Yüksek Sıklıktaki Ortaya Çık- Birleşik Fiilinin Olumsuz Semantik Prozodisi Üzerine (original) (raw)

Tonyukuk Yazıtındaki Tün Kat- Birleşik Fiili Üzerine

Köktürk harfli yazıtlar dilimizin en eski yazılı metinleri olarak çok büyük önem arz etmekte, dolayısıyla üzerinde çeşitli çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmaların bir kısmı yazıtlarda geçen kelime ve cümlelerin yeniden gözden geçirilmesi ile ilgilidir. Makalemizde Tonyukuk yazıtında geçen ve araştırmacılar tarafından tün kat-, tün akıt -şeklinde okunan birleşik fiilin üzerinde durularak bu iki okunuş şeklinin hangisinin daha doğru olduğu incelenmiştir. Çalışma sonucunda bu birleşik fiili tün katşeklinde olduğu düşünülmüştür.

YAZIM KILAVUZUNDA BİTİŞİK YAZILAN BİRLEŞİK KELİMELERİN İMLASI ÜZERİNE

YAZIM KILAVUZUNDA BİTİŞİK YAZILAN BİRLEŞİK KELİMELERİN İMLASI ÜZERİNE, 2018

Bitişik yazılan birleşik kelimelerin yazımı, çok fazla hata yapılan konulardan bir tanesidir. Bu kelimeler yazıma geçirilirken gelişigüzel bir şekilde yazılmakta, anlam boyutları irdelenmemektedir. Birleşik kelimeler, yanlış yazıldıklarında yazıda kastedilmek istenen anlamın dışında çok farklı anlamlara gelebilmektedirler. Bu gibi yanlış kullanımların önüne geçilebilmesi için Türk Dil Kurumu tarafından yayımlanan Yazım Kılavuzu’nda birleşik kelimelerin imlası geniş bir biçimde ele alınmış, yüzlerce örnekle konunun ehemmiyeti vurgulanmıştır. Kılavuzda birleşik kelimelerin imlasında iki farklı yol izlenmiş, bu kelimeler ayrı ve bitişik imla edilmesi gereken birleşik kelimeler olarak ikiye ayrılmıştır. Yazım kılavuzunda yer alan bitişik birleşik kelimelerin yazımının çok iyi ayırt edilmesi gerekmektedir. Bu ayrım gücüne varılmadığı takdirde ortaya gülünç durumlar çıkabilmekte ve kelime anlamları çok farklı boyutlara taşınabilmektedir.

SOSYAL SERMAYENİN AKADEMİK YOLCULUĞU: “YÖK-TEZ” ÖRNEKLEMİNDE BİBLİYOMETRİK BİR ANALİZ

PESA INTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL STUDIES, 2022

Fertlerin birbiriyle olan ilişkilerinin sonucunda elde ettikleri kazanımları ifade eden sosyal sermaye ortaya çıktığı günden bu yana multidisipliner bir karaktere bürünmüştür. Hemen her disiplin sosyal sermayeyi bakir bir çalışma alanı olarak değerlendirmiş, bu da kavramın sınır ötesi bir şekilde değerlendirilmesine imkân tanımıştır. Kavramın Türk literatüründe kullanılmaya başlanması, Batı bilim dünyasından bir nebze geç olsa da bugün sosyal sermaye üzerinde sıklıkla araştırma yapılan konulardan biri haline gelmiştir. Bu araştırmada, Türkiye’de sosyal sermaye konusunda yayınlanan lisansüstü tezler araştırmacı tarafından belirlenen alt problemler açısından incelenmiştir. Nicel araştırma yöntemine dayalı bibliyometrik analiz tekniği ile gerçekleştirilen araştırma kapsamında YÖK-TEZ veri tabanında yer alan, araştırma başlığında “sosyal sermaye” ya da “social capital” geçen toplam 242 lisansüstü tez incelenmiştir. Araştırma sonucunda sosyal sermayenin Türk literatüründe 2004 yılından bu yana üzerinde çalışılan ve yıllar içerisinde popülerleşen bir konu olduğu, Türkiye’de hemen her bilim dalının ilgisini çektiği ve bu ilginin her geçen yıl daha da arttığını söylemek mümkündür. Bununla birlikte iktisadi ve idari bilimler alanlarında oldukça sık çalışılan sosyal sermayenin sosyal ve beşeri bilimleri temel alan disiplinler bünyesinde çalışmalar gerçekleştirilmesi, sosyal sermayenin kapsamının genişlemesine ve toplumsal meselelerin çözümünde sosyal sermayenin bir enstrüman olarak kullanılmasına imkân verecektir.

Miktar Zarfı Görevinde de Kullanılan Sözlük Anlamı Olumsuz Kelimeler

2024

Asıl işlevi insanlar arasında anlaşmayı sağlamak olan dilin önemli bir özelliği de canlı olmasıdır. Çeşitli sebeplere bağlı olarak bazı kelimelerin unutulması, yerini başka kelimelere bırakması, yeni anlamlar yüklenmesi, başka anlamlar kazanması dilin bu özelliğinin doğal sonuçlarındandır. Sözlükler, kelimelerin farklı metinlerdeki ve bağlamlardaki kullanımları esas alınarak hazırlanır. Sınırlı sayıda kelimenin zamanla başka anlamlar yüklenmesi, anlam genişlemelerine ve anlam değişikliklerine uğraması mümkün olduğundan sözlüklerin belli zaman aralıklarıyla güncellenmesi makul sayılmalıdır. Dilde dile bağlı nedenler, tarihî ve toplumsal sebepler, kültürel nedenler, zaman ve mekân, eksik veya yanlış öğrenme, başka dillerin etkisi, abartma, sosyal etkileşimler, ironiler, psikolojik nedenler, kullanım sıklığı gibi sebeplerle anlam değişmeleri ortaya çıkabilir. Bağlama bağlı olarak temelde olumsuz anlama sahip kelimeler olumlu anlamda da kullanılabilir. Bu bildiride, Türkçe Ulusal Derlemi (TUDv3.0, http://v3.tnc.org) ve temel bazı sözlüklerden yararlanılarak sözlük/temel/ilk anlamı olumsuz olan "acayip, afet, dehşet, deli, felaket, inanılmaz, korkunç, manyak, müthiş, pis" kelimelerinin anlamları araştırıldı. Bunların günümüzde "çokluk, fazlalık, aşırılık, en üstünlük" gibi anlamlarla da çoğunlukla miktar zarfı olarak kullanıldığı ancak çoğu sözlükte bu kelimelerin (birkaçı dışında) bu görevlerine/anlamlarına yer verilmediği görüldü. Özellikle günlük kullanımdaki ve sosyal medya uygulamalarındaki sıklık sebebiyle bu bildirinin konusu olan bu kelimelerin bağlama göre kazandıkları anlamlara en azından Güncel Türkçe Sözlük'te yer verilmesi gerektiği önerisinde bulunuldu. Türkçeyi yeni öğrenmeye başlayan yabancılar hesaba katılırsa sözlük için bunun önemli bir eksiklik olabileceği vurgulandı. Güncel Türkçe Sözlük, Ötüken Türkçe Sözlük ve Misalli Büyük Türkçe Sözlük'te "dehşet, felaket, inanılmaz, korkunç" ve "müthiş" kelimelerinin olumlu anlamları ve miktar zarfı olarak kullanımları yazılmış ama diğerlerinin olumlu anlamlarına ve zarf görevindeki kullanımlarına yer verilmemiştir. TUD sorgulamalarından elde edilen veriler, bildiriye konu kelimelerin olumlu anlamlarına ve miktar zarfı görevindeki kullanımlara sözlüklerde yer verilmesi gerektiği konusundaki kanaati güçlendirmektedir.

YÜZ AKI Adlı Metnin Göstergebilimsel Çözümlemesi

Bu çalışmada göstergebilim kuramının metin çözümleme araçları kullanılarak bir metnin anlamsal evrenine girilip anlamlandırılmasına çalışılmıştır. Göstergebilimin tanımı, alanı, amacı ve metin çözümleme araçları belirtilmiş ve Ömer Seyfettin’in ‘Yüz Akı’ adlı öyküsüne uygulanmıştır. Çalışmanın sonucunda göstergebilim araçları kullanılarak çözümlenen metnin anlam evrenine girilmiş ve metnin yüzeyden derine üretim koşulları göstergebilimsel bakışaçısıyla ortaya konmuştur.

ÇAĞDAŞ TÜRKÇE SÖZLÜKLERDE ÇOKANLAMLI MADDE BAŞLARINDAKİ ANLAMLARIN SIRALANMA SORUNU: 'KLASİK' ÖRNEĞİ

ÖZET Bu yazıda çağdaş Türkçe sözlüklerin çokanlamlı madde başlarındaki anlamların sıralanması sorunu ele alınmıştır. Bunun için materyal olarak Türk Dil Kurumu’nun Türkçe Sözlük’ü ve örnek sözcük olarak da “klasik” kullanılmıştır. İlk olarak genel sözlüklerin çokanlamlı madde başlarındaki anlamların sıralanması ile ilgili bilgiler verilmiş ve çeşitli sözlüklerle karşılaştırmalar yapılmıştır. Sonuç bölümünde ise bu karşılaştırmalarla ilgili yorumlar yapılıp önerilerde bulunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Türk Dili, Sözlük, Sözlükçülük, Anlam.

Bi̇r Adanmişliğin Anlatisi: Biyik Söylencesi̇

2019

Ilk oykusunu 1950 yilinda “Yeni Hikâyeler”de yayimlayarak yazin hayatina baslayan Tahsin Yucel, oyku, roman, deneme, elestiri, masal, inceleme, derleme ve ceviri eserleriyle cagdas Turk edebiyatinin onemli figurlerinden biridir. Yazar, eserlerinin ana eksenine yerlestirdigi birey ve toplumun asiriya varan tutkularini, cok katmanli anlam orgusu icinde, ince bir alay ve keskin bir ironi ile elestirir. Yucel’in 1995 yilinda yayimladigi Biyik Soylencesi romani, tutku ve adanmisligin bireyin yasaminda yarattigi yikici etkinin boyutlarini irdelemesi bakimindan dikkat cekicidir. Bir tasra kasabasinda gecen ve ‘biyik’ uzerinden insan – nesne iliskisini ironik bir uslupla irdeleyen roman, “biyiginin adami olmak ugruna” erkekliginden, ailesinden, hayatindan vazgecen Cumali’nin trajik oykusunu anlatir. Bu calisma, Tahsin Yucel’in Biyik Soylencesi eserinde, sira disi bir tutku ve adanmislik duygusuyla hareket eden ve onun korlestirici etkisine maruz kalan insanin kendiyle ve toplumla kurdugu il...

USSALLIK, DİL, ANLAM VE BİLGİ İLİŞKİSİ BAĞLAMINDA 'TEMELSİZ' SÖYLEMLERİN KARŞIT-TEZLERİ

2015

Pek çok çağdaş post-modern filozof eleştirel olarak değerlendirilecek bir epistemoloji arayışı içerisindedir. Böylesi bir epistemoloji saf kuşkuculuktan uzaktır. Bununla birlikte, bu düşünürler temelciliğin, evrensel standartların ve tamamlanmış sistemlerin olanağı konusunda bir hayli kuşkucudurlar ve bu olanağa karşı mantıksal –bilgi kuramsal-, tarihsel ve soykütüksel 'saldırılarda' bulunmaktadırlar. Bu 'saldırılarla' birlikte, pragmatik olarak bilgiyi pratik eyleme tâbi kılmak gibi entelektüel araştırmayı yönlendirecek ve meşru kılacak alternatif yöntemleri vardır. Buna bağlı olarak da kökenlere dönme fikrini ortadan kaldırmaktadırlar. Sosyal, bilimsel ya da tarihsel gerçekliğin bütüncül görüşünü meşru bulmayarak bunlara karşı dururken yerel anlatıları tercih ederler. Bu makale bu karşı-tezleri açımlayarak tartışmaya açmayı amaçlamaktadır.

TEK ÖRNEK YUNDAK SÖZCÜĞÜ ÜZERİNE İNCELEME / The Study of Hapax Legomenon “yundak” Word

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı-BELLETEN / Y earbook of T urkic Studies BELLETEN, 2018

Many hapax words are encountered in An Etymological Dictionary of Pre- Thirteenth Century Turkish published by Clauson. The word of yundak is only one of these hapax legomena. In this study, it is focused on yundak “dung of horse” accepted as hapax legomenon as it is listed only once in Divanü Lûgat-it-Türk. The study is grouped under two headings. In the first part, it is laid emphasis on yunt / yont / yond word which has been found many times in historical texts. The following meanings of the word are given in the paper: a generic term for horse, the animal name used for “horse” in the twelve-animal cycle, horse year, horse day, a wild unbroken mare, collective term for “horses”, in the pasture, a mare. While the word has survived as yot /yöt / yut “horse, horse year in the twelve-animal cycle” in Yellow Uyghur, modern Turkic languages, it has been seen as yunt / yont / yond “stud donkey; horse; stray” in dialects of Turkish. In the second part of study it is illustrated that yundak word is not hapax legomenon due to its forms yindak, yondak, yomdak, yontak and yuntak in Yellow Uyghur. It is seen that yundak which is a diminutive form of yunt “horse” does not only mean “dung” but also mean “tail of horse” as a result of expansion in the meaning of horse. Furthermore, it is also used during shamanic ceremonies as an element of shamanism in Yellow Uyghurs. In this paper, all given usages of yundak in Yellow Uyghur is accompanied by texts.