BİREYSEL ZENGİNLİK (original) (raw)

BİREYSEL SORUMLULUKTAN TOPLUMSAL SORUMLULUĞA

‘Bireysel Sorumluluktan Toplumsal Sorumluluğa’ projesinde İletişim Fakültesi Öğrencileriyle beraber eğitim ve öğretim süreciyle beraber kişisel gelişim, gelecek planlamanın yanı sıra insan merkezli, topluma hizmet odaklı felsefesi doğrultusunda, yaşamla ve toplumla iç içe, yaratıcı ve girişimci geleceklere ilk adımlarını atması amaçlanmıştır. Bu bakış açısıyla bu sene 4. sünü gerçekleştireceğimiz 'Bireysel Sorumluluktan Toplumsal Sorumluluğa' çalışmalarımızın 150. Projelerini gerçekleştirmesinde öğrencilerimizle yerel yönetimlerimizin, Sivil Toplum örgütlerimizin, çok seçkin firmaların işbirliğine gerçekleştirdik ve gerçekleştirmeye devam ediyoruz. Tüm bu dayanışma ile Türkiye'de öğrenci-toplum dayanışma köprüsü oluşturulmuş ve her biri örnek projeler halini almıştır. Dört senedir basından büyük destek ve ilgi görmesinin yanı sıra, çalışmalarımızın diğer üniversitelere örnek olması da bizi ayrıca çok mutlu etmiştir.

KADIN: BİRİNCİLİN İKİNCİLLİĞİ

.Binlerce yıldır uğradığı ölçüsüz haksızlıklara karşın erkek egemenliği altında varlığını koruyan, kavranamaz bir bağışlayıcılıkla doğanın ve toplumun üstüne yüklediği işlevleri sürdüren ancak yine de ezici baskılara uğrayan, yapısal ölçütler açısından tek, tek kıyaslandığında kaba güç dışında erkekten çok daha üstün özellikler taşıyan kadının birincil nitelikleri ikincil konumdan kurtulmasına nedense olanak sağlayamamaktadır.

BİRİNCİ BÖLÜM

teknolojilerini kullanarak yapılan tıbbi çalışma (tanı, tedavi), eğitim, iletişim, veri ve bilgi toplama, veri ve bilgi işleme, bilgiyi yönetme, tıbbi karar verme ve bilimsel çözümleme yöntemlerini içeren bir bilim dalıdır". Sağlık Bilişimi; sağlık, bilişim teknolojileri ve farklı disiplinlerin kesiştiği bir alanda bulunmaktadır 1 Sağlık bakımını desteklemek üzere sağlık alanındaki enformasyonların toplanmasını, analizini ve işlenmesini sağlayan sağlık bilişimi, enformasyon çağının sağlığı geliştirmeye yönelik yenilikçi teknolojisidir. 2 Bilişim teknolojileri toplumu değiştirmiş ve bunun sonucu olarak insanların sağlık hizmetindeki kalite anlayışı da değişmiştir. Bilginin sistematik olarak işlenmesi ile kanıta dayalı tıp uygulamalarına olan ilgi ve gereksinimin artmasına bağlı olarak sağlık bilişimi, yönetim, karar desteği, kalite göstergelerini üretmek, takip ve tedavi, ve verimlilik için son derece önem arz etmektedir 3 Bu bağlamda Sağlık Bilişimi'nin amacı; koruyucu ve tedavi edici sağlık hizmetinin bilgi toplumu insanına yakışır biçimde sunulması, bilişim teknolojilerinin etkili biçimde kullanıldığı hastanelerin çağdaş bir anlayışla yönetilmesi, toplumun sağlık sorunlarının saptanması, sağlık düzeyini arttırmak için ihtiyaç duyulan bilginin toplanarak bilimsel değerlendirmeler yapabilecek sağlık çalışanı yetiştirmede kullanılmasıdır 4 .

YENİ MEDYA ÇAĞINDA BİREYSELLİK YANILSAMASI

Increased interactivity in mass media has deepened the illusion that exists in social life.The illusion that comes through the historical process has manifested itself in several ways. Individuality was experienced in an illusion; citizen understanding of Ancient times, in dogmatic atmosphere of the Middle Ages, and finally in the Modern human of the modern age. The illusion that exist within society are surrounded by the tools of communication that the individual has developed since its existence.Each communication tool has taken over the narrative and formal characteristics of the communication tool before it and has developed an increase in the illusion.The communication tool used was not independent of the current social transformation and developed a distinctive economic, political and social language.Beginning with the printing press, the emergence of the modern individual has developed simultaneously with the tools of communication, which continues with new media technologies. Communication tools that contribute to social transformation have also played an active role in reducing the individual to an object within the established industrial society. In every era people fleeing the chaos of social life or seeking information have been caught up in the mass media In the period when oral culture was dominant, bards and poets performed narratives, while novels and newspapers in written culture and television in visual culture assumed this mission. In our age, this mission is now in New Media tools. The New Media has revealed a new mass culture that, continues not to break the illusion. This new mass culture also consists of areas of interaction that are monitored by algorithms, where their collected data is continuously generated as commercial value. In light of all these, the study examined the illusion of individuality in the historical process. The increased interaction possibilities of the individual in the mass media have been explained by examples and their relationship with the illusion has been revealed. Finally, the illusion of individuality in new media environments has been examined through social media platforms, which are the area where individuals encounter it most. On the other hand, economic surveillance and limitation of v interaction areas were discussed through filter bubbles and new areas of mass culture were revealed in detail. It has been revealed that New Media does not expand social and individual areas as stated, but rather perpetuates the illusion.

TOPLUMSAL DEĞERLER: GENÇLİK

TOPLUMSAL DEĞERLER: GENÇLİK, 2020

Sosyologlar ve toplumsal konularla meşgul olanlar arasında kanımızca hiçbir konu değerler kadar tartışmalara yol açmamıştır. Konuya olumsuz yaklaşanlardan bir kısmı, toplumsal değerlerin aslında gerçeklikle ilişkisinin bulunmadığını, daha çok onların sosyal bilim çalışmasının dışında birer psikolojik ve etik olgu olarak irdelenebileceğini ileri sürmektedirler. Buna karşın sosyolojik çözümleme, sosyal politika açısından önemli etkiler yaratma gizilgücüne sahip soruların yöneltildiği her noktada, sosyolojik çözümlemede değer yargıları konusu gündeme gelmiştir.

ÖRGÜTSEL YALNIZLIK

Eğitim Yayınları, 2019

Bireylerin, içinde yaşadıkları toplumun en küçük parçası olan ailede veya iş yaşamı içinde diğerleri ile etkileşim içinde bulunmaları kaçınılmazdır. Ortak yaşam alanları veya ortak hedefler kişileri birbirine bağlı kılmaktadır. Özellikle son yıllarda giderek önem kazanan takım bazlı iş örgütleri de birlikte çalışmayı gerekli kılmaktadır. Bilgi ve yeteneklerin paylaşılması ile oluşan destekleyici mekanizma iş başarısına olumlu katkı yapmaktadır. Ait olma ve birlikte iş yapma güdüsüne sahip bireyler, takımların içinde aktif rol alıp kendilerini diğer bireylere açmaktadırlar. Ancak bireyin kendisinden veya çevresel faktörlerden kaynaklanan birçok etken ile kişi diğerlerinden uzaklaşmayı da tercih etmekte, diğerleri ile etkileşim kurmayı bırakabilmekte ve kendi içine dönerek yalnız kalmaya yönelebilmektedir. Hatta bazen birey kendine karşı bile yabancılaşa bilmektedir. Kendi isteklerini ve hedeflerini anlamlandırmakta güçlük yaşayabilmektedir. Kişinin zorunlu iş ortamlarında ve işin gerektirdiği zorunluluklar nedeni ile diğerleri ile etkileşim kurması ve bunun dışındaki zamanlarda yalnız kalmayı tercih etmesi de söz konusu olabilmektedir.

YENİDEN GENÇLİK

YENİDEN GENÇLİK, 2013

Bütün fiziksel evrenimiz "enerji"dir. Aslında, evrende bulunan yegane şeyin, enerji olduğunu söyleyebiliriz. Gördüğümüz, dokunduğumuz ve hissettiğimiz herşey, belli bir dalga boyunda hareket eden enerjidir.Biz de enerjiden oluşuyoruz. Bize katı bir kütle gibi görünen vücutlarımız, sürekli hareket halindeki çok miktardaki enerji parçacıklarından başka bir şey değildir. Herşey enerjidir ve Aslında, bütün varlıklar, bu küçük enerji ipleriyle birbirlerine bağlıdırlar Bedenin, ÇAKRA denilen yedi enerji merkezi vardır. Çakralar, güçlü elektrik alanlarıdır ve gözle görülmezler ama son derece gerçektirler. Bu yedi enerji girdabının her biri bedenin salgıbezi sistemindeki, kana hormon salgılayan bezlerin bir tanesi ile ilişki içindedir ve bu bezlerin hormon üretimini uyarırlar. Beden işlevlerini düzenleyen bu hormonların arasında yaşlanma süreciyle ilgili hormonlar da vardır... Sağlıklı bir bedende bu girdaplardan her biri büyük bir hızla döner. Yaşam enerjisinin, aynı zamanda “prana” ya da “eterik enerji” olarak adlandırılan enerjinin, salgıbezi sisteminde yukarıya doğru akmasını sağlar. Fakat bu enerji girdaplarından biri ya da birkaçı yavaşlamaya başlarsa, yaşamsal enerji akışı engellenir ve böylece yaşlanma ve sağlık sorunları başlar. Yeniden gençlik, canlılık ve sağlık kazanmanın hızlı yolu, bu enerji girdaplarının normal dönüş hızlarına ulaştırılmasıdır. Bunu başarmak için kullanılan yedi basit uygulama vardır. Bu uygulamalardan herhangi bir tanesi tek başına da yararlıdır ama en iyi sonuçları elde etmek için yedisinin bir arada çalışılması gerekir. Bu yedi çalışma, aslında birer egzersiz değildir. Bunlar gerçek gençlik anahtarlarıdır.

BİREYSEL BAŞVURUDA TEDBİR

ANAYASA YARGISI, 2024

The constitutional judiciary has provided the greatest contribution to the protection of human rights. Although the individual application is a more recent mechanism in the constitutional judiciary, it examines the violation of fundamental rights in a rights-based era and serves for the effective protection of fundamental rights. However, the process may be protracted due to the nature of the proceedings. This process provides for provisional legal protection remedies in cases where there is a possibility of irreparable damages or risks to the application. In addition to their practical benefits, these provisional legal remedies reinforce the effectiveness of individual applications as a safeguard of fundamental rights. The study first provides general information on the individual application mechanism. Subsequently, the purpose, nature, normative basis, procedure and the rights subject to the injunction are analysed. In addition, an attempt has been made to compare the injunction with the established practice in other judicial remedies. All of these have been evaluated in light of the decisions of the Constitutional Court, and a reconsideration of the subject has been undertaken, given its prominence in the current discourse.