Sınıflandırma Algoritmalarını Kullanarak Meme Dokusunda Kitleleri Değerlendirmeye Yönelik Karar Destek Sistemi (original) (raw)
Related papers
Bilişim Teknolojileri Dergisi
Bu çalışmada, bir öğrencinin üstün zekâlı ve yetenekli olarak aday gösterilmesi için geliştirilen 69 soruluk ölçekten öğretmenin kararında en etkili soruların seçilerek ölçekteki soru sayısının azaltılması amaçlanmıştır. Bu amaçla Nitelik Eleme ve Ki-kare Filtresi nitelik seçimi yöntemleri kullanılmıştır. Ayrıca çalışmada bir öğrenciyi üstün zekâlı ve yetenekli olarak aday göstermede en iyi performansı veren makine öğrenmesi algoritmasının bulunması da hedeflenmiştir. Bunu gerçekleştirebilmek için Rastgele Orman Algoritması, C4.5 Karar Ağacı Algoritması ve Naive Bayes Sınıflandırıcı makine öğrenmesi algoritmaları kullanılmıştır. Analizler sonucunda Ki-kare Filtresi yöntemiyle 69 soruluk ölçek 20 soruya indirilmiş, sonrasında Naive Bayes Sınıflandırıcı bu yeni veri setine uygulandığında, model %92 doğrulukla bir öğrenciyi üstün zekâlı ve yetenekli olarak aday göstermiştir. Önerilen bu modelin, aday gösterme sürecinde zamandan tasarruf edilmesini sağlayacağı ve ölçeğin öğretmenler tarafından doldurulması esnasında çok sayıda soruyla ilgilenmekten kaynaklı dikkat dağınıklığını önleyerek sonuçların doğruluğunu artıracağı düşünülmektedir. Ayrıca, veriye dayalı öngörü modellerinin aday gösterme sürecinde kullanılmasıyla daha rasyonel kararlar elde edileceğine inanılmaktadır.
Uludağ University Journal of The Faculty of Engineering, 2020
Saldiri tespit sistemleri, genel olarak, ag-tabanli bilgisayar sistemlerinde yuksek boyutlu veri uretmektedir. Sistemi meydana gelebilecek ataklardan ve agdaki supheli hareketlerden korumak ve sadece anlamli veriyi saklamak icin bu yuksek boyutlu verinin etkili bir sekilde analiz edilmesi ve basarili bir model olusturulmasi gerekmektedir. Ates Bocegi Algoritmasi, buyuk veriden onemli ozelliklerin secilmesi icin kullanilan en onemli ust-sezgisel algoritmalardan biridir. Bu calismada, Ates Bocegi Algoritmasina dayali yeni bir ozellik secme yontemi onerilmistir. Onerdigimiz bu yontemde Ates Bocegi Algoritmasi, K-en yakin komsuluk algoritmasi ve ek bir ozellik secimi adimi ile iyilestirilmistir. Onerilen yontem, cesitli saldiri turlerini iceren dort farkli veri kumesi ile test edilmistir. Her veri kumesi icin 3 farkli alt ozellik kumesi elde edilmistir ve her birinin siniflandirmadaki basarisi olculerek karsilastirilmistir. Ayrica, Yapay Bagisiklik Sistemi yontemi ile veri sayisi yeters...
KIRŞEHİR EĞİTİM FAKÜLTESİ DERGİSİ, 2017
Kavramsal değişim metinleri, öğrencilerin kavram yanılgılarının ve sebeplerinin neler olduğunu belirten ve bu yanlış kavramaların yetersiz olduğunu örneklerle birlikte açıklayıp ortaya koyan metinlerdir. Bu araştırmanın amacı, sınıf öğretmeni adaylarının fiziksel ve kimyasal değişim konusunda kullanılan kavramsal değişim metinlerine karşı tutumlarının belirlenmesidir. Araştırma, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi 2009 yılında Sınıf Öğretmenliği Programı 1.sınıfında öğrenim gören 30 öğretmen adayı ile gerçekleştirilmişitr. Bu araştırmada deneysel araştırma modelinin kontrol grupsuz son test deseni kullanılmıştır. Veri toplama aracı olarak, Kavramsal Değişim Metni Tutum Ölçeği (KDMTÖ) kullanılmıştır. Ayrıca kavramsal değişim metinleri ile ilgili öğretmen adaylarının yazılı görüşleri alınmıştır. Veri analizinde öğretmen adaylarının tutum ölçeğindeki her bir maddeye ilişkin ortalama puanları hesaplanmıştır. Yazılı görüşler ise belli kodlar altında sınıflandırılarak nitel olarak değerlendirilmiştir. Çalışmada, tutum ölçeğinden elde edilen bulgular öğretmen adaylarının kavramsal değişim metinlerine karşı tutumlarının oldukça yüksek olduğunu göstermiştir. Öğretmen adaylarının yazılı ifadelerinden elde edilen sonuçlar da tutumun bu derece yüksek olmasını destekler niteliktedir.
Selcuk Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi, 2009
Hakan AKDAĞ * ÖZET Bu araştırmada 2005 sosyal bilgiler programının öğrenci görüşlerine göre değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın evreni, Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı'na bağlı Konya ilindeki ilköğretim okullarında sosyal bilgiler dersini alan 6. ve 7. sınıf öğrencilerinden oluşmaktadır. Araştırmada nitel araştırma yöntemlerinde kullanılan kolay ulaşılabilirlik (convenient sampling) örneklemesi yöntemi ile açık uçlu-soru formu uygulaması yapılmıştır. Nitel verilerin analizinde ise kuramsal anlamda belirgin olmayan temalar ve eğer varsa alt temaların oluşturulması ile yapılan içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda; proje ve performans görevleri hakkında 6. sınıf öğrencilerinin olumlu-olumsuz eşit oranda görüşe sahip olduğu, 7. sınıfların olumsuz buldukları, 6. ve 7. sınıf öğrencilerinin ders ve çalışma kitabı konusunda olumsuz görüşe sahip olduğu, 7. sınıf öğrencilerinin ders ve çalışma kitabı hakkında 6. sınıf öğrencilerine göre daha çok olumsuz görüş bildirdikleri, etkinlikler konusunda 6. sınıfların olumlu, 7. sınıfların ise olumlu ve olumsuz ve etkinlik yapmama da eşit oranda katılım gösterdikleri belirlenmiştir.
Batı anadolu eğitim bilimleri dergisi, 2020
Öz. Bu çalışma sınıf öğretmeni adaylarının matematik derslerinde bilgisayar destekli öğretime (BDÖ) yönelik tutumları ve tercih ettikleri öğrenme yaklaşımlarının arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Bu araştırma kapsamında öğrencilerin matematik derslerinde bilgisayar destekli öğretime yönelik tutumları ile öğrenme yaklaşımları değişkenler olarak kabul edilmiş ve bu değişkenler arasındaki ilişki incelendiği için araştırmanın modeli ilişkisel tarama olarak belirlenmiştir. Çalışma Manisa Celal Bayar Üniversitesinde 2016-2017 eğitim öğretim yılında Temel Matematik I dersini alan sınıf öğretmeni adayları ile gerçekleştirilmiştir. Çalışmaya %82'lik kısmı kadın %18'i erkek olan 88 sınıf öğretmeni adayı katılmıştır. Çalışma kapsamında kullanılan veri toplama araçlarından biri Arslan'ın (2006) geliştirdiği "Bilgisayar Destekli Eğitim Yapmaya İlişkin Tutum Ölçeği", diğeri ise Tait, Enwistle ve McCune'nin (1998) geliştirdiği, Senemoğlu'nun (2011) Türkçeye uyarlama, geçerlik ve güvenirlik çalışmalarını yapmış olduğu "Öğrenme Yaklaşımları ve Çalışma Becerileri Ölçeği"dir. Çalışma kapsamında elde edilen verilerin açıklanmasında betimsel istatistikler, Kruskal-Wallis Testi ve Spearman Korelasyon Katsayısı kullanılmıştır. Elde edilen verilere göre öğretmen adaylarının matematik dersinde BDÖ yapmaya yönelik tutumlarının "kısmen olumlu" düzeyde olduğu söylenebilir. Diğer taraftan araştırma bulguları sınıf öğretmeni adaylarının BDÖ yapmaya yönelik tutumlarının öğrenme yaklaşımlarına bağlı olarak anlamlı düzeyde farklılaşmadığı, öğrencilerin yüzeysel öğrenme yaklaşımı ile BDÖ'ye yönelik tutum puanları arasındaki ilişkinin düşük düzeyde negatif yönlü bir ilişkiyi işaret ettiğini göstermektedir
Bu araştırmanın amacı, eğitim fakültesi öğrencilerinin fakülte yaşamının niteliğine ilişkin memnuniyet düzeylerinin çeşitli değişkenler açısından incelenmesidir. Araştırmada veri toplamak amacıyla Epstein ve McPartland (1976) tarafından geliştirilen ve Yılmaz ve Çokluk Bökeoğlu (2006) tarafından Türkçeye uyarlaması yapılan 'Fakülte Yaşamının Niteliği Ölçeği' kullanılmıştır. Araştırmaya Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde 2012-2013 eğitim-öğretim yılı güz döneminde öğrenim gören 287 öğrenci katılmıştır. Araştırma sonuçları eğitim fakültesi öğrencilerinin fakülte yaşamının niteliğine ilişkin memnuniyetlerinin orta düzeyde olduğunu göstermektedir. Öğrencilerin fakülte yaşamının niteliğine ilişkin memnuniyet düzeyleri cinsiyet, yaş ve burs alma durumu değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık göstermezken öğrenim görülen sınıf düzeyi ve öğrenim görülen bölüm değişkenlerine göre anlamlı farklılıklar göstermektedir. Araştırma sonunda, öğrencilerin fakülte yaşamının niteliğine ilişkin memnuniyet düzeylerini daha olumlu hale getirmeye yönelik öneriler sunulmuştur.
Enerji Kırıcı Yapıların Etkinliğinin HAD Yöntemi ile Belirlenmesi
Derim, 2017
Bu çalışmada, DSİ 13. Bölge Müdürlüğü tarafından yapılm ış olan bir bağlamaya ait giriş su debisi, hızı, akış yükseklikleri, çıkış debisi vb. su akış karakterleri kullanılmıştır. Bu değerler DSİ 13. Bölge Müdürlüğü'nün baraj ve bağlama projelendirmesi sırasında kullandığı hesaplama kriterlerine göre hesaplatılm ıştır. Daha sonra bağlama gerçek boyutlarda ANSYS yazılımında modellenmiştir. Böylelikle oluşturulan modele başlangıç koşulları tanımlanarak ANSYS-Fluent paket programında analizler yapılmıştır. Analizler sonucunda elde edilen enerji kırıcı yapıların etkinliği, akışların meydana getireceği basınçlar, hız dağılımları, su akış modeli, düşü havuzu boyunca su derinliğindeki değişimler gibi değerler hesaplanan değerler ile karşılaştırılmıştır. Çalışma sonucunda, DSİ'nin kullandığı program ile elde edilen başlangıç su hızı 8.5 ms-1 ve su derinliği 0.46 m iken, enerji kırıcı yapıdan sonra bu değerler sırasıyla 4.8 ms-1 ve 0.57 m olarak ölçülmüştür. Aynı şekilde simülasyon sonucunda elde edilen başlangıç su hızı 8.5 ms-1 iken enerji kırıcı yapıdan sonra bu değer 4.4 ms-1 ' ye düşmüştür. Simülasyon sonucu elde edilen akış değerlerinin hesaplanan değerler ile yüksek oranda (%92) benzerlikler olması baraj ve bağlama gibi mühendislik yapılarının planlanmasında HAD yönteminin araştırmacılar tarafından kullanılabileceğini göstermektedir.
Hemşirelik Bilişimi ve Karar Verme Sürecinde Klinik Karar Destek Sistemlerinin Önemi
Hemşirelik bilimi dergisi, 2020
Hemşirelik bilişimi, hemşirelik bakım planı uygulamaları, değerlendirilmesi, hasta öyküsü takibi, ilaç temini, ilaç uygulamalarının takibi gibi birçok hemşirelik mesleğine ait verinin saklanması ve yönetilmesi gibi konularda önem taşıyan bir alandır. Hemşireler günlük hizmet süreleri içinde doküman kaydı yapmak zorunda oldukları için hasta bakım hizmetleri açısından büyük zaman kaybı yaşamaktadırlar. Günümüzde özellikle sağlık bilişimi alanında yardımcı karar destek sistemleri, risk hesaplama modelleri veya hastalıkların sınıflandırılması gibi birçok alanda bilgisayar destekli modeller kullanılmaktadır. Bu açıdan hemşirelikte klinik karar desteklerini kullanmak, iş yükünü azaltarak sonuçları değerlendirmede kolaylık sağlayabilir, klinik karar verme sürecinde, hastaların tedavi ve bakım aşamalarında yardımcı olabilir. Aynı zamanda bu sistemler aracılığıyla elde edilen veriler kayıt altına alınarak analiz edilebilmektedir. Böylece hemşirelik mesleğinin bakım standartlarının ve verilen sağlık hizmeti kalitesinin teknoloji ile paralel olarak gelişmesinde katkıda bulunulabilir.
Hareketlilik ve Çevre Verileri Kullanılarak Yapay Sinir Ağları ile Sığırlarda Kızgınlık Tespiti
Journal of Agricultural Faculty of Gaziosmanpasa University
Kızgınlığın yüksek doğrulukla tespiti, ineklerin gebe kalma olasılığını ve dolayısıyla süt üretimini doğrudan etkiler. Sütün çoğu, doğumdan sonra erken laktasyon döneminde elde edilir. Kızgınlık dönemindeki hayvanlar diğerlerinden daha aktiftir. Bu hareketlilik, "pedometre" adı verilen bir test cihazı ile ölçülebilir. Yapay sinir ağları (YSA) modelleri ile tespit edilen hareket değişiklikleri kullanılarak kızgınlık tahmin edilebilir. Bu çalışma, hareket ve çevresel verileri kullanarak sığırlarda kızgınlığı tahmin etmek için bir sinir ağı modelinin etkinliğini oluşturmayı ve değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Özel bir tarım kuruluşunda yedi aylık dönemde 184 kızgınlık gösteren 78 büyükbaş hayvanın hareket verisi ve çalışma dönemindeki iklim verisi elde edilmiştir. İnek yaşı, laktasyon sayısı ve kızgınlıktan sonra geçen gün sayısı gibi veriler de dikkate alınmış ve değerlendirilmiştir. YSA modelleri doğruluk, kesinlik ve F-skorları ile karşılaştırılmıştır. İki katmanlı sınıflan...
Öğretmen Adaylarına Yönelik Sınıf Ortamı Algıları Ölçeğinin Geliştirilmesi
Ankara Universitesi Egitim Bilimleri Fakultesi Dergisi, 2019
Bu arastirmanin amaci, ogretmen adaylarinin psikososyal ogrenme ortamina iliskin algilarini degerlendirmek icin bir sinif ortami algilari olcegi gelistirmektir. Bu calismada oncelikle psikososyal ogrenme ortami araclari ile ilgili kapsamli bir alanyazin taramasi yapilmistir. Olcek, yapilandirmacilik, cevre uyum kurami ile Fraser ve meslektaslarinin calismalarina uygun olarak gelistirilmistir. Ogretmen Adaylarinin Sinif Ortami Algilari Olcegi'nin pilot formu, Moos’un (1974) iliski, kisisel gelisim ile sistem bakim ve sistem degisimi boyutlarina uygun olarak 60 maddeyi icermistir. 2016-2017 ogretim yili bahar doneminde, acimlayici faktor analizi (AFA) icin 520 ogretmen adayi ve 2017-2018 egitim-ogretim yili guz doneminde, dogrulayici faktor analizi (DFA) icin 280 ikinci sinif ogretmen adayi calismaya katilmistir. AFA, Temel Eksen Faktorler Analizi ve promax rotasyon teknigi kullanilarak gerceklestirilmistir. Olcegin faktor yapisi DFA ile dogrulanmistir. Modifikasyonlardan sonra, k...