Sınıf II subdivizyon maloklüzyonda mandibular asimetrinin değerlendirmesi (original) (raw)

Sınıf II Derin Kapanışlı Bireylerin Çiğneme Kas Aktivitelerinin ve Mandibular Hareket Yollarının

Turkish Journal of Orthodontics, 2010

Amaç: Bu çal›flman›n amac› derin kapa-n›fll› bireylerin çi€neme kas aktivitelerini ve mandibular hareket yap›lar›n› tespit etmek ve bu de€erleri normal oklüzyonlu bireylerin de€erleri ile karfl›laflt›rmakt›r. Bireyler ve Yöntem: Çal›flmaya ortalama yafllar› 21,20±1,7 y›l olan Angle S›n›f II divizyon 2 maloklüzyona sahip 17 (5 erkek, 12 kad›n) ve ortalama yafllar› 22,10±1,3 olan 10 (3 erkek, 7 kad›n) birey kat›lm›flt›r. Masseter, anterior temporal, sternokleidomasteoid ve digastrik kaslar›n istirahat, maksimum s›kma ve yutkunma durumlar›ndaki elektrik aktiviteleri kaydedilmifltir. Ayr›ca "JT3-Jaw Tracker" ayg›t› kullan›larak a€›z açma-kapama h›z›, maksimum a€›z açma miktar›, lateral deviasyon ve defleksiyon miktarlar›, sentrik oklüzyondan kesici difllerin bafla bafl konumuna hareket yolu ve bafla bafl pozisyondan maksimum protrüzyon konumuna olan hareket yolu ölçülmüfltür. Student t testi kullan›larak gruplar aras›ndaki istatistiksel farkl›l›klar incelenmifltir. B Bu ul lg gu ul la ar r: : Her iki gruptaki bireylerin çi€neme kaslar›-n›n EMG aktivite de€erleri aras›nda istatistiksel olarak önemli farkl›l›k bulunamam›fl-t›r. Çene hareketleri karfl›laflt›r›ld›€›nda ise, sadece sentrik oklüzyondan kesici difllerin bafla bafl konumuna olan hareket yolunun vertikal komponenti, derin kapan›fll› bireylerde normal kapan›fl gösteren bireylere oranla daha uzun bulunmufltur (P<0,01). Sonuçlar: Sentrik oklüzyondan kesici difllerin bafla bafl konumuna olan hareket yolunun, derin kapan›fll› bireylerde uzun olma-s› TME ligamentleri ve disk üzerinde negatif etkiler yaratabilir. Ancak derin kapan›fll› bireylerin çi€neme kas aktiviteleri normal oklüzyonlu bireylerden farkl› de€ildir. (Türk

Orta Çağ’dan Günümüze Anadolu’da Üç Köklü Mandibular Daimî Molar Dişlerin Görülme Sıklıkları

Antropoloji, 2019

Teeth are among the structures of the skeleton which are most resistant against external effects. It has also been put forth in population, family and twin studies examining the impacts of genes and the environment that tooth development is generally affected less from environmental factors and that it has a significant genetic component. It is possible to understand the biocultural kindredship relations, oral health, relationship between oral health and life style and nutritional habits by taking metric measurements from tooth, examining pathologic formations or variations. In our study, three-rooted mandibular permanent molars have been examined from among the root variations in teeth and it has been examined whether there has been any change in Anatolia from the past to the present. Three different populations were examined in our study; two of which were from the Medieval Period and one was current population. It is known that teeth variations differ geographically and that three-rooted mandibular permanent molars are of Asiatic origin. Whereas three-root was not observed in the first molar teeth in our current population, it was observed that the ratio of three-root in the second molar teeth declined significantly from the past to the present. It has been determined in studies carried out on different populations in Turkey that no significant changes have been observed between Anatolian populations of the past and today's populations and that the ratios are close to each other.

Mandibula anterior bölgede ortodontik tedavi ile oluşmuş idiopatik kemik kavitesi

TURKISH JOURNAL of CLINICS and LABORATORY, 2017

İdiopatik kemik kavitesine (İKK), sıklıkla uzun kemiklerde ve aynı zamanda kraniyofasiyal iskelette tesadüfi olarak rastlanılmaktadır. Lezyonlar genellikle asemptomatiktir ve rutin diş muayenesi sırasında çekilen panoramik radyografide tesadüfi olarak fark edilir. Radyografik olarak İKK uniloküler veya multiloküler radyolüsent iyi sınırlı ve diş köklerine arasına scallop tarz eğilim göstermektedir. Fakat bu görüntü patognomonik değildir. İKK'nin kesin etiyolojisi bilinmemektedir. İKK oluşumu için en sık önerilen teori travmanın yol açtığı intraosseöz kanama oluşması, kan pıhtısının erimesi ve sonrasında kemik kavitesi oluşumudur. Ortodontik diş hareketinin İKK'nın etiyolojisinde rol oynadığı literatürde tartışılmaktadır. Ayrıca, hormonal etkinin kemik hücre aktivitesi üzerine etkisi İKK'nın etiyo-patogenezinde kabul edilebilir olarak görülmektedir. Bu vaka raporunda, 15 yaşında ortodontik tedavi gören kadın hastada rutin panoramik radyografik incelemede lezyon tesadüfen tespit edilmesi ve İKK'nın klinik, radyografik özellikleri ve cerrahi tedavisi sunulmaktadır.

Çekimli ve Çekimsiz Sabit Ortodontik Tedavi Sonrasında Anterior Alveoler Yapıların Karşılaştırılması

2011

Objective: The aim of this study is to evaluate upper and lower alveolar regions thicknesses after extraction and nonextraction fixed treatment. Method: For this purpose, cephalometric films of patients treated with four premolar extraction (31) and nonextraction (30) were evaluated. Palatal and labial alveolar thicknesses at the level of the apical and coronal third of the roots of the incisor teeth were measured. The differences between the groups were assessed by Mann-Whitney tests or student's t test and intragroup differences were calculated by Wilcoxan signed rank test or paired t test according to whether normal or abnormal distributed data. Results: The bone thickness labial to the upper anterior incisors were not changed while the palatal side of the incisors were decreased significantly at the coronal and apical levels after both treatment procedures. Maxillary bone thickness showed decreasing significantly in only nonextraction group. The alveolar bone thickness lingu...