TÜRKİYE'DE İDARİ SİSTEM VE ÖRGÜTLENME (original) (raw)

TÜRKİYE'DE İSTİHBARAT MEKANİZMALARININ KOORDİNASYON SORUNU

Türk İstihbarat sisteminde bulunan İstihbarat teşkilatları arasındaki koordinasyon sorunu ile ilgili bu çalışmamızda istihbaratın tanımı yapılmıştır. İstihbaratta koordinasyon mekanizmasına Amerikan ve İngiliz modellerinden örneklerle genel bir bakış yapılmıştır. Türkiye’de İstihbarat mekanizmasında koordinasyonun nasıl sağlandığı ve sonuçları değerlendirilmiştir.

CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNE GÖRE TÜRKİYE'DE TARIMIN ÖRGÜTLENME DESENİ VE TARIMSAL KOOPERATİFLER

2019

Türkiye’de en önemli sektörlerden biri tarım sektörüdür. Tarım sektöründeki gelişme biz gibi tarım ülkesi olan bir ülke için hem ekonomik, hem de siyasi anlamda önem arz etmektedir. Bildiğimiz üzere ülkemizde bir hükümet sistemi değişikliğine gidildi. Bu değişiklik ile yeni bir sitem olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ülkemizde uygulanmaya başlandı. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine göre tarım sektöründe diğer sektörlerde olduğu gibi bir çok değişiklik meydana geldi. Tarım sektöründeki en büyük sorunların başında uzun zamandır ifade edilen üretici örgütlenme sorunumuz yer almaktadır. Türkiye’de tarımın örgütlenme desenine Kamu ve Üretici yönüyle ele alınan ve daha çok devletin üretici örgütlemesini nasıl desteklediğini ifade edilmeye çalışılmıştır. Bu çalışmada eski ismi T.C. Gıda, Hayvancılık ve Tarım Bakanlığı’nın yeni hükümet sisteminde T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı olarak düzenlenmesine kadar birçok hususa değinilmiştir. Üretici Öğütlenmesinde, Mesleki ve Ekonomik Örgütlenmeye yer verilmiştir. Mesleki Örgütlenme deseni içinde Ziraat Odaları, Çiftçi Birlikleri, Sendikalar ’a yer verilmiştir. Ekonomi örgütlenme deseni içinde ise Tarımsal Kooperatifler, Hizmet Götürme Birlikleri, ve Üretici Birliklerine değinilmiştir. Yazar tarafından oluşturulan güncel grafik, tablo ve rakamlarla yapılan araştırmanın ülkemizin son durumundaki hükümet sisteminde bu tür yapılan araştırmalara bir kaynak olması düşünülmektedir.

TÜRKÜLERE YANSIYAN YÖNLERİYLE ASKERLİK SİSTEMİ

2022

Öz: Askerlik, Türk milleti için peygamber ocağı sayılan, erkekler için asıl hayatın başladığı, öncesi ve sonrasıyla önemli bir eşik kabul edilen önemli bir olgudur. Her ne kadar askere gitmek ve asker olmak erkekler nezdinde yaşanan bir durum gibi görünse de, dolaylı olarak aile kurumunu, kadınları (anne, eş, evlat, kardeş gibi) ve toplumsal yapıyı da etkileyen bir forma sahiptir. Erkeğin iş gücü olarak aileden uzaklaşması, kadınların hasretliği ve gurbeti duygusal olarak babaya, abiye göre daha derinden yaşaması ve yansıtması, toplumun askerliğini yapan ile yapmamış olana bakışı (iş verme, evlenme, olgunlaşma/erginlenme bakımından) gibi olgular askerlik etrafında şekillenen durumlardan sadece birazıdır. Askerlik ile toplumsal yapı arasındaki bu etkileşim, askerliğin hukuki statüsü dışında folklorik bir dünyanın meydana gelmesine de aracılık etmiştir. Bu dünyanın en geniş yansımasını "türkü" formuyla yakılmış ezgilerde bulmak mümkündür. Bu çalışmada türkü metinlerinden yola çıkarak askerlik olgusu, şu başlıklar etrafında irdelenecektir: Askere gitme ve asker gönderme aşamasında yaşananlar, askerlik süresince yaşananlar, asker tarafından ve ailesi tarafından çekilen hasretin ifade edilişi, geride kalanlarca askerlik kurumuna dair yakınmaların türkülere yansıması, gurur kaynağı olarak Mehmetçiğin ve vatanın türkülere yansıması, şehitlik mertebesi ile ilgili türküler, askerlikle ilgili terimlerin türkülere yansıması. Eldeki verilerin genişliği dikkate alınarak çalışma TRT repertuarına kayıtlı türkülerle sınırlandırılmıştır.

TARIM YATIRIMLARINDA ELBİRLİĞİ SİSTEMİ

YEREL KALKINMA SEMPOZYUMU YEKAS'2018, 2018

Tarım sektörü kaynakların hızla tükendiği asrımızda giderek önem kazanmaktadır. Bu gün birçok ülkede olduğu gibi Türkiye de tarım sektörüne önemli yatırım yapmaktadır. Elverişli coğrafi koşulları ve iklimi ile Türkiye, gıda ve tarım alanında dünyanın önde gelen ülkelerinden biri konumundadır. İktisadi kalkınmanın temel başlangıç noktası tarım sektörüdür. İktisatçı Ouesnay fizyokrasi teorisi ile ilk kez tarım sektörünün önemine değinmiştir. Bu çalışmanın amacı, Türkiye’nin kalkınması için hayati öneme sahip olan tarım yatırımlarının elbirliği sistemi ile nasıl işletildiğini araştırıp ortaya koymaktır. Bu çalışmayı yaparken öncelikle tarımın ekonomideki önemi ve Türkiye’de tarımın önemi üzerinde durulmuştur. Sonra bu modeli işletmeye yönelik Eminevim şirketinin uyguladığı modeller incelenmiştir. Çalışmada tarım yatırımlarının ekonomiye faydaları ve kullanım alanları üzerinde daha sonra da elbirliği sistemi ile tarım yatırım modelinin işleyişi üzerinde durulmuştur. Çalışmanın sonuç bölümünde ise önerilerde bulunulmuştur. Sistemin işleyişini ön plana alan bu bildirinin reel sektöre ve bilimsel çalışmalara katkı sağlayacağı ve bu konuda yasal düzenlemelere zemin hazırlayacağı düşünülmektedir.

TÜRKİYE'DE İNTİHAR

Bu kitapta Türkiye'deki intiharın mekansal dokusu incelenmiştir. İntihar ve coğrafya ilişkisi tartışılmış, Dünya'da intihar ile intihara genel bir bakış yapılmıştır. İntihar sonucu ölümler yıllara, yaş gruplarına, nedenlerine, mevsimselliğine, mekansal dokusuna göre incelenmiştir. Yıllara göre intiharın mekansal değişimi konusu da gözden geçirilmiştir. İntihar edenlerin cinsiyet oranları, intiharın büyüme hızı, kullanılan intihar yöntemleri, intihar edenlerin medeni durumları, intihar edenlerin iş/meslek düzeyleri ve intiharın mekansal dağılımı ile bazı değişkenler arasındaki ilişkilere kitapta yer verilmiştir. Kitapta intiharın mekansal yapısını açıklamak için 26 haritaya yer verilmiştir.

TÜRKIYE'DE ORDU VE SERMAYE ILIŞKISI

TÜRKIYE'DE ORDU VE SERMAYE ILIŞKISI, 2019

Türkiye’de devlet, ordu veya askerî müdahaleler üzerine yapılan çalışmaların bir bölümü, “güçlü devlet-zayıf toplum” ve “bürokrasi-burjuvazi” karşıtlığını öne çıkaran, birikim rejimlerini göz ardı eden, militarizmi ve pretoryanizmi vurgulayan yaklaşımlar getirmektedir. Birikim rejimlerini göz önüne alan çalışmalarda ise yapısalcı ve işlevselci bir açıklama ile, askerî müdahaleler, sermaye birikim krizlerini çözen ve yeni bir birikim modeline geçişi sağlayan müdahaleler olarak ele alınmaktadır. Bu analizlerde, sadece ekonomik düzlemde kalındığı için ordu ve sermaye arasındaki ilişkilerinin nasıl kurulduğu göz ardı edilmektedir. Bu çalışmada, Türkiye’de ordunun kendi çıkarlarının sınıfsal güç ilişkilerinden kopuk bir şekilde oluşmadığı göz önünde tutularak, militarizm ve büyük sermaye arasındaki ilişkileri açığa çıkaracak şekilde bu ilişkilerin nasıl kurulduğunun incelenmesi amaçlanmıştır. Kitabın ekinde bulunan şirket yönetim kurullarında görev almış beş yüzden fazla emekli general listesi bile kitabın Türkiye’de ilk defa bu kapsamda yapılmış bir çalışma olduğunu göstermektedir.