Kamu Politikalarının Ulusal Etkinliğini Yönlendiren Küresel Yapılanmaların Yetki Uyuşmazlıkları ve Çözüm Yöntemleri (original) (raw)
Related papers
Kamu Yöneti̇mi̇nde Küresel Deği̇şi̇mler Ve Yeni̇ Sorun Alanlari
2013
Kamu yonetiminde cozum bulunmasi gereken cesitli sorunlar bulunmaktadir. Bu sorunlar asiri merkeziyetci yapilanma, buyuk ve hantal devlet, disa kapali ve gizli yonetim ve halk katiliminin olmadigi kamu yonetimi seklinde siralanabilir ve cogaltilabilir. Iste bu sorunlara cozum bulmak amaciyla bir arayisa gidilmis ve bazi cozum onerileri gelistirilmistir. Bu cozum onerilerinden bazilari; kamu yonetiminin kucultulmesi, devletin iktisadi hayattan ozellestirmeler yoluyla cekilmesi, yerel yonetimleri guclendirme, sivil toplumun guclendirilmesi, yonetimde seffaflik, yonetime katilim, yonetisim (governance) ve iyi yonetim (good governance) olarak sayilabilir. Iste bu tur cozumler kamu yonetiminin yeniden yapilandirilmasi amaciyla benimsenen ve kuresel bir nitelik kazanmis cozumlerdir. Turkiye’de kamu yonetimindeki bu kuresel degisimlerden etkilenmis ve etkin, verimli bir kamu yonetimini gerceklestirmek yolunda bu uygulamalari kamu yonetiminde uygulamaya calismaktadir. Ancak, kamu yonetimind...
Küreselleşme Süreci̇nde Kamu Poli̇ti̇kalarinda Yaşanan Deği̇şi̇mler
2019
Toplumsal hayatin surdurulebilirliginin saglanmasi amaciyla hukumetlerin kamu yarari ve ulusal cikarlari goz onune alarak aldiklari kararlar, yaptiklari tercihler ve ortaya koyduklari hukuki metinlerden olusan kamu politikalari, planlama, onerme, yasalastirma ve uygulama asamalariyla hayata gecirilmektedir. 20. yuzyilin son ceyregi ve 21. yuzyilin baslarinda hizlanan kuresellesme sureciyle birlikte, toplumsal hayatin her alaninda koklu ve surekli bir degisim yasanmis ve bu surecte diger toplumsal orgutler gibi devletler de gerek yapisi ve niteligi, gerekse islevleri ve isleyisi ile surekli bir degisim baskisi altinda politikalarini yeniden bicimlendirmeye calismislardir. Ozellikle hizlandirici bilgi ve iletisim teknolojisindeki gelismelere bagli olarak dijital hayatin getirdigi yeni kurallar ve degisen ihtiyaclar, ticaretin onundeki engellerin kaldirilmasi ile birlikte cok uluslu sirketlerin siyasi ve ekonomik guclerinin artmasi, uluslararasi goclerin sonucunda ortaya cikan guvenlik...
Küreselleşme Süreci̇ni̇n Kamu Hi̇zmeti̇ne Yansimasi
Sosyal Ve Ekonomik Arastırmalar Dergisi, 2010
Küreselleşme süreci kültürel, toplumsal, sosyal, idari ve ekonomik sistemleri kökten etkilemiştir. Bu süreç klasik devlet anlayışının yanında kamu yönetimi anlayışının da değişmesine yol açmıştır. Kamu yönetimindeki bu değişim hem kamu hizmeti anlayışını hem de kamu hizmeti sunumunu etkilemiştir. Böylece kamu hizmetlerinin kamu örgütleri aracılığıyla üretilip halka sunulmasının yanında yeni yöntemlerin de gündeme gelmesi söz konusu olmuştur. Yeni yöntemler vatandaşlara, iş çevrelerine ve sivil toplum kuruluşlarına daha hızlı, etkin ve kaliteli kamu hizmeti sunmanın yollarını ortaya çıkardığı gibi mevcut uygulamaların da sorgulanmasına yol açmıştır. Küreselleşme ile birlikte kamu yönetimi alanında ortaya çıkan edevlet, yönetişim, yeni kamu yönetimi anlayışı, yeni kamu hizmeti yaklaşımı ve özelleştirme gibi yaklaşımlar kamu hizmeti anlayışını da doğal olarak etkilemiştir. Bu çalışmada kamu hizmeti kavramı genel olarak ele alındıktan sonra küreselleşme süreci ile birlikte kamu yönetimindeki yeni yaklaşımların kamu hizmeti anlayışını nasıl etkilediği ortaya konulmaya çalışılacaktır.
Küreselleşmeni̇n Kamu Yöneti̇mi̇ Üzeri̇ne Etki̇si̇: Türki̇ye Örneği̇
Marmara Üniversitesi Avrupa Araştırmaları Enstitüsü Avrupa araştırmaları dergisi, 2015
Makale kureselle~menin kamu yonetimi uzerinde etkisini ve bu baglamda Tiirkiye ornegini iki ana ba~lzk altmda incelemektedir. Birinci ba~ilk altmda kureselle~menin kavram olarak tanzmlanmasma ve gene! etkilerinin ozet olarak apklanmasma ~alz~zlmaktadzr. Sonrasmda ise agzrlzkil olarak kiireselle~menin ve kiireselle~meyi doguran etkenlerin tesiriyle ~ekillendigi bilinen yeni kamu yonetimi modeli iizerinde durulmaktadzr. jkinci ana b~lzk altmda ise modern kamu yonetimi modelinin Tiirkiye deki yanszmalannz gorebilmek i~in kzsaca idari reform adma yapzlan ~alz~malarm ozeti sunulmakta ve yapzlmak istenilen son yenilikler dunyada uygulanmz~ olan ornekleriyle mukayese edilerek degerlendirilmektedir.
Küresel Fi̇nans Kri̇zi̇ Ve Kri̇zden Çikma Arayişi Olarak Sosyal Poli̇ti̇ka/Devlet
2011
OZET Yakin tarihte etkileri kuresel olarak hissedilen bir ekonomik kriz yasanmistir. Basta A.B.D. gibi gelismis ulkeler olmak uzere hemen her ulkeyi etkileyen kriz, liberalizmin krizi olarak gorulmustur. Kriz var olan issizlik, esitsizlik ve yoksulluk sorunlari farkli bir boyut kazandirarak sisteme karsi bir rahatsizlik yaratmistir. Duyulan rahatsizlik, sistemin revize edilmesi dusuncesini ortaya cikarmistir. Devletin tekrar ekonomiye mudahale etmesi, basta yatirimci olmak uzere yoksulu, issizi desteklemesi ve istihdami artirmasi uzerinde durulmustur. Krizin arka plânini ve serbest piyasa kriz iliskisini degerlendirme dusuncesinden hareket eden calisma, ekonomik duzlemde kapitalist ve bireyci devlet modeli ile mudahaleci devlet modelleri arasinda surekli gidip gelen bir sarkaci cozumleme amaci tasimaktadir. Bu amacla hazirlanan calisma, liberalizmin yapisal ozellikleri ve mali krizlerle iliskisi, kuresel krize alternatif ya da cozum olarak gorulen sosyal devlet uygulamasi konularini...
Kamu Yönetiminde Küresel Değişimler ve Yeni Sorun Alanları
Her hakkı saklıdır. Sosyal Bilimler Dergisi Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında olmak üzere yılda dört kez yayınlanan, EBSCOhost, ULAKBİM/Sosyal Bilimler Veri Tabanında ve ASOS İndekste taranan uluslararası hakemli bir dergidir. Sosyal Bilimler Dergisi'nde yayınlanan makalelerdeki görüş ve düşünceler yazarların kendi kişisel görüşleri olup, hiçbir şekilde Sosyal Bilimler Enstitüsü'nün veya Dumlupınar Üniversitesi'nin görüşlerini ifade etmez. Makaleler sadece referans verilerek kullanılabilir. Kapak Tasarımı: Adem DÖNMEZ DUMLUPINAR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ 38.SAYI HAKEM LİSTESİ / REFEREE LIST OF NUMBER 38 PROF.
Kamu Politikaları Kavramsal ve Kuramsal Bir Çerçeve
ii © 2016 Ekin Yayınevi Tüm hakları mahfuzdur. Bu kitabın tamamı ya da bir kısmı 5846 Sayılı Yasa'nın hükümlerine göre, kitabı yayınlayan yayınevinin izni olmaksızın elektronik, mekanik, fotokopi ya da herhangi bir kayıt sistemi ile çoğaltılamaz, özetlenemez, yayınlanamaz, depolanamaz.
Özet Göç sorunu küreselleşmenin hissedildiği tüm coğrafyalarda siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel boyutlarıyla gündemin ilk sıralarına yerleşmiştir. Toplumlar ve devletler üzerinde ciddi etkisi görülen göç hareketleri uluslararası ilişkilerin ve ülke içi politikalarının belirlenmesinde önemli etkenlerden biri haline gelmiştir. Ülkeler, kendi ekonomik, toplumsal ve siyasal yapısının olumsuz yönde etkilenmemesi için rasyonel biçimde ani göç hareketliliğini yönetmeye çalışmaktadır. Göçe maruz kalan her ülke, kendi içinde de ikamet için gelen ya da ülkeyi geçiş için kullananların güvenliği, barınması, eğitilmesi ve geleceğe hazırlanması için kendi yönetsel yapısı içinde yeni tedbirler almaya başlamıştır. Geçiş yapan kişilerin dışında, ülke içinde ikamet eden kişilerle ilgili toplumsal ve ekonomik tedbirler, kamu veya sivil toplum kurumları vasıtasıyla uygulanmaktadır. Kamu kurum ve kuruluşlarının göç eden kişilere karşı davranışı, yaklaşımı bu kişiler üzerinde ev sahibi ülke hakkında olumlu ya da olumsuz izler bırakacaktır. Bu izler, göç edenler üzerinde yeni geldikleri ülkede inşa edecekleri ortak yaşam için merkezi önem taşıyan dostluk düşüncelerinin alt yapısını oluşturacaktır. Bu çalışmada, Türkiye'de geçici koruma altında yaşan Suriyelilere yönelik kamu hizmetlerinin uygulanması sürecinde oluşan algının Suriyeliler ve hizmet alan diğer göçmenler ile kamusal alanda bir dostluk inşası için taşıdığı önem vurgulanmaktadır. Bütün kamusal faaliyetler icra edilirken siyasi karar alıcıların uygulama merkezleri olan kamu yönetimlerine onların yönetici ve personeline önemli sorumluluklar düşmektedir. Bu doğrultuda, kamusal alanda dostluğun oluşturulmasında kamu yönetiminin geliştirebileceği yeni roller üzerine ayrıntılı bir değerlendirme yapılacaktır.
Yeni Kamu Yönetimi Perspektifinden Kamu Özel İşbirliği: Dünya ve Türkiye Uygulamaları
2023
In the 1970s, the classical public management approach began to be questioned and new management approaches started to be discussed as a result of the increasing budget deficits and the failures of the state, which emerged with the effect of the crises. As a result of the neo-liberal economic policies and the globalization movements that emerged with the effect of these policies, reform movements in public management started in the 1980s and 1990s around the world and the service delivery understanding of the states changed. It is planned to increase efficiency and effectiveness by making use of the principles and techniques of public management private sector organizations, by envisaging the downsizing of the state. In this context, the provision of public goods and services was transferred to private sector organizations through privatizations. When the desired benefit from privatization could not be achieved, the idea of cooperation between the public and private sectors emerged. The public-private partnership model that emerged in this context began to gain importance in the 1990s. In this study, the classical public management approach will be briefly discussed, then the new public management approach, the conceptual framework of the public-private partnership model, and the applications of this model in the world and Europe will be evaluated.
Türk Kamu Yönetiminde Yapılan İdari Reform Çalışmaları ve Uluslararası Örgütlerin Etkisi
Cumhuriyet döneminde kamu yönetimi alanında yürütülen reform çalışmalarında küresel sisteme eklemlenme sürecinin etkili olduğu söylenebilir. Bu kapsamda Türkiye'nin uzun yıllardır ilişki kurduğu başta Avrupa Birliği (AB) olmak üzere, Ekonomik ve Kalkınma İşbirliği Örgütü (OECD), Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu (IMF) gibi uluslar arası örgütler birçok alanda Türkiye'nin aldığı kararları etkilemiştir. İkinci Dünya Savaşı'ndan itibaren Türkiye'nin kamu yönetimi alanında idari reform çalışmalarını hızlandırdığı görülmüştür. Yabancı uzman raporlarıyla başlayan idari reform çalışmaları, daha sonra 1960'lı yılların başında DPT'nin kuruluşuyla planlı biçimde gerçekleştirilmeye çalışılmıştır. Özellikle 1980'li yıllardan itibaren idari reform çalışmalarda AB, IMF, OECD ve Dünya Bankası'nın birer dış dinamik olarak belirleyici rol oynadığı gözlenmiştir. Bu çalışmanın amacı, Türk kamu yönetimindeki idari reform çalışmalarında AB, OECD, IMF ve Dünya Bankası'nın etkilerini analiz etmektir. Çalışmanın temel iddiası, AB, OECD, IMF ve Dünya Bankası gibi uluslararası örgütlerin Türk kamu yönetimindeki idari reform çalışmalarını belirleyen önemli dış dinamik olduklarıdır. Çalışmada elde edilen sonuçlara göre; özellikle 2000'li yılların başında idari reform çalışmalarında etkisini artıran uluslararası örgütlerin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçilmesiyle birlikte söz konusu etkilerini büyük ölçüde yitirdikleri saptanmıştır.