İlk Ve Ortaokul Öğrenci̇leri̇ne Kent Kültürü Ve Kentli̇li̇k Bi̇li̇nci̇ni̇n Kazandirilmasi Etki̇nli̇kleri̇: Bayburt Örneği̇ (original) (raw)

Üniversite Öğrencilerinin Kent Bilinci ve Kentli Hakları Farkındalığının Kentlileşme ve Kent Kültürüne Katkıları; Bayburt Örneği

Turkish Studies-Social Sciences, 2021

Urbanization is a process that involves change and organization and has socio-cultural consequences. The most important of these results is the emergence of a city-specific lifestyle and culture called urbanization. However, in urban settlements that are not based on industrialization or created by political decisions, urbanization can realise unhealthy or distorted and so urban behaviors and lifestyle cannot occur. Bayburt, which became a province in 1989, is a city that is in the process of urbanization and development. According to the "Provinces and Regions SocioEconomic Development Survey", Bayburt, is in the fifth degree group of developed provinces with low agricultural productivity and hidden unemployment problem in the agricultural sector. Emigration is a factor that supports the livelihood of the province. However, there is a positive development in the economic indicators per capita and migration rates in Bayburt after becoming a province. Per capita national income increased from $ 708 in 1990 to $ 1019 in 1996. Between 2012 and 2013, Bayburt is now a province receiving immigration with a net immigration rate of ‰ 1,46. In this positive development, the share of students and academicians who came to the city with Bayburt University was opened in 2008, is a phenomenon that has been revealed by researches and is generally accepted. The main mission of universities is actually education and research. However, these institutions can make valuable contributions to the economic, social and cultural development of a city, depending on the size, population and level of other functions of the cities in which they are located. The purpose of this study is to reveal to what extent Bayburt University students coming from different cities and carrying the cultural elements of that city had an impact on the culturalization of their urban behaviors and the urbanization of Bayburt. For this purpose, a literature review has been made and a questionnaire and interviews were conducted in order to measure the awareness and sensitivity of the students and citizens about urbanization and urban rights and to reveal to what extent they do these.

Yaşam Kali̇tesi̇ Bağlaminda Üni̇versi̇te Öğrenci̇leri̇ni̇n Kent Algisi: Teki̇rdağ Örneği̇

lnternational Journal of Geography and Geography Education

Kent algısı kent gerçekliğinin farklı toplum kesimleri üzerindeki göreli bir yansımasıdır. Bu algı kentin statüsü açısından önem taşımakta ve ayrıca yaşam kalitesinin biçimlenmesinde de etkili olmaktadır. Kentte yaşayan nitelikli bir kesim olan üniversite öğrencilerinin bu yöndeki algıları incelenmeye değer bir konudur. Bu çalışma söz konusu sebeplere dayanarak Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi öğrencilerinin kent algısını yaşam kalitesi bakımından ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu kapsamda kentin gelişimine ve kentsel yaşamda memnuniyetin yaygınlaşmasına dair göstergelerin de ortaya konulması hedeflenmektedir. Bu çalışmada nicel yöntem ve buna uygun olarak anket tekniği kullanılmıştır. Çalışmamızın kapsam ve içeriğini basit tesadüfi örneklem tekniğiyle seçtiğimiz, Üniversite'nin merkez kampüsündeki 476 öğrenciden oluşan örneklem üzerinden elde ettiğimiz anket verileri oluşturmaktadır. Ayrıca katılımcı gözlem ve sohbet tarzı görüşmelerle de çalışma desteklenmiştir. Çalışmanın bulgularına göre, kente dair algılarını incelediğimiz üniversite öğrencileri kenti doğal-coğrafi bir mekân olarak olumlu bulurken, fiziki alt ve üstyapı konusunda olumsuz ve çekinceli tutum takınmaktadırlar. Kentin kendilerine sunduğu hizmet ve imkânları da sınırlı ve yetersiz görmektedirler. Gerek üniversitedeki gerekse kentteki eğitim, kültür ve sanatla ilgili aktiviteler konusunda benzer bir tutum sergilemektedirler. Buna karşın öğrencilerin, kentin kendilerine sağladığını düşündükleri özgür ortamdan önemli ölçüde memnuniyet duydukları görülmektedir. Sonuç olarak, öğrenciler mezun olduktan sonra Tekirdağ'ı yaşayabilecekleri ve ileride mesleklerini yapabilecekleri bir kent olarak görme noktasında kararsız kalmaktadırlar.

Ulus Kent Ki̇mli̇ği̇ni̇n Oluşumunda Meydanlarin Rolü Üzeri̇ne Bi̇r Değerlendi̇rme: Bakü Örneği̇

Genel Türk Tarihi Araştırmaları Dergisi

Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi, Fransız İhtilali ve Viyana Kongresi’nin ardından günümüz Avrupa Devletlerinin sınırları şekillenmeye başlarken bu sınırlar içerisinde yaşayan toplumları “tanımlama” anlayışı da değişmiştir. Milliyetçiliğin ideolojik olarak hükümetlerin gündeminde olması, hâkim ideoloji çerçevesinde topluma yön verilmesi ile sonuçlanmıştır. Yönetimler tarafından toplumu kendi baskın görüşleri altında toplayabilmek için çeşitli araçlar üretilmiştir. Bu süreçte kentler, toplumsal dönüşüme neden olan esas araçlardan biri olarak öne çıkmıştır. Medeniyetin beşiği olarak göz önünde bulundurulan kentler, tarih boyunca baskın ideolojinin nesiller arası aktarımını sağlayan dinamiklerden olmuştur. Kentlerin kırsal bölgelere nazaran her türlü imkana sahip olması, bu bölgelerin demografik merkez haline gelmesini sağlamıştır. Kentlerde ortaya çıkan demografik üstünlük, topluma aynı ülkü etrafında birleşme imkanı verdiği gibi, benzer davranış şekilleri geliştirmede de etkili olmuşt...

Mahalle Kültürünün Kentli̇li̇k Bi̇li̇nci̇ Üzeri̇ne Etki̇si̇: Karaman Örneği̇

Journal of International Social Research

Öz Çalışmanın amacını, kentlerde yaşayan bireylerde kentlilik bilincinin oluşturulması için öncelikle mahalle kültürünün oluşturulması gerekli olduğu düşüncesi belirlemektedir. Bu amaçla çalışmada mahalle kültürünün kentlilik bilinci oluşması üzerine etkileri araştırılmaktadır. Aynı zamanda modern mahalle ile geleneksel mahalleler arasında mahalle kültürü oluşması açısında fark olup olmadığı da çalışmada analiz edilmektedir. Nicel araştırma tekniklerinden olan anket yöntemi ile yapılan çalışma Karaman ilinin 5 ayrı mahallesinde yaşamakta olan bireyler üzerinde gerçekleştirilmiştir. Kolayda örnekleme yöntemiyle 146 mahalle sakininden anket tekniği ile toplanan verilerin keşfedici ve doğrulayıcı faktör analizi, MANOVA ve Kanonik Korelasyon yöntemleri aracılığıyla analiz edilmesi sonucunda; mahalle kültürü ile kentlilik bilinci arasında pozitif yönde (%48) orta düzeyli bir ilişkinin olduğu, kentlilik bilinci değişkeninin toplam varyansının %14'ünün mahalle kültürü değişkeni tarafından açıklandığı belirlenmiştir.

Kent Kültürü ve Kentlilik Bilincinin Oluşumunda Şehrengizlerin Rolü

2016

Kent bircok temel ozellige sahiptir. Din, kultur ve medeniyet degerlerini maddi bicimlerle ortaya koymaktadir. Kent, ozelliklerini gecmisten devralmakta ve gunumuzde devam ettirmektedir. Bu ozellikleri, cesitli degisim ve donusumlerle gelecege aktarmaktadir. Bu aktarma mimari, edebi ve tarihi eserler gibi bazi araclarla gerceklesmektedir. Şehrengizler, onlardan biridir. Kent, varligini kentli ile devam ettirebilir ve ancak kentli ile donusebilir. Kentli kenti olusturmak ve donusturmek icin miras aldigi degerleri kullanir. Bu degerleri icinde barindiran eserlerden biri de sehrengizlerdir. Divan siirinde yer alan “Şehrengiz”, Osmanli sehirleri ve sehirlileri hakkinda malumat vermektedir. Bu malumatlar ayrica sehirdeki bicimler ve onlarin degerlerini, tarihi ve kulturel birikimini; hayat ve sanat anlayisini hissettirmekte ve anlatmaktadir. Makale icin, Agâh Sirri Levend’in (1958), “ Turk Edebiyatinda Şehrengizler ve Şehrengizlerde Istanbul ” adli calismasi incelenmis; eserden kenti v...

Kent Kültürü ve Kentlilik Bilinci: Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Örneği

Akademik incelemeler dergisi/Akademik incelemeler: sakarya üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü dergisi, 2023

Bu çalışmanın amacı, kent kültürü ve kentlilik bilincinin gelişmesi noktasında kentin merkezi ve yerel yönetimlerine ait kurum ve kuruluşlarının, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi akademik personelini ne derecede dikkate aldıklarını belirlemek, akademik personelin kent kültürü ve kentlilik bilincinin gelişimi konusundaki algı düzeylerini ortaya çıkarmak ve araştırma bulgularına dayalı olarak önerilerde bulunmaktır. Araştırmanın çalışma evrenini, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi'nde görev yapan 1.086 akademik personel oluşturmaktadır. Çalışmaya Erzincan ilçelerinde bulunan yüksekokul ve meslek yüksekokulları zaman darlığı ve ulaşım zorluklarından dolayı dahil edilmemiştir. Gerek yerleşkede gerekse yerleşke dışında bulunan tüm fakülte, yükse okul ve meslek yüksek okullarına anket formları elden ulaştırılmıştır. Tıp fakültesi ve Sağlık Hizmetleri yüksekokulu yöneticilerinin çalışmaya katkı vermek istememelerinden dolayı bu iki birim kapsamdışı tutulmuştur. Anket formları 268 kişi tarafından doldurulmuştur. Veri toplama aracı olarak nicel araştırma tekniği olan tarama deseni (anket deseni) kullanılmıştır. Anket soruları Belli ve Aydın'ın (2017) "Kent Kültürü ve Kentlilik Bilincinin Oluşumunda Üniversitelerin Rolü: Mustafa Kemal Üniversitesi Örneği" adlı çalışmasından alınmıştır. Araştırmada elde edilen verilerin çözümlenmesinde, sosyal bilimlerde istatistiksel analiz için oldukça yaygın olarak tercih edilen SPSS programı kullanılmıştır. Araştırma sonucuna göre; Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi akademik personeline, kent kültürü ve kentlilik bilincinin geliştirilmesi konusunda kentte yer alan diğer paydaşlar tarafından (merkezi ve yerel yönetimlere ait kurum ve kuruluşlar) hak ettikleri değerin verilmediği sonucu ortaya çıkmıştır.

Kentlilik Bilinci ve Balıkesir’den Yarım Asırlık Bir Örnek:Yeni Çarşı Deneyimi

Son dönemde yerel yönetimlerin popüler kavramlarından biri haline gelmiş olan kentlilik bilinci, bir kentin orada yaşayanlar tarafından nasıl kullanılması ve sağlıklı gelişmesi gerektiği ile ilgili kavramların tümünü kapsamaktadır. Bu çalışmada, kentlilik bilinci ve ilişkili kavramların ele alınması, kentlilik bilinci oluşumunu sağlayan etkenlerin tartışılması ve Balıkesir’de 1950 yılında kentlilik bilincinin gelişmişlik düzeyini gösteren bir örneğin açıklanması amaçlanmıştır. Söz konusu dönemde kentlilik bilincinin gelişmişliğinin nedenlerinin sorgulanması, sonucunda bizlere günümüzde bu bilincin gelişebilmesi için gerekli olan anahtar ilkeleri sunabilmesi açısından önem taşımaktadır.

'UZAK' ŞEHİRLERDE ÜNİVERSİTE, KENT KİMLİĞİ VE KENTSEL ALGI İLİŞKİSİ: BAYBURT İLİ ÖRNEĞİ

Özet Bu çalışma, Garbın bilişselinde 'uzak' yerler olarak tahayyül edilen ve epey uzun zaman Şarkın bile uzağında tutulmuş bir şehri; Bayburt'u deneyimleyen yerli halkın, 'geç' gelen formel bir eğitim kurumuyla kurduğu 'hemşerilik' ilişkilerine odaklanmaktadır. 'Uzak' insanların, kentsel habitatları içerisinde biçimlenen kent algısı ve 'yakın' hissettikleri kent dinamiğinin, Bayburt Üniversitesi ile birlikte nasıl bir dönüşüm geçirdiğini açıklamak ve onların tanıklığında açığa çıkan kent kimliğini okumak, çalışmanın amacını teşkil etmektedir. Çalışmanın problematiği; şehrin çekirdeğinde kurulan Üniversite ile canlı bir ilişkiyi sürekli kuran ve bu ilişki setiyle kentliliğine ve kentine yeni anlamlar yükleyen halkın, Bayburt'u anlarken ve anlatırken Üniversiteye ne kadar temas ettiği, Üniversitenin kent kimliğinin bileşeni olarak nasıl bir algısal karşılık bulduğudur. Bu bağlamda, kent halkından örneklem olarak seçilen 200 katılımcıya, önceden hazırlanmış anket soruları yöneltilmiş, katılımcılardan alınan yanıtlar SPSS programında analiz edilerek bulgulara ulaşılmıştır. Çalışma bulguları, Bayburt Üniversitesi ile birlikte, kentlinin kentsel bağlarının ve kenti anlamlandırma biçimlerinin olumlu bir değişim gösterdiğini, kentin gelecekteki konumunun daha iyi olacağına dair bir umudu canlı tuttuğunu göstermektedir. Abstract This work focuses on the 'citizenship' relations between of the formal education institution which comes 'late' and native population which experienced Bayburt where is a city that is imagined as 'distant' places of West's Cognition and also is held the 'distant' from East for a lonf times. The aim of this work is to explain how transformation that 'distant' peoples feel intimate with urban dynamic and their urban perception that is formed in urban habitat, with the Bayburt University. Another aim of the work is also to read urban ıdentity that has been opened in people's testimony. The problem of work is how much contact the citizens who constantly establish a living relationship with the University that was built in the heart of city and who have new meanings about urbanity and the city with this set of relations, the University while understanding and explaining the Bayburt and how finds a perceptive response the University as a component of urban ıdentity. In this context, pre-prepared questionnaires were directed to 200 participans who were selected as sample from urban people and was reached the findings while analyzed the answers that is received from the participans. The findings of the study show that urban ties and the ways of expressing the city of citizens have shown a positive change and citizen has kept a hopeful hope that the city's future position will be better with Bayburt University.