tuba demir - Academia.edu (original) (raw)

Papers by tuba demir

Research paper thumbnail of Farklı Su Bağlayıcı ve Kimyasal Katkı Oranlarına Sahip Yüksek Dayanımlı Betonların İşlenebilirlik ve Dayanım Özellikleri

Fırat Üniversitesi Mühendislik Bilimleri Dergisi, 2022

Bu çalışmanın amacı, farklı su/bağlayıcı ve kimyasal katkı oranına sahip yüksek dayanımlı betonla... more Bu çalışmanın amacı, farklı su/bağlayıcı ve kimyasal katkı oranına sahip yüksek dayanımlı betonların dayanım ve işlenebilirlik özelliklerini incelemektir. Bu kapsamda çimento dozajı 400 ve 600 kg/m3, su/bağlayıcı (S/B) oranları 0.20 ve 0.30 olan 16 seri beton karışımı hazırlanmıştır. Bu beton karışımlarında mineral katkı olarak puzolanik aktivitesi yüksek olan silis dumanı kullanılmıştır. Silis dumanı %5 ve %20 oranlarında çimento ile hacimce yer değiştirilerek kullanılmıştır. Kimyasal katkı ise çimentonun ağırlıkça %2 ve %3’ü oranında kullanılmıştır. Bu karışım oranları ile hazırlanan, yüksek dayanım elde edilmiş serilerin taze ve sertleşmiş beton (mekanik) özellikleri araştırılmıştır. Bu araştırma sonucunda serilerin slump, ve ve-be değerleri ile fc-7, fc-28 ve fc-90 günlük sonuçları karşılaştırılmıştır. Bu karşılaştırma sonucunda yüksek dayanımlı betonlarda (YDB) kimyasal katkı kullanımının işlenebilirlik üzerinde önemli faktör olduğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte düşük S/B...

Research paper thumbnail of Geleneksel olarak üretilen Adıyaman peynirinin bazı fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik özelliklerinin belirlenmesi

Bu çalışmada Adıyaman merkez ve ilçelerinden toplanan 15 adet Adıyaman peyniri örneği, materyal o... more Bu çalışmada Adıyaman merkez ve ilçelerinden toplanan 15 adet Adıyaman peyniri örneği, materyal olarak kullanılmıştır. Peynirler bazı fiziksel-kimyasal (kuru madde, pH, tuz) ve mikrobiyolojik (toplam aerobik mezofilik bakteri, laktik asit bakterileri, maya-küf, koliform, Micrococcus-Staphylococcus) analizlere tabi tutulmuştur. Analizler sonucu örneklerin ortalama pH, kuru madde, tuz ve kuru maddede tuz değerleri sırası ile 6.57, % 55.30, % 5.40, % 9.51 bulunmuştur. Ayrıca ortalama toplam aerobik mezofilik bakteri (TAMB), laktik asit bakteri (LAB), maya-küf, koliform ve Micrococcus-Staphylococcus sayıları sırası ile 7.44, 6.67, 5.23, 7.18, 6.83 log kob/g olarak belirlenmiştir. Elde edilen bulgulara göre Adıyaman peynirlerinin tuz içeriği bakımından ilgili standarda uygun olmadığı saptanmıştır. Ayrıca, örneklerin bazı mikrobiyolojik kriterler yönünden (özellikle koliform grubu ve Micrococcus-Staphylococcus türü bakteri) tüketime uygun olmadığı tespit edilmiştir.

Research paper thumbnail of Dahiliye Yoğun Bakım Hastalarının Düşme Riski Açısından Değerlendirilmesi

Amac Calisma Malatya Devlet Hastanesi Dahiliye Yogun Bakim Unitesinde yatan hastalarin dusme risk... more Amac Calisma Malatya Devlet Hastanesi Dahiliye Yogun Bakim Unitesinde yatan hastalarin dusme riskinin belirlenmesi amaciyla yapilmistir. Method: 2 aylik sure boyunca dahiliye yogun bakim unitesine yatan tum hastalar calismaya dahil edilmistir. Itaki Dusme Riski Olcegi kullanildi. Elde edilen verilerin istatistik analizi, SPSS for Windows 18.0 programinda yapildi. Bulgular: Calismamizda toplam 87 hasta mevcuttu. Ortalama yatis suresi 5.36 gundu. Ortalama hasta yasi 67,9 idi. Itaki dusme riskine gore yuksek riskli hasta sayisi orani %66.6 idi. Hasta yasinin 65 uzerinde olmasi ile dusme riski arasinda anlamli iliski saptandi. Serebrovaskuler hastalik tanisi nedeniyle yatan hastalarin tamaminda yuksek dusme riski saptandi. Intoksikasyon nedeniyle yatan hastalarin hicbirinde yukse dusme riski saptanmadi. Sonuc Calismamizda goruldugu gibi dusme riski yuksek olan hasta orani oldukca yuksektir. 65 yas uzerinde olma, serebrovaskuler hastalik tanisi alma yuksek dusme riski ile iliskilidir. Bu...

Research paper thumbnail of Duygusal Zekâ Ve Örgütsel Stres: Osmaniye’de Sağlık Çalışanları Üzerine Bir Örnek Olay Araştırması

Duygusal zekâ bireyin hayatinin her alaninda karsisinda cikmaktadir. Insan aklini yonlendirmede e... more Duygusal zekâ bireyin hayatinin her alaninda karsisinda cikmaktadir. Insan aklini yonlendirmede etkili olan bu zekâ tipi, is hayatinda da son derece onemlidir. Bunun yaninda birey is hayatinda ve yasaminda stres baskisi altindadir. Is hayatinda orgutsel stres olarak da adlandirilan bu sorun calisanlar ve isletmeler acisindan buyuk bir tehdit olusturmaktadir. Hizmet sektoru icerisinde onemli bir yere sahip olan hastanelerde ise yapilan calismalarin yetersiz oldugu gorulmektedir. Bu calismanin amaci hastane calisanlarinda duygusal zekâ ve orgutsel stres arasindaki iliskinin arastirilmasidir. Bu amacla hazirlanan calismada oncelikle duygusal zekâ ve orgutsel stres kavramlari uzerinde durulmus, daha sonra bu kavramlar arasindaki iliski incelenmistir. Hastane calisanlarinin (n=147) orgutsel streslerinin olculmesi icin Şahin ve Durak (1995) tarafindan hazirlanan “Stresle Basa Cikma Tarzlari Olcegi” kullanilmistir. Calisanlarin duygusal zekâ duzeylerinin olculmesinde Deniz ve arkadaslar (2...

Research paper thumbnail of Özel Eğitim Sınıfına Devam Eden Öğrencilerin Dil Becerilerinin Geliştirilmesi Üzerine Bir Çalışma

Research paper thumbnail of Tiyokolşikosid Grubu Kas Gevşetici Kullanan Hastalarda, Stapes Kasının Akustik Refleks Testi ile Değerlendirilmesi

Research paper thumbnail of Betonarme Yapılarda Farklı Kat Sayıları için Dolgu Duvarların Deprem Davranışına Etkisi

DÜMF Mühendislik Dergisi, 2019

Bu calismada, dolgu duvarlarin betonarme binalara olan katkisi degerlendirilmistir. Bu amacla 3, ... more Bu calismada, dolgu duvarlarin betonarme binalara olan katkisi degerlendirilmistir. Bu amacla 3, 5 ve 7 katli betonarme binalar modellenmistir. Bu modeller kendi icinde uc farkli sekilde yeniden tasarlanmistir. Birinci model tum katlarinin, tamamen dolgu duvarsiz oldugu cerceve modelidir. Ikinci model ilk katinda dolgu duvarlarin olmadigi, diger katlarinda ise dolgu duvarlarin oldugu cerceve modelidir. Ucuncu model ise tum katlarinda dolgu duvarlarin oldugu modeldir. Dolgu duvarli olarak tasarlanan modellerde, dolgu duvarlar esdeger basinc cubugu seklinde tanimlanmistir. Tum modeller icin dogrusal elastik hesap yontemi kullanilarak analizler yapilmistir. Analiz sonucunda yapilarin goreli kat otelemeleri, yer degistirme degerleri belirlenmis ve tum modeller icin ayri ayri kiyaslama yapilarak grafikler cizilmistir. Ayrica bu modellerinin etki/kapasite oranlari belirlenmis ve hasar bolgeleri tespit edilmistir. Elde edilen sonuclara gore dolgu duvarlarin sistemin rijitligini ve dayanimini olumlu katki sagladigi gorulmustur.

Research paper thumbnail of Oxidative DNA Damage Is Increased in Living Kidney Donors

Transplantation Proceedings, 2019

BACKGROUND Long-term consequences of donor nephrectomy might be reduced kidney function, increase... more BACKGROUND Long-term consequences of donor nephrectomy might be reduced kidney function, increased risk for cardiovascular disease, and impaired quality of life. The purpose of the current cross-sectional study was to evaluate the relationship between clinical, laboratory, and donation-specific outcomes of living kidney donors and systemic oxidative DNA damage. METHODS We conducted a cross-sectional study and assessed retrospectively pre- and postdonation data from 60 donors who donated between 2010 and 2015. Plasma malondialdehyde levels and 8-hydroxy-2'-deoxyguanosine/deoxyguanosine ratio (8-OHdG/dG ratio) were determined as oxidative stress markers. Catalase, carbonic anhydrase, and paraoxonase (PON) activities were measured as antioxidants. RESULTS Approximately 3 years after donation, the hypertensive donor ratio was 12%, and 11% of the donors had glomerular filtration rate <60 mL/min/1.73 m2. Mean serum urea (P = .001) and serum creatinine levels (P = .001) were increased; creatinine clearance level (126.2 ± 35.5 vs 94.6 ± 26.8, P = .001) was decreased in the postdonation period. There was a significant positive correlation between predonation serum urea and 8-0HdG/dG ratio (r = 0.338, P = .016) and predonation serum creatinine and 8-0HdG/dG ratio (r = 0.442, P = .001), while there was a significant negative correlation between serum creatinine and PON activity (r = -0.545, P < .001). CONCLUSION Our data have demonstrated that kidney donors exhibit increased oxidative DNA damage and decreased antioxidant activity. We propose that predonation serum creatinine is positively correlated with 8-0HdG/dG ratio and negatively correlated with antioxidant PON activity. This is the first study to demonstrate that plasma oxidative DNA damage increases in healthy kidney donors.

Research paper thumbnail of Farklı Su Bağlayıcı ve Kimyasal Katkı Oranlarına Sahip Yüksek Dayanımlı Betonların İşlenebilirlik ve Dayanım Özellikleri

Fırat Üniversitesi Mühendislik Bilimleri Dergisi, 2022

Bu çalışmanın amacı, farklı su/bağlayıcı ve kimyasal katkı oranına sahip yüksek dayanımlı betonla... more Bu çalışmanın amacı, farklı su/bağlayıcı ve kimyasal katkı oranına sahip yüksek dayanımlı betonların dayanım ve işlenebilirlik özelliklerini incelemektir. Bu kapsamda çimento dozajı 400 ve 600 kg/m3, su/bağlayıcı (S/B) oranları 0.20 ve 0.30 olan 16 seri beton karışımı hazırlanmıştır. Bu beton karışımlarında mineral katkı olarak puzolanik aktivitesi yüksek olan silis dumanı kullanılmıştır. Silis dumanı %5 ve %20 oranlarında çimento ile hacimce yer değiştirilerek kullanılmıştır. Kimyasal katkı ise çimentonun ağırlıkça %2 ve %3’ü oranında kullanılmıştır. Bu karışım oranları ile hazırlanan, yüksek dayanım elde edilmiş serilerin taze ve sertleşmiş beton (mekanik) özellikleri araştırılmıştır. Bu araştırma sonucunda serilerin slump, ve ve-be değerleri ile fc-7, fc-28 ve fc-90 günlük sonuçları karşılaştırılmıştır. Bu karşılaştırma sonucunda yüksek dayanımlı betonlarda (YDB) kimyasal katkı kullanımının işlenebilirlik üzerinde önemli faktör olduğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte düşük S/B...

Research paper thumbnail of Geleneksel olarak üretilen Adıyaman peynirinin bazı fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik özelliklerinin belirlenmesi

Bu çalışmada Adıyaman merkez ve ilçelerinden toplanan 15 adet Adıyaman peyniri örneği, materyal o... more Bu çalışmada Adıyaman merkez ve ilçelerinden toplanan 15 adet Adıyaman peyniri örneği, materyal olarak kullanılmıştır. Peynirler bazı fiziksel-kimyasal (kuru madde, pH, tuz) ve mikrobiyolojik (toplam aerobik mezofilik bakteri, laktik asit bakterileri, maya-küf, koliform, Micrococcus-Staphylococcus) analizlere tabi tutulmuştur. Analizler sonucu örneklerin ortalama pH, kuru madde, tuz ve kuru maddede tuz değerleri sırası ile 6.57, % 55.30, % 5.40, % 9.51 bulunmuştur. Ayrıca ortalama toplam aerobik mezofilik bakteri (TAMB), laktik asit bakteri (LAB), maya-küf, koliform ve Micrococcus-Staphylococcus sayıları sırası ile 7.44, 6.67, 5.23, 7.18, 6.83 log kob/g olarak belirlenmiştir. Elde edilen bulgulara göre Adıyaman peynirlerinin tuz içeriği bakımından ilgili standarda uygun olmadığı saptanmıştır. Ayrıca, örneklerin bazı mikrobiyolojik kriterler yönünden (özellikle koliform grubu ve Micrococcus-Staphylococcus türü bakteri) tüketime uygun olmadığı tespit edilmiştir.

Research paper thumbnail of Dahiliye Yoğun Bakım Hastalarının Düşme Riski Açısından Değerlendirilmesi

Amac Calisma Malatya Devlet Hastanesi Dahiliye Yogun Bakim Unitesinde yatan hastalarin dusme risk... more Amac Calisma Malatya Devlet Hastanesi Dahiliye Yogun Bakim Unitesinde yatan hastalarin dusme riskinin belirlenmesi amaciyla yapilmistir. Method: 2 aylik sure boyunca dahiliye yogun bakim unitesine yatan tum hastalar calismaya dahil edilmistir. Itaki Dusme Riski Olcegi kullanildi. Elde edilen verilerin istatistik analizi, SPSS for Windows 18.0 programinda yapildi. Bulgular: Calismamizda toplam 87 hasta mevcuttu. Ortalama yatis suresi 5.36 gundu. Ortalama hasta yasi 67,9 idi. Itaki dusme riskine gore yuksek riskli hasta sayisi orani %66.6 idi. Hasta yasinin 65 uzerinde olmasi ile dusme riski arasinda anlamli iliski saptandi. Serebrovaskuler hastalik tanisi nedeniyle yatan hastalarin tamaminda yuksek dusme riski saptandi. Intoksikasyon nedeniyle yatan hastalarin hicbirinde yukse dusme riski saptanmadi. Sonuc Calismamizda goruldugu gibi dusme riski yuksek olan hasta orani oldukca yuksektir. 65 yas uzerinde olma, serebrovaskuler hastalik tanisi alma yuksek dusme riski ile iliskilidir. Bu...

Research paper thumbnail of Duygusal Zekâ Ve Örgütsel Stres: Osmaniye’de Sağlık Çalışanları Üzerine Bir Örnek Olay Araştırması

Duygusal zekâ bireyin hayatinin her alaninda karsisinda cikmaktadir. Insan aklini yonlendirmede e... more Duygusal zekâ bireyin hayatinin her alaninda karsisinda cikmaktadir. Insan aklini yonlendirmede etkili olan bu zekâ tipi, is hayatinda da son derece onemlidir. Bunun yaninda birey is hayatinda ve yasaminda stres baskisi altindadir. Is hayatinda orgutsel stres olarak da adlandirilan bu sorun calisanlar ve isletmeler acisindan buyuk bir tehdit olusturmaktadir. Hizmet sektoru icerisinde onemli bir yere sahip olan hastanelerde ise yapilan calismalarin yetersiz oldugu gorulmektedir. Bu calismanin amaci hastane calisanlarinda duygusal zekâ ve orgutsel stres arasindaki iliskinin arastirilmasidir. Bu amacla hazirlanan calismada oncelikle duygusal zekâ ve orgutsel stres kavramlari uzerinde durulmus, daha sonra bu kavramlar arasindaki iliski incelenmistir. Hastane calisanlarinin (n=147) orgutsel streslerinin olculmesi icin Şahin ve Durak (1995) tarafindan hazirlanan “Stresle Basa Cikma Tarzlari Olcegi” kullanilmistir. Calisanlarin duygusal zekâ duzeylerinin olculmesinde Deniz ve arkadaslar (2...

Research paper thumbnail of Özel Eğitim Sınıfına Devam Eden Öğrencilerin Dil Becerilerinin Geliştirilmesi Üzerine Bir Çalışma

Research paper thumbnail of Tiyokolşikosid Grubu Kas Gevşetici Kullanan Hastalarda, Stapes Kasının Akustik Refleks Testi ile Değerlendirilmesi

Research paper thumbnail of Betonarme Yapılarda Farklı Kat Sayıları için Dolgu Duvarların Deprem Davranışına Etkisi

DÜMF Mühendislik Dergisi, 2019

Bu calismada, dolgu duvarlarin betonarme binalara olan katkisi degerlendirilmistir. Bu amacla 3, ... more Bu calismada, dolgu duvarlarin betonarme binalara olan katkisi degerlendirilmistir. Bu amacla 3, 5 ve 7 katli betonarme binalar modellenmistir. Bu modeller kendi icinde uc farkli sekilde yeniden tasarlanmistir. Birinci model tum katlarinin, tamamen dolgu duvarsiz oldugu cerceve modelidir. Ikinci model ilk katinda dolgu duvarlarin olmadigi, diger katlarinda ise dolgu duvarlarin oldugu cerceve modelidir. Ucuncu model ise tum katlarinda dolgu duvarlarin oldugu modeldir. Dolgu duvarli olarak tasarlanan modellerde, dolgu duvarlar esdeger basinc cubugu seklinde tanimlanmistir. Tum modeller icin dogrusal elastik hesap yontemi kullanilarak analizler yapilmistir. Analiz sonucunda yapilarin goreli kat otelemeleri, yer degistirme degerleri belirlenmis ve tum modeller icin ayri ayri kiyaslama yapilarak grafikler cizilmistir. Ayrica bu modellerinin etki/kapasite oranlari belirlenmis ve hasar bolgeleri tespit edilmistir. Elde edilen sonuclara gore dolgu duvarlarin sistemin rijitligini ve dayanimini olumlu katki sagladigi gorulmustur.

Research paper thumbnail of Oxidative DNA Damage Is Increased in Living Kidney Donors

Transplantation Proceedings, 2019

BACKGROUND Long-term consequences of donor nephrectomy might be reduced kidney function, increase... more BACKGROUND Long-term consequences of donor nephrectomy might be reduced kidney function, increased risk for cardiovascular disease, and impaired quality of life. The purpose of the current cross-sectional study was to evaluate the relationship between clinical, laboratory, and donation-specific outcomes of living kidney donors and systemic oxidative DNA damage. METHODS We conducted a cross-sectional study and assessed retrospectively pre- and postdonation data from 60 donors who donated between 2010 and 2015. Plasma malondialdehyde levels and 8-hydroxy-2'-deoxyguanosine/deoxyguanosine ratio (8-OHdG/dG ratio) were determined as oxidative stress markers. Catalase, carbonic anhydrase, and paraoxonase (PON) activities were measured as antioxidants. RESULTS Approximately 3 years after donation, the hypertensive donor ratio was 12%, and 11% of the donors had glomerular filtration rate <60 mL/min/1.73 m2. Mean serum urea (P = .001) and serum creatinine levels (P = .001) were increased; creatinine clearance level (126.2 ± 35.5 vs 94.6 ± 26.8, P = .001) was decreased in the postdonation period. There was a significant positive correlation between predonation serum urea and 8-0HdG/dG ratio (r = 0.338, P = .016) and predonation serum creatinine and 8-0HdG/dG ratio (r = 0.442, P = .001), while there was a significant negative correlation between serum creatinine and PON activity (r = -0.545, P < .001). CONCLUSION Our data have demonstrated that kidney donors exhibit increased oxidative DNA damage and decreased antioxidant activity. We propose that predonation serum creatinine is positively correlated with 8-0HdG/dG ratio and negatively correlated with antioxidant PON activity. This is the first study to demonstrate that plasma oxidative DNA damage increases in healthy kidney donors.