Yoğun Bakima Yatan Hastalarda Atiii Sevi̇yesi̇ Ve Prognosti̇k Değeri̇ (original) (raw)
Related papers
Yatağa Bağimli Hastalara Bakim Veren Bi̇reyleri̇n Bakim Yükleri̇ni̇n Beli̇rlenmesi̇
journal of anatolia nursing and health sciences, 2012
The Determination Of Burden Care Of Caregivers For Bedridden Patients This research is a descriptive study carried out to determine the burden care of caregivers for bedridden patients and factors affecting burden of these individuals. This research was carried out in a university hospital, between the dates of June 15 and September 15. The sample of the study consisted of 100 caregivers for bedridden patients. Data were collected by using demographic data form, Rush Medicus Patient Classification System and Zarit Burden Care Scale. At the end of study, it was determined that 77% ofcaregiverswere female, 70% of the patients were middle-level-dependence and the totalmean score of Zarit Burden Care Scale was 27.77±8.85. Also, it was found that statistically significant difference between the health perceptions of caregivers, working condition, occupation, the dependency level of patients and the burden care scores.
Journal of Anatolia Nursing and Health Sciences
olduğu görüldü ve giriş ile çıkış arasında durumluk kaygı düzeylerinin fazla değişmediği belirlendi. Hastaların memnuniyet düzeylerinin sürekli ve durumluk kaygı düzeyleri üzerine etkisi olmadığı ve istatistiksel olarak anlamlı olmadığı bulundu (p>0.05). Sonuç: Yatan hastaların kaygı düzeylerinin orta, memnuniyetlerinin yüksek düzeyde olduğu tespit edildi. Çalışmada hasta memnuniyetinin kaygı düzeyi üzerinde etkisi olmadığı bulundu.
Reani̇masyon Yoğun Bakim Üni̇tesi̇nde Yatan Hastalarin Çevresel Stresörlerden Etki̇lenme Durumlari
DergiPark (Istanbul University), 2019
Bu çalışma bir üniversite hastanesinin reanimasyon ünitesinde yatmakta olan hastaların çevresel stresörlerden etkilenme durumlarını belirlemek amacıyla tanımlayıcı olarak gerçekleştirildi. Gereç ve Yöntem: Veriler, reanimasyon ünitesinde tedavi gören 142 hastadan toplandı. Çalışmada ''Yoğun Bakım Ünitesinde Çevresel Stresörler Ölçeği (YBÜÇSÖ)'' ve araştırmacının literatür incelemesi sonucu hazırlamış olduğu sosyodemografik özellikler ve hastalığa ilişkin bilgilere ait sorulardan oluşan ''Hasta Tanıtım Formu'' kullanıldı. İstatistiksel analizlerde Mann Whitney U, Kruskal Wallis testi ve değişkenler arası ilişkilerin değerlendirilmesinde Spearman's korelasyon analizi kullanıldı. Anlamlılık en az p<0,05 düzeyinde değerlendirildi. Bulgular: Reanimasyon yoğun bakım ünitesinde yatan hastaların algıladıkları en önemli stresörler sırasıyla; ağrı olması, su içememek, aile ve arkadaşları günde birkaç dakika görmek, mahremiyetin olmaması (gizliliğin olmaması), tüplere bağlanmış olmak ve eşini özlemek; en düşük stresörler; hemşirelerin, yatağın etrafında sürekli bir şeyler yapmaları, hemşirelerin makineleri, hastaları izlediklerinden daha yakın izlemeleri, sık sık tansiyon (kan basıncı) ölçülmesi, doktor ve hemşireler tarafından sık aralıklarla fiziksel muayene yapılması olarak saptandı. Sonuç: Hemşirelerin, hastaların çevreye yönelik algılarını, stres kaynaklarını ve stres durumunda gösterdiği tepkileri iyi değerlendirmesi, hastanın çevresini stresörlere göre düzenlemesi ve önlemler alması, yoğun bakım ünitesi hastalarının algıladıkları çevresel stresörler ile ilgili, farklı kliniklerde ve daha geniş örneklem grubu ile araştırmaların yapılması önerilebilir.
Yoğun Bakim Üni̇tesi̇ne Yatiş Endi̇kasyonlarinin Önemli̇ Bi̇r Nedeni̇: Akut İlaç İntoksi̇kasyonlari
Cukurova Anestezi ve Cerrahi Bilimler Dergisi, 2021
Bu çalışmada, akut ilaç intoksikasyonu nedeniyle yoğun bakım ünitesinde takip edilen hastaların demografik ve klinik özelliklerini retrospektif olarak incelemeyi amaçladık. Materyal ve Metot: Çalışmamızda yoğun bakım ünitemizde akut ilaç intoksikasyonu tanısıyla tedavi edilen ergen hastaların demografik özellikleri; psikiyatrik hastalık öyküsü, yoğun bakım ünitesi yatış süresi; Glasgow Koma Skalası, intoksikasyona neden olan madde veya maddelerin içeriği ve sayıları, toksik madde alım nedeni ve cinsi, tek ilaç mı çoklu ilaç mı olduğu, intoksikasyonun gerçekleştiği dönem (ay) ve mortalite özellikleri incelendi. Bulgular: Çalışmaya 100'ü (%55,2) erkek, 81'i (%44,8) kadın olmak üzere toplam 181 hasta dahil edilmiş olup, hastaların yaş ortalaması 29,58±16,11 (min=14, max=88)'dır. İntoksikasyonların 154'ünün (%84,1) tıbbi ilaçlara bağlı olduğu ve 137'sinin (%75,7) intihar amaçlı olduğu saptandı. İntoksikasyona neden olan maddelerin %68,5'inin toksik dozda ve en sık antidepresan (n=38, %21,0), analjezik (n=27, %14,9), antiepileptik ilaçlar (n=16, %8,8) olduğu belirlendi. Hastaların 86'sında (%47,5) en az bir psikiyatrik hastalık ve 51'inde (%28,2) sistemik hastalık mevcuttu. İntoksikasyonların en sık ilkbahar (%33,1) ve en az yaz (%16,6) mevsiminde gerçekleştiği, 114'ünün (%63,0) taburcu edildiği ve 4'ünün (%2,2) hayatını kaybettiği saptandı. Sonuç: Akut ilaç intoksikasyonlarının büyük oranda psikiyatrik hastalık eşlik eden hastalarda, kendi kullandığı tıbbi ilaçlar ile intihar amaçlı meydana geldiği görüldü. Bu nedenlerle YBÜ'ne kabul edilen ilaç intoksikasyon olgularında psikiyatrik hastalık varlığının önemli olduğu sonucuna varıldı.
Yoğun Bakim Hastasinda Geli̇şen Deli̇ryum Vakasinin Roy Adaptasyon Modeli̇ne Göre İncelenmesi̇
DergiPark (Istanbul University), 2022
ÖZET Yoğun bakım üniteleri, yoğun ve devamlı bakım gerektiren ileri düzey bağımlı hastaların tedaviye alındığı birimlerdir. Birçok uyaranın olduğu bu birimlerde, deliryum vakaları sıklıkla yaşanmaktadır. Deliryumun yönetilmesi; hastanın bulunduğu çevreye, kişilere ve tedavi yönetimine uyumunun arttırılması ile mümkündür. Deliryumda uyumlu davranışların kazandırılması doğru yönetilen bir hemşirelik bakımı ile gerçekleşmektedir. Bu bağlamda özellikle kuram ve modellerin kullanımı, hemşirelik yönetiminde bir rehber niteliği taşımaktadır. Deliryumda hasta uyumunun arttırılmasını sağlamak amacıyla kullanılacak modellerden biri de Roy Adaptasyon Modeli'dir (RAM). Hemşireler bakımda RAM kullanarak, hastanın uyumu arttırır, baş etme mekanizmalarını harekete geçirir ve hastanın uyumlu davranış kazanmasına yardımcı olur. Bu bilgiler ışığında çevreye uyumda sorun yaşayan ve deliryum tablosu oluşan bir yoğun bakım hastasının hemşirelik bakımı, Roy Adaptasyon Modeli'nde yer alan uyum alanları doğrultusunda gerçekleştirilmiştir.
Yoğun Bakim Hemşi̇releri̇nde Yorgunluk İle İlgi̇li̇ Çalişmalarin İncelenmesi̇
2021
Yoğun bakım ünitelerinde görev yapan hemşireler, kendi sağlıklarını veya hasta bakım kalitesini olumsuz etkileyebilecek fiziksel ve zihinsel pek çok faktörle karşılaşmakta ve bunun sonucunda yorgunluk yaşamaktadırlar. Bu literatür incelemesinde, yoğun bakım hemşirelerinde yorgunluğun araştırıldığı çalışmalar incelenmiştir. Yöntem: Bilgisayar destekli arama motorları kullanılarak Ocak 2015 ile Ocak 2020 tarihleri arasında yayınlanan akademik araştırmalar araştırma kapsamına alınmıştır. Araştırmanın verileri 12-28 Mayıs 2020 tarihlerinde Google Scholer, Ebscohost, PubMed veri tabanlarından "ICU, critical care, nurse fatigue" kelimeleri ile; Google Akademik Türkçe sayfalarında ise "YBÜ, yoğun bakım, hemşire yorgunluğu" kelimeleri ile tarama yapılmıştır. Bulgular: Dahil edilme kriterlerini karşılayan 30 araştırma, çalışmanın örneklemini oluşturmuştur. Araştırmaların %40'ının tanımlayıcı nitelikte olduğu, %50'sinde yorgunluğun farklı ölçekler kullanılarak değerlendirildiği görülmüştür. Çalışmanın kapsamına alınan araştırmaların %26,6'sı merhamet yorgunluğu ile ilgilidir. Sonuç: Elde edilen bulgulara göre yoğun bakım hemşireleri arasında yüksek düzeyde olduğu ve deneyimledikleri yorgunluğun yoğun bakım hemşirelerinde hata yapma riskini arttırdığı belirlenmiştir.
Yoğun Bakim Üni̇teleri̇nde Oluşan Hastane Enfeksi̇yonlari Bulunma Oranlarinin Karşilaştirilmasi
Sağlık Akademisi Kastamonu, 2019
Hospital infections are infections that develop at least 48 hours after hospital admission in patients who do not have any incubation during the time of hospital admission. Hospital infections cause prolonged hospital stay and health care costs. Additionally, hospital infections nowadays are considered as a major cause of morbidity and mortality. The rate of hospital infections are important as it is seen as an indicator of service quality of inpatient institutions. It is known that nosoinfections occur more in intensive care units than other clinics. When looking at the most common hospital infections; urinary system infections, pneumonias, bacteremia, catheter infections and surgical wound infections are seen. There are many studies on intensive care and hospital infections in literature. In this article, it is aimed Sağlık Akademisi Kastamonu 159
eskidergi.cumhuriyet.edu.tr
Yoğun bakım üniteleri fiziksel ortam, kullanılan teknik donanım ve çalışma biçimi nedeniyle hastanenin diğer ünitelerden farklı olup yoğun bakım ünitelerinde hasta ziyaretleri yasak veya kısıtlıdır. Uzun yıllardır aile üyelerinin ek bir enfeksiyon kaynağı olabileceği, hastada fizyolojik değişiklere neden olabileceği gibi nedenlerle hasta ziyaretleri kısıtlı tutulmuştur. Son yıllarda yoğun bakım ünitelerine hasta ziyaretinde daha esnek uygulamalar vardır. Ancak yoğun bakım ünitesine kısıtlı veya esnek hasta ziyareti henüz hasta, hasta ailesi ve hemşireler üzerindeki olumlu ve olumsuz etkileri yönünden tartışılmaktadır. Bu makalede yoğun bakım ünitelerinde hasta ziyareti uygulamaları ve etkileri gözden geçirilmiştir.