Son Dönem Osmanlı Devleti'nde Zeytin Tarımı ve Zeytinyağı İmalatının Geliştirilmesine Dair Görüş ve Öneriler Opinions and Recommendations on the Development of Olive Agriculture and Olive Oil Manufacturing in the Late Ottoman Empire (original) (raw)
Related papers
Osmanlı Devleti’nde zeytinyağı, aydınlatma başta olmak üzere sabun imali, sanayide makinelerin yağlanması, yemeklik ve askerin iaşe ihtiyacının karşılanması gibi birden fazla sahada tüketilen hayatî bir üründü. 19. yüzyılda Avrupa’daki sanayileşme faaliyetlerinin genişlemesiyle, Osmanlı Devleti’nin bir hammadde ihracatçısı konumuna gelmesi, iç piyasadaki zeytin ve zeytinyağı üretim ve ticaretinde kaliteyi yükseltip, yaygınlaştırmak için birtakım çalışmalar yapılması zorunluluğunu da beraberinde getirdi. Ancak iyi niyetli girişimlere rağmen, devletin “millî servet” addettiği zeytin ve zeytinyağı sektörünün birikmiş pek çok sorunu mevcuttu. Bu noktadan hareketle makalede, 19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başlarında Osmanlı Devleti’nde acilen ihtiyaç duyulan zeytin tarımı ve zeytinyağı sanayiini koruma, iyileştirme ve geliştirme adına ortaya atılan fikirleri içeren birtakım raporlar ele alındı. İlaveten, konu hakkında önemli bilgiler içeren farklı bazı belgeler, incelenen raporlardaki gözlem ve tespitleri teyit, kontrol ve tamamlama maksadıyla makaleye eklemlendi. Bu sayede son dönem Osmanlı Devleti’nde zeytin ve zeytinyağı üretimine dair mevcut resmi daha geniş bir perspektiften değerlendirme imkânı elde edildi.
DergiPark (Istanbul University), 2022
Osmanlı Devleti'nde zeytinyağı, aydınlatma başta olmak üzere sabun imali, sanayide makinelerin yağlanması, yemeklik ve askerin iaşe ihtiyacının karşılanması gibi birden fazla sahada tüketilen hayatî bir üründü. 19. yüzyılda Avrupa'daki sanayileşme faaliyetlerinin genişlemesiyle, Osmanlı Devleti'nin bir hammadde ihracatçısı konumuna gelmesi, iç piyasadaki zeytin ve zeytinyağı üretim ve ticaretinde kaliteyi yükseltip, yaygınlaştırmak için birtakım çalışmalar yapılması zorunluluğunu da beraberinde getirdi. Ancak iyi niyetli girişimlere rağmen, devletin "millî servet" addettiği zeytin ve zeytinyağı sektörünün birikmiş pek çok sorunu mevcuttu. Bu noktadan hareketle makalede, 19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başlarında Osmanlı Devleti'nde acilen ihtiyaç duyulan zeytin tarımı ve zeytinyağı sanayiini koruma, iyileştirme ve geliştirme adına ortaya atılan fikirleri içeren birtakım raporlar ele alındı. İlaveten, konu hakkında önemli bilgiler içeren farklı bazı belgeler, incelenen raporlardaki gözlem ve tespitleri teyit, kontrol ve tamamlama maksadıyla makaleye eklemlendi. Bu sayede son dönem Osmanlı Devleti'nde zeytin ve zeytinyağı üretimine dair mevcut resmi daha geniş bir perspektiften değerlendirme imkânı elde edildi.
Osmanlı Devletinin Son Yıllarında Anadoluda Zeytin ve Zeytinyağı Üretim ve İhr
2021
Öz: İnsanlığın ilk çağlarından beri güç ve onur simgesi olarak nitelendirilen zeytin, hem beslenmede hem de gündelik yaşamın farklı alanlarında kullanılabilmesi nedeniyle insan yaşamında her zaman önemli bir yeri olmuştur. Ana yurdu Anadolu olan zeytin bitkisi, buradan Akdeniz havzasına yayılmış ve tarımı geleneğe dönüşmüştür. Zeytinin en önemli ürünlerinden olan zeytinyağı, hem bitkisel yağların hem de yağ türlerinin en besleyicisi ve değişik kaynaklardan elde edilen yağ türleri arasında insan sağlığına en uygun olanıdır. Bu nedenle zeytinyağı ticareti, daha ilk çağdan bu yana hep önemli olmuştur. Osmanlı Devleti zeytin ve zeytinyağı üretiminde, Akdeniz çevresindeki başlıca üretici ülkeler içerisinde dördüncü sırada gelmektedir. Ticarette aranılan bir ürün olması ise XIX.yy'daki Sanayi İnkılabının etkisiyle olmuştur. Avrupa piyasalarında aranan bir ürüne dönüşmesiyle ihracatı da önemli olmuştur. En önemli alıcısı İngiltere'dir. Bu çalışmada, Osmanlı Devleti'nin son yıllarındaki (1908-1922) zeytin ve zeytinyağı üretimi ve ticareti, bu konuda alınan önlemler incelenecektir. Çalışmanın temel kaynakları Osmanlı Ticaret-i Hariciye İstatistikleri ve Osmanlı Arşiv belgeleri olmakla birlikte konu ile ilgili araştırma eserlerinden de yararlanılmıştır.
Osmanlı Devleti'nin Son Yıllarında Anadolu'da Zeytin ve Zeytinyağı Üretim ve İhracatı (1908-1922)
İnsanlığın ilk çağlarından beri güç ve onur simgesi olarak nitelendirilen zeytin, hem beslenmede hem de gündelik yaşamın farklı alanlarında kullanılabilmesi nedeniyle insan yaşamında her zaman önemli bir yeri olmuştur. Ana yurdu Anadolu olan zeytin bitkisi, buradan Akdeniz havzasına yayılmış ve tarımı geleneğe dönüşmüştür. Zeytinin en önemli ürünlerinden olan zeytinyağı, hem bitkisel yağların hem de yağ türlerinin en besleyicisi ve değişik kaynaklardan elde edilen yağ türleri arasında insan sağlığına en uygun olanıdır. Bu nedenle zeytinyağı ticareti, daha ilk çağdan bu yana hep önemli olmuştur. Osmanlı Devleti zeytin ve zeytinyağı üretiminde, Akdeniz çevresindeki başlıca üretici ülkeler içerisinde dördüncü sırada gelmektedir. Ticarette aranılan bir ürün olması ise XIX.yy'daki Sanayi İnkılabının etkisiyle olmuştur. Avrupa piyasalarında aranan bir ürüne dönüşmesiyle ihracatı da önemli olmuştur. En önemli alıcısı İngiltere'dir. Bu çalışmada, Osmanlı Devleti'nin son yıllarındaki (1908-1922) zeytin ve zeytinyağı üretimi ve ticareti, bu konuda alınan önlemler incelenecektir. Çalışmanın temel kaynakları Osmanlı Ticaret-i Hariciye İstatistikleri ve Osmanlı Arşiv belgeleri olmakla birlikte konu ile ilgili araştırma eserlerinden de yararlanılmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti’nde Zeytin ve Zeytinyağı Üretimi ile Ticareti Üzerine Tarihsel Bir Bakış (1923-1960), 2019
Cumhuriyetin ilk yıllarından 1950’ye kadar olan dönemde Türkiye’de zeytin ve zeytinyağı üretimi ve ticareti ile bunun ekonomiye olan yansımaları makalenin konusunu teşkil etmektedir. Çalışma, Cumhuriyetin ilk döneminde zeytin ve zeytinyağı üretimi ile ihracatı (1923-1950); Demokrat Parti (DP) Döneminde Türkiye’de zeytin ve zeytinyağı alanında yaşanan gelişmeler (1950-1960) ile sınırlandırılarak iki dönem halinde ele alınmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nde zeytin ve zeytinyağı üretimi ve ticaretinin ekonomiye olan yansımaları sayısal veriler ışığında değerlendirilmiştir. Çalışmanın kaynak materyalini, Başkanlık Cumhuriyet Arşivi Belgeleri, resmi yayınlardan; Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Zabıt Ceridesi, kanunlar ve tutanak dergileri, Türkiye Cumhuriyeti Resmi Gazetesi ve dönemin süreli yayınları arasında bulunan tarım ve ekonomi dergilerinin makaleleri oluşturmaktadır. Konu incelenirken, dönemin Türkiye’si ile dünyanın zeytin ve zeytinyağı alanında yaşanan gelişmeleri göz önüne alınarak gerekli değerlendirilmeler yapılmıştır. Çalışmada elde edilen sonuç şudur: Cumhuriyetin ilanıyla birlikte zeytin üretimi ve ihracatına önem verilmiş, 1528 ve 3573 sayılı kanunların yürürlüğe girmesiyle Türkiye’de zeytinciliğin geliştirilmesi yönünde önemli adımlar atılmıştır. Ancak 1929 Dünya Ekonomik Buhranı ve II. Dünya Savaşı koşulları zeytin ve zeytinyağcılığı sekteye uğratmıştır. DP döneminde ise zeytin üreticisini daha bilinçli hale getirmek için kurslar düzenlenerek, usta ve çırak yetiştirilip parasız aşı kalemi verilmiştir. Dahası, yabani zeytin alanlarının tespiti, parselâjı, dağıtımı ve tescil işleri yürütülmüş, zeytinlere musallat olan haşerelerle mücadele edilmiştir. Bu çalışmalar neticesinde zeytin ve zeytinyağı üretimi ve ihracatı artırılarak milli ekonomiye önemli katkılar sağlanmıştır.
Atatürk Döneminde Türkiye'de Zeytin ve Zeytinyağı Politikası (1923 1938)
Atatürk Döneminde Türkiye'de Zeytin ve Zeytinyağı Politikası (1923-1938), 2021
Bu makale 1923 ile 1938 yılları arasında Türkiye’de zeytin ve zeytinyağı politikası ile bu politikanın ekonomiye olan yansımalarına odaklanmaktadır. Çalışma, Atatürk döneminde zeytin ve zeytinyağına dair yasal düzenlemeler; zeytin ve zeytinyağı üretimi; zeytin ve zeytinyağı ticareti olmak üzere üç başlık dâhilinde incelenmiştir. Zeytin ve zeytinyağının ülke ekonomisindeki yeri sayısal verilerle ortaya konulmuştur. Çalışma birinci elden kaynaklar kullanılmak suretiyle meydana getirilmiştir. Araştırmadan elde edilen neticeler şunlardır: Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulması ardından ülkenin gelir kaynakları arasında bulunan zeytin ve zeytinyağcılığın gelişimine dair faaliyetlerin başlatıldığı, bu alanda yapılan kanuni düzenlemeler, üretim çalışmaları ve ticaret etkinliklerinden anlaşılmaktadır. Bu suretle zeytin ve zeytinyağcılığa dair atılımlar kaydedilerek Türk ekonomine katkılar sağlanmıştır.
History of Olive - Zeytin Tarihi
Beslenme Bilimleri Alanında Uluslararası Araştırmalar 1, 2023
Oleacea familyasına ait bir tür olan Zeytin, ismini Yunan dilinden elaia, Latince olea’ dan almaktadır. Zeytinin Türkçe’ de kullanımı dini kitaplardan gelmektedir. ‘‘Zeyt’’ kelimesi İbranice’ den, ‘‘ez-zeyt’’ şeklinde Arapçaya dönüşmüştür ve Türkçe’ de ‘‘Zeytin’’ şeklinde kullanılmaktadır (Atilla, 2003: 17; akt. Küçükkömürler ve Ekmen, 2015: 811). Dünya tarihine etki eden sebepler sadece siyasi olaylar ve savaşlar değildir. Yapılan araştırmalar sonucu ağaçların, bitkilerin, tarımsal ürünlerin topluma olan etkisi ve kültür oluşumunda aldığı yer tarihe yenilikçi bir bakış açısı getirmiştir (Peker, 2019: 1). İnsanlık, zeytine binlerce yıldır hayranlık göstermektedir ve zeytin, birçok medeniyetin önemli gelir kaynağı olmuştur. Ağaçlar arasında insanlara en faydalısı olan zeytin ağacına beslenen hayranlığın en önemli sebebi, yağının çok çeşitli şekillerde kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Meyvesinin ve zeytinyağının yiyecek olarak tüketilmesi ile besleyici ögelerin vücuda faydaları sayesinde insan ömrünün uzamasına katkı sağlayan etkenlerden birisi olarak görülebilir. Tarih ilerledikçe insanların zeytinyağı talepleri artmış ve üreticiler bu taleplere yetişmekte zorlanmışlardır. Teknolojinin ilerlemesi ve sanayi devrimi sonrasında gelişen ve üretilen makineler sayesinde hem talepler karşılanmış hem insanların zeytinyağına ulaşımı daha az maliyetli ve daha kolay olmuştur.
Vakıflar Dergisi, 2015
Lesbos island which was conquered by the Ottoman Empire in 1462, due to its strategic significance and fertile soil, was of special interest to the state. Owing to this and its close proximity with the capital city, it gradually became main supplier of food products for both palace and Istanbul. All he reasons listed above resulted in the formation of an opinion that the island is an excellent investment opportunity hence numerous vaqf emerged there including those of high ranking state officers and Ottoman dynasty members. One of the ruling dynasty family member to establish a vaqf on Lesbos was Mihrishah Valide Sultan. This work targets at providing information on the activitities of Mihrishah Valide Sultan's vaqf olive groves on the island in the 19th century, and by its example, illustrating the socioeconomic situation on Lesbos.
Özet: Türkiye sahip olduğu zeytin ağacı varlığı ile dünyanın önemli zeytin üreticisi ülkeleri arasındadır. Sofralık zeytin sektöründe ortaya çıkan kalite sorunları zeytin yetiştiriciliğinden ve sofralık zeytin üretiminin diğer aşamalarından kaynaklanabilmektedir. Özellikle üretimde, bölgelere adaptasyonu denenmeyen çeşitlerin seçiminin yanında, adaptasyon çalışmaları yapılmış çeşitlerin hatalı uygulamalarla yetiştirilmesi de ciddi kalite kayıplarına neden olabilmektedir. Ayrıca kayıt dışılığın yaygınlığı, kontrol ve denetimlerde etkinliğin sağlanamaması ve markalaşmanın önünde duran engeller de kalite üzerinde olumsuz etki yaratan diğer faktörler arasındadır. Bu çalışmanın amacı, Türkiye'de sofralık zeytin sektöründe karşılaşılan kalite sorunlarını, bütüncül bir yaklaşımla belirlemek ve çözüm önerileri geliştirmektir. Aslında, Türkiye'de son yıllarda sofralık zeytine ayrılan alanların ve sofralık zeytin işleyen işletmelerin artması neticesinde oluşan rekabet ortamı, AB uyum süreci, tüketicilerin sağlık açısından bilinç düzeylerinin artması ve standartların uygulanma zorunluluğunun gelmesi kaliteli üretimi olumlu yönde etkilemiştir. Bununla birlikte, kalite konusunda daha etkin sonuçlara ulaşılabilmesi için özellikle sofralık zeytin konusunda gerek özel sektör, gerekse kamu kurumlarınca sürdürülen araştırma çalışmalarına verilen desteğin arttırılması önerilmektedir. Abstract: Turkey is among the world's leading olive producing countries with a high potential of the production. Quality problems can be arisen from the period of olive tree growing and/or other stages of table olive processing. Besides the selection of varieties, which are not tested for the adaptation to the regions, growing of the adapted varieties with incorrect applications can cause serious quality loss in the production of olive. The prevalence of 'off-the-record' in the sector, lack of an effective control and inspection mechanism and the obstacles in branding is expressed among other factors that make negative impacts on the quality. The aim of this study is to identify the quality problems encountered in the table olive sector in Turkey by taking the sector into consideration as a whole and propose the some solutions. In fact, recent conditions such as a competitive state as a result of the increase in the areas allocated to the