İslamcı Aydın Ömer Ferit Kam’ın Batılılaşma Anlayışı (original) (raw)

İslamcı Bir Düşünür, Said Halim Paşa’nın Batılılaşmaya Bakışı

Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2021

Said Halim Paşa (1864-1921), Osmanlı’nın son dönemlerinde yaşamış, sadrazamlık da dahil olmak üzere bir çok devlet görevinde bulunmuş önemli şahsiyetlerden biridir. Paşa’yı önemli kılan unsur, uzun yıllar devlet görevinde bulunduğu halde siyasetten ziyade toplumsal sorunlarla ilgilenmesidir. Onun görev yaptığı zamanlar devletin en buhranlı olduğu, toplumun en çalkantılı olduğu bir döneme tekabül etmektedir. Batı’nın, Osmanlı toplumunu her alanda kıskaca aldığı bu dönemde toplumsal sorunları kendine dert edinmiş, Batı karşısında “nasıl kalkınabiliriz” sorusuna cevap aramıştır. Özelde Osmanlı toplumunun genelde ise İslam dünyasının sorunlarını tespit edip çözümler üretmeye çalışmıştır. Bu amaçla Batı’yı ve İslam Dünyası’nı çok iyi bilen Said Halim, Osmanlı toplumunu derin bir tahlile tabi tutmuştur. Müslüman toplumların, Batı karşısında nasıl bir tavır alması gerektiği ve nasıl bir modernleşme yöntemi takip etmesi gerektiği üzerinde fikirlerini ortaya koymuştur. Yaptığı tahliller ve ü...

İslamcı Bir Düşünür, Said Halim Paşa'nın Halim Paşa’nın Batılılaşmaya Bakışı

2021

Said Halim Pasha (1864-1921) is one of the important figures who lived in the last period of the Ottoman Empire and held many state posts, including being the grand vizier. What makes Pasha important is his interest in social problems rather than politics, although he has been in the state for many years. His time in office corresponds to a period when the state was most depressed and society was the most turbulent. In this period when the West clamped the Ottoman society in every field, he became concerned about social problems and sought an answer to the question of "How can we develop?" in the face of the West. He tried to find solutions by identifying the problems of the Ottoman society in particular and the Islamic world in general. For this purpose, Said Halim, who knows the West and the Islamic World very well, subjected the Ottoman society to a deep analysis. He put forward his ideas on how Muslim societies should take a stand against the West and what kind of modernization method should follow. Said Halim Pasha is distinguished from other thinkers of his age who produced ideas on the same subjects because of his analysis and the originality of the solutions he produced.

Modernleşme Algısı Kapsamında Yanlış Batılılaşmaya Bir Örnek: Hüseyin Cavid’in “Uçurum” Dramı

Modernleşme Algısı Kapsamında Yanlış Batılılaşmaya Bir Örnek: Hüseyin Cavid’in “Uçurum” Dramı, 2017

Azerbaycan edebiyatının önemli isimlerinden olan Hüseyin Cavid , şair ve dram yazarı olarak bilinmektedir. Eserlerinde Azerbaycan halkının yanı sıra Türk dünyasının sorunlarını ele alır. Sovyet hükümetinin Azerbaycan'da başa geçmesiyle dayatılan sanat anlayışına karşı çıkmıştır. İstanbul'da aldığı eğitim onun fikir dünyasını geliştirmiş ve bu durum onun eserlerine tesir etmiştir. Yazar modernleşmeyi bir kurtuluş olarak görmekte; fakat bunun millȋ değerler içinde eritilerek yapılmasını istemektedir. Bu doğrultuda kaleme aldığı "Uçurum" piyesinde doğu insanında batı düşüncesi nasıl olmalı, nasıl ele alınmalı sorularının cevabını verir. Onun "Uçurum" adlı eserinde İstanbul hayatı ele alınmakla birlikte arka planda Türk dünyasının bir tehdidi olan yanlış batılılaşmanın ortaya çıkardığı ahlakȋ çöküntü tenkit edilir. Çalışmamızda Batılılaşmayı "Avrupa hayranlığı" olarak gören hatalı bir bakış açısının sonuçları ele alınacak böylece Hüseyin Cavid'in modernleşme konusundaki görüşü ortaya konacaktır.

Batı’nın Öteki İnşası ve Hz. Muhammed İmajı

Sebilürreşad Dergisi, 2024

20. yüzyılın sonunda dünya genelinde misyonerlik faaliyetleri benzersiz bir şekilde ilerleme kay- detmiştir. Özellikle hızlı toplumsal değişim, siyasi kargaşa ve ekonomik sıkıntılar döneminde Kilise, insanlar için bir umut kapısı olmuştur.

Camın Doğudan Batıya Göçü

Cam, M.Ö. II. binde Mezopotamya’da keşfedilmiş ve dünyaya yayılımı buradan olmuştur. Mezopotamya’dan Mısır’a sıçrayan cam, en güzel örneklerini burada vermeye devam etmiştir. Kaş-Uluburun Batığı kazısında ele geçen, M.Ö. XIV. yüzyıla tarihlendirilen cam külçeler, en eski hammadde kaynakları olarak bilinmekle birlikte Suriye’den Ege’ye cam ticareti yapıldığını göstermektedir. M.Ö. VIII. yüzyılda cam üretimi Helenistik dönemin sonuna kadar, İspanya, Afrika, Alplere kadar geniş bir coğrafyada görülmektedir. Roma döneminde camcılık, Helenistik dönemin bilgi ve tecrübeleri kullanılarak geliştirilmiştir. M.Ö. I. yüzyılda, Akdeniz kıyısı Suriye-Filistin bölgesinde, üfleme tekniğinin keşfi ile üretimde büyük bir artış görülmüştür. Doğulu cam ustaları, Roma İmparatorluğu’nun batı topraklarına, özellikle İtalya’ya sanatlarını götürmüş, en önemli özelliği inceliği ve hafifliği olan Roma camcılığını geliştirmişlerdir. Roma dönemi cam yayılımdaki ana etken gezici ustaların varlığı ve serbest üfleme tekniğinin getirdiği seri üretimdir. IV. yüzyılda, ana cam üretim merkezleri arasında İtalya ve Belçika da bulunmaktadır. VII. yüzyıl itibari ile İslam fetihleri ile cam sanatının gelişmiş olduğu Mezopotamya ve Mısır’da hakimiyet kurulmuştur. Bu durum İslami dönem camcılığının İslam öncesi cam sanatını devralmasına ve yeni kültür ve inanca özgü cam sanatının oluşmasına kadar, antik medeniyetlerin cam sanatını devam ettirmesine neden olmuştur. Eyyubi ve Memluk döneminde, XIII-XIV. yüzyılda Halep ve Şam cam yapım merkezi haline gelmiş olup cam pazarı doğuda Çin, batıda Avrupa’ya kadar uzanmıştır. Hristiyan hacılar ve Haçlılar tarafından batıya götürülen mineli ve yaldızlı cam eserler burada büyük beğeni toplamıştır. Timur’un 1400 yılındaki istilasından sonra Suriye cam ustaları Semerkant’a götürülmüş ve Suriye camcılığı tamamen bitmese de eski canlılığını yitirmiştir. Bununla birlikte daha önceden Doğulu ustaların etkisi ile cam endüstrisi kurulmuş olan Venedik, bu tarihlerde dünya cam pazarında Memluk etkili mineli ve yaldızlı camlarıyla önemli bir yer edinir. XV. yüzyıldan sonra cam üretim merkezi Avrupa olmuştur. Cam doğuda keşfedilip geliştirilmiş ve Avrupa’ya göç etmiş, Avrupa’da gelişimi devam eden, günlük yaşamımızın bir parçası olan fonksiyonel ve dekoratif malzemedir.