İsteğe Bağlı İngilizce Hazırlık Programının Öğrenci ve Okutman Görüşlerine Göre Değerlendirilmesi (original) (raw)

Üniversite Hazırlık Programı Öğrencilerinin İngilizce Okumaya Yönelik Tutumlarının İncelenmesi

Turkish Studies-Educational Sciences, 2020

Reading is an important skill for language learners especially in the context of academia. Studies have shown that reading extensively has a profound impact on vocabulary knowledge (Hu & Nation, 2000; Liu & Zhang, 2018), grammatical competence (Lee et al., 1996) and writing skills (Krashen, 2004). Given the importance of reading in English in academic life, university students are expected to be willing to read in English. Now that university students' attitudes towards reading will affect their choices in individual activities (Senemoğlu, 2004), it will be useful to determine these attitudes and to investigate their relationship with variables that might potentially affect them. In this respect, the purpose of this study is to investigate university level English preparatory class students' attitudes towards reading in English with respect to some variables (gender, school shift and faculties). The study data have been collected via a Personal Information Form and the Attitudes towards Reading in English Scale developed by the researcher. The Cronbach Alpha reliability coefficient for the questionnaire has been calculated to be 0,95. The actual data of the study have been collected from 306 university level English preparatory class students via the 33-item, one-dimensional Attitudes towards Reading in English Scale. As well as descriptive analysis methods such as means and standard deviations, t tests and analyses of variance have been utilized in data analysis using SPSS package program. The findings of the study revealed that university level English preparatory class students' attitudes towards reading in English do not differ with relation to their genders, school shifts or the faculties they are going to attend. In other words, whether students are female or male, day-shift or evening-shift, and that they are going to attend different faculties does not seem to have an effect on their attitudes towards reading in English.

Ortaokul İngilizce Hazırlık Sınıfı Programı Pilot Uygulamasının Öğretmen Görüşlerine Göre Değerlendirilmesi

Uluslararası Toplum Araştırmaları Dergisi-International Journal of Society Researches, 2018

Bu araştırmanın amacı 2017/2018 öğretim yılında pilot uygulanmasına başlanan ortaokul İngilizce hazırlık sınıfı İngilizce programının öğretmen görüşlerine göre değerlendirilmesidir. Bu amaçla pilot uygulamanın yapıldığı 3 okulda görev yapan 17 öğretmenden, 6 sorudan oluşan yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığı ile veriler toplanmış, tematik analiz yapılarak kod ve temalar belirlenmiştir. Görüşme soruları temelde programın ögeleri olan hedef, içerik eğitim durumları ve sınama durumlarına dair öğretmen görüşlerini belirlemek üzere kurgulanmıştır. Araştırma sonuçlarına göre öğretmenler hazırlık sınıfı uygulamasını desteklemekle beraber, kazanım sayısının fazla ve içeriğin öğrencilerin bilişsel seviyelerinin üzerinde olduğunu ifade etmektedirler. Bunların yanı sıra, ders kitaplarındaki içeriğin sarmal programlama yaklaşımı ilkelerini karşılamadığını, görsel açıdan yetersiz olduğunu ve konuşma, dinleme becerilerine gereken ağırlığın verilmediğini belirtmektedirler. Araştırmaya katılan öğretmenler, okullarının fiziki alt yapılarının yeterli olduğunu düşünmekte, EBA ve akıllı tahta gibi donanımların süreci istenen düzeyde desteklediğini düşünmektedir. Kazanım sayısının fazlalığı, içeriğin yoğunluğu, dinleme ve konuşma becerilerine ayrılan sürenin yetersizliği gibi sebeplerin yine yabancı dili kullanmanın yerine o dilin kurallarını bilen bireyler yetiştirme ile sonuçlanabileceğini ifade etmektedirler. Abstract Aim of this study is to evaluate English preparatory class, which has started as pilot scheme, curriculum according to teachers’ ideas working in preparatory classrooms. The data were collected from 17 teachers form 3 different schools by means of semi-structured interview form consisting of 6 questions, the gathered data were divided into codes and themes. According to results teachers were in favor of continuing preparatory class but they indicated that this class shouldn’t be compulsory. Teachers indicated that number of goals defined in the curriculum were too many o teach in a year. Similar, teachers found the content too intense and the new vocabularies presented in the book were not update and not for daily life. The subjects-matters and examples were not coherent with students’ cognitive development. Teachers ideas were positive for infrastructure capacity of the schools. They express that schools having interactive boards and internet connections were enough to create better environment for teaching. Furthermore, Educational Informatics Network (EBA) presents many new documents including audiovisual ones. Allocated time for skills were criticized by teachers, because of allocating shorter times for speaking and writing. Out number of goals, intensive content and giving less importance to speaking and writing urged teacher having grammar based teaching. According to the teachers this preparatory classroom application should be continue as a noncompulsory class but curriculum should be revised.

Üniversitelerde İngilizce Dersi Hakkında Öğrenci Tutumlarının Değerlendirilmesi

Turkish journal of educational studies, 2014

Özet Çalışmada zorunlu İngilizce dersi alan üniversite öğrencilerinin bu derse yönelik tutumlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Bu çalışmada öğrencilerin İngilizce dersine yönelik tutumları, Gömleksiz (2003) tarafından geliştirilen İngilizce duyuşsal alana ilişkin tutum ölçeği kullanılarak ölçülmüştür. Çalışmanın evrenini, 2012-2013 eğitim-öğretim yılında Bingöl Üniversitesi'nde farklı bölümlerin birinci sınıflarında okuyan toplam 2428 öğrenci oluşturmaktadır. Örneklemi ise, seçkisiz örneklem alma yöntemiyle seçilen 239 öğrenci oluşturmaktadır. Öğrenciler yabancı dil dersini birinci sınıfta aldıkları için örneklem birinci sınıflardan seçilmiştir. Araştırmanın bulgularından bazıları şunlardır: Öğrencilerin İngilizce dersine yönelik tutumları, ilgi ve güven alt boyutları ile ölçeğin tamamında kısmen katılıyorum düzeyinde iken, kullanışlılık ve öğretmen alt boyutlarında ise katılmıyorum düzeyindedir. Cinsiyet değişkenine göre kullanışlılık alt boyutunda erkek öğrencilerin ingilizce dersine yönelik tutum puanları kadın öğrencilere göre daha yüksektir. Üniversite öncesi ingilizce dersi alıp almama değişkenine göre, ders alan öğrencilerin ingilizce dersine karşı tutum puanları, almayan öğrencilere göre daha yüksektir. İlişkisiz grupların bölüm değişkenine göre, ilgi alt boyutunda, Tıbbi Dökümantasyon, İnşaat Mühendisliği ve Türk Dili ve Edebiyatı bölümü öğrencilerinin İngilizce dersine yönelik tutum puanlarının, diğer bölümlerdeki öğrencilerin tutum puanlarından, kullanışlılık alt boyutunda ise, sadece İnşaat Mühendisliği bölümü öğrencilerinin İngilizce dersine yönelik tutum puanlarının, diğer bölümlerdeki öğrencilerin tutum puanlarından daha yüksektir.

Üniversite Hazırlık Programı Öğrencilerinin İngilizce Dil Laboratuvar Dersine Yönelik Tutumlarının Belirlenmesi

Bu çalışmanın amacı üniversitede öğrenim gören İngilizce hazırlık programı öğrencilerinin İngilizce dil laboratuvar dersine yönelik tutumlarını belirlemektir. Çalışma betimsel nitelikte olup, 2010- 2011 öğretim yılı güz döneminde Bülent Ecevit Üniversitesi zorunlu hazırlık programına devam etmekte olan 451 öğrenci ile yürütülmüştür. Araştırmanın verileri araştırmacılar tarafından geliştirilen “İngilizce dil laboratuvar dersine yönelik tutum ölçeği” ile toplanmıştır. Öğrencilerin İngilizce dil laboratuvar dersine yönelik tutum ortalamaları 3,57 bulunmuştur. Öğrencilerin tutum puanları öğrenim gördükleri kura göre farklılık göstermekle beraber; cinsiyetlerine, mezun oldukları orta öğretim türüne ve öğrenim gördükleri fakülteye göre farklılık göstermemektedir.

Ortaokul İngilizce Öğretim Programının Öğretmen Görüşlerine Göre Bağlam, Girdi, Süreç Ve Ürün (CIPP) Modeli İle Değerlendirilmesi

İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2017

Importance of foreign language teaching is increasing around the globe day by day. This also develops in a similar way in Turkey. Along with following many different ways and methods in foreign language teaching in the world, importance of foreign language teaching is increasing in Turkey and there are studies being conducted on this matter. In this study, evaluation of secondary school English Teaching Program according to the remarks of teachers with CIPP (Context, Input, Process and Product) model is targeted. Descriptive model was used since an existing situation is tried to be revealed. Population of the study consists of 60 English teachers performing their duties in five different educational areas in the Elazığ province center. In order to determine if there is a significant difference according to context, input, process and product aspects of the program according to teachers` professional experience variable, firstly homogeneity test of variance was conducted. As a result of the conducted variance analysis, according to the teachers` professional experiences, of significance was determined in context aspect. In other aspects, such difference was not encountered.

İngilizce Hazırlık Programına Devam Eden Üniversite Öğrencilerinin İngilizce Özyeterlik İnançlarının İncelenmesi

Güz/Fall 2020 IBAD Sosyal Bilimler Dergisi IBAD, 2020

Bu araştırmanın amacı İngilizce hazırlık programına devam eden üniversite öğrencilerinin İngilizce özyeterlik inanç düzeylerini ve bazı kişisel özelliklerin İngilizce özyeterlik inancında etkili olup olmadığını belirlemektir. Araştırma, nicel araştırma desenlerinden betimsel tarama desenine göre tasarlanmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu İstanbul’da bir özel üniversitenin ve bir devlet üniversitesinin hazırlık bölümünde öğrenim gören 410 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmanın verileri Hancı-Yanar ve Bümen (2012) tarafından geliştirilen “İngilizce ile İlgili Özyeterlik İnancı Ölçeği” kullanılarak toplanmıştır. Veri analizinde öğrencilerin kişisel özellikleri ve İngilizce özyeterlik inancını belirlemede betimsel istatistiklerden, bazı kişisel özelliklerine göre özyeterlik düzeyleri arasında fark olup olmadığının belirlenmesinde ise t-testi ve tek yönlü varyans analizinden yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda öğrencilerin İngilizce özyeterlik inancının orta düzeyde olduğu saptanmıştır. Öğrencilerin İngilizce özyeterlik inanç düzeyleri en yüksek okuma becerisinde ortaya çıkarken bunu sırasıyla dinleme, konuşma ve yazma becerileri takip etmiştir. Kişisel özellikler açısından öğrencilerin cinsiyeti, herhangi bir işte çalışma durumu, kaldığı ortam ve aylık harcaması İngilizce özyeterlik inancı üzerinde etkili bulunmazken; okul türü, akademik başarı, dil seviyesi ve yaşadığı yer değişkenlerinin İngilizce özyeterlik inancında etkili olduğu tespit edilmiştir.

Açıköğretim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Lisans Programının Öğrenen Görüşlerine Göre Değerlendirilmesi

Turkish Studies - Educational Sciences, 2021

In this study, it is aimed to evaluate the Anadolu University Open Education Faculty Turkish Language and Literature Undergraduate Program, which is carried out through open and distance education, according to the learner views within the framework of Stufflebeam's Context, Input, Process, Product (CIPP) Evaluation Model. In the study, explanatory method (QUANTITATIVE → qualitative), one of the mixed method research designs, was used. The study group of the research consists of learners who graduated from the Program. Both quantitative and qualitative data were collected in the study between 14 June-19 July 2019. Quantitative data were collected through the "Turkish Language and Literature Program Evaluation Questionnaire" prepared according to the CIPP Model. While there are 4 items about personal information in the first part of the questionnaire, in the second part, a total of 60 items were included; 16 items on the context dimension, 10 items on the input dimension, 24 items on the process dimension and 10 items on the product dimension. 335 graduates answered the questionnaire. Qualitative data in the study were collected from 10 learners who graduated from the Program in 2018 and 2019, and participated in semistructured interviews. Percentage and frequency tables, one-sample t-test, and one-way analysis of variance (ANOVA) were used in the analysis of quantitative data. Qualitative data were analyzed by descriptive analysis method. According to the results obtained; the participants think that the program objectives have been determined in accordance with the needs of the learners, the learning resources have been designed in accordance with the objectives of the program, the learning activities have been carried out in accordance with the learners' expectations and the determined learning outcomes in the program have been achieved. However, while no significant difference was observed in the scores of the learners in context, input, process and product dimensions according to gender, age and marital status, a difference in favor of employees was observed in the process dimension according to working status. In addition, with the descriptive analysis findings, the need for some improvement studies in the textbooks, exams and application elements in the program was determined. Keywords: Turkish language and literature, open and distance learning, program evaluation, CIPP model, learner views

Ortaokul Düzeyinde Yabancı Dil Ağırlıklı Programların Öğrenci Görüşlerine Göre Değerlendirilmesi

Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü dergisi, 2022

ÖZ Türkiye'de yabancı dil öğretimi uzun yıllar devam etmesine rağmen, yabancı dil öğretiminde hedeflenen düzeye ulaşılamamaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ortaya çıkan sorunlara çözüm olarak, ortaokul düzeyinde belirlenen pilot okullarda yabancı dil ağırlıklı program uygulanmasına karar vermiştir. Bu araştırmada; ortaokul düzeyinde yabancı dil ağırlıklı programların, öğrenci görüşleri doğrultusunda değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla durum çalışması modeli kullanılmış ve Kırşehir ilinde, yabancı dil ağırlıklı programların uygulandığı ortaokullarda 6. sınıfta öğrenim gören 4 öğrencinin görüşlerinden yararlanılmıştır. Araştırmada veriler, yapılandırılmış ve yarı yapılandırılmış maddeler içeren görüşme formu ile elde edilmiştir. Elde edilen bulgular incelendiğinde; yabancı dil ağırlıklı sınıflarda öğrenim gören katılımcı öğrenciler, konuların ve etkinliklerin, arkadaşları ile İngilizce olarak iletişim kurmalarını sağladığı ve onlar için eğlenceli bir eğitim ortamı oluşturduğu görüşündedir. Katılımcı öğrenciler, konuların öğrenilmesi ve etkinliklerin yapılabilmesi için önerilen sürenin yeterli olduğunu dile getirmektedir. Programların değerlendirme boyutuna ilişkin katılımcı öğrenciler, ünite bittikten sonra değerlendirildiklerini ifade etmektedir. Katılımcı öğrenciler, yabancı dil ağırlıklı sınıflarda yaşadıkları en büyük sorunun İngilizce kelimelerin telaffuzu olduğu konusunda hemfikirdir. Programda öğrenilmesi gereken kelimelerin oldukça yoğun olması nedeniyle öğrenciler kelime öğrenmede zorluklar yaşamaktadır. Ayrıca dinleme metinlerinde kelimelerin farklı telaffuz edilmesi ve hızlı konuşulması nedeniyle metinleri anlamakta zorluk yaşadıklarını dile getirmektedir. Anahtar Kelimeler: Ortaokul düzeyi, yabancı dil ağırlıklı program, öğrenci görüşü.

Özel Yazmanın Öğrenci Görüşlerine Göre Değerlendirilmesi

Özel Yazmanın Öğrenci Görüşlerine Göre Değerlendirilmesi

ÖZET Geleneksel öğretim ortamlarında yazılı anlatım çalışmalarının, öğretmen gözetiminde ve denetiminde yapıldığı bilinmektedir. Eğitim öğretim ortamlarında yazma konusunu öğretmenin belirlediği, içerik ve biçim açısından yönlendirilerek ortaya çıkan ürünün öğretmen tarafından değerlendirildiği, öğretmen merkezli bir anlayışın sergilendiği gözlenmektedir. Bunun yanında özel yazma, öğrenciyi merkeze alan yaklaşımların ön plana alındığı öğretim anlayışına uygun bir yazma süreci olarak ortaya çıkmaktadır. Özel yazma; yazının konusuna, türüne ve yazma süresine öğrencilerin karar verdiği; değerlendirmeyi öğrencilerin gerçekleştirdiği bir yazma sürecidir. Özel yazma ile yazının tüm sorumluluğu öğrencide toplanmaktadır. Böylelikle öğretmen yazılı anlatım çalışmalarında otoriter konumundan rehber konumuna geçmektedir. Bu çalışmada amaç özel yazma sürecinin öğrencilerin yazmaya dönük düşüncelerindeki değişiklikleri belirlemektir. Bu amaç doğrultusunda gönüllülük esasına göre 42 öğrenciye 12 haftalık süryi kapsayan özel yazma süreci uygulanmıştır. Özel yazma uygulaması sonrasında öğrencilerle görüşme tekniği kullanılarak açık uçlu sorular sorulmuştur. Özel yazma sürecinin etkilerini gözlemek amacıyla özgürlük, özgüven, yazma süresi ve özel yazmanın bireysel olarak öğrenciler üzerindeki etkilerini sorgulama bağlamında sorulan bu sorulara öğrencilerin verdiği yanıtlar, içerik çözümlemesiyle yorumlanmıştır. Çözümleme sonucunda öğrencilerin bir otoritenin beğenisine göre yazmak yerine kendi istedikleri konular üzerine yazmayı, yazma süresine kendilerinin karar vermesini, yazarken tümüyle özgür bırakılmayı istediklerini dile getirmişlerdir. Özel yazma sürecinin sonunda öğrenciler yazarken kendilerini çeşitli açılardan daha özgür, yazma konusunda özgüvenli ve yazma süresini belirleme konusunda sorumluluk alabilecek düzeyde görmektedirler.