Anatolian Fossil Localities from Miocene (original) (raw)

Geochemical and Petrographic Features of the Miocene Volcanism Around Soma Basin, Western Anatolia, Turkey

2012

Batı Anadolu'daki önemli linyit yataklarını içeren Soma havzası ve çevresinde yüzlek veren Miyosen yaşlı volkanik birimler başlıca üç gruba ayrılır. Bunlar: (i) B, KB ve GB'da havza istifi ile kısmen giriklilik sunan ve onları uyumlu üzerleyen alt ve orta Miyosen yaşlı Kozak-Yuntdağı volkanitleri ile KD'da Bigadiç volkanosedimanter havzasına ait Sındırgı-Gelembe volkanitleri, (ii) havza içinde Dededağ volkanitleri ve (iii) havza istifini kesen geç Miyosen Adilköy volkanitleridir. Bu çalışmada Kozak-Yuntdağı ve Dededağ volkanitleri ile Adilköy volkanitlerinin petrografik ve jeokimyasal özellikleri incelenmiş ve petrolojik evrimleri tartışılmıştır. Kozak-Yuntdağı volkanitleri ortaç-yüksek potasyumlu kalk-alkali andezit, latit, dasit, trakidasit ve riyolitlerden, Dededağ volkanitleri ortaç potasyumlu kalk-alkali andezitlerden ve Adilköy volkanitleri ortaç potasyumlu kalk-alkali bazaltik andezitlerden oluşur. Tüm volkanik birimler ilksel mantoya göre normalleştirilmiş iz element diyagramlarında, Nb, Ta ve Ti gibi yüksek değerlikli katyonlar bakımından Rb ve Ba gibi geniş iyon çaplı elementlere göre tüketilme sunar. Silika içeriklerine göre incelenen ana ve iz element değişim diyagramları ve iz element oranları Kozak-Yuntdağı volkanitlerinin Dededağ volkanitlerinden ayrımlaşmalı kristalizasyon ve muhtemelen kabuksal kirlenme süreçleri eşliğinde türediğini gösterir. Geç Miyosen yaşlı Adilköy volkanitlerinin jeokimyasal özellikleri, bu volkanik birimlerin Kuvaterner Kula volkanitleri gibi başlıca astenosferik kökene sahip olan volkanik birimlerden ve diğer geç Miyosen yaşlı ve astenosferik katkı içeren volkanitlerinden farklı olduğunu gösterir. Bu yönüyle, bölgede geç Miyosen'den itibaren tüm bazaltik volkanitlerde etkisi olduğu düşünülen astenosferik katkının Soma havzası için geçerli olmadığı ve havzadaki volkanizmanın Miyosen boyunca yalnızca litosferik mantodan türediği sonucuna ulaşılmıştır.

(2016)Ore Deposits of Anatolia Used in Prehistorical Times, MT Bilimsel Yeraltı Kaynakları Dergisi 9, s. 49-60

The use of metal products is known to initially start in Anatolia as a result of early settlements and richness of ore deposits. Researches show that there may be thousands of deposits mined in Anatolia, from early times. Number of the mining areas belonging to the pre-literate era of Anatolia, the time before the 2nd millennium B.C. is the main question here. In this study, prehistorical deposits used in Anatolia have been arranged under categories of copper, tin, arsenic, gold, silver and lead.

Anadolu Miyosen Dönem Bovidlerinin Paleobiyocoğrafyası ve Paleoekolojisinin Değerlendirmesi

Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AEÜSBED), 2020

Miyosen döneme tarihlendirilen Anadolu’da 22, Yunanistan’da 30 ve İran’da 2 formasyondan ele geçen bovidlere ait taksonomik bilgiler paleobiyocoğrafik ve paleoekolojik dinamiklerle birlikte bu çalışmada analiz edilmiştir. Anadolu-İran-Yunanistan biyocoğrafik bölgesindeki lokalitelerde ortak bulunan sekiz farklı bovid türü (Gazella cf. capricornis, Gazella sp., Miotragoceros sp.,Oioceros rothi, Palaeoreas sp., Prostrepsiceros houtumschindleri, Prostrepsiceros rotundicornis ve Tragoportax amalthea) bu bölgeler arasında büyük ölçüde paleoekolojik ve paleobiyocoğrafik benzerlikler bulunduğunu göstermektedir. Aynı zamanda Anadolu’nun kıtalar arası geçişte bir köprü görevini gördüğü ve bunun sonucunda da söz konusu türlerin Anadolu’da ve Avrupa’da temsil edildikleri seviyelerden daha yukarı seviyelerde olduğu görülmüştür.Anadolu’da Vallesian döneme kadar sınırlı sayıda bovidae ailesine ait cins ve türler mevcutken, Geç Vallesian ve Erken Turolian ile birlikte bir artış söz konusudur. Birçok bovidae türünün açık otlak habitatlara daha iyi adapte olması Geç Miyosen dönemde bovidlerin hızlı bir şekilde çeşitlenmesine ve yetmiş yeni türün evrilmesine yol açmıştır. Anadolu’da bovidae cinslerinin ve türlerinin adapte olduğu paleoekolojik koşullar dikkate alınırsa, yer yer nemli ve yer yer kurak karakterdeki subtropik orman örtüsünün yanında yazın yeşil savanaların ve bazen de tamamen kuruyan step otlaklıkların yaygın olduğu anlaşılmaktadır. Geç Miyosen dönemde ise daha çok açık savana-mozaik tipi ekolojik ortamın yaygın olduğu bir coğrafya söz konusudur. Ancak bu dönem İran-Anadolu-Yunanistan arasınadaki biyocoğrafik bölgenin düşünülenin aksine daha kompleks bir yapıya sahip olduğuna işaret etmektedir

Izmir/SeferiHisar Teos Excavations in western eurasia/anatolia

Bu bağlamda bilimsel açıdan değerlendirildiğinde neden Teos? 1- 1962-1966 yıllarında tespit edilen Protogeometrik Dönem seramiklerinin ait olduğu yerleşim alanının tespit edilmesi? 2- Olası Myken yerleşiminin araştırılması? 3- Protogeometrik Dönem’den Roma Dönemi sonuna kadar kentsel gelişimin araştırılması? 4- 1962-1966 kazılarında tespit edilen Hellenistik Dönem sivil mimarlık örneklerinin araştırılması (Hellenistik Evler)? 5- Hellenistik Dönem’in en önemli mimarlarından olan Hermogenes probleminin Dionysos Tapınağı örneğinde araştırılması? 6- Roma Dönemi Yapıları ve Kentsel Gelişimi ile sosyo-kültürel yapı bilimsel olarak araştırılacaktır.

İçbatı Anadolu Bölgesinde Geç Neolitik ve Erken Kalkolitik Çağa Ait Yeni Yerleşmeler

2012

kadar 11 sezon devam etmi~tir. Ara~t~rmalar s~ras~nda Neolitik Ça~'dan Roma Dönemi'ne kadar 204 yerle~im yeri/mezarl~k tespit edilmi~tir. Tespit edilen bu yerle~im/mezarl~ldar aras~nda ~lk Tunç Ça~~'na (~TÇ) ait olanlar dikkati çekecek kadar fazla olmas~na kar~~l~k GNÇ/EKÇ yerle~melerinin daha az oldu~u görülmektedir. Bunun en önemli nedeni, GNÇ/EKÇ kültür tabakalar~n~n daha geç dönemlere tarihlendirilen tabakalar tarafindan üstünün kapat~lm~~~ olmas~d~r.

The New Late Neolithic Age and Early Chalcolithic Age Settlements Inland Mid-west Anatolia

4th Annual International Conference on Mediterranean Studies in Athens, Greece, 20-23 April 2011 (2011).

kadar 11 sezon devam etmi~tir. Ara~t~rmalar s~ras~nda Neolitik Ça~'dan Roma Dönemi'ne kadar 204 yerle~im yeri/mezarl~k tespit edilmi~tir. Tespit edilen bu yerle~im/mezarl~ldar aras~nda ~lk Tunç Ça~~'na (~TÇ) ait olanlar dikkati çekecek kadar fazla olmas~na kar~~l~k GNÇ/EKÇ yerle~melerinin daha az oldu~u görülmektedir. Bunun en önemli nedeni, GNÇ/EKÇ kültür tabakalar~n~n daha geç dönemlere tarihlendirilen tabakalar tarafindan üstünün kapat~lm~~~ olmas~d~r.

Dülük (Gaziantep) Paleolitik Çağ Buluntuları

Les données relatives aux techniques lithiques prouvent que les artefacts en question sont taillés par différentes occupations humaines dans une époque qui se situe entre la fin du paléolithique ancien et le début du paléolithique moyen. L'existence des bifaces et des éclats laminaires non-levallois permettrait de conclure à une similitude entre les trouvailles de Dülük et celles de la Syrie datant de la même époque.