iki tanesi Dîvânu Lûgâti't-Türk'te de tanıklanmaktadır. Sözlüklerde tespit edilen suda yaşayan hayvan isimleri çok az sayıdadır. Bunlar, "balık, yengeç" tir. Dolayısıyla bu hayvan isimleri, Memlük-Kıpçak Türklerinin yaşadığı coğrafya ve kültürel özellikleri hakkında bize ipuçları vermektedir. Deniz ürünlerinden çok az yararlandıkları, deniz ve denizciliğin gelişmediği, daha çok karada yaşayan ve pek çok ürününden yararlanılan, yük ve binek amaçlı kullanılan hayvanlar yetiştirdikleri ya da bu hayvanlarla iç içe yaşadıkları sonucuna varmak mümkündür.