Göç-Ti̇caret İli̇şki̇si̇: Türki̇ye’Ni̇n Tüketi̇m Mali İhracati Üzeri̇ne Bi̇r Uygulama (original) (raw)
Related papers
Fi̇sher Etki̇si̇: Türki̇ye Üzeri̇ne Bi̇r Uygulama
2016
Enflasyon, basta gelismekte olan ulkeler olmak uzere tum ekonomilerde gorulen sorunlardan biridir. Olumsuz etkileri azimsanmayacak derecede olan enflasyonun yuksek seyri faiz oranlarinin da yuksek seviyelerde olusmasina yol acmaktadir. Nominal faiz oranlari ile enflasyon arasindaki iliskiyi aciklayan Fisher etkisinin gecerliligi uzun yillardan beri tartisma konusudur. Bu calisma Fisher etkisinin Turkiye’de gecerliligini test etmektedir. Calismada nominal faiz oranlari ile enflasyon serilerinin birim kok icerdigi bulunmustur ve iki farkli esbutunlesme testi uygulanmistir. Degiskenler arasinda tespit edilen uzun donemli iliskiyi veren esbutunlesme vektoru dinamik en kucuk kareler yontemi ile tahmin edilmistir. Analiz sonuclarina gore enflasyonun, faiz oranlari uzerinde guclu ve pozitif etkiye sahip oldugu gorulmustur. Parametre sinirlama testinde Fisher etkisi dogrulanmis; tam Fisher etkisi reddedilmistir .
Marmara Üniversitesi Avrupa Araştırmaları Enstitüsü Avrupa araştırmaları dergisi, 2015
The European Union and Turkey have decided recently to work toward upgrading their Customs Union with a view to include, inter alia, agricultural products in the agreement. This paper investigates the likely trade and welfare effects of this inclusion on Turkey and the European Union. For this purpose, a partial equilibrium simulation tool is used on the basis of two different trade policy scenarios. The first scenario is a liberalization policy which could be assumed by the parties under the Doha multilateral trade negotiations. The other scenario is a full liberalization by the inclusion of agricultural products in the Customs Union.The results of the study reveal that Turkey could be more adversely affected compared to the European Union in terms of trade and economic welfare.Turkey would witness significant increase in agricultural imports from the European Union and in consumers' economic welfare, while its customs revenue decline substantially.Turkey is advised to adopt a progressive liberalization policy by starting with the primary agricultural goods that could be mostly affected. Bilateral negotiations should also address non-tariff barriers concerning the market access of Turkish agricultural exporters to the European Union.
Türki̇ye’De Si̇gara Bağimliliği İle Mücadelede Vergi̇leri̇n Ve Mali̇ Uygulamalarin Etki̇si̇
Strategic Public Management Journal
Son zamanlarda sigara tüketiminin azaltılması ve sigara bağımlılığı ile mücadele edilmesi konusu daha da önemli hale gelmiştir. Sigara kullanımının yaydığı olumsuz dışsallıklar nedeniyle sigara bağımlılığının azaltılmasına ilişkin düzenlemelere rağmen sigara tüketim miktarı giderek artmaktadır. Ulusal Tütün Kontrol Programında sigara tüketiminin engellenmesinde bir araç olarak vergilerin arttırılması politikası benimsenmiştir. Türkiye'de ÖTV gelirinin dörtte biri gibi büyük bir oranı tütün ürünlerinden elde edilmektedir. Bu çalışmada sigara bağımlılığı ile mücadele edilmesinin önemi üzerinde durulmuş ve tütün kullanımının azaltılmasında vergi oranlarının artırılmasının yanı sıra bağımlılıkla mücadelede edilmesinin gerekliliği vurgulanmıştır. Bu noktada hükümetlerin sigara vergi yapısında değişiklikler yapmanın yanı sıra sigara içenlere yardım etmesi gerekliliği ön plana çıkmaktadır. Özellikle sağlık hizmetlerinde devletin ekonomide denetleyici ve düzenleyici rolüne olan ihtiyaç giderek artmaktadır.
Yöneti̇mler Arasi Mali̇ İli̇şki̇ler Ve Türki̇ye Uygulamasi
2005
Son yillarda bircok ulke, kamu yonetim sistemlerinde, kamusal kaynaklarinin etkin, ekonomik ve verimli bir sekilde kullanilmasini saglayabilmek ve vatandasa daha iyi hizmet sunabilmek icin onemli yapisal degisikliklere gitmistir. En onde gelen yapisal degisikliklerden birisi de, mali yerellesme ve yonetimler arasi mali iliskilerin yeniden duzenlenmesi olmustur. Bu kapsamda, merkezi yonetime ait yetki ve sorumluluklar daha alt duzeyde bulunan yerel yonetimlere devredilmekte ve bunun bir sonucu olarak da kamusal kaynaklarin merkezi ve yerel yonetimler arasindaki dagilimi yeniden duzenlenmektedir. Calismada, dunya uygulamalarindan yola cikarak yonetimler arasi mali iliskilerin mantigi ve icerigi irdelenmistir. Ayrica, Turkiye’de yonetimler arasi mali iliskiler konusunda mevcut uygulamalar incelenmek suretiyle yerel yonetimler reformu kapsaminda yapilmakta olan yeni duzenlemeler degerlendirilmistir.
Gümrük Bi̇rli̇ği̇ni̇n Türki̇ye’Ni̇n Avrupa Bi̇rli̇ği̇ İle İhracat Ve İthalatina Etki̇si̇
2010
Bu calismada, “golge degiskenli” ekonometrik modeller ile Gumruk Birligi (GB)’nin Turkiye’nin Avrupa Birligi (AB) ulkeleri (12) ile olan dis ticaretine etkileri GB anlasmasi oncesi ve sonrasindaki tum ekonomik kosullarin sabit oldugu varsayimiyla arastirilmaktadir. GB anlasmasi kapsami disinda bulunan tarim sektoru dolayli etkileri ihtimali uzerine analize dahil edilmistir. 1985-2005 yillari arasindaki dis ticaretin incelendigi analiz sonucunda GB’nin Turkiye’nin AB (12) ulkeleri ile olan dis ticaretini arttirici bir etkiye sahip oldugu bulunmustur.
Mali̇ Kurallar: Türki̇ye Deki̇ Uygulamalar Üzeri̇ne Bi̇r Değerlendi̇rme
Journal of International Social Research
Keynesyen düşüncenin hakim olduğu, 1930'lu yıllarda ön plana çıkan takdiri maliye politikası uygulamaları, açık yanlısı politikaların bir sonucu olarak kamu harcamalarının zaman içinde artmasına neden olmuştur. Artan harcamalarla birlikte ortaya çıkan bütçe açıkları ve kamu borç yükü özellikle 1970'lerden sonra bir alternatif olarak kurallı maliye politikalarının tartışılmasına neden olmuştur. Mali disiplini sağlamak amacıyla mali performansın özet göstergeleri üzerine getirilen kısıtlamalar olarak tanımlanan mali kurallar, Türkiye'de IMF programları kapsamında ve çeşitli yasal düzenlemelerle örtük olarak uygulanmıştır. Özellikle 2000 yılı sonrası dönemde kamu yönetimindeki reform süreci kapsamında yapılan düzenlemeler ve sıkı mali disiplin temelinde şekillenen maliye politikası uygulamaları sonucu Türkiye'nin mali göstergelerinde önemli düzelmeler gerçekleşmiştir.
Türki̇ye’De Tarimsal Üreti̇m-Geli̇r İli̇şki̇si̇: DÜZEY-2 Bölgeleri̇ Üzeri̇ne Bi̇r Uygulama
2021
Amac: Bir bolgede tarimda katma deger ve verimlilik artisi tarimsal uretimi ve gelir duzeyini artirmaktadir. Turkiye’nin verimli tarim arazilerine sahip oldugu dusunuldugunde, bu alanda yapilacak calismalarin ulke refahina katkida bulunacagi beklenmektedir. Bu calismanin temel amaci, Turkiye Istatistiki Bolge Birimleri Siniflandirmasi'na gore Duzey-2 Bolgeleri kapsaminda, 2009-2017 donemi icin tarimsal uretim ile kisi basina GSYH arasindaki iliskinin ekonometrik yontemler kullanilarak test edilmesidir. Yontem: Bu calismada, tarimsal uretim ile kisi basina GSYH arasindaki iliskinin test edilmesinde Panel Veri (Havuzlanmis En Kucuk Kareler, Sabit Etkiler ve Rassal Etkiler) yontemleri kullanilmistir. Bulgular: Duzey-2 Bolgelerinde, 2009-2017 doneminde tarimsal uretim degeri, elektrik tuketimi ve egitim duzeyi arttikca kisi basina GSYH artmaktadir. Ozgunluk: Duzey-2 bolgelerinde tarimsal uretim-gelir iliskisini Panel Veri Yontemi kullanarak test eden calismalarin kisitli olmasi sebe...
Kurumsal Ri̇sk Yöneti̇mi̇: Türki̇ye’De Bankacilik Sektöründe Bi̇r Uygulama
2015
Ozet Ulkelerin ekonomik ve sosyal yapilarini zedeleyen felaketlerin yasanmasinin arka planinda ciddi bir kurumsal yonetim eksikligi, bir risk yonetim zafiyeti oldugu gorulmektedir. Son yillarda bankacilik sektorundeki karliligin artmasi ile birlikte bankalarin riskleri kacinilmasi gereken bir olgu olarak gormemesi; kendi ozgun yapilarina uygun olarak yani risk istahlarini fazla abartmadan belirlenen riskleri almalari ve yonetmeleri zorunlu hale gelmistir. Bunun uzerine Turkiye’deki bankalarin da “Kurumsal Risk Yonetimi”nin (KRY) neresinde olduklari, bunu ne kadar kendi kurum bunyelerine katabildikleri, bankalarin rekabet etmeleri, degisen sureclere daha cabuk adapte olmalari ve her seyden ote varliklarinin devam ettirmeleri acisindan onem arz etmektedir.
Kamu Harcamalari – Ekonomi̇k Büyüme: Türki̇ye Üzeri̇ne Bi̇r Uygulama
2016
Kamu harcamalari ve ekonomik buyume arasindaki iliski, literaturde oldukca tartisilan bir konudur. Ampirik calismalarin cogu, kamu harcamalari ve ekonomik buyume arasindaki iliskiyi incelemektedir. Literaturde kamu harcamalarindaki artislarin ekonomik buyumeye veya ekonomik buyumedeki bir artisin kamu harcamalarinda bir artisa neden olacagina yonelik calismalar bulunmaktadir. Bu calismada, 1998-2010 donemine ait Turkiye’nin ucer aylik verileri kullanilarak kamu harcamalari ile ekonomik buyume arasindaki iliski arastirilmistir. Calismada kamu harcamalari ve ekonomik buyume arasindaki iliski, ARDL (Autoregressive Distributed Lag) yaklasimi ve Toda-Yamamoto nedensellik testi kullanilarak incelenmistir. Analiz sonuclarina gore Turkiye’de kamu harcamalari ve ekonomik buyume arasinda esbutunlesme bulunmustur. Toda-Yamamoto nedensellik testi sonuclarina gore kamu harcamalari ve ekonomik buyume arasinda nedensellik iliskisi tespit edilmemistir.