Struggle for Existence in the Theological Perspective of the Ahl Al-Sunnah (Hanafi-Ash'ari Agrement or Disagrement) (original) (raw)

Continuous Creation Criticism in Hanafi -Maturidite Scholar Shams al-dīn al-Samarqandi

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi (ÇÜİFD)

Şemsüddin es-Semerkandî mantık, matematik, astronomi, mübâhase, felsefe ve kelam alanlarında yazdığı eserler ile kendisini aklî ve naklî ilimlerde kanıtlamış önemli bir Türk-İslam âlimidir. Karakteristik problemlerde benimsediği görüşleriyle Hanefî-Mâturîdî kimliğini ön plana çıkaran Semerkandî, Hanefî-Mâturîdî gelenek içerisinde felsefî kelâm yöntemini benimseyen ilk âlim olarak temâyüz etmektedir. Cevher-araz hakkındaki tanım ve yorum farklılıkları, kelam ekollerinin gerek kendi içlerindeki gerekse de filozoflarla aralarındaki ihtilafın temel dinamiğini oluşturmuştur. Hudûs delili de âlemin kıdemini iddia eden filozoflara karşı âlemin hudûsünü ispat etmeye çalışan cevher-araz merkezli önemli bir kozmolojik argümandır. Eş’arîler, birinci zaman diliminde var olan arazın ikinci zaman diliminde de aynı şekilde var olması anlamında arazların bekasını imkânsız görmüşlerdir. Bu yüzden onlara göre arazlar her an yeniden yaratılmak suretiyle iade edilmektedir. Cevher-araz zorunlu birliktel...

The Classical Islamic Arguments for the Existence of God

In this study, the first forms of kalam arguments in the transition from the Mutaqaddimin to the Mutaahhirin are given. Throughout the study, references are made to some missing parts in Wensick's Muslim Creed, and in this context, comparisons are made between three schools of kalam thought on the subject of evidence in kalam tradition. The first of these is the approach that completely rejects the rational argument and claims that the existence of God can only be known through revelation (sam'). The second is the rationalist approach adopted by the Ash'aris Allah'ın Varlığı ile İlgili Klasik Dönem İslamî Deliller *

A Holistic Approach to Some Koranic Comments of al-Ash’ari on Will.

Eskiyeni, 2015

RAl-Ashari was undoubtedly one of the leading scholars who played an impor- tant role in the growth of Islamic culture and thought in the early 4th century hegira. A lot of criticism has been directed against al-Ashari himself and the Ashari school by Islamic as well as Western scholars. It has been claimed that the Ash’ari teology school contributed greatly to the spread of a strong pre-determinist perception of fate (al-Cab- riyya) among Muslim societies. In this article, while examining al-Ashari’s opinions about will and his comments of Quranic verses, we usually look at the context from which his comments were made. While al-Ashari has agreed that human action has an existence, he could not take up a clear position about human’s role in his action. As a consequence of his overreaction against Mutazila, he made statements which amounted to restricting human’s freedom of action and stripped human of his power to choose his actions.

The teology of abû shakûr al-sâlimî

2019

TEZ11737Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2019.Kaynakça (s. 330-362) var.xiii, 362 s. ; 29 cm.Ebû Şekûr es-Sâlimî, Hanefî-Mâtürîdî Kelam geleneğine mensup bir alimdir. O, Mâtürîdîliğin neşet ettiği Semerkand şehrinin Keş beldesinde hicri V. asrın ilk yarısında doğmuş ve muhtemelen VI. asrın ilk çeyreğinde de vefat etmiştir. Sâlimî’nin kelam anlayışını ele alan bu araştırma, giriş, sonuç ve üç bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde araştırmanın konusu, önemi, amacı, yöntemi ve kaynaklarının yanısıra, dönemin sosyokültürel durumu, Sâlimî’nin kimliği ve mezheplere yaklaşımı hakkında bilgi verilmiştir. Birinci bölümde; Sâlimî’nin, akıl, duyular, haber ve bunlarla bağlantılı konular ekseninde bilgiye; tabiat, ruh ve hareket, gök cisimlerinin hudûsü bağlamında varlığa; yaratıcının zatı ve sıfatlarına dair görüşlerinin değerlendirilmesi merkezinde ilahiyat bahisleri ele alınmıştır. İkinci bölümde; Sâlimî’nin, imanın mahiyeti, bilgiyle ilişkisi, tasnifi, İslâm ve amel kavramlar...

An Analysis on the Theological Tendencies of Non-Maturidi Sunni Hanifis

BEÜ İlahiyat Fakültesi Dergisi

Irak bölgesindeki Hanefîlik, farklı itikadî fırkalarla ilişkilendirilmektedir. Bu fırkalar arasında önceleri Mürcie, sonraki aşamada da genelde Mu‘tezile ismi ön plana çıkmaktadır. Bununla birlikte bu fırkalarla ilişkili olmayan Sünnî eğilimli Hanefîlerin de olduğu bilinmektedir. Irak bölgesinde bu niteliğe sahip pek çok Hanefî bulunmaktadır. Maveraünnehir bölgesindeki Sünnî oluşumun (Mâtürîdîlik) parçası olmayan bu Hanefîler, Irak’ın yanı sıra Şam ve Mısır’da dağınık küçük gruplar halinde Hanefîliği temsil etmişlerdir. Ancak bölgedeki güçlü Mu‘tezile etkisi nedeniyle çok fazla görünür olmayan bu Hanefîler, Sünnî eğilimlerinin çerçevesini belirleyen itikadî bir yapı da ortaya koyamamışlardır. Mesailerini daha çok fıkhi faaliyetlere yoğunlaştıran batı bölgelerindeki bu Hanefîlerin itikadî/kelami meselelere ilgisi ise sınırlı kalmıştır. Öyle ki kelama bu ilgisizlikleri sebebiyle uzun süre itikadî görüşlerini derleyen bir metin dahi yazmamışlardır. Bu türden bir metin, ancak 4/10. yy b...

Al-Ghazzālī’s View of the Soul and His Agnostic Approach

Metazihin: yapay zeka ve zihin felsefesi dergisi, 2021

Mysteries regarding the nature of the mind remain the main subject of philosophical investigations from past to present. Theories put forward to eliminate these mysteries, in a general framework, can be roughly classified as the dualist view, which states that the mind is immaterial, and the body is material; and the monist view, which claims that only matter (materialism) or only mind (idealism) exists as a single substance. The primary aim of this paper is to present al-Ghazzālī 's views on the soul, as a theologian, in a systematic way and to reveal al-Ghazzālī's position on the issue. In order to achieve this aim, the paper first examines the existing definitions of the soul, then discusses how al-Ghazzālī defines the soul and the elements related to the soul, such as the nafs, the aql, the heart, and the problems created by the results of these definitions. Finally, the paper claims that al-Ghazzālī can be identified as a dualist agnostic/mysterian regarding the nature of the soul.

Laura Hassan. Ash‘arism Encounters Avicennism: Sayf al-Dīn al-Āmidī on Creation

Nazariyat (Nisan) / Cilt: 9 / Sayı: 1, s. 115-122., 2023

Kelâm tarihinin tahkik döneminde yaşayan Seyfeddin el-Âmidî (ö. 631/1233), bu devrin önde gelen, ancak bilimsel üretimi ve görüşleri hakkında fazla çalışma ve bilgi olmayan, önemli bir halkasıdır. O, Fahreddin er-Râzî (ö. 606/1210) ile çağdaş olması, kelâm ve felsefeyi uzlaştırma tarzı, klasik sorunlara ürettiği çözümlerle oldukça etkili bir yazar ve düşünürdür. Bu sebeple, Laura Hassan'ın Eş'arîlik ve İbn Sînâ arasında Âmidî'nin yaratma teorisini incelediği ve SOAS'ta 2017 yılında doktora tezi olarak savunduğu eseri, bu alandaki eksikliği giderme yönünde önemli bir adımdır. Sekiz ana bölümden oluşan kitabın ilk başlığı Âmidî'nin hayatı ve eserlerine ayrılmış, en-Nûru'l-bâhir'den Gâyetü'l-merâm'a eserleri, tarih sırası ve felsefî ya da kelâmî ağırlığına göre tanıtılmıştır. Biyografi kısmında ise Âmidî'nin seyahatleri, bilimsel-siyasi ilişkileri, aklî-naklî ilimler silsilesi de kronolojik işlenmiş ve bu kısım, Âmidî'nin hayatına yer veren eserlerdeki çelişkileri ele alan bir başlıkla bitirilmiştir. Eserin ikinci bölümünde, Âmidî'nin yaratma teorisi Eş'arî atomculuk ile İbn Sînâ hilomorfizmi arasına yerleştirilmiştir. Burada İbn Sînâ'nın bu konuda Yeni Platoncu bir anlayışı İslamileştirmesi ile Eş'arî atomculuğun kadim-hâdis ayrımına dayalı ontolojisi vurgulanmıştır. Yazar, İbn Sînâcı yaratmanın, Eş'arîleri görüşlerini gözden geçirmeye sevk ettiğini ve Âmidî'nin, kelâm ve felsefenin sınırlarında dolaşan biri olarak her iki doktrini alımladığını belirtmektedir. İlki metafizik bir arka plan üzere âlemin ezelîliğini mümkün ve zorunlu varlık ayrımıyla açıklamış, diğeri ise Allah dışında her şeyin hâdis olduğunu iddia eden fizikî bir

HİNT ALT KITASINDA EHL-İ HADİS VE EHL-İ KUR’ÂN EKOLLERİ ARASINDAKİ TEMEL İHTİLAF KONULARI / The Difference of Understanding between Ahl al-Hadith and Ahl al-Quran Idea Schools Basic Dispute Issues in the Indian Subcontinent

2018

Hint alt kitasinda, dini siyasi ve sosyo-kulturel faktorlerin etkisiyle farkli isimlerle yeni bazi dini olusumlar ortaya cikmistir. Ozellikle 19. ve 20. yuzyillarda Ingiliz somurgesine tepki veren Musluman dusunurler, Muslumanlari dinin asil kaynaklari olan Kur’ân’a ve Sunnet’e uymaya davet etmistir. Onlar bu sekilde dini cesitli bid’at ve hurafelerden temizlemeyi hedef edinmislerdir. Bu makalede 19. yuzyil Hint alt kitasinda ortaya cikan Islâmi fikir ekollerinden Ehl-i Hadis ve Ehl-i Kur’ân adli iki farkli egilimin ilmi acidan ele alinip incelenmesi hedef alinmistir. Oncelikle dusuncelerini fikih mezheplerini reddederek hadisle ameli on plana cikaran Ehl-i Hadis ile hadisleri reddeden ve ana kaynak olarak Kur’ân’i alan bu iki farkli anlayisin temel argumanlari ele alinmistir. Daha sonra ise aralarindaki temel ihtilaf konulari agirlikli olarak mezhepler tarihi ve cagdas Islâm dusuncesi baglaminda incelenmistir. ***** Under the influence of religious political and socio-cultural fa...

Allah’ın Varlığını Aklen Bilmeye İlişkin Mâtürîdî'nin Gâye ve Nizam Delili / The Argument of Hikmah and Tadbir to Prove The Existence of God According to al-Maturidi

Journal of History Culture and Art Research, 2015

Mâtürîdî İslâm düşünce tarihinde önemli bir yere sahip bulunan düşünürlerden biridir. Öyle ki Mâtürîdî (333/944) Ebû Hanîfe geleneğinin en güçlü simasıdır ve Ehl-i Sünnet kelâmının kuruluşunda en büyük paya sahiptir. Mâtürîdî'nin düşüncesinde "hikmet" ve "tedbîr" kavramları çok önemli bir yere sahiptir, o Allah'ın varlığını bilmek için hikmet ve tedbîr terimleriyle ilşkilendirdiği gâye ve nizam delilini kullanmıştır. Ayrıca o kötülük (şer) olarak gördüğümüz şeyler dahil var olan tüm şeylerin "hikmet"in bir tezahürü olarak ortaya çıktığından bahsetmiştir. Mâtürîdî'nin düşünce sisteminde Allah'ın varlığı bilmek için kullanılan teleolojik delil ki doğadaki düzenlilik, güzellik ve tedbirin gözlemlerinden, analojik veya endüktif muhakemenin bazı türleri aracılığıyla ilerler, sonuç olarak bunlar bir tasarımcının (Allah) işi olmalıdır. Bu Makalede gâye ve nizam delili ile ilgili Mâtürîdî'nin evrendeki düzeni ispat etmeye yönelik ortaya koymuş olduğu argümanlar ayrı başlıklar halinde ele alınmış ve tartışılmıştır.