ceyhan ışık | Ankara Yildirim Beyazit University (original) (raw)
Papers by ceyhan ışık
For Schiller, the field of historical science is the entire ethical field, and its subject is civ... more For Schiller, the field of historical science is the entire ethical field, and its subject is civilized man. Schiller does not discuss the science of history systematically. However, he talks about the essential qualities of historical science. The aim of this study is to show the qualities of historical science in Schiller and to show his historical science more systematically through these qualities. The characteristics of historical science are as follows: (a) Writing: History begins with writing. (b) Philosophy: The philosophical science of history is unitary, not fragmentary. (c) Universality: Universal history is philosophical history and holistic world history. (d) Teleology: History has purpose, history is God's plan. (e) Presentism: History encompasses all time, but the unit of time that stands at the center is the present. (f) Cyclicality and Progressivism: History is cyclical and progressive in its cause-effect relationship.
Bu makale Fârâbî'nin peygamberin kimliği konusuna olan yaklaşımını ele almaktadır. Kelam ilmi, pe... more Bu makale Fârâbî'nin peygamberin kimliği konusuna olan yaklaşımını ele almaktadır. Kelam ilmi, peygamberlik konusunda mucize ve peygamberlerin sıfatları gibi konuları merkeze alır. Fârâbî ise peygamberlik olgusuna kelam ilminden farklı bakar. O, peygamberliği psikolojik ve sosyo-politik açılardan ele alır. Psikolojik peygamberlik daha çok vahiy teorisi ile ilgiliyken sosyo-politik peygamberlik ise daha çok sosyo-politik önderlik ile ilintilidir. Psikolojik peygamberlik daha çok Aristo etkisi altındadır. Sosyo-politik peygamberlik ise daha çok Platon etkisi altındadır. Fârâbî özellikle Aristoteles'in psikoloji öğretisi sayesinde Helen-İslam terkipli vahiy öğretisi geliştirdi. Benzer bir şeyi sosyo-politik peygamberlikte yaptı. Fârâbî, Platon yardımıyla sosyal peygamberlik öğretisi geliştirdi. Platon'un kanun koyucusu, kralı ve filozofunu Fârâbî peygamber yaptı. Neticede çok yönlü peygamberlik öğretisini geliştirmek için Fârâbî, çok yönlü bir felsefe yolu izledi. Bu felsefede merkezde duran metafiziktir. Etik ve politika ise metafiziğin hizmetindedir. Peygamberlik öğretisi etik ve politikada şekillenmektedir. Peygamberlik iradi dünyanın bir konusudur. Fârâbî, felsefe ve dini uzlaştırmaya çalışır. O, toplumun dini olan İslam ile çatışmamaya gayret sarf etti. Bunun için sosyal peygamberlik teorisi geliştirdi. Fârâbî'nin sosyal peygamberlik öğretisi, bir tür olumlamalı kimliklendirme öğretisidir. Buna göre peygamber kitlesel filozoftur, yasa koyucudur, ilk yöneticidir, ilk hükümdardır, imamdır, eğitmendir, kahramandır ve kâhindir. Bu kimlikler ciddi tonda politika ile ilintilidir. Zaten bir kısmı direkt politik kimliklerdir, ilk yönetici gibi. Fârâbî felsefesinde politika; felsefe ve dinin arasını kuran unsurdur. Felsefe üst bir meşguliyet iken din ise halk tabakasına yöneliktir. Politika ise felsefe ve din arasındaki dengeyi sağlar. Kehanet iki yönlüdür: Vahiy olarak kehanet ve politik müneccimlik olarak kehanet. Fârâbî için peygamber kitlelerin filozofudur. Fârâbî siyaset felsefesinde en büyük sorun belki de Hz. Muhammed'in felsefi anlamda düşünsel yönünün zayıf oluşudur. Fârâbî bu açığı Platon ve Aristoteles ile kapatmaya çalışır. Onun ideal olarak gösterdiği site yöneticisi düşünsel olarak Platon ve Aristoteles bilgisine sahip Hz. Muhammed' dir. Fârâbî bu şekilde İslam ve Yunan felsefesi arasında bir uzlaşma tesis etmeye gayret sarf eder. Bu bağlamda Platon'un filozof-kral öğretisinden de yararlanır. Hz. Muhammed peygamber-kraldır. Hz. Muhammed, tarihte peygamber ve site yönetici olarak var oldu. Filozof kısmını ise Fârâbî; Aristoteles ve Platon yoluyla eklemler. Peygamber yasa koyucudur. Yasa koyuculuk hem Yunan hem de İslam' da bilinen bir olguydu. Fârâbî için yasa koyucu, temel hukuki konularda yol göstericidir. Yasa koyucu bu yönüyle hukuku kodifike eder. Yasa koyuculuk bizatihi hukuksal kodifikasyondur. Hukukçular ise yasa koyucu tarafından konulan kodifikasyonlardan hukuki hükümler çıkarırlar. Peygamber ilk yöneticidir. Yöneticide birçok nitelik olmalıdır. Örneğin yönetici, fiziken ve fikren yeterli olmak zorundadır. Peygamber ilk hükümdardır. Hükümdarlık devlet demektir. Devlet olmadan din var olamaz. Fârâbî felsefesi açısından Allah Hz. Muhammed'i bizatihi-peygamber olmanın yanı sıra-devlet başkanı olarak göndermiştir. Peygamber imamdır. Müminler, yani yurttaşlar imama tabi olanlardır. İmam sayesinde yurttaşlar ümmet, yani devlet hiyerarşisinde yer alır. Peygamber eğitmendir. Peygamberin kendisi eğitime gerek duymaz. Fârâbî bu kimliklerin dışında farklı bazı kimliklikler yoluyla peygamberlik öğretisini geliştirir: Kâhin(lik) ve kahraman(lık). Kehanet iki yönlüdür: Vahiy ve politik müneccimlik. Kahramanlık olmadan politik başarı kazanılmamaktadır. Fârâbî sonrasında sosyal peygamberlik hak ettiği ilgiyi göremedi. Filozofların psikolojik peygamberlik öğretisi daha fazla dikkat çekti.
Felsefe Dünyası
Felsefe tarihçisi Harry Austryn Wolfson'a göre Baruch de Spinoza, felsefe tarihinde bir dönüm nok... more Felsefe tarihçisi Harry Austryn Wolfson'a göre Baruch de Spinoza, felsefe tarihinde bir dönüm noktasıdır: Yahudi Philo, Yahudiliği pagan antik Yunan felsefesi ile uzlaştırmıştı ve onun başlattığı Orta Çağ kitabi ve dinsel felsefe Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam tarafından sürdürüldü, ta ki Yahudi Spinoza bu sistemi yıkana kadar. Akabinde ise modern felsefe başladı. 1 Wolfson, klasik Yunan felsefesini pagan, Orta Çağ felsefesini ise dinsel ve kitabi felsefe olarak niteler. 2 Antik felsefenin ifadelendirme, yani görüş belirtme yöntemleri özdeyiş, diyalog, şiir, hiciv ve formel konuşma iken Orta Çağ felsefesinde buna yeni bir yöntem eklenir: kutsal metin yorumu. 3 Wolfson, Spinoza'yı Tanrı'nın varlığına inandığını kabullenmekle birlikte vahyi inkâr ettiğini düşünür. Ona göre Spinoza, kutsal metinleri yeniden Yunan mitolojik şiir seviyesine indirmiştir. 4 Wolfson, dinsel kitabi felse
Şırnak İlahiyat Fakültesi Dergisi , 2021
Etik Beyanı / Ethics Declaration: Bu makalede bilimsel araştırma ve yayın etiği ilkelerine riayet... more Etik Beyanı / Ethics Declaration: Bu makalede bilimsel araştırma ve yayın etiği ilkelerine riayet edilmiştir. Makale etik izin gerektirmeyen bir çalışma olup en az iki hakem tarafından incelenmiş ve intihal içermediği teyit edilmiştir. / In this article, the principles of scientific research and publication ethics are respected. The article is a study that does not require ethical permission. It has been reviewed by at least two referees and was confirmed that it did not contain plagiarism.
Öz: Ebû Hâmid el-Gazzâlî farklı bilgi ve konularda görüşlerini ifade etmiş çok yönlü bir bilgindi... more Öz: Ebû Hâmid el-Gazzâlî farklı bilgi ve konularda görüşlerini ifade etmiş çok yönlü bir bilgindir. Çok yönlü olmasının yanı sıra velut bir yazardır. Yeri geldiğinde hakkında görüş belirt-mek için farklı eserlerine müracaat etmek gerekir. Ayrıca siste-matik ele almadığı birçok konunun ihmal edildiğine işaret edilmelidir ve kuşkusuz bunlardan birisi her ilmin eylem olma-sına karşın her eylemin ise bilgi olmayışı öğretisidir. Bu öğreti-nin etraflıca incelenmemesinin en önemli sâikleri arasında Gazzâlî'nin bilgi-eylem öğretisinin ciddi bir biçimde analize edilmemesidir. Bilgi-eylem ilişkisi hakkında Gazzâlî'nin İhyâu-Ulûmid-dîn eserinde ciddi bir malzeme vardır. Oysaki Gazzâlî felsefesi bağlamında genellikle onun Bağdat dönemi eserlerinin incelemeye tabi tutulduğu gözlenmektedir. Gazzâlî, eyleme bil-gi, bilgiye ise fikir yoluyla ulaşıldığı görüşündedir. Bununla be-raber Gazzâlî, bilgiden direkt eyleme geçilemeyeceğini ifade eder ve bilgi ile eylem arasına adını hal verdiği üçüncü bir un-sur ihdas eder. Netice itibariyle bilgi, hal ve eylem fikrin üç se-meresi olacaktır. Gazzâlî, tüm bu unsurların birliğinde ısrar edecektir zira o bir vahdet düşünürüdür.
Books by ceyhan ışık
Paradigma Yayınları, 2022
For Schiller, the field of historical science is the entire ethical field, and its subject is civ... more For Schiller, the field of historical science is the entire ethical field, and its subject is civilized man. Schiller does not discuss the science of history systematically. However, he talks about the essential qualities of historical science. The aim of this study is to show the qualities of historical science in Schiller and to show his historical science more systematically through these qualities. The characteristics of historical science are as follows: (a) Writing: History begins with writing. (b) Philosophy: The philosophical science of history is unitary, not fragmentary. (c) Universality: Universal history is philosophical history and holistic world history. (d) Teleology: History has purpose, history is God's plan. (e) Presentism: History encompasses all time, but the unit of time that stands at the center is the present. (f) Cyclicality and Progressivism: History is cyclical and progressive in its cause-effect relationship.
Bu makale Fârâbî'nin peygamberin kimliği konusuna olan yaklaşımını ele almaktadır. Kelam ilmi, pe... more Bu makale Fârâbî'nin peygamberin kimliği konusuna olan yaklaşımını ele almaktadır. Kelam ilmi, peygamberlik konusunda mucize ve peygamberlerin sıfatları gibi konuları merkeze alır. Fârâbî ise peygamberlik olgusuna kelam ilminden farklı bakar. O, peygamberliği psikolojik ve sosyo-politik açılardan ele alır. Psikolojik peygamberlik daha çok vahiy teorisi ile ilgiliyken sosyo-politik peygamberlik ise daha çok sosyo-politik önderlik ile ilintilidir. Psikolojik peygamberlik daha çok Aristo etkisi altındadır. Sosyo-politik peygamberlik ise daha çok Platon etkisi altındadır. Fârâbî özellikle Aristoteles'in psikoloji öğretisi sayesinde Helen-İslam terkipli vahiy öğretisi geliştirdi. Benzer bir şeyi sosyo-politik peygamberlikte yaptı. Fârâbî, Platon yardımıyla sosyal peygamberlik öğretisi geliştirdi. Platon'un kanun koyucusu, kralı ve filozofunu Fârâbî peygamber yaptı. Neticede çok yönlü peygamberlik öğretisini geliştirmek için Fârâbî, çok yönlü bir felsefe yolu izledi. Bu felsefede merkezde duran metafiziktir. Etik ve politika ise metafiziğin hizmetindedir. Peygamberlik öğretisi etik ve politikada şekillenmektedir. Peygamberlik iradi dünyanın bir konusudur. Fârâbî, felsefe ve dini uzlaştırmaya çalışır. O, toplumun dini olan İslam ile çatışmamaya gayret sarf etti. Bunun için sosyal peygamberlik teorisi geliştirdi. Fârâbî'nin sosyal peygamberlik öğretisi, bir tür olumlamalı kimliklendirme öğretisidir. Buna göre peygamber kitlesel filozoftur, yasa koyucudur, ilk yöneticidir, ilk hükümdardır, imamdır, eğitmendir, kahramandır ve kâhindir. Bu kimlikler ciddi tonda politika ile ilintilidir. Zaten bir kısmı direkt politik kimliklerdir, ilk yönetici gibi. Fârâbî felsefesinde politika; felsefe ve dinin arasını kuran unsurdur. Felsefe üst bir meşguliyet iken din ise halk tabakasına yöneliktir. Politika ise felsefe ve din arasındaki dengeyi sağlar. Kehanet iki yönlüdür: Vahiy olarak kehanet ve politik müneccimlik olarak kehanet. Fârâbî için peygamber kitlelerin filozofudur. Fârâbî siyaset felsefesinde en büyük sorun belki de Hz. Muhammed'in felsefi anlamda düşünsel yönünün zayıf oluşudur. Fârâbî bu açığı Platon ve Aristoteles ile kapatmaya çalışır. Onun ideal olarak gösterdiği site yöneticisi düşünsel olarak Platon ve Aristoteles bilgisine sahip Hz. Muhammed' dir. Fârâbî bu şekilde İslam ve Yunan felsefesi arasında bir uzlaşma tesis etmeye gayret sarf eder. Bu bağlamda Platon'un filozof-kral öğretisinden de yararlanır. Hz. Muhammed peygamber-kraldır. Hz. Muhammed, tarihte peygamber ve site yönetici olarak var oldu. Filozof kısmını ise Fârâbî; Aristoteles ve Platon yoluyla eklemler. Peygamber yasa koyucudur. Yasa koyuculuk hem Yunan hem de İslam' da bilinen bir olguydu. Fârâbî için yasa koyucu, temel hukuki konularda yol göstericidir. Yasa koyucu bu yönüyle hukuku kodifike eder. Yasa koyuculuk bizatihi hukuksal kodifikasyondur. Hukukçular ise yasa koyucu tarafından konulan kodifikasyonlardan hukuki hükümler çıkarırlar. Peygamber ilk yöneticidir. Yöneticide birçok nitelik olmalıdır. Örneğin yönetici, fiziken ve fikren yeterli olmak zorundadır. Peygamber ilk hükümdardır. Hükümdarlık devlet demektir. Devlet olmadan din var olamaz. Fârâbî felsefesi açısından Allah Hz. Muhammed'i bizatihi-peygamber olmanın yanı sıra-devlet başkanı olarak göndermiştir. Peygamber imamdır. Müminler, yani yurttaşlar imama tabi olanlardır. İmam sayesinde yurttaşlar ümmet, yani devlet hiyerarşisinde yer alır. Peygamber eğitmendir. Peygamberin kendisi eğitime gerek duymaz. Fârâbî bu kimliklerin dışında farklı bazı kimliklikler yoluyla peygamberlik öğretisini geliştirir: Kâhin(lik) ve kahraman(lık). Kehanet iki yönlüdür: Vahiy ve politik müneccimlik. Kahramanlık olmadan politik başarı kazanılmamaktadır. Fârâbî sonrasında sosyal peygamberlik hak ettiği ilgiyi göremedi. Filozofların psikolojik peygamberlik öğretisi daha fazla dikkat çekti.
Felsefe Dünyası
Felsefe tarihçisi Harry Austryn Wolfson'a göre Baruch de Spinoza, felsefe tarihinde bir dönüm nok... more Felsefe tarihçisi Harry Austryn Wolfson'a göre Baruch de Spinoza, felsefe tarihinde bir dönüm noktasıdır: Yahudi Philo, Yahudiliği pagan antik Yunan felsefesi ile uzlaştırmıştı ve onun başlattığı Orta Çağ kitabi ve dinsel felsefe Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam tarafından sürdürüldü, ta ki Yahudi Spinoza bu sistemi yıkana kadar. Akabinde ise modern felsefe başladı. 1 Wolfson, klasik Yunan felsefesini pagan, Orta Çağ felsefesini ise dinsel ve kitabi felsefe olarak niteler. 2 Antik felsefenin ifadelendirme, yani görüş belirtme yöntemleri özdeyiş, diyalog, şiir, hiciv ve formel konuşma iken Orta Çağ felsefesinde buna yeni bir yöntem eklenir: kutsal metin yorumu. 3 Wolfson, Spinoza'yı Tanrı'nın varlığına inandığını kabullenmekle birlikte vahyi inkâr ettiğini düşünür. Ona göre Spinoza, kutsal metinleri yeniden Yunan mitolojik şiir seviyesine indirmiştir. 4 Wolfson, dinsel kitabi felse
Şırnak İlahiyat Fakültesi Dergisi , 2021
Etik Beyanı / Ethics Declaration: Bu makalede bilimsel araştırma ve yayın etiği ilkelerine riayet... more Etik Beyanı / Ethics Declaration: Bu makalede bilimsel araştırma ve yayın etiği ilkelerine riayet edilmiştir. Makale etik izin gerektirmeyen bir çalışma olup en az iki hakem tarafından incelenmiş ve intihal içermediği teyit edilmiştir. / In this article, the principles of scientific research and publication ethics are respected. The article is a study that does not require ethical permission. It has been reviewed by at least two referees and was confirmed that it did not contain plagiarism.
Öz: Ebû Hâmid el-Gazzâlî farklı bilgi ve konularda görüşlerini ifade etmiş çok yönlü bir bilgindi... more Öz: Ebû Hâmid el-Gazzâlî farklı bilgi ve konularda görüşlerini ifade etmiş çok yönlü bir bilgindir. Çok yönlü olmasının yanı sıra velut bir yazardır. Yeri geldiğinde hakkında görüş belirt-mek için farklı eserlerine müracaat etmek gerekir. Ayrıca siste-matik ele almadığı birçok konunun ihmal edildiğine işaret edilmelidir ve kuşkusuz bunlardan birisi her ilmin eylem olma-sına karşın her eylemin ise bilgi olmayışı öğretisidir. Bu öğreti-nin etraflıca incelenmemesinin en önemli sâikleri arasında Gazzâlî'nin bilgi-eylem öğretisinin ciddi bir biçimde analize edilmemesidir. Bilgi-eylem ilişkisi hakkında Gazzâlî'nin İhyâu-Ulûmid-dîn eserinde ciddi bir malzeme vardır. Oysaki Gazzâlî felsefesi bağlamında genellikle onun Bağdat dönemi eserlerinin incelemeye tabi tutulduğu gözlenmektedir. Gazzâlî, eyleme bil-gi, bilgiye ise fikir yoluyla ulaşıldığı görüşündedir. Bununla be-raber Gazzâlî, bilgiden direkt eyleme geçilemeyeceğini ifade eder ve bilgi ile eylem arasına adını hal verdiği üçüncü bir un-sur ihdas eder. Netice itibariyle bilgi, hal ve eylem fikrin üç se-meresi olacaktır. Gazzâlî, tüm bu unsurların birliğinde ısrar edecektir zira o bir vahdet düşünürüdür.