Pınar Güneş - Academia.edu (original) (raw)
Conference Presentations by Pınar Güneş
The user has requested enhancement of the downloaded file. All in-text references underlined in b... more The user has requested enhancement of the downloaded file. All in-text references underlined in blue are added to the original document and are linked to publications on ResearchGate, letting you access and read them immediately. Abstract Institutionalization of the new universities is critical to deal with problems faced by staff and students, and region. In this paper, a new process of institutionalization producing stable correlations and shared beliefs for measuring the dynamics of institutionalization was carried out at Bingöl University, a new university established in 2008 in the east of Turkey. The theory should be applied to a wide range of institutions to compete with national and international universities. Diverse educational quality of higher education is now a serious issue in Turkey due to increasing numbers of graduates not being able to find a job despite the availability of many work opportunities. Challenges need to be minimized to create a harmony between quality and financial sustainability in Bingöl University. For this study, 130 surveys were carried out at Bingöl University out of 500 staffs in 2015. Statistical tools like one-way ANOVA were used to evaluate the degree of institutionalization. Being a new university, having low-qualified academicians, getting low-scoring students from national entrance exam to universities named as LYS, and self interests are major barriers preventing the institutionalization of Bingöl University.
Papers by Pınar Güneş
Journal of Business Research - Turk, 2020
Bu çalışmanın amacı öncelikle firmaların girişimcilik düzeylerini ölçen bir Girişimcilik ölçeği g... more Bu çalışmanın amacı öncelikle firmaların girişimcilik düzeylerini ölçen bir Girişimcilik ölçeği geliştirmek daha sonra ölçek kullanılarak Girişimcilik Endeksi elde etmek ve son aşamada ise ölçek ve endeks verilerinden yararlanılarak entegre bir yazılım aracılığıyla kullanıcı dostu ve erişilebilir bir raporlama sistemi ile girişimcilik puanı elde edilmesidir.
Hacettepe Sağlık İdaresi Dergisi, Jun 23, 2021
Araştırma Ankara'da bir eğitim ve araştırma hastanesinin evde sağlık hizmeti birimine kayıtlı 65 ... more Araştırma Ankara'da bir eğitim ve araştırma hastanesinin evde sağlık hizmeti birimine kayıtlı 65 yaş ve üzeri hastaların günlük ve enstrümental yaşam aktivitelerini gerçekleştirme seviyeleri ve yaşam kalitesine etkilerinin incelenmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırmada bireylerin yaşam kalitesini değerlendirmeye yönelik Yaşlılarda Yaşam Kalitesi Ölçeği, Günlük Yaşam Aktiviteleri Ölçeği (GYA) ve Enstrümental Günlük Yaşam Aktiviteleri Ölçeği (EGYA) kullanılmıştır. Özerklik alt boyutu ve toplam WHOQOL-OLD.TR ölçekteki puanlar değerlendirildiğinde erkeklerin skorlarının kadınlardan daha yüksek olduğu bulunmuştur. GYA ve EGYA puanları ile özerklik alt boyut puanları, geçmiş bugün gelecek alt boyut puanları, sosyal katılım alt boyut, toplam puan, yakınlık alt boyutu arasında istatistiksel olarak anlamlı negatif yönde orta düzeyde ilişki saptanmıştır. 65-69 yaş grubundakilerin yaşam kalitesi skorlarının 85-89 yaş grubundaki kişilere göre ve ilkokul mezunu kişilerin sosyal katılım alt boyutundaki skorlarının ortaokul mezunu kişilere göre daha düşük olduğu bulunmuştur. Geçmiş, bugün, gelecek alt boyutunda nörolojik hastalığı olmayanların yaşam kalitesi skorları, kas hastalığı olmayan kişilerin özerklik alt boyutu ve ölüm-ölmek alt boyutlarında yaşam kalitesi skorları, ortopedik hastalığı ve nörolojik hastalığı olanların duyusal işlev alt boyutunda yaşam kalitesi skorları daha yüksek bulunmuştur. 2-3 hastalığı olan kişilerin, 4 ve üzeri hastalığı olan kişilere göre duyusal işlev alt boyutunda skorlarının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Hastaların kullandıkları tıbbi cihaz-ürün sayısı azaldıkça duyusal işlev alt boyutu ve özerklik alt boyutunda yaşam kalitesi skorlarının arttığı gözlemlenmiştir. Evde sağlık hizmeti ile hastalar hastane ortamındaki enfeksiyona yakalanma riskleri azalarak, kendi yaşam alanlarında daha rahat bir sağlık hizmeti alabilme imkanı elde etmişlerdir. Yaşam kalitesini artırmak için yaşlılara yönelik sosyal programlar düzenlenmesi, yaşlı bireylerin her hafta kendi evlerinde gelecek görevliler tarafından sosyal, psikolojik destek sağlayacak, iyilik halini artıracak, ihtiyaçları doğrultusunda onlara rehberlik edecek görevliler tarafından desteklenmesi önerilebilir. Bu kapsamda Türkiye'de evde sağlık hizmeti, sosyal hizmet ve evde bakım uygulamalarının birbirine entegre olarak sağlanmasının önemli olduğu düşünülmektedir.
Turk Turizm Arastirmalari Dergisi, 2021
Araştırma Türkiye'de Covid-19'un bireylerin yaşamı üzerindeki mali yansımalarını ortaya çıkarmak ... more Araştırma Türkiye'de Covid-19'un bireylerin yaşamı üzerindeki mali yansımalarını ortaya çıkarmak amacıyla yapılmıştır. Bu amaca ulaşmak için Google Forms kullanılarak oluşturulan anket formu ile 918 kişiye ulaşılmıştır. Veriler, 4 temel başlık altında gruplanmıştır, bunlar; bireylerin sosyo-demografik ve yaşam tarzı bilgileri, sağlık harcamaları, diğer harcamalar ve tasarruflar şeklindedir. Araştırma sonunda elde edilen veriler SPSS 22.0 paket programı ile analiz edilmiştir. İlk önce, araştırmaya katılan katılımcıların bireysel ve demografik özelliklerine göre frekans ve yüzdeler verilmiştir. Verilerin normal dağılmadığı ve varyanslar heterojen olduğu için ikili grupların ortalamaları arasında anlamlı farklılığı test edebilmek amacı ile Mann Whitney U testi, üç ve daha fazla grupların ortalamaları arasındaki değerlendirebilmek için ise Kruskal Wallis testi uygulanmıştır. Cinsiyet ile diğer harcamalar ve tasarruflar asarında; Covid-19'a yakalanma durumuyla sağlık harcamaları arasında; yaşam kalitesiyle sağlık harcamaları ve diğer harcamalar arasında; risk grubunda olup olmama ile tasarruflar arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Aynı zamanda sosyodemografik özellikler ve yaşam biçimi ile sağlık, diğer harcamalar ve tasarruflar arasında; istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur.
Journal of Business Research - Turk, 2019
Amaç-Kıt kaynakların etkili ve verimli kullanılması için uygun yöntemler kullanılarak doğru tahmi... more Amaç-Kıt kaynakların etkili ve verimli kullanılması için uygun yöntemler kullanılarak doğru tahmin yapılması gerekir. Sağlıkta kaynakların yokluğunun telafisi yoktur. Araştırmada Gazi Üniversitesi yoğun bakım ünitesinde cerrahi gazlı bez tüketiminde kantitatif tahmin yöntemleri kullanılarak gelecek dönemler için ne kadar tüketileceğinin tahmini yapılmıştır. Yöntem-Araştırmada talep tahmin yöntemlerinden hareketli ortalama, üstel düzeltme, Holt-Winters tahmin yöntemleri kullanılmıştır. Tahmin sonuçlarının doğrululuğunun ölçümünde ortalama mutlak hata yüzdesi (Mean Absolute Percent Eror-MAPE) ve ortalama mutlak hata (Mean Absolute Deviation-MAD) kullanılmıştır. Bulgular-Yöntemler arası karşılaştırma sonucu hareketli ortalama yönteminde hata oranı en az bulunmuştur. Tartışma-Hastane giderlerinde tıbbi malzemelerin maliyetleri fazla olduğu için doğru zamanda, doğru miktarda malzeme tahmini yapılarak hastane karlılığı artırılıp, israf önlenebilir.
Any opinions expressed in this paper are those of the author(s) and not those of IZA. Research pu... more Any opinions expressed in this paper are those of the author(s) and not those of IZA. Research published in this series may include views on policy, but IZA takes no institutional policy positions. The IZA research network is committed to the IZA Guiding Principles of Research Integrity. The IZA Institute of Labor Economics is an independent economic research institute that conducts research in labor economics and offers evidence-based policy advice on labor market issues. Supported by the Deutsche Post Foundation, IZA runs the world's largest network of economists, whose research aims to provide answers to the global labor market challenges of our time. Our key objective is to build bridges between academic research, policymakers and society. IZA Discussion Papers often represent preliminary work and are circulated to encourage discussion. Citation of such a paper should account for its provisional character. A revised version may be available directly from the author.
Pressacademia, 2017
One of the main reasons why Turkey cannot get the desired results in economic growth in the Easte... more One of the main reasons why Turkey cannot get the desired results in economic growth in the Eastern and Southeastern regions of country is that female entrepreneurs are not active enough in economic life. In Bingöl and Diyarbakır provinces, surveys and face-to-face interviews were conducted with female entrepreneurs to determine the obstacles or positive supports for female entrepreneurs benefiting from Small and Medium-Sized Enterprises Development and Support Administration (KOSGEB) and other state incentive institutions in the last 5 years. In this study, it is aimed to reveal the effects of factors such as female entrepreneurs' education, family structure, cultural actors, religious factors and number of children on female entrepreneurship. The micro-financing system will allow potential female entrepreneurs needing small-scale businesses to enter the economic system more easily. Since most of the women in the Eastern Region of Turkey are not active in the working life, the effects of them on the labor market are weak. Thanks to small-scale financing, women take the first steps in entrepreneurship leading them into business life and proving themselves through economic entrepreneurship and economic development. Statistical methods: Frequencies, averages, and ANOVA test are used in this research. Approximately 103 surveys (48 in Bingöl ve 55 in Diyarbakır) in 2016 were carried out in two neighboring provinces having socio-cultural similarities. In Diyarbakir and Bingöl provinces, the main reasons for women being entrepreneurs are to obtain economic independence and to establish social relations. The main capital used for establishing a business is the family grandmothers or members. Difficulties in finding capital structure, not being recognized in the market, high rents, tax payments and employee related problems are the main problems encountered in entrepreneurship. Tax incentives, increased training opportunities, technical support and credit facilitation are the most necessary elements for increasing female entrepreneurship in the region. In addition, the average monthly income of these women is 2,471 TL. And according to ANOVA test, there is no significant difference between Bingöl and Diyarbakır cities with 95% reliability according to being an entrepreneur except salary.
European Proceedings of Social & Behavioural Sciences, 2016
Institutionalization of the new universities is critical to deal with problems faced by staff and... more Institutionalization of the new universities is critical to deal with problems faced by staff and students, and region. In this paper, a new process of institutionalization producing stable correlations and shared beliefs for measuring the dynamics of institutionalization was carried out at Bingöl University, a new university established in 2008 in the east of Turkey. The theory should be applied to a wide range of institutions to compete with national and international universities. Diverse educational quality of higher education is now a serious issue in Turkey due to increasing numbers of graduates not being able to find a job despite the availability of many work opportunities. Challenges need to be minimized to create a harmony between quality and financial sustainability in Bingöl University. For this study, 130 surveys were carried out at Bingöl University out of 500 staffs in 2015. Statistical tools like one-way ANOVA were used to evaluate the degree of institutionalization. Being a new university, having low-qualified academicians, getting low-scoring students from national entrance exam to universities named as LYS, and self interests are major barriers preventing the institutionalization of Bingöl University.
This paper examines the impact of universal, free, and easily accessible primary healthcare on po... more This paper examines the impact of universal, free, and easily accessible primary healthcare on population health as measured by age-specific mortality rates, focusing on a nationwide socialized medicine program implemented in Turkey. The Family Medicine Program (FMP), launched in 2005, assigns each Turkish citizen to a specific state-employed family physician who o↵ers a wide range of primary healthcare services that are free-of-charge. Furthermore, these services are provided at family health centers, which operate on a walk-in basis and are located within the neighborhoods in close proximity to the patients. To identify the causal impact of the FMP, we exploit the variation in its introduction across provinces and over time. Our estimates indicate that the FMP caused the mortality rate to decrease by 25.6% among infants, 7.7% among the elderly, and 22.9% among children ages 1-4. These estimates translate into 2.6, 1.29, and 0.13 fewer deaths among infants, the elderly, and children ages 1-4, respectively. Furthermore, the e↵ects appear to strengthen over time. We also show evidence to suggest that the FMP has contributed to an equalization of mortality across provinces. Finally, our calculations indicate that each family physician saves about 0.15, 0.46, and 0.005 lives among infants, the elderly, and children ages 1-4 per province every year.
Journal of Business, Economics and Finance, Jun 30, 2017
One of the main reasons why Turkey cannot get the desired results in economic growth in the Easte... more One of the main reasons why Turkey cannot get the desired results in economic growth in the Eastern and Southeastern regions of country is that female entrepreneurs are not active enough in economic life. In Bingöl and Diyarbakır provinces, surveys and face-to-face interviews were conducted with female entrepreneurs to determine the obstacles or positive supports for female entrepreneurs benefiting from Small and Medium-Sized Enterprises Development and Support Administration (KOSGEB) and other state incentive institutions in the last 5 years. In this study, it is aimed to reveal the effects of factors such as female entrepreneurs' education, family structure, cultural actors, religious factors and number of children on female entrepreneurship. The micro-financing system will allow potential female entrepreneurs needing small-scale businesses to enter the economic system more easily. Since most of the women in the Eastern Region of Turkey are not active in the working life, the effects of them on the labor market are weak. Thanks to small-scale financing, women take the first steps in entrepreneurship leading them into business life and proving themselves through economic entrepreneurship and economic development. Statistical methods: Frequencies, averages, and ANOVA test are used in this research. Approximately 103 surveys (48 in Bingöl ve 55 in Diyarbakır) in 2016 were carried out in two neighboring provinces having socio-cultural similarities. In Diyarbakir and Bingöl provinces, the main reasons for women being entrepreneurs are to obtain economic independence and to establish social relations. The main capital used for establishing a business is the family grandmothers or members. Difficulties in finding capital structure, not being recognized in the market, high rents, tax payments and employee related problems are the main problems encountered in entrepreneurship. Tax incentives, increased training opportunities, technical support and credit facilitation are the most necessary elements for increasing female entrepreneurship in the region. In addition, the average monthly income of these women is 2,471 TL. And according to ANOVA test, there is no significant difference between Bingöl and Diyarbakır cities with 95% reliability according to being an entrepreneur except salary.
The user has requested enhancement of the downloaded file. All in-text references underlined in b... more The user has requested enhancement of the downloaded file. All in-text references underlined in blue are added to the original document and are linked to publications on ResearchGate, letting you access and read them immediately. Abstract Institutionalization of the new universities is critical to deal with problems faced by staff and students, and region. In this paper, a new process of institutionalization producing stable correlations and shared beliefs for measuring the dynamics of institutionalization was carried out at Bingöl University, a new university established in 2008 in the east of Turkey. The theory should be applied to a wide range of institutions to compete with national and international universities. Diverse educational quality of higher education is now a serious issue in Turkey due to increasing numbers of graduates not being able to find a job despite the availability of many work opportunities. Challenges need to be minimized to create a harmony between quality and financial sustainability in Bingöl University. For this study, 130 surveys were carried out at Bingöl University out of 500 staffs in 2015. Statistical tools like one-way ANOVA were used to evaluate the degree of institutionalization. Being a new university, having low-qualified academicians, getting low-scoring students from national entrance exam to universities named as LYS, and self interests are major barriers preventing the institutionalization of Bingöl University.
Journal of Business Research - Turk, 2020
Bu çalışmanın amacı öncelikle firmaların girişimcilik düzeylerini ölçen bir Girişimcilik ölçeği g... more Bu çalışmanın amacı öncelikle firmaların girişimcilik düzeylerini ölçen bir Girişimcilik ölçeği geliştirmek daha sonra ölçek kullanılarak Girişimcilik Endeksi elde etmek ve son aşamada ise ölçek ve endeks verilerinden yararlanılarak entegre bir yazılım aracılığıyla kullanıcı dostu ve erişilebilir bir raporlama sistemi ile girişimcilik puanı elde edilmesidir.
Hacettepe Sağlık İdaresi Dergisi, Jun 23, 2021
Araştırma Ankara'da bir eğitim ve araştırma hastanesinin evde sağlık hizmeti birimine kayıtlı 65 ... more Araştırma Ankara'da bir eğitim ve araştırma hastanesinin evde sağlık hizmeti birimine kayıtlı 65 yaş ve üzeri hastaların günlük ve enstrümental yaşam aktivitelerini gerçekleştirme seviyeleri ve yaşam kalitesine etkilerinin incelenmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırmada bireylerin yaşam kalitesini değerlendirmeye yönelik Yaşlılarda Yaşam Kalitesi Ölçeği, Günlük Yaşam Aktiviteleri Ölçeği (GYA) ve Enstrümental Günlük Yaşam Aktiviteleri Ölçeği (EGYA) kullanılmıştır. Özerklik alt boyutu ve toplam WHOQOL-OLD.TR ölçekteki puanlar değerlendirildiğinde erkeklerin skorlarının kadınlardan daha yüksek olduğu bulunmuştur. GYA ve EGYA puanları ile özerklik alt boyut puanları, geçmiş bugün gelecek alt boyut puanları, sosyal katılım alt boyut, toplam puan, yakınlık alt boyutu arasında istatistiksel olarak anlamlı negatif yönde orta düzeyde ilişki saptanmıştır. 65-69 yaş grubundakilerin yaşam kalitesi skorlarının 85-89 yaş grubundaki kişilere göre ve ilkokul mezunu kişilerin sosyal katılım alt boyutundaki skorlarının ortaokul mezunu kişilere göre daha düşük olduğu bulunmuştur. Geçmiş, bugün, gelecek alt boyutunda nörolojik hastalığı olmayanların yaşam kalitesi skorları, kas hastalığı olmayan kişilerin özerklik alt boyutu ve ölüm-ölmek alt boyutlarında yaşam kalitesi skorları, ortopedik hastalığı ve nörolojik hastalığı olanların duyusal işlev alt boyutunda yaşam kalitesi skorları daha yüksek bulunmuştur. 2-3 hastalığı olan kişilerin, 4 ve üzeri hastalığı olan kişilere göre duyusal işlev alt boyutunda skorlarının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Hastaların kullandıkları tıbbi cihaz-ürün sayısı azaldıkça duyusal işlev alt boyutu ve özerklik alt boyutunda yaşam kalitesi skorlarının arttığı gözlemlenmiştir. Evde sağlık hizmeti ile hastalar hastane ortamındaki enfeksiyona yakalanma riskleri azalarak, kendi yaşam alanlarında daha rahat bir sağlık hizmeti alabilme imkanı elde etmişlerdir. Yaşam kalitesini artırmak için yaşlılara yönelik sosyal programlar düzenlenmesi, yaşlı bireylerin her hafta kendi evlerinde gelecek görevliler tarafından sosyal, psikolojik destek sağlayacak, iyilik halini artıracak, ihtiyaçları doğrultusunda onlara rehberlik edecek görevliler tarafından desteklenmesi önerilebilir. Bu kapsamda Türkiye'de evde sağlık hizmeti, sosyal hizmet ve evde bakım uygulamalarının birbirine entegre olarak sağlanmasının önemli olduğu düşünülmektedir.
Turk Turizm Arastirmalari Dergisi, 2021
Araştırma Türkiye'de Covid-19'un bireylerin yaşamı üzerindeki mali yansımalarını ortaya çıkarmak ... more Araştırma Türkiye'de Covid-19'un bireylerin yaşamı üzerindeki mali yansımalarını ortaya çıkarmak amacıyla yapılmıştır. Bu amaca ulaşmak için Google Forms kullanılarak oluşturulan anket formu ile 918 kişiye ulaşılmıştır. Veriler, 4 temel başlık altında gruplanmıştır, bunlar; bireylerin sosyo-demografik ve yaşam tarzı bilgileri, sağlık harcamaları, diğer harcamalar ve tasarruflar şeklindedir. Araştırma sonunda elde edilen veriler SPSS 22.0 paket programı ile analiz edilmiştir. İlk önce, araştırmaya katılan katılımcıların bireysel ve demografik özelliklerine göre frekans ve yüzdeler verilmiştir. Verilerin normal dağılmadığı ve varyanslar heterojen olduğu için ikili grupların ortalamaları arasında anlamlı farklılığı test edebilmek amacı ile Mann Whitney U testi, üç ve daha fazla grupların ortalamaları arasındaki değerlendirebilmek için ise Kruskal Wallis testi uygulanmıştır. Cinsiyet ile diğer harcamalar ve tasarruflar asarında; Covid-19'a yakalanma durumuyla sağlık harcamaları arasında; yaşam kalitesiyle sağlık harcamaları ve diğer harcamalar arasında; risk grubunda olup olmama ile tasarruflar arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Aynı zamanda sosyodemografik özellikler ve yaşam biçimi ile sağlık, diğer harcamalar ve tasarruflar arasında; istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur.
Journal of Business Research - Turk, 2019
Amaç-Kıt kaynakların etkili ve verimli kullanılması için uygun yöntemler kullanılarak doğru tahmi... more Amaç-Kıt kaynakların etkili ve verimli kullanılması için uygun yöntemler kullanılarak doğru tahmin yapılması gerekir. Sağlıkta kaynakların yokluğunun telafisi yoktur. Araştırmada Gazi Üniversitesi yoğun bakım ünitesinde cerrahi gazlı bez tüketiminde kantitatif tahmin yöntemleri kullanılarak gelecek dönemler için ne kadar tüketileceğinin tahmini yapılmıştır. Yöntem-Araştırmada talep tahmin yöntemlerinden hareketli ortalama, üstel düzeltme, Holt-Winters tahmin yöntemleri kullanılmıştır. Tahmin sonuçlarının doğrululuğunun ölçümünde ortalama mutlak hata yüzdesi (Mean Absolute Percent Eror-MAPE) ve ortalama mutlak hata (Mean Absolute Deviation-MAD) kullanılmıştır. Bulgular-Yöntemler arası karşılaştırma sonucu hareketli ortalama yönteminde hata oranı en az bulunmuştur. Tartışma-Hastane giderlerinde tıbbi malzemelerin maliyetleri fazla olduğu için doğru zamanda, doğru miktarda malzeme tahmini yapılarak hastane karlılığı artırılıp, israf önlenebilir.
Any opinions expressed in this paper are those of the author(s) and not those of IZA. Research pu... more Any opinions expressed in this paper are those of the author(s) and not those of IZA. Research published in this series may include views on policy, but IZA takes no institutional policy positions. The IZA research network is committed to the IZA Guiding Principles of Research Integrity. The IZA Institute of Labor Economics is an independent economic research institute that conducts research in labor economics and offers evidence-based policy advice on labor market issues. Supported by the Deutsche Post Foundation, IZA runs the world's largest network of economists, whose research aims to provide answers to the global labor market challenges of our time. Our key objective is to build bridges between academic research, policymakers and society. IZA Discussion Papers often represent preliminary work and are circulated to encourage discussion. Citation of such a paper should account for its provisional character. A revised version may be available directly from the author.
Pressacademia, 2017
One of the main reasons why Turkey cannot get the desired results in economic growth in the Easte... more One of the main reasons why Turkey cannot get the desired results in economic growth in the Eastern and Southeastern regions of country is that female entrepreneurs are not active enough in economic life. In Bingöl and Diyarbakır provinces, surveys and face-to-face interviews were conducted with female entrepreneurs to determine the obstacles or positive supports for female entrepreneurs benefiting from Small and Medium-Sized Enterprises Development and Support Administration (KOSGEB) and other state incentive institutions in the last 5 years. In this study, it is aimed to reveal the effects of factors such as female entrepreneurs' education, family structure, cultural actors, religious factors and number of children on female entrepreneurship. The micro-financing system will allow potential female entrepreneurs needing small-scale businesses to enter the economic system more easily. Since most of the women in the Eastern Region of Turkey are not active in the working life, the effects of them on the labor market are weak. Thanks to small-scale financing, women take the first steps in entrepreneurship leading them into business life and proving themselves through economic entrepreneurship and economic development. Statistical methods: Frequencies, averages, and ANOVA test are used in this research. Approximately 103 surveys (48 in Bingöl ve 55 in Diyarbakır) in 2016 were carried out in two neighboring provinces having socio-cultural similarities. In Diyarbakir and Bingöl provinces, the main reasons for women being entrepreneurs are to obtain economic independence and to establish social relations. The main capital used for establishing a business is the family grandmothers or members. Difficulties in finding capital structure, not being recognized in the market, high rents, tax payments and employee related problems are the main problems encountered in entrepreneurship. Tax incentives, increased training opportunities, technical support and credit facilitation are the most necessary elements for increasing female entrepreneurship in the region. In addition, the average monthly income of these women is 2,471 TL. And according to ANOVA test, there is no significant difference between Bingöl and Diyarbakır cities with 95% reliability according to being an entrepreneur except salary.
European Proceedings of Social & Behavioural Sciences, 2016
Institutionalization of the new universities is critical to deal with problems faced by staff and... more Institutionalization of the new universities is critical to deal with problems faced by staff and students, and region. In this paper, a new process of institutionalization producing stable correlations and shared beliefs for measuring the dynamics of institutionalization was carried out at Bingöl University, a new university established in 2008 in the east of Turkey. The theory should be applied to a wide range of institutions to compete with national and international universities. Diverse educational quality of higher education is now a serious issue in Turkey due to increasing numbers of graduates not being able to find a job despite the availability of many work opportunities. Challenges need to be minimized to create a harmony between quality and financial sustainability in Bingöl University. For this study, 130 surveys were carried out at Bingöl University out of 500 staffs in 2015. Statistical tools like one-way ANOVA were used to evaluate the degree of institutionalization. Being a new university, having low-qualified academicians, getting low-scoring students from national entrance exam to universities named as LYS, and self interests are major barriers preventing the institutionalization of Bingöl University.
This paper examines the impact of universal, free, and easily accessible primary healthcare on po... more This paper examines the impact of universal, free, and easily accessible primary healthcare on population health as measured by age-specific mortality rates, focusing on a nationwide socialized medicine program implemented in Turkey. The Family Medicine Program (FMP), launched in 2005, assigns each Turkish citizen to a specific state-employed family physician who o↵ers a wide range of primary healthcare services that are free-of-charge. Furthermore, these services are provided at family health centers, which operate on a walk-in basis and are located within the neighborhoods in close proximity to the patients. To identify the causal impact of the FMP, we exploit the variation in its introduction across provinces and over time. Our estimates indicate that the FMP caused the mortality rate to decrease by 25.6% among infants, 7.7% among the elderly, and 22.9% among children ages 1-4. These estimates translate into 2.6, 1.29, and 0.13 fewer deaths among infants, the elderly, and children ages 1-4, respectively. Furthermore, the e↵ects appear to strengthen over time. We also show evidence to suggest that the FMP has contributed to an equalization of mortality across provinces. Finally, our calculations indicate that each family physician saves about 0.15, 0.46, and 0.005 lives among infants, the elderly, and children ages 1-4 per province every year.
Journal of Business, Economics and Finance, Jun 30, 2017
One of the main reasons why Turkey cannot get the desired results in economic growth in the Easte... more One of the main reasons why Turkey cannot get the desired results in economic growth in the Eastern and Southeastern regions of country is that female entrepreneurs are not active enough in economic life. In Bingöl and Diyarbakır provinces, surveys and face-to-face interviews were conducted with female entrepreneurs to determine the obstacles or positive supports for female entrepreneurs benefiting from Small and Medium-Sized Enterprises Development and Support Administration (KOSGEB) and other state incentive institutions in the last 5 years. In this study, it is aimed to reveal the effects of factors such as female entrepreneurs' education, family structure, cultural actors, religious factors and number of children on female entrepreneurship. The micro-financing system will allow potential female entrepreneurs needing small-scale businesses to enter the economic system more easily. Since most of the women in the Eastern Region of Turkey are not active in the working life, the effects of them on the labor market are weak. Thanks to small-scale financing, women take the first steps in entrepreneurship leading them into business life and proving themselves through economic entrepreneurship and economic development. Statistical methods: Frequencies, averages, and ANOVA test are used in this research. Approximately 103 surveys (48 in Bingöl ve 55 in Diyarbakır) in 2016 were carried out in two neighboring provinces having socio-cultural similarities. In Diyarbakir and Bingöl provinces, the main reasons for women being entrepreneurs are to obtain economic independence and to establish social relations. The main capital used for establishing a business is the family grandmothers or members. Difficulties in finding capital structure, not being recognized in the market, high rents, tax payments and employee related problems are the main problems encountered in entrepreneurship. Tax incentives, increased training opportunities, technical support and credit facilitation are the most necessary elements for increasing female entrepreneurship in the region. In addition, the average monthly income of these women is 2,471 TL. And according to ANOVA test, there is no significant difference between Bingöl and Diyarbakır cities with 95% reliability according to being an entrepreneur except salary.