Turkish music Research Papers - Academia.edu (original) (raw)
2025, Konservatoryum
Yeni medya ortamlarının yapısı, toplumsal, kültürel ve kişisel birçok uygulamaya, medyada temsil edilebilecek bir değer kazandırmıştır. Bu uygulamalardan biri olan müzik, geleneksel medyadan aldığı referansla yeni medya ortamlarında... more
Yeni medya ortamlarının yapısı, toplumsal, kültürel ve kişisel birçok uygulamaya, medyada temsil edilebilecek bir değer kazandırmıştır. Bu uygulamalardan biri olan müzik, geleneksel medyadan aldığı referansla yeni medya ortamlarında sıklıkla görünür hale gelmekte; bu görünürlük, müziğin kendisinden başlayarak müzisyene, türlere, alt türlere ve tarzlara kadar genişleyebilmektedir. Müzik, medya teknolojilerindeki gelişmelerin yanı sıra elektronik ve bilgisayar teknolojilerindeki ilerlemelere de duyarlıdır; temsili, biçimi, üretimi, dağıtımı ve tüketimi bu değişimler doğrultusunda dönüşmektedir. Müziğin karakteristiğine de etki etmekte olan teknolojik gelişmelerin sonuncusu yapay zekâ ile müzik üretiminin mümkün hale gelmesidir. Müziğin teknoloji ile etkileşiminin somut bir göstergesi olan bu gelişme, yapay zekâ ile müzik üretimini mümkün kılan uygulamaların medya araçlarıyla tanıtılmasıyla, medyatizasyon bağlamında da ele alınabilmektedir. Bu araştırma, müziğin teknoloji ve medya ile giderek sıkılaşan bağını kavramsal düzeyde tartışmayı ve yapay zekâ uygulamaları ile müzisyen iş birliklerini içeren haberlerde bu bağın nasıl sunulduğunu analiz etmeyi amaçlamaktadır. Çalışmada tümevarımsal çerçeveleme analizi tekniği kullanılmıştır. Analiz sonucunda elde edilen bulgular, nitel ve nicel olarak ortaya konmuş, yapay zekâ ve müzisyen iş birliğini konu edinen haberlerde tanımlama, müzikal unsurlar ve insan etkisi çerçevelerinin yoğun bir biçimde işlendiği görülmüştür.
2025, Iskolakultúra
This study presents the role of folk music in Turky and Hungary in the context of music lessons in schools nowadays. As a background, the study examines the discovery of the importance of folk music, the time of its discovery, and the... more
This study presents the role of folk music in Turky and Hungary in the context of music lessons in schools nowadays. As a background, the study examines the discovery of the importance of folk music, the time of its discovery, and the goals of increasing the role of folk music. It also compares the beginnings of folk song collection in the two countries studied, the incorporation of folk music into education and music curricula, and suggests ways of increasing its popularity. It shows parallels between the two nations’ folk music education and the antecedents described above, from the 17th century to the end of the 20th century, and also mentions Hungarian figures in the Turkish folk music education. It also looks at current trends in music education in schools in other European countries, with a special focus on folk music, thus putting forward the theory that folk music plays a similarly important role in music lessons in the countries under study as it does in singing lessons in Turkey and Hungary. In conclusion, it can be seen that folk songs (anonymous songs by the Turkish definition) form a significant part of singing lessons, together with folk songs of other peoples, called transfer songs, and folk-based school songs sung in the mother tongue, the latter two terms also referring to folk music and folk-based songs. The national goals set at the outset for folk music are still dominant in both countries, although research shows that pupils are less interested in it. To aid this problem, good practices have been developed and are presented in this study. In this study the use of music in different settings over the centuries in Hungarian, Turkish and English literature were examined, with a particular focus on the use of folk music.
2025, Cuadernos de Etnomusicología Nº20(1)
The communal dances halay (Turkish) or govend (Kurdish) remain essential to ritual life in southeastern Turkey, particularly among rural Kurds. These dances are accompanied by professionalized music, traditionally monopolized by a... more
The communal dances halay (Turkish) or govend (Kurdish) remain essential to ritual life in southeastern Turkey, particularly among rural Kurds. These dances are accompanied by professionalized music, traditionally monopolized by a littlestudied community of performers present throughout southeastern Turkey and much of Anatolia. Their social role presents a paradox: their work is vital for communal rites, yet they face significant stigmatization. This text draws on a decade of ethnographic fieldwork in Şanlıurfa focused on two families of wedding musicians. It examines how these paradoxes are reflected and constructed in the vernacular terms used to refer to these musicians, as well as the intersectional complexity of their identity. Additionally, it highlights personal stories of individuals who demonstrate resistance to hierarchies and stigmatization, alongside a desire for equality and recognition. In a transforming society, these figures serve as precedents for future generations.
2025, Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
Çocuk eğitimi, üzerine dikkatle düşünülmesi gereken önemli konulardan biridir. Bir çocuğun bedensel ve psikolojik olarak sağlıklı olması demek, toplumun da sağlam temeller üzerine kurulması demektir. Bu nedenle, aileden sonra okullarda... more
Çocuk eğitimi, üzerine dikkatle düşünülmesi gereken önemli konulardan biridir. Bir çocuğun bedensel ve psikolojik olarak sağlıklı olması demek, toplumun da sağlam temeller üzerine kurulması demektir. Bu nedenle, aileden sonra okullarda verilen eğitim geleceği planlamak için önemli bir eşiktir. Eğitim sürecinde kullanılan kitaplar ve uygulanan müfredat ise nasıl bir çocuk ve toplum yaratılacağının anahtarıdır. Bu makaleye konu olan Meşrutiyette Terbiye-i Etfal kitabı da bu çerçevede değerlendirilmelidir. 1327 [1911] yılında Şahabettin Süleyman ve Mehmet Fuat Köprülü tarafından yazılan kitap, rüştiyelerin birinci sınıfında okutulmak maksadıyla hazırlanmıştır. Söz konusu tarih, İttihat ve Terakki Fırkası'nın yönetimdeki ağırlığının artmaya başladığı ve milliyetçi duyguların da uyanış evresinde olduğu bir tarihtir. 1912'deki Balkan Savaşları'ndan sonra bu uyanış hızlanacak ve millileşme politikaları görünür olacaktır. 1911 yılındaki bu kitap, henüz bu aşamada olmasa da "makbul" bir vatandaş yaratmak üzerine temellenir. Üstelik kitap; İkinci Meşrutiyet'in ilk dönemlerini anlamak, Balkan Savaşları'nın yarattığı değişimi fark etmek ve Cumhuriyet dönemine devredecek politikaları keşfetmek için incelenmeye muhtaçtır. Bu makalede de daha önce hakkında herhangi bir çalışma yapılmamış, Latin harflerine aktarılmamış Meşrutiyette Terbiye-i Etfal adlı ders kitabı incelenecek ve bu sayede kitabın vermeye/aktarmaya çalıştığı bilgiler ve kullandığı hikâyeler, şiirler üzerinden nasıl bir öğrenci/ vatandaş yetiştirilmeye çalışıldığı analiz edilecektir. Anahtar kelimeler: meşrutiyet, çocuk, terbiye, Şahabettin Süleyman, Mehmet Fuat Köprülü Child education is a critical topic that warrants meticulous consideration. The physical and psychological well-being of a child signifies that society is established on robust foundations. Consequently, following familial influence, education in schools serves as a crucial foundation for future planning. The books and curriculum employed in the educational process are fundamental to the development of both the individual and society. The book Meşrutiyette Terbiye-i Etfal (Child Education in Constitutional Monarchy), which is the subject of this article, must also be analyzed within this framework. Authored in 1911 [1327] by Şahabettin Süleyman and Mehmet Fuat Köprülü, the book was intended for instruction in the first grade of high schools. This period marked the ascendance of the Union and Progress Party's prominence inside the government, along with a resurgence of nationalist sentiments. Following the Balkan Wars of 1912, this awakening would intensify, and nationalization policies would become apparent. Published in 1911, this book focuses on the development of an "acceptable" citizen, but not at this juncture. This book requires analysis to comprehend the early phases of the Second Constitutional Monarchy, to identify the transformations resulting from the Balkan Wars, and to uncover the policies that would persist throughout the Republican era. The present article reviewed the textbook titled Meşrutiyette Terbiye-i Etfal, which has not been studied before and has not been transliterated into Latin letters, and thus analyzed what kind of a student/citizen is tried to be raised through the information the book tries to give/transfer and the stories and poems it uses.
2025, HÜRRİYETİN SANCILI ÇOCUĞU: II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ TÜRK TİYATROSU
Modern Türk Tiyatrosu, Türklerin yönünü ve yüzünü Batı'ya döndüğü Tanzimat dönemi ile başlar. Medeniyet değişikliğinin doğal bir sonucu olarak Batı edebiyatını örnek alırız. Batı edebiyatının etkisi öncelikle yeni edebî türlerde görülür.... more
Modern Türk Tiyatrosu, Türklerin yönünü ve yüzünü Batı'ya döndüğü Tanzimat dönemi ile başlar. Medeniyet değişikliğinin doğal bir sonucu olarak Batı edebiyatını örnek alırız. Batı edebiyatının etkisi öncelikle yeni edebî türlerde görülür. Tiyatro da bu türlerden birisidir. Bu dönemde, geleneksel sözlü tiyatrodan metne dayalı bir tiyatro anlayışına geçiş yaşanmış, İbrahim Şinasi'nin "Şair Evlenmesi" eseriyle modern Türk tiyatrosunun temelleri atılmıştır. Ancak, II. Abdülhamid döneminde uygulanan sansür ve baskılar, tiyatro faaliyetlerini olumsuz etkilemiş ve 1876-1908 yılları arasında tiyatroda bir duraklama dönemi yaşanmıştır. II. Meşrutiyet'in ilanı, toplumsal ve kültürel alanda büyük değişimlere yol açmış, tiyatro da bu değişimden nasibini almıştır. Hürriyetin getirdiği coşku, tiyatro sanatında kendini göstermiş ve Tanzimat döneminin eserleri yeniden sahnelenmeye başlanmıştır. Tiyatro edebiyatı açısından, II. Meşrutiyet dönemi eserleri genellikle hürriyet, adalet ve toplumsal sorunlar etrafında şekillenmiştir. Yazarlar, II. Abdülhamid yönetimini eleştirirken, hürriyetin getirdiği umutları da dile getirmiştir. Ancak, bu dönemde yazılan eserlerin çoğu sanatsal derinlikten yoksun ve didaktik bir anlayışla kaleme alınmıştır. II. Meşrutiyet Dönemi Türk Tiyatrosu, hem Tanzimat döneminin mirasını sürdürmüş hem de yeni temalar ve anlayışlarla gelişim göstermiştir. Ancak, siyasi istikrarsızlık, sansür ve toplumsal sorunlar, tiyatronun sağlıklı bir şekilde gelişmesini engellemiş ve bu dönemdeki eserlerin çoğu sanatsal derinlikten yoksun kalmıştır. Bu makalede 1908-1923 yılları arasını kapsayan II. Meşrutiyet Dönemi Türk Tiyatrosu tiyatro sanatı ve tiyatro edebiyatı açısından ele alınmış ve bu dönemin Türk Tiyatrosundaki yeri tespit edilmeye çalışılmıştır.
2025, Musicologist
In the story and reconstruction of cultural traditions, active notions such as individual memory and social memory play a significant role. It is widely accepted that the various elements constituting a tradition must have been produced... more
In the story and reconstruction of cultural traditions, active notions such
as individual memory and social memory play a significant role. It is
widely accepted that the various elements constituting a tradition must
have been produced or practiced by an individual first before they are
spread around the society they are related to. It follows that this product
or practice can only start to be rooted in its place within the related
tradition through other individuals’ conscious memory, before it takes
roots deeper into the unconscious levels of both the individuals and the
society. Accordingly, a musical idea generated by Hacı Arif Bey, who is
generally accepted as the founder of “the song reform”, is identified,
analyzed, and traced down throughout the modern age of a
reconstructed/reformed traditional Turkish art music in this essay. The
solution he found for composing a specific vezin (mef’ûlü mefâîlü mefâîlü
feûlün/fa’lün) with the usul Türk Aksağı which is scaled with a 5/8
rhythmic structure is the main element of this study and is analyzed
structurally and functionally. Hypothetically, this musical idea is
accepted as ‘the origin’, because no similar ideas have been found in a
scan of traditional Turkish art music repertoire. This musical idea is
investigated throughout the meşk chain (or other musical relations),
which is the teacher-student sequence. The spread of the musical idea
is also analyzed to explain how the continuity of the meşk chain’s is
achieved. As a result of this study, a demonstration of a musical idea that
gets transferred throughout the generations is made, and as a side
result, structural plans of the songs constructed with the usul Türk
Aksağı and the vezin ‘mef’ûlü mefâîlü mefâîlü feûlün/fa’lün’ are given
2025, Motif Akademi Halkbilimi Dergisi
Batılılaşma sürecinin gündelik yaşamın birçok boyutunu derinden etkilediği Türk toplumunda, modernleşme misyonuyla gerçekleştirilen birçok yeniliğin arka planında Batılı modellere öykünme ve Batı’nın ölçütlerine uyum sağlama düşüncesi... more
Batılılaşma sürecinin gündelik yaşamın birçok boyutunu derinden etkilediği Türk
toplumunda, modernleşme misyonuyla gerçekleştirilen birçok yeniliğin arka planında Batılı
modellere öykünme ve Batı’nın ölçütlerine uyum sağlama düşüncesi bulunmaktadır. Bu
düşüncenin etkilerinin somut bir şekilde görüldüğü alanlardan birisi de müzik alanında
yapılan çeşitli düzenleme ve yeniliklerdir. Batılılaşma sürecinde, geleneksel müzikler ve ona
bağlı uygulamalar, Batı referansına göre yeniden yorumlanmış ve Batı süzgecinden
geçirilerek revize edilmiştir. Özellikle, halk müziğinin kurumsal düzeydeki çeşitli
pratiklerinin oluşum ve gelişim süreçlerinde, öykünmeye dayalı Batı merkezci düşünsel
hegemonyanın izleri görülür. Söz konusu hegemonyanın bilincine varılması ve tasfiye
edilmesinde ise postkolonyal yaklaşımlar işlevsel olmaktadır. Bir analiz ve çözümleme alanı
olarak postkolonyalizm, Batı’nın kültürel, sosyal ve bilgi düzleminde hegemonyasına maruz
kalmış toplumlardaki Batılı tarzda düşünme pratiklerini araştırıp, bunların açığa
çıkarılmasını amaçlayan bir teorik yaklaşımdır. Bu bağlamda araştırmada, devlet kurumları
bünyesindeki halk müziği topluluklarının, icra biçimleri, sahne pratikleri, notasyon tercihleri
ve usûl teorisi konusundaki yaklaşımları gibi çeşitli faaliyetlerin arka planında bulunan
düşünsel Batı hegemonyasının postkolonyal teoriden yararlanılarak çözümlenmesi
amaçlanmıştır. Araştırma sonucunda; halk müziğinin sahnelenmesinde Batı müziğinin koro
ve orkestra modelinin benimsenmesi, çalgıların icra tekniklerinin standartlaşması, müzik
yazısına verilen önemin artması, notasyonda tampereleşme, çok sesliliğe öykünme ve
geleneksel usûl teorisinin Batılı ölçü sayısı anlayışına dönüştürülmesi gibi pratiklerin
kaynağında düşünsel Batı hegemonyasının bulunduğu yönünde sonuçlara ulaşılmıştır.
2025
There is no theoretical infrastructure for the Uşşak makam in the theoretical and practical history of Turkish Music. This situation causes problems such as "lack of prior knowledge" and "misconceptions" in explaining and learning the... more
There is no theoretical infrastructure for the Uşşak makam in the theoretical and practical history of Turkish Music. This situation causes problems such as "lack of prior knowledge" and "misconceptions" in explaining and learning the concept of Uşşak with the most accurate information. It is known that Uşşak makam has been used with concepts such as gender, layer, fourth, fifth, circle, fret and maqam in various sources related to music theory throughout the historical process. Safiyüddîn Abdülmü'mîn Urmevî (1216-1294) defined Uşşak as a layer, quadruple consisting of Tanînî-Tanînî-Bakiyye (TTB) intervals, and then as a circle, starting from the 13th century. These functions were abandoned in the edvârs and treatises written after the 15th century, and over time it was determined that the makams "Nevrûz" in the 13th century, "Rekb/Çargâh-ı Rekb" in the 15th century, "Dügâh-ı Kadîm" and "Hûzî" were used as the makam "Uşşak" in the 18th century and have survived to the present day. In other words, although the name Uşşak has remained the same for centuries, it is understood that its melodic structure has constantly changed and transformed, reaching the present day. In this study, qualitative data-based, relational scanning, document analysis and literature review methods were used in order to reveal the historical change process of Uşşak makam in line with the findings obtained from theoretical sources. With this method, the truths about the makam were determined and explained based on the approaches and classifications used by theorists while explaining the Uşşak makam and the practical applications of the composers.
2025
Müzeyyen Senar, besides being an important performer of Turkish music, is a person who witnessed the history of Turkish music and working with them to get to know the classical Turkish music composers. Her life and the process of... more
Müzeyyen Senar, besides being an important performer of Turkish music, is a person who witnessed the history of Turkish music and working with them to get to know the classical Turkish music composers. Her life and the process of establishment of a sense of the Republic of Turkey to have information about the work of the Second World War years in Turkey, radio broadcasts of the period and dating back to the 1990s from Turkey musical culture also allows you to become aware to a certain extent. Senar is a soloist who interprets the work of hundreds of classical Turkish music; as well as maya, zeybek and the Republic of Turkey's founder Mustafa Kemal Atatürk's superior execution in the song is the fondly listen to a commentator. Senar generally about the scarcity of resources that can be accessed from the media world and academic publications written in Turkish music history of the Republic of Turkey has necessitated this article. In this study, information was obtained from various written and visual sources (books, TV programs, newspaper sections, biographies) which can be obtained from Müzeyyen Senar by keeping music life ahead. It is considered that the study constitutes a summary source for academic publications, contains information from a wide range of sources and contributes to the lack of academic publications about the artist.
2025
Türk halk kültürü, tarih boyunca halkın yaşadığı coğrafyalarda şekillenerek kuşaktan kuşağa aktarılan geleneksel değerlerdir. Kırsalda yaşanan kültürel değerler kentlerle etkileşimin artması ve yaşanan göçler sebebiyle günümüzde kent... more
Türk halk kültürü, tarih boyunca halkın yaşadığı coğrafyalarda şekillenerek kuşaktan kuşağa aktarılan geleneksel değerlerdir. Kırsalda yaşanan kültürel değerler kentlerle etkileşimin artması ve yaşanan göçler sebebiyle günümüzde kent ortamında da yaşanmakta ve üretilmektedir. Şehirlerde halk kültürünü yansıtan ürünler arasında el sanatları, yemek kültürü, geleneksel giyim, törenler ve dansların yanında halk müziği de örneklendirilebilir. Türk halk müziğinin önemli temsilcileri olan kırsalda yaşayan yerel icracılar çeşitli nedenlerle kente göç etmiş ve bu yeni icra ortamlarında kendilerini ifade etmeye başlamışlardır. Kent ortamında icralarını sürdüren bu temsilciler hem kırsalın müzik geleneğini taşıyıp yaşatmışlar hem de şehir ortamının çok yönlülüğü içerisinde üretimlerine devam etmişlerdir. Türk halk müziğinin canlı bir parçası olan yerel saz sanatçıları, âşıklar, halk ozanları ve icracılar kent ortamında da kendi üretim şekilleri ile zengin bir müzik ve edebiyat mirası oluşturmuşlardır. Halk ozanlarına ait türküler, kendilerine has yöresel tavır, dil ve üslûpla, sade ve güçlü anlatımlarıyla Türk halk müziğinin önemli beslenme kaynaklarından biridir. Yöresel ve ulusal kültüre yönelik birçok değeri türkülerinde dile getiren ozanlar, mekânlar arası olduğu kadar zamanlar arası iletişimi ve aktarımı da sağlamaktadırlar. Halk ozanları genellikle yaşadıkları çevreden aldıkları konular yanında doğa, aşk, toplumsal adalet gibi evrensel temaları işlerler. Geleneksel olarak saz eşliğinde söyledikleri türkülerle hikâyelerini ve duygularını dinleyicilere ulaştırırlar. Ancak kent kültürüyle birlikte bu ozanlar, kent yaşamının getirdiği değişimleri de kendi perspektifleri ile türkülerine yansıtmışlardır. Bu çalışmada; küçük yaşlarda doğduğu topraklardan ayrılarak turistik bir yerleşim yerinde kent yaşamını sürdüren 'Kayıp Ozan' mahlaslı Dursun Ali Kebabçı'nın hayatı, ozan kimliğinin oluşum süreci ve kent yaşamında uzun yıllardır üretmekte olduğu türkülerinin, içerik analizi tekniği kullanılarak konuları ve müzikal unsurları üzerinde inceleme yapılmıştır. İncelemede Kayıp Ozan'ın eserlerinde yer alan sözel ve müzikal özellikler tablolaştırılarak ortaya konulmuş; halk müziğinin temel nitelikleri ile ne ölçüde örtüştüğü sorgulanmış, ozanın etkilendiği kentsel ve kırsal unsurların müziğine olan etkileri üzerine değerlendirmeler yapılmıştır.Araştırma; şehirleşme ve halk müziği perspektifinde ele alınan bir konu olması ve Kayıp Ozan'ın eserlerinin, üzerinde müzikal analiz yapılarak tanıtıldığı ilk araştırma olması bakımından önem taşımaktadır. Anahtar Kelimeler: Türk halk müziği, kent folkloru, halk ozanı, türkü, halk kültürü.
2025, Music & Science
Tunings of Thai classical music have been a source of disagreement during the past century. Focusing on 28 ensembles, the present study analyzes ways in which the intervals they produce can be formulated so that they are both falsifiable... more
Tunings of Thai classical music have been a source of disagreement during the past century. Focusing on 28 ensembles, the present study analyzes ways in which the intervals they produce can be formulated so that they are both falsifiable and verifiable. Of these, a model that corresponds to Rothenberg’s formulation of strict propriety excels among pairs of tones that span different numbers of scale degrees. According to Rothenberg’s model of strict propriety, intervals that span fewer scale degrees are smaller than intervals that span more scale degrees. Further, according to a formulation of clear patterning among intervals that span precisely two scale degrees (i.e., a single step), there is no clear pattern of one-step intervals unless all the instances of at least one interval that spans two particular consecutive scale degrees are smaller and/or larger than all the instances of all the other intervals that span two consecutive scale degrees. Among the 28 ensembles, single-step ...
2025, Musikişinas
Anlam karışıklığını önlemek için "semai" kelimesi usul anlamında kullanıldığında büyük harfle ve düz karakterle, beste türü anlamında kullanıldığında ise küçük harf le ve eğik yazılacaktır. 2 Farklı kaynaklar bir ölçüdeki zamanların... more
Anlam karışıklığını önlemek için "semai" kelimesi usul anlamında kullanıldığında büyük harfle ve düz karakterle, beste türü anlamında kullanıldığında ise küçük harf le ve eğik yazılacaktır. 2 Farklı kaynaklar bir ölçüdeki zamanların toplam sayısını belli biı sayının katı olacak şekilde farklı değerlerle belirtebilmektedir. Bu farklılıklar bu yazıdaki tartışmaların dışında kaldığından gösterimde kolaylık için bir ölçüdeki zamanla, m toplam sayıları "k" katsayısı kullanılarak ifade edilmiştir. Bu katsayı 1,2,4, vs. olata lir. Mehmet Uğur EKİNCİ musikişinas: 16 Aksak Semai (10/8) ve Curcuna (1O/16).5 Bir diğer bilinen kiia.pt? he bu özellikleri gösteren yedi usul listelenmiştir: Semai (3/2, 3/4, 3/8), Yürük Semai (6/8), Sengin Se mai (6/2, 6/4), Darb (6/4), Aksak Semai (10/4,10/8), Aksak Semai Evferi (10/8) ve Cur cuna (10/16).6 7 Erken 20.yy.m önemli müzisyenlerinden Muallim İsmail Hakkı Bey'in kitabında Semai türlerinin ve alakalı usullerin toplam sayısı on adettir: Yürük Se mai (3/4), Sengin (6/4), Semai (6/4), Ağır Aksak (10/4), Zengin Aksak (10/4), Mevlevi Aksağı (10/4), Aksak (10/8), Curcuna (10/8), Nazlı Düyek (12/8) ve Raks Semai (18/4)7 Usulleri Batı notasının "evrensel" uygulamalarına göre basitleştirerek sunan Veli Kanık dahi Semai türleri ve bunlarla benzeşen tam on usul kaydetmektedir: Ağır Semai (3/4), Sengin Semai (3/4), Yürük Semai (3/4), Semai (3/4). Yürük Sofyan (6/8), Ağır Aksak Semai (10/4), Aksak Semai (10/8), Aksak Semai Evferi (10/8), Curcuna (10/8) ve Ağır Sofyan (12/8).8
2025
This article examines the conceptual transformation of evolution in Fuad Köprülü's writings between 1909 and 1913, tracing his intellectual trajectory from cosmopolitan literary sociology to nationalist philology. Initially engaging with... more
This article examines the conceptual transformation of evolution in Fuad Köprülü's writings between 1909 and 1913, tracing his intellectual trajectory from cosmopolitan literary sociology to nationalist philology. Initially engaging with Darwinian, Spencerian, and Tainean models of cultural development, Köprülü deployed evolutionary discourse to articulate a comparative and transnational theory of literature. His early essays treat evolution as a gradual and pluralist unfolding of aesthetic and intellectual refinement. However, following the Balkan Wars and under the influence of nationalist thought, Köprülü reimagines evolution as a voluntarist and vitalist force for national rebirth. Drawing on mutationism, Bergson's creative evolution, and Gökalp's cultural sociology, he reframes evolution as rupture, will, and methodological foundation. The article demonstrates how this conceptual reorientation culminates in Köprülü's "Türk Edebiyatı Tarihinde Usûl," which institutionalizes literary history as a national science. By analyzing this shift, the article reveals how Köprülü transformed a European-derived concept into the epistemological core of Turkish literary historiography.
2025
Bu çalışmanın amacı, iki farklı öznenin hem toplumsal-ötekilerle hemhâl olmuş-hem de biricik-hakikate yaslanankendiliklerini katarak kurdukları diyaloglara modernite projesinin ve onun devamında tecrübe edilmekte olan postmodernizmin... more
Bu çalışmanın amacı, iki farklı öznenin hem toplumsal-ötekilerle hemhâl olmuş-hem de biricik-hakikate yaslanankendiliklerini katarak kurdukları diyaloglara modernite projesinin ve onun devamında tecrübe edilmekte olan postmodernizmin dayattığı imaj işgali sonucunda içeriden, bir başka ifadeyle daha tehlikeli bir yerden sinmiş hiçleşme hâlinin çözümlemesini yapmak ve onun karşısına ikili mahremiyet kavramını bir teklif mahiyetinde yerleştirerek tartışmaya açmaktır. Dolayısıyla ilk olarak; sözün konumunu yitirmesi, Jacques Ellul'ün bilindik tabiriyle aşağılanması ve öznenin tam da bu sebeple söz ile yaklaşılabilecek hakikatten dışlanıp salt verili gerçekliğe terk edilmesi, diyalogları hiçleştiren asıl meselenin merkezine alınmış; içerik analizi ve tarihsel yöntemin beraberce kullanıldığı bir perspektiften, sırasıyla yirminci ve yirmi birinci yüzyıllar, modernite projesinin ve aynı etki altında farklı varyasyonlarla süregelmekte olan postmodern dönemin ayırt edici özelliklerine diyaloglar bağlamında değinilmiştir. Ardından çalışmanın iki ucunu kuran hiçleşen diyaloglar ve ikili mahremiyet kavramlarının yirminci yüzyıldaki bir haber metninden veya seçili bir sinema sahnesinden günümüz sosyal medya platformlarının imajyaratıcısına dönüşmüş öznelerine değin uzanan tarafı eleştirel bir okumayla analize tabi tutulmuş; sözü tekrar verili gerçekliğin de ötesindeki o yere yerleştirme ya da hakikati sözle tekrar yakalayabilme imkânı, çalışmaya dayanak kılınan metinler eşliğinde, yine söz ve söz ile yaratılabilecek tavırlar etrafında yorumlanmıştır.
2025
Edebiyatımızın Tanzimat devri'nde Ahmed Mİdhat, Sâmî Paşazade Sezaî, Nâbîzâde Nâzım tarafından ilk örneklerini veren avrupaî küçük hikâye nev'i Servet-i fünun^uiar zamanında daha çok ehemmiyet ka zanmış ve inkişaf etmiştir; bu devirde... more
Edebiyatımızın Tanzimat devri'nde Ahmed Mİdhat, Sâmî Paşazade Sezaî, Nâbîzâde Nâzım tarafından ilk örneklerini veren avrupaî küçük hikâye nev'i Servet-i fünun^uiar zamanında daha çok ehemmiyet ka zanmış ve inkişaf etmiştir; bu devirde Ahmed Râsim, Hüseyin Rahmî, Hâlid Ziya, Mehmed Rauf, Hüseyin Cahid V.b. şahsiyetlerin yanında, Ahmed Hikmet'İ de görürüz. Ahmed Hikmet'e Türk edebiyatı tarihinde yer kazandıran, bir-iki terceme eseri, mahdud sayıda şiirleri, makale ve musahabeleri değil, gerek meviû' ve tertip, gerek dil bakımından nev-t şahsına münhasır, içtimaî, bilhassa vatanî hikâyeleridir.
2025
Öz 19. yüzyıl boyunca Osmanlı toprakları, yalnızca Avrupalı entelektüellerin değil, aynı zamanda Rus diplomatlar ve aydınların da ilgisini çeken önemli bir seyahat rotası olmuştur. Özellikle İstanbul ve onun dini mekânları, Rus seyyahlar... more
Öz 19. yüzyıl boyunca Osmanlı toprakları, yalnızca Avrupalı entelektüellerin değil, aynı zamanda Rus diplomatlar ve aydınların da ilgisini çeken önemli bir seyahat rotası olmuştur. Özellikle İstanbul ve onun dini mekânları, Rus seyyahlar için büyük bir merak konusu hâline gelmiştir. Bu dönemde Osmanlı-Rus ilişkileri, kısa süreli ittifaklar haricinde çoğunlukla gerginlik ve çatışma ekseninde şekillenmiş, ancak Rus seyyahlar, Osmanlı toplumuna dair yaptıkları gözlemlerle kendi kamuoylarında "Türk" ve "İstanbul" imajlarının oluşumuna katkıda bulunmuşlardır.
2025, Neş’e-i Muhabbet İsmâil Dede Efendi’nın Azîz Hatırasına
The way to understand the period in which Hammâmîzâde İsmâil Dede Efendi (1778-1845), one of the polar stars of our makam music, lived is related to the projections of historical and sociocultural transformations as well as musical ones.... more
2025, Müasir dövrdə mədəniyyət siyasəti və bəstəkar yaradıcılığında milli ideologiyanın rolu
:The article ―Modern cultural policy and the role of national ideology in composer's work‖ by Gullu Ismayilova, highlights essential points related to the creative activity of composers in Azerbaijan's cultural policy and provides... more
:The article ―Modern cultural policy and the role of national ideology in composer's
work‖ by Gullu Ismayilova, highlights essential points related to the creative activity of composers in
Azerbaijan's cultural policy and provides information of the themes about national ideology in their
works. The article also describes the activity of young composer Khadija Zeynalova in Germany, her a 3-
part "Lamento", dedicated to Shusha, for a flute trio and 5-part "Garabagh suite" for solo piano are analyzed for the first time here and her ideological position is evaluated.
Key words: culture, composer, ideology, lamento, suite, semantics, trio
2025, MUSİQİNİN DƏYƏRLƏR TƏLİMİNDƏKİ METOD VƏ STRATEGİYALARI
In Azerbaijan, which has been independent for more than 25 years, a high degree of importance is given to the protection and spread of national - spiritual values. It is known that in the education of values of Azerbaijan, the music of... more
In Azerbaijan, which has been independent for more than 25 years, a high degree of importance is given to the protection and spread of national - spiritual values. It is known that in the education of values of Azerbaijan, the music of various art fields developed. Culture is the one way of the state that ideologically influences the people. As it is known, the unlimited resources of culture and music (beauty and aesthetic pleasure) open wide horizons in the integration of national politics to the world. The determination of the national ideology of each state is guided by its strategy. The increasing interest in professional music education can be observed in various places, dance music which is an example of oral traditional culture and folk songs, mughams and ashiq music all over the world, various international related music competitions, festivals and scientific symposiums etc. are organized in Azerbaijan belongs to the mentioned methods and strategies.
Although the famous composers created immortal works of art during the historical era of the professional composer school in Azerbaijan for more than a century, some public-political, social and spiritual issues remained behind in the compositions they applied in terms of being forbidden during the 70-year Soviet period. Right now, both religious music and the struggle of the people for freedom find their expression only in the works which was written during the independence period.
In this article, the abolition of these prohibitions in the period of independence and the inspiration of the Azerbaijani composers, and the meaning of the expressions of their works written in their various music genres will be discussed scientifically and comparatively. In addition, examples of the works of the professional composers that were played in Azerbaijan and Turkey will be mentioned.
Key words: dance, mugham, song, ideology, social etc.
2025, Yegah Musicology Journal (YMJ) Volume VIII Issue 2 2025 – p571-602
Ozanlık geleneği, tarihsel süreç boyunca toplumsal hafızayı, kültürel değerleri ve kolektif duyarlılıkları soyut alandan somut ifade düzlemine taşıyan estetik bir aktarım aracı olarak konumlanmıştır. Bu bağlamda ozanlık/âşıklık geleneği,... more
2025, Cumhuriyetin 100.Yılında Müziğimizin Yüzleri
Türk Sanat Müziği ses sanatçısı Tülin Yakarçelik, 28 Haziran 1940 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Klasik Türk Müziği eğitimi almış olmasının yanı sıra, kariyeri süresince farklı türlerde eserler seslendirmeye özen göstermiş... more
Türk Sanat Müziği ses sanatçısı Tülin Yakarçelik, 28 Haziran 1940 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Klasik Türk Müziği eğitimi almış olmasının yanı sıra, kariyeri süresince farklı türlerde eserler seslendirmeye özen göstermiş özgür bir solisttir. Yeteneği ve başarısıyla, eğitim hayatını ülkemizin yetiştirdiği en önemli isimlerin arasında geçirmiş, sanat yaşamında onların arasında yer almış ilerici, yenilikçi bir Cumhuriyet kadınıdır. Müziğe olan yeteneği küçük yaşlarında fark edilen Yakarçelik’in ilk eğitimi Hüseyin Sadeddin Arel’in kurucusu olduğu İleri Türk Müziği Konservatuvarı’nda şekillenmiştir. Bugünkü adıyla Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu’nun, Türkiye genelinde açmış olduğu sınavı kazanmış ve ses sanatçısı olarak atanmıştır. Türk Müziği Devlet Konservatuvarı 1976 yılında kurulduğunda, Tülin Yakarçelik öğretim üyesi olarak atanmış ve pek çok öğrenci yetiştirmiştir. Tülin Yakarçelik’in sanat yaşamında onu öne çıkaran unsurlar arasında Klasik Türk Müziği icralarının yanı sıra, Türk hafif müziğini de kusursuz biçimde anlaması ve yorumlaması da gelmektedir.
Bu çalışmada, Tülin Yakarçelik’in yaşam öyküsü yayınlanmış röportajları ve bazı yazılarından derlenmiş olup, öğrencisi Mustafa Doğan Dikmen’in anı ve görüşleri ışığında oluşturulmuştur. Tülin Yakarçelik, Türk müziğini bir bütün olarak değerlendiren entelektüel bir icracı ve icra ettiği müziği nazari olarak da son derece iyi bilen bir sanatkâr ve öğretmendir. Sahip olduğu yeteneği başarılı bir sanat yaşamına çevirebilmesi ise bir tesadüften öte, yine Cumhuriyet’in yetiştirdiği birçok önemli ismin vizyon ve misyonundan faydalanacak ortamı yakalamış olmasından ileri geldiği görülmektedir. Sanat yaşamının başlangıcından sonuna kadar örnek alınması gereken bu Cumhuriyet kadını; günümüz sanatçıları ve yetişmekte olan öğrencilere de geriye bıraktığı icraları ve anılarıyla bir ders niteliğindedir. Cumhuriyetimizin yeni sanatçılar yetiştirme olanağı Tülin Yakarçelik gibi özgür ruhlu sanatçıların iyi anlatılabilmesi ve iyi anlaşılabilmesi ile mümkündür.
2025, Chronos Verlag, Zürich
The Shanghai Conservatory of Music (SHCM) seeks to produce, at the end of a highly competitive training programme, international performers of “classical music” – that is, musicians talented enough to perform in international... more
The Shanghai Conservatory of Music (SHCM) seeks to produce, at the end of a highly competitive training programme, international performers of “classical music” – that is, musicians talented enough to perform in international competitions. Accordingly, the SHCM aims to be a global institution, doing its utmost to “globalise” its students so that they are perfectly in step with the universally accepted standards of such competitions. Yet there are also features which are particular to the SHCM – and more generally to the “Chinese model” of conservatories. What I will attempt to show here is that some of these features are accentuations of standard features often found in European conservatoires of “classical music” and its teaching. This is particularly the case for the concepts that have long defined “classical music”. Notions such as that of “musical work” – that is, notions belonging to a particular taxonomy within historically constructed musical practices in the West – play an important role in the discourse of my Chinese interlocutors. More- over, these conceptual accentuations, as manifested by the interviewees, also seem to be reflected in the pedagogical organisation of the SHCM. They are part of a pedagogical process that emphasises much more explicitly than in the West the mastery of a know- how. These accentuations implicitly reveal what is valued in the training of performing musicians and point to the present-day differences in the perception of talent in China and Switzerland.
Comparative analysis can be found at two levels in this article: the first is a consid- eration of the different and common meanings derived from discourses on talent from an ethnomusicological perspective. The second level of analysis focuses on the transposition of the pedagogical model of conservatories from Europe to China, where, under the influ- ence of intertwined social, political, and economic factors, it experienced a development around its own specific set of values. A comparison of the two systems thus provides an opportunity to better understand the correlation between certain factors and values. This research is based on observations made during several stays at the SHCM, together with many years of pedagogical experience in Switzerland, as well as on an analysis of the verbal and non-verbal discourses of students, teachers, and officials of the institution.
2025, mehdi falahati zradoshti
Exploring the place of microtonal in world music and its relationship with classical music
2025, DergiPark (Istanbul University)
Bu çalışmada, Türkiye ile diğer Türk Cumhuriyetleri arasındaki sosyoekonomik ilişkiler incelenerek, temel makroekonomik değişkenler arasındaki ilişkiler değerlendirilmiştir. Türkiye ile diğer Türk Cumhuriyetleri arasındaki ekonomik... more
Bu çalışmada, Türkiye ile diğer Türk Cumhuriyetleri arasındaki sosyoekonomik ilişkiler incelenerek, temel makroekonomik değişkenler arasındaki ilişkiler değerlendirilmiştir. Türkiye ile diğer Türk Cumhuriyetleri arasındaki ekonomik ilişkilerin beklenen düzeyde gelişmediği görülmektedir. Bu ülkelerin coğrafi konumlarının stratejik önem arz etmesi yanında, Türkiye'nin bu ülkelerle tarihi ve kültürel bağlarının bulunması nedeniyle Türkiye ile Türk Cumhuriyetleri arasında ekonomik bir bütünleşmenin gerçekleştirilmesi hem Türkiye hem de Türk Cumhuriyetleri için yararlı olacaktır. Bu bütünleşme bölge ve dünya barışında da katkıda bulunacaktır. Nitekim gelişmiş ülkeler ile bölgedeki bazı ülkeler Türk Cumhuriyetleri'nin hem bir pazar olarak hem de stratejik bir bölge olarak öneminin farkındadırlar. Bu nedenle, Türk Cumhuriyetleri ile sosyal, kültürel ve ekonomik alanda yapılacak işbirliklerinin başarılı olması, bütünleşme yolunda yeni projeler üretilmesine bağlıdır.
2025, II. Uluslararası Türk Dünyası Genç Akademisyenler Kongresi Ortak Geleceğin İnşası (Bildiri Özetleri Kitabı)
2025
This study, named "The Relationship of Kar-ı Nâtık's Composition and Lyrics in Turkish Music", consists of five part. In the first part, where the problem situation is discussed, the purpose, importance, assumptions and limitations of the... more
This study, named "The Relationship of Kar-ı Nâtık's Composition and Lyrics in Turkish Music", consists of five part. In the first part, where the problem situation is discussed, the purpose, importance, assumptions and limitations of the research as well as related definitions are discussed. In the second part, there are data such as the method part of the study, the model of the research, the population and the sample, the collection and analysis of the data. In the third part, accurate information about the Language-Music relationship was given from general to specific, then information was given about Phonetics, which is the science of phonology, then again, accurate information about the musical diction Prosody and the elements that make up Prosody, from general to specific, and finally, about the Kar-ı Nâtik form information is given. In the fourth part, under the heading of findings and interpretation, necessary examinations and analyzes were made by considering the relationship between Kar-ı Nâtık's Composition and Lyrics in Turkish music, which constitutes the sample of the study takes. The research was handled within the framework of "Qualitative" research and "Descriptive" method was used. In line with the descriptive method, the "Survey" model was used. Data; literature review, observation and interview, content analysis, musical analysis methods were used. All data obtained through these techniques used for the research subject were analyzed and interpreted. While this study revealed the importance of prosody in composition techniques, it once again emphasized the importance of Kar-ı Nâtık's in terms of both the continuation of artistic works and teaching our music. It is thought that our study will contribute to what elements should be considered while creating new works, and will play an important role in which works are taken as reference.
2025, Türk Dünyası Stratejik Araştırmalar Kongresi Bildiriler Kitabı
Kırım Tatarları, 1783 senesinden itibaren muhaceretler, siyasi baskılar, sürgünler ve çeşitli toplumsal travmalar nedeniyle dil ve kültür açılarından ciddi sorunlarla karşı karşıya kalmış bir halktır. Özellikle Rusya İmparatorluğu ve... more
Kırım Tatarları, 1783 senesinden itibaren muhaceretler, siyasi baskılar, sürgünler ve çeşitli toplumsal travmalar nedeniyle dil ve kültür açılarından ciddi sorunlarla karşı karşıya kalmış bir halktır. Özellikle Rusya İmparatorluğu ve Sovyet rejimi dönemlerinde uygulanan baskı ve sürgün politikaları, Kırım Tatarcasının hem gündelik yaşamda hem de kamusal alanda kullanım alanını önemli ölçüde daraltmış, dilin varlığını tehdit altına sokmuştur (Kırımlı, 2022, s. 457-465). Dillerin biyolojik canlılar gibi bir yaşam çizgileri olmadığı düşünüldüğünde, bir dilin ölmesine veya varlığını sürdürmesine dil politikaları, sosyo-kültürel ve siyasi konular gibi dil dışı olgular neden olmaktadır (Eker ve Şavk, 2016, s. 3). Bu süreçlerin başlangıcı olarak kabul edilebilecek 1783 yılındaki Rus işgalinden itibaren 1944 sürgünü 2014’te Kırım’ın hukuksuz şekilde Rusya tarafından işgal edilmesine kadar uzanan siyasi gelişmeler, Kırım Tatarcasının UNESCO tarafından “tehlike altındaki diller” kategorisine alınmasına sebep olmuştur. Çünkü Rusya İmparatorluğu, Sovyet rejimi ve günümüz Rusya’sının uyguladığı dil politikaları, Rusçayı “katil dil” olarak nitelendirilen baskın bir dile dönüştürmüş ve bu dilin yapısal ve işlevsel kurallarını dayatarak Kırım Tatarcanın tehlike altındaki dil statüsüne getirmiştir (Eker ve Şavk, 2016, s. 14-15). Dil, bir halkın millî kimliğinin temel unsurlarından biri olarak geçmiş ile gelecek arasında bağlantı kurmakta ve kültürel sürekliliğini sağlamaktadır. Bu bağlamda Kırım Tatarcasının korunması ve yaşatılmasında basılı ve dijital yayınların üstlendiği rol, kültürel kimliğin sürdürülmesi açısından son derece kritik olup incelenmesi gereken önemli bir araştırma alanıdır.
2025, Yegah Müzikoloji Dergisi
Dostlar Konağı, yeni Ankaralı müziğinin icra edildiği ve Ankara yöresi halk oyunlarının oynandığı bir eğlence mekânıdır. Araştırmada, yeni Ankaralı müzik scene içerisinde, Ankaralı müziğinin üretildiği ve tüketildiği bir canlı performans... more
Dostlar Konağı, yeni Ankaralı müziğinin icra edildiği ve Ankara yöresi halk oyunlarının oynandığı bir eğlence mekânıdır. Araştırmada, yeni Ankaralı müzik scene içerisinde, Ankaralı müziğinin üretildiği ve tüketildiği bir canlı performans mekânı olarak son yıllarda oldukça popülerleşen Dostlar Konağı’nın ne gibi müzik/eğlence pratikleri içerdiği, hangi toplumsal sebeplere bağlı olarak ilgi gördüğü ve buradaki programlara katılanların etkinliğe yönelik duygu ve düşüncelerinin neler olduğu gibi çeşitli sorular ele alınmıştır. Bu bağlamda, Ankaralı müziğinin güncel bir performans mekânı olan Dostlar Konağı’nın, çeşitli kavramsal araçlardan yararlanılarak farklı boyutlarda analiz edilmesi amaçlanmıştır. Araştırmada nitel paradigmanın etnografik veri toplama tekniklerinden gözlem, görüşme ve içerik analizi yöntemleri bir arada kullanılmıştır. Araştırma neticesinde, Dostlar Konağı’nın, Ankaralı müziğini içki ve kadın gibi unsurlardan arındırarak muhafazakâr bir eğlence tarzı oluşturduğu ve Ankaralı müziğinin merkezde olduğu kentli eğlence anlayışına toplumsal değerler açısından meşrû bir alternatif yarattığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca, Dostlar Konağı’nın içki ve kadın unsurlarını barındırmaması, güçlü bir icracı-dinleyici etkileşimi içermesi ve karnavalesk bir sosyal ortama sahip olması gibi sebeplerle Seymen âlemlerinden, köy odası sohbetlerinden ve pavyon/gazino türü eğlence anlayışlarından daha farklı ve özgün bir konumda olduğu tespit edilmiştir. Ankaralı eğlence anlayışında, Dostlar Konağı’nda somutlaşan bir dönüşüm sürecinin yaşandığı öne sürülmüş, bu eğlencenin ekonomik açıdan toplumun her kesimi tarafından ulaşılabilir olması da dikkate alındığında mekânın bu derece ilgi görmesinin ardında sözü edilen sosyal ve ekonomik sebeplerin bulunduğuna kanaat getirilmiştir.
2025, Güzel Sanatlar Alanında Uluslararası Çalışmalar
2025
I would like to record my grateful thanks for the excellent guidance and support provided by my supervisor Andy Pratt. The 6 plus years that this research spanned involved many twists and turns. Andy's questions and challenges were vital... more
I would like to record my grateful thanks for the excellent guidance and support provided by my supervisor Andy Pratt. The 6 plus years that this research spanned involved many twists and turns. Andy's questions and challenges were vital in helping me navigate these challenges and bring the research to a successful conclusion. This thesis owes a debt to the producers, engineers, studio owners and managers, and record label representatives who generously gave their time and thoughts for this project. I am also grateful to the Association of Professional Recording Services for allowing me to contact their members and thus begin the process of collecting and gaining the required interviews. To preserve confidentiality all names and places of work have been changed.
2025
I would like to record my grateful thanks for the excellent guidance and support provided by my supervisor Andy Pratt. The 6 plus years that this research spanned involved many twists and turns. Andy's questions and challenges were vital... more
I would like to record my grateful thanks for the excellent guidance and support provided by my supervisor Andy Pratt. The 6 plus years that this research spanned involved many twists and turns. Andy's questions and challenges were vital in helping me navigate these challenges and bring the research to a successful conclusion. This thesis owes a debt to the producers, engineers, studio owners and managers, and record label representatives who generously gave their time and thoughts for this project. I am also grateful to the Association of Professional Recording Services for allowing me to contact their members and thus begin the process of collecting and gaining the required interviews. To preserve confidentiality all names and places of work have been changed.
2025
Türk halk müziği kendi içerisinde çeşitli formlara ayrılmaktadır. Semahlar da söz konusu formlardan biridir ve aynı zamanda bir ritüel olarak sürdürülmektedir. Söz konusu ritüellerde icra edilen eserler, Türk halk müziğinin repertuvarını... more
Türk halk müziği kendi içerisinde çeşitli formlara ayrılmaktadır. Semahlar da söz konusu formlardan biridir ve aynı zamanda bir ritüel olarak sürdürülmektedir. Söz konusu ritüellerde icra edilen eserler, Türk halk müziğinin repertuvarını zenginleştirmektedir. Kırtıl Semahı ve Kısas Semahını form, usul ve makam bakımından karşılaştırmalı analizini amaçlayan bu çalışma, Kırtıl Semahı ile Kısas Semahının müzik ve ritüel bağlamında özelliklerinin belirlenmesi, seçilen örneklem üzerinden her iki semahın özelliklerinin karşılaştırmalı form, usul ve makam analizinin yapılması, böyle bir çalışmanın ilk defa yapılıyor olması ve bu alanda çalışma yapacak olan araştırmacılara kaynak olması bakımından önemlidir. Bu çalışmada nitel araştırma yönteminin betimsel tarama modeli, netnografya yöntemi ve içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Çalışmanın evrenini Kırtıl Semahı olan "Aşağıdan Gelende Telli Turnalar" adlı semah ile Kısas Semahı olan "Bugün Yasta Gördüm Zülfü Siyahı" adlı semah oluşturmaktadır. Evren aynı zamanda çalışmanın örneklemini de yansıttığı için ayrıca bir örneklem seçilmeyerek genel evren üzerinden çalışılmıştır. İlk olarak literatür taramasıyla elde edilen veriler gerekli konu başlıklarında açıklanmıştır. Daha sonra eserler içerik analiziyle incelenmiştir. Son olarak ise her iki semah arasındaki benzerlikler ve farklılıklar üzerinden karşılaştırmalı analiz yapılmıştır. Elde edilen veriler sonucunda her iki semahın da birden fazla bölüme ait olduğu, her bölümün farklı makam ve usûl yapısına sahip olduğu, ezgisel yapılarının birbirinden farklı olarak icra edildiği bölgelerin müzikal dinamiklerinden etkilendiği tespit edilmiştir.
2025
Türk halk müziği ve Türk halk oyunları geçmişten günümüze kadar etkileşim içerisinde bulunarak gelmiştir. TRT repertuvarında yer alan türkülerin birçoğunun halk oyunlarına eşlik amaçlı icra edilmesi de söz konusu etkileşimi destekler... more
Türk halk müziği ve Türk halk oyunları geçmişten günümüze kadar etkileşim içerisinde bulunarak gelmiştir. TRT repertuvarında yer alan türkülerin birçoğunun halk oyunlarına eşlik amaçlı icra edilmesi de söz konusu etkileşimi destekler nitelikte verilerdir. Çalışmaya konu olan bar havalarının geniş alanda yaygın bir biçimde oynanan halk oyunları sınıflandırılması içinde yer aldığı görülmektedir. Halk oyunlarını coğrafi bölgelere göre inceleyen çalışmalarda bar havalarının, Doğu Anadolu ve Karadeniz Bölgelerinde oynandığı görülmektedir. Bar havalarıyla ilgili yapılan çalışmalar incelendiğinde Erzurum ilinde oynanan bar havaları müziklerinin incelendiği, Karadeniz ve Kars yöresine ait bar havaları müzik dinamiklerinin ise hiç incelenmediği dikkat çekmektedir. Dolayısıyla bu çalışmada amaç Kars yöresine ait bar havaları müziklerini makam, form ve usûl bakımından analiz etmektir. Kars yöresine ait bar havası müziklerinin makam, form ve usul analizinin yapılması, çalışmanın ilk defa yapılıyor olması ve bu alanda çalışma yapacak olan araştırmacılara kaynak olması bakımından önemlidir. Nitel araştırma yönteminin betimsel tarama yöntemi ve içerik analizi yöntemi kullanılarak yapılan çalışma, TRT repertuvarında yer alan beş adet Kars bar havaları müzikleriyle sınırlandırılmıştır. Çalışmanın evrenini TRT repertuvarında bulunan Kars yöresine ait olan beş adet bar havası müziği oluşturmaktadır. Evren aynı zamanda çalışmanın örneklemini de yansıttığı için ayrıca bir örneklem seçilmeyerek genel evren üzerinden çalışılmıştır. İncelenen bar havalarının makamsal analizleri Sühan İrden'e göre incelenmiştir. Elde edilen bulgular sonucunda ise Kars yöresi bar havalarının genellikle iki bölümden oluştuğu, söz konusu bölümlerde usul farklılıklarının olduğu, makamsal yapı bakımından incelendiğinde ise Nevruz, Necid Hüseyni, Rast, Uşşak ve Hüseyni makamlarında oldukları tespit edilmiştir.
2025, Sa‘diyye Tarîkatı Mûsikîsi ve Hâfız Mehmed Rif‘at’ın ‘Ebhe’nneğamât fî terennümâti’l-ilâhiyyât’ İsimli Eseri- Ercihan Ülger Doktora Tezi
İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesinde TY 4116 no'da kayıtlı Tekirdağlı eş-Şeyh el-Hâc Hâfız Mehmed Rif'at'ın 'Ebhe'n-neğamât fî terennümâti'l-ilâhiyyât' isimli eseri özelinde Sa'diyye Tarîkatı Mûsikîsi kültürünün, genelde... more
İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesinde TY 4116 no'da kayıtlı Tekirdağlı eş-Şeyh el-Hâc Hâfız Mehmed Rif'at'ın 'Ebhe'n-neğamât fî terennümâti'l-ilâhiyyât' isimli eseri özelinde Sa'diyye Tarîkatı Mûsikîsi kültürünün, genelde tertib edildiği dönemin Tekke Mûsikîsi kültürünün anlaşılmasına sağladığı katkıları araştırmak amacıyla yaptığımız bu çalışma giriş ve sonuç bölümleri hariç iki bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde Mecmûanın mürettibi Tekirdağlı eş-Şeyh el-Hâc Hâfız Mehmed Rif'at'ın hayatı ile ilgili ayrıntılı bilgilendirmeden sonra, mecmûanın şeklî yapısı ile ilgili incelemeye yer verilmiştir. Ardından muhtevâsı açısından mecmûada bulunan formlar, makâmlar, usûller, tarîkatlar, bestekârlar, güfte sahipleri ve müzikal unsurlar incelenmiştir. Bu bölüm mecmûada bulunan Sa'diyye Tarîkatı Mûsikîsi ile alakalı müzikal unsurların incelenmesiyle tamamlanmıştır. İkinci bölümde mecmûanın çeviriyazımında takip edilen metodla ilgili bilgilendirmeden sonra 1599 sayfa olan güfte mecmûasının çeviriyazımı metin olarak verilmiş, sonuç bölümüyle çalışma tamamlanmıştır. Güftelerin ilk mısrâına göre düzenlenen alfâbetik fihrist ve mecmûanın orijinal metninden bazı bölümler ekler kısmında sunulmuştur. Çalışmamızın sonucunda mecmûanın Sa'diyye tarîkatı mûsikîsi hakkında önemli bilgiler içerdiği ve döneminin hem Tekke Mûsıkîsi ve hem de Türk Mûsıkîsi kültürü hakkında bilgi veren oldukça zengin bir mecmûa olduğu kanısına ulaşılmıştır.
2025, DergiPark (Istanbul University)
As happened in the previous periods, the spirit of that time day directs the fine arts. In this period, many currents have emerged. Impressionism, Expressionism, the new classicism, futurism, naturalism, principlism, varoşçuluk, as... more
As happened in the previous periods, the spirit of that time day directs the fine arts. In this period, many currents have emerged. Impressionism, Expressionism, the new classicism, futurism, naturalism, principlism, varoşçuluk, as folklorism and jazz ... Francis Poulenc, is Igor Stravinsky who are among the first followers of impressionism movement. Impressionism is an art movement aiming to express the unrepeatable momentary side of actuality by relating the impression perceived. Francis Poulenc is one of the most popular composers of his century. His music is melodic, lyrical and emotionally expressive and is clearly in a tonal framework. His works flow elegantly and are the concrete samples of French delicacy. French Poulenc's Sonata for oboe and piano, which he wrote, is the work of a phrase rather than advice. The extraordinary structure of this sonata being in the form of slow-gradual-slow brings about an obscure conclusion result. As a descriptive analysis of biographical works, his own sexuality is clear that the center of the composition. As F.Poulenc's homosexual life and art overcome the confion in his soul, he becomes an example of artist who produced a significant piece of art.
2025, Readings in ethnomusicolgy
During also open to other interpretations, such as those of a psychological or phenomenological nature. On the other hand, the philosophy of perception-notably visual and auditory-, which is open to larger theosophical perspectives, is... more
During also open to other interpretations, such as those of a psychological or phenomenological nature. On the other hand, the philosophy of perception-notably visual and auditory-, which is open to larger theosophical perspectives, is deeply anchored in metaphysical or metaphoric interpretations of those experiences that possess a particularly intensive and special quality. Within these interpretations, experiences that are witnessed through vision and listening occupy an important position in mysticism, in gnosis and in the esoteric sciences. hearing is the other fundamental axis to Revelation, was priviledged samâ', the spiritual concert.
2025, Trabzon ilahiyat dergisi
2025
Muallim İsmail Hakkı Bey has both served in the music educational institutions of his period and has been in archive studies and a note archive containing thousands of notes has reached the present day through him. With this research, it... more
Muallim İsmail Hakkı Bey has both served in the music educational institutions of his period and has been in archive studies and a note archive containing thousands of notes has reached the present day through him. With this research, it is aimed to review the content of a Notation Book registered with the T6834 number in the İstanbul Military Museum Library, which belongs to Muallim İsmail Hakkı Bey, and to be recorded in the music repertoire making evaluations about the notebook. In this context, all compositions in the notebook are compared with the note records in the repertoire, types, lyrics and composers, pages in the notebook, information about rhythm and maqams, whether they are present in the repertoire records, whether they have notes, If available, similar and different aspects, such as archive numbers, are described in detail in one section. Then, on the basis of the Arel-Ezgi-Uzdilek System, compositions were transferred to today's notation system. The notebook contains compositions from centuries ago, the fact that the entire composers belongs to the sultans, and the emergence of the difference in the difference between the recordings in the Turkish music repertoire makes the notebook important for today. In this sense the notes of the compositions in the notebook were transferred to the present note system in accordance with the original, both the differences were specified and the presence of the compositions in the different variant was revealed. As a result of the comparison 44 compositions in the notebook; The notes of 9 compositions with a note in the notebook but whose notes could not be determined despite the fact that they were given information in the repertoire records was recorded in the music repertoire of today and presented to the attention of the researchers.
2025
Throughout history, lovers have featured social and individual issues in their poems. At the beginning of these issues is the concept of loyalty. It is very important for human beings to see loyalty from their loved ones. It is an... more
Throughout history, lovers have featured social and individual issues in their poems. At the beginning of these issues is the concept of loyalty. It is very important for human beings to see loyalty from their loved ones. It is an emotional need to see loyalty from their loved ones, especially for lovers whose lives have been difficult and who have to get away from homeland and earn money. For people who are loyal to their loved ones and friends, separation becomes bearable even a little bit. For those who see disloyalty, this is very difficult. Ashik Veysel, a lover whose life has been through difficulties and who has seen disloyalty many times and who is a master lover, has also stated that the feeling of loyalty is very important for people and that the encounter with disloyalty is heavy for people in many poems. The aim of this study is to examine the poems of Ashik Veysel, who grew up in the tradition of minstrelsy and who was considered among the important lovers both in his p...
2025, Popular Music (Cambridge University Press), 43(2)
This article focuses on Kardeş Türküler, a band that reflects the multiple cultural heritages of Anatolia in its concerts and albums. Kardeş Türküler has taken a unique stance in choosing to express itself from a culturally pluralistic... more
This article focuses on Kardeş Türküler, a band that reflects the multiple cultural heritages of Anatolia in its concerts and albums. Kardeş Türküler has taken a unique stance in choosing to express itself from a culturally pluralistic perspective rather than following a single language or identity. Referring to Kardeş Türküler as ‘art action’, and utilising the non-reductive methods of John Street that focus on the two-way interaction between music and politics, I conducted in-depth interviews in 2017, 2020 and 2021 with the core members and the former coach of the group regarding its intellectual roots and internal modus operandi. There are three main reasons for Kardeş Türküler’s deep engagement with music as protest: being against the cultural–artistic policies of the Republican period; the political meaning of making multilingual music in Turkiye; and Kardeş Türküler’s engagement with post-neoliberal street protests such as the Gezi Park movement.
2025, ZORBA, Aleksi Zorba’nın Yaşamı Ve Dünya Görüşü - Nikos Kazancakis, Can yayınları
The first uncensored Turkish translation of the most well-known Greek novel, ZORBA.
2025
kuvvetlendirmek amacıyla yurtdışına gönderilen "Türk Beşleri" arasında yer almaktadır. Necil Kazım Akses'in müziği; Batı'nın armonik yapısını ve formlarını, Türk müziğinin melodik ve ritmik zenginliğiyle harmanlamasıyla çok katmanlı bir... more
kuvvetlendirmek amacıyla yurtdışına gönderilen "Türk Beşleri" arasında yer almaktadır. Necil Kazım Akses'in müziği; Batı'nın armonik yapısını ve formlarını, Türk müziğinin melodik ve ritmik zenginliğiyle harmanlamasıyla çok katmanlı bir yapıya sahiptir. Necil Kazım Akses, Türk müziğinin makamlarını ve melodik yapılarını modern armoni ile birleştirerek kendine özgü bir dil yaratmıştır. Bestelerinde senfonik yapıların yanı sıra oda müziği, konçertolar ve opera türünde eserlere de yer vermiştir. Anadolu ezgilerini ve halk müziği unsurlarını modern tekniklerle
2025, yegah müzikoloji
kuvvetlendirmek amacıyla yurtdışına gönderilen "Türk Beşleri" arasında yer almaktadır. Necil Kazım Akses'in müziği; Batı'nın armonik yapısını ve formlarını, Türk müziğinin melodik ve ritmik zenginliğiyle harmanlamasıyla çok katmanlı bir... more
kuvvetlendirmek amacıyla yurtdışına gönderilen "Türk Beşleri" arasında yer almaktadır. Necil Kazım Akses'in müziği; Batı'nın armonik yapısını ve formlarını, Türk müziğinin melodik ve ritmik zenginliğiyle harmanlamasıyla çok katmanlı bir yapıya sahiptir. Necil Kazım Akses, Türk müziğinin makamlarını ve melodik yapılarını modern armoni ile birleştirerek kendine özgü bir dil yaratmıştır. Bestelerinde senfonik yapıların yanı sıra oda müziği, konçertolar ve opera türünde eserlere de yer vermiştir. Anadolu ezgilerini ve halk müziği unsurlarını modern tekniklerle
2025, DOAJ (DOAJ: Directory of Open Access Journals)
Çelebi Üniversitesi (TURKEY)) *Soyadına göre alfabetik sırada / In alphabetical order by surname Kapak Tasarımı / Cover Design
2025, DergiPark (Istanbul University)
Çelebi Üniversitesi (TURKEY)) *Soyadına göre alfabetik sırada / In alphabetical order by surname Kapak Tasarımı / Cover Design
2025, DergiPark (Istanbul University)
Çelebi Üniversitesi (TURKEY)) *Soyadına göre alfabetik sırada / In alphabetical order by surname Kapak Tasarımı / Cover Design