Modernin Güçlü Sahnesi Erken Cumhuriyet Dönemi Ankara’sında Kolektif Belleğin İnşası ve Toplumsal Unutma Süreci (original) (raw)
Related papers
Cumhuriyet, Demiryolu ve Laiklik: Bir “Modernite” Metaforu
Çok partili döneme geçişle demiryolu önemini yitirdi. Demiryolu o denli devletle özdeşleştirilmişti ki kara yollarına öncelik verilmesi sanki Tek-Parti döneminin devletçiliğinin ölüm fermanıydı. Bundan böyle Türkiye’de yerli kömürün yerini ithal petrol alıyordu. Demiryolu geçmişle, dünün rejimiyle özdeşleştirildi; hantal, çağdışı görüldü. “Modernite” bayrağı karayolunun eline geçti. Demiryolları kendi haline bırakıldı. Demokrasi rüzgarı demiryollarının kaderini devletin imgesiyle bütünlemişti. Devlet-toplum ikilemi sanki demiryolu-karayolu ikilemine dönüştü. Demiryolu gericilikti; karayolu ileriyi simgeler oldu. Zafer Toprak, “Cumhuriyet, Demiryolu ve Laiklik – Bir ‘Modernite’ Metaforu, “Toplumsal Tarih, sayı 168, Aralık 2007, s. 26-31.
Erken Cumhuriyet Dönemi’nde Ankara’daki Spor Yapıları
T.C Maltepe Üniversitesi, 2024
Erken Cumhuriyet dönemi Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı ve güçlendirildiği, devlet ideolojisinin şekillendiği bir dönem olarak tanımlanabilir. Bu dönemde ülkenin her yönden kalkınması hedeflenmiş, çağdaşlaşma düşüncesi hızla yayılmaya başlamış, birçok alanda değişimler ve dönüşümler gerçekleştirilmiştir. Cumhuriyet ile birlikte başkent olan Ankara’ya bakıldığında, bu anlamda dikkate değer uygulamalar söz konusudur. Kentin inşa edilme sürecinde rasyonel yaklaşım ve çağdaş ilkeleri benimseyen, ağırlıklı olarak Almanca konuşulan ülkelerden davet edilen yabancı mimarlar ve kent plancıları görev almıştır. Birçok kamusal yapı ve meydanlar üretilmiştir. 20. yüzyıla doğru günden güne gücünü kaybetmeye başlayan ve zamanla yıkılma noktasına gelen Osmanlı İmparatorluğu, 1900’lü yılların başlarındaki savaşlarda büyük kayıplar yaşamıştır. Nüfus savaşlar, yoksulluk, salgın hastalıklar gibi çeşitli nedenlerden dolayı oldukça azalmış durumdadır. Bu doğrultuda Cumhuriyet ile birlikte halk sağlığına ilişkin çeşitli politikalar geliştirilmiş, uygulanmaya başlanmış, güçlü ve sağlıklı bireylerin yetiştirilmesi hedeflenmiştir. Bu hedefin gerçekleştirilmesinin ülkenin sosyal, ekonomik ve askerî yönlerden kalkındırılmasında etkili olacak faktörlerden biri olduğuna inanılmıştır. Dönem içerisinde söz konusu alanlarda kalkınma, gençlerin birtakım düşünsel ve fiziksel becerilerini geliştirmekle ilişkilendirilmiş ve projelendirilen tüm eğitim kurumlarında spor alanları kurgulanmıştır. Bunun yanı sıra, Cumhuriyet’in ilk yıllarından beri topluma spor yapma, çeşitli spor disiplinleriyle tanışma ve spor faaliyetlerini seyretme imkânlarını sunan, halkın kullanımına açık, çağdaş spor alanları da kent planlarında yer almıştır. Bu çalışma kapsamında yeni kurulan Cumhuriyet ile birlikte Ankara’nın başkent olma süreci, erken Cumhuriyet dönemindeki mimarlık ortamı, bu dönemde Türkiye’ye gelip faaliyet gösteren yabancı mimarlar ve onların eserleri, düzenlenen mimari proje yarışmaları ve yeni imar planları ile özellikle başkentte tasarlanan ve inşa edilen spor yapıları ele alınmıştır. Ankara’da erken Cumhuriyet döneminde inşa edilen 19 Mayıs Stadyumu ve Ankara Hipodromu, Atatürk Orman Çiftliği’nin spor alanları, Gençlik Parkı ve Ankara Paraşüt Kulesi olmak üzere toplamda dört yapı detaylı bir biçimde incelenmiş, bu yapıların Cumhuriyet’in kuruluş ve gelişme süreçlerinde sağlıklı nesiller yetişmesindeki önemi, dönemin kent ve mimarlığı ile bağlantıları ve kente etkileri irdelenmiştir. Sonuç olarak; Cumhuriyet’in ilk yıllarında, savaştan çıkmış bir toplum ve yıkılmış bir devletin yerine büyük zorluklarla kurulmuş yeni bir devlette spor faaliyetlerine ve çağdaş spor yapılarının inşasına önem verildiği ve devletin maliyetli olsalar bile özellikle başkentte spor yapılarının inşa edilmesi için bir şekilde bütçe ayırabildiği tespit edilmiştir. Gençler başta olmak üzere halk, spor yapmaya teşvik edilmiştir. Yeni yönetimin merkezi olan başkent Ankara, belirli bir süre boyunca ülkenin spor alanında da bir anlamda merkezi olmuş, milli bayramlar ve resmî geçit törenleri 19 Mayıs Stadyumu ve Ankara Hipodromu’nda yapılmıştır. Ulusal ve uluslararası ölçüde birçok etkinlikte spor faaliyetlerine ilişkin dikkat başkentte yoğunlaşmıştır. Bu çalışmada ele alınan, Türkiye Cumhuriyeti ideolojisinin bir parçası olarak nitelendirilebilecek olan söz konusu yapıların günümüzde bir kısmı yıkılmış, kalanlar özgün halini koruyamamış veya temel işlevlerinden uzaklaşmıştır. Bu durum ise spor yapılarının niteliklerinin ve sporun anlamının Türkiye Cumhuriyeti’ndeki yerinin tekrar sorgulanması gerektiğini akla getirmektedir.
Erken Cumhuriyet Döneminde Modernleşme ve Ulus Kimliği İnşa Sürecinde Paranın Sembolik Değeri
International Journal of Cultural and Social Studies (IntJCSS), 2022
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu ilk dönem, devlet eliyle gerçekleştirilen modernleşme hamlesi ve Osmanlı İmparatorluğu’ndan farklı bir ulus kimliği yaratma ülküsü, toplumsal hayatın her aşamasında etkili olan bir toplumsal dönüşüm yaratmış olup; bu çalışmanın temel çıkış noktasını oluşturan paralar da sembolik bir değişim geçirmiştir. Bu sembolik değişimden hareketle, bu araştırmanın temel amacı M. Kemal Atatürk döneminde dolaşıma sokulan birinci emisyon banknotlar üzerinde toplumsal değişimin temelini oluşturan ve ulus kimliğinin inşasında kullanılan öğeleri ortaya koymaktır. Bu bağlamda çalışma içerisinde, 1927 yılında tedavüle giren birinci emisyon grubundaki 1, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1000 liralık banknotlar Roland Barthes’ın düz anlam ve yan anlam kavramları temel alınarak göstergebilimsel çözümleme yöntemi ile analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda paralarda İslamiyet öncesi Türk Devletleri’ni kapsayan yeni bir tarih anlayışının yerleştirilmesi amacıyla Bozkurt metaforu, kurtarıcı ve kahraman Mustafa Kemal mitinin bir tezahürü olarak Atatürk portresi, cumhuriyetin yeni ve modern başkenti olarak Ankara ve Ankara ile ilintili semboller, Milli Mücadele sürecinde önem taşıdığı için yeni devletin ulusal kurtuluş tarihinin temelini oluşturan Sivas, Afyon, Sakarya gibi şehirlerin görüntüleri, yeni rejimin taşıyıcı kurumları olarak millet egemenliğine vurgu yapan Birinci Meclis ve Başbakanlık binası resimleri, modern cumhuriyetin iktisadi kalkınma hamlesinin bir uzantısı olarak köy, köylü, demiryolu göstergeleriyle birinci emisyon grubu banknotların ulus kimliğin inşası ve kademeli toplumsal dönüşüm sürecinde etkin sembolik araçlar olarak kullanıldığı sonucuna ulaşılmıştır.
Istanbul University - DergiPark, 2016
This study considers the concept of collective memory as an integral part of urban identity and cultural heritage and evaluates the urban landscape of the Early Republican Period Ankara in this context. In the process of the establishment of modern capital, spaces representing the ideals of the republic and spatial practices developed in these places helped the creation of a new collective memory. The place of important landscape areas in the Early Republican Period, such as Atatürk Forest Farm and Youth Park, in historical process of Ankara is discussed through the construction of urban memory, its continuity and disengagement in time. The process of establishment of the capital as the symbol of modern Turkey was not only urban/spatial but also social/cultural project and it was the construction of collective memory. Memory occurs through the experiences of an individual in a social group and mantaines within a certain time and space relationship. Ataturk Forest Farm and Youth Park were the urban spaces where public experiences developed to create urban memory. These places are not only parks and farms that represents modern city but also they were the public spaces where modern living patterns developed. Changes happened in Turkey's political and economic structure in historical process induced the transformation of cities in both spatial and public realms. Different social and spatial practices developed in the city changed the representation and continuity of these spaces. In today's Ankara, the social and spatial practices that form collective memory are being forgotten as recreational areas and are being destroyed, and the destruction of these spaces, as holders of the city's memory, culture and identity, means that social values and meanings will not be able to be transferred to future generations. The changing ideals, meanings, social and spatial practices in time have shown that their traces in urban space have been erased and urban memory has been forgotten.
Yakın Tarihin Bellek Mekanları: Ankara Devlet Tiyatrolarından Üç Örnek
Konferans: İstanbul Bilgi Üniversitesi Kültür Yönetimi Yüksek Lisans Programı “Değişen Dünyada Kültür ve Sanat” Konferansı Şurada: İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2023
Bu çalışmada yirminci yüzyılın son çeyreğinin mimari eğilimlerini yansıtan Şinasi Tiyatrosu, Akün Tiyatrosu ve Macunköy Tiyatro Yerleşkesi'nin kültürel tarihi ve mimari özellikleri incelenecektir. önemi konusunda toplumsal farkındalık. Bu bağlamda başkentin kültürel ve sosyal kimliğinin inşasında önemli rol oynayan ve yakın tarihimizin bir parçası olan bu yapılar hakkında arşivlerden, akademik çalışmalardan ve sözlü görüşmelerden elde edilen bilgilerin derlenmesi amaçlanmaktadır. kültürel önemini vurgulayarak devamlılığını ve bilinirliğini sağlamaktır.
Journal of Ankara Studies, 2022
Makale, Ankara’da Cumhuriyet’in ilk yıllarında resmî bayram kutlamaları bağlamında performatif kamusallığın oluşumunu incelemektedir. Bayram kutlamaları tek bir aktör üzerinden ve tek bir kavramsal çerçeve içerisinde değerlendirilemeyecek kadar karmaşık toplumsal pratiklerdir. Çalışma, bayram kutlamalarının eş zamanlı okunması gereken bir dizi sosyomekânsal katman aracılığıyla anlaşılabileceğini savlamaktadır. Dolayısıyla makalede, kamusallığın fiziki altlığı olan kutlama mekânları, kitlelerin kontrol ve yönlendirilmesini sağlayan sosyomekânsal kurallar dizgesinin ve kutlama mizansenin etkinliğini artırmak için devreye sokulan maddi, manevi kimi araçların oluşturduğu bir ağın parçası olarak ele alınmaktadır. Resmî bayram kutlamalarındaki kamusallığı tartışmak ve farklı performatif ilişkileri tanımlamak için üç ilişkili tema önerilmiştir. Bunlar, kitlelerin hareketliliğinin teşviki, teknolojik gelişim ve teknik sergileme, kurucu imgeler ve anlatıların farklı araçlarla dolaşıma sokulmasıdır. Sonuç olarak, birbiri içine geçmiş, birbirinden beslenen bu temaların, Erken Cumhuriyet Dönemi’nde millî bayramlar aracılığıyla yeniden üretilen toplumsal rıza kültürünün ve ulus devlet inşası stratejilerinin törenler bağlamında açıklanabilmesine olanak sağladığı ortaya konulmuştur.