Ceyda Erdin - Academia.edu (original) (raw)

Papers by Ceyda Erdin

Research paper thumbnail of Enez İlçesi ve Yöresi Ağızlarının Söz Varlığı Üzerine Tematik Bir İnceleme

Enez Kitabı, 2023

Ağız araştırmaları Türk dili ve kültürüyle ilgili çalışmalarda önemli bir yer tutmaktadır. Bu ala... more Ağız araştırmaları Türk dili ve kültürüyle ilgili çalışmalarda önemli bir yer tutmaktadır. Bu alana ait araştırmalar ağız özelliklerini büyük ölçüde muhafaza eden yaşlı nüfusun giderek azalması sebebiyle günümüzde daha da önem kazanmış durumdadır. Bunun bilinciyle ağız çalışmaları alanında eskiye göre büyük ilerlemeler kaydedildiği ve konuyla ilgili literatüre bakıldığında Türkiye Türkçesi ağızlarının önemli bir kısmı üzerine derleme çalışmalarının gerçekleştirildiği görülmektedir. Bu derlemeler belli bir bölge ağzı üzerine gerek dil gerekse folklor ile ilgili yapılacak farklı konulardaki çalışmalara kaynaklık etmesi yanında bölgeye ait söz varlığının kayıt altına alınması bakımından da son derece önemlidir.
Bu çalışmada Edirne iline bağlı bir ilçe olan Enez ve yöresi ağızlarının söz varlığının tespiti ve tematik olarak tasnifi ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Çalışma kapsamına sadece isim kategorisinde değerlendirilen sözcükler dâhil edilmiştir. Çeşitli ağız sözlükleri ve yöreyle ilgili daha önce derlenmiş metinlerin taranmasıyla elde edilen isim, sıfat, zarf ve ünlem türündeki sözcükler tematik bakımdan sınıflandırılarak değerlendirilmiştir. Ayrıca çalışmada yöre ağzında kullanımına rastlanan deyim, ikileme, kalıp söz, beddua gibi kelime gruplarına da yer verilmiştir. Bu dilsel veriler ışığında yöre halkının ağız özellikleri ve genel söz varlığı yanında yaşam biçimleri, geçim kaynakları, inançları, yaşadıkları coğrafya gibi kültürlerine dair pek çok şey üzerine çıkarımlar yapılmaya çalışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Enez, Ağızlar, Söz Varlığı, Tematik

Research paper thumbnail of KUTADGU BİLİG'DE İLETİŞİM FİİLLERİ

Kutadgu Bilig Kitabı, 2022

Research paper thumbnail of GAGAUZ TÜRKÇESİNDE MENTAL FİİLLER

International Journal of Languages’ Education and Teaching , 2021

Türk dilinde fiillerin semantik özelliklerine göre ele alınması bazı fiiller arasındaki ayrımın b... more Türk dilinde fiillerin semantik özelliklerine göre ele alınması bazı fiiller arasındaki ayrımın belirgin bir biçimde ortaya koyulmasını sağlar. Fiillerde ortak nokta harekettir. Ancak dur-, kalk-, git-,gel-, otur- gibi fiiller fiziksel bir hareketi gösterirken gör-, düşün-, bil-, hatırla-, üzül- gibi fiiller zihinsel bir hareketi gösterir. Buna göre fiiller bildirdikleri hareketin niteliği ya da meydana gelme biçimi açısından farklılığa sahiptir. Fiziksel ve zihinsel olarak iki farklı şekilde meydana gelen hareketleri karşılayan fiillerin, Türk diliyle ilgili sınıflandırma çalışmalarında çoğunlukla “oluş, durum, kılış” gibi genel başlıklar altında değerlendirildiği görülür. Ancak fiziksel bir hareketi yansıtmayan fiillerin ayrıca değerlendirilmesi gerekir. Bu doğrultuda Türkçede son yıllara ait gramer çalışmalarında zihne dayalı gerçekleşen hareketlerin ayrı bir fiil türü olarak “mental fiil” başlığı altında incelendiği görülmektedir. Mental fiillerin ifade ettiği bu hareketler ise zihinsel sürece dayanmaktadır. Bu zihinsel süreç her biri bir sonrakini etkileyen çeşitli aşamalardan meydana gelmektedir. Algılama ile başlayıp zihinsel işlemlerle devam eden ve türlü çıktılar ile son bulan genellikle üç aşamalı olarak değerlendirilen bir süreçtir. Mental süreç içerisindeki bu aşamalar araştırmacılarca benzer şekillerde ifade edilmiş fakat bunların ele alınışında bazı farklılıklar ortaya çıkmıştır. Bu çalışmada Gagauz Türkçesinde tespit edilen mental fiiller için şöyle bir metot uygulanmıştır: 1. Girdi Basamağı Fiilleri (Algı Fiilleri), 2. İşlem Basamağı Fiilleri (Biliş Fiilleri), 3. Çıktı Basamağı Fiilleri (İfade Fiilleri). Çıktı basamağında yer alan ifade fiilleri duygu fiilleri ve açıklama fiilleri olarak ikiye ayrılmıştır. Açıklama fiilleri görsel açıklama fiilleri ve dilsel açıklama fiilleri başlıkları altında ele alınmıştır. Yine diğer ana ve ara başlıklar altında da daha küçük başlıklar oluşturulmuştur. Bu başlıklar içerisindeki mental fiiller bize Gagauz Türklerinin duygu ve düşünce dünyası ile mental süreçteki hareketleri nasıl ifade ettikleri hakkında bilgi verecektir.

Research paper thumbnail of KADEM KAYNAA ROMANININ SÖZ VARLIĞI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME / AN EVALUATİON ON THE VOCABULARY OF KADEM KAYNAA

RUMELİDE DİL VE EDEBİYAT ARAŞTIRMALARI DERGİSİ, 2020

Öz Dil ve edebiyat arasında öteden beri karşılıklı bir etkileşim söz konusudur. Bir dilin korunar... more Öz
Dil ve edebiyat arasında öteden beri karşılıklı bir etkileşim söz konusudur. Bir dilin korunarak yaşatılması yanında gelişerek zenginleşmesinde edebiyat ürünleri etkin bir role sahiptir. Bu bakımdan her toplumda üretilen edebî ürünler o toplumun ve kullanılan dilin hazineleri sayılır. Bu dil hazinelerinin önemli bir işlevi de meydana geldikleri toplum ve yazıldıkları dil hakkında araştırmacıya kılavuzluk etmeleridir. Bilimsel bir bakışla ele alındıkları takdirde dil ve toplumla alakalı farklı alanlara özgü pek çok sorunun cevaplanmasında veya karanlıkta kalmış noktaların aydınlatılmasında yarar sağlarlar. Yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan Gagauzca için şair ve yazarların ana diliyle yarattıkları edebî türden her eser ayrı bir değer taşır. Ancak meydana getirilen bu eserlerin dilsel açıdan işlenmesi de gerekir. Edebî ürünlerin bir dilin söz varlığının ortaya çıkarılmasındaki rolü malumdur. Söz konusu ürünlerin işlenmesiyle kaybolmaya yüz tutan Gagauzcanın söz varlığı kayıt altına alınacağı gibi yazara özgü farklı ve yeni kullanımların da tespit edilerek dile kazandırılması sağlanacaktır. Çalışmamızda bu amaçla çağdaş Gagauz edebiyatının roman türünde son çıkan eseri olan Kadem Kaynaa romanı incelenmiştir. Mariya Mercanka tarafından kaleme alınan bu roman, çalışmada yazarın söz varlığı, dili ve üslubu açısından değerlendirilmiştir. Çalışma kapsamına romandaki isim ve fiil türünden sözcüklerin on ve üzeri tekrar sayısına sahip olanlar dâhil edilmiştir. Bundan başka yazarın eserdeki atasözü, deyim, ikileme, kalıp söz ve yabancı sözcük kullanımı değerlendirilmiştir. Ayrıca romandan tespit edilen bu söz varlığı unsurlarının Türkiye Türkçesi ve ağızlarıyla ortak olanları belirtilerek bunların bir kısmında görülen farklılıklara değinilmiştir.

Research paper thumbnail of Doğan, Levent (2020). Uygur Atasözleri. Çanakkale: Paradigma Akademi, 939 s., ISBN: 978-605-2292-99-0

Research paper thumbnail of SALTIKNAME VE SALTIK GAZİ BAĞLAMINDA BABAESKİ / BABAESKİ İN THE CONTEXT OF SALTIKNAME AND SALTIK GHAZI

ZEITSCHRIFT FÜR DIE WELT DER TÜRKEN / JOURNAL OF WORLD OF TURKS, 2020

Osmanlı öncesi dönemde İslamiyetin Anadolu ve Balkan coğrafyasında yayılmasında gazi dervişlerin ... more Osmanlı öncesi dönemde İslamiyetin Anadolu ve Balkan coğrafyasında yayılmasında gazi dervişlerin büyük payı vardır. Bu uğurda tarihin önde gelen simalarından biri şüphesiz Sarı Saltık’tır. Üç kıtayı gezmiş olan Sarı Saltık, gazaya başladığı genç yaşından vefatına kadar geçen sürede bütün hayatı boyunca buraların bir Türk-İslam yeri hâline gelmesine çalışmıştır.
O, bu ideali peşinde koşarken mücadeleci ruhunu bir an bile kaybetmeyerek tarihe geçmiş bir şahsiyettir. Sarı Saltık’ın Balkanlara geçişiyle İslamiyetin bu coğrafyada tutunup geniş bir alana yayılması hususu yadsınamaz bir gerçektir. Onun İslamlaştırmak maksadıyla çıktığı Balkanlar serüveninin Babaeski’ye kadar uzandığı görülmektedir. Bu makalenin amacı Saltıkname’den hareketle Sarı Saltık ve Babaeski ilişkisini ortaya koymaktır. Babaeski, destandaki rivayetlere göre Sarı Saltık’ın asıl mezarının bulunduğu yerdir. Bu bağlamda çalışmamızda Sarı Saltık’ın burada açtığı tekke ve bu tekkesinde yaktığı mum, öldüğünde mumunun yandığı tekkede gömülmeyi vasiyet etmesi, Babaeski’deki türbesinin Türk ve Hristiyan halklar tarafından yüzyıllarca önemli bir ziyaret yeri olması gibi konular hakkında bilgi verilecektir. Bunların yanı sıra Babaeski adının nereden geldiği, Umur Gazi ve Otman Baba’nın Babaeski Sarı Saltık türbesini ziyaretleri sırasında yaşanan olaylar üzerinde durulacaktır.
Abstract
In the pre-Ottoman period, veteran dervishes played a major role in the spread of Islam in Anatolia and the Balkans. For this cause, one of the leading figures in history is undoubtedly Sari Saltik. Sari Saltik, who has visited three continents, has tried to make these places become a place of Turkish-Islamic place from his young age until his death. He is a person who has gone down in history by not losing his moment of struggle for a moment while pursuing this ideal.With the passing of Sari Saltik to the Balkans, it is an undeniable fact that Islam is held in this region and spread over a wide area. His adventures in the Balkans, where he came to Islamize, extend to Babaeski.The aim of this article is to reveal the relationship between Sari Saltik and Babaeski in the context of Saltikname. According to the rumors in the legend, Babaeski is the place where the main tomb of Sari Saltik is found.In this context, informations will given about that subjects in our study that; dervish lodge which is opened in Babaeski by Sari Saltik and his burned candle in it, and his request that to be buried in this dervish lodge when he dies, and this dervish lodge in Babaeski has been an important place of visit for centuries by Turkish and Christian peoples. In addition to these, it will be emphasized that where the name of Babaeski came from and also the events of Umur Ghazi and Otman Baba during their visit to Sari Saltik lodge in Babaeski.

Research paper thumbnail of Mariya Mercanka’nın “Kadem Kaynaa” Adlı Romanının Söz Varlığı Bakımından İncelenmesi / An Analysis of Mariya Mercanka's Novel “Kadem Kaynaa” İn Terms Of Vocabulary

Bir dil ve toplum üzerine yapılacak tetkiklerde söz varlığı çalışmaları pek çok açıdan önemli ver... more Bir dil ve toplum üzerine yapılacak tetkiklerde söz varlığı çalışmaları pek çok açıdan önemli veriler sunar. Dilin tüm sözcüklerini kapsayan söz varlığı; bu yönüyle bir toplumun diline, kültürüne ve tarihine ışık tutar. Söz varlığı incelemeleriyle bir dilin tarihsel süreçte geçirmiş olduğu değişimlere ve gelişmelere tanıklık edilirken, sözcüklerde yaşanan ses, şekil ve anlam değişiklikleri de açığa çıkarılır. Yine bu incelemeler sırasında dildeki sözcük türetme yolları gözlemlenebilir. Söz varlığı unsurları arasında yer alan alıntı sözcüklerin saptanmasıyla çalışmada temel alınan dilin daha çok hangi yabancı dillerin etkisi altında kaldığı gibi pek çok konuda çıkarımlarda bulunulabilir. O hâlde bir dilin söz varlığına yönelik yürütülecek çalışmalar o dile her açıdan büyük bir katkı sağlar. Dil, çeşitliliği ve zenginliği yönünden değerlendirilmiş olur.
Söz varlığının tespiti hususunda ise bir toplumun diliyle oluşturulmuş sözlü ve yazılı edebiyat ürünlerinin önemi muhakkaktır. Zira, bu ürünler meydana geldiği topluma ayna tutar, toplumun kullandığı dilin kendine özgü niteliklerini yansıtır.
Bu çalışmada, Gagauz şair ve yazar Mariya Mercanka’nın “Kadem Kaynaa” adlı romanı söz varlığı açısından irdelenmiş, irdeleme sonucunda ulaşılan dilsel veriler ışığında Gagauz Türkçesi ve Gagauz kültürüyle ilgili yapılan saptamalar ortaya konmuştur. Romanın taranmasıyla tespit edilen ad türündeki sözcükler konularına göre, fiil türündeki sözcükler ise yapılarına göre sınıflandırılarak ele alınmıştır. Sınıflandırılan sözcüklerin her biri incelemeye tabi tutulmuş, standart Türkiye Türkçesi ve tarihsel Türk dili alanında mukayese edilmiştir. Tarihsel dönemlerle karşılaştırma yapılırken Eski Uygur Türkçesi Sözlüğü, Dîvânu Lugâti’t Türk ve Kutadgu Bilig esas alınmıştır. Kökenleri bakımından değerlendirilen sözcüklerin köken tespitinde farklı dillerde hazırlanmış sözlüklerden yararlanılmış, tahlilinde ise etimolojik sözlüklere başvurulmuştur. Ayrıca romandan derlenen sözcüklerin Trakya Ağızları Sözlüğü ve Derleme Sözlüğü’nde bulunanları da gösterilerek yorumlanmıştır. Bunun sonucunda Gagauz Türkçesinde kullanılan sözcüklerin Balkan Türk ağızlarıyla özellikle ses bakımından gösterdiği örtüşmeler dikkati çekmiştir. Son olarak bu çalışma ile Gagauz Türkçesine ait pek çok deyim, atasözü, ikileme ve kalıp söz ortaya çıkarılmıştır.

Research paper thumbnail of GAGAUZ ATASÖZLERİNİN SENTAKSI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME / AN EVALUATION ON THE SYNTAX OF GAGAUZ PROVERBS

Turkish Studies Language and Literature, 2019

Günlük konuşma dilinde ve yazı dilinde çeşitli amaçlarla kullanılan, kullanıldığı bağlamda anlatı... more Günlük konuşma dilinde ve yazı dilinde çeşitli amaçlarla kullanılan, kullanıldığı bağlamda anlatımı daha etkili ve çarpıcı kılan atasözleri, Gagauz Türkçesinde söleyiş terimiyle karşılanır. Gagauz halk edebiyatı sözlü malzeme bakımından bir hazinedir. Bu hazinenin önemli bir parçasını da atasözleri oluşturur. Her toplum gibi Gagauz Türkleri de kendi dil yapılarına ve kültürlerine özgü atasözleri meydana getirmişlerdir. Bu bakımından atasözleri gerek Gagauz Türkleriyle ilgili pek çok konu hakkında bilgi edinilmesinde gerekse Gagauz Türkçesinin ses ve şekil özellikleri ile söz diziminin görülmesinde çalışılabilecek halk edebiyatı türlerindendir.
Toplumların atasözleri, genellikle farklı disiplinler tarafından türlü konular içerisinde değerlendirmeye alınır. Buna karşılık Gagauz atasözleri üzerinden Gagauz Türkçesi ve Gagauz Türkleriyle ilgili yürütülmüş araştırmalar oldukça azdır. Günümüze kadar yapılan araştırmalara göz atıldığında ise Gagauz atasözlerinin cümle yapısı bakımından ele alınmadığı görülür. Bu çalışmada Gagauz atasözlerinin cümle yapısını ortaya koymak amaçlanmıştır. Çalışma, Türkiye Türkçesiyle beraber kısmen de olsa Gagauz Türkçesindeki cümle yapısı sınıflandırmaları göz önüne alınarak oluşturulmuştur. Buna göre Gagauz atasözleri basit, birleşik, sıralı, bağlı ve ara sözlü (cümleli) cümle şeklinde sınıflandırılarak beş ana başlıkta ele alınmıştır. Birleşik cümle yapısındaki Gagauz atasözleri ayrıca kendi içinde gruplandırılmıştır. Yapısına göre sınıflandırılan Gagauz atasözleri ilgili başlığın altında yükleminin türüne, yerine ve anlamlarına göre de değerlendirilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Atasözü, Gagauz atasözleri, Gagauz Türkçesi, söz dizimi, cümle yapısı.

AN EVALUATION ON THE SYNTAX OF GAGAUZ PROVERBS

ABSTRACT
Proverbs which are used in daily spoken and written language for various purposes and make the expression more effective and striking in the context in which it is used is met with the term "articulation" in Gagauz Turkish. Gagauz folk literature is a treasure in terms of verbal material. Proverbs are an important part of this treasure. Like every society, Gagauz Turks created proverbs specific to their language structures and cultures, too. In this respect, proverbs are one of the types of folk literature that can be studied both in terms of acquiring information about Gagauz Turks and in examining the sound and shape features and syntax of Gagauz Turkish.
Proverbs of societies are generally evaluated by different disciplines in various subjects. On the other hand, there are few researches about Gagauz Turkish and Gagauz Turks over Gagauz proverbs. When looked at the research done up to the present, it is seen that the proverbs of Gagauz are not considered in terms of sentence structure. The study was conducted with considering the sentence structure classifications in Turkey Turkish and -in part- in Gagauz Turkish. According to this, Gagauz proverbs are classified as simple, compound, sequential, connected and parenthetical sentence and evaluated under five main headings. Gagauz proverbs in the compound sentence structure are also grouped in itself. Gagauz proverbs classified according to their structure were also evaluated according to the type, place and meaning of the predicate under the relevant title.

Research paper thumbnail of Trakya Ağızlarında Giysi Adları Üzerine Bir İnceleme / A Study On Clothes Names In The Dıalect Of Thrace

Ağız araştırmaları alanında yapılan çalışmalar gün geçtikçe artmakta ve bu sayede yazılı dilde ol... more Ağız araştırmaları alanında yapılan çalışmalar gün geçtikçe artmakta ve bu sayede yazılı dilde olmayan yerel ağızlardaki sayısız sözcük belgelenmektedir. Özellikle günümüzde ağızlarda yaşayan sözcüklerin birçok sebepten dolayı yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalması bu alanla ilgili çalışmaların gerekliliğini ve önemini ortaya koymaktadır. Bu çalışmamızda Rumeli ağızlarına ve Türk diline katkı sağlamak amacıyla Trakya bölgesi ağızlarının söz varlığını oluşturan sözcükler arasından giysi adları tespit edilerek değerlendirilmiştir.
İlk çağlardan itibaren giyinmek, örtünmek, süslenmek için kullanılan insan yaşamında önemli bir yere sahip olan giysiler geçmişten günümüze değişerek ve çeşitlenerek gelmiştir. Fakat her ne kadar giysilerde değişiklik yaşanmış olsa da geçmişle bugün arasında bir bağ olduğu kuşkusuzdur. Her toplumun giysileri arasında farklılıklar olduğu gibi benzerlikler de vardır. Ancak toplumları birbirinden ayrı ve özel kılan bu farklılıkların olmasıdır. Buna göre toplumların kültüründen izler taşıyan ve kültürün bir parçası olan giysiler aynı zamanda toplumsal kimliğin somut göstergesidir. En az giysiler kadar mühim ve belirleyici olan diğer bir husus ise onların adlarıdır.
Derlemelerimiz sonucunda Trakya ağızlarının giysi adları bakımından zengin bir kullanıma sahip olduğu görülmüştür. Giyim alanına ilişkin elde edilen pek çok sözcük belli başlıklar altında tasnif edildikten sonra yapı ve köken itibariyle ele alınmıştır. Giysi adları genel olarak basit yapıda bulunmakla birlikte bir kısım giysi adlarında çeşitli yapım eklerine rastlanmıştır. Bazı giysi adlarının meydana gelirken söz grupları oluşturduğu gözlenmiştir. Trakya ağızlarında kökenlerine ulaşabildiğimiz giysi adlarına göre Türkçe ve alıntı sözcük sayısının birbirine yakın olduğu saptanmıştır. Bunların dışında giysi adlarının geçtiği Trakya bölgesine ilişkin halk bilimi ürünlerinden örnekler verilmiştir.
Çalışmamızda Trakya ağızlarına ait ses ve şekil özelliklerinin görülmesinde nitelikli veriler ortaya konmasının yanı sıra Trakya bölgesinin giyim kültürüyle ilgili bilgiler de sunulmuştur.
Studies in the field of dialect studies are increasing day after day, in this way, numerous words on local dialects that are not in written language are documented. In particular, the fact that the words being existing in the dialects today face the danger of extinction due to many reasons reveals the necessity and importance of studies related to this field. In this study, clothes names were identified and evaluated among the words forming the vocabulary of the Thrace region’s dialects in order to contribute to the Rumelian dialects and the Turkish language.
From the first ages, clothes that have an important place in human life, used for dressing, covering, ornamenting, have changed day by day and diversified from past to present. But although there has been a change in clothes, there is no doubt that there is a connection between the past and today. There are similarities and also differences between the clothes each society. However, It is these differences that make society different and special. According to this, clothes which is a part of the culture of the societies, is a concrete indication of social identity at the same time. Another thing that is as important and decisive as clothes at least is their names. As a result of our compilation, it is seen that the Thrace dialects have a rich use of clothes names. Many words related to the field of clothing are classified under specific headings and then dealt with in terms of structure and origin. The names of the clothes are generally found in simple structures, but some of the names of the clothes have been found in various derivational morpheme. It has been observed that the some names of the clothes constituted the group of words. According to the names of clothes that we can reach to their origins in the Thracian dialects, it is determined that the numbers of Turkish and quoted words are close to each other. Apart from these, examples of the products of folklore science related to Thrace region where clothes names are passed are given.
In our study, besides showing the qualified figures, sound and figure properties of Thrace dialects, information about clothing culture of Thrace region is also presented.

Research paper thumbnail of Uygur Türkçesi Atasözlerinde Akrabalık Adları Üzerine Bir İnceleme - A Study On The Kınshıp Names In Uıghur Turkısh Proverbs

Aile bir toplumun temel yapı taşlarındandır. Türk toplumunda aile kavramına, bir aile kurmaya ve ... more Aile bir toplumun temel yapı taşlarındandır. Türk toplumunda aile kavramına, bir aile kurmaya ve akrabalık ilişkilerine büyük önem verilmiştir. Çünkü aile birlik ve beraberliğin dolayısıyla dayanışmanın en güçlü olduğu toplumsal birimdir. Bireylerin yetiştirilmesi noktasında aile ilişkileri ve ailenin üstlendiği rol toplum yapısı bakımından son derece önem arz eder. Ailenin biyolojik, psikolojik, ekonomik; eğitim ve terbiye, dinî, manevi, duygusal ve kültürel alanlara özgü gerçekleştirdiği pek çok işlevi vardır. Buna göre sosyolojik bir kurum olarak aile en başta bireylerin buna bağlı olarak da toplumsal gelişimin mimarı sayılır.
Sözlü edebiyatın en özel ürünü sayılan atasözleri; belli bir birikim sonucunda her toplumun özyapısına uygun olarak meydana getirdiği, ait olduğu toplumu tüm yönleriyle bize sunarken halkın tasavvur etme gücünü de sergileyen, yaşanmışlıkları usta bir dille aksettiren, orijinal ve kısa anlatımlardır. Yaptığımız tanıma dayanarak atasözleri dil-düşünce-kültür-toplum eksenini en iyi biçimde aktaran olgulardır diyebiliriz. Zira atasözleri bütünüyle toplumdan ve o toplumun kullandığı dilin sözcüklerinden beslenerek var olmaktadır. Yukarıda ailenin toplumun temelini teşkil ettiğini vurgulamamıza göre bahsi geçen konuyla ilgili terimlerin atasözlerinde yer almaması ve konunun işlenmemiş olması da olanaksızdır.
Bilindiği gibi temel söz varlığı içinde yer alan akrabalık adları bakımından Türkçe zengin bir dildir. Bu çalışmada da Türkçenin lehçelerinden biri olan Uygur Türkçesindeki aile ve akrabalık derecelerini bildiren adlar atasözleri üzerinden tespit edilmiştir. Uygur Türklerinde aile ve akrabalık ilişkilerini ihtiva eden çok sayıda atasözüne denk gelinmiştir. Bu atasözlerinden tespit edilen adların büyük çoğunluğunun kan (soy) bağı ve evlilik bağıyla ilgili adlar olduğu görülmüştür. Çalışmamızda Uygur Türkçesinde kullanılan aile ve akrabalık adları öncelikle belirli bir çerçeveye göre sınıflandırılmıştır. Daha sonra Dîvânü Lûgati-t Türk’te ve Eski Uygur Türkçesi Sözlüğü’nde geçen akrabalık adlarıyla karşılaştırılıp şekil yönünden eş ya da benzer olanları gösterilmiştir. Aynı zamanda akrabalık adları köken bakımından değerlendirmeye alındığında Uygur Türkçesinde hangi yabancı dillerin daha etkili olduğu saptanmaya çalışılmıştır. Bunların yanı sıra Uygur atasözlerinde anne, baba ve çocuk (kan-soy bağı) terimlerinin en fazla kullanılan akrabalık terimleri olduğu görülmüştür. Uygur Türkçesi atasözlerinde genellikle anne ve baba terimlerinin bir atasözünde yer aldığı ve karşılaştırılarak verildiği dikkati çekmiştir.
Sonuç olarak aile ve akrabalık ilişkilerine geniş bir perspektiften bakıldığı Uygur atasözlerinden hareketle Uygur Türklerinin kültüründe aile teşkilatı ve ailenin üstlendiği rol gibi birçok konu sosyolojik açıdan değerlendirilmeye çalışılmıştır.

A Study On The Kınshıp Names In Uıghur Turkısh Proverbs
Abstract
Family is one of the foundation stones of a community. In the Turkish society, great importance has been given to the concept of family, the establishment of a family and kinship relations. Because the family is the strongest social unit of unity and togetherness hence solidarity. The role of family relations and family in the upbringing of individuals is of great importance in terms of community structure. The family has many functions that are specific to biological, psychological, economic, education and nurture, religious, spiritual, emotional and cultural fields. According to this the family as a sociological institution is regarded as the constructor of the development of the individuals in the first place and correpondingly society.
Proverbs, which are considered to be the most special and rare products of oral literature, are original and short narratives that are made according to the character of society as a sum of experiences, reflecting the power of imagination of the people while presenting us all the aspects of the society they belong to. Based on the definition we make, we can say that proverbs are phenomena that best convey the axes of language-thought-culture-society. Because proverbs exist entirely from society and from the words of the language that society uses. With regard to emphasize above on the family is the basis of the society so it is not possible that the terms related to the subject are not included in the proverbs and the subject has not been processed.
As it is known, Turkish is a rich language in terms of kinship names in its the basic vocabulary. In this study, the names of family and kinship ratios in Uyghur Turkish, one of the Turkish dialects have been identified through proverbs. In Uighur Turks many prominent proverbs involving family and kinship relations were discovered. It is seen that the vast majority of the names found in these proverbs are names related to lineage and marriage. In our study the family and kinship names used in Uyghur Turkish are classified according to a specific framework. Then they are compared to the ones in Dîvânü Lûgati-t Türk’te and Old Uihgur Turkish Dictionary and the same or similar ones by shape are indicated. At the same time, it was tried to determine which foreign languages were more effective in Uyghur Turkish when the kinship names were taken into consideration in terms of origin. Besides these, it is seen that in Uighur proverbs mother, father and child (blood-lineage) terms are the most used kinship terms. It draws attention that the mother and father terms usually appear in a proverb and are given by comparison.
As a result, many points such as family organization and family role in Uighur Turks culture have been tried to be evaluated from sociological point of view, based on Uighur proverbs where family and kinship relations are viewed from a wide perspective.
Key Words: Uighur proverbs, kinship names, family structure, onomatology.

Research paper thumbnail of Uygur Türkçesindeki Dil ve Sözle İlgili Atasözleri Üzerine Bir İnceleme (Asos Congress-4. Uluslararası Filoloji Sempozyumu/Alanya)

Atasözleri, anonim halk edebiyatının en önemli türlerinden biridir.Biçim, yapı, kullanım yerleri ... more Atasözleri, anonim halk edebiyatının en önemli türlerinden biridir.Biçim, yapı, kullanım yerleri vb. bakımdan diğer türlere göre farklılık gösteren atasözleri özellikle de amaçları, işlevleri ve kesin bir yargı bildirmeleri dolayısıyla diğer türlerden ayrılmaktadır.Anlatılmak isteneni kısa ve net bir şekilde aktarmaları, öğretici yönlerinin bulunması atasözlerinin öne çıkan özelliklerindendir. Aynı zamanda atasözleri, milletlerinkültürünü oluşturan unsurlar zincirinin bir halkasıdır.

Book Reviews by Ceyda Erdin

Research paper thumbnail of KADEM KAYNAA ROMANI ÖRNEĞİ: GAGAUZ TÜRKÇESİ SÖZ VARLIĞI

Balkanistik Dil ve Edebiyat Dergisi , 2020

Research paper thumbnail of Enez İlçesi ve Yöresi Ağızlarının Söz Varlığı Üzerine Tematik Bir İnceleme

Enez Kitabı, 2023

Ağız araştırmaları Türk dili ve kültürüyle ilgili çalışmalarda önemli bir yer tutmaktadır. Bu ala... more Ağız araştırmaları Türk dili ve kültürüyle ilgili çalışmalarda önemli bir yer tutmaktadır. Bu alana ait araştırmalar ağız özelliklerini büyük ölçüde muhafaza eden yaşlı nüfusun giderek azalması sebebiyle günümüzde daha da önem kazanmış durumdadır. Bunun bilinciyle ağız çalışmaları alanında eskiye göre büyük ilerlemeler kaydedildiği ve konuyla ilgili literatüre bakıldığında Türkiye Türkçesi ağızlarının önemli bir kısmı üzerine derleme çalışmalarının gerçekleştirildiği görülmektedir. Bu derlemeler belli bir bölge ağzı üzerine gerek dil gerekse folklor ile ilgili yapılacak farklı konulardaki çalışmalara kaynaklık etmesi yanında bölgeye ait söz varlığının kayıt altına alınması bakımından da son derece önemlidir.
Bu çalışmada Edirne iline bağlı bir ilçe olan Enez ve yöresi ağızlarının söz varlığının tespiti ve tematik olarak tasnifi ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Çalışma kapsamına sadece isim kategorisinde değerlendirilen sözcükler dâhil edilmiştir. Çeşitli ağız sözlükleri ve yöreyle ilgili daha önce derlenmiş metinlerin taranmasıyla elde edilen isim, sıfat, zarf ve ünlem türündeki sözcükler tematik bakımdan sınıflandırılarak değerlendirilmiştir. Ayrıca çalışmada yöre ağzında kullanımına rastlanan deyim, ikileme, kalıp söz, beddua gibi kelime gruplarına da yer verilmiştir. Bu dilsel veriler ışığında yöre halkının ağız özellikleri ve genel söz varlığı yanında yaşam biçimleri, geçim kaynakları, inançları, yaşadıkları coğrafya gibi kültürlerine dair pek çok şey üzerine çıkarımlar yapılmaya çalışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Enez, Ağızlar, Söz Varlığı, Tematik

Research paper thumbnail of KUTADGU BİLİG'DE İLETİŞİM FİİLLERİ

Kutadgu Bilig Kitabı, 2022

Research paper thumbnail of GAGAUZ TÜRKÇESİNDE MENTAL FİİLLER

International Journal of Languages’ Education and Teaching , 2021

Türk dilinde fiillerin semantik özelliklerine göre ele alınması bazı fiiller arasındaki ayrımın b... more Türk dilinde fiillerin semantik özelliklerine göre ele alınması bazı fiiller arasındaki ayrımın belirgin bir biçimde ortaya koyulmasını sağlar. Fiillerde ortak nokta harekettir. Ancak dur-, kalk-, git-,gel-, otur- gibi fiiller fiziksel bir hareketi gösterirken gör-, düşün-, bil-, hatırla-, üzül- gibi fiiller zihinsel bir hareketi gösterir. Buna göre fiiller bildirdikleri hareketin niteliği ya da meydana gelme biçimi açısından farklılığa sahiptir. Fiziksel ve zihinsel olarak iki farklı şekilde meydana gelen hareketleri karşılayan fiillerin, Türk diliyle ilgili sınıflandırma çalışmalarında çoğunlukla “oluş, durum, kılış” gibi genel başlıklar altında değerlendirildiği görülür. Ancak fiziksel bir hareketi yansıtmayan fiillerin ayrıca değerlendirilmesi gerekir. Bu doğrultuda Türkçede son yıllara ait gramer çalışmalarında zihne dayalı gerçekleşen hareketlerin ayrı bir fiil türü olarak “mental fiil” başlığı altında incelendiği görülmektedir. Mental fiillerin ifade ettiği bu hareketler ise zihinsel sürece dayanmaktadır. Bu zihinsel süreç her biri bir sonrakini etkileyen çeşitli aşamalardan meydana gelmektedir. Algılama ile başlayıp zihinsel işlemlerle devam eden ve türlü çıktılar ile son bulan genellikle üç aşamalı olarak değerlendirilen bir süreçtir. Mental süreç içerisindeki bu aşamalar araştırmacılarca benzer şekillerde ifade edilmiş fakat bunların ele alınışında bazı farklılıklar ortaya çıkmıştır. Bu çalışmada Gagauz Türkçesinde tespit edilen mental fiiller için şöyle bir metot uygulanmıştır: 1. Girdi Basamağı Fiilleri (Algı Fiilleri), 2. İşlem Basamağı Fiilleri (Biliş Fiilleri), 3. Çıktı Basamağı Fiilleri (İfade Fiilleri). Çıktı basamağında yer alan ifade fiilleri duygu fiilleri ve açıklama fiilleri olarak ikiye ayrılmıştır. Açıklama fiilleri görsel açıklama fiilleri ve dilsel açıklama fiilleri başlıkları altında ele alınmıştır. Yine diğer ana ve ara başlıklar altında da daha küçük başlıklar oluşturulmuştur. Bu başlıklar içerisindeki mental fiiller bize Gagauz Türklerinin duygu ve düşünce dünyası ile mental süreçteki hareketleri nasıl ifade ettikleri hakkında bilgi verecektir.

Research paper thumbnail of KADEM KAYNAA ROMANININ SÖZ VARLIĞI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME / AN EVALUATİON ON THE VOCABULARY OF KADEM KAYNAA

RUMELİDE DİL VE EDEBİYAT ARAŞTIRMALARI DERGİSİ, 2020

Öz Dil ve edebiyat arasında öteden beri karşılıklı bir etkileşim söz konusudur. Bir dilin korunar... more Öz
Dil ve edebiyat arasında öteden beri karşılıklı bir etkileşim söz konusudur. Bir dilin korunarak yaşatılması yanında gelişerek zenginleşmesinde edebiyat ürünleri etkin bir role sahiptir. Bu bakımdan her toplumda üretilen edebî ürünler o toplumun ve kullanılan dilin hazineleri sayılır. Bu dil hazinelerinin önemli bir işlevi de meydana geldikleri toplum ve yazıldıkları dil hakkında araştırmacıya kılavuzluk etmeleridir. Bilimsel bir bakışla ele alındıkları takdirde dil ve toplumla alakalı farklı alanlara özgü pek çok sorunun cevaplanmasında veya karanlıkta kalmış noktaların aydınlatılmasında yarar sağlarlar. Yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan Gagauzca için şair ve yazarların ana diliyle yarattıkları edebî türden her eser ayrı bir değer taşır. Ancak meydana getirilen bu eserlerin dilsel açıdan işlenmesi de gerekir. Edebî ürünlerin bir dilin söz varlığının ortaya çıkarılmasındaki rolü malumdur. Söz konusu ürünlerin işlenmesiyle kaybolmaya yüz tutan Gagauzcanın söz varlığı kayıt altına alınacağı gibi yazara özgü farklı ve yeni kullanımların da tespit edilerek dile kazandırılması sağlanacaktır. Çalışmamızda bu amaçla çağdaş Gagauz edebiyatının roman türünde son çıkan eseri olan Kadem Kaynaa romanı incelenmiştir. Mariya Mercanka tarafından kaleme alınan bu roman, çalışmada yazarın söz varlığı, dili ve üslubu açısından değerlendirilmiştir. Çalışma kapsamına romandaki isim ve fiil türünden sözcüklerin on ve üzeri tekrar sayısına sahip olanlar dâhil edilmiştir. Bundan başka yazarın eserdeki atasözü, deyim, ikileme, kalıp söz ve yabancı sözcük kullanımı değerlendirilmiştir. Ayrıca romandan tespit edilen bu söz varlığı unsurlarının Türkiye Türkçesi ve ağızlarıyla ortak olanları belirtilerek bunların bir kısmında görülen farklılıklara değinilmiştir.

Research paper thumbnail of Doğan, Levent (2020). Uygur Atasözleri. Çanakkale: Paradigma Akademi, 939 s., ISBN: 978-605-2292-99-0

Research paper thumbnail of SALTIKNAME VE SALTIK GAZİ BAĞLAMINDA BABAESKİ / BABAESKİ İN THE CONTEXT OF SALTIKNAME AND SALTIK GHAZI

ZEITSCHRIFT FÜR DIE WELT DER TÜRKEN / JOURNAL OF WORLD OF TURKS, 2020

Osmanlı öncesi dönemde İslamiyetin Anadolu ve Balkan coğrafyasında yayılmasında gazi dervişlerin ... more Osmanlı öncesi dönemde İslamiyetin Anadolu ve Balkan coğrafyasında yayılmasında gazi dervişlerin büyük payı vardır. Bu uğurda tarihin önde gelen simalarından biri şüphesiz Sarı Saltık’tır. Üç kıtayı gezmiş olan Sarı Saltık, gazaya başladığı genç yaşından vefatına kadar geçen sürede bütün hayatı boyunca buraların bir Türk-İslam yeri hâline gelmesine çalışmıştır.
O, bu ideali peşinde koşarken mücadeleci ruhunu bir an bile kaybetmeyerek tarihe geçmiş bir şahsiyettir. Sarı Saltık’ın Balkanlara geçişiyle İslamiyetin bu coğrafyada tutunup geniş bir alana yayılması hususu yadsınamaz bir gerçektir. Onun İslamlaştırmak maksadıyla çıktığı Balkanlar serüveninin Babaeski’ye kadar uzandığı görülmektedir. Bu makalenin amacı Saltıkname’den hareketle Sarı Saltık ve Babaeski ilişkisini ortaya koymaktır. Babaeski, destandaki rivayetlere göre Sarı Saltık’ın asıl mezarının bulunduğu yerdir. Bu bağlamda çalışmamızda Sarı Saltık’ın burada açtığı tekke ve bu tekkesinde yaktığı mum, öldüğünde mumunun yandığı tekkede gömülmeyi vasiyet etmesi, Babaeski’deki türbesinin Türk ve Hristiyan halklar tarafından yüzyıllarca önemli bir ziyaret yeri olması gibi konular hakkında bilgi verilecektir. Bunların yanı sıra Babaeski adının nereden geldiği, Umur Gazi ve Otman Baba’nın Babaeski Sarı Saltık türbesini ziyaretleri sırasında yaşanan olaylar üzerinde durulacaktır.
Abstract
In the pre-Ottoman period, veteran dervishes played a major role in the spread of Islam in Anatolia and the Balkans. For this cause, one of the leading figures in history is undoubtedly Sari Saltik. Sari Saltik, who has visited three continents, has tried to make these places become a place of Turkish-Islamic place from his young age until his death. He is a person who has gone down in history by not losing his moment of struggle for a moment while pursuing this ideal.With the passing of Sari Saltik to the Balkans, it is an undeniable fact that Islam is held in this region and spread over a wide area. His adventures in the Balkans, where he came to Islamize, extend to Babaeski.The aim of this article is to reveal the relationship between Sari Saltik and Babaeski in the context of Saltikname. According to the rumors in the legend, Babaeski is the place where the main tomb of Sari Saltik is found.In this context, informations will given about that subjects in our study that; dervish lodge which is opened in Babaeski by Sari Saltik and his burned candle in it, and his request that to be buried in this dervish lodge when he dies, and this dervish lodge in Babaeski has been an important place of visit for centuries by Turkish and Christian peoples. In addition to these, it will be emphasized that where the name of Babaeski came from and also the events of Umur Ghazi and Otman Baba during their visit to Sari Saltik lodge in Babaeski.

Research paper thumbnail of Mariya Mercanka’nın “Kadem Kaynaa” Adlı Romanının Söz Varlığı Bakımından İncelenmesi / An Analysis of Mariya Mercanka's Novel “Kadem Kaynaa” İn Terms Of Vocabulary

Bir dil ve toplum üzerine yapılacak tetkiklerde söz varlığı çalışmaları pek çok açıdan önemli ver... more Bir dil ve toplum üzerine yapılacak tetkiklerde söz varlığı çalışmaları pek çok açıdan önemli veriler sunar. Dilin tüm sözcüklerini kapsayan söz varlığı; bu yönüyle bir toplumun diline, kültürüne ve tarihine ışık tutar. Söz varlığı incelemeleriyle bir dilin tarihsel süreçte geçirmiş olduğu değişimlere ve gelişmelere tanıklık edilirken, sözcüklerde yaşanan ses, şekil ve anlam değişiklikleri de açığa çıkarılır. Yine bu incelemeler sırasında dildeki sözcük türetme yolları gözlemlenebilir. Söz varlığı unsurları arasında yer alan alıntı sözcüklerin saptanmasıyla çalışmada temel alınan dilin daha çok hangi yabancı dillerin etkisi altında kaldığı gibi pek çok konuda çıkarımlarda bulunulabilir. O hâlde bir dilin söz varlığına yönelik yürütülecek çalışmalar o dile her açıdan büyük bir katkı sağlar. Dil, çeşitliliği ve zenginliği yönünden değerlendirilmiş olur.
Söz varlığının tespiti hususunda ise bir toplumun diliyle oluşturulmuş sözlü ve yazılı edebiyat ürünlerinin önemi muhakkaktır. Zira, bu ürünler meydana geldiği topluma ayna tutar, toplumun kullandığı dilin kendine özgü niteliklerini yansıtır.
Bu çalışmada, Gagauz şair ve yazar Mariya Mercanka’nın “Kadem Kaynaa” adlı romanı söz varlığı açısından irdelenmiş, irdeleme sonucunda ulaşılan dilsel veriler ışığında Gagauz Türkçesi ve Gagauz kültürüyle ilgili yapılan saptamalar ortaya konmuştur. Romanın taranmasıyla tespit edilen ad türündeki sözcükler konularına göre, fiil türündeki sözcükler ise yapılarına göre sınıflandırılarak ele alınmıştır. Sınıflandırılan sözcüklerin her biri incelemeye tabi tutulmuş, standart Türkiye Türkçesi ve tarihsel Türk dili alanında mukayese edilmiştir. Tarihsel dönemlerle karşılaştırma yapılırken Eski Uygur Türkçesi Sözlüğü, Dîvânu Lugâti’t Türk ve Kutadgu Bilig esas alınmıştır. Kökenleri bakımından değerlendirilen sözcüklerin köken tespitinde farklı dillerde hazırlanmış sözlüklerden yararlanılmış, tahlilinde ise etimolojik sözlüklere başvurulmuştur. Ayrıca romandan derlenen sözcüklerin Trakya Ağızları Sözlüğü ve Derleme Sözlüğü’nde bulunanları da gösterilerek yorumlanmıştır. Bunun sonucunda Gagauz Türkçesinde kullanılan sözcüklerin Balkan Türk ağızlarıyla özellikle ses bakımından gösterdiği örtüşmeler dikkati çekmiştir. Son olarak bu çalışma ile Gagauz Türkçesine ait pek çok deyim, atasözü, ikileme ve kalıp söz ortaya çıkarılmıştır.

Research paper thumbnail of GAGAUZ ATASÖZLERİNİN SENTAKSI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME / AN EVALUATION ON THE SYNTAX OF GAGAUZ PROVERBS

Turkish Studies Language and Literature, 2019

Günlük konuşma dilinde ve yazı dilinde çeşitli amaçlarla kullanılan, kullanıldığı bağlamda anlatı... more Günlük konuşma dilinde ve yazı dilinde çeşitli amaçlarla kullanılan, kullanıldığı bağlamda anlatımı daha etkili ve çarpıcı kılan atasözleri, Gagauz Türkçesinde söleyiş terimiyle karşılanır. Gagauz halk edebiyatı sözlü malzeme bakımından bir hazinedir. Bu hazinenin önemli bir parçasını da atasözleri oluşturur. Her toplum gibi Gagauz Türkleri de kendi dil yapılarına ve kültürlerine özgü atasözleri meydana getirmişlerdir. Bu bakımından atasözleri gerek Gagauz Türkleriyle ilgili pek çok konu hakkında bilgi edinilmesinde gerekse Gagauz Türkçesinin ses ve şekil özellikleri ile söz diziminin görülmesinde çalışılabilecek halk edebiyatı türlerindendir.
Toplumların atasözleri, genellikle farklı disiplinler tarafından türlü konular içerisinde değerlendirmeye alınır. Buna karşılık Gagauz atasözleri üzerinden Gagauz Türkçesi ve Gagauz Türkleriyle ilgili yürütülmüş araştırmalar oldukça azdır. Günümüze kadar yapılan araştırmalara göz atıldığında ise Gagauz atasözlerinin cümle yapısı bakımından ele alınmadığı görülür. Bu çalışmada Gagauz atasözlerinin cümle yapısını ortaya koymak amaçlanmıştır. Çalışma, Türkiye Türkçesiyle beraber kısmen de olsa Gagauz Türkçesindeki cümle yapısı sınıflandırmaları göz önüne alınarak oluşturulmuştur. Buna göre Gagauz atasözleri basit, birleşik, sıralı, bağlı ve ara sözlü (cümleli) cümle şeklinde sınıflandırılarak beş ana başlıkta ele alınmıştır. Birleşik cümle yapısındaki Gagauz atasözleri ayrıca kendi içinde gruplandırılmıştır. Yapısına göre sınıflandırılan Gagauz atasözleri ilgili başlığın altında yükleminin türüne, yerine ve anlamlarına göre de değerlendirilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Atasözü, Gagauz atasözleri, Gagauz Türkçesi, söz dizimi, cümle yapısı.

AN EVALUATION ON THE SYNTAX OF GAGAUZ PROVERBS

ABSTRACT
Proverbs which are used in daily spoken and written language for various purposes and make the expression more effective and striking in the context in which it is used is met with the term "articulation" in Gagauz Turkish. Gagauz folk literature is a treasure in terms of verbal material. Proverbs are an important part of this treasure. Like every society, Gagauz Turks created proverbs specific to their language structures and cultures, too. In this respect, proverbs are one of the types of folk literature that can be studied both in terms of acquiring information about Gagauz Turks and in examining the sound and shape features and syntax of Gagauz Turkish.
Proverbs of societies are generally evaluated by different disciplines in various subjects. On the other hand, there are few researches about Gagauz Turkish and Gagauz Turks over Gagauz proverbs. When looked at the research done up to the present, it is seen that the proverbs of Gagauz are not considered in terms of sentence structure. The study was conducted with considering the sentence structure classifications in Turkey Turkish and -in part- in Gagauz Turkish. According to this, Gagauz proverbs are classified as simple, compound, sequential, connected and parenthetical sentence and evaluated under five main headings. Gagauz proverbs in the compound sentence structure are also grouped in itself. Gagauz proverbs classified according to their structure were also evaluated according to the type, place and meaning of the predicate under the relevant title.

Research paper thumbnail of Trakya Ağızlarında Giysi Adları Üzerine Bir İnceleme / A Study On Clothes Names In The Dıalect Of Thrace

Ağız araştırmaları alanında yapılan çalışmalar gün geçtikçe artmakta ve bu sayede yazılı dilde ol... more Ağız araştırmaları alanında yapılan çalışmalar gün geçtikçe artmakta ve bu sayede yazılı dilde olmayan yerel ağızlardaki sayısız sözcük belgelenmektedir. Özellikle günümüzde ağızlarda yaşayan sözcüklerin birçok sebepten dolayı yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalması bu alanla ilgili çalışmaların gerekliliğini ve önemini ortaya koymaktadır. Bu çalışmamızda Rumeli ağızlarına ve Türk diline katkı sağlamak amacıyla Trakya bölgesi ağızlarının söz varlığını oluşturan sözcükler arasından giysi adları tespit edilerek değerlendirilmiştir.
İlk çağlardan itibaren giyinmek, örtünmek, süslenmek için kullanılan insan yaşamında önemli bir yere sahip olan giysiler geçmişten günümüze değişerek ve çeşitlenerek gelmiştir. Fakat her ne kadar giysilerde değişiklik yaşanmış olsa da geçmişle bugün arasında bir bağ olduğu kuşkusuzdur. Her toplumun giysileri arasında farklılıklar olduğu gibi benzerlikler de vardır. Ancak toplumları birbirinden ayrı ve özel kılan bu farklılıkların olmasıdır. Buna göre toplumların kültüründen izler taşıyan ve kültürün bir parçası olan giysiler aynı zamanda toplumsal kimliğin somut göstergesidir. En az giysiler kadar mühim ve belirleyici olan diğer bir husus ise onların adlarıdır.
Derlemelerimiz sonucunda Trakya ağızlarının giysi adları bakımından zengin bir kullanıma sahip olduğu görülmüştür. Giyim alanına ilişkin elde edilen pek çok sözcük belli başlıklar altında tasnif edildikten sonra yapı ve köken itibariyle ele alınmıştır. Giysi adları genel olarak basit yapıda bulunmakla birlikte bir kısım giysi adlarında çeşitli yapım eklerine rastlanmıştır. Bazı giysi adlarının meydana gelirken söz grupları oluşturduğu gözlenmiştir. Trakya ağızlarında kökenlerine ulaşabildiğimiz giysi adlarına göre Türkçe ve alıntı sözcük sayısının birbirine yakın olduğu saptanmıştır. Bunların dışında giysi adlarının geçtiği Trakya bölgesine ilişkin halk bilimi ürünlerinden örnekler verilmiştir.
Çalışmamızda Trakya ağızlarına ait ses ve şekil özelliklerinin görülmesinde nitelikli veriler ortaya konmasının yanı sıra Trakya bölgesinin giyim kültürüyle ilgili bilgiler de sunulmuştur.
Studies in the field of dialect studies are increasing day after day, in this way, numerous words on local dialects that are not in written language are documented. In particular, the fact that the words being existing in the dialects today face the danger of extinction due to many reasons reveals the necessity and importance of studies related to this field. In this study, clothes names were identified and evaluated among the words forming the vocabulary of the Thrace region’s dialects in order to contribute to the Rumelian dialects and the Turkish language.
From the first ages, clothes that have an important place in human life, used for dressing, covering, ornamenting, have changed day by day and diversified from past to present. But although there has been a change in clothes, there is no doubt that there is a connection between the past and today. There are similarities and also differences between the clothes each society. However, It is these differences that make society different and special. According to this, clothes which is a part of the culture of the societies, is a concrete indication of social identity at the same time. Another thing that is as important and decisive as clothes at least is their names. As a result of our compilation, it is seen that the Thrace dialects have a rich use of clothes names. Many words related to the field of clothing are classified under specific headings and then dealt with in terms of structure and origin. The names of the clothes are generally found in simple structures, but some of the names of the clothes have been found in various derivational morpheme. It has been observed that the some names of the clothes constituted the group of words. According to the names of clothes that we can reach to their origins in the Thracian dialects, it is determined that the numbers of Turkish and quoted words are close to each other. Apart from these, examples of the products of folklore science related to Thrace region where clothes names are passed are given.
In our study, besides showing the qualified figures, sound and figure properties of Thrace dialects, information about clothing culture of Thrace region is also presented.

Research paper thumbnail of Uygur Türkçesi Atasözlerinde Akrabalık Adları Üzerine Bir İnceleme - A Study On The Kınshıp Names In Uıghur Turkısh Proverbs

Aile bir toplumun temel yapı taşlarındandır. Türk toplumunda aile kavramına, bir aile kurmaya ve ... more Aile bir toplumun temel yapı taşlarındandır. Türk toplumunda aile kavramına, bir aile kurmaya ve akrabalık ilişkilerine büyük önem verilmiştir. Çünkü aile birlik ve beraberliğin dolayısıyla dayanışmanın en güçlü olduğu toplumsal birimdir. Bireylerin yetiştirilmesi noktasında aile ilişkileri ve ailenin üstlendiği rol toplum yapısı bakımından son derece önem arz eder. Ailenin biyolojik, psikolojik, ekonomik; eğitim ve terbiye, dinî, manevi, duygusal ve kültürel alanlara özgü gerçekleştirdiği pek çok işlevi vardır. Buna göre sosyolojik bir kurum olarak aile en başta bireylerin buna bağlı olarak da toplumsal gelişimin mimarı sayılır.
Sözlü edebiyatın en özel ürünü sayılan atasözleri; belli bir birikim sonucunda her toplumun özyapısına uygun olarak meydana getirdiği, ait olduğu toplumu tüm yönleriyle bize sunarken halkın tasavvur etme gücünü de sergileyen, yaşanmışlıkları usta bir dille aksettiren, orijinal ve kısa anlatımlardır. Yaptığımız tanıma dayanarak atasözleri dil-düşünce-kültür-toplum eksenini en iyi biçimde aktaran olgulardır diyebiliriz. Zira atasözleri bütünüyle toplumdan ve o toplumun kullandığı dilin sözcüklerinden beslenerek var olmaktadır. Yukarıda ailenin toplumun temelini teşkil ettiğini vurgulamamıza göre bahsi geçen konuyla ilgili terimlerin atasözlerinde yer almaması ve konunun işlenmemiş olması da olanaksızdır.
Bilindiği gibi temel söz varlığı içinde yer alan akrabalık adları bakımından Türkçe zengin bir dildir. Bu çalışmada da Türkçenin lehçelerinden biri olan Uygur Türkçesindeki aile ve akrabalık derecelerini bildiren adlar atasözleri üzerinden tespit edilmiştir. Uygur Türklerinde aile ve akrabalık ilişkilerini ihtiva eden çok sayıda atasözüne denk gelinmiştir. Bu atasözlerinden tespit edilen adların büyük çoğunluğunun kan (soy) bağı ve evlilik bağıyla ilgili adlar olduğu görülmüştür. Çalışmamızda Uygur Türkçesinde kullanılan aile ve akrabalık adları öncelikle belirli bir çerçeveye göre sınıflandırılmıştır. Daha sonra Dîvânü Lûgati-t Türk’te ve Eski Uygur Türkçesi Sözlüğü’nde geçen akrabalık adlarıyla karşılaştırılıp şekil yönünden eş ya da benzer olanları gösterilmiştir. Aynı zamanda akrabalık adları köken bakımından değerlendirmeye alındığında Uygur Türkçesinde hangi yabancı dillerin daha etkili olduğu saptanmaya çalışılmıştır. Bunların yanı sıra Uygur atasözlerinde anne, baba ve çocuk (kan-soy bağı) terimlerinin en fazla kullanılan akrabalık terimleri olduğu görülmüştür. Uygur Türkçesi atasözlerinde genellikle anne ve baba terimlerinin bir atasözünde yer aldığı ve karşılaştırılarak verildiği dikkati çekmiştir.
Sonuç olarak aile ve akrabalık ilişkilerine geniş bir perspektiften bakıldığı Uygur atasözlerinden hareketle Uygur Türklerinin kültüründe aile teşkilatı ve ailenin üstlendiği rol gibi birçok konu sosyolojik açıdan değerlendirilmeye çalışılmıştır.

A Study On The Kınshıp Names In Uıghur Turkısh Proverbs
Abstract
Family is one of the foundation stones of a community. In the Turkish society, great importance has been given to the concept of family, the establishment of a family and kinship relations. Because the family is the strongest social unit of unity and togetherness hence solidarity. The role of family relations and family in the upbringing of individuals is of great importance in terms of community structure. The family has many functions that are specific to biological, psychological, economic, education and nurture, religious, spiritual, emotional and cultural fields. According to this the family as a sociological institution is regarded as the constructor of the development of the individuals in the first place and correpondingly society.
Proverbs, which are considered to be the most special and rare products of oral literature, are original and short narratives that are made according to the character of society as a sum of experiences, reflecting the power of imagination of the people while presenting us all the aspects of the society they belong to. Based on the definition we make, we can say that proverbs are phenomena that best convey the axes of language-thought-culture-society. Because proverbs exist entirely from society and from the words of the language that society uses. With regard to emphasize above on the family is the basis of the society so it is not possible that the terms related to the subject are not included in the proverbs and the subject has not been processed.
As it is known, Turkish is a rich language in terms of kinship names in its the basic vocabulary. In this study, the names of family and kinship ratios in Uyghur Turkish, one of the Turkish dialects have been identified through proverbs. In Uighur Turks many prominent proverbs involving family and kinship relations were discovered. It is seen that the vast majority of the names found in these proverbs are names related to lineage and marriage. In our study the family and kinship names used in Uyghur Turkish are classified according to a specific framework. Then they are compared to the ones in Dîvânü Lûgati-t Türk’te and Old Uihgur Turkish Dictionary and the same or similar ones by shape are indicated. At the same time, it was tried to determine which foreign languages were more effective in Uyghur Turkish when the kinship names were taken into consideration in terms of origin. Besides these, it is seen that in Uighur proverbs mother, father and child (blood-lineage) terms are the most used kinship terms. It draws attention that the mother and father terms usually appear in a proverb and are given by comparison.
As a result, many points such as family organization and family role in Uighur Turks culture have been tried to be evaluated from sociological point of view, based on Uighur proverbs where family and kinship relations are viewed from a wide perspective.
Key Words: Uighur proverbs, kinship names, family structure, onomatology.

Research paper thumbnail of Uygur Türkçesindeki Dil ve Sözle İlgili Atasözleri Üzerine Bir İnceleme (Asos Congress-4. Uluslararası Filoloji Sempozyumu/Alanya)

Atasözleri, anonim halk edebiyatının en önemli türlerinden biridir.Biçim, yapı, kullanım yerleri ... more Atasözleri, anonim halk edebiyatının en önemli türlerinden biridir.Biçim, yapı, kullanım yerleri vb. bakımdan diğer türlere göre farklılık gösteren atasözleri özellikle de amaçları, işlevleri ve kesin bir yargı bildirmeleri dolayısıyla diğer türlerden ayrılmaktadır.Anlatılmak isteneni kısa ve net bir şekilde aktarmaları, öğretici yönlerinin bulunması atasözlerinin öne çıkan özelliklerindendir. Aynı zamanda atasözleri, milletlerinkültürünü oluşturan unsurlar zincirinin bir halkasıdır.