hak - Vikisözlük (original) (raw)

hak

  1. (ISO 639) Hakka için ISO 639-3 standardında tespit edilen uluslararası dil kodu (bir Çince lehçesi).

Osmanlı Türkçesi _حق_‎, Arapça _حَقّْ_‎ (ḥaḳḳ)

IPA(anahtar): /ˈhac/

<. Heceleme: hak

hak (belirtme hâli hakkı, çoğulu haklar)

Vikipedi

Vikipedi

  1. adaletin, hukukun gerektirdiği veya birine ayırdığı şey, kazanç
    Üstelik adlî tatil olduğu için hak sahipleri bekleşirler.B. Felek
  2. ağaç, maden, taş üzerine elle yazı veya şekil oyma, kazı
    Mühür hakkı.
  3. davada veya iddiada gerçeğe uygunluk, doğruluk
    Bu davada hak görmüyorum.
  4. emek karşılığı ücret
  5. kâğıttaki yazıyı kazıma, kazı
    Resmî kâğıtlarda hak ve silinti yasaktır.
  6. kişilerin hukuk düzenince korunan menfaatleri
  7. (hukuk) adalet, önen, türe, ülev
    Haktan ayrılmamalı.
  8. pay
    Komşu hakkı. Makas hakkı.
  9. verilmiş emekten doğan manevî yetki
    Ana hakkı ödenmez.

hukuk

aynî hak, aşılama hakkı, çocuk hakları, ettirme hakkı, gösterme hakkı, hak etmek, hak hukuk, hak vermek,kişilik hakkı, kul hakkı, koy hakkı, mülkiyet hakkı, müktesep hak, sarraflık hakkı, şahsiyet hakkı

hakça, hakçı, hakçık, hakken, hakla, haklı, haksa, haksız

hukuk

hak (karşılaştırma daha hak, üstünlük en hak)

  1. doğru, gerçek, hakikat
    Karacaoğlan der ki sözüm haktır.Karacaoğlan

hukuk

Arapça _حَقٌّ_‎ (ḥaḳḳun)

hak

  1. (hukuk) adalet, hak

Düzenleme yapıldıktan sonra bu not silinmelidir.

  1. (ekonomi) kazanç, ücret
  2. (hukuk) adalet, hak
  3. o

hak

  1. bura
  2. burada
    Ma p̌anda hak vorťare. — Hep burada olacağım.

hak

  1. doğru, gerçek, hakikat
  2. (ekonomi) pay, ücret
  3. (hukuk) adalet, hak

hak

  1. (yiyecekler, zooloji) yumurta