Osmanlı Devleti’nin Son Dönemlerinde Gayrimüslim Mektepler Yararına Düzenlenen Piyangolar (original) (raw)

Cumhuriyetin İlk Yıllarında Piyangoculuk

Yıl: 2, Sayı: 5, Aralık 2015, s. 467-481 Canan ÇETİNKAYA 1 Kadir KASALAK 2 CUMHURİYETİN İLK YILLARINDA PİYANGOCULUK Özet Bu çalışmada Cumhuriyet'in İlk Yıllarında Şans Oyunları ele alınmıştır. Çalışmada şans oyunlarının çeşitli tanımlarına ve tarihine yer verilerek bu tür oyunların hangi toplumlarda oynandığı ve ne tür oyunlara yer verildiği ele alınmış özellikle piyango üzerinde durulmuştur. Yine bu bölümde yüz yıllar önce de farklı şekillerde var olduğu bilinen şans oyunları kavramının kapsamına giren piyangonun ele aldığımız dönemle arasındaki farklılıklar ortaya konulmuştur. Bu çalışmada Osmanlı'nın son dönemleri ile Cumhuriyetin kuruluş yıllarında yaşanan sıkıntılı zamanlar boyunca bir şans oyunu olarak tanımlanan piyango çekilişlerinin Türk halkına sağladığı faydalar ortaya konulmuş, Tayyare piyangosunun milli duyguları öne çıkarmasıyla Türk havacılığına büyük ölçüde yarar sağladığı görülmüştür. Diğer yandan piyango gibi şans oyunlarının halkın dikkatini dağıtarak bunalımlı zamanları atlatmasına yardımcı olmak amacıyla devlet tarafından kullanılan bir sosyal faktör olduğu da anlaşılmaktadır. Abstract In this study, the chances of the early Republican years games have been addressed. At study has been discussed that in which societies these kinds of games are played and what kinds of games are included, especially lottery have been emphasized by being included various definitions and history of Games of chance.

Osmanlı Devleti'nin Gayrimüslim Tebaaya Yaklaşımında Dönemsel Değişimler

Osmanlı Devleti dinin, geleneklerin ve yönetici kesimdeki dünya algısının tezahürleri olarak tebaasının refahı ve çeşitli dini grupların barış içinde yaşaması için gerekli tedbirleri almıştır. Kuruluş devrinden itibaren benimsenen, Fatih döneminde kanun metinlerine yansıyan bu yaklaşım sonraki Osmanlı hükümdar ve yöneticileri tarafından devam ettirildi. Mülkı� idareciler de gayrimüslimlerin dini, ekonomik ve sosyal hayatlarını korumaları için uyarıldı. Devlet, gayrimüslim din adamlarına imtiyaz beratları vermek suretiyle onlara bağlı kişilerin haklarını garanti altına aldı, ayrıca bu haklara saldırılmasını önledi. Tanzimat Fermanı ile belirtilen eşitlik prensibi gereğince, gayrimüslim unsurların hakları daha fazla gündeme geldi. Bu makalede, gayrimüslimlere verilen haklar, bu hakların hukukı� temelleri ve devletin bunların icrasına yönelik tavrı hakkında bilgi ve analizler sunulmaktadır.

Sultan II. Abdülhamid Döneminde Paskalya Yortusu Özelinde Gayrimüslimlere Yapılan Yardımlar

Sultan II. Abdülhamid dönemi sosyal devlet anlayışının başarılı bir şekilde yürütüldüğü ve toplumda yardıma muhtaç her kesime imkanlar ölçüsünde yardım elinin uzatıldığı bir dönem olmuştur. Şüphesiz ki yürütülen yardım faaliyetlerinin Sultan’ın himayesinde yapılması yürütülen yardım faaliyetlerinin başarılı olmasını sağlamıştır. Çoğu araştırmacı tarafından Sultan II. Abdülhamid’in zamanla toplum içerisindeki görünürlüğünün azalmasından dolayı meşruiyetini arttırmak adına yardım faaliyetlerine ağırlık vererek himaye ettiği yönünde düşünceler dile getirilmiştir. Bu düşüncelerin haklılık payı olmakla birlikte Sultan’ın bizzat bu faaliyetlerle ilgilenmesini sadece siyasi sebeplerle açıklayamayız. Sultan II. Abdülhamid’in yardımsever bir yapıya sahip olması göz ardı edilmeyecek bir gerçekliktir. Bu çalışmada Sultan II. Abdülhamid döneminde çok geniş bir yelpazede yürütülen yardım faaliyetlerinden biri olan Paskalya Yortusu’nda Gayrimüslimlere yapılan maddi yardımlar ele alınmıştır. Çalışmamızın sınırları içerisinde kısaca Paskalya Yortusu’ndan bahsedildikten sonra hangi Gayrimüslim gruba ne kadar ödeme yapıldığı, yapılan ödemelerin finanse edilmesinde hangi kaynaklara başvurulduğu, bu süreçte yaşanan sorunların neler olduğu ve Sultan’ın tahttan indirilmesinden sonra ödemeler konusu arşiv belgeleri ışığı altında gösterilmiştir.

OSMANLI DEVLETİ’NİN SON DÖNEMİNDE TAŞRADA KURULAN HARP OKULLARI

TÜRK ASKERÎ EĞİTİM VE ÖĞRETİM TARİHİ SEMPOZYUMU BİLDİRİLERİ , 2022

1905 yılına kadar Osmanlı Ordusu’nun piyade ve süvari sınıfı subay ihtiyacı Mekteb-i Harbiye aracılığıyla karşılanırken, bu tarihte “her bir ordu merkezinde bir harp okulu açılması” kararı uyarınca, ordu merkezleri olan Edirne, Manastır, Erzincan, Şam ve Bağdat’ta birer Mekteb-i Harbiye açılmıştır. Kısa süre faaliyet gösteren söz konusu okullardan Edirne ve Manastır iki dönem, diğerleri ise bir dönem mezun verdikten sonra kapatılmıştır. Çalışmada, söz konusu okulların açılış süreci ile bu okullarda verilen eğitim incelenmiştir. Diğer taraftan, dönemin eğitim kadrosunda yönetici ya da öğretmen olarak bulunan ve sonraki dönemlerde Türk Ordusu’nda önemli görevlere gelen şahsiyetler üzerinde durulmuştur. Ayrıca, söz konusu okullardan mezun olup, hayatlarının ilerleyen dönemlerinde gerek orduda gerekse sivil hayattaki faaliyetleriyle kamuoyunda tanınmış olan isimler hakkında da bilgi verilmiştir

Osmanli Devleti̇’Nde Gayrimüsli̇m Kizlarin Eği̇ti̇mi̇ Ve Aksaray Rum İnas Mektebi̇

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümü Tarih Araştırmaları Dergisi

Osmanlı Devleti'nde kız çocuklarının ve gayrimüslimlerin eğitiminde Tanzimat ve Islahat Fermaları ile Meşrutiyet dönemleri önemli dönüm noktalarını oluşturmuştur. Bu fermanlar ve bu dönemlerde çıkarılan nizamnamelerle devletin ileri gelenlerinin çocukları dışında kalan kız çocuklarının da okuması ve gayrimüslimlerin de okul açabilmesine imkân sağlanmıştır. Bu makalede Tanzimat ve Islahat Fermaları ile Meşrutiyet Dönemlerinde gayrimüslim kız çocuklarının eğitimlerinde yaşanan değişimler ele alınacak, Rum inas okulları hakkında genel bilgiler verildikten sonra Aksaray Rum İnas Mektebi'nin kuruluşu ve gelişimine dair izlenimler açıklanmaya çalışılacaktır.