AHMET FARUK GÜLER - Academia.edu (original) (raw)

Uploads

Papers by AHMET FARUK GÜLER

Research paper thumbnail of Cemal Süreya 'nın şiirlerinin tematik ve yapı bakımından incelenmesi / A study on Cemal Süreya's poetry from the point of view of themes and structure

Research paper thumbnail of Sai̇t Fai̇k Abasiyanik’In “Meserret Oteli̇”

International Language, Literature and Folklore Researchers Journal, 2022

Research paper thumbnail of Mustafa Necati Sepetçioğlu’nun Kilit-Anahtar-Kapı Romanlarında Yüce Birey Arketipi Olarak Küpeli Hafız ve Sarı Hoca

Erdem

Tarihi romanlarda yazar, milletin içerisine düştüğü zor ve bir o kadar da kötü durumdan çıkış sür... more Tarihi romanlarda yazar, milletin içerisine düştüğü zor ve bir o kadar da kötü durumdan çıkış sürecini, kahramanın dünyasından okuyucularına aktarmaktadır. Kahramanın roman dünyasına girişiyle birlikte mensubu bulunduğu milletin bütün öz değerlerini benliğinde topladığını görürüz. Yazar, milletin içerisinde bulunduğu zorlukları kahramanın dünyasında, gerek sembolik gerekse gerçekleri yeniden kurgulayarak ortaya koyar. Böylece kahraman kendi çilesini değil kendi benliğinde mensubu bulunduğu milletin çilesini de çekecek ve kurtuluş için çaba gösterecektir. İşte bu noktada kahramana yol gösterici olarak, bütün bir milletin değerleriyle donanmış 'Yüce Birey' eserin dünyasında bilge bir kişilik olarak ortaya çıkacak ve kahramanın gelişim ve değişim sürecine doğrudan etki edecektir. Mustafa Necati Sepetçioğlu'nun Kilit-Anahtar-Kapı üçlemesinde Küpeli Hafız ve Sarı Hocanın şahsında milletin geçmişinden getirdiği değerleri görünür kıldığını görmekteyiz. Milletin bilinçaltında ya...

Research paper thumbnail of Mustafa Necati Sepetçioğlu’nun Kilit-Anahtar-Kapı Romanlarında Yüce Birey Arketipi Olarak Küpeli Hafız ve Sarı Hoca

Erdem

Tarihi romanlarda yazar, milletin içerisine düştüğü zor ve bir o kadar da kötü durumdan çıkış sür... more Tarihi romanlarda yazar, milletin içerisine düştüğü zor ve bir o kadar da kötü durumdan çıkış sürecini, kahramanın dünyasından okuyucularına aktarmaktadır. Kahramanın roman dünyasına girişiyle birlikte mensubu bulunduğu milletin bütün öz değerlerini benliğinde topladığını görürüz. Yazar, milletin içerisinde bulunduğu zorlukları kahramanın dünyasında, gerek sembolik gerekse gerçekleri yeniden kurgulayarak ortaya koyar. Böylece kahraman kendi çilesini değil kendi benliğinde mensubu bulunduğu milletin çilesini de çekecek ve kurtuluş için çaba gösterecektir. İşte bu noktada kahramana yol gösterici olarak, bütün bir milletin değerleriyle donanmış 'Yüce Birey' eserin dünyasında bilge bir kişilik olarak ortaya çıkacak ve kahramanın gelişim ve değişim sürecine doğrudan etki edecektir. Mustafa Necati Sepetçioğlu'nun Kilit-Anahtar-Kapı üçlemesinde Küpeli Hafız ve Sarı Hocanın şahsında milletin geçmişinden getirdiği değerleri görünür kıldığını görmekteyiz. Milletin bilinçaltında ya...

Research paper thumbnail of Cumhuriyet dönemi Türk romanında batılılaşma (1923/1940) / Westernization in Turkish novel in republic period (1923/1940)

Research paper thumbnail of Reşat Nuri Güntekin’in “Medeni Günahlar” Hikâyesinde Türk Toplumunda Yozlaşmanın İzleri

Turkish Studies - Language and Literature, 2021

Reşat Nuri Güntekin is one of the important authors of the republican period. He proved himself a... more Reşat Nuri Güntekin is one of the important authors of the republican period. He proved himself as a significant author of our literature history with his penned novels. His works titled Çalıkuşu, Yaprak Dökümü and Yeşil Gece have great importance to Turkish society both in the period when it was written and in the following process. He didn't disregard to show the goodness and trueness through the characters of his novels of the East-West oriented cultural confusion of Turkish people before and after of Turkish Independence War. His other kinds of works were ignored because of his success in the novels. Reşat Nuri Güntekin's stories remained in the background and couldn't be valued properly. Because his novels were at the forefront. While he known for his novelist identity, his stories are also precious and important. He penned more than 200 stories between 1917-1930. He was a writer who was testified to the change and development process of Turkish society. It is possible to see often the terms like corruption, cultural degeneration, westernization, ideal human in his novels and stories. This study focuses on the moral perception of Turkish society that degenerates in times of change. It is emphasized that in the change of civilization, all values that were glorified before are now negated and corruption is glorified. An exemplary narrative of the Turkish people's life degenerated under the name of modernization is at the forefront. The story named Medeni Günahlar is quite important on the angle of shows the historical course of cultural values degenerating from past to present. In this study, based on Reşat Nuri Güntekin's 'Medeni Günahlar' story, the dimensions of cultural degeneration in Turkish society will be discussed.

Research paper thumbnail of Ömer Seyfeddi̇n’İn “Beşeri̇yet Ve Köpek” Hi̇kâyesi̇nde Medeni̇yeti̇n Temsi̇li̇ Olarak “Köpek”

Gaziantep University Journal of Social Sciences, 2020

Ömer Seyfettin, fikirleriyle, makaleleriyle ve hikâyeleriyle Türk edebiyatının önemli bir ismi ol... more Ömer Seyfettin, fikirleriyle, makaleleriyle ve hikâyeleriyle Türk edebiyatının önemli bir ismi olarak adını edebiyat tarihine yazdırmıştır. Eserlerinde milli tarih ve kültüre ait unsurları ağırlıklı olarak kullanmasının yanı sıra Batılılaşmanın sembolik düzeyde tartışmasına da sıkça yer vermiş bir yazardır. Türk toplumunun değişim ve yenileşme sürecinde yaşadığı sıkıntılar ve çözüm önerileriyle adından sıkça söz ettirmiştir. Bu çalışmada Ömer Seyfettin'in "Beşeriyet ve Köpekler" hikâyesinde üç temel düşüncenin vurgusu üzerinde durulacaktır. Doğulu toplumların geri kalmışlığının batılı bir nazarla eleştirisi, medeniyetin doğuşunda köpeğin rolü üzerine düşünceler ve akıl ile kalbin mukayesesi. Ayrıca Doğu-Batı mukayesesinde karşımıza çıkan 'köpek' hem Ömer Seyfettin hem de Peyami Safa'nın "Fatih-Harbiye" romanı üzerinden mukayese edilerek izaha çalışılacaktır. İki metin, metinlerarasılık düzleminde ele alınırken aynı zamanda Batı'yı temsil etme noktasında 'köpek' üzerinden vurgulanan değerler edebiyat sosyolojisi açısından değerlendirilmeye tabi tutulacaktır.

Research paper thumbnail of Cemal Süreya’Nin Şi̇i̇rleri̇nde Kirmizi Rengi̇n Kullanimi

The Journal of Social Sciences, 2019

Renkler, hayatımızın her anında var olan ve sembolik anlamları da içerisinde barındıran unsurlard... more Renkler, hayatımızın her anında var olan ve sembolik anlamları da içerisinde barındıran unsurlardır. Cemal Süreya'nın şiirlerinde renklerin kullanımı çağrışım değerleriyle birlikte zengin bir içerik barındırmaktadır. Kırmızı, şairin şiirlerinde yoğun şekilde kullanımı olan bir renktir. Kırmızı, sadece bir renk olarak şiirlerde yer almamaktadır. Aynı zamanda cinselliğin, aşkın, heyecanın ve tutkunun rengi olarak birçok anlama karşılık gelecek şekilde bir kullanım değerine sahiptir. Sanatçının şiirlerinde kırmızı rengin anlam dünyasını, çağrışım değerlerini şiirlerinden hareketle açıklamak Cemal Süreya'ya farklı bir pencereden bakma imkânı sunacaktır. Kırmızı rengin doğrudan kullanımı ve kırmızıyı çağrıştıran sözcüklerin şiirin iç yapısı içerisinde değerlendirilmesi bu çalışmanın temel amacını oluşturmaktadır.

Research paper thumbnail of Arketi̇psel Semboli̇zm Açisindan

the Journal of Academic Social Sciences, 2016

Research paper thumbnail of The Comparation Of Two Stories From The Aspect Of Existans And Time: “On İkiye Bir Var”(Haldun Taner) And “İnsanlar ve Saatler”(Bahaeddin Özkişi)

Journal of Turkish Studies, 2007

Ahmet Faruk GÜLER ÖZET Haldun Taner ve Bahaeddin Özkişi, Türk hikâyeciliğinin iki önemli yazarıdı... more Ahmet Faruk GÜLER ÖZET Haldun Taner ve Bahaeddin Özkişi, Türk hikâyeciliğinin iki önemli yazarıdır. Onlar, hikâye alanında kendi tarzları ve hayat felsefeleriyle diğerlerinden farklı bir karaktere sahiplerdir. Hikâye alanında önemli eserler vermiş bu iki yazarın "On İkiye Bir Var" ve "İnsanlar ve Saatler" başlıklı hikâyelerinde, birbirlerinden farklılıkları ve birbirlerine olan benzerlikleri makalede varlık ve zaman açısından karşılaştırmalı edebiyat çerçevesinde açıklanacaktır. Anahtar sözcükler:Haldun Taner, Bahaeddin Özkişi, hikâye, varlık, zaman. THE COMPARATION OF TWO STORIES FROM THE ASPECT OF EXISTANS AND TIME: "ON İKİYE BİR VAR"(Haldun TANER) AND "İNSANLAR VE SAATLER"(Bahaeddin ÖZKİŞİ) ABSTRACT Haldun Taner and Bahaeddin Özkişi are two important writers of the Turkish story writing. They have their own special style in story writing and philosophy of life that distinguished them from others. In these two writers' stories, who have given important works in the sort of story, titled "On İkiye Bir Var" and "İnsanlar ve Saatler" there are similarities and differances which will be explained in terms of existance and time in the aspect of the comparative literature.

Research paper thumbnail of Varlik Ve Zaman Bağlaminda İki̇ Hi̇kâyeni̇n Mukayesesi̇:“on İki̇ye Bi̇r

turkishstudies.net

... O sebepledir ki dünyada yaşayan her insan kendi içindeki Adem'in farkına var... more ... O sebepledir ki dünyada yaşayan her insan kendi içindeki Adem'in farkına varabilmesi için bu düşüşü yaşamak zorundadır. ... “İnsanlar ve Saatler”de Nuri Bey, saate hükmedemediğinin bilincine vararak düşüş sürecine başlarken; “On İkiye Bir Var” da kahraman bu durumdan ...

Research paper thumbnail of Cumhuri̇yeti̇n İlk Dönem Romanlarinda Di̇n Algisi

International Journal Of Turkish Literature Culture Education

Osmanlı Devleti"nin iki yüz yıllık batılılaĢma sürecinin temelinde Batı"dan geri kalmıĢlık fikri ... more Osmanlı Devleti"nin iki yüz yıllık batılılaĢma sürecinin temelinde Batı"dan geri kalmıĢlık fikri yer almaktadır. Bu düĢüncenin arka planında ise yeniliklerin önündeki ilk engel olarak "din" görülmektedir. Toplumsal hayatın içerisinde yozlaĢan din algısı, belirli zümrelerin kendi kiĢisel menfaatleri doğrultusunda hareket etmeleri; batılılaĢmanın karĢısında dinin karĢıt bir konumda yer almasını yahut öyle algılanmasını sağlamıĢtır. Cumhuriyet, yaklaĢık iki yüz yıl süren modernleĢme çabalarının nihai noktasıdır. Osmanlı Devleti"nin gerçekleĢtirmek istediği yeniliklerin yeni bir devlet modeli etrafında Ģekillenmesidir. Cumhuriyet"in ilk dönem romanlarında (1923-1940) din algısı, gerçekleĢtirilen inkılaplar ve değiĢen sosyal ve siyasi hayat karĢısında bireyin konumunu göstermesi açısından oldukça önemlidir. Yeni bir devlet, yeni bir düzen ve yeni bir sosyal hayatın insanların iç dünyalarında yarattığı inanç algısındaki yıkımın izleri bu ilk dönem romanlarında belirgin bir Ģekilde kendisine yer bulmaktadır. Bu çalıĢma, değiĢimin hızlı gerçekleĢtiği bir dönem olan Cumhuriyet"in ilk yıllarında insanların ruh dünyalarında yer alan ikilik ve din algısının göz önüne serilmesi ve toplumsal değiĢimin arkasında bıraktığı izleri dönemin romanlarında tespit ederek bugünün Türkiye"sindeki yansımalarını göz önüne sermektir.

Research paper thumbnail of Cemal Süreya 'nın şiirlerinin tematik ve yapı bakımından incelenmesi / A study on Cemal Süreya's poetry from the point of view of themes and structure

Research paper thumbnail of Sai̇t Fai̇k Abasiyanik’In “Meserret Oteli̇”

International Language, Literature and Folklore Researchers Journal, 2022

Research paper thumbnail of Mustafa Necati Sepetçioğlu’nun Kilit-Anahtar-Kapı Romanlarında Yüce Birey Arketipi Olarak Küpeli Hafız ve Sarı Hoca

Erdem

Tarihi romanlarda yazar, milletin içerisine düştüğü zor ve bir o kadar da kötü durumdan çıkış sür... more Tarihi romanlarda yazar, milletin içerisine düştüğü zor ve bir o kadar da kötü durumdan çıkış sürecini, kahramanın dünyasından okuyucularına aktarmaktadır. Kahramanın roman dünyasına girişiyle birlikte mensubu bulunduğu milletin bütün öz değerlerini benliğinde topladığını görürüz. Yazar, milletin içerisinde bulunduğu zorlukları kahramanın dünyasında, gerek sembolik gerekse gerçekleri yeniden kurgulayarak ortaya koyar. Böylece kahraman kendi çilesini değil kendi benliğinde mensubu bulunduğu milletin çilesini de çekecek ve kurtuluş için çaba gösterecektir. İşte bu noktada kahramana yol gösterici olarak, bütün bir milletin değerleriyle donanmış 'Yüce Birey' eserin dünyasında bilge bir kişilik olarak ortaya çıkacak ve kahramanın gelişim ve değişim sürecine doğrudan etki edecektir. Mustafa Necati Sepetçioğlu'nun Kilit-Anahtar-Kapı üçlemesinde Küpeli Hafız ve Sarı Hocanın şahsında milletin geçmişinden getirdiği değerleri görünür kıldığını görmekteyiz. Milletin bilinçaltında ya...

Research paper thumbnail of Mustafa Necati Sepetçioğlu’nun Kilit-Anahtar-Kapı Romanlarında Yüce Birey Arketipi Olarak Küpeli Hafız ve Sarı Hoca

Erdem

Tarihi romanlarda yazar, milletin içerisine düştüğü zor ve bir o kadar da kötü durumdan çıkış sür... more Tarihi romanlarda yazar, milletin içerisine düştüğü zor ve bir o kadar da kötü durumdan çıkış sürecini, kahramanın dünyasından okuyucularına aktarmaktadır. Kahramanın roman dünyasına girişiyle birlikte mensubu bulunduğu milletin bütün öz değerlerini benliğinde topladığını görürüz. Yazar, milletin içerisinde bulunduğu zorlukları kahramanın dünyasında, gerek sembolik gerekse gerçekleri yeniden kurgulayarak ortaya koyar. Böylece kahraman kendi çilesini değil kendi benliğinde mensubu bulunduğu milletin çilesini de çekecek ve kurtuluş için çaba gösterecektir. İşte bu noktada kahramana yol gösterici olarak, bütün bir milletin değerleriyle donanmış 'Yüce Birey' eserin dünyasında bilge bir kişilik olarak ortaya çıkacak ve kahramanın gelişim ve değişim sürecine doğrudan etki edecektir. Mustafa Necati Sepetçioğlu'nun Kilit-Anahtar-Kapı üçlemesinde Küpeli Hafız ve Sarı Hocanın şahsında milletin geçmişinden getirdiği değerleri görünür kıldığını görmekteyiz. Milletin bilinçaltında ya...

Research paper thumbnail of Cumhuriyet dönemi Türk romanında batılılaşma (1923/1940) / Westernization in Turkish novel in republic period (1923/1940)

Research paper thumbnail of Reşat Nuri Güntekin’in “Medeni Günahlar” Hikâyesinde Türk Toplumunda Yozlaşmanın İzleri

Turkish Studies - Language and Literature, 2021

Reşat Nuri Güntekin is one of the important authors of the republican period. He proved himself a... more Reşat Nuri Güntekin is one of the important authors of the republican period. He proved himself as a significant author of our literature history with his penned novels. His works titled Çalıkuşu, Yaprak Dökümü and Yeşil Gece have great importance to Turkish society both in the period when it was written and in the following process. He didn't disregard to show the goodness and trueness through the characters of his novels of the East-West oriented cultural confusion of Turkish people before and after of Turkish Independence War. His other kinds of works were ignored because of his success in the novels. Reşat Nuri Güntekin's stories remained in the background and couldn't be valued properly. Because his novels were at the forefront. While he known for his novelist identity, his stories are also precious and important. He penned more than 200 stories between 1917-1930. He was a writer who was testified to the change and development process of Turkish society. It is possible to see often the terms like corruption, cultural degeneration, westernization, ideal human in his novels and stories. This study focuses on the moral perception of Turkish society that degenerates in times of change. It is emphasized that in the change of civilization, all values that were glorified before are now negated and corruption is glorified. An exemplary narrative of the Turkish people's life degenerated under the name of modernization is at the forefront. The story named Medeni Günahlar is quite important on the angle of shows the historical course of cultural values degenerating from past to present. In this study, based on Reşat Nuri Güntekin's 'Medeni Günahlar' story, the dimensions of cultural degeneration in Turkish society will be discussed.

Research paper thumbnail of Ömer Seyfeddi̇n’İn “Beşeri̇yet Ve Köpek” Hi̇kâyesi̇nde Medeni̇yeti̇n Temsi̇li̇ Olarak “Köpek”

Gaziantep University Journal of Social Sciences, 2020

Ömer Seyfettin, fikirleriyle, makaleleriyle ve hikâyeleriyle Türk edebiyatının önemli bir ismi ol... more Ömer Seyfettin, fikirleriyle, makaleleriyle ve hikâyeleriyle Türk edebiyatının önemli bir ismi olarak adını edebiyat tarihine yazdırmıştır. Eserlerinde milli tarih ve kültüre ait unsurları ağırlıklı olarak kullanmasının yanı sıra Batılılaşmanın sembolik düzeyde tartışmasına da sıkça yer vermiş bir yazardır. Türk toplumunun değişim ve yenileşme sürecinde yaşadığı sıkıntılar ve çözüm önerileriyle adından sıkça söz ettirmiştir. Bu çalışmada Ömer Seyfettin'in "Beşeriyet ve Köpekler" hikâyesinde üç temel düşüncenin vurgusu üzerinde durulacaktır. Doğulu toplumların geri kalmışlığının batılı bir nazarla eleştirisi, medeniyetin doğuşunda köpeğin rolü üzerine düşünceler ve akıl ile kalbin mukayesesi. Ayrıca Doğu-Batı mukayesesinde karşımıza çıkan 'köpek' hem Ömer Seyfettin hem de Peyami Safa'nın "Fatih-Harbiye" romanı üzerinden mukayese edilerek izaha çalışılacaktır. İki metin, metinlerarasılık düzleminde ele alınırken aynı zamanda Batı'yı temsil etme noktasında 'köpek' üzerinden vurgulanan değerler edebiyat sosyolojisi açısından değerlendirilmeye tabi tutulacaktır.

Research paper thumbnail of Cemal Süreya’Nin Şi̇i̇rleri̇nde Kirmizi Rengi̇n Kullanimi

The Journal of Social Sciences, 2019

Renkler, hayatımızın her anında var olan ve sembolik anlamları da içerisinde barındıran unsurlard... more Renkler, hayatımızın her anında var olan ve sembolik anlamları da içerisinde barındıran unsurlardır. Cemal Süreya'nın şiirlerinde renklerin kullanımı çağrışım değerleriyle birlikte zengin bir içerik barındırmaktadır. Kırmızı, şairin şiirlerinde yoğun şekilde kullanımı olan bir renktir. Kırmızı, sadece bir renk olarak şiirlerde yer almamaktadır. Aynı zamanda cinselliğin, aşkın, heyecanın ve tutkunun rengi olarak birçok anlama karşılık gelecek şekilde bir kullanım değerine sahiptir. Sanatçının şiirlerinde kırmızı rengin anlam dünyasını, çağrışım değerlerini şiirlerinden hareketle açıklamak Cemal Süreya'ya farklı bir pencereden bakma imkânı sunacaktır. Kırmızı rengin doğrudan kullanımı ve kırmızıyı çağrıştıran sözcüklerin şiirin iç yapısı içerisinde değerlendirilmesi bu çalışmanın temel amacını oluşturmaktadır.

Research paper thumbnail of Arketi̇psel Semboli̇zm Açisindan

the Journal of Academic Social Sciences, 2016

Research paper thumbnail of The Comparation Of Two Stories From The Aspect Of Existans And Time: “On İkiye Bir Var”(Haldun Taner) And “İnsanlar ve Saatler”(Bahaeddin Özkişi)

Journal of Turkish Studies, 2007

Ahmet Faruk GÜLER ÖZET Haldun Taner ve Bahaeddin Özkişi, Türk hikâyeciliğinin iki önemli yazarıdı... more Ahmet Faruk GÜLER ÖZET Haldun Taner ve Bahaeddin Özkişi, Türk hikâyeciliğinin iki önemli yazarıdır. Onlar, hikâye alanında kendi tarzları ve hayat felsefeleriyle diğerlerinden farklı bir karaktere sahiplerdir. Hikâye alanında önemli eserler vermiş bu iki yazarın "On İkiye Bir Var" ve "İnsanlar ve Saatler" başlıklı hikâyelerinde, birbirlerinden farklılıkları ve birbirlerine olan benzerlikleri makalede varlık ve zaman açısından karşılaştırmalı edebiyat çerçevesinde açıklanacaktır. Anahtar sözcükler:Haldun Taner, Bahaeddin Özkişi, hikâye, varlık, zaman. THE COMPARATION OF TWO STORIES FROM THE ASPECT OF EXISTANS AND TIME: "ON İKİYE BİR VAR"(Haldun TANER) AND "İNSANLAR VE SAATLER"(Bahaeddin ÖZKİŞİ) ABSTRACT Haldun Taner and Bahaeddin Özkişi are two important writers of the Turkish story writing. They have their own special style in story writing and philosophy of life that distinguished them from others. In these two writers' stories, who have given important works in the sort of story, titled "On İkiye Bir Var" and "İnsanlar ve Saatler" there are similarities and differances which will be explained in terms of existance and time in the aspect of the comparative literature.

Research paper thumbnail of Varlik Ve Zaman Bağlaminda İki̇ Hi̇kâyeni̇n Mukayesesi̇:“on İki̇ye Bi̇r

turkishstudies.net

... O sebepledir ki dünyada yaşayan her insan kendi içindeki Adem'in farkına var... more ... O sebepledir ki dünyada yaşayan her insan kendi içindeki Adem'in farkına varabilmesi için bu düşüşü yaşamak zorundadır. ... “İnsanlar ve Saatler”de Nuri Bey, saate hükmedemediğinin bilincine vararak düşüş sürecine başlarken; “On İkiye Bir Var” da kahraman bu durumdan ...

Research paper thumbnail of Cumhuri̇yeti̇n İlk Dönem Romanlarinda Di̇n Algisi

International Journal Of Turkish Literature Culture Education

Osmanlı Devleti"nin iki yüz yıllık batılılaĢma sürecinin temelinde Batı"dan geri kalmıĢlık fikri ... more Osmanlı Devleti"nin iki yüz yıllık batılılaĢma sürecinin temelinde Batı"dan geri kalmıĢlık fikri yer almaktadır. Bu düĢüncenin arka planında ise yeniliklerin önündeki ilk engel olarak "din" görülmektedir. Toplumsal hayatın içerisinde yozlaĢan din algısı, belirli zümrelerin kendi kiĢisel menfaatleri doğrultusunda hareket etmeleri; batılılaĢmanın karĢısında dinin karĢıt bir konumda yer almasını yahut öyle algılanmasını sağlamıĢtır. Cumhuriyet, yaklaĢık iki yüz yıl süren modernleĢme çabalarının nihai noktasıdır. Osmanlı Devleti"nin gerçekleĢtirmek istediği yeniliklerin yeni bir devlet modeli etrafında Ģekillenmesidir. Cumhuriyet"in ilk dönem romanlarında (1923-1940) din algısı, gerçekleĢtirilen inkılaplar ve değiĢen sosyal ve siyasi hayat karĢısında bireyin konumunu göstermesi açısından oldukça önemlidir. Yeni bir devlet, yeni bir düzen ve yeni bir sosyal hayatın insanların iç dünyalarında yarattığı inanç algısındaki yıkımın izleri bu ilk dönem romanlarında belirgin bir Ģekilde kendisine yer bulmaktadır. Bu çalıĢma, değiĢimin hızlı gerçekleĢtiği bir dönem olan Cumhuriyet"in ilk yıllarında insanların ruh dünyalarında yer alan ikilik ve din algısının göz önüne serilmesi ve toplumsal değiĢimin arkasında bıraktığı izleri dönemin romanlarında tespit ederek bugünün Türkiye"sindeki yansımalarını göz önüne sermektir.