Küresel Emti̇a Fi̇yatlari İle Hi̇sse Senedi̇ Geti̇ri̇leri̇ Arasindaki̇ İli̇şki̇ni̇n İncelenmesi̇: Kardemi̇r Ve İzdemi̇r Üzeri̇ne Bi̇r Uygulama (original) (raw)

Küresel Fi̇nansal Kri̇z Dönemi̇nde Abd Hi̇sse Senedi̇ Pi̇yasasi İle İmkb Arasindaki̇ Etki̇leşi̇mi̇n Di̇nami̇k Koşullu Korelasyon Anali̇zi̇yle İncelenmesi̇

2011

Dunya ekonomisi, 1929 yilindaki Buyuk Buhran'dan sonraki en buyuk krizini, ABD kaynakli kuresel finansal kriziyle yasamistir. 2007 yilinin ortalarinda ABD ekonomisinde bas gosteren daralma, kuresellesme neticesinde, hizla diger ulke ekonomilerini de etkisi altina almistir. Kisa surede finansal piyasalardaki sorunlar reel sektore sicramis ve kriz, dunyanin bircok ulkesinde buyume oranlarinin ve uretim seviyelerinin dusmesine, issizlik oranlarinin artmasina yol acmistir. Kuresel finansal krizin Turkiye ekonomisi uzerindeki etkileri ozellikle 2008 yilinin ikinci yarisindan itibaren hissedilmeye baslamistir. Bu calismanin amaci, kuresel finansal kriz doneminde, ABD hisse senedi piyasasi ile IMKB hisse senedi piyasasi arasindaki etkilesimi ve iliskiyi arastirmaktir. Dinamik kosullu korelasyon yontemi kullanilarak elde edilen bulgulara gore, kriz doneminde, her iki piyasanin getiri volatiliteleri arasindaki korelasyonun pozitif ve negatif yonde arttigi gorulmustur.

Kurumsal Yöneti̇m Endeksi̇ İle Şi̇rket Hi̇sse Senedi̇ Geti̇ri̇ İli̇şki̇si̇: Bist’De Bi̇r Uygulama

2015

The aim of the study is to investigate the positive aspects of enrolling Corporate Governance Index. BIST corporate Governance Index (XKURY) is the index in which the companies that apply Corporate Governance Principles are included. For that purpose, the abnormal gainings that accured 10 days before and after the companies enrolling Corporate Governance Index are calculated. Those are totally eleven companies which are accepted firstly to the BIST Corporate Governance Index in 2012 and 2013. Hypotyzes have been formed for testing whether abnormal gainings are obtained or not. According to the resutls, the abnormal gainings have shown irregular trend 10 days before and after the event. Somedays while positive gainings are observed some other days the opposite is occured.

Fi̇rma Hacmi̇ Ve Hi̇sse Senedi̇ Geti̇ri̇leri̇ Arasindaki̇ İli̇şki̇ni̇n Beli̇rlenmesi̇ne Yöneli̇k İmkb Uygulamalari

2015

Bu calismada firm a buyuklugunun bir gostergesi olarak hisse senedi fiyatlari ele alinarak, IM K B ’de bir hacim etkisinin olup olmadigi arastirilmistir. Bu amacla 1994-1997 yillari arasinda IM KB 'de islem goren hisse senetlerinden yillar itibariyla en yuksek ve en dusuk fiya tli hisse senetlerini icerecek sekilde iki portfoy grubu olusturulmustur. Olusturulan portfoy gruplarinin getiri seviyelerinden hareketle yuksek ve dusuk fiya tli hisse senetlerinin getirileri arasinda hacim etkisi olarak adlandirilabilecek bir etkinin varligi arastirilmis­tir. Elde edilen sonuclar, dusuk fiya tli hisse senetlerinin yuksek fiyatli hisse senetlerine oranla dciha yuksek getiri sagladiklarini ve risk seviyelerinin de daha yuksek oldugunu gostermektedir. Bu sonuclar IM K B ’de bir hacim etkisinin oldugu seklinde yorumlanabilir

Ülke Kredi̇ Notlarinin Hi̇sse Senedi̇ Pi̇yasasi Üzeri̇ndeki̇ Etki̇si̇: Brics Ülkeleri̇ Ve Türki̇ye Üzeri̇ne Bi̇r Uygulama

Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi

100 (BIST100) endeksi işlem hacmi üzerinde etkisinin olup olmadığı olay analizi yöntemi, eşleştirilmiş örneklemler t-testi ve Mann Whitney U testi ile incelenmiştir. Yapılan analizler neticesinde, ülke kredi notu değişikliklerinin, değişiklik tarihini çevreleyen 21 günlük dönemde, hisse senedi piyasası işlem hacmi üzerinde istatistiksel olarak anlamlı bir etkiye neden olduğu tespit edilmiştir. Bu etkinin yönü incelendiğinde, ülke kredi notu düşüşünün işlem hacimlerini pozitif yönde, ülke kredi notu yükselişinin ise işlem hacimlerini negatif yönde etkileyebildiği sonucuna ulaşılmıştır.

FİNANSAL RİSK DÜZEYİ İLE HİSSE SENEDİ GETİRİSİ ARASINDAKİ İLİŞKİ: İMKB İMALAT SANAYİ ÜZERİNE UYGULAMA

SUNUŞ Muhasebe ve finans alanında gelecek on yıllık dönemin getirecekleri ve bunlara yönelik eylem planlarının değerlendirilmesi amacıyla Gaziantep Üniversitesi ve MUFAD işbirliği ile "The 1st International Symposium on Accounting and Finance" (ISAF 2012) ana başlığı altında 31 Mayıs-2 Haziran 2012 tarihleri arasında Gaziantep'te düzenlediğimiz Sempozyumda çeşitli ülkelerden akademisyen ve uygulayıcıları bir araya getirmeyi hedefledik. Bu Sempozyumda, sadece yol gösterici nitelikteki ana başlıklar altında gruplandırılan muhasebe ve finans alanındaki teorik ve ampirik çalışmalara yer verilerek yurt içi ve yurt dışı üniversitelerden, kamu kurumlarından ve meslek odalarından geniş katılım sağlanmıştır. Sempozyuma gerek yurt içinden gerekse yurt dışından gösterilen ilgi sonucunda 150 civarında bildiri gelmiş, Sempozyumun gerçekleştiği iki tam gün boyunca, 5 ayrı salonda ve 26 oturumda 105 bildiri sunulmuştur. Ayrıca ana salonda birinci gün gerçekleştirilen açılış oturumu ile ikinci gün gerçekleştirilen panelde Türkiye gündemindeki konular tartışılmıştır. Öncelikle sempozyuma katkı sağlayan tüm katılımcılara ve titiz çalışmaları ile bildirilerin değerlemesini yapan bilim kurulu üyelerine teşekkür ederim Sempozyum dili Türkçe ve İngilizce olarak belirlendiğinden 4 oturumda sunulan 16 bildirinin sunumu İngilizce, diğerleri ise Türkçe olarak yapılmıştır. Bildiri konuları itibariyle bakıldığında, 12 oturum konusunun finansal piyasalar, menkul kıymetler ve portföy analizi, finans mühendisliği, davranışsal finans gibi finans bilimine ait alt dallarda olduğu yada finans ile iktisadi konuların bir arada ele alındığı konularda yoğunlaştığı görülmektedir. Finans bilim dalı içindeki konu zenginliği, bilimsel toplantılardaki bildiri konusu seçiminde genç akademisyenler için itici bir güç oluşturmaktadır. Muhasebe bilim dalına ait konuların ele alındığı 14 oturumdan ikisinde muhasebe eğitimi, ikisinde muhasebe hileleri ve muhasebe denetimi ile ilgili bildiriler yer almış, 5 oturum ve panelde ise "Türkiye Muhasebe Standartları" ve "Türk Ticaret Kanunu" ile ilgili hususlar incelenmiştir. Türkiye'nin içinde yaşadığı süreç nedeniyle bilimsel çalışmalar da bu konuda yoğunlaşmaktadır. Küreselleşme, özel sektör ve kamu sektöründe muhasebenin ve finansın önemini arttırmıştır. Dünya, yaşanan finansal krizler nedeniyle artık, daha katı ulusal ve uluslararası denetim ve muhasebe kuralları konulması gerektiğini ortaya koymuştur. Muhasebede uluslararası uyum çalışmalarının sonucu olarak evrensel bir muhasebe diline ulaşılmaya çalışılmaktadır. Gerçekten de ekonomik ilişkileri ve faaliyetleri ifade edebilmesi için ticari hayatta ve muhasebede evrenselliğe ulaşmaya hizmet eden çalışmalar bu sempozyum ve kongrelerde tartışılmakta, güncel konulardaki bilgi paylaşımı gerçekleştirilmektedir. Bu Sempozyumun gerçekleştirilmesi için her türlü desteği sağlayan Gaziantep Üniversitesi Rektörlüğüne, başta Prof.

Fi̇nansal Anali̇zde Kullanilan Oranlar Ve Hi̇sse Senedi̇ Geti̇ri̇leri̇ Arasindaki̇ İli̇şki̇: Ekonomi̇k Kri̇z Dönemleri̇ İçi̇n İmkb İmalat Sanayi̇ Şi̇rketleri̇ Üzeri̇ne Ampi̇ri̇k Bi̇r Uygulama

2011

Bu calismanin amaci, ulkemizde yasanan 2001 ve 2008 ekonomik kriz donemlerinde finansal analizde kullanilan oranlar ile hisse senedi getirileri arasinda iliski olup olmadigi ve bu oranlarin hisse senedi getirileri uzerindeki etkilerinin ilgili ekonomik kriz donemlerinde farklilik gosterip gostermedigini belirlemektir. Bu amacla IMKB’de islem goren imalat sanayi sirketleri uzerinde ampirik bir calisma gerceklestirilmistir. Arastirma bulgulari, analize dâhil edilen ve 5 grup altinda toplanan 17 finansal oranin; 2001 ekonomik kriz doneminde 6 tanesi ve 2008 ekonomik kriz doneminde de 4 tanesi ile hisse senedi getirileri arasinda istatistiksel acidan anlamli bir iliski oldugunu gostermektedir. Ancak karlilik oranlarindan “Ozsermaye Karlilik Orani” ile borsa performans oranlarindan “Piyasa Degeri/Defter Degeri Orani” disindaki hisse senedi getirileri ile iliskili finansal oranlar donemler icin farklilik gostermektedir. Ayrica arastirma sonuclari; 2008 ekonomik kriz doneminde finansal ora...

Küresel Fi̇nans Ve “Yüksek Etki̇leşi̇mli̇ Şi̇rketler

Journal of Life Economics, 2018

Dunya Ekonomisinde 1980’lerden beri uygulamaya konan Neoliberal Finansallasma sureci; finans kesiminde farkli esitsizlik boyutlariyla surmektedir. Finansallasmanin simdiye kadar ortaya cikan verilerine gore, krizlere ortam hazirlamakta oldugu kanisi guclenmektedir. Bu calismada, “ yuksek etkilesimli sirketler ” araciligiyla finansallasmanin getirdigi esitsizlik boyutunun hizlandirildigi ve uluslararasi borclulugun artisiyla bu surecin yeni finansal kriz cikarma olasiliginin yukseldigi one surulecektir. Yuksek etkilesimli sirketlerin buyuk cogunlugu finans sirketi olmasindan hareketle, Kuresel finans kesiminin arasindaki iliskilerde etkilenme ve birbirini belirleme olasiligi giderek artmaktadir. Dunya borcluluk oranindaki artis, bize finans kesiminin dunyada net sermaye akimi dusmesiyle birlikte olumsuz sinyaller vermektedir.

Türki̇ye De Hi̇sse Senedi̇ Fi̇yatlari Ve Gsyi̇h Arasindaki̇ İli̇şki̇ni̇n Anali̇zi̇

International Journal of Management Economics and Business, 2016

Economic theory suggests that stock prices and GDP should move to same direction over time. Does GDP affect stock prices or do stock prices lead GDP? Answering these questions is empirical matter. Despite a vast literature about the direction of the relationship between stock prices and GDP, there is no convincing conclusion. In order to contribute to the growing literature on stock prices-GDP nexus, this paper considers the causal relationship between GDP and BIST100, BIST Finance, BIST Services, BIST Industrial Production indices and GDP in Turkey over the period of 1991Q1-2015Q4. This paper employs Toda-Yamamoto Granger causality test within a bivariate VAR framework in order to determine the direction of causality between the variables. The empirical findings indicate evidence of a uni-directional causality running from the BIST Finance, BIST Services, BIST Industrial Production indices to GDP. The results also indicate that BIST100 index does not Granger cause GDP and vice versa in Turkey.

Güven Endeksleri̇ İle Hi̇sse Senedi̇ Pi̇yasasi Arasindaki̇ Nedenselli̇k Anali̇zi̇: Türki̇ye Örneği̇

Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2021

Ekonomide güven ortamının tahsis edilmesi yatırımcıların hem bugünkü hem de gelecekteki yatırım kararları açısından önemlidir. Hisse senedi piyasaları ise ulusal ve uluslararası yatırımcılar açısından yatırımlarını değerlendirme noktasında finansal piyasalar içerisinde önemli bir öncü göstergedir. Bu bağlamda yatırımcıların yatırım kararlarına ekonomide güven unsurunun etkisi literatürde tartışma konusudur. Buradan hareketle bu çalışmada güven endeksleri ile hisse senedi piyasaları arasındaki nedensellik ilişkisi incelemektedir. Bu çerçevede hem uluslararası güven göstergesi olan kredi temerrüt takası (CDS) hem de Türkiye'de hesaplanan güven endeksleri (Finansal Hizmetler Güven Endeksi, Reel Kesim Güven Endeksi ve Tüketici Güven Endeksi) ile Hisse senedi piyasası ve alt sektörleri arasında ilişki 2012:05-2018:11 dönemleri arasında analiz edilmiştir. Çalışmada tüm örneklem için Hacker ve Hatemi-J (2012) tarafından geliştirilen Boootstrap Nedensellik testi ile zaman içinde ortaya çıkan yapısal değişmeleri dikkate alan Balcılar vd. (2010) tarafından geliştirilen Bootstrap Kayan Pencere (Bootstrap Rolling Windows) nedensellik testi uygulanıp karşılaştırmalı olarak değerlendirilmiştir. Elde edilen bulgulara göre genellikle CDS, Finansal Hizmetler Güven Endeksi ve Reel Kesim Güven Endekslerinin sırasıyla BİST100, BİST Sanayi ve BİST Mali sektörleri ile nedensellik ilişkisi gösterdiği ve bu değişkenler arasında tek yönlü bir nedensellik ilişkisi olduğu ifade edilebilir. BİST100 endeksinin ise Tüketici Güven Endeksini etkilediği ve iki değişken arasında nedensellik ilişkisinin tek yönlü olduğu görülmektedir.