Jeotermal Sera İşletmelerinin Bilgi Kaynakları (original) (raw)

Simav’da Jeotermal Seracılık

Simav’da Jeotermal Seracılık

Seracılık, dar alanda yüksek gelir sağlayan bir tarımsal üretim şeklidir. Türkiye'nin iklim şartları Akdeniz ve Ege bölgesinin kıyı kesimi dışında ekonomik anlamda seracılığa imkan vermez. Ancak jeotermal enerji sayesinde iklim özellikleri kısmen kontrol altına alınarak seracılık söz konusu sahaların dışına çıkmış ve kıyıdan uzak iç kesimlerde de önemli bir ekonomik faaliyet özelliği kazanmıştır. Ege bölgesinin iç kesiminde yer alan Simav'da da jeotermal enerji sayesinde seracılık önem kazanmaya başlamıştır. İlçe merkezinin 4 km kuzeydoğusundaki Eynal'da 1987 yılında 1 dekar alanda iki adet sera jeotermal enerji ile ısıtılarak işletmeye açılmıştır. Zamanla jeotermal sera alanları genişlemiş ve 2012 yılında 248.7 dekara ulaşmıştır. Mevcut potansiyel tam olanak değerlendirildiğinde seralardaki üretim artacak ve seracılık yöre ekonomisine daha fazla katkı sağlayacaktır.

Yozgat ili seracılığında jeotermal enerjinin kullanım olanakları

Ankara Üniversitesi Çevrebilimleri Dergisi, 2011

Seracılığın iç bölgelerimizde yaygınlaşmasını kısıtlayan en önemli etmenlerden biri ısıtma masraflarıdır. Seracılık yapılacak bölgede doğal sıcak su kaynaklarının bulunması, ısıtma masraflarının azaltılmasında büyük rol oynamaktadır. Bu çalışmada; jeotermal kaynaklar açısından zengin olan Yozgat ilinde mevcut sera varlıkları incelenerek, planlanan sera modeli için dört ilçede ısı gereksinimi hesapları yapılmış; en avantajlı ilçe olduğu belirlenen Yerköy ilçesinde jeotermal ısıtmalı topraksız domates yetiştiriciliği yapılan 5 dekarlık bir sera işletmesinin fizibilite hesapları yapılarak karlılığı araştırılmıştır. Projenin servis ömrü boyunca elde edilen işletme gelir ve giderleri fayda/masraf oranı yöntemine göre değerlendirilmiştir. Elde edilen sonuçlar, Yozgat ilinde jeotermal kaynaklardan yararlanarak serada üretim yapılmasının karlı bir yatırım olabileceğini ve yörede seracılığın gelişmesine büyük ölçüde katkıda bulunabileceğini göstermiştir.

Seraların Isıtılmasında Kullanılan Fosil ve Jeotermal Enerji Kaynaklarının Karşılaştırılması

Turkish Journal of Agriculture - Food Science and Technology, 2016

Bitkisel üretimde çevre kontrollü üretimin en yaygın ve etkin uygulaması seralarda gerçekleştirilmektedir. Seracılıktaki yeni gelişmeler bu sektörde sürdürülebilirliği sağlamaya yönelik gayretler ile paralel olarak ortaya çıkmaktadır. Seralardan kaliteli yüksek verimin alınabilmesi için seraların ısıtılması gereklidir. Ancak ısıtma giderleri üretim maliyetini ciddi anlamda (%20-60) etkilemektedir. Seralarda sürdürülebilirlik, enerji verimliliğini artırmakla sağlanabilir. Enerji verimliliğinin artırılması, fosil enerji kaynakları yerine atık üretmeyen yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması ile olasıdır. Yapılan bu çalışmada; sera ısıtmasında kullanılan fosil enerji kaynakları ile jeotermal enerji kaynaklarının maliyeti ve atmosfere olan CO 2 salınımları karşılaştırılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre jeotermal enerjinin birim fiyatı 0,06 ₺/kWh olduğunda, jeotermal kaynaklara sahip Aydın ilinde yapılacak seracılık büyük üstünlüklere sahip olurken, Kütahya'da jeotermal ısıtmalı serada yapılacak domates üretimi Antalya ile ancak rekabet edebilecektir. Kütahya koşullarında yan duvarları çift kat plastikle kaplı ısı perdeli PE plastik serada ithal kömürün kullanılması durumunda atmosfere verilen CO 2 emisyonu 199,4 kg/m 2 olurken, Aydın'da aynı özelliklere sahip seranın ithal kömürle ısıtılması durumunda atmosfere verilen CO 2 emisyonu 74,4 kg/m 2 , Antalya'da 55,5 kg/m 2 olmaktadır. Sera ısıtmasında çevreye zarar vermeden jeotermal kaynakların kullanılması durumunda CO 2 salınımı açısından jeotermal bölgelerin Akdeniz bölgesindeki seracılığa göre büyük üstünlükleri olacaktır.

Diyadin (Ağri) İlçesinde Jeotermal Seracilik

The Journal of Academic Social Science Studies, 2015

Gelişen günümüz modern tarım teknolojileri kullanılarak jeotermal enerji potansiyeline sahip alanlarda olumsuz iklim koşulları kısmen kontrol altına alınarak seracılık Akdeniz ve Ege kıyılarının dışına çıkmış ve kıyıdan uzak iç kesimlerde de önemli bir ekonomik faaliyet özelliği kazanmaya başlamıştır. Öyleki Doğu Anadolu Bölgesinin en doğusunda yer alan Diyadin ilçesinde de jeotermal enerjinin varlığı ve kullanılmasıyla seracılık önem kazanmaya başlamıştır. İlçe merkezinin 5 km kuzeydoğusundaki TDİOSB (Tarıma Dayalı İhtisas (sera) Organize Sanayi Bölgesi) sınırları içerisinde yer alan sahada 2014 yılında 20 dekar alan üzerine kurulu bir adet sera jeotermal enerji ile ısıtılarak işletmeye açılmıştır. Tarım Bakanlığıyla ortaklaşa yürütülen Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sera Bölgesi (TDİOSB) projesi ile 1297 dekar alanda daha seracılık faaliyetlerinin yapılması planlanmaktadır. Söz konusu projenin uygulanmaya başlamasıyla birlikte seralardaki üretim çeşitlilik kazanarak artacak ve seracılık yöre ekonomisine daha fazla katkı sağlayarak yörenin en önemli sosyal sorunları olan işsizlik ve bundan kaynaklanan göçü önemli ölçüde azaltacaktır.

Jeotermal Elektri̇k Santrallari Ve Gaz Alma Si̇stemleri̇

mmo.org.tr

Dünya'daki jeotermal elektrik santrallarının %63'ünü flaş buharlı jeotermal santrallar oluşturmaktadır. Yaygın bir kullanıma sahip olması nedeniyle bu çalışmada tek kademeli flaş buharlı jeotermal elektrik santralları ele alınmış ve bu santrallar ile birlikte kullanılabilecek ...

Jeotermal Enerji̇ Santralleri̇ni̇n (Jes) Projelendi̇ri̇lmesi̇nde Oluşmasi Muhtemel Ri̇skleri̇n Anali̇z Edi̇lmesi̇

Selcuk University Journal of Engineering, Science and Technology, 2022

In today's conditions, there is a faster trend towards renewable energy sources in energy production owing to the quickly consuming of fossil combustibles, their high costs and environmental concerns. Mankind has gained the ability to generate power from sources of renewable energy until now the early of the twentieth century, and geothermal energy has become one of the energy sources on which efforts are made today. During the design of geothermal power plants (GPP), that is one of the sources of sustainable and renewable energy, determining the possible risks that may be encountered and taking precautions against these risks; It has positive effects in terms of safety, efficiency, useful life of the planned power plant, keeping the project cost at the determined level and ensuring sustainability in electrical energy production. Therefore, the failures that may be met in the installation or design of GPP; Failure Mode and Effects Analysis (FMEA), Pareto and Analytical Hierarchy Process (AHP) systematics were searched and their outcomes were matched in this study.

Seralarda Isı Enerjisi Gereksiniminin Belirlenmesinde Kullanılan Farklı Yöntemlerin Karşılaştırılması

2013

Seralarda isi gucu ve isi enerjisi gereksiniminin belirlenmesi DIN 4701 standartlarina gore yapilmaktadir. Seralarda isi enerjisi gereksinimi, aylik ortalama, ortalama maksimum ve minimum sicaklik degerlerine gore hesaplanabilmektedir. Bircok arastirmada seralarda isi gereksinimi, iklim degerlerinin ortalamalarindan giderek hesaplanmistir. Ancak iklim degerlerinin ortalamalarindan gidilerek yapilan hesaplamalarda, ozellikle gecis donmelerinde (Kasim, Mart, Nisan) dusuk ic sicaklik (ti

Şanlıurfa'da Jeotermal Enerji Kaynaklarının Yönetimi İçin İdari Bir Model Önerisi

DÜMF Mühendislik Dergisi

Bu çalışmada, ülkemizde jeotermal kaynaklarının işletme açısından yönetimi tartışılmıştır. Ülkemizde, jeotermal kaynaklarla ilgili yasa 5686 sayılı Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunudur. Bu yasaya göre, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığına bağlı Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü, Maden İşleri Genel Müdürlüğü, Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü ve diğer benzer kuruluşlar, Kültür ve Turizm Bakanlığının yanı sıra yerelde İl Özel İdareleri ve Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığı gibi resmî kurumlara idari, teknik ve denetleme yetkisi verilmiştir. Ayrıca, yerel yönetimler ve özel yatırımcı/müteşebbisler de bir diğer kurumsal ve icracı yapılardır. Bu kadar çok kurumun taraf olduğu bir konuda, yatırımcı/müteşebbislerin yatırım ve işletmelerini etkin ve verimli biçimde idare edebilmeleri; hızlı, şeffaf, adil ve sürdürülebilir bir eşgüdümle mümkün olabilir. Ülkemizde, bu eşgüdüm yapısına, Afyon Jeotermal Turizm ve Ticaret Anonim Şirketi (1994), Bursa Jeotermal Enerji ve Sanayi Ticaret Anonim Şirketi (2008), İzmir Jeotermal Enerji Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi (2005) gibi başarılı örnekler verilebilir. Jeotermal enerji potansiyelinin henüz kapsamlı olarak etüt edilmediği ve mevcut işletmelerde yaşanan sorunlar göz önüne alındığında, Şanlıurfa İli için de, ivedi olarak idari bir eşgüdüm birimine ihtiyaç olduğu aşikârdır. Bu tebliğde, Valilik, Büyükşehir Belediyesi, Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığı, Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası ve Harran Üniversitesi'ni kapsayan idari bir model önerisi tartışılmıştır.

Aydın ili koşullarında sera ısıtmasında jeotermal enerjinin kullanılabilirliğinin incelenmesi

Ege Üniversitesi Ziraat fakültesi dergisi, 2013

ÖZET u çalışmada, öncelikle dünyada ve ülkemizdeki jeotermal enerji ve seracılığın potansiyeli ile mevcut durumu ortaya konulmuştur. Daha sonra jeotermal enerjinin kullanımıyla ilgili yapılan çalışmalar değerlendirilerek, Aydın ili için jeotermal enerjinin sera ısıtmasında kullanılabilirliği incelenmiştir. Mevzuatta jeotermal sera alt sınırı, Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgeleri'nde 3 da ve bireysel seralarda 5 da olarak belirlenirken, üst sınır konulmayarak, mümkün olduğunca büyük seralar teşvik edilmiştir. Aydın ilinin jeotermal sahalar açısından büyük bir kısmının sera ısıtmasına elverişli olduğu ve jeotermal enerjinin diğer tüm enerjilere göre daha ekonomik olduğu belirlenmiştir. Çalışmada önerilen sera büyüklüğü olan 25 da'lık bir jeotermal ısıtmalı seranın maliyetinin yaklaşık 2 milyon TL olacağı ve bunun 2-4 yıl içinde geri ödeyeceği tespit edilmiştir. Dış sıcaklık değerleri açısından Aydın ilinde jeotermal sera kurulmasına herhangi bir engel bulunmamaktadır. Aydın ili seralarında yetiştirilecek bitkiler için 6 ay (Kasım-Nisan); özellikle domates yetiştirilmesi durumunda ise 9 ay (Eylül-Mayıs) ısıtma yapılması gerektiği belirlenmiştir. ABSTRACT n this study, at first, the current situation of the potential for geothermal energy and greenhouse of the world and Turkey was determined. Later, former studies were evaluated regarding the use of geothermal energy and the utilization of geothermal energy for greenhouse heating of the province of Aydın. The lower limit of the geothermal greenhouse area in the legislation was assigned as 3 da for the Agriculture Based Specialized Industrial Zones and 5 da for the individual greenhouses. However, greenhouses have been encouraged to be as large as possible. In terms of geothermal fields, a large portion of the province of Aydın is convenient for greenhouse heating and geothermal energy is more economical than all other energies. In the present study, the proposed geothermal heated greenhouse size has been identified as a 25 da and would cost around £ 2 million. This size of greenhouse can repay its spendings within 2-4 years. In terms of the outside temperature, there are no obstacles for the establishment of geothermal greenhouse in the province of Aydın. In the greenhouses of Aydın, six months (November-April) heating is required for the grown plants, particularly in the case of tomato cultivation nine months (September-May) heating is required.