Mustafa Gültekin | Pamukkale University (original) (raw)

Papers by Mustafa Gültekin

Research paper thumbnail of Türki̇ye’Ni̇n Büyük Kentleri̇nde 1999-2009 Yillari Arasindaki̇ İnti̇har Eği̇li̇mleri̇

Bu calisma Turkiye’nin buyuk kentlerinde yasayan bireylerin 1999-2009 yillari arasindaki intihar ... more Bu calisma Turkiye’nin buyuk kentlerinde yasayan bireylerin 1999-2009 yillari arasindaki intihar egilimlerini arastirmayi amaclamaktadir. Turkiye Istatistik Enstitu’sunun 1999-2009 intihar istatistikleri veri tabani baz alinarak buyuk kent topluluklarinin intihar egilimlerinin tespit edilmesinden sonra bu kent topluluklari arasinda ayirt edici ve riskli intihar profili temsil eden illerin intihar nedenleri ayrica ele alinmaktadir. Buyuk kentlerde son yillarda artis egilimi icerisinde olan intihar eylemleri toplumsal donusumun yikici toplumsal gostergelerinden birini olusturmaktadir. Kentsel ortamdaki intihar eylemlerinin nasil bir toplumsal egilim icerisinde oldugu bu calismada toplumsal gercekligin iliskisel ve butunsel mantigina uygun dusen bir arastirma metodu araciligiyla insa edilmektedir. 1999-2009 zaman diliminin son yillarinda Adana ve Gaziantep kentleri ayirt edici ve riskli intihar profillerini temsil etmektedirler. Bunun yani sira 2001 yilinin hemen sonrasinda bu kentlerd...

Research paper thumbnail of Türki̇ye’De 2001-2009 Yillari Arasindaki̇ Boşanma Eği̇li̇mleri̇

Hutad, Nov 20, 2012

This study aims at discovering the dispositions of divorce in Turkey between the years 2001-2009.... more This study aims at discovering the dispositions of divorce in Turkey between the years 2001-2009. These dispositions were investigated in reference to the geographical extent, reasons for divorce, and the duration of marriage. The increasing levels of divorce in Turkey clearly signify the gradual down fall of the traditional family model. The issues of divorce is constructed according to a method of investigation in line with the relational and who listic logic of social reality. In the last years of 2001-2009 time period, Istanbul represents a risky province of divorce with a distinctive divorce level. In the year of the economic crisis, 2001, divorce caused by abandonment is increased while in the years 2004-2005 divorce caused by dissensions is the distinctive factor. Moreover, divorce levels with less than five-year marriages in 2001 is distinct while in the years 2008-2009 the divorce levels of long term marriages is increased singnifying a risky profile of divorce. In conclusion, it is sufficient to note that the rapid social transformations in Turkey in recent years be risk of the social constitution of marriage.Key words: Corresponce analysis, dispositions of divorce, risky profiles of divorce, traditional-family size, economic crisis.

Research paper thumbnail of Türkiye’de Ücretli ve Ücretsiz Emek Ekseninde Kadınlarla Erkeklerin Hem Kendi İçlerindeki Hem de Kendi Aralarındaki Eşitsizlikler

Fe dergi, Dec 15, 2022

Esping-Andersen'in refah devleti üzerine olan çalışmasına (1990/2007) yönelik geliştirilen başlıc... more Esping-Andersen'in refah devleti üzerine olan çalışmasına (1990/2007) yönelik geliştirilen başlıca eleştirilerden biri, ailede kadınların ücretsiz çalışmasının refahın başlıca kaynağı olduğunu ihmal ettiğini ileri süren feminist eleştiridir. Söz konusu eleştiri, ücretli ve ücretsiz kadın emeğini bir bütün olarak ele almaksızın yapılan incelemelerin kadınların ve erkeklerin istihdama katılmaları bakımından oluşan eşitsizlikleri tam olarak kavrayamadığını iddia eder. Türkiye'de hâlihazırdaki refah rejimi neoliberal politikalarla uyumlu hale getirilen baskın aileselciliktir. Bu teorik tartışma çerçevesinde, bu çalışma, Türkiye'de 1980'lerden günümüze kadar, ücretli ve ücretsiz çalışan kadınlara ve erkeklere ve onların "eğitim durumu", "medeni durum" ve "sosyal güvenlik kurumuna kayıtlılıkla" olan ilişkisine odaklanmıştır. Bu çalışma Türkiye İstatistik Kurumu verilerine dayanarak mütekabiliyet analiziyle bu ilişkileri ortaya çıkarmıştır. Sonuç olarak, bu çalışma, kadınlarla erkeklerin hem kendi içlerinde hem de kendi aralarında eşitsizliklerin olduğu sonucuna varmıştır. Anahtar Kelimeler: refah rejimi, ücretli ve ücretsiz emek, toplumsal cinsiyetçi iş bölümü, aileselcilik, eşitsizlikler Inequalities Both Within and Between Women and Men in the Axis of Paid and Unpaid Labor in Turkey One of the main criticisms against Esping-Andersen's study on the welfare state (1990/2007) is the feminist critique that it neglects women's unpaid work in the family as the main source of the welfare. This criticism suggests that studies without considering the paid and unpaid work of women as a whole fail to fully capture the inequalities in terms of the participation of women and men in employment. The current welfare regime in Turkey is a dominant familialism aligned with neoliberal policies. As part of this theoretical discussion, we focused in this study on paid and unpaid working women and men, and their relationship to "educational status", "marital status", "social security institution registration" in Turkey from the 1980s to the present day. This study revealed these relationships with the correspondence analysis based on the data from the Turkish Statistical Institute. In conclusion, this study concluded that inequalities exist between men and women as well as among themselves.

Research paper thumbnail of Türkiye’de Çalışan Kadınlar Üzerine Sosyolojik Bir İnceleme: Refah Rejimi, Aileselcilik ve İstihdamı Ev ve Bakım İşleri ile Uzlaştırma Deneyimleri/A Sociological Study on Working Women in Türkiye: Welfare Regime, Familism and Experiences of Reconciling Employment with Unpaid Domestic and Care Works

Türkiye’de Çalışan Kadınlar Üzerine Sosyolojik Bir İnceleme: Refah Rejimi, Aileselcilik ve İstihdamı Ev ve Bakım İşleri ile Uzlaştırma Deneyimleri, 2023

ÖZ Bu araştırma, Türkiye'de büyük ölçüde hizmet sektöründe birbirinden farklı mesleklerde ücretli... more ÖZ Bu araştırma, Türkiye'de büyük ölçüde hizmet sektöründe birbirinden farklı mesleklerde ücretli olarak istihdam edilen evli ve çocuklu 36 kadını incelemektedir. Çalışma bir yandan, sosyo-demografik, sosyo-ekonomik ve çocuk bakım sorumluluğu ile ilgili nicel verilerle kadınların aralarındaki benzerlik ve farklılıkları analiz etmeyi amaçlamaktadır. Öte yandan, kadınların çifte yükü, aile içinde paylaşılan çocuk bakımı sorumluluklarını ve pandemi esnasındaki çalışma koşullarını nasıl yorumladıklarını keşfetmeyi amaçlamaktadır. Çalışmada nicel verilere hiyerarşik kümeleme ve k-ortalama yöntemi uygulanmış, ardından nicel ve nitel veriler arasındaki uyumluluklar ve uyumsuzluklar keşfedilmiştir. Küme 1 ve Küme 2'nin feminist bilince yakın oldukları ve çalışmanın onlar için özgürleştirici bir anlam taşıdığı gösterilmektedir. Küme 3, Küme 4, Küme 5 ve Küme 6'da çifte yükü bir vazife/mecburiyet olarak algılamalarında ve çalışmayı özgürleştirici olarak algılamamalarında ortak bir eğilim gözlenebilmiştir. Ayrıca, pandemi sürecinde işteki durumlarının sosyal güvencelerden yararlanma bakımından eşitsizlikler ürettiği görülmüştür. Neredeyse görüşmecilerin tümünün çocuklarının bakımını annelerinin ya da kayınvalidelerinin üstlenmeye devam etmesi, aileselciliğin güçlü bir refah kaynağı olarak devam ettiğini göstermiştir.

Research paper thumbnail of Selon Castel des Changements de la Société Salariale en France : Collectif Dégradé et Nouvelle Distinction

Robert Castel, partant de l'héritage durkheimien et solidariste, est l'un des sociologues françai... more Robert Castel, partant de l'héritage durkheimien et solidariste, est l'un des sociologues français qui fait l'analyse compréhensible de la dégradation de la société salariale dûe aux politiques néolibérales dans un cadre socio-historique. Castel a démontré de manière convaincante que les protections sociales offertes par l'État social aux salariés en France à l'époque des Trente glorieuses, notamment avec les métamorphoses de la question sociale (1995) et les ouvrages qu'il a écrits plus tard. Avec ce travail, nous avons d'abord abordé la question de la participation au collectif de Durkheim à Castel. Deuxièmement, selon Castel, on s'est concentré sur l'effritement de la société salariale en France ensuite sur l'institutionnalisation du précariat. Enfin, selon Castel, on a parlé de la société salariale en France où a été comparée aux sociétés moins salariales et du nouveau dualisme et la régression de la société salariale en termes de bénéfice des protections sociales aujourd'hui en France.

Research paper thumbnail of Türkiye’de Ücretli ve Ücretsiz Emek Ekseninde Kadınlarla Erkeklerin Hem Kendi İçlerindeki Hem de Kendi Aralarındaki Eşitsizlikler/Inequalities Both Within and Between Women and Men in the Axis of Paid and Unpaid Labor in Turkey

Esping-Andersen’in refah devleti üzerine olan çalışmasına (1990/2007) yönelik geliştirilen başlıc... more Esping-Andersen’in refah devleti üzerine olan çalışmasına (1990/2007) yönelik geliştirilen başlıca
eleştirilerden biri, ailede kadınların ücretsiz çalışmasının refahın başlıca kaynağı olduğunu ihmal
ettiğini ileri süren feminist eleştiridir. Söz konusu eleştiri, ücretli ve ücretsiz kadın emeğini bir bütün
olarak ele almaksızın yapılan incelemelerin kadınların ve erkeklerin istihdama katılmaları bakımından
oluşan eşitsizlikleri tam olarak kavrayamadığını iddia eder. Türkiye’de hâlihazırdaki refah rejimi
neoliberal politikalarla uyumlu hale getirilen baskın aileselciliktir. Bu teorik tartışma çerçevesinde, bu
çalışma, Türkiye’de 1980’lerden günümüze kadar, ücretli ve ücretsiz çalışan kadınlara ve erkeklere ve
onların “eğitim durumu”, “medeni durum” ve “sosyal güvenlik kurumuna kayıtlılıkla” olan ilişkisine
odaklanmıştır. Bu çalışma Türkiye İstatistik Kurumu verilerine dayanarak mütekabiliyet analiziyle bu
ilişkileri ortaya çıkarmıştır. Sonuç olarak, bu çalışma, kadınlarla erkeklerin hem kendi içlerinde hem de
kendi aralarında eşitsizliklerin olduğu sonucuna varmıştır.

Research paper thumbnail of 2021. Duvar Yazıları, pankartlar ve toplum: Fransa’nın politik ve toplumsal ahvâline bir bakış (Duvar Gazete)

Research paper thumbnail of Fiziksel  İktidarın Ayrılmaz Parçası Olarak Sembolik İktidarın Tesisi: Cumhuriyet Türkiye’sinde Yasalarla Zamanın Laikleştirilmesi-Establishment of Symbolic Power as Integral Part of Physical Power: Secularization of  Time by Laws in Turkey

Öz II. T.B.M.M'nin kurulmasından (1923) ve meclisteki birinci grubun ikinci grubu parlamento dışı... more Öz II. T.B.M.M'nin kurulmasından (1923) ve meclisteki birinci grubun ikinci grubu parlamento dışı bırakmasından bir süre sonra Türk modernleşmesi/batılılaşması, laiklik temelli anayasal devrimlerle yeni bir zemine taşındı. Mezkûr grup birçok alanda olduğu gibi zamanın da laikleştirilmesi/sekülerleştirilmesi için gerekli olan anayasal reformları tek tek meclisten geçirmeye başladı. Bu çalışma, Cumhuriyet Türkiye'sinde devletin 1925-1935 yıllarında gerçekleştirdiği yasama faaliyetleriyle sembolik iktidarını tesis edebilmesinin önemli bir boyutunu oluşturan zamansal yapıların laikleştirilmesini, Durkheim, Weber ve Bourdieu'nün kavramsal araçlarını kullanarak T.B.M.M zabıtlarının yer aldığı " zabıt cerideleri " aracılığıyla açıklamaya çalışmaktadır. İncelen zabıt ceridelerinde ilk önce, Cuma günü olan resmi hafta tatilinin Pazar olarak değiştirilmesi meselesi ele alınmıştır. İkinci olarak, milli bayramın yeniden belirlenmesi ve bazısı yasalarla bazısı teamüllerle yerleşmiş tatil günlerinin bir bütün olarak yasallaşarak yeniden tertip edilmesi meseleleri ele alınmıştır. Son olarak, günün başlangıcının 24.00'e alınması, günün yirmi dört saate taksimi, Greenwich saatinin esas alınmasıyla tüm bölge ve iller için geçerli tek bir saatin kabul edilmesi ve hicri takvimin yerine miladi takvimin getirilmesi meseleleri ele alınmıştır. Bu çalışma, modern bürokratik devletlerin gelişimine benzer biçimde, mezkûr yıllarda, Türkiye'de hem dinden arındırılmaya çalışılan bir yönetim anlayışının yerleşmeye başladığını hem de devlet için büyük ölçüde modern kapitalist ekonominin zorlamalarıyla dini gerekçelere nazaran dini olmayan ekonomik gerekçelerin zamanla ilgili anayasal değişikliklerde üst bir gerekçe olarak öne çıktığını ortaya çıkarmıştır. Bununla beraber, fiziksel iktidarın yanı sıra sembolik iktidarı da tekeline alan laik yönelimli siyasi kadronun zamanı sekülerleştirme çabaları çerçevesinde dinin devlet yönetimindeki etkisini kaldırmaya çalışırken, gerek kendi dünya temsilinin gereği olarak gerekse ulus ötesi geniş çaplı iktidar mücadelelerinin etkisiyle Batılı ortak zamansal mutabakatları medeni yurttaşların hafızalarına yerleştirmeye çalıştığı görülmüştür. Abstract Soon after the establishment of Second Turkish Grand National Assembly (1923) and pushing the second group out in political field by the first group, Turkish modernization/westernization took a new laicist-based stage. This group started to pass constitutional reforms in the parliament required for laicization/secularization of " time " , same as other domains. This study aimes to explain secularization of time based constructions via using conceptual tools of Durkheim, Weber and Bourdieu, and record logs of Turkish Grand National Assembly, which constitutes the significant dimension for the establishment of symbolic power of state fullfilled by legislation activities between 1925 and 1935. In these records, first of all, the changing of official weekend holiday from Friday to Sunday is covered. Secondly, the specification of national holidays and reorganizing and enactment of some lawful and some customary holidays are taken into account. Last of all, adjusting the starting time of day to 24:00 o'clock, division of day in 24 hours, specifiying Greenwich zone-time for every regions and cities, and replacing the muslim calendar with the Gregorian calendar are all another issues dealt with. This study ascertains both the settling of religion-free administrative mentality, similar to the development of modern-bureaucratic states, and emerging of economic reason over religon by force of modern capitalist economy, specific to the changes of time in constitutional amendment. Notwithstanding, within the frame of secularization effort of time and trying to neutralize the effect of religion on the state by laicist based cadre who took monopoly of symbolic power alongside of physical power; it seems that this cadre tries to inject western common time-based conformities on memories of civilized citizens by way of both necessity of their own World representation, and/or under the effect of World wide power conflicts.

Research paper thumbnail of Türkiye’de 2001-2009 Yılları Arasındaki Boşanma Eğilimleri/Dispositions of Divorce Between the 2001-2009 Years in Turkey

Research paper thumbnail of Türkiye'de İntihar Eğilimleri

Research paper thumbnail of Türkiye’nin Büyük Kentlerinde 1999-2009 Yılları Arasındaki İntihar Eğilimleri Dispositions of Suicide Between the 1999-2009 Years in the Large Cities of Turkey

Özet Bu çalışma Türkiye’nin büyük kentlerinde yaşayan bireylerin 1999-2009 yılları arasındaki int... more Özet
Bu çalışma Türkiye’nin büyük kentlerinde yaşayan bireylerin 1999-2009 yılları arasındaki intihar eğilimlerini
araştırmayı amaçlamaktadır. Türkiye İstatistik Enstitü’sünün 1999-2009 intihar istatistikleri veri tabanı baz
alınarak büyük kent topluluklarının intihar eğilimlerinin tespit edilmesinden sonra bu kent toplulukları
arasında ayırt edici ve riskli intihar profili temsil eden illerin intihar nedenleri ayrıca ele alınmaktadır. Büyük
kentlerde son yıllarda artış eğilimi içerisinde olan intihar eylemleri toplumsal dönüşümün yıkıcı toplumsal
göstergelerinden birini oluşturmaktadır. Kentsel ortamdaki intihar eylemlerinin nasıl bir toplumsal eğilim
içerisinde olduğu bu çalışmada toplumsal gerçekliğin ilişkisel ve bütünsel mantığına uygun düşen bir
araştırma metodu aracılığıyla inşa edilmektedir. 1999-2009 zaman diliminin son yıllarında Adana ve
Gaziantep kentleri ayırt edici ve riskli intihar profillerini temsil etmektedirler. Bunun yanı sıra 2001 yılının
hemen sonrasında bu kentlerde ticari başarısızlık, geçim zorluğu ve hastalık nedenli intiharların öne çıkması
ekonomik krizin intiharları arttırıcı sosyal bağlamı oluşturduğunu ortaya çıkarmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Türkiye’nin Büyük Kentleri, İntihar Eğilimleri, Ekonomik Kriz, Riskli İntihar Profili, Aile,
Adana, Gaziantep.
DISPOSITIONS OF SUICIDE BETWEEN THE 1999-2009 YEARS IN THE LARGE
CITIES OF TURKEY
Abstract
This study aims at investigating the suicide dispotisions of the large cities of Turkey between the years
1999-2009. These investigations are conducted after the founding of distinctive\risky provinces with a high
dispositions of suicide, in reference to the reasons of suicide in these provinces. The action of suicide with
increased rates in metropoles reflect the signs of social disaster enacted by rapid social transformations.
The suicide actions in urban scale are constructed according to a method of investigation in line with
the relational and wholistic logic of social reality. In the last years of 1999-2009 time series, Adana and
Gaziantep provinces represent the distinctive and risky profiles of suicide. Moreover the commercial
failures, economic insufficiencies, and the re-emergence of suicides caused by ilness signify the economic
crisis as the social catalyst triggering the magnitude of suicide dispositions.
Key Words: Large Cities of Turkey, Dispositions of Suicide, Economic Crisis, Risky Profiles of Suicide, Family,
Adana, Gaziantep.

Research paper thumbnail of Denizli Tekstil Sanayisinde Sosyal Sermaye: Baskın Aile Firmalarının Üretim Ve Emek Örgütlenmesinde Akrabalık Ve Hemşehrilik İlişkileri

This study aims to explain how the family firms of Babadağ and Buldan origin which are dominant i... more This study aims to explain how the family firms of Babadağ and Buldan origin which are dominant in the textile industry of Denizli, organize production and labour and how kinship and fellow citizenship relationships play a role as social capital in this process. In the study where some concepts of relational sociology have been used, family firms of Babadağ and Buldan origin which are dominant in terms of capital, were examined along with the firms of same origin that are not dominant, via an ethnography-based research in line with specific sampling. The aforementioned firms established a steep competition among themselves as well as interest-based solidarist relationships originating from the ties of kinship and fellow citizenship between one another. Moreover, the fact that the dominant firms specialise in the products that the non-dominant ones cannot produce and that the dominant firms engage in non-textile industries with a high profit margin regenerates the oppression relationships with the non-dominant firms which are very difficult to be reversed. Not only the aforementioned relationship structure is similar to the transformation in the industrial zones of Third Italy, the textile industry of Denizli maintains its development in parallel to the industrial policies of Turkey which is a rather developmentalist government.

Book Chapter by Mustafa Gültekin

Research paper thumbnail of Relationality Between Marital Profiles of Unemployed Women in Turkey and Types of Secure/Insecure Jobs They Seek

This study aims to discover the relation between the types of "secure" or "insecure" jobs sought ... more This study aims to discover the relation between the types of "secure" or "insecure" jobs sought by unemployed women in Turkey and their marital status in the context of precarization of labor. Correspondence analysis was carried out on Turkish Statistical Institue's (TURKSTAT) 1988, 2003, and 2013 household labor force survey micro-dataset. The closeness and remoteness between each marital profile and the job type they seek were interpreted in the framework of the "social bond", a problematic discussed by Durkheim, Castel, and Paugam in France. In conclusion, it was found that unemployed women in Turkey who never married or were divorced were closely related to seeking "full-time" jobs, whereas married women were positioned relatively closer to all wage job types (full-time, half-time, full-or half-time); whereas widows who had lost their husbands were closely related to "half-time" jobs in 1988, 2003 and 2013. Also, unemployed women who never married were relatively close to the "found a job and waiting to start" profile together with the "full-time" profile in 2003 and were more distant to the "starting own business" profile in 2013. Unemployed widows were found to be the most distant marital profile to the "starting own business" and "found a job and waiting to start" profiles in 2013. Unemployed women seek "wage" jobs and are distant to starting their own business. It seems that they do not wish to pay their own insurance and their tendency to become capitalists is relatively low. They both seek secure jobs-except for widows-or lowrisk/guaranteed jobs and also have a very low tendency to become entrepreneurs.

Research paper thumbnail of Émile Durkheim’ın Sosyal Adalet Kavrayışı ve Ücretlilik Statüsünün Çözülmesi Karşısında Robert Castel’in Durkheimcı Bakışı

Research paper thumbnail of Bürokratikleşme, Diyanet İşleri Başkanlığı ve İmsak Vaktinin Tespiti Meselesi/Bureaucratization, Directorate of Religious Affairs and Determination of Imsak Time Question

Özet Bu çalışma Türkiye’de son yıllarda neredeyse her Ramazan ayında tekerrür eden Diyanet İşleri... more Özet
Bu çalışma Türkiye’de son yıllarda neredeyse her Ramazan ayında tekerrür eden Diyanet İşleri Başkanlığı ve bazı ilahiyatçı ve din adamları arasındaki oruç ibadetine başlamayı simgeleyen imsak vaktinin tespiti meselesini tartışmaktadır. Bu tartışma yüzyıllardır her Müslüman’ın kolaylıkla belirleyebileceği bir dini vaktin Türkiye’de laik temellere sahip devletin dini görevleri olan bu kurumu aracılığıyla, neden resmi olarak kendi yayımladığı imsakiyeden ödün vermemesinin yönetimle ilgili nedenlerine odaklanmaktadır. Çalışmanın birinci bölümünde Batı’da Aydınlanma sonrası dini otoritenin geriletilmesi ve devletin modern bilimin kılavuzluğunda laik yönelimli tek tipleşmesi süreçleri ve sosyolojik bir analiz aracı olarak Weber’in modern çağdaki “bürokratikleşme” kavramsallaştırması ele alınacaktır. İkinci bölümde birinci bölümdeki tartışmadan kalkarak, dini kurumları kaldıran (1924) Cumhuriyet Türkiye’sinin aynı yılda laik yapıda ama dini görevleri olan bir kurum olarak kurulan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kuruluşunun arka planına yer verilecektir. Akabinde ise bu kurumun dini vakitler bağlamında Türkiye’deki Müslümanlar üzerinde “mantıksal bütünleşme”yi (Durkheim) tesis etme amaçlı “sembolik iktidar”ından (Bourdieu) yararlanarak dini hususlardaki tekel kurma mücadelesine yer verilecektir. Üçüncü bölümde ise imsak vaktinin tespiti tartışmasının karşıt taraflarını oluşturan Diyanet İşleri Başkanlığı ve bazı ilahiyatçıların ve din adamlarının medya aracılığıyla yaptıkları yorumlar analiz edilecektir.
Anahtar Sözcükler: İmsak Vakti, Diyanet İşleri Başkanlığı, İslam, Laiklik, Weber, Bürokratikleşme, Durkheim, Bourdieu, Sembolik İktidar, Kaideleştirme

Abstract
BUREAUCRATIZATION, DIRECTORATE OF RELIGIOUS AFFAIRS AND DETERMINATION OF İMSAK TIME QUESTION
This study discusses the almost annually recurring issue of the determination of imsak time -the sign of fasting praying- in Ramadan month among the Directorate of Religious Affairs, some theologians and religious men. This debate focuses on the administrative reasons of not making concessions on the official Ramadan timetable, issued by this religious institution of laicist state, without which muslims had been easily determined this religious time for centuries. In the first part of the study, receding the religious authority into background after the Western Enlightenment, the processes of laicist-oriented standardization of State under the guidance of modern science and Weber’s conceptualization of bureaucratization in modern age will be covered. In the second part, starting from the first part’s point, background of the abolishing religious institutions (1924) by Republican Turkey, including the constitution of Directorate of Religious Affairs in the same year as laicist-structure but having religious functions will be discussed. Right after, this institution will be evaluated on monopolizing religious issues by utilizing symbolic power (Bourdieu) and establishing logical integration (Durkheim) on Muslims of Turkey in the context of religious times. In the third part, some interpretations of opposition side such as Directorate of Religious Affairs, theologians and religious men on the determination of imsak time will be analyzed.
Keywords: İmsak time, Directorate of Religious Affairs, Islam, Laicism, Weber, Bureaucratization, Durkheim, Bourdieu, Symbolic Power, Codification

Research paper thumbnail of The Notion of State as a Basic Classifier in Bourdieu’s Sociology: Who Constructed The Constructers?

Research paper thumbnail of The Methodological Advantages of Relational Sociology Over Substantialist Sociology: The Notion of Social Capital of Pierre Bourdieu

Research paper thumbnail of Cemil Meriç'in Müstağrib Eleştirisi Bağlamında Entelektüelin Yorumu

Research paper thumbnail of Randall Collins'in Radikal Mikrososyolojisi ve Etkileşim Ritüeli Zincirleri Yaklaşımı

Conference Presentations by Mustafa Gültekin

Research paper thumbnail of Thinking about the Management of the Covid-19 Pandemic with Castel

Research paper thumbnail of Türki̇ye’Ni̇n Büyük Kentleri̇nde 1999-2009 Yillari Arasindaki̇ İnti̇har Eği̇li̇mleri̇

Bu calisma Turkiye’nin buyuk kentlerinde yasayan bireylerin 1999-2009 yillari arasindaki intihar ... more Bu calisma Turkiye’nin buyuk kentlerinde yasayan bireylerin 1999-2009 yillari arasindaki intihar egilimlerini arastirmayi amaclamaktadir. Turkiye Istatistik Enstitu’sunun 1999-2009 intihar istatistikleri veri tabani baz alinarak buyuk kent topluluklarinin intihar egilimlerinin tespit edilmesinden sonra bu kent topluluklari arasinda ayirt edici ve riskli intihar profili temsil eden illerin intihar nedenleri ayrica ele alinmaktadir. Buyuk kentlerde son yillarda artis egilimi icerisinde olan intihar eylemleri toplumsal donusumun yikici toplumsal gostergelerinden birini olusturmaktadir. Kentsel ortamdaki intihar eylemlerinin nasil bir toplumsal egilim icerisinde oldugu bu calismada toplumsal gercekligin iliskisel ve butunsel mantigina uygun dusen bir arastirma metodu araciligiyla insa edilmektedir. 1999-2009 zaman diliminin son yillarinda Adana ve Gaziantep kentleri ayirt edici ve riskli intihar profillerini temsil etmektedirler. Bunun yani sira 2001 yilinin hemen sonrasinda bu kentlerd...

Research paper thumbnail of Türki̇ye’De 2001-2009 Yillari Arasindaki̇ Boşanma Eği̇li̇mleri̇

Hutad, Nov 20, 2012

This study aims at discovering the dispositions of divorce in Turkey between the years 2001-2009.... more This study aims at discovering the dispositions of divorce in Turkey between the years 2001-2009. These dispositions were investigated in reference to the geographical extent, reasons for divorce, and the duration of marriage. The increasing levels of divorce in Turkey clearly signify the gradual down fall of the traditional family model. The issues of divorce is constructed according to a method of investigation in line with the relational and who listic logic of social reality. In the last years of 2001-2009 time period, Istanbul represents a risky province of divorce with a distinctive divorce level. In the year of the economic crisis, 2001, divorce caused by abandonment is increased while in the years 2004-2005 divorce caused by dissensions is the distinctive factor. Moreover, divorce levels with less than five-year marriages in 2001 is distinct while in the years 2008-2009 the divorce levels of long term marriages is increased singnifying a risky profile of divorce. In conclusion, it is sufficient to note that the rapid social transformations in Turkey in recent years be risk of the social constitution of marriage.Key words: Corresponce analysis, dispositions of divorce, risky profiles of divorce, traditional-family size, economic crisis.

Research paper thumbnail of Türkiye’de Ücretli ve Ücretsiz Emek Ekseninde Kadınlarla Erkeklerin Hem Kendi İçlerindeki Hem de Kendi Aralarındaki Eşitsizlikler

Fe dergi, Dec 15, 2022

Esping-Andersen'in refah devleti üzerine olan çalışmasına (1990/2007) yönelik geliştirilen başlıc... more Esping-Andersen'in refah devleti üzerine olan çalışmasına (1990/2007) yönelik geliştirilen başlıca eleştirilerden biri, ailede kadınların ücretsiz çalışmasının refahın başlıca kaynağı olduğunu ihmal ettiğini ileri süren feminist eleştiridir. Söz konusu eleştiri, ücretli ve ücretsiz kadın emeğini bir bütün olarak ele almaksızın yapılan incelemelerin kadınların ve erkeklerin istihdama katılmaları bakımından oluşan eşitsizlikleri tam olarak kavrayamadığını iddia eder. Türkiye'de hâlihazırdaki refah rejimi neoliberal politikalarla uyumlu hale getirilen baskın aileselciliktir. Bu teorik tartışma çerçevesinde, bu çalışma, Türkiye'de 1980'lerden günümüze kadar, ücretli ve ücretsiz çalışan kadınlara ve erkeklere ve onların "eğitim durumu", "medeni durum" ve "sosyal güvenlik kurumuna kayıtlılıkla" olan ilişkisine odaklanmıştır. Bu çalışma Türkiye İstatistik Kurumu verilerine dayanarak mütekabiliyet analiziyle bu ilişkileri ortaya çıkarmıştır. Sonuç olarak, bu çalışma, kadınlarla erkeklerin hem kendi içlerinde hem de kendi aralarında eşitsizliklerin olduğu sonucuna varmıştır. Anahtar Kelimeler: refah rejimi, ücretli ve ücretsiz emek, toplumsal cinsiyetçi iş bölümü, aileselcilik, eşitsizlikler Inequalities Both Within and Between Women and Men in the Axis of Paid and Unpaid Labor in Turkey One of the main criticisms against Esping-Andersen's study on the welfare state (1990/2007) is the feminist critique that it neglects women's unpaid work in the family as the main source of the welfare. This criticism suggests that studies without considering the paid and unpaid work of women as a whole fail to fully capture the inequalities in terms of the participation of women and men in employment. The current welfare regime in Turkey is a dominant familialism aligned with neoliberal policies. As part of this theoretical discussion, we focused in this study on paid and unpaid working women and men, and their relationship to "educational status", "marital status", "social security institution registration" in Turkey from the 1980s to the present day. This study revealed these relationships with the correspondence analysis based on the data from the Turkish Statistical Institute. In conclusion, this study concluded that inequalities exist between men and women as well as among themselves.

Research paper thumbnail of Türkiye’de Çalışan Kadınlar Üzerine Sosyolojik Bir İnceleme: Refah Rejimi, Aileselcilik ve İstihdamı Ev ve Bakım İşleri ile Uzlaştırma Deneyimleri/A Sociological Study on Working Women in Türkiye: Welfare Regime, Familism and Experiences of Reconciling Employment with Unpaid Domestic and Care Works

Türkiye’de Çalışan Kadınlar Üzerine Sosyolojik Bir İnceleme: Refah Rejimi, Aileselcilik ve İstihdamı Ev ve Bakım İşleri ile Uzlaştırma Deneyimleri, 2023

ÖZ Bu araştırma, Türkiye'de büyük ölçüde hizmet sektöründe birbirinden farklı mesleklerde ücretli... more ÖZ Bu araştırma, Türkiye'de büyük ölçüde hizmet sektöründe birbirinden farklı mesleklerde ücretli olarak istihdam edilen evli ve çocuklu 36 kadını incelemektedir. Çalışma bir yandan, sosyo-demografik, sosyo-ekonomik ve çocuk bakım sorumluluğu ile ilgili nicel verilerle kadınların aralarındaki benzerlik ve farklılıkları analiz etmeyi amaçlamaktadır. Öte yandan, kadınların çifte yükü, aile içinde paylaşılan çocuk bakımı sorumluluklarını ve pandemi esnasındaki çalışma koşullarını nasıl yorumladıklarını keşfetmeyi amaçlamaktadır. Çalışmada nicel verilere hiyerarşik kümeleme ve k-ortalama yöntemi uygulanmış, ardından nicel ve nitel veriler arasındaki uyumluluklar ve uyumsuzluklar keşfedilmiştir. Küme 1 ve Küme 2'nin feminist bilince yakın oldukları ve çalışmanın onlar için özgürleştirici bir anlam taşıdığı gösterilmektedir. Küme 3, Küme 4, Küme 5 ve Küme 6'da çifte yükü bir vazife/mecburiyet olarak algılamalarında ve çalışmayı özgürleştirici olarak algılamamalarında ortak bir eğilim gözlenebilmiştir. Ayrıca, pandemi sürecinde işteki durumlarının sosyal güvencelerden yararlanma bakımından eşitsizlikler ürettiği görülmüştür. Neredeyse görüşmecilerin tümünün çocuklarının bakımını annelerinin ya da kayınvalidelerinin üstlenmeye devam etmesi, aileselciliğin güçlü bir refah kaynağı olarak devam ettiğini göstermiştir.

Research paper thumbnail of Selon Castel des Changements de la Société Salariale en France : Collectif Dégradé et Nouvelle Distinction

Robert Castel, partant de l'héritage durkheimien et solidariste, est l'un des sociologues françai... more Robert Castel, partant de l'héritage durkheimien et solidariste, est l'un des sociologues français qui fait l'analyse compréhensible de la dégradation de la société salariale dûe aux politiques néolibérales dans un cadre socio-historique. Castel a démontré de manière convaincante que les protections sociales offertes par l'État social aux salariés en France à l'époque des Trente glorieuses, notamment avec les métamorphoses de la question sociale (1995) et les ouvrages qu'il a écrits plus tard. Avec ce travail, nous avons d'abord abordé la question de la participation au collectif de Durkheim à Castel. Deuxièmement, selon Castel, on s'est concentré sur l'effritement de la société salariale en France ensuite sur l'institutionnalisation du précariat. Enfin, selon Castel, on a parlé de la société salariale en France où a été comparée aux sociétés moins salariales et du nouveau dualisme et la régression de la société salariale en termes de bénéfice des protections sociales aujourd'hui en France.

Research paper thumbnail of Türkiye’de Ücretli ve Ücretsiz Emek Ekseninde Kadınlarla Erkeklerin Hem Kendi İçlerindeki Hem de Kendi Aralarındaki Eşitsizlikler/Inequalities Both Within and Between Women and Men in the Axis of Paid and Unpaid Labor in Turkey

Esping-Andersen’in refah devleti üzerine olan çalışmasına (1990/2007) yönelik geliştirilen başlıc... more Esping-Andersen’in refah devleti üzerine olan çalışmasına (1990/2007) yönelik geliştirilen başlıca
eleştirilerden biri, ailede kadınların ücretsiz çalışmasının refahın başlıca kaynağı olduğunu ihmal
ettiğini ileri süren feminist eleştiridir. Söz konusu eleştiri, ücretli ve ücretsiz kadın emeğini bir bütün
olarak ele almaksızın yapılan incelemelerin kadınların ve erkeklerin istihdama katılmaları bakımından
oluşan eşitsizlikleri tam olarak kavrayamadığını iddia eder. Türkiye’de hâlihazırdaki refah rejimi
neoliberal politikalarla uyumlu hale getirilen baskın aileselciliktir. Bu teorik tartışma çerçevesinde, bu
çalışma, Türkiye’de 1980’lerden günümüze kadar, ücretli ve ücretsiz çalışan kadınlara ve erkeklere ve
onların “eğitim durumu”, “medeni durum” ve “sosyal güvenlik kurumuna kayıtlılıkla” olan ilişkisine
odaklanmıştır. Bu çalışma Türkiye İstatistik Kurumu verilerine dayanarak mütekabiliyet analiziyle bu
ilişkileri ortaya çıkarmıştır. Sonuç olarak, bu çalışma, kadınlarla erkeklerin hem kendi içlerinde hem de
kendi aralarında eşitsizliklerin olduğu sonucuna varmıştır.

Research paper thumbnail of 2021. Duvar Yazıları, pankartlar ve toplum: Fransa’nın politik ve toplumsal ahvâline bir bakış (Duvar Gazete)

Research paper thumbnail of Fiziksel  İktidarın Ayrılmaz Parçası Olarak Sembolik İktidarın Tesisi: Cumhuriyet Türkiye’sinde Yasalarla Zamanın Laikleştirilmesi-Establishment of Symbolic Power as Integral Part of Physical Power: Secularization of  Time by Laws in Turkey

Öz II. T.B.M.M'nin kurulmasından (1923) ve meclisteki birinci grubun ikinci grubu parlamento dışı... more Öz II. T.B.M.M'nin kurulmasından (1923) ve meclisteki birinci grubun ikinci grubu parlamento dışı bırakmasından bir süre sonra Türk modernleşmesi/batılılaşması, laiklik temelli anayasal devrimlerle yeni bir zemine taşındı. Mezkûr grup birçok alanda olduğu gibi zamanın da laikleştirilmesi/sekülerleştirilmesi için gerekli olan anayasal reformları tek tek meclisten geçirmeye başladı. Bu çalışma, Cumhuriyet Türkiye'sinde devletin 1925-1935 yıllarında gerçekleştirdiği yasama faaliyetleriyle sembolik iktidarını tesis edebilmesinin önemli bir boyutunu oluşturan zamansal yapıların laikleştirilmesini, Durkheim, Weber ve Bourdieu'nün kavramsal araçlarını kullanarak T.B.M.M zabıtlarının yer aldığı " zabıt cerideleri " aracılığıyla açıklamaya çalışmaktadır. İncelen zabıt ceridelerinde ilk önce, Cuma günü olan resmi hafta tatilinin Pazar olarak değiştirilmesi meselesi ele alınmıştır. İkinci olarak, milli bayramın yeniden belirlenmesi ve bazısı yasalarla bazısı teamüllerle yerleşmiş tatil günlerinin bir bütün olarak yasallaşarak yeniden tertip edilmesi meseleleri ele alınmıştır. Son olarak, günün başlangıcının 24.00'e alınması, günün yirmi dört saate taksimi, Greenwich saatinin esas alınmasıyla tüm bölge ve iller için geçerli tek bir saatin kabul edilmesi ve hicri takvimin yerine miladi takvimin getirilmesi meseleleri ele alınmıştır. Bu çalışma, modern bürokratik devletlerin gelişimine benzer biçimde, mezkûr yıllarda, Türkiye'de hem dinden arındırılmaya çalışılan bir yönetim anlayışının yerleşmeye başladığını hem de devlet için büyük ölçüde modern kapitalist ekonominin zorlamalarıyla dini gerekçelere nazaran dini olmayan ekonomik gerekçelerin zamanla ilgili anayasal değişikliklerde üst bir gerekçe olarak öne çıktığını ortaya çıkarmıştır. Bununla beraber, fiziksel iktidarın yanı sıra sembolik iktidarı da tekeline alan laik yönelimli siyasi kadronun zamanı sekülerleştirme çabaları çerçevesinde dinin devlet yönetimindeki etkisini kaldırmaya çalışırken, gerek kendi dünya temsilinin gereği olarak gerekse ulus ötesi geniş çaplı iktidar mücadelelerinin etkisiyle Batılı ortak zamansal mutabakatları medeni yurttaşların hafızalarına yerleştirmeye çalıştığı görülmüştür. Abstract Soon after the establishment of Second Turkish Grand National Assembly (1923) and pushing the second group out in political field by the first group, Turkish modernization/westernization took a new laicist-based stage. This group started to pass constitutional reforms in the parliament required for laicization/secularization of " time " , same as other domains. This study aimes to explain secularization of time based constructions via using conceptual tools of Durkheim, Weber and Bourdieu, and record logs of Turkish Grand National Assembly, which constitutes the significant dimension for the establishment of symbolic power of state fullfilled by legislation activities between 1925 and 1935. In these records, first of all, the changing of official weekend holiday from Friday to Sunday is covered. Secondly, the specification of national holidays and reorganizing and enactment of some lawful and some customary holidays are taken into account. Last of all, adjusting the starting time of day to 24:00 o'clock, division of day in 24 hours, specifiying Greenwich zone-time for every regions and cities, and replacing the muslim calendar with the Gregorian calendar are all another issues dealt with. This study ascertains both the settling of religion-free administrative mentality, similar to the development of modern-bureaucratic states, and emerging of economic reason over religon by force of modern capitalist economy, specific to the changes of time in constitutional amendment. Notwithstanding, within the frame of secularization effort of time and trying to neutralize the effect of religion on the state by laicist based cadre who took monopoly of symbolic power alongside of physical power; it seems that this cadre tries to inject western common time-based conformities on memories of civilized citizens by way of both necessity of their own World representation, and/or under the effect of World wide power conflicts.

Research paper thumbnail of Türkiye’de 2001-2009 Yılları Arasındaki Boşanma Eğilimleri/Dispositions of Divorce Between the 2001-2009 Years in Turkey

Research paper thumbnail of Türkiye'de İntihar Eğilimleri

Research paper thumbnail of Türkiye’nin Büyük Kentlerinde 1999-2009 Yılları Arasındaki İntihar Eğilimleri Dispositions of Suicide Between the 1999-2009 Years in the Large Cities of Turkey

Özet Bu çalışma Türkiye’nin büyük kentlerinde yaşayan bireylerin 1999-2009 yılları arasındaki int... more Özet
Bu çalışma Türkiye’nin büyük kentlerinde yaşayan bireylerin 1999-2009 yılları arasındaki intihar eğilimlerini
araştırmayı amaçlamaktadır. Türkiye İstatistik Enstitü’sünün 1999-2009 intihar istatistikleri veri tabanı baz
alınarak büyük kent topluluklarının intihar eğilimlerinin tespit edilmesinden sonra bu kent toplulukları
arasında ayırt edici ve riskli intihar profili temsil eden illerin intihar nedenleri ayrıca ele alınmaktadır. Büyük
kentlerde son yıllarda artış eğilimi içerisinde olan intihar eylemleri toplumsal dönüşümün yıkıcı toplumsal
göstergelerinden birini oluşturmaktadır. Kentsel ortamdaki intihar eylemlerinin nasıl bir toplumsal eğilim
içerisinde olduğu bu çalışmada toplumsal gerçekliğin ilişkisel ve bütünsel mantığına uygun düşen bir
araştırma metodu aracılığıyla inşa edilmektedir. 1999-2009 zaman diliminin son yıllarında Adana ve
Gaziantep kentleri ayırt edici ve riskli intihar profillerini temsil etmektedirler. Bunun yanı sıra 2001 yılının
hemen sonrasında bu kentlerde ticari başarısızlık, geçim zorluğu ve hastalık nedenli intiharların öne çıkması
ekonomik krizin intiharları arttırıcı sosyal bağlamı oluşturduğunu ortaya çıkarmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Türkiye’nin Büyük Kentleri, İntihar Eğilimleri, Ekonomik Kriz, Riskli İntihar Profili, Aile,
Adana, Gaziantep.
DISPOSITIONS OF SUICIDE BETWEEN THE 1999-2009 YEARS IN THE LARGE
CITIES OF TURKEY
Abstract
This study aims at investigating the suicide dispotisions of the large cities of Turkey between the years
1999-2009. These investigations are conducted after the founding of distinctive\risky provinces with a high
dispositions of suicide, in reference to the reasons of suicide in these provinces. The action of suicide with
increased rates in metropoles reflect the signs of social disaster enacted by rapid social transformations.
The suicide actions in urban scale are constructed according to a method of investigation in line with
the relational and wholistic logic of social reality. In the last years of 1999-2009 time series, Adana and
Gaziantep provinces represent the distinctive and risky profiles of suicide. Moreover the commercial
failures, economic insufficiencies, and the re-emergence of suicides caused by ilness signify the economic
crisis as the social catalyst triggering the magnitude of suicide dispositions.
Key Words: Large Cities of Turkey, Dispositions of Suicide, Economic Crisis, Risky Profiles of Suicide, Family,
Adana, Gaziantep.

Research paper thumbnail of Denizli Tekstil Sanayisinde Sosyal Sermaye: Baskın Aile Firmalarının Üretim Ve Emek Örgütlenmesinde Akrabalık Ve Hemşehrilik İlişkileri

This study aims to explain how the family firms of Babadağ and Buldan origin which are dominant i... more This study aims to explain how the family firms of Babadağ and Buldan origin which are dominant in the textile industry of Denizli, organize production and labour and how kinship and fellow citizenship relationships play a role as social capital in this process. In the study where some concepts of relational sociology have been used, family firms of Babadağ and Buldan origin which are dominant in terms of capital, were examined along with the firms of same origin that are not dominant, via an ethnography-based research in line with specific sampling. The aforementioned firms established a steep competition among themselves as well as interest-based solidarist relationships originating from the ties of kinship and fellow citizenship between one another. Moreover, the fact that the dominant firms specialise in the products that the non-dominant ones cannot produce and that the dominant firms engage in non-textile industries with a high profit margin regenerates the oppression relationships with the non-dominant firms which are very difficult to be reversed. Not only the aforementioned relationship structure is similar to the transformation in the industrial zones of Third Italy, the textile industry of Denizli maintains its development in parallel to the industrial policies of Turkey which is a rather developmentalist government.

Research paper thumbnail of Relationality Between Marital Profiles of Unemployed Women in Turkey and Types of Secure/Insecure Jobs They Seek

This study aims to discover the relation between the types of "secure" or "insecure" jobs sought ... more This study aims to discover the relation between the types of "secure" or "insecure" jobs sought by unemployed women in Turkey and their marital status in the context of precarization of labor. Correspondence analysis was carried out on Turkish Statistical Institue's (TURKSTAT) 1988, 2003, and 2013 household labor force survey micro-dataset. The closeness and remoteness between each marital profile and the job type they seek were interpreted in the framework of the "social bond", a problematic discussed by Durkheim, Castel, and Paugam in France. In conclusion, it was found that unemployed women in Turkey who never married or were divorced were closely related to seeking "full-time" jobs, whereas married women were positioned relatively closer to all wage job types (full-time, half-time, full-or half-time); whereas widows who had lost their husbands were closely related to "half-time" jobs in 1988, 2003 and 2013. Also, unemployed women who never married were relatively close to the "found a job and waiting to start" profile together with the "full-time" profile in 2003 and were more distant to the "starting own business" profile in 2013. Unemployed widows were found to be the most distant marital profile to the "starting own business" and "found a job and waiting to start" profiles in 2013. Unemployed women seek "wage" jobs and are distant to starting their own business. It seems that they do not wish to pay their own insurance and their tendency to become capitalists is relatively low. They both seek secure jobs-except for widows-or lowrisk/guaranteed jobs and also have a very low tendency to become entrepreneurs.

Research paper thumbnail of Émile Durkheim’ın Sosyal Adalet Kavrayışı ve Ücretlilik Statüsünün Çözülmesi Karşısında Robert Castel’in Durkheimcı Bakışı

Research paper thumbnail of Bürokratikleşme, Diyanet İşleri Başkanlığı ve İmsak Vaktinin Tespiti Meselesi/Bureaucratization, Directorate of Religious Affairs and Determination of Imsak Time Question

Özet Bu çalışma Türkiye’de son yıllarda neredeyse her Ramazan ayında tekerrür eden Diyanet İşleri... more Özet
Bu çalışma Türkiye’de son yıllarda neredeyse her Ramazan ayında tekerrür eden Diyanet İşleri Başkanlığı ve bazı ilahiyatçı ve din adamları arasındaki oruç ibadetine başlamayı simgeleyen imsak vaktinin tespiti meselesini tartışmaktadır. Bu tartışma yüzyıllardır her Müslüman’ın kolaylıkla belirleyebileceği bir dini vaktin Türkiye’de laik temellere sahip devletin dini görevleri olan bu kurumu aracılığıyla, neden resmi olarak kendi yayımladığı imsakiyeden ödün vermemesinin yönetimle ilgili nedenlerine odaklanmaktadır. Çalışmanın birinci bölümünde Batı’da Aydınlanma sonrası dini otoritenin geriletilmesi ve devletin modern bilimin kılavuzluğunda laik yönelimli tek tipleşmesi süreçleri ve sosyolojik bir analiz aracı olarak Weber’in modern çağdaki “bürokratikleşme” kavramsallaştırması ele alınacaktır. İkinci bölümde birinci bölümdeki tartışmadan kalkarak, dini kurumları kaldıran (1924) Cumhuriyet Türkiye’sinin aynı yılda laik yapıda ama dini görevleri olan bir kurum olarak kurulan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kuruluşunun arka planına yer verilecektir. Akabinde ise bu kurumun dini vakitler bağlamında Türkiye’deki Müslümanlar üzerinde “mantıksal bütünleşme”yi (Durkheim) tesis etme amaçlı “sembolik iktidar”ından (Bourdieu) yararlanarak dini hususlardaki tekel kurma mücadelesine yer verilecektir. Üçüncü bölümde ise imsak vaktinin tespiti tartışmasının karşıt taraflarını oluşturan Diyanet İşleri Başkanlığı ve bazı ilahiyatçıların ve din adamlarının medya aracılığıyla yaptıkları yorumlar analiz edilecektir.
Anahtar Sözcükler: İmsak Vakti, Diyanet İşleri Başkanlığı, İslam, Laiklik, Weber, Bürokratikleşme, Durkheim, Bourdieu, Sembolik İktidar, Kaideleştirme

Abstract
BUREAUCRATIZATION, DIRECTORATE OF RELIGIOUS AFFAIRS AND DETERMINATION OF İMSAK TIME QUESTION
This study discusses the almost annually recurring issue of the determination of imsak time -the sign of fasting praying- in Ramadan month among the Directorate of Religious Affairs, some theologians and religious men. This debate focuses on the administrative reasons of not making concessions on the official Ramadan timetable, issued by this religious institution of laicist state, without which muslims had been easily determined this religious time for centuries. In the first part of the study, receding the religious authority into background after the Western Enlightenment, the processes of laicist-oriented standardization of State under the guidance of modern science and Weber’s conceptualization of bureaucratization in modern age will be covered. In the second part, starting from the first part’s point, background of the abolishing religious institutions (1924) by Republican Turkey, including the constitution of Directorate of Religious Affairs in the same year as laicist-structure but having religious functions will be discussed. Right after, this institution will be evaluated on monopolizing religious issues by utilizing symbolic power (Bourdieu) and establishing logical integration (Durkheim) on Muslims of Turkey in the context of religious times. In the third part, some interpretations of opposition side such as Directorate of Religious Affairs, theologians and religious men on the determination of imsak time will be analyzed.
Keywords: İmsak time, Directorate of Religious Affairs, Islam, Laicism, Weber, Bureaucratization, Durkheim, Bourdieu, Symbolic Power, Codification

Research paper thumbnail of The Notion of State as a Basic Classifier in Bourdieu’s Sociology: Who Constructed The Constructers?

Research paper thumbnail of The Methodological Advantages of Relational Sociology Over Substantialist Sociology: The Notion of Social Capital of Pierre Bourdieu

Research paper thumbnail of Cemil Meriç'in Müstağrib Eleştirisi Bağlamında Entelektüelin Yorumu

Research paper thumbnail of Randall Collins'in Radikal Mikrososyolojisi ve Etkileşim Ritüeli Zincirleri Yaklaşımı

Research paper thumbnail of Maraş Depremleri ve Kiyarüstemi'nin "Ve Yaşam Sürüyor" Filmi

deprem meydana geldi. Artçı depremler ise hala deprem bölgesini etkilemeye devam ediyor. Maraş de... more deprem meydana geldi. Artçı depremler ise hala deprem bölgesini etkilemeye devam ediyor. Maraş depremlerinin yarattığı bu yıkımlar uzun yıllar yurttaşların hafızalarından silinmeyecek. Bu yazı