YENİ KAMU YÖNETİMİ ANLAYIŞININ SOSYOLOJİK ETKİLERİ (original) (raw)

YENİ KAMU YÖNETİMİ NEDİR

GİRİŞ 1980'lerin başından beri kamu sektörünün organizasyonu birçok gelişmiş ülkede büyük bir değişim içine girmiş bulunuyor. Kamu Yönetimi alanında hakim olan geleneksel hiyerarşik bürokratik yapı ve yönetim anlayışı değiş-mektedir. Daha esnek ve piyasa odaklı bir kamu yönetimi anlayışı ortaya çıkmakta. Bu durum ideolojik, ekonomik ve siyasi alanlarda ortaya çıkan değişimlerin bir yansıması olarak karşımıza çıkıyor. Bu alanlardaki değişimlerin yarattığı yeni ortamda vatandaş ve devletin rolleri yeniden tanımlanmaktadır. Bu yüzden, yönetim işlevini gerçekleştirme yöntemlerinde de bir değişiklik gerekli hale gelmektedir. Kamu yönetimi alanındaki değişiklikler kamu sektörünün organizasyo-nunda hem yönetim anlayışı hem de yönetim yapılarının değişmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Yapılan reformlar geleneksel bürokratik yapı ile hizmet sağlamaktan daha ziyade piyasa-odaklı bir anlayışa yönelmedir. Kamu sektö-ründe piyasa anlayışının hakim kılınması ve özel sektör yönetim uygula-malarının kullanılmaya başlanması aynı zamanda " yeni kamu yönetimi " (bun-dan sonra YKY olarak kısaltılacak) diye de bilinmektedir. YKY özel sektör yönetim anlayışı ve pratiklerini kamu sektörüne uyar-lamıştır. Geleneksel bürokratik yapılanmanın birçok unsurlarından vazgeçilmiş ve yerlerine " yenileri " getirilmiştir. Kamu yönetimindeki değişiklikler genel-likle yönetim işlevini yerine getirmenin 'eski ve yeni yöntemleri şeklinde listelenmektedir. Bazı yazarlar YKY'nin " bütçe ve girdilere odaklı olmaktan sonuçlara odaklı olmaya veya bürokratik süreçlerden aktif yönetime, kontrolden yetki genişletmeye, tekelden rekabete, bireylere sunulan standart hizmetlerden ihtiyaca göre şekillenen hizmetlere veya organizasyon merkezli olmaktan hizmet kullanıcıları merkezli bir anlayışa doğru bir hareket " olduğunu savu-nurlar (Flynn, 1997:3). Flynn tüm durumlarda 'eski'nin kötü 'yeni'nin ise iyi olarak sunulduğunun altını çizer ve 'eski'yi destekleyen hiç kimsenin kariye-rinde başarılı olamayacağını savunur. Bu makalede, YKY'nin kamu sektörü organizasyonunun problemleri için getirdiği çözümlerin kalıcılığı enine boyuna tartışılacak. Sağlam gerekçelere dayalı bir cevap verebilmek için ilk olarak, YKY'nin ayırıcı özellikleri irdelenecek. İkinci olarak, YKY'nin ortaya çıkıp geliştiği ortam hakkında bilgi * Kamu İhale Kurulu Üyesi.

KAMU HİZMETİNİN FELSEFİ TEMELLERİ VE YENİ KAMU YÖNETİMİNDE GEÇİRDİĞİ DÖNÜŞÜM

ÖZET Kamu hizmeti kavramının, temelde kuralları koyan ve idealist bir düşünce olarak siyaset ve ahlak felsefesinde oldukça geniş yer tuttuğu görülmektedir: kamu hizmeti, daha yüksek bir görev aşkını, bencillikten uzak faaliyeti, iyi vatandaşın görev ve sorumluluğunu ifade eder. Çağdaş kamu tercihi teorisyenleri bu düşünceye ve onun özgeci güdülerle ilişkilendirilmesine karşı çıkmışlar ve politikacılar ile kamu görevlilerinin, tüm insanlar gibi, kendi çıkarlarını düşündüklerini ve sadece kendi faydalarını maksimize etme isteğiyle güdülendiklerini ileri sürmüşlerdir. İdeal bürokrasinin mimarı olan Weber’e göre bürokratların davranışı dış kaynaklıdır ve kamu örgütlerinin yapısı ve kültürüne bağlıdır, fakat sosyalleşme ve ozmos sonucunda içselleştirilecektir. Dolayısıyla kamu hizmeti kültürleri, bireysel ve kolektif davranışı güdüleyen ve biçimlendiren düşünceler, değerler ve uygulamalardan oluşmaktadır. Kamu hizmeti düşünceleri ve etoslarının günümüz kamu hizmeti rejimlerinde hangi düzeyde uygulandığı, önemli bir sorudur. ABSTRACT It can be seen that the concept of “public service” occupies considerable space in political and ethical philosophy as a rule-setting and idealistic thinking: public service implies a higher sense of mission, nonselfish action, and duties and responsibilities of a good citizen. Contemporary public choice theoreticians objected to this philosophy and its association with altruistic motives; they claimed that politicians and public officials, like all other people, considered their self-interests first and motive by the desire to maximize their own benefit. According to Weber, the founder of ideal bureaucracy, behaviour of bureaucrats is exogenous and not independent from the structure and culture of public organizations, but it will be internalized as a result of socialization and osmosis. Therefore, public service cultures consist of thoughts, values and practices which motive and configure individual and collective behaviour. One question is the extent to which public service ideals and ethos are applied in contemporary public service regimes.

STRATEJİK YÖNETİM VE SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİN KAMU MALİYESİNE ETKİLERİ

22. Türkiye Maliye Sempozyumu Kitabı, 2008

Bölümümüzce düzenlenen sempozyuma katılım ve ilgi oldukça büyük olmuş, 4 günlük bir zamana yayılan oldukça canlı ve başarılı bir bilimsel etkinlik gerçekleşmiştir. Sempozyum konusunun güncelliği ve hem teorisyenleri hem de uygulayıcıları yakından ilgilendiriyor olmasının bu ilgi ve canlılıkta büyük katkısı olmuştur. Aynı zamanda tüm Maliye camiası sempozyum boyunca çok büyük bir I.GÜN (10 Mayıs 2007 Perşembe) AÇILIŞ KONUŞMALARI

KAMU YÖNETİMİNİN DÖNÜŞÜMÜNDE YÖNETİM BİLİMİ VE YÖNETİŞİM YAKLAŞIMLARININ ETKİSİ

SOCIAL MENTALITY AND RESEARCHER THINKERS JOURNAL, 2022

Günümüzde kamu yönetimi, diğer pek çok alanda olduğu gibi hızlı bir dönüşüm sürecinden geçmektedir. Çağın değişen koşullarıyla birlikte ortaya çıkan siyasi ve ekonomik krizler kamusal yönetim süreçlerini sıklıkla hedef haline getirmiş, verimliliğin sağlanamadığı kamu yönetimi unsurları yaşanan krizlerin büyük sebeplerinden biri olarak görülmüştür. Bu doğrultuda genellikle mali kriz dönemlerini takip eden süreçlerde kamu yönetiminin etkililiği ve sürdürülebilirliğine ilişkin çalışmalar yapılmış, bu çalışmalar kamu yönetimine ilişkin sorunların çözümü odağında yeni yaklaşımlar ortaya çıkarmıştır. Çalışmada Klasik Kamu Yönetimi anlayışını etkileyen ve dönüştüren temel iki yaklaşımın etkileri incelenmiştir. İlk olarak sadece kamu yönetimi alanında değil yönetsel tüm alanlarda kullanılabilmek üzere geliştirilen Yönetim Bilimi yaklaşımı ele alınmıştır. Yaklaşımın teorik temellerine, uygulama alanlarına, kuruluşlara ve kamu yönetimine sağlayabileceği katkılara değinilmiştir. İlerleyen bölümde ise kamu yönetiminde yaşanan paradigma değişimlerinin de yetersiz kaldığı savıyla, Yeni Kamu Yönetimi yaklaşımının eksikliklerini gidermek üzere tasarlanan ve neoliberal bir yaklaşım niteliği taşıyan Yönetişim yaklaşımı incelenmiştir. Bu yaklaşımın, yönetsel faaliyetlerin yeniden inşasına ilişkin sunduğu ilkeler ve özellikler açıklanmıştır. Vurgulanan bu noktalardan hareketle çalışmada, yönetim bilimi ve yönetişim yaklaşımlarının klasik kamu yönetimini nasıl bir dönüşüme davet ettiğine ilişkin karşılaştırmalı bir değerlendirme sunulmaktadır.

KAMU YÖNETİMİNDE YENİ YAKLAŞIMLAR VE BİR YÖNETİŞİM FAKTÖRÜ OLARAK YEREL YÖNETİMLER

Yirmibirinci yüzyılın başında bulunduğumuz şu günlerde, gelişmişlik düseyi ne olursa olsun, bütün toplumları birden ilgilendiren çok köklü bir dönüşüm ve değişim sürecine girildiği artık genellikle kabul görmektedir. Buna karşılık tartışmalar daha çok, yaşadığımız bu değişimin adlandırılması, daha önce yaşanmış diğer köklü toplumsal değişikliklerden ayrılan yönlerinin belirlenmesi ile bu değişim ve dönüşümün gelecekte alabileceği olası durumların şimdiden kestirilmesi gibi konular üzerinde odaklanıyor. Bir başka deyişle, her kesimden bir çok kişi, kurum ve kuruluş tıpkı sanayi devrimi sonrası ortaya çıkan yeni toplumsal değişiklikler sonrasında olduğu gibi önceki paradigmalarda kırılmalara, hatta kopmalara neden olan bu değişimi kendi açılarından anlamlı hale getirmeye, böylece onu denetlenebilir, yönlendirilebilir bir harekete dönüştürmeye çalışmaktadır. Küreselleşme ve beraberinde gelen bölgeselleşme, yerelleşme eğilimlerinin yönlendirdiği süreçler içinde diğer faktörlerle birlikte yönetim anlayışları ve yapılanmaları da önemli dönüşümleri yaşamaktadır. Yöneten-yönetilen arasındaki değişen ilişkilerin yeniden tanımlanmasını gerekli kılan bu süreçte, bir taraftan sorumluluk, katılım, saydamlık gibi ilkeler yönetim ve kamu yönetimi yaklaşımlarında öne çıkarken, diğer taraftan ise, etkin ve verimli hizmet sunan birimler ve demokratik yönetim birimi olma gibi iki boyutu bulunan yerel yönetimler hızla önem kazanmaktadır. Buna paralel olarak, sözü edilen olguların birbirleriyle uyum içinde yer

KAMU YÖNETİMİNDE KAMUOYU DENETİMİNİN ARAÇLARI

OĞUZHAN SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ, 2021

ÖZ: Çalışmanın konusu özü itibari ile kamu yönetimi – kamuoyu ilişkisidir ve aralarındaki tek yönlü denetim ilişkisi incelenen iki taraf vardır; denetlenen kamu yönetimi ve denetleyen kamuoyu. Çalışmanın amacı; daha önce yapılmış çalışmalardan yararlanarak kamuoyu denetimini ve bu denetimi sağlayan araçları açıklayabilmektir. Kamuoyu denetimi, kamu kurumları ve çalışanları üzerinde de etkili olduğu halde bilinen en önemli etkisi siyasal iktidarlara yöneliktir. Zaman zaman yasama ve yargı organları da resmi veya gayriresmî olarak kamuoyu denetimine tabii olmaktadır. Bu kapsamda, çalışmada, kamu yönetiminden anlaşılması gereken kamu politikalarını oluşturan siyasal iktidar ve bunları hizmete çeviren kamu kurum ve çalışanlarıdır. Derleme türünde olan bu çalışmayı ikincil veri analizi yöntemi şekillendirmiştir. Literatür taramasından elde edilen bilgiler analiz edilerek kamuoyu ve kamuoyu denetimi kavramları ile kamuoyunun kamu yönetimini denetleme araçları ayrıntılarıyla açıklanmıştır. Anahtar Kelimeler : Kamu Yönetimi, Kamuoyu, Denetim, Kamuoyu Denetimi.