Kenan Göçer | Sakarya University of Applied Sciences (original) (raw)

Papers by Kenan Göçer

Research paper thumbnail of İbrahim Fazıl Pelin'in Hayatı ve İlm-i İktisad Dersleri Kitabı Üzerine

Mulkiye Mektebi’nin maliye hocalarindan Ibrahim Fazil Pein (1886-1944), iktisat ve maliye dersler... more Mulkiye Mektebi’nin maliye hocalarindan Ibrahim Fazil Pein (1886-1944), iktisat ve maliye dersleri vermis ve bu alanda ders notlari dâhil hayli kitap yazmistir. Cagdasi Mehmed Cavid Bey ile pek cok ortak noktaya sahip olusu dikkat cekmektedir. Selaniklidir, iktisatcidir ve liberal iktisadi goruslere sahiptir. Istanbul Universitesi’nde hocalik yaptigi sirada, Hukuk Mektebi birinci sinif ogrencileri icin hazirlanan Ilm-i Iktisad Dersleri, 1914 tarihinde kitap olarak yayinlanmistir. Kitap ile ders notlari arasi bir yerde duran eserin baslangic kisimlari, iktisadi dusunce tarihine ayrilmistir. Bugun icin bile pek taninmayan Fransiz ve Ingiliz iktisatcilara yapilan atiflar ve ayrintili bilgilerle zenginlesmis kitabin akici bir usluba sahip oldugu asikârdir.

Research paper thumbnail of Financier İbrahim Fazıl Pelin’s the Economics Lessons Book

Ibrahim Fazil Pelin (1886-1944), being one of finance lecturers in School of Political Sciences, ... more Ibrahim Fazil Pelin (1886-1944), being one of finance lecturers in School of Political Sciences, gave economics and finance lessons and wrote plenty of books including lecture notes on this field. It is noteworthy that he has a lot in common with his contemporary Mehmed Cavid Bey. Ibrahim Fazil Pelin from Selanik, is an economist and has liberal economic views. While he was teaching at Istanbul University, the Economics Lectures , which was prepared for first year students of Law School, was published as a book in 1914. The beginning parts of the work, which stands between the book and the lesson notes, are devoted to the history of economic thought. It is obvious that the book enriched with data detailed and attributions referred to French and English economists which are not even very well known even today has a fluent style.

Research paper thumbnail of Son dönem Osmanlı iktisat düşüncesinde birey (ulum-i iktisadiye ve ictimaiye mecmuası ile iktisadiyat mecmuası dergisi örnekleri)

Tezin amacı, 'birey'i Osmanlının son önemindeki iktisat düşüncesinde yerinin olup olmadığ... more Tezin amacı, 'birey'i Osmanlının son önemindeki iktisat düşüncesinde yerinin olup olmadığını saptamaktır. Fakat bunu yaparken o dönemde yayımlanan ve liberal olduğu bilinen Ulûm-ı İktisâdiye ve İctimâiye Mecmûası (UİİM) ile korumacı olarak bilinen İktisâdiyat Mecmûası (İM), yani iki dergi esas alınmıştır. Osmanlı Toplumunda liberal düşünce bir asırdan daha fazla bir süre gündemi teşkil etmiştir. Devletin sürekli gimi altında kalan birey, kendi fayda ve karını gemeyecektir. Kendi refahını koruyamayan bireyin ise ulusun refahına katkıda bulunamayacağı muhakkaktır. Bu bağlamda UİİM, her ne kadar yazar kadrosu içinde yer alan Aynîzâde Hasan Tahsin yazılarıyla greve karşı bir tavır sergilese de liberal iktisat taraftarı olarak tam manasıyla serbest ticaret yanlısı kalmıştır. Dergi, gücümüzü zaten geç kalmış olan sanayileşmeye değil; toplumun % 80-90'ının zaten istihdam edildiği tarım alanında kullanarak kalkınabilineciğini iddia etmiştir. Derginin özellikle 'birey' üz...

Research paper thumbnail of Millî Deri Boya Sanayisinin Kurucusu Nuri Leflef Üzerine Nebi Güdük ile Söyleşi: Kısa İktisat, Siyaset ve Eğitim Tarihi

Nebi Guduk ile Nuri Leflef uzerine 10 Temmuz 2016 tarihinde bir soylesi gerceklestirdim. Iktisat,... more Nebi Guduk ile Nuri Leflef uzerine 10 Temmuz 2016 tarihinde bir soylesi gerceklestirdim. Iktisat, siyaset ve egitim uzerine 1955 ve 1975 arasi kisa bir donemi acikliga kavusturmayi amaclayan soylesimiz Nebi Guduk’un Izmit’teki evinde gerceklestirildi. Kirsehir’den Istanbul’a gelmis bir gencin nasil deri boya sanayiinde bir marka yarattiginin bilinmeyen bir hikâyesidir bu. Soylesi Leflef’in girisimcilik hikâyesi, Cumhuriyetci Koylu Millet Partisi’ninin kurulusu (CKMP), Erol Gungor gibi akademisyenlerin desteklenmesi, Kuran kursu ve Imam Hatip Okullari’na bakisi gibi konulari icermektedir. Soylesi yaptigim Nebi Guduk ise Leflef’in Istanbul’da Kuran kursundan universite egitimine kadar himaye ettigi ogrencilerden biridir.

Research paper thumbnail of Yunus Emre Aslında Ne Dedi?

Turkish Studies-Economics,Finance,Politics, 2020

The study reconsiders the distribution of capital or accumulation by Yunus Emre, not from the rel... more The study reconsiders the distribution of capital or accumulation by Yunus Emre, not from the religious, mystical, philosophical, literary and historical point of view as it has been done so far, but from the perspective of political economy. Islamic sufism has always been more influential than the madrasa in transforming and affecting the society throughout history generally in muslim societies, particularly in Turkey. In some geographies and times, it has succeeded to be the most tolerant institution or movement having varied appearances against the other. The most prominent movements of mysticism in influencing Anatolia during the Seljuk and Ottoman periods were sufism, traveling dervishness like qalanderiyya and the melami mystics. These Sufi movements can be compared in some ways to schools such as Epicurism, Cynicism, and Stoicism in ancient philosophy. Yunus Emre as a Melami is distinguished from sufis and traveling dervishes in many ways and marked as most known unifying character of social culture of Turks. The most fundamental element of his distinction in terms of political economy is trying to level or distribute accumulation in every field although he gives importance to work, profession and labor. In this sense, Yunus's attempt is compared to the isonomic principle, which Kojin Karatani claims existing in Ionia of ancient times, which means that the absence of a ruler and ruled and the possibility of freedom and equality at the same time. The isonomic distribution is carried out in five ways within the framework of self, property, meaning or logics, prestige or reputation and linguistic distance. Moreover, Miskinlik that is one of the basic concepts of Yunus is subjected to a new reading outside of common perception.

Research paper thumbnail of Dünya Tari̇hi̇ni̇n Yapisi

Bir edebiyat elestirmeni olarak dusunsel yolculuga cikan Kojin Karatani, “Dunya Tarihinin Yapisi”... more Bir edebiyat elestirmeni olarak dusunsel yolculuga cikan Kojin Karatani, “Dunya Tarihinin Yapisi” (2017) adli kitabinda duyu ve idrak arasindaki yarilmayi, bir oyku veya roman elestirisinde degil, Marksist teoriyi alt ust ederek gostermektedir. Bunu da kitabin alt basligini Uretim Tarzlarindan Mubadele Tarzlarina koyarak gostermistir. Kendisini bir Marksist olarak gormekle birlikte hâkim anlayis icerisinde bulunmamis ve Marx’in eserlerini kendi kavramiyla transkritik yontemiyle okumus ve yorumlamistir. Inceledigimiz kitabi yazma nedeni ise kendi yaptigi transkritigi de asarak ‘yeni bir sistem’ ortaya koyabilmektir (s.19). Marx’i astigi nokta, tarihe uretim araclarina sahiplik veya uretim tarzlari acisindan degil, mubadele tarzlari acisindan bakabilmesidir. Her ne kadar sistematik bir calismayi sevmedigini ve yaparken zorlandigini belirtse de basarili bir mantik orgusu ortaya koymustur. Kitapta inceledigi mubadele tiplerini ise A, B, C ve D seklinde adlandirmis ve ortaya cikislarini,...

Research paper thumbnail of Osmanlı İktisat Zihniyetinin İrrasyonelliği Söylemini Tartışmak

Max Weber, Avrupa’nin gerceklestirmis oldugu sanayi devrimine veya kapitalizm asamasina Islam’in ... more Max Weber, Avrupa’nin gerceklestirmis oldugu sanayi devrimine veya kapitalizm asamasina Islam’in gecemedigini soyler. Soyleminin ya da suclamasinin temeline de irrasyonelligi oturtur. Bu soyleme karsi cevap Sabri F. Ulgener’den gelir. Turkiye’de Osmanli iktisat zihniyetini mesele olarak ele alan ilk iktisat tarihci Ulgener’dir. Ulgener, soz konusu irrasyonelligin Islam’dan degil, tasavvufun batini bir yorumundan kaynaklandigini ispatlamaya calisir. Ahmet Guner Sayar da bu konuda Ulguner’i takip eder. Ancak sonucta irrasyonellik suclamasi bir sekilde kabul edilmis olur. Amacim, irrasyonellikle itham edilen Islâm’in icinde yer alan Osmanli’nin ne olcude oyle oldugunu veya olmadigini tartismaktir. Konu, armagan acisindan ele alinmaya calisilmistir.

Research paper thumbnail of Mali̇ Tablolar Anali̇zi̇: Pendi̇k Beledi̇yesi̇ Örneği̇

Hem kâr amaci on planda olan, hem de sosyal amaci on planda olan kurumlar tarafindan uretilen mal... more Hem kâr amaci on planda olan, hem de sosyal amaci on planda olan kurumlar tarafindan uretilen mali tablolar, ilgili kurumlarin ve yoneticilerin basarilarinin temel gostergelerinden birini olustururken ayni zamanda kaynaklarin etkin kullanimini da ortaya koyabilecek niteliktedir. Mali tablolara iliskin analiz, kurumlarin gecmis performanslarini ortaya koymakla birlikte, gelecekte yapilmasi gereken faaliyetlerin planlanmasinda onemli bir islevi yerine getirir. Bu calismanin amaci, uzun yillardir kâr amacli kurumlarin analizinde kullanilan mali analiz tekniklerinin kamu kurumlarinda da uygulanabilirligini ortaya koymak ve ilgili kurumlarin mali analizi yapilarak mali yapilari ile ilgili mevcut durumu belirlemek ve gelecege iliskin ongorulerde bulunmaktir. Calisma kapsaminda, Pendik belediyesinin 2008-2012 yillari arasindaki bilanco ve butce sonuclari tablolari kullanilmistir. Bu tablolara iliskin analizler, yatay ve dikey analizi kapsamaktadir.

Research paper thumbnail of Problematization of Distance in the Context of Ahmed Güner Sayar’s Economic Thinking

Yönetim ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi, 2021

is known for his works in the field of Turkish economic mentality. He pursued the thought and met... more is known for his works in the field of Turkish economic mentality. He pursued the thought and method of his teacher, Sabri. F. Ülgener in this field to a large extent. He has taken the Ulgerian thought to a new level by subjecting a deeper analysis, for example, by further developing the conceptualisation of 'Turkish custom' and the 'individual' in the context of homo economicus. The debate about the Ottoman people's distance from the tripartite world (matter, environment, and time) continues in Sayar, as Ülgener emphasised. Distance here is defined as remoteness. Both Ülgener and Sayar criticise esoteric Sufism and Malamiyyah in terms of distance. Distance for western people is close enough to know and change the essence of the object. This closeness in the distance constitutes the essence of recreating. Ülgener and Sayar read the contrast between the western and the Ottoman people in terms of distance. The perception of distance is different for both sides and opposed to each other. It is argued in the present work that the distance is not too far from the Ottoman person, but too close to perceive and change the world, which is a tripartite structure. This proximity is, in fact, the absence of distance. Since they saw themselves embedded into universe and nature, the Ottoman people could not see the external nature.

Research paper thumbnail of Bankacılığımızda Tekâmül ve Emlak ve Eytam Bankası

Ibrahim Fazil [Pelin], “Bankaciligimizda Tekâmul ve Emlak ve Eytam Bankasi”, Hayat Mecmuasi, Anka... more Ibrahim Fazil [Pelin], “Bankaciligimizda Tekâmul ve Emlak ve Eytam Bankasi”, Hayat Mecmuasi, Ankara, 2 Kânunuevvel 1926, Cilt I, Sayi 1, ss. 7-8 ve 13’un transkripsiyonudur.

Research paper thumbnail of Türkün İş Zi̇hni̇yeti̇ Üzeri̇ne Bi̇r Deneme

Akademik İncelemeler Dergisi (AID), 2018

İktisat tarihi çalışmalarının alt alanı olan iktisat zihniyeti, Sabri F. Ülgener'den beri, iktisa... more İktisat tarihi çalışmalarının alt alanı olan iktisat zihniyeti, Sabri F. Ülgener'den beri, iktisat tarihi ve iktisadi düşünce tarihi alanında Ahmet Tabakoğlu ve Ahmet G. Sayar gibi isimler hariç, üzerinde çok az çalışılan bir alan olmuştur. Osmanlı veya Türk iktisat zihniyeti olarak değinilen bu alan, M. Weber, W. Sombart ve R.H. Tawney'nin etkisiyle daha çok din üzerinden açıklanmaya çalışılmıştır. Burada yapılmaya çalışılan açıklama ise toplumsal kültürü esas almıştır. Toplumsal kültür ile kastedilen Türkçe olarak dil, bütüncül ve tekilsel kültürdür. Türkçe'deki "iş"in dil ve iktisadi zihniyetteki izdüşümü ortaya konurken, Hüseyin R. Göktaş'ın Türkçe ve Murat Önderman'ın kolektivist ve tekilsel kültür ile sosyal kontrol hakkındaki görüşlerinden yola çıkılmıştır. Söz konusu kültür bağlamında Türkler için bir tarih dönemlendirmesi ve isimlendirme teklifi ile konu nihayete erdirilmiştir.

Research paper thumbnail of Ahi̇li̇ği̇ Potlaç Kültürü Üzeri̇nden Yeni̇den Düşünmek

Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2017

Kökeni, Türkiye Selçukluları zamanına kadar giden ahilik, Osmanlı'da da devam etmiş ve tarikat gi... more Kökeni, Türkiye Selçukluları zamanına kadar giden ahilik, Osmanlı'da da devam etmiş ve tarikat gibi örgütlenmiş bir meslek birliğidir. Ahiliğin bir çeşit yönetmeliği olan fütüvvetnameler ise birlik üyelerine yardımlaşmayı, vermeyi kısaca örnek insan olmayı öğütler. Potlaç ise Kuzey Amerika Kızılderili toplumlarında değiş-tokuş şeklinde gerçekleşen bayramlarına Chinook dilinde verilen bir isim. Bu tarz öğütler, tek tanrılı dinler öncesi tüm dünyada evrensel kültür olduğu iddia edilen potlacın izlerini taşır. Burada, ahiliğin normlarını ihsas eden üç Türkçe fütüvvetnâme yazarının (Burgâzî, Şeyh Seyyid Hüseyin ve Radavî) eserlerinden hareketle, armağan veya bağış kültürü olarak da ifade edilen potlaç ile ahiliğin hangi açılardan benzeştiği ve ayrı düştüğü ele alınmaktadır.

Research paper thumbnail of Sosyal ve Ekonomik Açıdan Fütüvvet ile İlgili Yazma Eserler Bibliyografyasi = A Bibliography of Manuscripts about the Futuwwa Socially and Economically

International Journal of Islamic Economics and Finance Studies, 2016

Fiitiivvet, islam tasavvufunun kurumsa11a §ma siirecinde bir ziihd aray1 §1 olarak ortaya g1km1 §... more Fiitiivvet, islam tasavvufunun kurumsa11a §ma siirecinde bir ziihd aray1 §1 olarak ortaya g1km1 §, melamet me §rebi igerisinde sosyal Ve ekonomik bir kurumsa11a §maya neden 01mu §, zaman zaman tasavvuf §ube1eri igerisinde zaman zaman da tasavvufa bir tepki hareketi olarak i §1eV g6rmi'1 §ti'1r. Tasavvuf igerisinde melamet Ve kalenderilik me §reb1eri olarak Varligini siirdiiriirken, degerler baglaminda da bir égretiyi ya §atmak iizere énemli bir i §1eV g6rm1'i §ti'1r. Bu kavram, M1s1r'dan Anad01u'ya kadar yayilarak bir siire sonra sadece esnaf te §ekk1'i11'in1'in adab Ve erkanina i1i §kin bir ahlak égretisine d6n1'i §m1'i §ti'1r. Ahilik kurumu, esnaf s1n1f1n1n i §1eyi §i agismdan Anad01u'ya ézgii bir uygulama modeli ge1i §tirmi §tir. Bu yapi, islam ekonomisi ga11 §ma1ar1 igin de bir ba §vuru kaynagi niteligi ta §1maktad1r. Bugiine kadar yapilan ga11 §ma1arda, tiir Ve yazar eksenli bir dikkat g6zeti1mi §, kiitiiphanelerde bulunan yazmalar iizerinde kapsamli bir kaynakga derlemesi yap11mam1 §t1r. Bu ga11 §mada, en ba §1ndan itibaren bir esnaf te §ekk1'i11'i (lonca) olarak da bilinen ahilik kurumuna kaynaklik edecek olan Arap harfli yazma eserlerin bibliyografyasi ortaya gikarilmaya ga11 §11m1 §t1r. Bu gergevede Veri tabanlari, "fiit1"1VVet, uhuvvet, melamet Ve ahilik" kavramlari iizerinde ara §t1rma yapan bilim insanlarinin eserleri ince1enmi §tir. Eserler, "yazari bilinenler" Ve "yazari belli olmayanlar" olarak iki grupta 1iste1enmi §tir.

Research paper thumbnail of Servet-i Fünûn Dergisindeki İktisada İlişkin Makale ve Yazıların Açıklamalı Bibl

Journal of Turkish Studies, 2017

Kuruluşundan bu yana altı asırdır yaşanmayan ve neredeyse her alandaki top yekûn değişim, Osmanlı... more Kuruluşundan bu yana altı asırdır yaşanmayan ve neredeyse her alandaki top yekûn değişim, Osmanlı'da 19. yüzyılda görülmeye başlanır. Mısır'ın tahliyesi, Sened-i ittifak, Yeniçeriliğin kaldırılması, yeni bir ordunun kurulması, Balkan isyanları, Tanzimat'ın ilanı, gazete ve dergi yayıncılığı, mühendislik ve tıp gibi pek çok alanda yeni okulların açılması, Islahat Fermanı ve I. Meşrutiyet'in ilanı gibi pek çok yenilik bu yüzyılda yaşandı. Söz konusu dönemdeki gazete ve dergi yayıncılığının geç örneklerinden biri de Servet-i Fünûn (1891-1944) dergisidir. I. Meşrutiyet'te Recaizade Mahmud Ekrem'in Mekteb-i Mülkiye'den öğrencisi Ahmet İhsan Tokgöz tarafından çıkarılmaya başlanan dergi, Cumhuriyet döneminde de yayın hayatını sürdürür. Dergide kimi zaman bilimsel yazılar, kimi zaman edebi yazılar ön plana çıkar. Edebiyatta bir akım yaratan dergi, diğer alanlarda bu etkiyi yapamamıştır. Edebiyat dergisi olarak bilinen Servet-i Fünûn, sadece edebiyat konularının ele alındığı bir dergi değildir. Bilimsel gelişmelere ilişkin yazıların da yer aldığı dergide iktisat, felsefe, psikoloji, sağlık, sosyoloji, basın, teknoloji, eğitim, müzik, kimya ve şehir gibi konulardaki makale, yazı, haber, resim, ilan ve reklamlara yer verilmiştir. Dergi, salt iktisat yazılarının dışında, iktisadın alt dalları altında sayılabilecek maliye, ticaret, hayvancılık, ziraat, ulaşım, işletme, enerji-maden ve şehircilik gibi alanlardaki yazılara da yer vermiştir. Burada yapılan çalışma, dergideki, iktisadın alt dallarını değil, salt iktisat alanındaki Osmanlıca makale ve yazıların açıklamalı biyografisini sunmaktan ibarettir.

Research paper thumbnail of Gureba Hastanesi’nde Ölüm ve Ölüme İlişkin Masraflar

Akademik İncelemeler Dergisi, 2016

Amaç: Bu çalışma yoğun bakımda çalışan hemşirelerin ölüme karşı tutumları ve saygın ölüm ilkeleri... more Amaç: Bu çalışma yoğun bakımda çalışan hemşirelerin ölüme karşı tutumları ve saygın ölüm ilkelerine ilişkin tutumları ile ikisi arasındaki ilişkinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Kesitsel tipteki bu çalışma Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde yoğun bakım birimlerinde çalışan 124 (%90.5) yoğun bakım hemşiresinin katılımı ile gerçekleşmiştir. Çalışmada veri toplama aracı olarak Ölüme Karşı Tutum Ölçeği ve Saygın Ölüm İlkelerine İlişkin Tutumları Değerlendirme Ölçeği kullanılmıştır. Bulgular: Bu çalışmada yoğun bakım hemşirelerinin yaş ortalaması 29.30±6.33 ve çalışma yılı ortalaması 4.47±4.43 yıldır. Çalışmada yoğun bakım hemşirelerinin Ölüme Karşı Tutum Ölçeği'nden aldıkları toplam madde puan ortalaması 4.14±1.02'dir. Yoğun bakım hemşirelerinin Saygın Ölüm İlkelerine İlişkin Tutumları Değerlendirme Ölçeği toplam madde puan ortalaması 3.66±0.91'dir. Hemşirelerin Ölüme Karşı Tutum Ölçeği'nden aldığı puan ortalaması ile Saygın Ölüm İlkelerine İlişkin Tutumları Değerlendirme Ölçeği'nden aldıkları puan ortalaması arasında pozitif yönde orta düzeyde anlamlı bir korelasyon bulunmuştur (r=0.449, p<0.05). Sonuç: Bu çalışmada hemşirelerin ölüme karşı negatif bir tutum içinde oldukları ve saygın ölüm ilkelerini benimseme düzeylerinin yüksek olduğu saptanmıştır. Hemşirelerin ölüme karşı tutumları negatifleştikçe saygın ölüm ilkelerini benimseme düzeyleri artmaktadır.

Research paper thumbnail of Bezmiâlem Valide Sultan ve Gureba Hastanesi Vakfiyesi

Osmanli Devleti’nde, bugunku sosyal devlet anlayisina gore devletin gorevleri arasinda sayilan ka... more Osmanli Devleti’nde, bugunku sosyal devlet anlayisina gore devletin gorevleri arasinda sayilan kamu hizmetlerinin onemli bir bolumu vakiflar araciligiyla yurutulmustur. Maliye ve savunma gibi hizmetler devlet tarafindan, bunun disinda kalan genis alandaki kamu hizmetleri ise vakiflar araciligi ile yerine getirilmistir. Vakiflar, ayrica ekonomik yasama da onemli katkilar saglamistir. Osmanli Devleti’nde ulkenin her tarafinda bulunan hastaneler, hastanelerin gelirleri ve giderleri de vakiflarca karsilanmistir. Calismamiza konu olan ve Bezmiâlem Valide Sultan tarafindan Istanbul’da insa edilen ve vakfedilen Gureba Hastanesi’nin butun ihtiyaclari vakif tarafindan karsilanmistir. Fakir ve kimsesiz Muslumanlarin faydalandigi bu hastanede, yuz binlerce insana teshis ve tedavi hizmeti sunulmustur. Calisma, Osmanli saglik sistemi icinde onemli bir yeri olan Gureba Hastanesi Vakfiyesini tahlil etmektedir.

Research paper thumbnail of Belediyelerde Mali Hizmetler Birimini Yeniden Düşünmek

et 2003 yilinda yapilan Turk kamu mali yonetim reformunun uzerinden on yil gecti. Yerel yonetimle... more et 2003 yilinda yapilan Turk kamu mali yonetim reformunun uzerinden on yil gecti. Yerel yonetimlerin ve ozellikle belediyelerin mevzuati, buna kosut olarak yenilendi ve buyuksehir belediyelerinin sayilarinda onemli artislar oldu. Buyuksehir sayilarindaki artislar cercevesinde belediyelerdeki mali hizmetler birimi (MHB) ve/veya strateji gelistirme birimlerinin (SGB) adi dahil teskilat yapilanmasi, ilgili birim yoneticilerinde aranmasi gereken kariyer uzmanlik sarti vb. hususlar, yeniden tartisilacaktir. Bu makale, belediyelerdeki MHB/SGB’lerin mezkur sorunlarini tartisirken, cozume iliskin oneriler getirmeyi de amaclamaktadir

Research paper thumbnail of Sosyal ve Ekonomik Açıdan Fütüvvet ile İlgili Yazma Eserler Bibliyografyası.pdf

Fütüvvet, İslam tasavvufunun kurumsallaşma sürecinde bir zühd arayışı olarak ortaya çıkmış, melâm... more Fütüvvet, İslam tasavvufunun kurumsallaşma sürecinde bir zühd arayışı olarak ortaya çıkmış, melâmet meşrebi içerisinde sosyal ve ekonomik bir kurumsallaşmaya neden olmuş, zaman zaman tasavvuf şubeleri içerisinde zaman zaman da tasavvufa bir tepki hareketi olarak işlev görmüştür. Tasavvuf içerisinde melâmet ve kalenderîlik meşrebleri olarak varlığını sürdürürken, değerler bağlamında da bir öğretiyi yaşatmak üzere önemli bir işlev görmüştür. Bu kavram, Mısır’dan Anadolu’ya kadar yayılarak bir süre sonra sadece esnaf teşekkülünün âdâb ve erkânına ilişkin bir ahlâk öğretisine dönüşmüştür. Ahilik kurumu, esnaf sınıfının işleyişi açısından Anadolu’ya özgü bir uygulama modeli geliştirmiştir. Bu yapı, İslam ekonomisi çalışmaları için de bir başvuru kaynağı niteliği taşımaktadır. Bugüne kadar yapılan çalışmalarda, tür ve yazar eksenli bir dikkat gözetilmiş, kütüphanelerde bulunan yazmalar üzerinde kapsamlı bir kaynakça derlemesi yapılmamıştır. Bu çalışmada, en başından itibaren bir esnaf teş...

Research paper thumbnail of Gureba Hastanesi'nde Ölüm ve Ölüme İlişkin Masraflar

Tanzimat döneminde sivil bir hastane olarak kurulan ve hastalara sağlık hizmeti vermesinin yanı s... more Tanzimat döneminde sivil bir hastane olarak kurulan ve hastalara sağlık hizmeti vermesinin yanı sıra, geleceğin sağlık personellerini yetiştiren ve sağlık alanında araştırma faaliyetlerini de yürüten Gureba Hastanesi, kurulduğu yıldan itibaren hizmetlerini arttırmaya devam etmiştir. 1860 ila 1893 yılları arasında hastaların ölümü, ölüm nedeni ve oranları, hastalık ve ölüm tanıları, ölüme ilişkin masraflar ve ölümle doğrudan ilişkili personel maliyetlerine dönük kesit bilgiler verilerek, elverdiğince İstanbul’un sağlığına ilişkin çıkarımlarda bulunulmaya çalışılmıştır.

Research paper thumbnail of Belediyelerde Mali Hizmetler Birimini Yeniden Düşünmek

2003 yılında yapılan Türk kamu mali yönetim reformunun üzerinden on yıl geçti. Yerel yönetimlerin... more 2003 yılında yapılan Türk kamu mali yönetim reformunun üzerinden on yıl geçti. Yerel yönetimlerin ve özellikle belediyelerin mevzuatı, buna koşut olarak yenilendi ve büyükşehir belediyelerinin sayılarında önemli artışlar oldu. Büyükşehir sayılarındaki artışlar çerçevesinde belediyelerdeki mali hizmetler birimi (MHB) ve/veya strateji geliştirme birimlerinin (SGB) adı dahil teşkilat yapılanması, ilgili birim yöneticilerinde aranması gereken kariyer uzmanlık şartı vb. hususlar, yeniden tartışılacaktır. Bu makale, belediyelerdeki MHB / SGB’lerin mezkûr sorunlarını tartışırken, çözüme ilişkin öneriler getirmeyi de amaçlamaktadır.

Research paper thumbnail of İbrahim Fazıl Pelin'in Hayatı ve İlm-i İktisad Dersleri Kitabı Üzerine

Mulkiye Mektebi’nin maliye hocalarindan Ibrahim Fazil Pein (1886-1944), iktisat ve maliye dersler... more Mulkiye Mektebi’nin maliye hocalarindan Ibrahim Fazil Pein (1886-1944), iktisat ve maliye dersleri vermis ve bu alanda ders notlari dâhil hayli kitap yazmistir. Cagdasi Mehmed Cavid Bey ile pek cok ortak noktaya sahip olusu dikkat cekmektedir. Selaniklidir, iktisatcidir ve liberal iktisadi goruslere sahiptir. Istanbul Universitesi’nde hocalik yaptigi sirada, Hukuk Mektebi birinci sinif ogrencileri icin hazirlanan Ilm-i Iktisad Dersleri, 1914 tarihinde kitap olarak yayinlanmistir. Kitap ile ders notlari arasi bir yerde duran eserin baslangic kisimlari, iktisadi dusunce tarihine ayrilmistir. Bugun icin bile pek taninmayan Fransiz ve Ingiliz iktisatcilara yapilan atiflar ve ayrintili bilgilerle zenginlesmis kitabin akici bir usluba sahip oldugu asikârdir.

Research paper thumbnail of Financier İbrahim Fazıl Pelin’s the Economics Lessons Book

Ibrahim Fazil Pelin (1886-1944), being one of finance lecturers in School of Political Sciences, ... more Ibrahim Fazil Pelin (1886-1944), being one of finance lecturers in School of Political Sciences, gave economics and finance lessons and wrote plenty of books including lecture notes on this field. It is noteworthy that he has a lot in common with his contemporary Mehmed Cavid Bey. Ibrahim Fazil Pelin from Selanik, is an economist and has liberal economic views. While he was teaching at Istanbul University, the Economics Lectures , which was prepared for first year students of Law School, was published as a book in 1914. The beginning parts of the work, which stands between the book and the lesson notes, are devoted to the history of economic thought. It is obvious that the book enriched with data detailed and attributions referred to French and English economists which are not even very well known even today has a fluent style.

Research paper thumbnail of Son dönem Osmanlı iktisat düşüncesinde birey (ulum-i iktisadiye ve ictimaiye mecmuası ile iktisadiyat mecmuası dergisi örnekleri)

Tezin amacı, 'birey'i Osmanlının son önemindeki iktisat düşüncesinde yerinin olup olmadığ... more Tezin amacı, 'birey'i Osmanlının son önemindeki iktisat düşüncesinde yerinin olup olmadığını saptamaktır. Fakat bunu yaparken o dönemde yayımlanan ve liberal olduğu bilinen Ulûm-ı İktisâdiye ve İctimâiye Mecmûası (UİİM) ile korumacı olarak bilinen İktisâdiyat Mecmûası (İM), yani iki dergi esas alınmıştır. Osmanlı Toplumunda liberal düşünce bir asırdan daha fazla bir süre gündemi teşkil etmiştir. Devletin sürekli gimi altında kalan birey, kendi fayda ve karını gemeyecektir. Kendi refahını koruyamayan bireyin ise ulusun refahına katkıda bulunamayacağı muhakkaktır. Bu bağlamda UİİM, her ne kadar yazar kadrosu içinde yer alan Aynîzâde Hasan Tahsin yazılarıyla greve karşı bir tavır sergilese de liberal iktisat taraftarı olarak tam manasıyla serbest ticaret yanlısı kalmıştır. Dergi, gücümüzü zaten geç kalmış olan sanayileşmeye değil; toplumun % 80-90'ının zaten istihdam edildiği tarım alanında kullanarak kalkınabilineciğini iddia etmiştir. Derginin özellikle 'birey' üz...

Research paper thumbnail of Millî Deri Boya Sanayisinin Kurucusu Nuri Leflef Üzerine Nebi Güdük ile Söyleşi: Kısa İktisat, Siyaset ve Eğitim Tarihi

Nebi Guduk ile Nuri Leflef uzerine 10 Temmuz 2016 tarihinde bir soylesi gerceklestirdim. Iktisat,... more Nebi Guduk ile Nuri Leflef uzerine 10 Temmuz 2016 tarihinde bir soylesi gerceklestirdim. Iktisat, siyaset ve egitim uzerine 1955 ve 1975 arasi kisa bir donemi acikliga kavusturmayi amaclayan soylesimiz Nebi Guduk’un Izmit’teki evinde gerceklestirildi. Kirsehir’den Istanbul’a gelmis bir gencin nasil deri boya sanayiinde bir marka yarattiginin bilinmeyen bir hikâyesidir bu. Soylesi Leflef’in girisimcilik hikâyesi, Cumhuriyetci Koylu Millet Partisi’ninin kurulusu (CKMP), Erol Gungor gibi akademisyenlerin desteklenmesi, Kuran kursu ve Imam Hatip Okullari’na bakisi gibi konulari icermektedir. Soylesi yaptigim Nebi Guduk ise Leflef’in Istanbul’da Kuran kursundan universite egitimine kadar himaye ettigi ogrencilerden biridir.

Research paper thumbnail of Yunus Emre Aslında Ne Dedi?

Turkish Studies-Economics,Finance,Politics, 2020

The study reconsiders the distribution of capital or accumulation by Yunus Emre, not from the rel... more The study reconsiders the distribution of capital or accumulation by Yunus Emre, not from the religious, mystical, philosophical, literary and historical point of view as it has been done so far, but from the perspective of political economy. Islamic sufism has always been more influential than the madrasa in transforming and affecting the society throughout history generally in muslim societies, particularly in Turkey. In some geographies and times, it has succeeded to be the most tolerant institution or movement having varied appearances against the other. The most prominent movements of mysticism in influencing Anatolia during the Seljuk and Ottoman periods were sufism, traveling dervishness like qalanderiyya and the melami mystics. These Sufi movements can be compared in some ways to schools such as Epicurism, Cynicism, and Stoicism in ancient philosophy. Yunus Emre as a Melami is distinguished from sufis and traveling dervishes in many ways and marked as most known unifying character of social culture of Turks. The most fundamental element of his distinction in terms of political economy is trying to level or distribute accumulation in every field although he gives importance to work, profession and labor. In this sense, Yunus's attempt is compared to the isonomic principle, which Kojin Karatani claims existing in Ionia of ancient times, which means that the absence of a ruler and ruled and the possibility of freedom and equality at the same time. The isonomic distribution is carried out in five ways within the framework of self, property, meaning or logics, prestige or reputation and linguistic distance. Moreover, Miskinlik that is one of the basic concepts of Yunus is subjected to a new reading outside of common perception.

Research paper thumbnail of Dünya Tari̇hi̇ni̇n Yapisi

Bir edebiyat elestirmeni olarak dusunsel yolculuga cikan Kojin Karatani, “Dunya Tarihinin Yapisi”... more Bir edebiyat elestirmeni olarak dusunsel yolculuga cikan Kojin Karatani, “Dunya Tarihinin Yapisi” (2017) adli kitabinda duyu ve idrak arasindaki yarilmayi, bir oyku veya roman elestirisinde degil, Marksist teoriyi alt ust ederek gostermektedir. Bunu da kitabin alt basligini Uretim Tarzlarindan Mubadele Tarzlarina koyarak gostermistir. Kendisini bir Marksist olarak gormekle birlikte hâkim anlayis icerisinde bulunmamis ve Marx’in eserlerini kendi kavramiyla transkritik yontemiyle okumus ve yorumlamistir. Inceledigimiz kitabi yazma nedeni ise kendi yaptigi transkritigi de asarak ‘yeni bir sistem’ ortaya koyabilmektir (s.19). Marx’i astigi nokta, tarihe uretim araclarina sahiplik veya uretim tarzlari acisindan degil, mubadele tarzlari acisindan bakabilmesidir. Her ne kadar sistematik bir calismayi sevmedigini ve yaparken zorlandigini belirtse de basarili bir mantik orgusu ortaya koymustur. Kitapta inceledigi mubadele tiplerini ise A, B, C ve D seklinde adlandirmis ve ortaya cikislarini,...

Research paper thumbnail of Osmanlı İktisat Zihniyetinin İrrasyonelliği Söylemini Tartışmak

Max Weber, Avrupa’nin gerceklestirmis oldugu sanayi devrimine veya kapitalizm asamasina Islam’in ... more Max Weber, Avrupa’nin gerceklestirmis oldugu sanayi devrimine veya kapitalizm asamasina Islam’in gecemedigini soyler. Soyleminin ya da suclamasinin temeline de irrasyonelligi oturtur. Bu soyleme karsi cevap Sabri F. Ulgener’den gelir. Turkiye’de Osmanli iktisat zihniyetini mesele olarak ele alan ilk iktisat tarihci Ulgener’dir. Ulgener, soz konusu irrasyonelligin Islam’dan degil, tasavvufun batini bir yorumundan kaynaklandigini ispatlamaya calisir. Ahmet Guner Sayar da bu konuda Ulguner’i takip eder. Ancak sonucta irrasyonellik suclamasi bir sekilde kabul edilmis olur. Amacim, irrasyonellikle itham edilen Islâm’in icinde yer alan Osmanli’nin ne olcude oyle oldugunu veya olmadigini tartismaktir. Konu, armagan acisindan ele alinmaya calisilmistir.

Research paper thumbnail of Mali̇ Tablolar Anali̇zi̇: Pendi̇k Beledi̇yesi̇ Örneği̇

Hem kâr amaci on planda olan, hem de sosyal amaci on planda olan kurumlar tarafindan uretilen mal... more Hem kâr amaci on planda olan, hem de sosyal amaci on planda olan kurumlar tarafindan uretilen mali tablolar, ilgili kurumlarin ve yoneticilerin basarilarinin temel gostergelerinden birini olustururken ayni zamanda kaynaklarin etkin kullanimini da ortaya koyabilecek niteliktedir. Mali tablolara iliskin analiz, kurumlarin gecmis performanslarini ortaya koymakla birlikte, gelecekte yapilmasi gereken faaliyetlerin planlanmasinda onemli bir islevi yerine getirir. Bu calismanin amaci, uzun yillardir kâr amacli kurumlarin analizinde kullanilan mali analiz tekniklerinin kamu kurumlarinda da uygulanabilirligini ortaya koymak ve ilgili kurumlarin mali analizi yapilarak mali yapilari ile ilgili mevcut durumu belirlemek ve gelecege iliskin ongorulerde bulunmaktir. Calisma kapsaminda, Pendik belediyesinin 2008-2012 yillari arasindaki bilanco ve butce sonuclari tablolari kullanilmistir. Bu tablolara iliskin analizler, yatay ve dikey analizi kapsamaktadir.

Research paper thumbnail of Problematization of Distance in the Context of Ahmed Güner Sayar’s Economic Thinking

Yönetim ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi, 2021

is known for his works in the field of Turkish economic mentality. He pursued the thought and met... more is known for his works in the field of Turkish economic mentality. He pursued the thought and method of his teacher, Sabri. F. Ülgener in this field to a large extent. He has taken the Ulgerian thought to a new level by subjecting a deeper analysis, for example, by further developing the conceptualisation of 'Turkish custom' and the 'individual' in the context of homo economicus. The debate about the Ottoman people's distance from the tripartite world (matter, environment, and time) continues in Sayar, as Ülgener emphasised. Distance here is defined as remoteness. Both Ülgener and Sayar criticise esoteric Sufism and Malamiyyah in terms of distance. Distance for western people is close enough to know and change the essence of the object. This closeness in the distance constitutes the essence of recreating. Ülgener and Sayar read the contrast between the western and the Ottoman people in terms of distance. The perception of distance is different for both sides and opposed to each other. It is argued in the present work that the distance is not too far from the Ottoman person, but too close to perceive and change the world, which is a tripartite structure. This proximity is, in fact, the absence of distance. Since they saw themselves embedded into universe and nature, the Ottoman people could not see the external nature.

Research paper thumbnail of Bankacılığımızda Tekâmül ve Emlak ve Eytam Bankası

Ibrahim Fazil [Pelin], “Bankaciligimizda Tekâmul ve Emlak ve Eytam Bankasi”, Hayat Mecmuasi, Anka... more Ibrahim Fazil [Pelin], “Bankaciligimizda Tekâmul ve Emlak ve Eytam Bankasi”, Hayat Mecmuasi, Ankara, 2 Kânunuevvel 1926, Cilt I, Sayi 1, ss. 7-8 ve 13’un transkripsiyonudur.

Research paper thumbnail of Türkün İş Zi̇hni̇yeti̇ Üzeri̇ne Bi̇r Deneme

Akademik İncelemeler Dergisi (AID), 2018

İktisat tarihi çalışmalarının alt alanı olan iktisat zihniyeti, Sabri F. Ülgener'den beri, iktisa... more İktisat tarihi çalışmalarının alt alanı olan iktisat zihniyeti, Sabri F. Ülgener'den beri, iktisat tarihi ve iktisadi düşünce tarihi alanında Ahmet Tabakoğlu ve Ahmet G. Sayar gibi isimler hariç, üzerinde çok az çalışılan bir alan olmuştur. Osmanlı veya Türk iktisat zihniyeti olarak değinilen bu alan, M. Weber, W. Sombart ve R.H. Tawney'nin etkisiyle daha çok din üzerinden açıklanmaya çalışılmıştır. Burada yapılmaya çalışılan açıklama ise toplumsal kültürü esas almıştır. Toplumsal kültür ile kastedilen Türkçe olarak dil, bütüncül ve tekilsel kültürdür. Türkçe'deki "iş"in dil ve iktisadi zihniyetteki izdüşümü ortaya konurken, Hüseyin R. Göktaş'ın Türkçe ve Murat Önderman'ın kolektivist ve tekilsel kültür ile sosyal kontrol hakkındaki görüşlerinden yola çıkılmıştır. Söz konusu kültür bağlamında Türkler için bir tarih dönemlendirmesi ve isimlendirme teklifi ile konu nihayete erdirilmiştir.

Research paper thumbnail of Ahi̇li̇ği̇ Potlaç Kültürü Üzeri̇nden Yeni̇den Düşünmek

Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2017

Kökeni, Türkiye Selçukluları zamanına kadar giden ahilik, Osmanlı'da da devam etmiş ve tarikat gi... more Kökeni, Türkiye Selçukluları zamanına kadar giden ahilik, Osmanlı'da da devam etmiş ve tarikat gibi örgütlenmiş bir meslek birliğidir. Ahiliğin bir çeşit yönetmeliği olan fütüvvetnameler ise birlik üyelerine yardımlaşmayı, vermeyi kısaca örnek insan olmayı öğütler. Potlaç ise Kuzey Amerika Kızılderili toplumlarında değiş-tokuş şeklinde gerçekleşen bayramlarına Chinook dilinde verilen bir isim. Bu tarz öğütler, tek tanrılı dinler öncesi tüm dünyada evrensel kültür olduğu iddia edilen potlacın izlerini taşır. Burada, ahiliğin normlarını ihsas eden üç Türkçe fütüvvetnâme yazarının (Burgâzî, Şeyh Seyyid Hüseyin ve Radavî) eserlerinden hareketle, armağan veya bağış kültürü olarak da ifade edilen potlaç ile ahiliğin hangi açılardan benzeştiği ve ayrı düştüğü ele alınmaktadır.

Research paper thumbnail of Sosyal ve Ekonomik Açıdan Fütüvvet ile İlgili Yazma Eserler Bibliyografyasi = A Bibliography of Manuscripts about the Futuwwa Socially and Economically

International Journal of Islamic Economics and Finance Studies, 2016

Fiitiivvet, islam tasavvufunun kurumsa11a §ma siirecinde bir ziihd aray1 §1 olarak ortaya g1km1 §... more Fiitiivvet, islam tasavvufunun kurumsa11a §ma siirecinde bir ziihd aray1 §1 olarak ortaya g1km1 §, melamet me §rebi igerisinde sosyal Ve ekonomik bir kurumsa11a §maya neden 01mu §, zaman zaman tasavvuf §ube1eri igerisinde zaman zaman da tasavvufa bir tepki hareketi olarak i §1eV g6rmi'1 §ti'1r. Tasavvuf igerisinde melamet Ve kalenderilik me §reb1eri olarak Varligini siirdiiriirken, degerler baglaminda da bir égretiyi ya §atmak iizere énemli bir i §1eV g6rm1'i §ti'1r. Bu kavram, M1s1r'dan Anad01u'ya kadar yayilarak bir siire sonra sadece esnaf te §ekk1'i11'in1'in adab Ve erkanina i1i §kin bir ahlak égretisine d6n1'i §m1'i §ti'1r. Ahilik kurumu, esnaf s1n1f1n1n i §1eyi §i agismdan Anad01u'ya ézgii bir uygulama modeli ge1i §tirmi §tir. Bu yapi, islam ekonomisi ga11 §ma1ar1 igin de bir ba §vuru kaynagi niteligi ta §1maktad1r. Bugiine kadar yapilan ga11 §ma1arda, tiir Ve yazar eksenli bir dikkat g6zeti1mi §, kiitiiphanelerde bulunan yazmalar iizerinde kapsamli bir kaynakga derlemesi yap11mam1 §t1r. Bu ga11 §mada, en ba §1ndan itibaren bir esnaf te §ekk1'i11'i (lonca) olarak da bilinen ahilik kurumuna kaynaklik edecek olan Arap harfli yazma eserlerin bibliyografyasi ortaya gikarilmaya ga11 §11m1 §t1r. Bu gergevede Veri tabanlari, "fiit1"1VVet, uhuvvet, melamet Ve ahilik" kavramlari iizerinde ara §t1rma yapan bilim insanlarinin eserleri ince1enmi §tir. Eserler, "yazari bilinenler" Ve "yazari belli olmayanlar" olarak iki grupta 1iste1enmi §tir.

Research paper thumbnail of Servet-i Fünûn Dergisindeki İktisada İlişkin Makale ve Yazıların Açıklamalı Bibl

Journal of Turkish Studies, 2017

Kuruluşundan bu yana altı asırdır yaşanmayan ve neredeyse her alandaki top yekûn değişim, Osmanlı... more Kuruluşundan bu yana altı asırdır yaşanmayan ve neredeyse her alandaki top yekûn değişim, Osmanlı'da 19. yüzyılda görülmeye başlanır. Mısır'ın tahliyesi, Sened-i ittifak, Yeniçeriliğin kaldırılması, yeni bir ordunun kurulması, Balkan isyanları, Tanzimat'ın ilanı, gazete ve dergi yayıncılığı, mühendislik ve tıp gibi pek çok alanda yeni okulların açılması, Islahat Fermanı ve I. Meşrutiyet'in ilanı gibi pek çok yenilik bu yüzyılda yaşandı. Söz konusu dönemdeki gazete ve dergi yayıncılığının geç örneklerinden biri de Servet-i Fünûn (1891-1944) dergisidir. I. Meşrutiyet'te Recaizade Mahmud Ekrem'in Mekteb-i Mülkiye'den öğrencisi Ahmet İhsan Tokgöz tarafından çıkarılmaya başlanan dergi, Cumhuriyet döneminde de yayın hayatını sürdürür. Dergide kimi zaman bilimsel yazılar, kimi zaman edebi yazılar ön plana çıkar. Edebiyatta bir akım yaratan dergi, diğer alanlarda bu etkiyi yapamamıştır. Edebiyat dergisi olarak bilinen Servet-i Fünûn, sadece edebiyat konularının ele alındığı bir dergi değildir. Bilimsel gelişmelere ilişkin yazıların da yer aldığı dergide iktisat, felsefe, psikoloji, sağlık, sosyoloji, basın, teknoloji, eğitim, müzik, kimya ve şehir gibi konulardaki makale, yazı, haber, resim, ilan ve reklamlara yer verilmiştir. Dergi, salt iktisat yazılarının dışında, iktisadın alt dalları altında sayılabilecek maliye, ticaret, hayvancılık, ziraat, ulaşım, işletme, enerji-maden ve şehircilik gibi alanlardaki yazılara da yer vermiştir. Burada yapılan çalışma, dergideki, iktisadın alt dallarını değil, salt iktisat alanındaki Osmanlıca makale ve yazıların açıklamalı biyografisini sunmaktan ibarettir.

Research paper thumbnail of Gureba Hastanesi’nde Ölüm ve Ölüme İlişkin Masraflar

Akademik İncelemeler Dergisi, 2016

Amaç: Bu çalışma yoğun bakımda çalışan hemşirelerin ölüme karşı tutumları ve saygın ölüm ilkeleri... more Amaç: Bu çalışma yoğun bakımda çalışan hemşirelerin ölüme karşı tutumları ve saygın ölüm ilkelerine ilişkin tutumları ile ikisi arasındaki ilişkinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Kesitsel tipteki bu çalışma Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde yoğun bakım birimlerinde çalışan 124 (%90.5) yoğun bakım hemşiresinin katılımı ile gerçekleşmiştir. Çalışmada veri toplama aracı olarak Ölüme Karşı Tutum Ölçeği ve Saygın Ölüm İlkelerine İlişkin Tutumları Değerlendirme Ölçeği kullanılmıştır. Bulgular: Bu çalışmada yoğun bakım hemşirelerinin yaş ortalaması 29.30±6.33 ve çalışma yılı ortalaması 4.47±4.43 yıldır. Çalışmada yoğun bakım hemşirelerinin Ölüme Karşı Tutum Ölçeği'nden aldıkları toplam madde puan ortalaması 4.14±1.02'dir. Yoğun bakım hemşirelerinin Saygın Ölüm İlkelerine İlişkin Tutumları Değerlendirme Ölçeği toplam madde puan ortalaması 3.66±0.91'dir. Hemşirelerin Ölüme Karşı Tutum Ölçeği'nden aldığı puan ortalaması ile Saygın Ölüm İlkelerine İlişkin Tutumları Değerlendirme Ölçeği'nden aldıkları puan ortalaması arasında pozitif yönde orta düzeyde anlamlı bir korelasyon bulunmuştur (r=0.449, p<0.05). Sonuç: Bu çalışmada hemşirelerin ölüme karşı negatif bir tutum içinde oldukları ve saygın ölüm ilkelerini benimseme düzeylerinin yüksek olduğu saptanmıştır. Hemşirelerin ölüme karşı tutumları negatifleştikçe saygın ölüm ilkelerini benimseme düzeyleri artmaktadır.

Research paper thumbnail of Bezmiâlem Valide Sultan ve Gureba Hastanesi Vakfiyesi

Osmanli Devleti’nde, bugunku sosyal devlet anlayisina gore devletin gorevleri arasinda sayilan ka... more Osmanli Devleti’nde, bugunku sosyal devlet anlayisina gore devletin gorevleri arasinda sayilan kamu hizmetlerinin onemli bir bolumu vakiflar araciligiyla yurutulmustur. Maliye ve savunma gibi hizmetler devlet tarafindan, bunun disinda kalan genis alandaki kamu hizmetleri ise vakiflar araciligi ile yerine getirilmistir. Vakiflar, ayrica ekonomik yasama da onemli katkilar saglamistir. Osmanli Devleti’nde ulkenin her tarafinda bulunan hastaneler, hastanelerin gelirleri ve giderleri de vakiflarca karsilanmistir. Calismamiza konu olan ve Bezmiâlem Valide Sultan tarafindan Istanbul’da insa edilen ve vakfedilen Gureba Hastanesi’nin butun ihtiyaclari vakif tarafindan karsilanmistir. Fakir ve kimsesiz Muslumanlarin faydalandigi bu hastanede, yuz binlerce insana teshis ve tedavi hizmeti sunulmustur. Calisma, Osmanli saglik sistemi icinde onemli bir yeri olan Gureba Hastanesi Vakfiyesini tahlil etmektedir.

Research paper thumbnail of Belediyelerde Mali Hizmetler Birimini Yeniden Düşünmek

et 2003 yilinda yapilan Turk kamu mali yonetim reformunun uzerinden on yil gecti. Yerel yonetimle... more et 2003 yilinda yapilan Turk kamu mali yonetim reformunun uzerinden on yil gecti. Yerel yonetimlerin ve ozellikle belediyelerin mevzuati, buna kosut olarak yenilendi ve buyuksehir belediyelerinin sayilarinda onemli artislar oldu. Buyuksehir sayilarindaki artislar cercevesinde belediyelerdeki mali hizmetler birimi (MHB) ve/veya strateji gelistirme birimlerinin (SGB) adi dahil teskilat yapilanmasi, ilgili birim yoneticilerinde aranmasi gereken kariyer uzmanlik sarti vb. hususlar, yeniden tartisilacaktir. Bu makale, belediyelerdeki MHB/SGB’lerin mezkur sorunlarini tartisirken, cozume iliskin oneriler getirmeyi de amaclamaktadir

Research paper thumbnail of Sosyal ve Ekonomik Açıdan Fütüvvet ile İlgili Yazma Eserler Bibliyografyası.pdf

Fütüvvet, İslam tasavvufunun kurumsallaşma sürecinde bir zühd arayışı olarak ortaya çıkmış, melâm... more Fütüvvet, İslam tasavvufunun kurumsallaşma sürecinde bir zühd arayışı olarak ortaya çıkmış, melâmet meşrebi içerisinde sosyal ve ekonomik bir kurumsallaşmaya neden olmuş, zaman zaman tasavvuf şubeleri içerisinde zaman zaman da tasavvufa bir tepki hareketi olarak işlev görmüştür. Tasavvuf içerisinde melâmet ve kalenderîlik meşrebleri olarak varlığını sürdürürken, değerler bağlamında da bir öğretiyi yaşatmak üzere önemli bir işlev görmüştür. Bu kavram, Mısır’dan Anadolu’ya kadar yayılarak bir süre sonra sadece esnaf teşekkülünün âdâb ve erkânına ilişkin bir ahlâk öğretisine dönüşmüştür. Ahilik kurumu, esnaf sınıfının işleyişi açısından Anadolu’ya özgü bir uygulama modeli geliştirmiştir. Bu yapı, İslam ekonomisi çalışmaları için de bir başvuru kaynağı niteliği taşımaktadır. Bugüne kadar yapılan çalışmalarda, tür ve yazar eksenli bir dikkat gözetilmiş, kütüphanelerde bulunan yazmalar üzerinde kapsamlı bir kaynakça derlemesi yapılmamıştır. Bu çalışmada, en başından itibaren bir esnaf teş...

Research paper thumbnail of Gureba Hastanesi'nde Ölüm ve Ölüme İlişkin Masraflar

Tanzimat döneminde sivil bir hastane olarak kurulan ve hastalara sağlık hizmeti vermesinin yanı s... more Tanzimat döneminde sivil bir hastane olarak kurulan ve hastalara sağlık hizmeti vermesinin yanı sıra, geleceğin sağlık personellerini yetiştiren ve sağlık alanında araştırma faaliyetlerini de yürüten Gureba Hastanesi, kurulduğu yıldan itibaren hizmetlerini arttırmaya devam etmiştir. 1860 ila 1893 yılları arasında hastaların ölümü, ölüm nedeni ve oranları, hastalık ve ölüm tanıları, ölüme ilişkin masraflar ve ölümle doğrudan ilişkili personel maliyetlerine dönük kesit bilgiler verilerek, elverdiğince İstanbul’un sağlığına ilişkin çıkarımlarda bulunulmaya çalışılmıştır.

Research paper thumbnail of Belediyelerde Mali Hizmetler Birimini Yeniden Düşünmek

2003 yılında yapılan Türk kamu mali yönetim reformunun üzerinden on yıl geçti. Yerel yönetimlerin... more 2003 yılında yapılan Türk kamu mali yönetim reformunun üzerinden on yıl geçti. Yerel yönetimlerin ve özellikle belediyelerin mevzuatı, buna koşut olarak yenilendi ve büyükşehir belediyelerinin sayılarında önemli artışlar oldu. Büyükşehir sayılarındaki artışlar çerçevesinde belediyelerdeki mali hizmetler birimi (MHB) ve/veya strateji geliştirme birimlerinin (SGB) adı dahil teşkilat yapılanması, ilgili birim yöneticilerinde aranması gereken kariyer uzmanlık şartı vb. hususlar, yeniden tartışılacaktır. Bu makale, belediyelerdeki MHB / SGB’lerin mezkûr sorunlarını tartışırken, çözüme ilişkin öneriler getirmeyi de amaçlamaktadır.

Research paper thumbnail of Armağan Kültürü Açısından Saatleri Ayarlama Ensitüsü’nün İktisadî Zihniyeti Üzerine

SOSYOLOJİ DİVANI, 2017

Türk edebiyatının önemli isimlerinden olan Ahmet Hamdi Tanpınar’ın (1901-1962) 1961’de yayınladığ... more Türk edebiyatının önemli isimlerinden olan Ahmet Hamdi Tanpınar’ın (1901-1962) 1961’de yayınladığı son romanı Saatleri Ayarlama Enstitüsü’nün iktisadi zihniyeti incelenmiştir. Edebiyat ve sosyoloji çevrelerinin üzerinde en çok durduğu roman olması açısından çok yönlü okumalara açık bir eserdir. Bu okumalar arasında, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçen süreçte zihniyet değişimi de ele alınmaktadır. Amacımız, ilgili dönemin iktisadi zihniyetini söz konusu eser üzerinden incelemektir. İnceleme, Marcel Mauss’un meşhur ettiği armağan (potlaç, hediye, bağış vs.) kültürü çerçevesinde ve Sabri F. Ülgener’in “iktisat zihniyeti” kavramsallaştırması ile yürütülmüştür. Çalışma sonunda görülecektir ki, biçimsel değişiklikler olsa bile, bir mübadele tarzı olarak armağan her iki dönemde de toplumsal ilişkileri yeniden kurmuş ve yönetmiştir. Yanı sıra Türk insanının eşya, çevre ve zamana, kısaca dünyaya karşı mesafede herhangi bir somut değişiklik meydana gelmemiştir.

Research paper thumbnail of Osmanlı İktisat Zihniyetinin ‘İrrasyonelliği’ Söylemini Tartışmak

Max Weber, Avrupa’nın gerçekleştirmiş olduğu sanayi devrimine veya kapitalizm aşamasına İslam’ın ... more Max Weber, Avrupa’nın gerçekleştirmiş olduğu sanayi devrimine veya kapitalizm aşamasına İslam’ın geçemediğini söyler. Söyleminin ya da suçlamasının temeline de irrasyonelliği oturtur. Bu söyleme karşı cevap Sabri F. Ülgener’den gelir. Türkiye’de Osmanlı iktisat zihniyetini mesele olarak ele alan ilk iktisat tarihçi Ülgener’dir. Ülgener, söz konusu
irrasyonelliğin İslam’dan değil, tasavvufun batinî bir yorumundan kaynaklandığını ispatlamaya çalışır. Ahmet Güner Sayar da bu konuda Ülgüner’i takip eder. Ancak sonuçta 'irrasyonellik' suçlaması bir şekilde kabul edilmiş olur. Amacım, irrasyonellikle itham edilen İslâm’ın içinde
yer alan Osmanlı’nın ne ölçüde öyle olduğunu veya olmadığını tartışmaktır. Konu, armağan açısından ele alınmaya çalışılmıştır.

Research paper thumbnail of Kuran’daki Arz ve Dünya Kavramlarının Osmanlı İktisat Zihniyeti Üzerine Etkisi.pdf

Osmanlı iktisat tarihi çalışmalarında Osmanlı’nın neden sanayi devrimini gerçekleştiremediği mese... more Osmanlı iktisat tarihi çalışmalarında Osmanlı’nın neden sanayi devrimini
gerçekleştiremediği meselesi önemlidir. Bu çalışmalarda sanayi devrimini
gerçekleştirememe geri kalmışlık ile aynı anlamda kullanılır. Pek çok Osmanlı tarihçisi ve iktisat tarihçisi bu konuya kendi bakış açılarından cevaplar geliştirmeye çalıştırmıştır. Başlıcaları Sabri F. Ülgener, Mehmet Genç, Ahmet Tabakoğlu, Şevket Pamuk, Halil İnalcık, Şerif Mardin, Niyazi Berkes, Ahmet Güner Sayar ve Oğuz Adanır’dır. Bunlardan Ülgener ve Sayar, geri kalmışlığa İslam tasavvufunun belirli bir yorumunun neden olduğunu söyler. Bu çalışmanın amacı, Ülgener ve Sayar’ın iddialarını tartışarak, ‘geri kalmışlık’ı İslam tasavvufundan değil, Kur’an’daki arz ve dünya kavramlarının çoğu zaman bağlamı dışında kullanmaktan kaynaklanmış olabileceğini tartışmaktır.

Research paper thumbnail of Türk Havacılığının Kuruluşunda İane Kampanyaları IBANESS Conference Series – Kırklareli / Turkey

Bu bildiride Osmanlı arşiv belgeleri ışığında Türk havacılığının Osmanlı Devleti dönemine tekabül... more Bu bildiride Osmanlı arşiv belgeleri ışığında Türk havacılığının Osmanlı Devleti dönemine tekabül eden ilk yıllardaki macerasında iane kampanyalarının rolü ele alınmaktadır. Savaşın olumsuz koşulları altında havacılığın önemini anlayan Osmanlı toplumunun, oldukça kısıtlı ekonomik koşullar altında, düzenlediği iane kampanyaları fedâkârlık örneği olarak öne çıkar. Çalışmada, Tayyare Komisyonu’nun kurulması ile başlayan süreçte sivil ve memurlar tarafından düzenlenen iane kampanyalarının organize edilişi, işleyişi ve bu bağlamda ortaya çıkan problemler üzerinde durulmuştur. Kampanya sürecinde zaman zaman ilginç ve bazen de istenmeyen olaylar yaşansa da sonuçta Türk Havacılığının ilk adımları atılmış; böylelikle memurlar ve halk birlikte hareket ederek üzerine düşen görevi yerine getirmişlerdir. Türk havacılığının Osmanlı dönemine denk gelen kuruluş sürecinin, sivil ve memurların katkıları bağlamında bütüncül bir biçimde ve iktisadi-mali bir bakış açısıyla ortaya konması, arşiv belgelerine dayalı olarak hazırlanan çalışmayı, özgün kılmaktadır.

Research paper thumbnail of Türk Havacılığının Kuruluşunda İane Kampanyaları

International Balkan and Near Eastern Social Sciences Congress Series – Kırklareli "Türk Havacılı... more International Balkan and Near Eastern Social Sciences Congress Series – Kırklareli "Türk Havacılığının Kuruluşunda İane Kampanyaları"

Research paper thumbnail of 19. YÜZYILIN İLK YARISINDA KANDIRA’DA SOSYAL HUZURSUZLUK ÜZERİNE BİR İNCELEME...pdf

In the first half of the 19th century, the announcement of Tanzimat Edict by the Ottoman Empire ... more In the first half of the 19th century, the announcement of Tanzimat Edict by the Ottoman Empire is regarded as the beginning of modernization for the management. It is clear that this process was prepared by a series of developments such as the agreement of Charter of Alliance, Russian attacks, Egyptian revolt, abolition of the Janissary institution and the trade agreement made with England as a result of increasing of Levent Company’s effectiveness gradually in the market of the Ottoman cotton manufacture.

In parallel to these developments, a series of social unrest fact-events occurring in daily lives of people and also being redounded on documents had been taking place in Kandıra district of Kocaeli between 1800 and 1850. This study being based on Istanbul Verdicts Registers is about the unrests emerging in Kandıra since the 1750.

Research paper thumbnail of 19. YÜZYILIN İLK YARISINDA KANDIRA’DA SOSYAL HUZURSUZLUK ÜZERİNE BİR İNCELEME.pdf

Osmanlı Devleti’nin 19. Yüzyılın ilk yarısında ilân olunan Tanzimat Fermanı’nın, yönetimde modern... more Osmanlı Devleti’nin 19. Yüzyılın ilk yarısında ilân olunan Tanzimat Fermanı’nın, yönetimde modernleşmenin başlangıcı olduğu kabul edilir. Sened-i İttifak’ın kabulü, Rusya’nın saldırıları, Mısır’ın isyanı, Yeniçeriliğin lağvı, Levant Company’nin Osmanlı pamuklu imalatlar pazarında giderek etkinliğini artırması sonucu İngiltere ile yapılan ticaret anlaşması gibi bir dizi gelişmelerin bu süreci hazırlamış olduğu aşikâr.

Bu gelişmelere paralel olarak, Kocaeli’nin Kandıra ilçesinde 1800-1850 arasında halkın gündelik yaşamında meydana gelen ve belgelere yansıyan bir dizi sosyal huzursuzluk olayları yaşanmaktadır. İstanbul Ahkâm Defterleri esas alınarak yapılan çalışma, 1750’lerden itibaren, Kandıra’da meydana gelen huzursuzlukları konu almaktadır.

Research paper thumbnail of Sosyal ve Ekonomik Yönleriyle Kocaeli'nin 17. Yüzyıl Ekonomik Panoraması  Şehir ve Düşünce  2015   Sayı 6.pdf

Şehir tarihi çalışmaları, yeni gelişmekte olan bir alan olsa da, şehir tarihi sempozyumları sayes... more Şehir tarihi çalışmaları, yeni gelişmekte olan bir alan olsa da, şehir tarihi sempozyumları sayesinde hatırı sayılır bir yol almıştır. Söz konusu sempozyumlar, bu alandaki çalışmaları teşvik edici bir durum arz etmektedir. Kocaeli de, şehir tarihi araştırmaları ve yayınları konusunda yolun başında olmasına rağmen, hatırı sayılır bir gayret gözlenmektedir. Ayrıntılı bir kronolojik şehir tarihi çalışmaları açısından 17. Yüzyıl Kocaeli tarihi çalışmamız, Kocaeli’nin sosyal ve ekonomik yönleri açısından ele alınmıştır. Bugüne kadar bu alanda yapılmış yayınlar gözden geçirilerek yeniden düzenlenmiş ve zenginleştirilmiştir. Şehir monografileri çalışanları için kılavuz bir deneme niteliğindedir.

Research paper thumbnail of Millî Deri Boya Sanayisinin Kurucusu Nuri Leflef Üzerine Nebi Güdük ile Söyleşi: Kısa İktisat, Siyaset ve Eğitim Tarihi

Nebi Güdük ile Nuri Leflef üzerine 10 Temmuz 2016 tarihinde bir söyleşi gerçekleştirdim. İktisat,... more Nebi Güdük ile Nuri Leflef üzerine 10 Temmuz 2016 tarihinde bir söyleşi gerçekleştirdim. İktisat, siyaset ve eğitim üzerine 1955 ve 1975 arası kısa bir dönemi açıklığa kavuşturmayı amaçlayan söyleşimiz Nebi Güdük’ün İzmit’teki evinde gerçekleştirildi. Kırşehir’den İstanbul’a gelmiş bir gencin nasıl deri boya sanayiinde bir marka yarattığının bilinmeyen bir hikâyesidir bu. Söyleşi, Leflef’in girişimcilik hikâyesi, Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi’ninin kuruluşu (CKMP), Erol Güngör gibi akademisyenlerin desteklenmesi, Kuran kursu ve İmam Hatip Okulları’na bakışı gibi konuları içermektedir. Söyleşi yaptığım Nebi Güdük ise Leflef’in İstanbul’da üniversite eğitimine kadar himaye ettiği öğrencilerden biridir.

Research paper thumbnail of Sürdürülebilirliğin Sürdürülemezliği

Döngüsel Ekonomi ve Sürdürülebilir Stratejiler, 2024

Research paper thumbnail of TÜRKÜN İŞ ZİHNİYETİ

TÜRKÜN İŞ ZİHNİYETİ, 2019

Türkün İş Zihniyeti, Türklerin iktisat zihniyetini, din (İslam veya tasavvuf) üzerinden değil, di... more Türkün İş Zihniyeti, Türklerin iktisat zihniyetini, din (İslam veya tasavvuf) üzerinden değil, dil (Türkçe) içinden yola çıkarak anlamaya çalışıyor ve “neden olmuyor?” sorusunu kendine mesele ediyor.

Temel iddiası; “Türklerin iş tutuş tarzı, büyük ölçüde ‘iş’teşlik ‘ş’ sesine bağlıdır.”

Türkiye’de Sabri F. Ülgener ile başlayıp Ahmet Güner Sayar ile devam eden Osmanlı iktisat zihniyeti çalışmalarının merkezi açıklama noktası büyük ölçüde Max Weber’in etkisiyle din temelliydi. Sayar, Ülgener’in bütün vurgularını daha da derinleştirdi ve bunu “Türk töresi” ile biraz esnetti. Oğuz Adanır ile bu yön, ağırlıklı olarak Marcel Mauss etkisiyle potlaç (potlatch, armağan) üzerinden açıklamaya dönüştü. Üç bilim insanının görüşü, kendi çerçevesinde ve mecrasında tartışılmaya devam ediyor.

Bu çalışma, Hüseyin Rahmi Göktaş’ın Türkçe üzerine düşünmesi ile Murat Önderman’ın Türkiye üzerine düşüncesinden hareketle Türklerin iktisat (dirlik) zihniyeti veya iş zihniyeti çalışmalarına ilk defa dil açısından bir yaklaşımda bulunulmuş oluyor. Ya da Türkçe ilk defa işe koşuluyor.

Buna kısaca Türkçe boyunca işe içrek bir bakış da diyebiliriz.
Bununla Kenan Göçer, çok çalışmaktan çok, iş yapmaya yönelik bir girişimde bulunuyor.

Research paper thumbnail of ZİHNİYET VE TARİHÇİLİK -Tarih Bilimi ve Metodolojisi- içinde KENAN GOCER for academia20190918 41365 xks6i2

TARİH BİLİMİ VE METODOLOJİSİ, 2019

Research paper thumbnail of Bezmialem Vakıf Gureba Hastanesi.pdf

II. Mahmud’un eşi, Sultan Abdulmecid’in annesi, II. Abdulha- mid, V. Murad, Sultan Reşad ve aynı ... more II. Mahmud’un eşi, Sultan Abdulmecid’in annesi, II. Abdulha-
mid, V. Murad, Sultan Reşad ve aynı zamanda Sultan Vahdet-
tin’in babaannesi olan Bezmialem Valide Sultan’ın yaptırdığı
pek çok hayır kurumundan biri olan ve 1847 yılında 200 yatak-
la hizmete başlayan Vakıf Gureba Hastanesi, bugün 600 yatak
kapasitesiyle Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi
Hastanesi olarak sağlık ve araştırma hizmeti vermeye ve
büyümeye devam etmektedir.
Açılış tarihi itibariyle kaynaklar söz konusu hayır kurumunu,
adında “hastane” geçen “ilk sivil hastane” olarak kabul etmek-
tedir. Tanzimat sonrası başlayan ve bir modernlik görünümü
olarak da beliren sivil hastane yapımı çalışmaları Bezmialem
ile başlamış ve bizzat onun isim analığı yapmasıyla II. Abdul-
hamid’e kadar “Gureba Hastanesi”, II. Abdulhamid sonrası
“Hamidiye Hastanesi”, sonra “Memleket Hastanesi” ve
“Numune Hastanesi”, bugünlerde de içeriği değişmiş olarak
“Şehir Hastanesi” adıyla dönüşümünü sürdürmektedir.

Research paper thumbnail of Sözdeniz, Şiir.pdf

Research paper thumbnail of SAFAHATIN ULU ORTASI: Fatih Kürsüsünde: Mehmet Akif Ersoy. Çeviriyazım ve yorum metin: Kenan Göçer)

Research paper thumbnail of Yerel Yöneticilerin Mali El Kitabı.pdf

Research paper thumbnail of Osmanlının Son İktisat Kitaplarından İLM-İ İKTİSAD DERSLERİ, İbrahim Fazıl Pelin, Haz. Kenan Göçer ve Cem Çetin.pdf

Modern iktisat düşüncesine ilişkin gerek ders ve gerekse entelektüel kitaplar, Osmanlı’da Tanzima... more Modern iktisat düşüncesine ilişkin gerek ders ve gerekse entelektüel kitaplar, Osmanlı’da Tanzimat’la başlamış ve II. Meşrutiyet ile de devam etmiştir. Bu bağlamda adı anılması gereken kişilerin başında Serandi Arşizen, Sakızlı Ohannes Efendi, Akyiğitzâde Musa ve Mehmet Cavid Bey gelmektedir.

Bunların yanında İbrahim Fazıl Pelin’in (1886-1944) adı ise genellikle anılmaz. Mehmet Cavid Bey gibi liberal iktisat yanlısı ve Selanik Ekolü’nden olan Pelin, Osmanlı son dönemi maliyeci-iktisatçılarındandır.
İlm-i İktisad Dersleri, yazarın aynı adla yayınladığı eserin transkripsiyonudur. Yazarın hayatının yer aldığı ve adı geçen eserinin tanıtıldığı bu çalışma, dönemin akademik iktisat tartışmalarının yanı sıra, serbestî yanlısı görüşlerinin de sergilenmesi açısından eşsiz öneme sahiptir. Mehmet Cavid Bey’in İlm-i İktisad kitabından sonra Osmanlı’nın son iktisat ders kitabı yazarlarından olan Pelin’in İlm-i İktisad Dersleri 1914 yılında yayınlandı.

Adı geçen eserinden başka İktisâd-ı Zirâî (1330 [1914]), Bütçe (1332 [1916]), Muhtasar İktisad-ı Zirai (1341 [1925]), İktisad (1927), Arazi Terk ve İlhakında Devlet Borçları ve Lozan’da Osmanlı Borçlarının Taksimi (1939), Finans İlmi ve Finansal Kanunlar (1942) ve Finans İlmi Bütçe (1944) gibi kitapları ve çeşitli dergilerde yayınlanmış makaleleri de bulunmaktadır.

Research paper thumbnail of Osmanlının Son İktisat Kitaplarından İLM-İ İKTİSAD DERSLERİ, İbrahim Fazıl Pelin, Haz. Kenan GÖÇER.pdf

Modern iktisat düşüncesine ilişkin gerek ders ve gerekse entelektüel kitaplar, Osmanlı’da Tanzima... more Modern iktisat düşüncesine ilişkin gerek ders ve gerekse entelektüel kitaplar, Osmanlı’da Tanzimat’la başlamış ve II. Meşrutiyet ile de devam etmiştir. Bu bağlamda adı anılması gereken kişilerin başında Serandi Arşizen, Sakızlı Ohannes Efendi, Akyiğitzâde Musa ve Mehmet Cavid Bey gelmektedir.

Bunların yanında İbrahim Fazıl Pelin’in (1886-1944) adı ise genellikle anılmaz. Mehmet Cavid Bey gibi liberal iktisat yanlısı ve Selanik Ekolü’nden olan Pelin, Osmanlı son dönemi maliyeci-iktisatçılarındandır.
İlm-i İktisad Dersleri, yazarın aynı adla yayınladığı eserin transkripsiyonudur. Yazarın hayatının yer aldığı ve adı geçen eserinin tanıtıldığı bu çalışma, dönemin akademik iktisat tartışmalarının yanı sıra, serbestî yanlısı görüşlerinin de sergilenmesi açısından eşsiz öneme sahiptir. Mehmet Cavid Bey’in İlm-i İktisad kitabından sonra Osmanlı’nın son iktisat ders kitabı yazarlarından olan Pelin’in "İlm-i İktisad Dersleri" 1914 yılında yayınlandı.

Adı geçen eserinden başka İktisâd-ı Zirâî (1330 [1914]), Bütçe (1332 [1916]), Muhtasar İktisad-ı Zirai (1341 [1925]), İktisad (1927), Arazi Terk ve İlhakında Devlet Borçları ve Lozan’da Osmanlı Borçlarının Taksimi (1939), Finans İlmi ve Finansal Kanunlar (1942) ve Finans İlmi Bütçe (1944) gibi kitapları ve çeşitli dergilerde yayınlanmış makaleleri de bulunmaktadır.

Research paper thumbnail of Osmanlılın İlk Ağır Sanayi Kitabı SANÂYİ-İ CESÎME, Selânikli Fazlı Necib, Haz. Kenan GÖÇER.pdf

Sarı Basın Kartı’nı Osmanlı’ya getiren ilk kişi olan Selanikli Fazlı Necib (1864-1932), Mehmet Ca... more Sarı Basın Kartı’nı Osmanlı’ya getiren ilk kişi olan Selanikli Fazlı Necib (1864-1932), Mehmet Cavid Bey ve İbrahim Fazıl Pelin gibi Selanik Ekolü içinde değerlendirilebilir. İzmir’den çıkan Yeni Asır gazetesinin, Asır olarak Selanik’te çıktığından II. Meşrutiyet’te İstanbul’da Yeni Asır olarak çıkana kadar başmuharrirliğini de yapan Fazlı Necib, Osmanlı’nın ilk ‘ağır sanayi’ kitabı olan Sanâyi-i Cesîme’yi 1887 yılında Fransızcadan çevirir.

Daha çok 20. yüzyılın son çeyreğine girerken kamuoyunun aşina olduğu ‘ağır sanayi’ kavramının Osmanlı’da bir gündem olabileceğini düşünmek, dahası kavramın ete kemiğe bürünerek kitap olarak, İstanbul’dan sonra entelektüel ikinci merkez olan Selanik’ten çıkması da Sanâyi-i Cesîme’yi öne çıkartan bir özellik oluyor.

Kitabın Osmanlı aydınının ve dönemin ağır sanayi tahayyülünün sınırlarını vermesi açısından da eşsiz bir öneme sahip olduğu aşikâr.

Research paper thumbnail of DÜNYA TARİHİNİN YAPISI

DÜNYA TARİHİNİN YAPISI, 2019

Bir edebiyat eleştirmeni olarak düşünsel yolculuğa çıkan Kojin Karatani, “Dünya Tarihinin Yapısı... more Bir edebiyat eleştirmeni olarak düşünsel yolculuğa çıkan Kojin
Karatani, “Dünya Tarihinin Yapısı” (2017) adlı kitabında duyu ve idrak
arasındaki yarılmayı, bir öykü veya roman eleştirisinde değil, Marksist
teoriyi alt üst ederek göstermektedir. Bunu da kitabın alt başlığını
Üretim Tarzlarından Mübadele Tarzlarına koyarak göstermiştir.
Kendisini bir Marksist olarak görmekle birlikte hâkim anlayış
içerisinde bulunmamış ve Marx’ın eserlerini kendi kavramıyla
transkritik yöntemiyle okumuş ve yorumlamıştır. İncelediğimiz kitabı
yazma nedeni ise kendi yaptığı transkritiği de aşarak ‘yeni bir sistem’
ortaya koyabilmektir. Marx’ı aştığı nokta, tarihe üretim
araçlarına sahiplik veya üretim tarzları açısından değil, mübadele
tarzları açısından bakabilmesidir.