Duygu KAMACI-GENCER | Eskisehir Osmangazi University, Turkey (original) (raw)
Books by Duygu KAMACI-GENCER
İletişimin temel aracı olan dil, çeşitli disiplinlerde yüzyıllardır akademik incelemelerin konusu... more İletişimin temel aracı olan dil, çeşitli disiplinlerde yüzyıllardır akademik incelemelerin konusu olmuştur. Dilsel olgular ile bu olguların sosyo-kültürel sonuçlarının incelenmesi, yalnızca iletişim anlayışımızı zenginleştirmekle kalmaz, aynı zamanda insanlığın durumuna ilişkin derin içgörüler de sunar. Bu bağlamda elinizdeki kitap, Türkiye Türkçesi ağızlarında söylem işaretleyicileri hakkında bütüncül bir araştırma ortaya koyarak, dilin insan etkileşimindeki çoklu rollerini araştırma ve karmaşık söylemsel yapıları ortaya çıkarma motivasyonu ile yazılmıştır.
Söylem işaretleyicileri, dil pratiğinde anlambilim, edimbilim ve toplum dilbilimin bir araya geldiği kesişim noktası niteliğindedir. Söylem işaretleyicileri, sözlü ve yazılı iletişimi yapılandırmaya yardımcı olan ve iletişim eylemlerini şekillendiren temel kalıplar ile kuralları ortaya çıkaran dilsel araçlar olarak işlev görmektedirler. Bu çalışma, söz konusu işaretleyicileri Türkiye Türkçesi ağızları özelinde sistematik olarak inceleyerek, işaretleyicilerin Türkiye Türkçesi ağızlarındaki çoklu işlevlerini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Diğer yandan dilsel çözümlemenin ötesine geçilerek, Türk dili ve kültürüne yönelik çıkarımlar yapmaya yarayacak verilere ulaşabilmek de amaçlanmıştır. Bu amaçlar doğrultusunda dilbilimsel bir yaklaşımla araştırmacılara Türkiye Türkçesi ağızlarında yaygın biçimde kullanılan söylem işaretleyicilerini anlama ve inceleme konusunda kapsamlı bir kaynak sunulmuştur.
Çalışmanın birinci ve ikinci bölümlerinde söylem ve söylem çözümlemesi kavramlarına ayrıntılı biçimde yer verilecek, ardından çalışmanın üçüncü bölümünde dilbilimsel bakış açısı ile söylem işaretleyicisi kavramı ve söylem işaretleyici sınıflandırmalarına değinilerek alanyazınına yeni bir sınıflandırma önerisi sunulacaktır. Dördüncü bölümde ise öneri olarak sunulan sınıflandırma ölçütleri eşliğinde Türkiye Türkçesi ağızlarından elde edilen veriler değerlendirilecektir.
Türk Diline Artzamanlı ve Eşzamanlı Bakışlar, 2022
Küreselleşme, Kültür ve Dil (Kitap), 2022
Bir süreç olarak kökeni yüzyıllar öncesine dayansa da küreselleşme, Soğuk Savaş sonrası dünya üze... more Bir süreç olarak kökeni yüzyıllar öncesine dayansa da küreselleşme, Soğuk Savaş sonrası dünya üzerindeki ulus ötesi ilişkilerin yoğunlaşmasına karşılık gelmektedir. Zihinlerde ekonomik ve politik bir çağrışım uyandırsa da esasen küreselleşme, kültürü de içeren çok boyutlu bir fenomendir. Küreselleşmenin kültürel boyutuna dair araştırmalar çoğunlukla benzerlik ve farklılıklardan yola çıkılarak yapılmış, küreselleşmenin kültürel sonuçları kültürel farkçılık/kutuplaşma, kültürel homojenleşme/çakışma ve kültürel melezleşme paradigmaları etrafında ele alınmıştır. Küreselleşmenin doğrudan kültür ile ilişkilendirilebilecek diller üzerinde hangi düzeyde etki ettiği, dilbilim ve toplum bilim literatüründe de benzerlik ve farklılıklar etrafında sorgulanmıştır.
ETNOGRAFİ EL KİTABI, 2021
ETNOGRAFİ EL KİTABI, Gamze Kaçar Tunç, Fuat Güllüpınar (Editörler), Nobel Yayınevi, Ankara, ss.14... more ETNOGRAFİ EL KİTABI, Gamze Kaçar Tunç, Fuat Güllüpınar (Editörler), Nobel Yayınevi, Ankara, ss.145-159.
Türkçede Dilbilgisel Ulamlar, Ed. Erdoğan Boz, Gazi Kitabevi, Ankara, 2020
Çok yönlü bir kavram olan cinsiyet (gender), toplumsal yaşamda sorumluluk alanı, görev paylaşımı,... more Çok yönlü bir kavram olan cinsiyet (gender), toplumsal yaşamda sorumluluk alanı, görev paylaşımı, aile yaşamı ya da mesleki tercihler gibi çeşitli sosyal örüntülerin merkezinde yer almaktadır. Cinsiyetin toplumsal yaşama doğrudan yön vermesi; psikoloji, sosyoloji, antropoloji ve dilbilimi gibi disiplinler tarafından bu kavramın ayrıntılı biçimde araştırılmasını da gerekli kılmıştır.
DİLBİLİM Teorik ve Uygulamalı Alanlar, 2020
Bu kitabın Türkiye 'deki her türlü yayın hakkı Gazi Kitabevi Tic. Ltd. Şti 'ne, bölümlerin etik, ... more Bu kitabın Türkiye 'deki her türlü yayın hakkı Gazi Kitabevi Tic. Ltd. Şti 'ne, bölümlerin etik, yasal ve bilimsel sorumlulukları yazarlarına aittir, tüm hakları saklıdır. Kitabın tamamı veya bir kısmı 5846 sayılı yasanın hükümlerine göre, kitabı yayınlayan firmanın ve yazarlarının önceden izni olmadan elektronik, mekanik, fotokopi ya da herhangi bir kayıt sistemiyle çoğaltılamaz, yayınlanamaz, depolanamaz.
V. ULUSLARARASI TÜRKİYE TÜRKÇESİ AĞIZ ARAŞTIRMALARI ÇALIŞTAYI BİLDİRİLERİ, 2021
Dil, toplum bilimsel bir bakış açısıyla, kültür ve geleneğin yeniden üretim ve dağıtım merkezidir... more Dil, toplum bilimsel bir bakış açısıyla, kültür ve geleneğin yeniden üretim ve dağıtım merkezidir. Her toplum, kültür ve geleneğinin izlerini genel olarak diline; özel olarak da ağız özelliklerine yansıtmaktadır. Bu bakımdan ağız kavramını, tek yönlü bir bakış açısıyla, ölçünlü dilden belirli oranda farklılaşmış yerel konuşma biçimi olarak ele almak doğru bir yaklaşım olmayacaktır.
TÜRKİYE TÜRKÇESİ III SÖZCÜK TÜRLERİ (Ed. Erdoğan Boz), 2019
ESOGÜ Basımevi, Eskişehir.
Papers by Duygu KAMACI-GENCER
Kocatepe Beşeri Bilimler Dergisi, 2024
Kavram, sözcük ve terim yabancı ve Türkçe alanyazınında çeşitli araştırmalara konu olmuştur. Bu ç... more Kavram, sözcük ve terim yabancı ve Türkçe alanyazınında çeşitli araştırmalara konu olmuştur. Bu çalışmada kavram, sözcük ve terim ile ilgili alanyazın taraması yapılarak, ilgili ilişki hem dilbilimsel hem de disiplinlerarası bakış açısıyla ele alınmıştır. Çalışmada kavram, sözcük ve terim arasındaki ilişki dört ana başlık altında incelenmiştir. Öncelikli olarak alanyazınındaki tanımlardan hareketle kavram bilişsel, olgusal, düşünsel ve zihinsel olmak üzere dört temel bileşen eşliğinde değerlendirilmiş, ayrıca genel ve özel kavram ayrımı ile kavramlar bütünsel olarak ele alınmıştır. Sözcük de kavram gibi disiplinlerarası biçimde tanımlanarak, dilbilgisinin alt kategorileri ile ilişkilendirilmiştir. Benzer şekilde terimle ilgili de tanım bileşenleri ve terim çeşitlerine yer verilerek kavram ve sözcük arasındaki ilişkiye ayrıntılı biçimde yer verilmiştir.
RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi
Türkçede sözcükler arasında anlamsal ilişkiler kuran sözcük türü olarak tanımlanan ilgeçler, alan... more Türkçede sözcükler arasında anlamsal ilişkiler kuran sözcük türü olarak tanımlanan ilgeçler, alan yazınında dil bilgisel sözcük ya da enklitik sözcüğü gibi terimlerle karşılanmıştır. Çoğunlukla son çekim edatı olarak kabul edilen için ilgeci ise araştırmacılar tarafından farklı terimler eşliğinde tanımlanarak bu ilgecin amaç, hedef, dolaylılık gibi anlamları kodladığı dile getirilmiştir. Ancak hem sözcük türü olarak ilgeçlerin hem de için ilgecinin derlem tabanlı eşdizimlilik örüntülerini yorumlayan bir araştırma kuramsal art alanda mevcut değildir. İlgeç kategorisinde karşılaşılan zorlukların telafisinde eşdizimlilik örüntülerinin ve dolayısıyla derlem temelli araştırmaların önemli olduğunu varsayan bu çalışmada, öncelikle sözcük türü olarak ilgeç ve Türkçede için ilgecine dair alan yazını özetlenmiş, ardından derlemden elde edilen eşdizimlilik verileri eylem ve ad tabanlı olmak üzere iki ana başlıkta yorumlanmış ve sonuç kısmında için ilgecinden yola çıkarak ilgeçler ve ilgili old...
Dillerin konusuculari kimi zaman anlatimi guclendirmek, pekistirmek adina cesitli yollara basvuru... more Dillerin konusuculari kimi zaman anlatimi guclendirmek, pekistirmek adina cesitli yollara basvururlar. Soz konusu yollar cok daha onceden geleneksel yontemle dilbilgisi eserlerinde ele alinmistir. Ancak belirlenen kaideler sadece kisitli tumcelerde taniklanmistir. Oysa dil butunuyle degerlendirilmesi gereken bir yapidir. Dil konusucularinin pekistirme icin basvurdugu yollarin bir de baglam odakli ele alinmasi gerekmektedir. Calismamizda baglamda meydana gelen pekistirmeli anlatimlar tespit edilmistir. Soz konusu pekistirmeler anlamsal, sozdizimsel ve yazimsal olmak uzere uc ana baslikta ele alinmistir.
RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi, 2023
Türkçede sözcükler arasında anlamsal ilişkiler kuran sözcük türü olarak tanımlanan ilgeçler, alan... more Türkçede sözcükler arasında anlamsal ilişkiler kuran sözcük türü olarak tanımlanan ilgeçler, alan yazınında dil bilgisel sözcük ya da enklitik sözcüğü gibi terimlerle karşılanmıştır. Çoğunlukla son çekim edatı olarak kabul edilen için ilgeci ise araştırmacılar tarafından farklı terimler eşliğinde tanımlanarak bu ilgecin amaç, hedef, dolaylılık gibi anlamları kodladığı dile getirilmiştir. Ancak hem sözcük türü olarak ilgeçlerin hem de için ilgecinin derlem tabanlı eşdizimlilik örüntülerini yorumlayan bir araştırma kuramsal art alanda mevcut değildir. İlgeç kategorisinde karşılaşılan zorlukların telafisinde eşdizimlilik örüntülerinin ve dolayısıyla derlem temelli araştırmaların önemli olduğunu varsayan bu çalışmada, öncelikle sözcük türü olarak ilgeç ve Türkçede için ilgecine dair alan yazını özetlenmiş, ardından derlemden elde edilen eşdizimlilik verileri eylem ve ad tabanlı olmak üzere iki ana başlıkta yorumlanmış ve sonuç kısmında için ilgecinden yola çıkarak ilgeçler ve ilgili oldukları diğer dil bilgisel kategoriler hakkında çeşitli çıkarımlar yapılmıştır. Alan yazınındaki probleme için ilgeci ile çözüm önerileri getiren bu çalışmada, Türkçe Ulusal Derlem'de için ilgecinin eşdizimlilik örüntüleri, eylem ve ad tabanlı örüntüler olarak sınıflandırılmış ve Türkçede için ilgecinin hem anlamsal hem sözdizimsel hem de söylemsel bir işlemci olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Çalışmanın bulguları doğrultusunda Türkçede için ilgeci, ana ve yan tümceyi neden-sonuç, amaç-sonuç ve istek bakımından birbirine bağlayan; basit tümce sınırları içinde tümleçleri yükleme yönelme, amaç, neden ve ilgi bakımından bağlayan; kimi durumlarda ise işaret adıllarıyla birlikte söylemdeki iki bağımsız tümceyi artgönderimsel olarak birbirine bağlayan bir ilgeçtir. Türkçede için ilgeci nedeniyle, amacıyla, dolayısıyla, isteğiyle, karşın, göre ilgeçleri ve yönelme durum biçimbirimi (+A) ile de anlamsal ve biçimsel bakımdan kesişme göstermektedir.
Korkut Ata Türkiyat Araştırmaları Dergisi, 2022
Dilin bir kurallar bütünü olmasının yanında onun toplumsal bir fenomen de olduğunu varsayan bu ça... more Dilin bir kurallar bütünü olmasının yanında onun toplumsal bir fenomen de olduğunu varsayan bu çalışmanın amacı, yükümlülük kipliği kategorileri olarak gereklilik ve zorunluluk arasındaki ontolojik ayrımı yeniden yapılandırmak; toplum dilbilimsel nitelik gösteren bu kategorilerin sırası ile bireysel ve toplumsal kategoriler olduğunu ortaya koymak ve zorunluluğun da kendi içinde yaptırım gücü ile orantılı olarak zayıf ve güçlü zorunluluk olarak ikiye ayrılması gerektiği fikrini tartışmaya sunmaktır. Söz konusu amaçlar doğrultusunda bu çalışmada hem gereklilik ve zorunluluk üzerine kavramsal art alan sağlayan dilbilim alan yazını hem de art zamanlı ve eş zamanlı Türkçe alan yazını tartışılmıştır. Alan yazını taraması ve derlem tabanlı sorgulamalar eşliğinde daha önce alan yazınında yer verilmeyen bürokratik, yani yazılı kural ve kanunlar ile çerçevelenen bağlamda güçlü zorunluluğun işaretlendiği; ahlaki, dinî ve toplumsal yaşama dair yazılı olmayan kuralların belirlediği bağlamda ise zayıf zorunluluğun işaretlendiği sonucuna varılmıştır. Kategorik olarak her ne kadar birbirinden farklı olsa da Türkçede gereklilik ve zorunluluk işaretleyen bağımlı ve bağımsız biçimbirimlerin hepsi ortak kullanım kümesine ait olduğu için anlam bulanıklığı yaratmaktadır. Sözlük anlamı bakımından doğrudan gereklilik ya da zorunluluk işaretleyen sözcüksel ögeler dahi bağlamsal ve söylemsel olarak farklı işlevlerde kullanılabilmektedir. Bu nedenle söz konusu kategorilere, belirli işaretleyiciler ya da biçimsel/sözdizimsel düzlemde tümceye kiplik değeri atamak yerine, tümcelerin kiplik değerlerinin söylemsel düzlemde belirlenmesinin dilbilimsel açıdan daha doğru bir yaklaşım olacağı düşünülmektedir.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Türkoloji Dergisi, 2021
Çalışmanın amacı, genel amaçlı sözlüklerde yer alan dil bilgisi uzmanlık alanı terimlerinin dil b... more Çalışmanın amacı, genel amaçlı sözlüklerde yer alan dil bilgisi uzmanlık alanı terimlerinin dil bilimsel analizinden yola çıkarak, sözlük bilimsel sonuçlara ulaşmak ve genel amaçlı sözlüklerde yer alan etiketleme, tanımlama ile güncelleme sorunlarına çeşitli çözüm önerileri sunmaktır. Bu amaç doğrultusunda bir akademi sözlüğü olarak Türk Dil Kurumu tarafından hazırlanan Türkçe Sözlük’te yer alan dil bilgisi etiketli biçim bilim terimleri, öncelikli olarak biçim bilimsel analize tabi tutulmuş ardından ilgili terimler, sözlük bilimsel veriler eşliğinde tartışılmıştır. Yapılan analiz sonucunda, Türkçe Sözlük’teki dil bilgisi etiketi ile işaretlenen terimler ile dil bilimi etiketli terimler arasındaki sınırların bulanıklaştığı tespit edilmiştir. Aynı bulanıklık, biçim bilim ile biçim bilgisi kavramları arasında da gözlemlenmiştir. Sözlük bilimsel ölçütler eşliğinde Türkçe Sözlük’te, biçim bilim terimlerinin tanımlarında (etiketleme, tanım, örneklendirme gibi) sistematik bir yöntemin izlenmediği sonucuna ulaşılmıştır. Biçim bilim literatüründe yaygın bir şekilde kullanılan kimi terimlerin ise Türkçe Sözlük’te madde başı olarak yer almadığı tespit edilmiştir. Ulaşılan bu sonuçlar eşliğinde, Türkçe Sözlük’ün çevrim içi versiyonunda uzman, yarı uzman ve uzman olmayan sözlük kullanıcılarına göre farklı tanımlamaların yapılabileceği ve biçim bilim terimlerinin biçim bilgisi terimlerinden ayrılarak dil bilimi etiketi ile işaretlenebileceği önerilerine yer verilmesinin ardından Türkçe Sözlük’ün dil bilimsel ve sözlük bilimsel veriler eşliğinde güncellenmesi gerektiği kanısına varılmıştır.
DİSİPLİNLER ARASI DİL ARAŞTIRMALARI DERGİSİ [DADA], 2021
Contrary to common belief, a dictionary is not a onedimensional reference source with only lingui... more Contrary to common belief, a dictionary is not a onedimensional reference source with only linguistic features. Considering the relationship between language and society, it is possible to go beyond defining dictionaries as linguistic resources consisting of word lists and to define them as social resources. It can be said that the interface of lexicographysociety linguistics includes more than one intersection point within the framework of language and society relationship that can take place in various forms. In this study, firstly, the representation of social classes in dictionaries in the context of the lexicography-social stratification relationship, which can be characterized by the academic tradition, is given, then it is mentioned how dictionaries, which play an important role in the construction of national identity, can be interpreted in the context of language policies. The relationship between lexicography and globalization was discussed in the context of global language conception, and the relationship between lexicography and culture was questioned in the focus of language anisomorphism. The four dimensions of the lexicography-sociolinguistics interface, which is handled with an interdisciplinary perspective, showed that the relationship between dictionary and society emerged in different forms. Although it is not possible to reach a complete and perfect dictionary, the increase in sociolinguistic-oriented lexicography research in the literature has a great importance in terms of the representation of society and language in dictionaries.
Dil Bilimleri Klasik Sorunlar Güncel Tartışmalar, Editörler Nesim Doru&Ömer Bozkurt, Mardin Artuklu Üniversitesi Yayınları, Mardin., 2018
İletişimin temel aracı olan dil, çeşitli disiplinlerde yüzyıllardır akademik incelemelerin konusu... more İletişimin temel aracı olan dil, çeşitli disiplinlerde yüzyıllardır akademik incelemelerin konusu olmuştur. Dilsel olgular ile bu olguların sosyo-kültürel sonuçlarının incelenmesi, yalnızca iletişim anlayışımızı zenginleştirmekle kalmaz, aynı zamanda insanlığın durumuna ilişkin derin içgörüler de sunar. Bu bağlamda elinizdeki kitap, Türkiye Türkçesi ağızlarında söylem işaretleyicileri hakkında bütüncül bir araştırma ortaya koyarak, dilin insan etkileşimindeki çoklu rollerini araştırma ve karmaşık söylemsel yapıları ortaya çıkarma motivasyonu ile yazılmıştır.
Söylem işaretleyicileri, dil pratiğinde anlambilim, edimbilim ve toplum dilbilimin bir araya geldiği kesişim noktası niteliğindedir. Söylem işaretleyicileri, sözlü ve yazılı iletişimi yapılandırmaya yardımcı olan ve iletişim eylemlerini şekillendiren temel kalıplar ile kuralları ortaya çıkaran dilsel araçlar olarak işlev görmektedirler. Bu çalışma, söz konusu işaretleyicileri Türkiye Türkçesi ağızları özelinde sistematik olarak inceleyerek, işaretleyicilerin Türkiye Türkçesi ağızlarındaki çoklu işlevlerini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Diğer yandan dilsel çözümlemenin ötesine geçilerek, Türk dili ve kültürüne yönelik çıkarımlar yapmaya yarayacak verilere ulaşabilmek de amaçlanmıştır. Bu amaçlar doğrultusunda dilbilimsel bir yaklaşımla araştırmacılara Türkiye Türkçesi ağızlarında yaygın biçimde kullanılan söylem işaretleyicilerini anlama ve inceleme konusunda kapsamlı bir kaynak sunulmuştur.
Çalışmanın birinci ve ikinci bölümlerinde söylem ve söylem çözümlemesi kavramlarına ayrıntılı biçimde yer verilecek, ardından çalışmanın üçüncü bölümünde dilbilimsel bakış açısı ile söylem işaretleyicisi kavramı ve söylem işaretleyici sınıflandırmalarına değinilerek alanyazınına yeni bir sınıflandırma önerisi sunulacaktır. Dördüncü bölümde ise öneri olarak sunulan sınıflandırma ölçütleri eşliğinde Türkiye Türkçesi ağızlarından elde edilen veriler değerlendirilecektir.
Türk Diline Artzamanlı ve Eşzamanlı Bakışlar, 2022
Küreselleşme, Kültür ve Dil (Kitap), 2022
Bir süreç olarak kökeni yüzyıllar öncesine dayansa da küreselleşme, Soğuk Savaş sonrası dünya üze... more Bir süreç olarak kökeni yüzyıllar öncesine dayansa da küreselleşme, Soğuk Savaş sonrası dünya üzerindeki ulus ötesi ilişkilerin yoğunlaşmasına karşılık gelmektedir. Zihinlerde ekonomik ve politik bir çağrışım uyandırsa da esasen küreselleşme, kültürü de içeren çok boyutlu bir fenomendir. Küreselleşmenin kültürel boyutuna dair araştırmalar çoğunlukla benzerlik ve farklılıklardan yola çıkılarak yapılmış, küreselleşmenin kültürel sonuçları kültürel farkçılık/kutuplaşma, kültürel homojenleşme/çakışma ve kültürel melezleşme paradigmaları etrafında ele alınmıştır. Küreselleşmenin doğrudan kültür ile ilişkilendirilebilecek diller üzerinde hangi düzeyde etki ettiği, dilbilim ve toplum bilim literatüründe de benzerlik ve farklılıklar etrafında sorgulanmıştır.
ETNOGRAFİ EL KİTABI, 2021
ETNOGRAFİ EL KİTABI, Gamze Kaçar Tunç, Fuat Güllüpınar (Editörler), Nobel Yayınevi, Ankara, ss.14... more ETNOGRAFİ EL KİTABI, Gamze Kaçar Tunç, Fuat Güllüpınar (Editörler), Nobel Yayınevi, Ankara, ss.145-159.
Türkçede Dilbilgisel Ulamlar, Ed. Erdoğan Boz, Gazi Kitabevi, Ankara, 2020
Çok yönlü bir kavram olan cinsiyet (gender), toplumsal yaşamda sorumluluk alanı, görev paylaşımı,... more Çok yönlü bir kavram olan cinsiyet (gender), toplumsal yaşamda sorumluluk alanı, görev paylaşımı, aile yaşamı ya da mesleki tercihler gibi çeşitli sosyal örüntülerin merkezinde yer almaktadır. Cinsiyetin toplumsal yaşama doğrudan yön vermesi; psikoloji, sosyoloji, antropoloji ve dilbilimi gibi disiplinler tarafından bu kavramın ayrıntılı biçimde araştırılmasını da gerekli kılmıştır.
DİLBİLİM Teorik ve Uygulamalı Alanlar, 2020
Bu kitabın Türkiye 'deki her türlü yayın hakkı Gazi Kitabevi Tic. Ltd. Şti 'ne, bölümlerin etik, ... more Bu kitabın Türkiye 'deki her türlü yayın hakkı Gazi Kitabevi Tic. Ltd. Şti 'ne, bölümlerin etik, yasal ve bilimsel sorumlulukları yazarlarına aittir, tüm hakları saklıdır. Kitabın tamamı veya bir kısmı 5846 sayılı yasanın hükümlerine göre, kitabı yayınlayan firmanın ve yazarlarının önceden izni olmadan elektronik, mekanik, fotokopi ya da herhangi bir kayıt sistemiyle çoğaltılamaz, yayınlanamaz, depolanamaz.
V. ULUSLARARASI TÜRKİYE TÜRKÇESİ AĞIZ ARAŞTIRMALARI ÇALIŞTAYI BİLDİRİLERİ, 2021
Dil, toplum bilimsel bir bakış açısıyla, kültür ve geleneğin yeniden üretim ve dağıtım merkezidir... more Dil, toplum bilimsel bir bakış açısıyla, kültür ve geleneğin yeniden üretim ve dağıtım merkezidir. Her toplum, kültür ve geleneğinin izlerini genel olarak diline; özel olarak da ağız özelliklerine yansıtmaktadır. Bu bakımdan ağız kavramını, tek yönlü bir bakış açısıyla, ölçünlü dilden belirli oranda farklılaşmış yerel konuşma biçimi olarak ele almak doğru bir yaklaşım olmayacaktır.
TÜRKİYE TÜRKÇESİ III SÖZCÜK TÜRLERİ (Ed. Erdoğan Boz), 2019
ESOGÜ Basımevi, Eskişehir.
Kocatepe Beşeri Bilimler Dergisi, 2024
Kavram, sözcük ve terim yabancı ve Türkçe alanyazınında çeşitli araştırmalara konu olmuştur. Bu ç... more Kavram, sözcük ve terim yabancı ve Türkçe alanyazınında çeşitli araştırmalara konu olmuştur. Bu çalışmada kavram, sözcük ve terim ile ilgili alanyazın taraması yapılarak, ilgili ilişki hem dilbilimsel hem de disiplinlerarası bakış açısıyla ele alınmıştır. Çalışmada kavram, sözcük ve terim arasındaki ilişki dört ana başlık altında incelenmiştir. Öncelikli olarak alanyazınındaki tanımlardan hareketle kavram bilişsel, olgusal, düşünsel ve zihinsel olmak üzere dört temel bileşen eşliğinde değerlendirilmiş, ayrıca genel ve özel kavram ayrımı ile kavramlar bütünsel olarak ele alınmıştır. Sözcük de kavram gibi disiplinlerarası biçimde tanımlanarak, dilbilgisinin alt kategorileri ile ilişkilendirilmiştir. Benzer şekilde terimle ilgili de tanım bileşenleri ve terim çeşitlerine yer verilerek kavram ve sözcük arasındaki ilişkiye ayrıntılı biçimde yer verilmiştir.
RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi
Türkçede sözcükler arasında anlamsal ilişkiler kuran sözcük türü olarak tanımlanan ilgeçler, alan... more Türkçede sözcükler arasında anlamsal ilişkiler kuran sözcük türü olarak tanımlanan ilgeçler, alan yazınında dil bilgisel sözcük ya da enklitik sözcüğü gibi terimlerle karşılanmıştır. Çoğunlukla son çekim edatı olarak kabul edilen için ilgeci ise araştırmacılar tarafından farklı terimler eşliğinde tanımlanarak bu ilgecin amaç, hedef, dolaylılık gibi anlamları kodladığı dile getirilmiştir. Ancak hem sözcük türü olarak ilgeçlerin hem de için ilgecinin derlem tabanlı eşdizimlilik örüntülerini yorumlayan bir araştırma kuramsal art alanda mevcut değildir. İlgeç kategorisinde karşılaşılan zorlukların telafisinde eşdizimlilik örüntülerinin ve dolayısıyla derlem temelli araştırmaların önemli olduğunu varsayan bu çalışmada, öncelikle sözcük türü olarak ilgeç ve Türkçede için ilgecine dair alan yazını özetlenmiş, ardından derlemden elde edilen eşdizimlilik verileri eylem ve ad tabanlı olmak üzere iki ana başlıkta yorumlanmış ve sonuç kısmında için ilgecinden yola çıkarak ilgeçler ve ilgili old...
Dillerin konusuculari kimi zaman anlatimi guclendirmek, pekistirmek adina cesitli yollara basvuru... more Dillerin konusuculari kimi zaman anlatimi guclendirmek, pekistirmek adina cesitli yollara basvururlar. Soz konusu yollar cok daha onceden geleneksel yontemle dilbilgisi eserlerinde ele alinmistir. Ancak belirlenen kaideler sadece kisitli tumcelerde taniklanmistir. Oysa dil butunuyle degerlendirilmesi gereken bir yapidir. Dil konusucularinin pekistirme icin basvurdugu yollarin bir de baglam odakli ele alinmasi gerekmektedir. Calismamizda baglamda meydana gelen pekistirmeli anlatimlar tespit edilmistir. Soz konusu pekistirmeler anlamsal, sozdizimsel ve yazimsal olmak uzere uc ana baslikta ele alinmistir.
RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi, 2023
Türkçede sözcükler arasında anlamsal ilişkiler kuran sözcük türü olarak tanımlanan ilgeçler, alan... more Türkçede sözcükler arasında anlamsal ilişkiler kuran sözcük türü olarak tanımlanan ilgeçler, alan yazınında dil bilgisel sözcük ya da enklitik sözcüğü gibi terimlerle karşılanmıştır. Çoğunlukla son çekim edatı olarak kabul edilen için ilgeci ise araştırmacılar tarafından farklı terimler eşliğinde tanımlanarak bu ilgecin amaç, hedef, dolaylılık gibi anlamları kodladığı dile getirilmiştir. Ancak hem sözcük türü olarak ilgeçlerin hem de için ilgecinin derlem tabanlı eşdizimlilik örüntülerini yorumlayan bir araştırma kuramsal art alanda mevcut değildir. İlgeç kategorisinde karşılaşılan zorlukların telafisinde eşdizimlilik örüntülerinin ve dolayısıyla derlem temelli araştırmaların önemli olduğunu varsayan bu çalışmada, öncelikle sözcük türü olarak ilgeç ve Türkçede için ilgecine dair alan yazını özetlenmiş, ardından derlemden elde edilen eşdizimlilik verileri eylem ve ad tabanlı olmak üzere iki ana başlıkta yorumlanmış ve sonuç kısmında için ilgecinden yola çıkarak ilgeçler ve ilgili oldukları diğer dil bilgisel kategoriler hakkında çeşitli çıkarımlar yapılmıştır. Alan yazınındaki probleme için ilgeci ile çözüm önerileri getiren bu çalışmada, Türkçe Ulusal Derlem'de için ilgecinin eşdizimlilik örüntüleri, eylem ve ad tabanlı örüntüler olarak sınıflandırılmış ve Türkçede için ilgecinin hem anlamsal hem sözdizimsel hem de söylemsel bir işlemci olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Çalışmanın bulguları doğrultusunda Türkçede için ilgeci, ana ve yan tümceyi neden-sonuç, amaç-sonuç ve istek bakımından birbirine bağlayan; basit tümce sınırları içinde tümleçleri yükleme yönelme, amaç, neden ve ilgi bakımından bağlayan; kimi durumlarda ise işaret adıllarıyla birlikte söylemdeki iki bağımsız tümceyi artgönderimsel olarak birbirine bağlayan bir ilgeçtir. Türkçede için ilgeci nedeniyle, amacıyla, dolayısıyla, isteğiyle, karşın, göre ilgeçleri ve yönelme durum biçimbirimi (+A) ile de anlamsal ve biçimsel bakımdan kesişme göstermektedir.
Korkut Ata Türkiyat Araştırmaları Dergisi, 2022
Dilin bir kurallar bütünü olmasının yanında onun toplumsal bir fenomen de olduğunu varsayan bu ça... more Dilin bir kurallar bütünü olmasının yanında onun toplumsal bir fenomen de olduğunu varsayan bu çalışmanın amacı, yükümlülük kipliği kategorileri olarak gereklilik ve zorunluluk arasındaki ontolojik ayrımı yeniden yapılandırmak; toplum dilbilimsel nitelik gösteren bu kategorilerin sırası ile bireysel ve toplumsal kategoriler olduğunu ortaya koymak ve zorunluluğun da kendi içinde yaptırım gücü ile orantılı olarak zayıf ve güçlü zorunluluk olarak ikiye ayrılması gerektiği fikrini tartışmaya sunmaktır. Söz konusu amaçlar doğrultusunda bu çalışmada hem gereklilik ve zorunluluk üzerine kavramsal art alan sağlayan dilbilim alan yazını hem de art zamanlı ve eş zamanlı Türkçe alan yazını tartışılmıştır. Alan yazını taraması ve derlem tabanlı sorgulamalar eşliğinde daha önce alan yazınında yer verilmeyen bürokratik, yani yazılı kural ve kanunlar ile çerçevelenen bağlamda güçlü zorunluluğun işaretlendiği; ahlaki, dinî ve toplumsal yaşama dair yazılı olmayan kuralların belirlediği bağlamda ise zayıf zorunluluğun işaretlendiği sonucuna varılmıştır. Kategorik olarak her ne kadar birbirinden farklı olsa da Türkçede gereklilik ve zorunluluk işaretleyen bağımlı ve bağımsız biçimbirimlerin hepsi ortak kullanım kümesine ait olduğu için anlam bulanıklığı yaratmaktadır. Sözlük anlamı bakımından doğrudan gereklilik ya da zorunluluk işaretleyen sözcüksel ögeler dahi bağlamsal ve söylemsel olarak farklı işlevlerde kullanılabilmektedir. Bu nedenle söz konusu kategorilere, belirli işaretleyiciler ya da biçimsel/sözdizimsel düzlemde tümceye kiplik değeri atamak yerine, tümcelerin kiplik değerlerinin söylemsel düzlemde belirlenmesinin dilbilimsel açıdan daha doğru bir yaklaşım olacağı düşünülmektedir.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Türkoloji Dergisi, 2021
Çalışmanın amacı, genel amaçlı sözlüklerde yer alan dil bilgisi uzmanlık alanı terimlerinin dil b... more Çalışmanın amacı, genel amaçlı sözlüklerde yer alan dil bilgisi uzmanlık alanı terimlerinin dil bilimsel analizinden yola çıkarak, sözlük bilimsel sonuçlara ulaşmak ve genel amaçlı sözlüklerde yer alan etiketleme, tanımlama ile güncelleme sorunlarına çeşitli çözüm önerileri sunmaktır. Bu amaç doğrultusunda bir akademi sözlüğü olarak Türk Dil Kurumu tarafından hazırlanan Türkçe Sözlük’te yer alan dil bilgisi etiketli biçim bilim terimleri, öncelikli olarak biçim bilimsel analize tabi tutulmuş ardından ilgili terimler, sözlük bilimsel veriler eşliğinde tartışılmıştır. Yapılan analiz sonucunda, Türkçe Sözlük’teki dil bilgisi etiketi ile işaretlenen terimler ile dil bilimi etiketli terimler arasındaki sınırların bulanıklaştığı tespit edilmiştir. Aynı bulanıklık, biçim bilim ile biçim bilgisi kavramları arasında da gözlemlenmiştir. Sözlük bilimsel ölçütler eşliğinde Türkçe Sözlük’te, biçim bilim terimlerinin tanımlarında (etiketleme, tanım, örneklendirme gibi) sistematik bir yöntemin izlenmediği sonucuna ulaşılmıştır. Biçim bilim literatüründe yaygın bir şekilde kullanılan kimi terimlerin ise Türkçe Sözlük’te madde başı olarak yer almadığı tespit edilmiştir. Ulaşılan bu sonuçlar eşliğinde, Türkçe Sözlük’ün çevrim içi versiyonunda uzman, yarı uzman ve uzman olmayan sözlük kullanıcılarına göre farklı tanımlamaların yapılabileceği ve biçim bilim terimlerinin biçim bilgisi terimlerinden ayrılarak dil bilimi etiketi ile işaretlenebileceği önerilerine yer verilmesinin ardından Türkçe Sözlük’ün dil bilimsel ve sözlük bilimsel veriler eşliğinde güncellenmesi gerektiği kanısına varılmıştır.
DİSİPLİNLER ARASI DİL ARAŞTIRMALARI DERGİSİ [DADA], 2021
Contrary to common belief, a dictionary is not a onedimensional reference source with only lingui... more Contrary to common belief, a dictionary is not a onedimensional reference source with only linguistic features. Considering the relationship between language and society, it is possible to go beyond defining dictionaries as linguistic resources consisting of word lists and to define them as social resources. It can be said that the interface of lexicographysociety linguistics includes more than one intersection point within the framework of language and society relationship that can take place in various forms. In this study, firstly, the representation of social classes in dictionaries in the context of the lexicography-social stratification relationship, which can be characterized by the academic tradition, is given, then it is mentioned how dictionaries, which play an important role in the construction of national identity, can be interpreted in the context of language policies. The relationship between lexicography and globalization was discussed in the context of global language conception, and the relationship between lexicography and culture was questioned in the focus of language anisomorphism. The four dimensions of the lexicography-sociolinguistics interface, which is handled with an interdisciplinary perspective, showed that the relationship between dictionary and society emerged in different forms. Although it is not possible to reach a complete and perfect dictionary, the increase in sociolinguistic-oriented lexicography research in the literature has a great importance in terms of the representation of society and language in dictionaries.
Dil Bilimleri Klasik Sorunlar Güncel Tartışmalar, Editörler Nesim Doru&Ömer Bozkurt, Mardin Artuklu Üniversitesi Yayınları, Mardin., 2018
AVRASYA Uluslararası Araştırmalar Dergisi Cilt: 8 Sayı: 21 Sayfa: 61-77 Mart 2020 Türkiye, 2020
Sözlüklerin parçacıl yapılarında bulunan sözcük, sözcük grubu ya da terimin açıklamasını içeren t... more Sözlüklerin parçacıl yapılarında bulunan sözcük, sözcük grubu ya da terimin açıklamasını içeren tanımın kapsamının ne olması gerektiği sözlükbilimi literatüründe öteden beri tartışılagelmiş; sözlükbilimciler sözlüklerin ana kategorisi olan tanımın işlevleri ve kapsamına dair çeşitli görüşler ortaya atmışlardır. Literatürdeki görüşlerden biri de Atkins ve Rundell'ın (2008) tanımın deşifreleme ve şifreleme olmak üzere iki temel işleve sahip olduğu varsayımıdır. Söz konusu görüşe göre tanımların sözlük kullanıcısının asgari düzeyde bilgi edinmesini sağlayan deşifreleme ve sözlük kullanıcısının ihtiyacı olabilecek tüm bilgilere yer verilmesini sağlayan şifreleme işlevi bulunmaktadır. Tanımın deşifreleme ve şifreleme işlevleri göz önünde bulundurularak bu çalışmada yabancı alanyazını dışında Türk sözlükbiliminin de en tartışmalı konularından biri olan tanımlama soruna süt ana maddesi ile dikkat çekilmiştir. Araştırmanın örneklemini oluşturan, 1901-2011 yılları arasında yayımlanmış Türkçe basılı genel sözlükler ve İngilizce-Almanca çevrim içi sözlüklerdeki süt ana maddeleri tanımlamanın şifreleme işlevi bakımından karşılaştırmalı biçimde ele alınarak söz konusu ana maddenin ayrıntılı biçimde anlamsal analizi yapılmıştır. Sözlüklerin sabit bir yapıda olmamaları ve sözlük kullanıcıları ile doğrudan etkileşim halinde olmaları kabulünden hareketle, sözlük kullanıcılarının anket yöntemi ile elde edilen görüşlerini içeren veriler de araştırma sürecine dâhil edilmiştir. Sonuç olarak yapılan araştırma ve değerlendirme sonrasında elde edilen bulgulardan yola çıkılarak Türkçe genel sözlüklerde yer almayan anlamları da içeren bir süt ana maddesi önerilmiştir.
Anahtar Kelimeler: tanım, ana madde, genel sözlük, çevrim içi sözlük, süt ana maddesi.
I. Uluslararası Din ve İnsan Sempozyumu "Din, Dil ve İletişim" Tebliğler Kitabı, Eskişehir: ESOGÜ Yayınları, 68-76., 2019
Sociolinguistics, which emerged as an independent sub-discipline of linguistics in the 1970s, is ... more Sociolinguistics, which emerged as an independent sub-discipline of linguistics in the 1970s, is an interdisciplinary field of study examining the relationship and interaction between language and social phenomena. The main theme of this field is the language which intertwined with the concepts of human and society. Sociolinguistics focuses on the discourse shaped by the social status of speaker and listener and, it tries to determine the relations between linguistic and social structures. Sociolinguistics is often in contact with ethnography-ethnology when investigating these relations. Ethnography-ethnology is a field that systematically treats societies in terms of culture and its origins are based on cultural anthropology. Ethnomethodology, which is closely related to ethnography, adopts a different attitude from other disciplines in terms of defining culture as a certain sum of information, although it shares similar views with cultural anthropology. Ethnomethodologic studies, mostly based on verbal communication, are generally concerned with the daily activities of people. In the ethnomethodological context, everyday language is a phenomenon that both describes social reality and reconstructs social reality. From this perspective, social phenomena are not fixed objects. They are produced and constructed through ongoing activities of people using everyday methodology. Researchers who search for contextual reconstructions that give meaning to our conversations and focus on discourse analysis are often referred to as an autonomous field in sociology. It is undoubtedly language that brings together sociolinguist, ethnologists, and researchers on ethnomethodology in a common ground. Sociolinguists have described ethnographic-ethnologic and ethnomethodological studies as a field that works together with social categories and linguistics, emphasizing the importance of sociological and cultural principles in sociolinguistic research. According to these researchers, the language of a society is a reflection of its culture. Meanings and languages say a lot about the cultures to which they belong. Based on the proposition of “the semantic structure of language reflects the culture and daily life of speaker” in this study, ethnographic-ethnologic and ethnomethodological approaches which used by sociolinguists in research of language, will be discussed with the concepts of linguistic relativity, linguaculture, communicative competence, everyday language and
ethnolinguistics and, the intersection points of the three different research areas will be identified.
Keywords: sociolinguistics, ethnography, ethnology, ethnomethodology, language, culture.
Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim Dergisi Sayı: 8/1 2019 s. 38-52, TÜRKİYE, 2019
X. Uluslararası Dünya Dili Sempozyumu Bildiri Kitabı, ESOGÜ Basımevi, Eskişehir, ss. 929-940., 2019
Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi, 6 (15), 232-240., 2018
*Bu çalışma 3-4 Kasım 2015’te gerçekleştirilen II. Uluslararası Sözlük Bilimi Sempozyumu’nda sözl... more *Bu çalışma 3-4 Kasım 2015’te gerçekleştirilen II. Uluslararası Sözlük Bilimi Sempozyumu’nda sözlü olarak sunulan aynı başlıklı bildirinin genişletilmiş şeklidir.
Sözlükbilimin birincil amacına yönelik hazırlanan kullanıcı odaklı sözlüklerde yer alan etiketler, sözlük kullanıcılarına bilgi veren ve kullanıcıların sözlükten azami düzeyde yararlanmalarını sağlayan parçacıl yapı birimleridir. Sözlük hazırlayıcıları, merkeze aldıkları kriterlere ve hedef kitlelerine göre sözlükte çeşitli sebeplerle sapmalar meydana getiren maddebaşlarını etiketlemeyi tercih ederler. Bu bağlamda etiketlerin en önemli işlevi, sözlük kullanıcılarına mevcut dilde yer alan özel kullanımlar ve terimler hakkında yol göstermek, onları uyarmaktır. Sözlüklerin söz konusu işlevsel birimlerinin alt kategorilerinden biri de zaman etiketleridir. Zaman etiketleri hem eski hem de yeni sözcükleri işaretleyen parçacıl yapı birimidir. Kullanımdan düşmüş sözcükler için kullanılan etiketler kimi yabancı sözlüklerde modası geçmiş, eskimiş, arkaik şeklinde çeşitlenirken TDK Türkçe Sözlük'te zaman etiketi olarak bu bağlamda sadece eskimiş etiketi kullanılmıştır. Bu çalışmada, sözcüklerin göndergesinin (referent) unutulduğunu ya da var olan göndergenin başka bir sözcük ile ifade edildiği durumları gösteren eskimiş kullanım etiketinin, TDK Türkçe Sözlük'teki görünümü sıklık odaklı incelenmiş ve TDK Türkçe Sözlük'te eskimiş etiketinin sözcük sıklığından bağımsız kullanıldığı tespit edilmiştir. Elde edilen verilerden yola çıkılarak söz konusu etikete sahip maddebaşlarının derlem odaklı sıklık frekansı sorgulamasına tabi tutulması gerektiği kanısına varılmıştır. Çalışmada ayrıca TDK Türkçe Sözlük'teki zaman etiketlerinin çeşitlenmesi, bir art zamanlılık sınırının belirlenmesi ve belirlenen ilkelerin kullanıcı kılavuzunda yer alması gerektiği üzerine de görüşlere yer verilmiştir. Anahtar Kelimeler: işaretleme, etiket, kullanım etiketi, eskimiş, TDK Türkçe Sözlük.
OLD-FASHIONED USAGE LABEL IN TDK TURKISH DICTIONARY ABSTRACT
The usage label in the user-oriented dictionaries prepared for the primary purpose of lexicography is the part of the microstructure that provides information to dictionary users and provides users to make maximum use of the dictionary. Dictionary makers prefer various usage labels for deviation lexical items in their dictionaries according to the determined criteria and their target audience. In this context, the most important function of the labels is to guide users about the specific uses and terms in the current language. Also one of the functional parts of dictionaries is a temporal label. Temporal labels are part of the microstructure that marks both old and new words. In some foreign dictionaries, temporal labels are old-fashioned, archaic, historical while in TDK Turkish Dictionary, only the old-fashioned label is used as a temporal label. In this paper old-fashioned label which indicating forgotten referents of words or no longer represents by another word, is examined with frequency-focused and determined that the old-fashioned label is used independently of the frequency of words in TDK Turkish Dictionary. Based on the data obtained, it is concluded that the headwords with the old-fashioned label should be questioned their frequency corpus-oriented. In the study, it is also mentioned that the temporal labels should be varied, a diachrony limit should be determined and the defined principles about usage labels should be accessible in the user's guide of TDK Turkish Dictionary.
Keywords: marking, label, usage label, old-fashioned, TDK Turkish Dictionary.
Proceedings of The 11th International Conference of ASIALEX, Ed. Hai Xu, Guangdong University Press, Guangzhou , ss. 823-831., 2017
Dictionaries of terms, which take their focus points from researchers, learners, and translators,... more Dictionaries of terms, which take their focus points from researchers, learners, and translators, are reference guides that provide information about a specific area for dictionary users. Within these, dictionaries of linguistics and dictionaries of grammatical terms have a place in special importance for who do scientific work in these fields.In the beginning Turkish dictionaries of terms, which are the primary aims to find the Turkish.Turkish equivalents of the foreign words, showed development and diversity in terms of lexicography in progress of time. However, this diversity has brought the problem of standardization on the other hand. In this paper five major printed, which published in the last 20 years, dictionaries of Turkish grammar and linguistics terms was examined comparatively in point of microstructure of mood and modality terms for drawing attention to definition and standardization problems. At the
same time headwords (in other words records),information of etymology, usage labels and definitions, which are the elements of microstructure, were analyzed and discussed this question: how should be an ideal example of microstructure in a dictionary of grammar and linguistics terms? Finally some suggestions about the topic of the paper
are offered. The purpose of this study, as a result of the analysis of the data obtained from the corpus, is to make a contribution to Turkish lexicography literature about dictionaries of terms and to express some expectations of dictionary users from dictionaries of terms.
III. Uluslararası Sözlükbilimi Sempozyumu Bildiri Kitabı, ESOGÜ Basımevi, Eskişehir, ss. 189-201., 2017
Probability ve possibility anlambilimde önermenin doğruluk oranını ifade eden farklı kavramlar ol... more Probability ve possibility anlambilimde önermenin doğruluk oranını ifade eden farklı kavramlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu iki farklı kavramın Türkçe kiplik alanyazınında nasıl karşılanacağı sorun teşkil etmektedir. Çevrim içi ve basılı sözlüklerde söz konusu terimlerin tanımları tutarlılık gösterirken Türkçe karşılıkları istikrarlı bir görünüm sergilememekte aynı terim için birden fazla karşılık verilmektedir. Bu çalışmada incelemeye tabi tutulan sözlüklerde karmaşık görünüme sahip olan probability ve possibility terimlerine kiplik alanyazınında kullanılmak ve terim birliği sağlamak adına Türkçe karşılık önerilmektedir.
Giriş Bu makale Isichazamazwi SesiNdebele'de marka adlarının hukuken tartışmalı sorunlarını merke... more Giriş Bu makale Isichazamazwi SesiNdebele'de marka adlarının hukuken tartışmalı sorunlarını merkeze alır. Bu minvalde makale, küçük ölçekli yapıya ait girdilerinde marka adı içermeyen -çoğunlukla genel amaçlı-sözlüklerin gerçekleştirimi üzerinde yol alacaktır. Söz konusu durum -Higgins'in (1997: 381) de alıntılamış olduğu-Webster's Third New International Dictionary of English Language'in baş editörü tarafından "bu sözlük [Webster's] jenerik sözcüklere, onların fonksiyonları, şekilleri, sesleri ve anlamlarına karşı kendini sınırlamıştır" cümlesi ile etkili bir biçimde ifade edilmiştir. Bu gerçekleştirim ışığında makalede, Ndbele olarak da bilinen ve genel amaçlı sözlük olan Isichazamazwi SesiNdebele'deki (ISN) eğilimler ya da sapmalar incelenecektir. Unutulmamalıdır ki (ülke yasalarının da belirttiği gibi) ISN'nin içerdiği marka adlarından bazıları yasaya uygun olarak nitelendirilmektedir. Makale, bundan daha da öteye giderek belli başlı markaların seçiminde ya da seçilmeyişinde mantıklı bir bilimsel gerekçenin olup olmadığını araştıracaktır. Çalışmayı
MJH, (I)1, ss. 157-164., 2011
TURKOLOGENTAG/DAVO 2023 Vienna University, 2023
Book presentation & discussion with Can Dündar