Musa Genc | Giresun University (original) (raw)
Papers by Musa Genc
Anadolu Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Dergisi - A : Uygulamalı Bilimler ve Mühendislik, 2006
Turkish Journal of Forestry, Feb 19, 2013
Bu çalışmada Göller yöresinde doğal yayılış gösteren menengiç (P. terebinthus subsp. pallasiana B... more Bu çalışmada Göller yöresinde doğal yayılış gösteren menengiç (P. terebinthus subsp. pallasiana Boiss. (Engler)) türünün bazı fiziksel ve fizikokimyasal özellikleri ile ekolojik faktörler arasındaki ilişkilerin ortaya konulması amaçlanmıştır. Bu amaçla göller yöresinin 7 farklı yöre içerisinde toplam 19 örnek alanda çalışma yapılmıştır. Çalışmada örnek alanlar arası farklılığın belirlenmesi için elde edilen veriler tek yönlü varyans analizi ve duncan çoklu karşılaştırma testi ile değerlendirilmiştir. Meyve fiziksel ve fizikokimyasal özellikleri üzerine ekolojik faktörlerin etkisini ortaya koymak için ise çoklu değişken analizi olarak temel bileşen ve kümeleme analizleri kullanılmıştır. Sonuç olarak meyve fiziksel ve fizikokimyasal özelliklerinin örnek alanlara göre farklılık gösterdiği tespit edilmiştir. Yörede mevcut ekolojik faktörlerden ise özellikle sıcaklık ve yükseltinin menengiç meyvelerinin fiziksel ve fizikokimyasal özelliklerine etki eden en önemli değişkenler olduğu sonucuna varılmıştır.
International Workshop on Chestnut Management in Mediterranean Countries - Problems and Prospects, 2009
Abstract: Sinop is an important province for chestnut production in Turkey. The Anatolian chestnu... more Abstract: Sinop is an important province for chestnut production in Turkey. The Anatolian chestnut (Castanea sativa Mill.) grown in this province is particularly delicious and is named the 'lamb chestnut'. Even though many chestnut trees have died due to chestnut blight disease ...
DergiPark (Istanbul University), Feb 13, 2009
Bu çalışmada, karaçalı (Paliurus spina-christi Mill.) ve hünnap (Zizyphus jujuba Mill.) türlerind... more Bu çalışmada, karaçalı (Paliurus spina-christi Mill.) ve hünnap (Zizyphus jujuba Mill.) türlerinde bazı tohum özellikleri ile GA 3 , çıtlatma ve uygun ekim zamanının çimlenme oranına etkileri çalışılmıştır. Hünnap tohumları, 1 Ekim-1 Nisan tarihleri arasında 14 farklı ekim tarihi ve iki farklı ön işlem kullanılarak ekilmiştir. Karaçalı tohumları ise, 1 Ekim-1 Nisan tarihleri arasında 13 farklı tarihte ekilmiştir. Sonuç olarak; Karaçalı türünde kapsüllerdeki ortalama tohum sayısı 2.72 adettir. Tohumların 1000 tane ağırlığı ise ortalama 21.2 g'dır. Hünnap tohumlarının 1000 tane ağırlığı ortalama 308 g'dır. Hünnapta yüksek çimlenme oranı elde edebilmek için, tohumlar 400 ppm GA 3 'te 24 saat bekletilip ekim ayında ekilmeli ya da tohumlar çıtlatıldıktan sonra 12 saat 100 ppm GA 3 çözeltisinde tutulup aralık-ocak aylarında ekim gerçekleştirilmelidir. Ekim-kasım aylarında ekilmesi daha uygun çıkan karaçalı tohumları ise, ekilmeden önce mutlaka, 100 ppm GA 3 çözeltisinde 12 saat süreyle önişleme alınmalıdır.
Having any characteristic of historical, folkloric or mystical is a privilege enough for a tree t... more Having any characteristic of historical, folkloric or mystical is a privilege enough for a tree to be selected as monument. In the same species and/or site, a magnificent tree having a great dimension and age can be defined as a monumental tree, as well. Accordingly, there are four kind of monument tree as follows: (1) Historical monument tree, (2) Folkloric monument tree, (3) Mystical monument tree and (4) Dimensional monumental tree. In Turkey, a standard method to select for dimensional monumental trees has not been evolved so far. Thus, the present inventory knowledge is not sufficient to evaluate a lot of trees known. In this study, a standard method to select dimensional monumental tree was evolved for Turkey's endogenous species. The new method was based on the data of oral questionnaire. The questionnaire was conducted on 135 people, scientist, forest engineer, landscape architecture, botanist and agriculture engineer from all over Turkey. Thought of maximum points to be able to given to the candidate trees for main properties such as estimated age, height, diameter at the breast height (dbh), crown diameter and site were asked to the people, and also for some present positive and negative characteristics. Then, the species were graded into three classes according to their normal heights. The minimal measures of estimated age, height, dbh, and crown diameter and points concerning to the minimal values were separately established for each species. And finally, minimal monumental point (MMP Species) was calculated to each of them, adding points of the estimated age, height, dbh, crown diameter, site and present positive characteristics. According to the new method, a tree to be selected as a dimensional monumental tree must have at least MMP Species ; besides, total negative point should be utilised while deciding its tending and protection urgency.
European Journal of Forest Research, Mar 20, 2014
Determining the adaptability to abiotic conditions and potential establishment success of tree sp... more Determining the adaptability to abiotic conditions and potential establishment success of tree species needs to be conducted before attempting to use a species in large-scale afforestation programs. In this study, the chemical and physiological performance of four Turkish red pine (Pinus brutia Ten.) provenances was investigated after exposure to artificial cold temperature treatments to determine their adaptability to cold environment for potential use in afforestation programs. Seeds were sown and raised for 24, 28, and 32 weeks and exposed to decreasing temperatures in an artificial freezer. Relative electrolyte leakage, chlorophyll fluorescence, and carbohydrate concentrations were measured to determine the variability between provenances. Results showed that diameter and height growth did not vary with origin for each of the three growth stages measured. Root electrolyte leakage values differed between provenances, confirming that cold stress was effectively causing physiological damages when plants were exposed to temperature at-15°C and below. The variability observed in the relationship between provenances and cold hardiness responses can be attributed to tree-to-tree variability within provenances and microsites conditions. There was generally no significant difference in chlorophyll fluorescence between provenances, also attributed to low genetic variation between provenances. Carbohydrate concentrations were also very variable and varied significantly among growth stages and provenances. High-altitude provenances had higher soluble carbohydrates concentrations in several cases, suggesting a relationship between altitude, soluble sugars, and cold hardiness. However, these trends were not consistent; therefore, we suggest that such hypotheses be confirmed through more comprehensive further studies. Keywords Cold hardiness Á Roots REL Á Stem REL Á Chlorophyll fluorescence Communicated by A. Weiskittel.
Journal of Literature and Humanities
Sanayi devrimi sonucunda meydana gelen aşırı endüstrileşme, kentleşme ve doğal hayattan uzaklaşma... more Sanayi devrimi sonucunda meydana gelen aşırı endüstrileşme, kentleşme ve doğal hayattan uzaklaşma ekolojik dengede sıkıntılar meydana getirmiştir. İnsan gücüne dayalı iş kaynaklarının toplumda meydana getirdiği stres ve yorgunluk hali önceden de var olan rekreasyon etkinliklerine katılımı arttırmış ve ihtiyaç haline getirmiştir. Bu durumun en acı örneğini ise 2020 yılında tüm dünyayı çepe çevre saran Covid-19 virüsü salgınında evlere kapandıkça yaşadığımız sıkıntılarla görmekteyiz. Bu nedenle rekreasyona uygun açık alanların potansiyellerini ve bu potansiyelin kapasitesi ile sağlanacak performans değerlerinin de bilinmesi, rekreasyon alanlarının faaliyetlerinin çeşitlendirilmesini sağlayacaktır. Rekreasyon potansiyeli tespitinde, ülkemizde neredeyse kullanılan tek yöntem Gülez yöntemi olması sebebiyle temel ölçek olarak kullanılmıştır. Giresun şehrinde, halkın en çok tercih ettiği kent içi rekreasyon alanlarından olan ve bugüne kadar rekreasyon potansiyelleri çalışılmamış Giresun Kalesi rekreasyon alanı çalışılmak üzere belirlenmiştir. 390 katılımcı ile yapılan anket verileri kullanılarak temel istatistik işlemlerle "rekreasyon alanı kapasite ve performans analizi" hazırlanmıştır. Giresun Kalesi için; rekreasyon potansiyeli, kapasitesi ve performans değerleri sırasıyla, % 73, % 85, % 50 olarak hesaplanmıştır. Bu değerlere bakıldığında, potansiyel ve kapasite mevcut olduğu halde toplumun kendisine sunulmasını beklediği rekreasyonel olanakların kullanılmadığını ortaya koymaktadır. Başka bir deyişle Kale, halkın beklediği rekreasyon performans düzeyine ulaşamamıştır.
Nowadays, as in many sectors, natural and cultural resources face the danger of extinction due to... more Nowadays, as in many sectors, natural and cultural resources face the danger of extinction due to misuse and consumption-oriented life in tourism. Within the framework of the sustainability tourism principle, these resources should be determined, protected, and developed. With the advance technology, the use of photogrammetry offers new methods for surveying natural and cultural resources. In this study, the photographs of two historical sites were taken with a high-resolution handheld camera in order to evaluate the potential of terrestrial photogrammetry approach in the cultural heritage. Then, these photographs were used to develop three-dimensional models of the two sites using two different software-Agisoft Metashape and 3D Zephyr Free. For this study, two important cultural and historical heritages were selected; both located in the center of Giresun province in Turkey. The 3D models of the heritages developed using two software were compared to evaluate the capability of the software. In the evaluation process, 13 photographs for the historical door and 50 photographs for the shrine were used to generate 3D models. According to the evaluation of the models, it was observed that the model generated for the front surface of the Public Garden door provided more detailed and accurate results in both software. When these two programs are compared for the shrine, Agisoft Metashape produced a better 3D model than 3D Zephyr. The results also showed that the photographs obtained from a low-cost handheld camera could provide highly accurate and precise data for documentation of historical and cultural heritages.
Bu çalışmada, İzmir-Dikili'de turizm hakkında şimdiye kadar yapılmış araştırma ve diğer yayın... more Bu çalışmada, İzmir-Dikili'de turizm hakkında şimdiye kadar yapılmış araştırma ve diğer yayınlar taranmış ve takiben gerçekleştirilen arazi incelemeleri ile ilçe sınırları içinde kalan ekoturizm ve açık alan rekreasyonu kaynaklarının mevcut potansiyeline ilişkin tespitlerde bulunulmuştur. Kendi tespitlerimiz, kaynakça verileri ile birlikte değerlendirilmiş ve Dikili'de yakın, orta ve uzun vadede yapılabilecek çalışma ve yatırımlara ait önerilerde bulunulmuştur.In this study, previous researches and publications regarding tourism in the county of Dikili, one ofthe Izmir’s counties in Aegean region of Turkey, were scanned as first step. And then, the investigations have been carried out on the several sites in Dikili, and the present natural, historical and cultural resources in Dikili had been evaluated to estimate ecotourism and outdoor recreation potential ofthe county. And finally, our determination has been evaluated together with the bibliographic data; and some suggesti...
Süleyman Demirel Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi Seri: A, 2009
Bu çalışmada, çıplak köklü Anadolu karaçamı fidanlarının arazi performansı üzerinde fidan kalite ... more Bu çalışmada, çıplak köklü Anadolu karaçamı fidanlarının arazi performansı üzerinde fidan kalite sınıflamasının etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla, Anadolu karaçamı fidanlarında morfolojik fidan özelliklerinden kök boğazı çapı ve fidan boyu esas alınarak beş kalite sınıfı oluşturulmuştur. Çalışmamızda bu kalite sınıflarına giren fidanların morfolojik özellikleri, kalite sınıflarındaki fidanların dikim sonrası arazi performansları incelenmiştir. Kalite sınıflarındaki fidanların arazi performansları, iki deneme alanında ve üç yılık arazi verilerine göre değerlendirilmiştir. Çalışma sonucunda elde edilen bulgulara göre; dikim için en uygun fidanlar, kök boğazı çapı asgari 4 mm ve fidan boyu asgari 10 cm olan 4. kalite sınıfındaki fidanlardır. Çünkü en iyi yaşama yüzdesi ve gelişim 4. kalite sınıfındaki fidanlardan sağlanmıştır. Kök boğazı çapı kalın ve boyu daha uzun fidanlar, daha iyi çap ve boy gelişimi yapmıştır. Anadolu karaçamı fidanlarında dikim şoku en az iki yıl sürmektedir. Anahtar Kelimeler: Anadolu karaçamı, çıplak köklü fidan, kalite sınıflaması, morfoloji, arazi performansı INFLUENCE OF QUALITY CLASSES ON FIELD PERFORMANCE HOLMBOE] IN ANATOLIAN BLACK PINE [Pınus nigra Arn. subsp. pallasiana (Lamb.
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 2009
Calismada, Crataegus x sinaica Boiss. ve Crataegus monogyna Jacq. tohumlarinda ekim zamaninin cim... more Calismada, Crataegus x sinaica Boiss. ve Crataegus monogyna Jacq. tohumlarinda ekim zamaninin cimlenme yuzdesine etkileri arastirilmistir. Bu amacla, C. x sinaica meyveleri, Isparta Orman Bolge Mudurlugu sinirlari icinde yer alan Sutculer-Tota Orman Isletme Sefliginden, C. monogyna meyveleri ise Egirdir-Asagigokdere Isletme Sefliginden toplanmistir. Her bir turden 20'ser adet birey secilmis ve arastirma materyali meyveler, bu bireylerden 15-20 Eylul 2003 tarihleri arasinda toplanmistir. Tohumlar 5 farkli tarihte (03 Ekim 2003, 03 Kasim 2003, 03 Aralik 2003, 03 Ocak 2004 ve 03 Subat 2004) ekilmistir. Ekim zamanlari esas alindiginda, C. monogyna ve C. x sinaica tohumlarinin cimlenme oranlari arasinda anlamli (P<0.001) farkliliklar ortaya cikmistir. Buna gore; C. monogyna ve C. x sinaica turlerinde en yuksek cimlenme orani (% 60,3 ve % 70,6) 03 Ekim 2003 tarihli ekim isleminde saglanmistir. En dusuk cimlenme yuzdesi ise her iki tur icin 03 Subat 2004 tarihinde yapilan ekimlerde ...
Journal of Forest Science, 2018
Variations in the photosynthetic pigments and total carbohydrate contents of needles of different... more Variations in the photosynthetic pigments and total carbohydrate contents of needles of different age classes (current-year, 1-year-old, 2-year-old and 3-year-old) of Pinus nigra subsp. pallasiana (Lambert) Holmboe trees in a young natural stand were investigated during the growing season. In current-year needles, total carbohydrate content was lower during June and July when the needle growth continued than in older age classes, but it was similar to other age classes in the months of August to October. Seasonal patterns of variations in total carbohydrate content were almost similar in 1-, 2-, and 3-year-old needles. Chlorophyll and carotenoid contents increased from May to June, remained relatively constant or declined slightly during summer and autumn in 1-, 2-, and 3-year-old needles. In October, the pigment content was highest in 1-year-old needles, and lowest in 3-year-old needles. Our study indicated that total carbohydrate and pigment contents were affected by needle age cl...
tm - Technisches Messen, 2003
Bu çalışma, Anadolu karaçamı (Pinus nigra ssp. nigra Arn. var. caramanica (Loudon) Rehder) meşcer... more Bu çalışma, Anadolu karaçamı (Pinus nigra ssp. nigra Arn. var. caramanica (Loudon) Rehder) meşceresinde uygulanan ilk aralamaların şiddetinin yakın dönem ekofizyolojik etkilerini incelemek ve uygun aralama derecesini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Aralama işlemleri, doğal yolla gençleştirilmiş 36-40 yaşlarındaki Anadolu karaçamı meşcerelerinde dört farklı aralama yoğunluğunda (Kontrol, zayıf alçak aralama, mutedil alçak aralama ve kuvvetli alçak aralama) üç tekrarlı olarak uygulanmıştır. Anadolu karaçamı bireylerine ait ortalama boy, göğüs yüksekliği çapı ve gün ortası sürgün ksilem su potansiyeli ile toprak özellikleri değerlendirilmiştir. Sonuç olarak; aralama dereceleri ağaçların çap gelişimi üzerinde istatistiksel bakımdan önemli farklar meydana getirmiştir. Ancak boy, toprak özellikleri ve gün ortası sürgün ksilem su potansiyeli üzerindeki etkiler önemli değildir. Nitekim gün ortası sürgün ksilem su potansiyeli, kontrol işleminde - 1,53 MPa, zayıf alçak aralama işleminde - 1,...
TURKISH JOURNAL OF FOREST SCIENCE, 2021
Nowadays, as in many sectors, natural and cultural resources face the danger of extinction due to... more Nowadays, as in many sectors, natural and cultural resources face the danger of extinction due to misuse and consumption-oriented life in tourism. Within the framework of the sustainability tourism principle, these resources should be determined, protected, and developed. With the advance technology, the use of photogrammetry offers new methods for surveying natural and cultural resources. In this study, the photographs of two historical sites were taken with a high-resolution handheld camera in order to evaluate the potential of terrestrial photogrammetry approach in the cultural heritage. Then, these photographs were used to develop three-dimensional models of the two sites using two different software-Agisoft Metashape and 3D Zephyr Free. For this study, two important cultural and historical heritages were selected; both located in the center of Giresun province in Turkey. The 3D models of the heritages developed using two software were compared to evaluate the capability of the software. In the evaluation process, 13 photographs for the historical door and 50 photographs for the shrine were used to generate 3D models. According to the evaluation of the models, it was observed that the model generated for the front surface of the Public Garden door provided more detailed and accurate results in both software. When these two programs are compared for the shrine, Agisoft Metashape produced a better 3D model than 3D Zephyr. The results also showed that the photographs obtained from a low-cost handheld camera could provide highly accurate and precise data for documentation of historical and cultural heritages.
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 2007
Bu arastirmada, menengic (Pistacia terebinthus L.) turunde, ekim zamani farkliliginin ve katlama ... more Bu arastirmada, menengic (Pistacia terebinthus L.) turunde, ekim zamani farkliliginin ve katlama islemlerinin, cimlenme oranina etkileri calisilmistir. Bu amacla, Egirdir fidanliginda iki ayri deneme gerceklestirilmistir. Birinci denemede, 2004 ve 2005 yillarinda toplanan tohumlar 8 degisik surede 6-8 °C sicaklikta soguk katlamaya tabi tutulmus ve 1 Mart tarihinde ekilmistir. Ikinci denemede ise, 12 farkli zamanda (1 Ekim–15 Mart tarihleri arasinda 15 gunde bir) dogrudan tohum ekimi yapilmistir. Denemeler tesadufi parseller deneme desenine uygun olarak 4 yinelemeli kurulmustur. Cimlenme orani verileri, varyans analizi ve Duncan testi uygulanarak degerlendirilmistir. Sonuc olarak, ekim zamanlari ve katlama islemleri cimlenme oranlari uzerinde anlamli bir etkiye sahiptir (p<0.001). 2004–2005 ve 2005–2006 yillarinda yuksek cimlenme oranlari 6-8 °C sicaklikta 75 gun soguk katlama ve 6-8 °C sicaklikta 90 gun soguk katlamadan elde edilmis olup, saptanan cimlenme yuzdeleri % 94 ve daha ...
Turkish Journal of Forestry, 2007
In this study, the effects of GA3, crack and sowing time on the germination rate in the seeds of ... more In this study, the effects of GA3, crack and sowing time on the germination rate in the seeds of Paliurus sipina-christi Mill. and Zizyphus jujuba Mill. were investigated. Besides, some seed characteristics were also determined. The seeds Zizyphus jujuba was sowed by the use 2 pre-sowing treatments and 14 sowing dates, between October 1- April 1. Seeds of Paliurus sipina-christi were sowed at the 13 sowing dates in the same period. As a result, in Paliurus spina-christi species, each capsule had the number of 2.72 seeds, and mean 1000 seed weight was 21.2 g. Mean 1000 seed weight of Zizyphus jujuba seeds was 308 g. In Zizyphus jujuba, the high germination rate was obtained from October sowing and 400 ppm GA3, 24 hour treatment or december and january sowings after treated 100 ppm GA3 12 hours. Paliurus spina-christi seeds must be sowed october or november and 100 ppm GA3, 12 hours treatment, before sowing Keywords: Paliurus spina-christi Mill., Zizyphus jujuba Mill., Germination, GA...
Turkish Journal of Forestry, 2012
Bu calisma, Anadolu karacami (Pinus nigra ssp. nigra Arn. var. caramanica (Loudon) Rehder) mescer... more Bu calisma, Anadolu karacami (Pinus nigra ssp. nigra Arn. var. caramanica (Loudon) Rehder) mesceresinde uygulanan ilk aralamalarin siddetinin yakin donem ekofizyolojik etkilerini incelemek ve uygun aralama derecesini belirlemek amaciyla yapilmistir. Aralama islemleri, dogal yolla genclestirilmis 36-40 yaslarindaki Anadolu karacami mescerelerinde dort farkli aralama yogunlugunda (Kontrol, zayif alcak aralama, mutedil alcak aralama ve kuvvetli alcak aralama) uc tekrarli olarak uygulanmistir. Anadolu karacami bireylerine ait ortalama boy, gogus yuksekligi capi ve gun ortasi surgun ksilem su potansiyeli ile toprak ozellikleri degerlendirilmistir. Sonuc olarak; aralama dereceleri agaclarin cap gelisimi uzerinde istatistiksel bakimdan onemli farklar meydana getirmistir. Ancak boy, toprak ozellikleri ve gun ortasi surgun ksilem su potansiyeli uzerindeki etkiler onemli degildir. Nitekim gun ortasi surgun ksilem su potansiyeli, kontrol isleminde - 1,53 MPa, zayif alcak aralama isleminde - 1,...
Anadolu Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Dergisi - A : Uygulamalı Bilimler ve Mühendislik, 2006
Turkish Journal of Forestry, Feb 19, 2013
Bu çalışmada Göller yöresinde doğal yayılış gösteren menengiç (P. terebinthus subsp. pallasiana B... more Bu çalışmada Göller yöresinde doğal yayılış gösteren menengiç (P. terebinthus subsp. pallasiana Boiss. (Engler)) türünün bazı fiziksel ve fizikokimyasal özellikleri ile ekolojik faktörler arasındaki ilişkilerin ortaya konulması amaçlanmıştır. Bu amaçla göller yöresinin 7 farklı yöre içerisinde toplam 19 örnek alanda çalışma yapılmıştır. Çalışmada örnek alanlar arası farklılığın belirlenmesi için elde edilen veriler tek yönlü varyans analizi ve duncan çoklu karşılaştırma testi ile değerlendirilmiştir. Meyve fiziksel ve fizikokimyasal özellikleri üzerine ekolojik faktörlerin etkisini ortaya koymak için ise çoklu değişken analizi olarak temel bileşen ve kümeleme analizleri kullanılmıştır. Sonuç olarak meyve fiziksel ve fizikokimyasal özelliklerinin örnek alanlara göre farklılık gösterdiği tespit edilmiştir. Yörede mevcut ekolojik faktörlerden ise özellikle sıcaklık ve yükseltinin menengiç meyvelerinin fiziksel ve fizikokimyasal özelliklerine etki eden en önemli değişkenler olduğu sonucuna varılmıştır.
International Workshop on Chestnut Management in Mediterranean Countries - Problems and Prospects, 2009
Abstract: Sinop is an important province for chestnut production in Turkey. The Anatolian chestnu... more Abstract: Sinop is an important province for chestnut production in Turkey. The Anatolian chestnut (Castanea sativa Mill.) grown in this province is particularly delicious and is named the 'lamb chestnut'. Even though many chestnut trees have died due to chestnut blight disease ...
DergiPark (Istanbul University), Feb 13, 2009
Bu çalışmada, karaçalı (Paliurus spina-christi Mill.) ve hünnap (Zizyphus jujuba Mill.) türlerind... more Bu çalışmada, karaçalı (Paliurus spina-christi Mill.) ve hünnap (Zizyphus jujuba Mill.) türlerinde bazı tohum özellikleri ile GA 3 , çıtlatma ve uygun ekim zamanının çimlenme oranına etkileri çalışılmıştır. Hünnap tohumları, 1 Ekim-1 Nisan tarihleri arasında 14 farklı ekim tarihi ve iki farklı ön işlem kullanılarak ekilmiştir. Karaçalı tohumları ise, 1 Ekim-1 Nisan tarihleri arasında 13 farklı tarihte ekilmiştir. Sonuç olarak; Karaçalı türünde kapsüllerdeki ortalama tohum sayısı 2.72 adettir. Tohumların 1000 tane ağırlığı ise ortalama 21.2 g'dır. Hünnap tohumlarının 1000 tane ağırlığı ortalama 308 g'dır. Hünnapta yüksek çimlenme oranı elde edebilmek için, tohumlar 400 ppm GA 3 'te 24 saat bekletilip ekim ayında ekilmeli ya da tohumlar çıtlatıldıktan sonra 12 saat 100 ppm GA 3 çözeltisinde tutulup aralık-ocak aylarında ekim gerçekleştirilmelidir. Ekim-kasım aylarında ekilmesi daha uygun çıkan karaçalı tohumları ise, ekilmeden önce mutlaka, 100 ppm GA 3 çözeltisinde 12 saat süreyle önişleme alınmalıdır.
Having any characteristic of historical, folkloric or mystical is a privilege enough for a tree t... more Having any characteristic of historical, folkloric or mystical is a privilege enough for a tree to be selected as monument. In the same species and/or site, a magnificent tree having a great dimension and age can be defined as a monumental tree, as well. Accordingly, there are four kind of monument tree as follows: (1) Historical monument tree, (2) Folkloric monument tree, (3) Mystical monument tree and (4) Dimensional monumental tree. In Turkey, a standard method to select for dimensional monumental trees has not been evolved so far. Thus, the present inventory knowledge is not sufficient to evaluate a lot of trees known. In this study, a standard method to select dimensional monumental tree was evolved for Turkey's endogenous species. The new method was based on the data of oral questionnaire. The questionnaire was conducted on 135 people, scientist, forest engineer, landscape architecture, botanist and agriculture engineer from all over Turkey. Thought of maximum points to be able to given to the candidate trees for main properties such as estimated age, height, diameter at the breast height (dbh), crown diameter and site were asked to the people, and also for some present positive and negative characteristics. Then, the species were graded into three classes according to their normal heights. The minimal measures of estimated age, height, dbh, and crown diameter and points concerning to the minimal values were separately established for each species. And finally, minimal monumental point (MMP Species) was calculated to each of them, adding points of the estimated age, height, dbh, crown diameter, site and present positive characteristics. According to the new method, a tree to be selected as a dimensional monumental tree must have at least MMP Species ; besides, total negative point should be utilised while deciding its tending and protection urgency.
European Journal of Forest Research, Mar 20, 2014
Determining the adaptability to abiotic conditions and potential establishment success of tree sp... more Determining the adaptability to abiotic conditions and potential establishment success of tree species needs to be conducted before attempting to use a species in large-scale afforestation programs. In this study, the chemical and physiological performance of four Turkish red pine (Pinus brutia Ten.) provenances was investigated after exposure to artificial cold temperature treatments to determine their adaptability to cold environment for potential use in afforestation programs. Seeds were sown and raised for 24, 28, and 32 weeks and exposed to decreasing temperatures in an artificial freezer. Relative electrolyte leakage, chlorophyll fluorescence, and carbohydrate concentrations were measured to determine the variability between provenances. Results showed that diameter and height growth did not vary with origin for each of the three growth stages measured. Root electrolyte leakage values differed between provenances, confirming that cold stress was effectively causing physiological damages when plants were exposed to temperature at-15°C and below. The variability observed in the relationship between provenances and cold hardiness responses can be attributed to tree-to-tree variability within provenances and microsites conditions. There was generally no significant difference in chlorophyll fluorescence between provenances, also attributed to low genetic variation between provenances. Carbohydrate concentrations were also very variable and varied significantly among growth stages and provenances. High-altitude provenances had higher soluble carbohydrates concentrations in several cases, suggesting a relationship between altitude, soluble sugars, and cold hardiness. However, these trends were not consistent; therefore, we suggest that such hypotheses be confirmed through more comprehensive further studies. Keywords Cold hardiness Á Roots REL Á Stem REL Á Chlorophyll fluorescence Communicated by A. Weiskittel.
Journal of Literature and Humanities
Sanayi devrimi sonucunda meydana gelen aşırı endüstrileşme, kentleşme ve doğal hayattan uzaklaşma... more Sanayi devrimi sonucunda meydana gelen aşırı endüstrileşme, kentleşme ve doğal hayattan uzaklaşma ekolojik dengede sıkıntılar meydana getirmiştir. İnsan gücüne dayalı iş kaynaklarının toplumda meydana getirdiği stres ve yorgunluk hali önceden de var olan rekreasyon etkinliklerine katılımı arttırmış ve ihtiyaç haline getirmiştir. Bu durumun en acı örneğini ise 2020 yılında tüm dünyayı çepe çevre saran Covid-19 virüsü salgınında evlere kapandıkça yaşadığımız sıkıntılarla görmekteyiz. Bu nedenle rekreasyona uygun açık alanların potansiyellerini ve bu potansiyelin kapasitesi ile sağlanacak performans değerlerinin de bilinmesi, rekreasyon alanlarının faaliyetlerinin çeşitlendirilmesini sağlayacaktır. Rekreasyon potansiyeli tespitinde, ülkemizde neredeyse kullanılan tek yöntem Gülez yöntemi olması sebebiyle temel ölçek olarak kullanılmıştır. Giresun şehrinde, halkın en çok tercih ettiği kent içi rekreasyon alanlarından olan ve bugüne kadar rekreasyon potansiyelleri çalışılmamış Giresun Kalesi rekreasyon alanı çalışılmak üzere belirlenmiştir. 390 katılımcı ile yapılan anket verileri kullanılarak temel istatistik işlemlerle "rekreasyon alanı kapasite ve performans analizi" hazırlanmıştır. Giresun Kalesi için; rekreasyon potansiyeli, kapasitesi ve performans değerleri sırasıyla, % 73, % 85, % 50 olarak hesaplanmıştır. Bu değerlere bakıldığında, potansiyel ve kapasite mevcut olduğu halde toplumun kendisine sunulmasını beklediği rekreasyonel olanakların kullanılmadığını ortaya koymaktadır. Başka bir deyişle Kale, halkın beklediği rekreasyon performans düzeyine ulaşamamıştır.
Nowadays, as in many sectors, natural and cultural resources face the danger of extinction due to... more Nowadays, as in many sectors, natural and cultural resources face the danger of extinction due to misuse and consumption-oriented life in tourism. Within the framework of the sustainability tourism principle, these resources should be determined, protected, and developed. With the advance technology, the use of photogrammetry offers new methods for surveying natural and cultural resources. In this study, the photographs of two historical sites were taken with a high-resolution handheld camera in order to evaluate the potential of terrestrial photogrammetry approach in the cultural heritage. Then, these photographs were used to develop three-dimensional models of the two sites using two different software-Agisoft Metashape and 3D Zephyr Free. For this study, two important cultural and historical heritages were selected; both located in the center of Giresun province in Turkey. The 3D models of the heritages developed using two software were compared to evaluate the capability of the software. In the evaluation process, 13 photographs for the historical door and 50 photographs for the shrine were used to generate 3D models. According to the evaluation of the models, it was observed that the model generated for the front surface of the Public Garden door provided more detailed and accurate results in both software. When these two programs are compared for the shrine, Agisoft Metashape produced a better 3D model than 3D Zephyr. The results also showed that the photographs obtained from a low-cost handheld camera could provide highly accurate and precise data for documentation of historical and cultural heritages.
Bu çalışmada, İzmir-Dikili'de turizm hakkında şimdiye kadar yapılmış araştırma ve diğer yayın... more Bu çalışmada, İzmir-Dikili'de turizm hakkında şimdiye kadar yapılmış araştırma ve diğer yayınlar taranmış ve takiben gerçekleştirilen arazi incelemeleri ile ilçe sınırları içinde kalan ekoturizm ve açık alan rekreasyonu kaynaklarının mevcut potansiyeline ilişkin tespitlerde bulunulmuştur. Kendi tespitlerimiz, kaynakça verileri ile birlikte değerlendirilmiş ve Dikili'de yakın, orta ve uzun vadede yapılabilecek çalışma ve yatırımlara ait önerilerde bulunulmuştur.In this study, previous researches and publications regarding tourism in the county of Dikili, one ofthe Izmir’s counties in Aegean region of Turkey, were scanned as first step. And then, the investigations have been carried out on the several sites in Dikili, and the present natural, historical and cultural resources in Dikili had been evaluated to estimate ecotourism and outdoor recreation potential ofthe county. And finally, our determination has been evaluated together with the bibliographic data; and some suggesti...
Süleyman Demirel Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi Seri: A, 2009
Bu çalışmada, çıplak köklü Anadolu karaçamı fidanlarının arazi performansı üzerinde fidan kalite ... more Bu çalışmada, çıplak köklü Anadolu karaçamı fidanlarının arazi performansı üzerinde fidan kalite sınıflamasının etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla, Anadolu karaçamı fidanlarında morfolojik fidan özelliklerinden kök boğazı çapı ve fidan boyu esas alınarak beş kalite sınıfı oluşturulmuştur. Çalışmamızda bu kalite sınıflarına giren fidanların morfolojik özellikleri, kalite sınıflarındaki fidanların dikim sonrası arazi performansları incelenmiştir. Kalite sınıflarındaki fidanların arazi performansları, iki deneme alanında ve üç yılık arazi verilerine göre değerlendirilmiştir. Çalışma sonucunda elde edilen bulgulara göre; dikim için en uygun fidanlar, kök boğazı çapı asgari 4 mm ve fidan boyu asgari 10 cm olan 4. kalite sınıfındaki fidanlardır. Çünkü en iyi yaşama yüzdesi ve gelişim 4. kalite sınıfındaki fidanlardan sağlanmıştır. Kök boğazı çapı kalın ve boyu daha uzun fidanlar, daha iyi çap ve boy gelişimi yapmıştır. Anadolu karaçamı fidanlarında dikim şoku en az iki yıl sürmektedir. Anahtar Kelimeler: Anadolu karaçamı, çıplak köklü fidan, kalite sınıflaması, morfoloji, arazi performansı INFLUENCE OF QUALITY CLASSES ON FIELD PERFORMANCE HOLMBOE] IN ANATOLIAN BLACK PINE [Pınus nigra Arn. subsp. pallasiana (Lamb.
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 2009
Calismada, Crataegus x sinaica Boiss. ve Crataegus monogyna Jacq. tohumlarinda ekim zamaninin cim... more Calismada, Crataegus x sinaica Boiss. ve Crataegus monogyna Jacq. tohumlarinda ekim zamaninin cimlenme yuzdesine etkileri arastirilmistir. Bu amacla, C. x sinaica meyveleri, Isparta Orman Bolge Mudurlugu sinirlari icinde yer alan Sutculer-Tota Orman Isletme Sefliginden, C. monogyna meyveleri ise Egirdir-Asagigokdere Isletme Sefliginden toplanmistir. Her bir turden 20'ser adet birey secilmis ve arastirma materyali meyveler, bu bireylerden 15-20 Eylul 2003 tarihleri arasinda toplanmistir. Tohumlar 5 farkli tarihte (03 Ekim 2003, 03 Kasim 2003, 03 Aralik 2003, 03 Ocak 2004 ve 03 Subat 2004) ekilmistir. Ekim zamanlari esas alindiginda, C. monogyna ve C. x sinaica tohumlarinin cimlenme oranlari arasinda anlamli (P<0.001) farkliliklar ortaya cikmistir. Buna gore; C. monogyna ve C. x sinaica turlerinde en yuksek cimlenme orani (% 60,3 ve % 70,6) 03 Ekim 2003 tarihli ekim isleminde saglanmistir. En dusuk cimlenme yuzdesi ise her iki tur icin 03 Subat 2004 tarihinde yapilan ekimlerde ...
Journal of Forest Science, 2018
Variations in the photosynthetic pigments and total carbohydrate contents of needles of different... more Variations in the photosynthetic pigments and total carbohydrate contents of needles of different age classes (current-year, 1-year-old, 2-year-old and 3-year-old) of Pinus nigra subsp. pallasiana (Lambert) Holmboe trees in a young natural stand were investigated during the growing season. In current-year needles, total carbohydrate content was lower during June and July when the needle growth continued than in older age classes, but it was similar to other age classes in the months of August to October. Seasonal patterns of variations in total carbohydrate content were almost similar in 1-, 2-, and 3-year-old needles. Chlorophyll and carotenoid contents increased from May to June, remained relatively constant or declined slightly during summer and autumn in 1-, 2-, and 3-year-old needles. In October, the pigment content was highest in 1-year-old needles, and lowest in 3-year-old needles. Our study indicated that total carbohydrate and pigment contents were affected by needle age cl...
tm - Technisches Messen, 2003
Bu çalışma, Anadolu karaçamı (Pinus nigra ssp. nigra Arn. var. caramanica (Loudon) Rehder) meşcer... more Bu çalışma, Anadolu karaçamı (Pinus nigra ssp. nigra Arn. var. caramanica (Loudon) Rehder) meşceresinde uygulanan ilk aralamaların şiddetinin yakın dönem ekofizyolojik etkilerini incelemek ve uygun aralama derecesini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Aralama işlemleri, doğal yolla gençleştirilmiş 36-40 yaşlarındaki Anadolu karaçamı meşcerelerinde dört farklı aralama yoğunluğunda (Kontrol, zayıf alçak aralama, mutedil alçak aralama ve kuvvetli alçak aralama) üç tekrarlı olarak uygulanmıştır. Anadolu karaçamı bireylerine ait ortalama boy, göğüs yüksekliği çapı ve gün ortası sürgün ksilem su potansiyeli ile toprak özellikleri değerlendirilmiştir. Sonuç olarak; aralama dereceleri ağaçların çap gelişimi üzerinde istatistiksel bakımdan önemli farklar meydana getirmiştir. Ancak boy, toprak özellikleri ve gün ortası sürgün ksilem su potansiyeli üzerindeki etkiler önemli değildir. Nitekim gün ortası sürgün ksilem su potansiyeli, kontrol işleminde - 1,53 MPa, zayıf alçak aralama işleminde - 1,...
TURKISH JOURNAL OF FOREST SCIENCE, 2021
Nowadays, as in many sectors, natural and cultural resources face the danger of extinction due to... more Nowadays, as in many sectors, natural and cultural resources face the danger of extinction due to misuse and consumption-oriented life in tourism. Within the framework of the sustainability tourism principle, these resources should be determined, protected, and developed. With the advance technology, the use of photogrammetry offers new methods for surveying natural and cultural resources. In this study, the photographs of two historical sites were taken with a high-resolution handheld camera in order to evaluate the potential of terrestrial photogrammetry approach in the cultural heritage. Then, these photographs were used to develop three-dimensional models of the two sites using two different software-Agisoft Metashape and 3D Zephyr Free. For this study, two important cultural and historical heritages were selected; both located in the center of Giresun province in Turkey. The 3D models of the heritages developed using two software were compared to evaluate the capability of the software. In the evaluation process, 13 photographs for the historical door and 50 photographs for the shrine were used to generate 3D models. According to the evaluation of the models, it was observed that the model generated for the front surface of the Public Garden door provided more detailed and accurate results in both software. When these two programs are compared for the shrine, Agisoft Metashape produced a better 3D model than 3D Zephyr. The results also showed that the photographs obtained from a low-cost handheld camera could provide highly accurate and precise data for documentation of historical and cultural heritages.
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 2007
Bu arastirmada, menengic (Pistacia terebinthus L.) turunde, ekim zamani farkliliginin ve katlama ... more Bu arastirmada, menengic (Pistacia terebinthus L.) turunde, ekim zamani farkliliginin ve katlama islemlerinin, cimlenme oranina etkileri calisilmistir. Bu amacla, Egirdir fidanliginda iki ayri deneme gerceklestirilmistir. Birinci denemede, 2004 ve 2005 yillarinda toplanan tohumlar 8 degisik surede 6-8 °C sicaklikta soguk katlamaya tabi tutulmus ve 1 Mart tarihinde ekilmistir. Ikinci denemede ise, 12 farkli zamanda (1 Ekim–15 Mart tarihleri arasinda 15 gunde bir) dogrudan tohum ekimi yapilmistir. Denemeler tesadufi parseller deneme desenine uygun olarak 4 yinelemeli kurulmustur. Cimlenme orani verileri, varyans analizi ve Duncan testi uygulanarak degerlendirilmistir. Sonuc olarak, ekim zamanlari ve katlama islemleri cimlenme oranlari uzerinde anlamli bir etkiye sahiptir (p<0.001). 2004–2005 ve 2005–2006 yillarinda yuksek cimlenme oranlari 6-8 °C sicaklikta 75 gun soguk katlama ve 6-8 °C sicaklikta 90 gun soguk katlamadan elde edilmis olup, saptanan cimlenme yuzdeleri % 94 ve daha ...
Turkish Journal of Forestry, 2007
In this study, the effects of GA3, crack and sowing time on the germination rate in the seeds of ... more In this study, the effects of GA3, crack and sowing time on the germination rate in the seeds of Paliurus sipina-christi Mill. and Zizyphus jujuba Mill. were investigated. Besides, some seed characteristics were also determined. The seeds Zizyphus jujuba was sowed by the use 2 pre-sowing treatments and 14 sowing dates, between October 1- April 1. Seeds of Paliurus sipina-christi were sowed at the 13 sowing dates in the same period. As a result, in Paliurus spina-christi species, each capsule had the number of 2.72 seeds, and mean 1000 seed weight was 21.2 g. Mean 1000 seed weight of Zizyphus jujuba seeds was 308 g. In Zizyphus jujuba, the high germination rate was obtained from October sowing and 400 ppm GA3, 24 hour treatment or december and january sowings after treated 100 ppm GA3 12 hours. Paliurus spina-christi seeds must be sowed october or november and 100 ppm GA3, 12 hours treatment, before sowing Keywords: Paliurus spina-christi Mill., Zizyphus jujuba Mill., Germination, GA...
Turkish Journal of Forestry, 2012
Bu calisma, Anadolu karacami (Pinus nigra ssp. nigra Arn. var. caramanica (Loudon) Rehder) mescer... more Bu calisma, Anadolu karacami (Pinus nigra ssp. nigra Arn. var. caramanica (Loudon) Rehder) mesceresinde uygulanan ilk aralamalarin siddetinin yakin donem ekofizyolojik etkilerini incelemek ve uygun aralama derecesini belirlemek amaciyla yapilmistir. Aralama islemleri, dogal yolla genclestirilmis 36-40 yaslarindaki Anadolu karacami mescerelerinde dort farkli aralama yogunlugunda (Kontrol, zayif alcak aralama, mutedil alcak aralama ve kuvvetli alcak aralama) uc tekrarli olarak uygulanmistir. Anadolu karacami bireylerine ait ortalama boy, gogus yuksekligi capi ve gun ortasi surgun ksilem su potansiyeli ile toprak ozellikleri degerlendirilmistir. Sonuc olarak; aralama dereceleri agaclarin cap gelisimi uzerinde istatistiksel bakimdan onemli farklar meydana getirmistir. Ancak boy, toprak ozellikleri ve gun ortasi surgun ksilem su potansiyeli uzerindeki etkiler onemli degildir. Nitekim gun ortasi surgun ksilem su potansiyeli, kontrol isleminde - 1,53 MPa, zayif alcak aralama isleminde - 1,...
"ÖZET Bu çalışmada Çataldere -Maden, orijinli doğuladini fidanları kullanılmıştır. Çalışma kapsam... more "ÖZET Bu çalışmada Çataldere -Maden, orijinli doğuladini fidanları kullanılmıştır. Çalışma kapsamında sırasıyla şu hususlar araştırılmıştır: (1 ) önemli morfolojik özellikler bazında, şaşırtma ve şaşırtma zamanının etkileri, (2) İşlemler (kontrol; sonbahar, ilkbahar ve yaz şaşırtmaları) bazında belirlenen morfolojik özellikler arasındaki karşılıklı ilişkiler, (3) Dört isleme ait ortalama fidan boyu ve kök boğazı çapı kriterleri esas alınarak, işlemler bazında oluşturulan fidan kalite sınıflarının dikim basanları, (4) işlem-solma noktasındaki su potansiyeli etkileşimleri, (5) Yazın şaşırtılan fidanlarda su potansiyelinde oluşan periyodik değişmeler, (6) ilkbaharda şaşırtılan fidanlarda sökümden sonra sulamanın ve dikim öncesinde açık alan koşullarında bırakmanın fidanların su potansiyeli, toplam glikoz içerikleri ve gelişimleri üzerindeki etkileri ve (7) Ksilem su potansiyelinde, tomurcuk durumunda ve kuru ağırlık oranında oluşan periyodik değişmelere göre dormansi halinin değişmesi. Yaz şaşırtması fidanlar en kaliteli fidanlardır. Ayrıca yetiştirme tekniğine bakılmaksızın fidan boyu, kök boğazı çapı ve kök sisteminin kılcal köklerce zengin kompakt bir yapı göstermesi koşuluyla gövde-kök oranı kriterleri fidan kalite sınıflaması çalışmalarında rahatlıkla kullanılabilir. Fidan kalite normlarının belirlenebilmesi için 2 yıllık arazi verileri yetersiz kalmaktadır. Tutma başarısı yönünden şaşırtılmış fidanlar üstün bir performans göstermişlerdir. Bu nedenle ağaçlandırmalarda mutlaka şaşırtılmış boylu Cen az 20 cm) ve kök boğazı çapı kalın (en az 8 mm) fidanlar kullanılmalıdır. Solma noktasındaki su potansiyeli kontrolda -17.88 +/- 2.64 Bar, sonbahar şaşırtmasında -25.67+/-1.69 Bar, ilkbahar şaşırtmasında -27.72 +/- 1.03 Bar ve yaz şaşırtmasında -24.60 +/-Î.07 Bar olarak belirlenmiştir. Dormansi halinin oluşum aşamaları Of Orman Fidanlığı'nda şu dönemlere rastlamaktadır: - Dormansi Halinden Çıkış Dönemi: Şubat sonu -Nisan başı - Ara Dormansi Dönemi: Mayıs sonu -Haz İranın ilk haftası - Dormansi Haline Geçiş Dönemi: Ağustos - Dormansi Haline Geçişin Arttığı Dönem: Eylül başı -Ekim sonu - Dormansi Dönemi: Kasım başı -Şubat sonu (Gerçek Dormansi Dönemi: Aralık ortası -Şubat ortası) Ağustos başından itibaren yapılacak sulamalar minimum bitki su gerilimi -10 Barın üstüne çıktığında yapılmalıdır. Ayrıca özellikle büyüme döneminde bitki su geriliminin -20 Barın üstüne çıkması engellenmelidir. Fidan sökümleri açık ve güneşli günlerde saat 10.00 - 16.00 arasında yapılmamalıdır. Söküm işleminin ardından fidanlar hemen sulanmalıdır.
SUMMARY In "the present study» nursery stocks of Picea orientalis ( L. ) Link. from provenance of Çatal dere -Maden were used, and the following subjects were investigated:!- Influences of trans planting time on morphological properties of seedlings, 2- Rela tionships of morphological characteristics of seedlings concern ing different treatments (Control tuntransplantedl ; autumn, spring and mid-summer transplantings), 3- Postplanting perform ances of defined seedlings at the base of mean height and root collar diameter concerning the treatments, 4- Interactions of treatment -water potential at the wilting point, 5- Seasonal and diurnal changes of xylem water potential of mid-summer trans planting nursery stocks, 6- Effects of watering after lifting and keeping the seedlings on exposure different times before planting on the water potential, total glicose concentration and growing of seedlings transplanted in spring, and 7 -Changes into dormancy cycle according to periodic changes of xylem water potential j bud dormancy and dry weight fraction. Nursery stocks transplanted in mid-summer showed the best quality in the treatments. Besides height, root collar diameter and top/root ratio on condition that seedlings have a compact root system can be easily used in the seedling standardization. Two years field results are not sufficient for estimating of seedling quality norms, but the first year survivals of untrans- planted seedlings were significantly less than those of trans - plantings. Therefore, it is recommended that 4-yr-old trans planted seedlings with height (more than 20 cm) and thick root collor diameter (more than 8 mm) should be used in plantations. The max. top/root ratio for acceptable oriental spruce nursery stocks should be aproximately 3.0. In post -dormant stage, the wilting points of control (un- transplanted ), autumn, spring and mid-summer transplanting were -17.88 +/- 2.64 Bar, -25.67 +/- 1.69 Bar, -27. 72+/-1.03 Bar and -24. 60+/ -1.07 Bar, respectively. The dormancy cycle comprises with the following stages in the "Of Forest Nursery": - Post -dormancy Stage: Late February - Early April, - Medium Dormancy Stage: Late May - First week of June, - Pre -dormancy Stage: August, - Deepening Dormancy Stage: Early September -Late October, and - Dormancy Stage: Early November - Late February. CTrue Dormancy Stage: Mid-December - Mid-February) After early August, irrigation should be done only extremely hot days (> 25 °C) or when predawn plant moisture stress is below -10 Bar. Watering should be short so that water potential will remain above -10 Bar but frequent enough to prevent it from exceeding -20 Bar, especially in first stage of growing season. Lifting of planting stock should be avoided on warm clear days between 10 a.m. and 4 p.m., and seedlings must be watered imme- diatly after lifting. Because watering decreases water loss, and increases total glicose concentration of seedlings"
This study was conducted in order to determine stand structures and site characteristics in the ... more This study was conducted in order to determine stand structures and
site characteristics in the natural distribution areas of kasnak oak in the
Lakes District of Turkey. A total of 34 sample plots areas were taken from
the Afyon-Çay Kasnak Oak Gene Conservation Forest, Isparta-Eğirdir-
Yukarıgökdere Kasnak Oak Natural Protection Area, Isparta-Yenişarbademli
and Isparta-Şarkikaraağaç-Gedikli. Soil samples were taken from soil pits
dug in each sample plot to determine site characteristics. To determine the
stand structures, stand profiles were drawn for each sample plot and number
of trees, top height, middle diameter and age were determined. In addition,
mixture, density, canopy closure, storied and stratum, crown shape and trunk
quality and regeneration condition were evaluated.
Kasnak oak was observed to distribute at elevation between 1500 m
and 1700 m, on northern aspects (north, nortwest, northeast and east), on
middle and bottom slops with 10 - 58 % slope degrees, in Lakes District.
The mean annual temperature is between 6.8 to 9.9 ºC and mean annual
precipitation ranges from 661 to 1165 mm. Annual water deficit is between
109 to 261 mm. Prevailing main rocks of the study area are phyllite, slate
and limestone. Soil types of the areas are calcareous, non-calcareous and
grey brown-podsolic grey brown forest soils. The type of forest floor was
mull in study area.
Mixed Kasnak oak with Turkey oak, Crimean juniper, Anatolian
black pine, Taurus cedar, Lebanon oak, wild service tree, and Norway maple
as well as pure Kasnak oak stands occurred on the study area.Kasnak oak
stands have one and rarely two stratum. The areas are usually sapling and
pole stage. Crown closure was between from 0.4 to 0.9. In the study area,
advance reproductions and saplings were generally originated from roots and
trunks. The natural distribution areas of kasnak oak are under protection but
unfortunately, this areas are still vulnerable against biotic and abiotic
harmful. For this reason, the species should also be protected with ex-situ as
well as in-situ conservation measures and as soon as possible especially
maintenance and restoration works should be initiated.
Keywords: Kasnak oak, Lakes District, stand structures, site
"To assess the effects of seedling spacing on seedling morphology and physiology, one-year-old s... more "To assess the effects of seedling spacing on seedling morphology
and physiology, one-year-old seedlings of Robinia pseudoacacia were
grown at four different seed bed density (3, 6, 9, 12 cm) on seed bed
and four different spacing between rows (40, 60, 80, 100 cm) on
nursery field. Seedlings were produced in different seed bed densities
and they planted in Eskiflehir-K›rka plantation area to assess the
effects of seedling spacing on survival and growth. Seed bed density
affected morphological and physiological characteristics of one-year-old
seedlings. Lower seed bed density produced larger seedlings. Planted
1+0 seedlings produced with 3 and 40 cm spacing were statistically
shorter about 20 cm than the others at the end of the third year. But
20 cm difference is very small amount and it is negligible in practice.
Seed bed density had no effect on survival at the end of the third year.
For this reason, the results indicated that seedlings could be produced
with 138 seedlings/m2 density in nurseries."
"In this study, alternative seed sources were tried to determine for Kütahya-Tavsanlı-Göbel affo... more "In this study, alternative seed sources were tried to determine for
Kütahya-Tavsanlı-Göbel afforestation area which is in the subzone 3.2 of
national tree improvement zoning, prepared for Anatolian black pine by
Forest Tree Seeds and Tree Breeding Research Directorate. The performance
of Anatolian black pine national zoning was also tested for Göbel
afforestation area. The best seed source was Simav-Kicir provenance which
is in the subzone 3.2, as expected, for Göbel afforestation area. It is also
possible to obtain seedling production material from Tavsanlı-:kizoluk and
Bursa-Dagakça, which are in the subzones 3.2, Tavsanlı-Simav, Tavsanlı-
Balıköy, Domaniç-Dereçarsamba, which are in the subzone 3.3, on condition
complying with the principle of the seed transfer. Although Tavsanlı-
Alabarda provenance is in the subzone 3.2, it is not suitable because the
prevailing aspect of the provenance is west. Consequently, Anatolian black
pine breeding zoning which has still been used is successful when Göbel
afforestation area is considered as a base. Effects of origins on the seedling
morphological properties were similar according to discriminant analysis.
When taking into account the field performance, seedlings from AfyonÇataloluk
and Afyon-Ahırdagı provenances within the sub zone 5.3 and
Beysehir-Kurucuova provenance within the sub zone 1.3 can also be used in
the Göbel afforestation area. But the research duration (tree years) is quite
short to reach an absolute opinion. So, taking into account the all
possibilities which can occur in the future, it should be adhere to the
principle -transferring between main improvement zones should not be
carried out.
Key Words: Tree breeding zoning, Anatolian black pine, origin
performance, Kütahya-Göbel afforestation area"
In this research, the effects of seed bed density on some morphological and physiological proper... more In this research, the effects of seed bed density on some
morphological and physiological properties and field performance of
Anatolian black pine were investigated.
Seeds, from Afyon Ahırdagı provenance, were used in the research.
Morphological and physiological properties of seedlings, grown at 7 lines
with control (1.0 cm), 1.5, 2.5, 5.0, 7.5, 10.0 cm treatments in Eskisehir
nursery, were determined and these seedlings were planted. Data were
evaluated by means of analysis of variance, Duncan’s test, analysis of
correlation and discriminant analysis. According to the results, seed bed
density were effective on the morphological and physiological properties and
field performance of the seedlings. Seedlings grown with 15.0x10.0 cm
spacing were the most quality seedling, when evaluating all data together.
Key words: Anatolian black pine, Seed bed density, Seedling morphological
properties, Seedling physiological properties, Field performance