onur karaalioğlu | Sakarya University (original) (raw)

Papers by onur karaalioğlu

Research paper thumbnail of Sürreali̇zmi̇n Modern Türk Resi̇m Sanatina Etki̇leri̇

Research paper thumbnail of Portre Sanatında Temsil ve Dışavurumcu Tavır Kapsamında Kimliğin Soyutlanması / Abstraction of Identity in the Scope of Representation and Expressionist Attitude in Portrait Art

Medeniyet Sanat Dergisi, 2021

[TR] İnsanoğlu varoluşundan itibaren kendi yaşamına ait öğeleri bir yüzey üzerine aktarma ihtiyac... more [TR] İnsanoğlu varoluşundan itibaren kendi yaşamına ait öğeleri bir yüzey üzerine aktarma ihtiyacı hissetmiştir. Bu öğeler kimi zaman çevresine değer katma amacıyla kimi zaman ise yok olmaya karşı ölümsüzleşme arzusuyla yapılmıştır. Bireyin ayırt edici en temel özelliklerini yansıtan portreler ise bir ölümsüzleştirme pratiği ve ifade biçimi olarak sanat alanındaki varlığını uzunca bir süredir devam ettirmektedir. Portreler fiziksel olarak ayırt edici özellikleri sunmasının yanı sıra, ele alınan kişiye ilişkin misyonu taşıyıcı bir rol de üstlenmektedir. Her ne kadar kavram olarak ele alınan kişinin kimliğini yansıtan bir tür olarak kabul edilse de çağın değişen ihtiyaçlarına, üslupsal eğilimlere ya da bakış açılarına göre bağlamı sürekli bir biçimde değişime uğramaktadır. Özellikle değişen dünya koşulları ve buna koşut olarak yaratılan yeni plastik değerlerle geleneksel yaklaşımlardan uzaklaşan portrelerin kimliği yansıtan misyonunun yerini anlık dışavurumların aldığı görülmektedir. Portreler, biçim-içerik yönünden geçirdiği evrim neticesinde, yapılış anına ilişkin saptanan verilerin taşıyıcısı durumundan, sanatçının bakış açısının ön plana çıktığı, yalnızca plastik bir düzenleme ya da ele alınan model üzerinden mesaj ileten bir aygıta dönüşmektedir. Portrelerin dışavurumcu yaklaşım ile kimliğinden soyutlanma sürecini ele alan bu makale, portre sanatının ilk örneklerden başlayarak, süreç içerisinde geçirdiği biçimsel değişimleri ve kimliğe ilişkin sorunları örnek çalışmalarla analiz ederek, günümüz portrelerindeki deforme etme eğilimini nedenleriyle birlikte ortaya koymayı amaçlamaktadır.

[EN] Since its existence, humankind has felt the requirement to transfer the symbolic elements of their life onto material surfaces. These symbolic elements were sometimes made to add value to its environment and sometimes with the desire to become immortal against extinction. Portraits, which reflect the most basic distinctive characteristics of the individual, have been continuing their existence in the art for a long time as an immortalization practice and a form of expression. In addition to presenting physically distinctive features, portraits also play a role in conveying the person's mission being addressed. Although it is accepted as a genre that reflects the person's identity as a concept, its context is constantly changing according to the changing needs of the time, stylistic trends, or point of view. In particular, with the changing world conditions and the new plastic art values created in parallel with this, it is seen that instant expressions replace the mission of portraits reflecting an identity that diverges from traditional approaches. Portraits, as a result of the evolution they have gone through in terms of form and content, transform from the state of transmitting the determined data regarding the moment of their making to a device that conveys a message through only a plastic arrangement or the model under consideration, in which the artist's point of view comes to the forefront. This article discusses the process of isolation from the identity of portraits with an expressive approach, aims to reveal the deforming tendency in today's portraits, starting with the first examples, by analyzing the formal changes and identity-related problems in the process.

Research paper thumbnail of İç Mekân Resimlerinde Yatak Teması Ve Çıplak Kadın Bedeniyle İlişkisi Kapsamında Mahremiyet Olgusu / The Phenomenon Of Privacy In Interior Paintings In The Context Of The Bed Theme And Its Relationship With The Naked Woman Body

Tykhe Sanat ve Tasarım Dergisi, 2021

[TR] Mekân tek başına sınırsız bir uzama karşılık gelebileceği gibi sınırlandırılmış bir öğe olar... more [TR] Mekân tek başına sınırsız bir uzama karşılık gelebileceği gibi sınırlandırılmış bir öğe olarak da değerlendirilir. Fiziki açıdan iç ve dış olarak iki farklı kategoriye ayrılan mekânlar, toplumsal ve kültürel unsurların etkileriyle şekillenmiş, ihtiyaçlar dâhilinde anlamlandırılmıştır. İşlevsellikleriyle ilişkili olarak çeşitlenen ve sanat tarihine konu olmuş kutsal, kamusal ya da özel mekânlar, figürlerin toplumsal rollerini ortaya koyan önemli bir misyon üstlenmiştir. Çıplak kadın bedeninin bir mekân tasarımı olarak yatak ile ilişkilendirildiği resimler sanat tarihinin belki de en dikkat çeken konularından biri olmuştur. Dikkat çekmesinin en önemli nedeni de kişisel kullanıma sunulmuş olan yatağın ve bulunduğu iç mekâna dair mahremiyetin sanat aracılığı ile teatral bir alana çevrilmiş olması ve mekânın kadın bedeni üzerinden kurduğu ilişkide izleyenin erotik alana yöneltilmesidir. Bu çalışmada amaçlanan, çıplak kadın bedeninin yatak ve iç mekânla kurduğu ilişki üzerinden mahremiyet olgusunu irdelemek, bu unsurların kadın bedenini haz nesnesine dönüştürmesindeki rolünü Rönesans Dönemi’nden izlenimciliğe değin üretilmiş yatak temalı resimler üzerinden inceleyerek, biçim-içerik analizlerini yapmaktır.

[EN] Space can be considered as a restricted element as well as it can correspond to unlimited depth alone. The spaces which are divided physically into two different categories as interior and exterior, shaped by the effects of social and cultural elements, and interpreted according to needs. Sacred, public or private spaces, which have been diversified in relation to their functionality and have been the subject of art history, have undertaken an important mission that reveals the social roles of the figures. Paintings in which the naked woman body is associated with the bed as a space design has perhaps been one of the most remarkable subjects in the history of art. The most important reason that attracts attention is that the bed which is presented for personal use and privacy of interior, has been turned into a theatrical area through art directing the viewer to the erotic field in the relationship established by the space over the woman body. The purpose of this study is to examine the phenomenon of privacy through the naked woman body with the relationship between the bed and the interior, and to examine the role of these elements in transforming the woman’s body into an object of pleasure through the bed-themed paintings produced from the Renaissance period to impressionism and to make form-content analyzes.

Research paper thumbnail of Kadın ve Doğa İlişkisi Bağlamında Ekofemı̇nı̇zmı̇n Sanata Yansıması / Reflection Of Ecofeminism to Art In The Context Of The Relationship Between Woman and Nature

Sanat Dergisi, Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi', 2020

[TR] Doğa ve kadın sömürüsüne dikkat çekmeyi hedefleyen ekofeminizm, ekoloji ve feminizmin ... more [TR] Doğa ve kadın sömürüsüne dikkat çekmeyi hedefleyen ekofeminizm, ekoloji ve feminizmin sentezinden oluşan sosyal bir harekettir. Ekofeminizm teorilerini, eril hâkimiyet ile doğanın sömürülmesi arasındaki ilişki üzerine kurmuştur. Doğanın ve kadının sömürülmesinin nedenlerini de batı felsefesinin düalist bakış açılarına dayandırmışlardır. Bu doğrultuda eleştirel bir yaklaşım getirmişler ve çözüm önerileri sunmuşlardır. Ekofeminizmin savunduğu görüşler de çevreci aktivistler ve feminist sanatçılar sayesinde gündelik yaşamda görünür olmuştur. Ekofeminizmin sanata yansıması 1960 sonrası feminist sanat hareketleri ve çevre sanatının gelişim süreçleriyle paralellik göstermiştir. Ekofeminist sanatın temsilcileri genellikle kadın sanatçılardır ve sanatsal tavırları ise doğa müdahaleleri üzerinedir. Bu sanatçılar, kültürel ekofeminizmin temel çıkış kaynağı olan Gaia ve Doğa Ana fikirleriyle bağlantılı kavramlardan yola çıktıkları gibi sosyal ekofeminizm savunduğu gezegenini koruma misyonuyla da hareket ederler. Bu çalışmada; kadın-doğa arasındaki tarihsel bağdan yola çıkılarak, batı kültüründeki düalist yaklaşımın kadın ve doğa sömürüsüyle olan ilişkisi irdelenmektedir. Elde edilen bulgulardan yola çıkarak konuyu temellendiren unsurlar genel hatlarıyla ele alınmış ve ekofeminizmin sanata yansıması referans sanatçılar üzerinden incelenmiştir.

[EN] Aiming to draw attention to the exploitation of nature and woman, ecofeminism is a social movement consisting of the synthesis of ecology and feminism. Ecofeminism built its theories on the relationship between masculine domination and exploitation of nature. They based their reasons for the exploitation of nature and women on the dualist perspectives of western philosophy. In this regard, they brought a critical approach and offered solutions. The views advocated by ecofeminism also became visible in daily life under favour of environmental activists and feminist artists. The reflection of ecofeminism to art has paralleled the post-1960 feminist art movements and the development processes of environmental art. Representatives of ecofeminist art are generally female artists, and their artistic attitude is on nature interventions. These artists also act with the mission of protecting the planet that Social Ecofeminism advocates as they set out the concepts related to the ideas of Mother Nature and Gaia which is the main source of cultural ecofeminism. This study examines the relationship between the dualist approach of western culture, with the woman and nature exploitation starting from the historical link between women and nature. Based on the findings obtained, the elements that base of ecofeminism are handled in general terms and the reflection of ecofeminism to art is examined through reference artists.

Research paper thumbnail of 17. Ve 18. Yüzyılda Flaman Resim Sanatında Avcılık Natürmortları / 17th And 18th Century Hunting Still- Lifes in Flemish Painting

[TR] Avrupa'da Rönesans hareketinin tetiklediği aydınlanma süreciyle, feodal yapıya ve kilisenin ... more [TR] Avrupa'da Rönesans hareketinin tetiklediği aydınlanma süreciyle, feodal yapıya ve kilisenin dog-matizmine karşı ortaya çıkan başkaldırılar Protestanlık ve beraberindeki Kalvinizm'le birlikte yay-gınlaşmış ve kilisenin dünyevi işlerden elini çekme süreci hızlanmıştır. Hollanda'da hızla gelişen ticaret yeni zenginlerin ortaya çıkışını sağlarken, feodal düzen de yerini git gide serbest piyasaya efendilerine bırakmıştır. 17. yüzyıl Hollanda'sını şekillendiren dini, iktisadi ve sosyal değişimler san-at alanını da etkilemiş, geçimini kutsal sahnelerin tasviriyle sağlayan sanatçılar ibadet yerlerindeki tasvirlerin kesin olarak yasaklanmasıyla din dışı konulara yönelmek durumunda kalmıştır. Kendi özel alanını resimle süslemek isteyen kapital güçlerin sayıca artması sanatçıların repertuarını genişle-tirken, her türlü değer yargısından bağımsız gibi görünen natürmortlar 17. yüzyıl Hollandası'nda büyük bir popülerliğe kavuşmuştur. Burjuvazinin sanata yatırım yaptığı bir ortamda ortaya çıkan ve Hollanda'nın doğal güzelliklerinden izler taşıyan avcılık natürmortları da siparişi veren kişinin ze-nginliğine ve hayat görüşüne yönelik mesajların yer aldığı bir tür olarak, toplumsal statünün göster-gesine dönüşmüştür. Zengin içeriğiyle rakiplerine gözdağı veren bir güç gösterisine dönüşen avcılık natürmortları, Kalvinizm'in zenginliği kutsayan tutumundan hareketle, uhrevi hayatın kurtuluşunu da müjdeleyen bir aracı görevi görmüştür. [EN] With the enlightenment process triggered by the Renaissance movement in Europe, the rebellions against the feudal system and the dogmatism of the church became widespread with Protestantism and accompanying Kalvinism, and the process of renunciation of church from the worldly affairs was accelerated. While rapidly developing trade in the Netherlands provide the emergence of new rich people, the feudal system gradually left its place to the free market lords. The religious, economic and social changes that shaped the 17th century Holland also influenced the field of art and the artist has been obliged to turn to non-religious issues by strictly forbidding the portrayals of the places of worship where the artists provide for their lives with the portrayal of sacred scenes. While the increase in the number of capital powers who want to embellish their own private space expands the repertoire of the artists, still-lifes that seems like independent of all kinds of intangible judgments has gained a great popularity in the 17th century Holland. The hunting still-lifes that emerges in an environment where the bourgeoisie invests in artisans and traces of the natural beauty of the Netherlands has also turned into a demonstration of social status as a species where the messages take place about wealth and life views of the orderer. The hunting still-lifes which turned into a show of power that threatens its opponents with its rich content, act as a mediator heralding of the salvation of the Hereafter, moving from the attitude of christianity blessing the richness.

Research paper thumbnail of Sürrealizmin Modern Türk Resim Sanatına Etkileri / The Effects Of Surrealism On Modern Turkish Painting

Ulakbilge - Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Sciences, 2017

[TR] Modern Türk resim Sanatı 19. yüzyılda sanat eğitimi almak üzere Avrupa'ya gönderilen asker m... more [TR] Modern Türk resim Sanatı 19. yüzyılda sanat eğitimi almak üzere Avrupa'ya gönderilen asker mühendislerin ülkeye geri dönmeleri ve Batılı tarzda sanat eseri üretmeleri ile başlamıştır. 20. Yüzyılla birlikte bu anlayış devam etmiş ve modern dönemde ardı sıra ortaya çıkan sanat akımlarının etkileri de Türk resim sanatında uyarlamadan öteye gidememiştir. Çağın toplumsal, kültürel ve düşünsel yapısına paralel bir şekilde gelişen modern sanat anlayışı, geçmişinin izlerini de üzerinde taşımaktadır. Buna karşın, erken dönem Türk resim sanatının Batıdan etkilenişi, tüm bu iç dinamiklerden yoksun bir şekilde, yüzeysel düzlemde gerçekleşmiştir. Dolayısıyla Türk sanatı için özgünlük sorunu tartışmaya açık bir konu haline dönüşmüştür. Ancak dada hareketinden sonra Breton'un öncülüğünde ortaya çıkan sürrealizmin sanatçıyı yönlendirdiği sınırsız düşellik, sürrealizmin etkisinde kalan Türk sanatçılara kendi değerlerine yönelme olanağı sunmuş ve fantastik bir dünyanın kapılarını aralatmıştır. Bu kapsamda, psikanalizin konusu olan bilinçaltı ve rüyaların izlerini taşıyan sürrealizmin Türk resim sanatına olan etkilerinin incelenmesi, Türkiye'deki fantastik içerikli resim anlayışının kökenlerine dair ipuçları da sunmaktadır. [EN] Turkish painting began with the return of military engineers who were sent to Europe to study art in the 19th century and produce artworks in western style. This understanding continued with the 20th century and the effects of the art movements that emerged in the modern period did not go beyond the adaptation in the Turkish painting. The understanding of modern art, which develops in parallel with the social, cultural and intellectual structure of the age, carries the traces of the past. On the other hand, the influence of early Turkish painting from the west, has been realized in a superficial plane, lacking all these internal dynamics. Therefore, the issue of originality for Turkish art has become a subject open to debate. However, after the dada movement the unlimited imaginariness that surrealism directs artists emerged under the leadership of Breton have offered the opportunity to Turkish artists who are under the influence of surrealism to turn their own values and have opened the doors of a fantastic world. In this context, the investigation of the effects of surrealism on the art of Turkish painting, which has the traces of psychoanalysis and subconscious and dreams, gives some clues about the origins of fantastic painting in Turkey.

Research paper thumbnail of Fotoğrafın Empresyonist ve Post-Empresyonist Sanat Üzerindekı̇ Etkileri / The Impacts Of Photography On Impressionist And Post- Impressionist Art

Sobider - Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Sciences, 2018

[TR] Gerçekliği insan gözünden bağımsız bir şekilde aktarma isteği Camera Obscura'dan hareketle f... more [TR] Gerçekliği insan gözünden bağımsız bir şekilde aktarma isteği Camera Obscura'dan hareketle fotoğraflama tekniklerinde birçok gelişime neden olmuş, görüntü-lerin kısa bir zaman diliminde yüzeye aktarımıyla göz ardı edilen gerçekler gün yüzüne çıkmaya başlamıştır. Fotoğraflama tekniklerinde kat edilen yol fotoğrafı güvenilir bir kaynak haline getirirken, üst düzey bir yetenekle eş değer tutulan ressamlık fotoğraf makinesinin yaygınlaşmasıyla, değerini günden güne yitirmeye başlamıştır. Yaşanılan bu var olma mücadelesinde kimi sanatçılar yeni arayışlara yönelmiş, kimisi de fotoğrafı bir ilham kaynağı olarak sanata yön verebilecek bir teknik olarak kabul etmiştir. Özellikle 19. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren Empresyonist ve Post-Empresyonistler tarafından yoğun olarak kullanılmaya başlanan fotoğraf, hem erişimi güç olan sahnelerin ele alınışı hem de çalışmanın ön eskizini oluşturması bakımından sanatçılara çeşitli avantajlar sağlamıştır. Bununla birlikte, resimlerinde fotoğrafı veri kaynağı olarak kullanan sanatçılar objektiften yansıyan gerçekliği kendi bakış açısına göre yorumlama fırsatı bulmuş bu yaklaşım da resim sanatında yeni biçimlerin gün yüzüne çıkışını sağlamıştır. [EN] The desire to convey reality independently of the human eye has been caused many developments in photography techniques with reference to Camera Obscura and the facts that transfering images to the surface in a short period of time the ignorant facts have begun to come to light. While the distance covered in photography techniques makes photography a reliable source, the artist who is kept equal to a high level talent, has begun to lose its value from day to day with the spread of photography. In this struggle for existence, some artists have turned to new quests and others have accepted photography as a technique that can direct art as an inspiration source. Especially since the second half of the nineteenth century, the photograph which has been intensely used by impressionist and artistic impressionists has provided various advantages to the artists in terms of both handling the hard-to-reach scenes and creating the preliminary sketch of the works. However, artists who use photography as a source of data in their paintings have been able to assest the reality reflected from the camera lens in terms of their own viewpoint, and this approach has enabled the emergence of new forms in painting.

Research paper thumbnail of 16. Yüzyıldan 19. Yüzyıla Resim Sanatında Gündelik Yaşamın Temsili Olarak Beden / From The 16th Century to The 19th Century Body As A Representation Of Daily Life In Painting

Sobider - Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Sciences, 2017

[TR] Geçmişten günümüze sanat alanının vazgeçilmez unsurlarından biri olan beden imgesi, çağının ... more [TR] Geçmişten günümüze sanat alanının vazgeçilmez unsurlarından biri olan beden imgesi, çağının getirdiği koşullar doğrultusunda anlam ve biçim olarak değişime uğramış, bu değişimler dahilinde çağın düşünürleri ve sanatçıları tarafından yorumlanmıştır. İnsanlığın ilk çağlarından günümüze değin sosyo-kültürel değişkenlerin etkilerini bulabileceğimiz bedenler, acı, ölüm ve haz gibi insani değerlerin yanı sıra ideolojilerin, bilimsel çalışmaların ve gündelik yaşamın bir yansıması olarak sanat alanındaki varlığını sürdürmüştür. Özellikle çağın getirdikleri ile şekillenen beden imgesi, sanat alanında sayısı günden güne çoğalan akım ve üslupla birlikte, biçim ve içerik olarak değişime uğrarken, bir değer atfetme aracı olarak da izleyicinin yorumuna sunulmuştur. Bedene atfedilen değerin görünür kılındığı gündelik yaşam resimleri ise, bedenin zaman-mekan algısı içinde yorumlandığı bir tür olarak sunduğu tarihsel verilerle ayrıcalıklı bir öneme sahiptir.

[EN] The body image, which is one of the indispensable elements of the field of art from the past to the present, has changed in meaning and form in accordance with the conditions brought about by the age and these changes have been interpreted by the thinkers and artists of the age. The bodies that we can find the effects of socio- cultural variables from the early ages of mankind to nowadays, has continued its existence in the field of art as a reflection of ideological, scientific studies and daily life, as well as human values such as pain, death and pleasure. Especially, the image of the body that is shaped by the age brought about, While changing in form and content with the movements and style that has increased day by day in the field of art is presented to the viewer as a means of attributing value. The art of painting as an area where the value attributed to the body is visible and interpreted in the sense of time-space of the body has a privileged importance in terms of presenting historical data.

Conference Presentations by onur karaalioğlu

Research paper thumbnail of Girolamo Savonarola’nın Floransa’da Başlattığı Reform Hareketinin Kent Yaşamına Etkileri ve Resim Sanatına Yansımaları / The Effects Of The Reform Movement On Urban Life Initiated by Girolamo Savonarola In Florence And Its Reflections On Painting

II. Uluslararası Sanat ve Tasarım Araştırmaları Kongresi, 2022

Bir kenti özel kılan coğrafi ve mimari özelliklerinin yanı sıra kültürü, ekonomisi, bireylerin so... more Bir kenti özel kılan coğrafi ve mimari özelliklerinin yanı sıra kültürü, ekonomisi, bireylerin sosyal ilişkileri ve inanç biçimleridir. Kent kimliğini tanımlark en onu fiziki açıdan incelemek yeterli olmayabilir. Kentlerin genel karakterini belirleyen en büyük unsur onu inşa eden bireylerdir. Bu nedenle kentlerin fiziki yapısının yanı sıra toplumsal açıdan da incelemek her zaman daha doğru sonuçlar vermektedir. Tarihe yön vermiş kentlerden biri olan Floransa ise toplumsal değişimlerin yoğun o l a r a k y a ş a n d ı ğ ı ve R ö n e s a n s ’ ı n k a l b i n i n a t t ı ğ ı b i r k e n t o l a r a k A vr u p a ’ n ı n gelişiminde önemli bir yere sahiptir. Seküler bakış açısıyla daha çok ticaret odaklı bir yaşam süren Floransa halkı için dini bir akımın parçası olmak içten bile değildir ancak Savonarola’nın şehre gelişi en tepe noktadan tabana kadar herkesin yaşam biçimlerinde değişime neden olmuştur. Şehrin en gözde ailelerin başında gelen Medicilerin isteği üzerine kente gelen keşiş, vaazlarıyla geniş kitleleri etkilemiş ve şehirde birçok takipçi kazanmıştır. Vaazlar devam ettikçe dozu artmış hem şehrin sahipleri hem de dini otorite için bir tehdit haline dönüşmüştür. Dominik tarikatı öğretileriyle adını Floransa tarihine kazıyan Savonarola Avrupa’da ortaya çıkan reformist hareketlerin de öncülüğünü yapmıştır. Floransa’da dini hassasiyetin en üst düzeye çıktığı bu süreç, devlet yazışmalarında ve mektuplarda gün yüzüne çıkmaktadır. Dönemin şartları düşünüldüğünde resim ve heykel sanatı dışında bu verileri görsel olarak doğrulayacak başka bir kaynak bulunmamaktadır. Bu çalışma k a p s a m ı n d a t a r i h s e l ve r i l e r ı ş ı ğ ı n d a , h e m o l a y ı n m e y d a n a g e l d i ğ i d ö n e m d e yapılmış örnekler hem farklı teknikle yapılmış türevleri hem de yakın dönem örnekleri incelenerek bu verilerin resim sanatı ile olan ilişkisi tartışılacaktır.

Research paper thumbnail of Yeme-İçme Eylemı̇nı̇n Batı Resı̇m Sanatında Statü Göstergesı̇ Olarak Kullanımı / The Use Of The Eating and Drinking Action as a Status Indicator in the European Art of Painting

Uluslararası Anadolu Sanat Sempozyumu, 2021

Yemek yeme eylemi insanın varlığını sürdürmesi için en önemli gereksinimlerden biridir. Hayati bi... more Yemek yeme eylemi insanın varlığını sürdürmesi için en önemli gereksinimlerden biridir. Hayati bir ihtiyaç olmasının yanı sıra bireysel yaklaşımları da içeren süreçler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu süreç kültürel değerleri de içerisinde barındırır. Toplumsal açıdan belirli bir geleneği yansıtsalar da sınıfsal açıdan birbirinden ayrışarak sunum ve içerik yönünden farklılaşmaktadırlar. Bu nedenle üst gelir sınıfına mensup kişilerle alt gelir sınıfına mensup kişilerin yeme-içme adabına atfettiği önem değişkenlik göstermektedir. Özellikle statü sahibi kişilerin bir akşam yemeği organize etmesi bir ritüel haline dönüşmekte ve gücünü bu organizasyonlar aracılığıyla iletmektedir. Resim sanatı ise yeme-içme kültürüne atfedilen önemin yüzeye aktarımı konusunda önemli bir işlev üstlenerek, tarihsel veriler barındırmaktadır. Resimler üzerinden aktarılan geçmiş döneme ilişkin dünya görüşü, günümüz yeme-içme adabının kökenlerine dair ipuçları da sunmaktadır. Bu çalışma vasıtasıyla resim sanatının geçmiş dönem örnekleri biçim ve içerik yönünden analiz edilerek, yeme-içme eyleminin statü göstergesine dönüşümü konusunda dönemsel, sınıfsal ve kültürel anlamda farklı ve benzer yönlerin ortaya konulması amaçlanmaktadır.

Research paper thumbnail of Sürreali̇zmi̇n Modern Türk Resi̇m Sanatina Etki̇leri̇

Research paper thumbnail of Portre Sanatında Temsil ve Dışavurumcu Tavır Kapsamında Kimliğin Soyutlanması / Abstraction of Identity in the Scope of Representation and Expressionist Attitude in Portrait Art

Medeniyet Sanat Dergisi, 2021

[TR] İnsanoğlu varoluşundan itibaren kendi yaşamına ait öğeleri bir yüzey üzerine aktarma ihtiyac... more [TR] İnsanoğlu varoluşundan itibaren kendi yaşamına ait öğeleri bir yüzey üzerine aktarma ihtiyacı hissetmiştir. Bu öğeler kimi zaman çevresine değer katma amacıyla kimi zaman ise yok olmaya karşı ölümsüzleşme arzusuyla yapılmıştır. Bireyin ayırt edici en temel özelliklerini yansıtan portreler ise bir ölümsüzleştirme pratiği ve ifade biçimi olarak sanat alanındaki varlığını uzunca bir süredir devam ettirmektedir. Portreler fiziksel olarak ayırt edici özellikleri sunmasının yanı sıra, ele alınan kişiye ilişkin misyonu taşıyıcı bir rol de üstlenmektedir. Her ne kadar kavram olarak ele alınan kişinin kimliğini yansıtan bir tür olarak kabul edilse de çağın değişen ihtiyaçlarına, üslupsal eğilimlere ya da bakış açılarına göre bağlamı sürekli bir biçimde değişime uğramaktadır. Özellikle değişen dünya koşulları ve buna koşut olarak yaratılan yeni plastik değerlerle geleneksel yaklaşımlardan uzaklaşan portrelerin kimliği yansıtan misyonunun yerini anlık dışavurumların aldığı görülmektedir. Portreler, biçim-içerik yönünden geçirdiği evrim neticesinde, yapılış anına ilişkin saptanan verilerin taşıyıcısı durumundan, sanatçının bakış açısının ön plana çıktığı, yalnızca plastik bir düzenleme ya da ele alınan model üzerinden mesaj ileten bir aygıta dönüşmektedir. Portrelerin dışavurumcu yaklaşım ile kimliğinden soyutlanma sürecini ele alan bu makale, portre sanatının ilk örneklerden başlayarak, süreç içerisinde geçirdiği biçimsel değişimleri ve kimliğe ilişkin sorunları örnek çalışmalarla analiz ederek, günümüz portrelerindeki deforme etme eğilimini nedenleriyle birlikte ortaya koymayı amaçlamaktadır.

[EN] Since its existence, humankind has felt the requirement to transfer the symbolic elements of their life onto material surfaces. These symbolic elements were sometimes made to add value to its environment and sometimes with the desire to become immortal against extinction. Portraits, which reflect the most basic distinctive characteristics of the individual, have been continuing their existence in the art for a long time as an immortalization practice and a form of expression. In addition to presenting physically distinctive features, portraits also play a role in conveying the person's mission being addressed. Although it is accepted as a genre that reflects the person's identity as a concept, its context is constantly changing according to the changing needs of the time, stylistic trends, or point of view. In particular, with the changing world conditions and the new plastic art values created in parallel with this, it is seen that instant expressions replace the mission of portraits reflecting an identity that diverges from traditional approaches. Portraits, as a result of the evolution they have gone through in terms of form and content, transform from the state of transmitting the determined data regarding the moment of their making to a device that conveys a message through only a plastic arrangement or the model under consideration, in which the artist's point of view comes to the forefront. This article discusses the process of isolation from the identity of portraits with an expressive approach, aims to reveal the deforming tendency in today's portraits, starting with the first examples, by analyzing the formal changes and identity-related problems in the process.

Research paper thumbnail of İç Mekân Resimlerinde Yatak Teması Ve Çıplak Kadın Bedeniyle İlişkisi Kapsamında Mahremiyet Olgusu / The Phenomenon Of Privacy In Interior Paintings In The Context Of The Bed Theme And Its Relationship With The Naked Woman Body

Tykhe Sanat ve Tasarım Dergisi, 2021

[TR] Mekân tek başına sınırsız bir uzama karşılık gelebileceği gibi sınırlandırılmış bir öğe olar... more [TR] Mekân tek başına sınırsız bir uzama karşılık gelebileceği gibi sınırlandırılmış bir öğe olarak da değerlendirilir. Fiziki açıdan iç ve dış olarak iki farklı kategoriye ayrılan mekânlar, toplumsal ve kültürel unsurların etkileriyle şekillenmiş, ihtiyaçlar dâhilinde anlamlandırılmıştır. İşlevsellikleriyle ilişkili olarak çeşitlenen ve sanat tarihine konu olmuş kutsal, kamusal ya da özel mekânlar, figürlerin toplumsal rollerini ortaya koyan önemli bir misyon üstlenmiştir. Çıplak kadın bedeninin bir mekân tasarımı olarak yatak ile ilişkilendirildiği resimler sanat tarihinin belki de en dikkat çeken konularından biri olmuştur. Dikkat çekmesinin en önemli nedeni de kişisel kullanıma sunulmuş olan yatağın ve bulunduğu iç mekâna dair mahremiyetin sanat aracılığı ile teatral bir alana çevrilmiş olması ve mekânın kadın bedeni üzerinden kurduğu ilişkide izleyenin erotik alana yöneltilmesidir. Bu çalışmada amaçlanan, çıplak kadın bedeninin yatak ve iç mekânla kurduğu ilişki üzerinden mahremiyet olgusunu irdelemek, bu unsurların kadın bedenini haz nesnesine dönüştürmesindeki rolünü Rönesans Dönemi’nden izlenimciliğe değin üretilmiş yatak temalı resimler üzerinden inceleyerek, biçim-içerik analizlerini yapmaktır.

[EN] Space can be considered as a restricted element as well as it can correspond to unlimited depth alone. The spaces which are divided physically into two different categories as interior and exterior, shaped by the effects of social and cultural elements, and interpreted according to needs. Sacred, public or private spaces, which have been diversified in relation to their functionality and have been the subject of art history, have undertaken an important mission that reveals the social roles of the figures. Paintings in which the naked woman body is associated with the bed as a space design has perhaps been one of the most remarkable subjects in the history of art. The most important reason that attracts attention is that the bed which is presented for personal use and privacy of interior, has been turned into a theatrical area through art directing the viewer to the erotic field in the relationship established by the space over the woman body. The purpose of this study is to examine the phenomenon of privacy through the naked woman body with the relationship between the bed and the interior, and to examine the role of these elements in transforming the woman’s body into an object of pleasure through the bed-themed paintings produced from the Renaissance period to impressionism and to make form-content analyzes.

Research paper thumbnail of Kadın ve Doğa İlişkisi Bağlamında Ekofemı̇nı̇zmı̇n Sanata Yansıması / Reflection Of Ecofeminism to Art In The Context Of The Relationship Between Woman and Nature

Sanat Dergisi, Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi', 2020

[TR] Doğa ve kadın sömürüsüne dikkat çekmeyi hedefleyen ekofeminizm, ekoloji ve feminizmin ... more [TR] Doğa ve kadın sömürüsüne dikkat çekmeyi hedefleyen ekofeminizm, ekoloji ve feminizmin sentezinden oluşan sosyal bir harekettir. Ekofeminizm teorilerini, eril hâkimiyet ile doğanın sömürülmesi arasındaki ilişki üzerine kurmuştur. Doğanın ve kadının sömürülmesinin nedenlerini de batı felsefesinin düalist bakış açılarına dayandırmışlardır. Bu doğrultuda eleştirel bir yaklaşım getirmişler ve çözüm önerileri sunmuşlardır. Ekofeminizmin savunduğu görüşler de çevreci aktivistler ve feminist sanatçılar sayesinde gündelik yaşamda görünür olmuştur. Ekofeminizmin sanata yansıması 1960 sonrası feminist sanat hareketleri ve çevre sanatının gelişim süreçleriyle paralellik göstermiştir. Ekofeminist sanatın temsilcileri genellikle kadın sanatçılardır ve sanatsal tavırları ise doğa müdahaleleri üzerinedir. Bu sanatçılar, kültürel ekofeminizmin temel çıkış kaynağı olan Gaia ve Doğa Ana fikirleriyle bağlantılı kavramlardan yola çıktıkları gibi sosyal ekofeminizm savunduğu gezegenini koruma misyonuyla da hareket ederler. Bu çalışmada; kadın-doğa arasındaki tarihsel bağdan yola çıkılarak, batı kültüründeki düalist yaklaşımın kadın ve doğa sömürüsüyle olan ilişkisi irdelenmektedir. Elde edilen bulgulardan yola çıkarak konuyu temellendiren unsurlar genel hatlarıyla ele alınmış ve ekofeminizmin sanata yansıması referans sanatçılar üzerinden incelenmiştir.

[EN] Aiming to draw attention to the exploitation of nature and woman, ecofeminism is a social movement consisting of the synthesis of ecology and feminism. Ecofeminism built its theories on the relationship between masculine domination and exploitation of nature. They based their reasons for the exploitation of nature and women on the dualist perspectives of western philosophy. In this regard, they brought a critical approach and offered solutions. The views advocated by ecofeminism also became visible in daily life under favour of environmental activists and feminist artists. The reflection of ecofeminism to art has paralleled the post-1960 feminist art movements and the development processes of environmental art. Representatives of ecofeminist art are generally female artists, and their artistic attitude is on nature interventions. These artists also act with the mission of protecting the planet that Social Ecofeminism advocates as they set out the concepts related to the ideas of Mother Nature and Gaia which is the main source of cultural ecofeminism. This study examines the relationship between the dualist approach of western culture, with the woman and nature exploitation starting from the historical link between women and nature. Based on the findings obtained, the elements that base of ecofeminism are handled in general terms and the reflection of ecofeminism to art is examined through reference artists.

Research paper thumbnail of 17. Ve 18. Yüzyılda Flaman Resim Sanatında Avcılık Natürmortları / 17th And 18th Century Hunting Still- Lifes in Flemish Painting

[TR] Avrupa'da Rönesans hareketinin tetiklediği aydınlanma süreciyle, feodal yapıya ve kilisenin ... more [TR] Avrupa'da Rönesans hareketinin tetiklediği aydınlanma süreciyle, feodal yapıya ve kilisenin dog-matizmine karşı ortaya çıkan başkaldırılar Protestanlık ve beraberindeki Kalvinizm'le birlikte yay-gınlaşmış ve kilisenin dünyevi işlerden elini çekme süreci hızlanmıştır. Hollanda'da hızla gelişen ticaret yeni zenginlerin ortaya çıkışını sağlarken, feodal düzen de yerini git gide serbest piyasaya efendilerine bırakmıştır. 17. yüzyıl Hollanda'sını şekillendiren dini, iktisadi ve sosyal değişimler san-at alanını da etkilemiş, geçimini kutsal sahnelerin tasviriyle sağlayan sanatçılar ibadet yerlerindeki tasvirlerin kesin olarak yasaklanmasıyla din dışı konulara yönelmek durumunda kalmıştır. Kendi özel alanını resimle süslemek isteyen kapital güçlerin sayıca artması sanatçıların repertuarını genişle-tirken, her türlü değer yargısından bağımsız gibi görünen natürmortlar 17. yüzyıl Hollandası'nda büyük bir popülerliğe kavuşmuştur. Burjuvazinin sanata yatırım yaptığı bir ortamda ortaya çıkan ve Hollanda'nın doğal güzelliklerinden izler taşıyan avcılık natürmortları da siparişi veren kişinin ze-nginliğine ve hayat görüşüne yönelik mesajların yer aldığı bir tür olarak, toplumsal statünün göster-gesine dönüşmüştür. Zengin içeriğiyle rakiplerine gözdağı veren bir güç gösterisine dönüşen avcılık natürmortları, Kalvinizm'in zenginliği kutsayan tutumundan hareketle, uhrevi hayatın kurtuluşunu da müjdeleyen bir aracı görevi görmüştür. [EN] With the enlightenment process triggered by the Renaissance movement in Europe, the rebellions against the feudal system and the dogmatism of the church became widespread with Protestantism and accompanying Kalvinism, and the process of renunciation of church from the worldly affairs was accelerated. While rapidly developing trade in the Netherlands provide the emergence of new rich people, the feudal system gradually left its place to the free market lords. The religious, economic and social changes that shaped the 17th century Holland also influenced the field of art and the artist has been obliged to turn to non-religious issues by strictly forbidding the portrayals of the places of worship where the artists provide for their lives with the portrayal of sacred scenes. While the increase in the number of capital powers who want to embellish their own private space expands the repertoire of the artists, still-lifes that seems like independent of all kinds of intangible judgments has gained a great popularity in the 17th century Holland. The hunting still-lifes that emerges in an environment where the bourgeoisie invests in artisans and traces of the natural beauty of the Netherlands has also turned into a demonstration of social status as a species where the messages take place about wealth and life views of the orderer. The hunting still-lifes which turned into a show of power that threatens its opponents with its rich content, act as a mediator heralding of the salvation of the Hereafter, moving from the attitude of christianity blessing the richness.

Research paper thumbnail of Sürrealizmin Modern Türk Resim Sanatına Etkileri / The Effects Of Surrealism On Modern Turkish Painting

Ulakbilge - Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Sciences, 2017

[TR] Modern Türk resim Sanatı 19. yüzyılda sanat eğitimi almak üzere Avrupa'ya gönderilen asker m... more [TR] Modern Türk resim Sanatı 19. yüzyılda sanat eğitimi almak üzere Avrupa'ya gönderilen asker mühendislerin ülkeye geri dönmeleri ve Batılı tarzda sanat eseri üretmeleri ile başlamıştır. 20. Yüzyılla birlikte bu anlayış devam etmiş ve modern dönemde ardı sıra ortaya çıkan sanat akımlarının etkileri de Türk resim sanatında uyarlamadan öteye gidememiştir. Çağın toplumsal, kültürel ve düşünsel yapısına paralel bir şekilde gelişen modern sanat anlayışı, geçmişinin izlerini de üzerinde taşımaktadır. Buna karşın, erken dönem Türk resim sanatının Batıdan etkilenişi, tüm bu iç dinamiklerden yoksun bir şekilde, yüzeysel düzlemde gerçekleşmiştir. Dolayısıyla Türk sanatı için özgünlük sorunu tartışmaya açık bir konu haline dönüşmüştür. Ancak dada hareketinden sonra Breton'un öncülüğünde ortaya çıkan sürrealizmin sanatçıyı yönlendirdiği sınırsız düşellik, sürrealizmin etkisinde kalan Türk sanatçılara kendi değerlerine yönelme olanağı sunmuş ve fantastik bir dünyanın kapılarını aralatmıştır. Bu kapsamda, psikanalizin konusu olan bilinçaltı ve rüyaların izlerini taşıyan sürrealizmin Türk resim sanatına olan etkilerinin incelenmesi, Türkiye'deki fantastik içerikli resim anlayışının kökenlerine dair ipuçları da sunmaktadır. [EN] Turkish painting began with the return of military engineers who were sent to Europe to study art in the 19th century and produce artworks in western style. This understanding continued with the 20th century and the effects of the art movements that emerged in the modern period did not go beyond the adaptation in the Turkish painting. The understanding of modern art, which develops in parallel with the social, cultural and intellectual structure of the age, carries the traces of the past. On the other hand, the influence of early Turkish painting from the west, has been realized in a superficial plane, lacking all these internal dynamics. Therefore, the issue of originality for Turkish art has become a subject open to debate. However, after the dada movement the unlimited imaginariness that surrealism directs artists emerged under the leadership of Breton have offered the opportunity to Turkish artists who are under the influence of surrealism to turn their own values and have opened the doors of a fantastic world. In this context, the investigation of the effects of surrealism on the art of Turkish painting, which has the traces of psychoanalysis and subconscious and dreams, gives some clues about the origins of fantastic painting in Turkey.

Research paper thumbnail of Fotoğrafın Empresyonist ve Post-Empresyonist Sanat Üzerindekı̇ Etkileri / The Impacts Of Photography On Impressionist And Post- Impressionist Art

Sobider - Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Sciences, 2018

[TR] Gerçekliği insan gözünden bağımsız bir şekilde aktarma isteği Camera Obscura'dan hareketle f... more [TR] Gerçekliği insan gözünden bağımsız bir şekilde aktarma isteği Camera Obscura'dan hareketle fotoğraflama tekniklerinde birçok gelişime neden olmuş, görüntü-lerin kısa bir zaman diliminde yüzeye aktarımıyla göz ardı edilen gerçekler gün yüzüne çıkmaya başlamıştır. Fotoğraflama tekniklerinde kat edilen yol fotoğrafı güvenilir bir kaynak haline getirirken, üst düzey bir yetenekle eş değer tutulan ressamlık fotoğraf makinesinin yaygınlaşmasıyla, değerini günden güne yitirmeye başlamıştır. Yaşanılan bu var olma mücadelesinde kimi sanatçılar yeni arayışlara yönelmiş, kimisi de fotoğrafı bir ilham kaynağı olarak sanata yön verebilecek bir teknik olarak kabul etmiştir. Özellikle 19. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren Empresyonist ve Post-Empresyonistler tarafından yoğun olarak kullanılmaya başlanan fotoğraf, hem erişimi güç olan sahnelerin ele alınışı hem de çalışmanın ön eskizini oluşturması bakımından sanatçılara çeşitli avantajlar sağlamıştır. Bununla birlikte, resimlerinde fotoğrafı veri kaynağı olarak kullanan sanatçılar objektiften yansıyan gerçekliği kendi bakış açısına göre yorumlama fırsatı bulmuş bu yaklaşım da resim sanatında yeni biçimlerin gün yüzüne çıkışını sağlamıştır. [EN] The desire to convey reality independently of the human eye has been caused many developments in photography techniques with reference to Camera Obscura and the facts that transfering images to the surface in a short period of time the ignorant facts have begun to come to light. While the distance covered in photography techniques makes photography a reliable source, the artist who is kept equal to a high level talent, has begun to lose its value from day to day with the spread of photography. In this struggle for existence, some artists have turned to new quests and others have accepted photography as a technique that can direct art as an inspiration source. Especially since the second half of the nineteenth century, the photograph which has been intensely used by impressionist and artistic impressionists has provided various advantages to the artists in terms of both handling the hard-to-reach scenes and creating the preliminary sketch of the works. However, artists who use photography as a source of data in their paintings have been able to assest the reality reflected from the camera lens in terms of their own viewpoint, and this approach has enabled the emergence of new forms in painting.

Research paper thumbnail of 16. Yüzyıldan 19. Yüzyıla Resim Sanatında Gündelik Yaşamın Temsili Olarak Beden / From The 16th Century to The 19th Century Body As A Representation Of Daily Life In Painting

Sobider - Sosyal Bilimler Dergisi / The Journal of Social Sciences, 2017

[TR] Geçmişten günümüze sanat alanının vazgeçilmez unsurlarından biri olan beden imgesi, çağının ... more [TR] Geçmişten günümüze sanat alanının vazgeçilmez unsurlarından biri olan beden imgesi, çağının getirdiği koşullar doğrultusunda anlam ve biçim olarak değişime uğramış, bu değişimler dahilinde çağın düşünürleri ve sanatçıları tarafından yorumlanmıştır. İnsanlığın ilk çağlarından günümüze değin sosyo-kültürel değişkenlerin etkilerini bulabileceğimiz bedenler, acı, ölüm ve haz gibi insani değerlerin yanı sıra ideolojilerin, bilimsel çalışmaların ve gündelik yaşamın bir yansıması olarak sanat alanındaki varlığını sürdürmüştür. Özellikle çağın getirdikleri ile şekillenen beden imgesi, sanat alanında sayısı günden güne çoğalan akım ve üslupla birlikte, biçim ve içerik olarak değişime uğrarken, bir değer atfetme aracı olarak da izleyicinin yorumuna sunulmuştur. Bedene atfedilen değerin görünür kılındığı gündelik yaşam resimleri ise, bedenin zaman-mekan algısı içinde yorumlandığı bir tür olarak sunduğu tarihsel verilerle ayrıcalıklı bir öneme sahiptir.

[EN] The body image, which is one of the indispensable elements of the field of art from the past to the present, has changed in meaning and form in accordance with the conditions brought about by the age and these changes have been interpreted by the thinkers and artists of the age. The bodies that we can find the effects of socio- cultural variables from the early ages of mankind to nowadays, has continued its existence in the field of art as a reflection of ideological, scientific studies and daily life, as well as human values such as pain, death and pleasure. Especially, the image of the body that is shaped by the age brought about, While changing in form and content with the movements and style that has increased day by day in the field of art is presented to the viewer as a means of attributing value. The art of painting as an area where the value attributed to the body is visible and interpreted in the sense of time-space of the body has a privileged importance in terms of presenting historical data.

Research paper thumbnail of Girolamo Savonarola’nın Floransa’da Başlattığı Reform Hareketinin Kent Yaşamına Etkileri ve Resim Sanatına Yansımaları / The Effects Of The Reform Movement On Urban Life Initiated by Girolamo Savonarola In Florence And Its Reflections On Painting

II. Uluslararası Sanat ve Tasarım Araştırmaları Kongresi, 2022

Bir kenti özel kılan coğrafi ve mimari özelliklerinin yanı sıra kültürü, ekonomisi, bireylerin so... more Bir kenti özel kılan coğrafi ve mimari özelliklerinin yanı sıra kültürü, ekonomisi, bireylerin sosyal ilişkileri ve inanç biçimleridir. Kent kimliğini tanımlark en onu fiziki açıdan incelemek yeterli olmayabilir. Kentlerin genel karakterini belirleyen en büyük unsur onu inşa eden bireylerdir. Bu nedenle kentlerin fiziki yapısının yanı sıra toplumsal açıdan da incelemek her zaman daha doğru sonuçlar vermektedir. Tarihe yön vermiş kentlerden biri olan Floransa ise toplumsal değişimlerin yoğun o l a r a k y a ş a n d ı ğ ı ve R ö n e s a n s ’ ı n k a l b i n i n a t t ı ğ ı b i r k e n t o l a r a k A vr u p a ’ n ı n gelişiminde önemli bir yere sahiptir. Seküler bakış açısıyla daha çok ticaret odaklı bir yaşam süren Floransa halkı için dini bir akımın parçası olmak içten bile değildir ancak Savonarola’nın şehre gelişi en tepe noktadan tabana kadar herkesin yaşam biçimlerinde değişime neden olmuştur. Şehrin en gözde ailelerin başında gelen Medicilerin isteği üzerine kente gelen keşiş, vaazlarıyla geniş kitleleri etkilemiş ve şehirde birçok takipçi kazanmıştır. Vaazlar devam ettikçe dozu artmış hem şehrin sahipleri hem de dini otorite için bir tehdit haline dönüşmüştür. Dominik tarikatı öğretileriyle adını Floransa tarihine kazıyan Savonarola Avrupa’da ortaya çıkan reformist hareketlerin de öncülüğünü yapmıştır. Floransa’da dini hassasiyetin en üst düzeye çıktığı bu süreç, devlet yazışmalarında ve mektuplarda gün yüzüne çıkmaktadır. Dönemin şartları düşünüldüğünde resim ve heykel sanatı dışında bu verileri görsel olarak doğrulayacak başka bir kaynak bulunmamaktadır. Bu çalışma k a p s a m ı n d a t a r i h s e l ve r i l e r ı ş ı ğ ı n d a , h e m o l a y ı n m e y d a n a g e l d i ğ i d ö n e m d e yapılmış örnekler hem farklı teknikle yapılmış türevleri hem de yakın dönem örnekleri incelenerek bu verilerin resim sanatı ile olan ilişkisi tartışılacaktır.

Research paper thumbnail of Yeme-İçme Eylemı̇nı̇n Batı Resı̇m Sanatında Statü Göstergesı̇ Olarak Kullanımı / The Use Of The Eating and Drinking Action as a Status Indicator in the European Art of Painting

Uluslararası Anadolu Sanat Sempozyumu, 2021

Yemek yeme eylemi insanın varlığını sürdürmesi için en önemli gereksinimlerden biridir. Hayati bi... more Yemek yeme eylemi insanın varlığını sürdürmesi için en önemli gereksinimlerden biridir. Hayati bir ihtiyaç olmasının yanı sıra bireysel yaklaşımları da içeren süreçler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu süreç kültürel değerleri de içerisinde barındırır. Toplumsal açıdan belirli bir geleneği yansıtsalar da sınıfsal açıdan birbirinden ayrışarak sunum ve içerik yönünden farklılaşmaktadırlar. Bu nedenle üst gelir sınıfına mensup kişilerle alt gelir sınıfına mensup kişilerin yeme-içme adabına atfettiği önem değişkenlik göstermektedir. Özellikle statü sahibi kişilerin bir akşam yemeği organize etmesi bir ritüel haline dönüşmekte ve gücünü bu organizasyonlar aracılığıyla iletmektedir. Resim sanatı ise yeme-içme kültürüne atfedilen önemin yüzeye aktarımı konusunda önemli bir işlev üstlenerek, tarihsel veriler barındırmaktadır. Resimler üzerinden aktarılan geçmiş döneme ilişkin dünya görüşü, günümüz yeme-içme adabının kökenlerine dair ipuçları da sunmaktadır. Bu çalışma vasıtasıyla resim sanatının geçmiş dönem örnekleri biçim ve içerik yönünden analiz edilerek, yeme-içme eyleminin statü göstergesine dönüşümü konusunda dönemsel, sınıfsal ve kültürel anlamda farklı ve benzer yönlerin ortaya konulması amaçlanmaktadır.