Ayşe Selcen Yücelen | ŞırnakUniversity (original) (raw)

Uploads

Papers by Ayşe Selcen Yücelen

Research paper thumbnail of Canvas as a Palette: Seurat

Idil Sanat ve Dil Dergisi, Oct 25, 2018

Georges Seurat, Neo-empresyonizmin en önemli temsilcisi olarak bilinmektedir. Sanatçının noktacı ... more Georges Seurat, Neo-empresyonizmin en önemli temsilcisi olarak bilinmektedir. Sanatçının noktacı anlayıştaki üslubu akımın genel çerçevesini şekillendirmiştir. Empresyonizmden etkilenip geliştirdiği yöntem, sanatı ve bilimi aynı zeminde buluşturmuştur. Bu yöntemin adı divizyonizm ya da bölmeciliktir. Geliştirdiği yönteme göre; gözlemlenen renkler en küçük öğelerine indirgediğinde bölmecilik (divizyonizm), boyanın sürülmesi söz konusu olduğu zaman ise noktacılık (puantilizm) adıyla anılmaktadır. Yöntemi, boyanın palet üzerinde değil resim üzerinde bir araya gelip retinada karışması fikrine dayanmaktadır. Seurat, empresyonizmin yöntemlerinden faydalanmış, renkle ilgili bilimsel kuramları incelemiş ve resimlerini katışıksız renklerle, yani renkleri palet üzerinde karıştırmadan eser üzerinde noktalar halinde yan yana getirerek, mozaik gibi boyayarak yapmıştır. Sanatçının uygulamış olduğu bu yöntem sonraki dönemlerde noktacılık adını alacaktır. Seurat’nın bulmuş olduğu bu yöntem, tekniğini geliştirmek adına incelediği renk ve optikle ilgili teorilerle birebir ilişkilidir. Bağlı olduğu bu bilimsel gelişmeler her ne kadar farklı bir teknik geliştirmesine olanak tanımışsa da bir yandan da resimde gerçekçilikten uzaklaşmasına yol açmıştır. Oysa bu tür resimlerde, fiziksel gerçekliği tüm sahiciliği içinde yakalama çabasıyla şekillenen bir optik gerçekçilik vardır. Bu çabasıyla, resim sanatı özerkleşmiş ve kendi gerçekliğine giden yolu açılmıştır.

Research paper thumbnail of Araç Ve Amaç Bağlamında Sanatın Terapötik Yönü

Social Sciences Studies Journal, 2023

Sanatın en büyük var olma dürtülerinden biri, vesile olmaktır. Kişinin kendini ifade etmesine, es... more Sanatın en büyük var olma dürtülerinden biri, vesile olmaktır. Kişinin kendini ifade etmesine, eserin kendini göstermesine, izleyicinin idrak gücünün artmasına vesile olmak… Kökeni Arapça olan “vesile” kelimesi; aracı, araç, yöntem, fırsat gibi anlamlara denk düşmektedir. Bu da sanatın kimi zaman bir hedefe ulaşma konusunda aracı, bir düşünceyi anlatma konusunda araç, sanatçının arınması için kullandığı yöntem veya ortaya konulması gereken meselelerde bir fırsat olarak işleve sahiptir. Tüm bu bağlamları anlamsal ve işlevsel olarak içeren terapi olgusu ise sanatın fıtratında halihazırda var olan bir özelliğidir. Bu özellik sayesinde, özel bir çaba gerektirmeksizin samimi yapılan her sanat edimi, terapi ile birlikte şifayı da bünyesinde barındırmaktadır. Şifa verme amacıyla sanat aracılığıyla kullanılan ilk terapi yöntemleri antik dönemlerde ortaya çıkmıştır. Özellikle müzik kullanılarak uygulanan bu yöntemler zamanla tıp literatüründe yer edinmeye başlamıştır. İkinci Dünya Savaşı’na kadar bireyin ruhsal olarak iyi olma haline alternatif tıp çerçevesinde devam eden bu yöntemler, savaş sonrasında psikoloji ve sanat kavşağında literatürde yerini almıştır. Sanat terapisi olgusunun zamanla daha da iyi şekillenen kapsamı, dönemin sanat hareketlerinin eğilimleriyle etkileşime geçmiştir. Bu durum sanatın ve sanatçının beklentilerini farklı bir boyuta taşımış ve sanat terapisi olgusu, psikoloji alanından sanat alanına doğru bir merak gelişmesine olanak sağlamıştır. Bu sayede sanatın ne olduğu, sanatçının kim olabileceği gibi konular daha fazla tartışılır hale gelmiştir. Günümüze değin devam eden bu tartışmalar bize bu süreçte, her disiplinden ihtiyaç duyduğu şeyi, istediği şekilde alan bir sanatın varlığını kabul ettirmiştir. Bunun örneklerinden biri de Refik Anadol’un yapay zeka aracılığıyla sinirbilim yöntemlerinden faydalanarak ürettiği, kişilerin travmalarına şiirsel bir boyutta dahil olduğumuz veri resimleridir. Sanat terapi olgusunun bu manada bir araç olarak insanlığa hizmet ettiği ilk dönemlerinden, bir amaca dönüştüğü günümüze kadarki süreci, bu araştırmanın konusunu oluşturmaktadır.

Research paper thumbnail of As the Pioneer of the Painting History: Giotto di Bondone

during the late Gothic Period or as we called transition period Pre-Renaissance, has left many im... more during the late Gothic Period or as we called transition period Pre-Renaissance, has left many important art pieces which could bring the questionings to the agenda related with art painting history and the future of painting critics. The effect of these masterpieces has spreaded directly, even more than 6th century-old times had passed it's still discussed. The artist who became the pioneer by letting the viewer to get involve to the process, and he used this as he became a master, and its apparently seen in all of his art works.

Research paper thumbnail of Canvas as a Palette: Seurat

Idil Sanat ve Dil Dergisi, Oct 25, 2018

Georges Seurat, Neo-empresyonizmin en önemli temsilcisi olarak bilinmektedir. Sanatçının noktacı ... more Georges Seurat, Neo-empresyonizmin en önemli temsilcisi olarak bilinmektedir. Sanatçının noktacı anlayıştaki üslubu akımın genel çerçevesini şekillendirmiştir. Empresyonizmden etkilenip geliştirdiği yöntem, sanatı ve bilimi aynı zeminde buluşturmuştur. Bu yöntemin adı divizyonizm ya da bölmeciliktir. Geliştirdiği yönteme göre; gözlemlenen renkler en küçük öğelerine indirgediğinde bölmecilik (divizyonizm), boyanın sürülmesi söz konusu olduğu zaman ise noktacılık (puantilizm) adıyla anılmaktadır. Yöntemi, boyanın palet üzerinde değil resim üzerinde bir araya gelip retinada karışması fikrine dayanmaktadır. Seurat, empresyonizmin yöntemlerinden faydalanmış, renkle ilgili bilimsel kuramları incelemiş ve resimlerini katışıksız renklerle, yani renkleri palet üzerinde karıştırmadan eser üzerinde noktalar halinde yan yana getirerek, mozaik gibi boyayarak yapmıştır. Sanatçının uygulamış olduğu bu yöntem sonraki dönemlerde noktacılık adını alacaktır. Seurat’nın bulmuş olduğu bu yöntem, tekniğini geliştirmek adına incelediği renk ve optikle ilgili teorilerle birebir ilişkilidir. Bağlı olduğu bu bilimsel gelişmeler her ne kadar farklı bir teknik geliştirmesine olanak tanımışsa da bir yandan da resimde gerçekçilikten uzaklaşmasına yol açmıştır. Oysa bu tür resimlerde, fiziksel gerçekliği tüm sahiciliği içinde yakalama çabasıyla şekillenen bir optik gerçekçilik vardır. Bu çabasıyla, resim sanatı özerkleşmiş ve kendi gerçekliğine giden yolu açılmıştır.

Research paper thumbnail of Araç Ve Amaç Bağlamında Sanatın Terapötik Yönü

Social Sciences Studies Journal, 2023

Sanatın en büyük var olma dürtülerinden biri, vesile olmaktır. Kişinin kendini ifade etmesine, es... more Sanatın en büyük var olma dürtülerinden biri, vesile olmaktır. Kişinin kendini ifade etmesine, eserin kendini göstermesine, izleyicinin idrak gücünün artmasına vesile olmak… Kökeni Arapça olan “vesile” kelimesi; aracı, araç, yöntem, fırsat gibi anlamlara denk düşmektedir. Bu da sanatın kimi zaman bir hedefe ulaşma konusunda aracı, bir düşünceyi anlatma konusunda araç, sanatçının arınması için kullandığı yöntem veya ortaya konulması gereken meselelerde bir fırsat olarak işleve sahiptir. Tüm bu bağlamları anlamsal ve işlevsel olarak içeren terapi olgusu ise sanatın fıtratında halihazırda var olan bir özelliğidir. Bu özellik sayesinde, özel bir çaba gerektirmeksizin samimi yapılan her sanat edimi, terapi ile birlikte şifayı da bünyesinde barındırmaktadır. Şifa verme amacıyla sanat aracılığıyla kullanılan ilk terapi yöntemleri antik dönemlerde ortaya çıkmıştır. Özellikle müzik kullanılarak uygulanan bu yöntemler zamanla tıp literatüründe yer edinmeye başlamıştır. İkinci Dünya Savaşı’na kadar bireyin ruhsal olarak iyi olma haline alternatif tıp çerçevesinde devam eden bu yöntemler, savaş sonrasında psikoloji ve sanat kavşağında literatürde yerini almıştır. Sanat terapisi olgusunun zamanla daha da iyi şekillenen kapsamı, dönemin sanat hareketlerinin eğilimleriyle etkileşime geçmiştir. Bu durum sanatın ve sanatçının beklentilerini farklı bir boyuta taşımış ve sanat terapisi olgusu, psikoloji alanından sanat alanına doğru bir merak gelişmesine olanak sağlamıştır. Bu sayede sanatın ne olduğu, sanatçının kim olabileceği gibi konular daha fazla tartışılır hale gelmiştir. Günümüze değin devam eden bu tartışmalar bize bu süreçte, her disiplinden ihtiyaç duyduğu şeyi, istediği şekilde alan bir sanatın varlığını kabul ettirmiştir. Bunun örneklerinden biri de Refik Anadol’un yapay zeka aracılığıyla sinirbilim yöntemlerinden faydalanarak ürettiği, kişilerin travmalarına şiirsel bir boyutta dahil olduğumuz veri resimleridir. Sanat terapi olgusunun bu manada bir araç olarak insanlığa hizmet ettiği ilk dönemlerinden, bir amaca dönüştüğü günümüze kadarki süreci, bu araştırmanın konusunu oluşturmaktadır.

Research paper thumbnail of As the Pioneer of the Painting History: Giotto di Bondone

during the late Gothic Period or as we called transition period Pre-Renaissance, has left many im... more during the late Gothic Period or as we called transition period Pre-Renaissance, has left many important art pieces which could bring the questionings to the agenda related with art painting history and the future of painting critics. The effect of these masterpieces has spreaded directly, even more than 6th century-old times had passed it's still discussed. The artist who became the pioneer by letting the viewer to get involve to the process, and he used this as he became a master, and its apparently seen in all of his art works.