Renk ve Fıkhî Hükümlere Tesiri (original) (raw)
Related papers
Tari̇hî Türk Lehçeleri̇nde Renk Adlandirmalari
TURKİSH STUDİES , 2010
Edebiyat, sosyoloji ve sanatın inceleme alanına giren renk kavramı ülke, coğrafya, iklim, yaşam tarzı, ekonomi, siyaset, düşünce ve inanç boyutunda toplumdan topluma farklılık gösterir. Son derece zengin, canlı, yaratıcı ve çeşitlilik gösteren bir renk kültürüne sahip olan Türkçede kültür ve medeniyet bağlamında renk kavramı da zamana bağlı olarak değişime uğramıştır. Tarihî Türk lehçelerindeki renk adlarını tasvirî bir yöntemle köken yönünden incelemeyi amaçlayan bu çalışmada Eski Türkçe, Orta Türkçe, Eski Anadolu Türkçesi ve Osmanlı Türkçesine ait belli başlı yazılı eserler incelenerek bunlarda yer alan renk adları tespit edilmiş ve renklerin özellikleri üzerinde durulmuştur. Pekiştirme, benzerlik ve isim-fiilden oluşturulmuş renk adlandırmaları ise var olan renklerle ilişkili oldukları için inceleme kapsamına dahil edilmemiştir.
Hâli̇d Zi̇yâ Uşakligi̇l’Den Renk Deği̇şi̇mleri̇ Denemesi̇: “Bukalemun-I Ki̇mya”
AVRASYA TERİM DERGİSİ
Tanzimat döneminden itibaren Batı etkisinde kalınarak roman, hikâye, tiyatro gibi ürünlerin verilmeye başlanmasıyla birlikte dönemin yazarları edebî türleri kaleme almakla sınırlı kalmamış, aynı zamanda doğa ve mantık bilimlerine yönelik eserler de kaleme alarak sahip oldukları bilgi birikimini göstermeye çalışmışlardır. Bu yazarlardan biri de matematik, kimya, fizyonomi gibi farklı alanlarda çalışmaları olan, Servet-i Fünûn dönemi Türk edebiyatının önemli temsilcilerinden Hâlid Ziyâ Uşaklıgil’dir. Fransızca, Yunanca gibi dillere hâkim olması, bunun yanında Fransız ve Yunan kaynaklarını okuması, fen ve matematiğe olan ilgisi Uşaklıgil’i bilimsel eserler yazmaya yönlendirmiştir. Çeşitli kimyasal malzemelerin kullanımıyla renk değişimlerini gözlemleyerek hazırladığı bir kimya eseri olan “Bukalemun-ı Kimya” bu bağlamda yazılmış bilimsel eserlerden biridir. Bu çalışmada Hâlid Ziyâ’nın “Bukalemun-ı Kimya” adlı eseri tanıtılmış, eserde geçen deney başlıklarına değinilerek yazarın dili ve ...
Kaşkay Türkleri̇nde Tanri, Göksel Varliklar Ve Gök/Mavi̇ Renk İli̇şki̇si̇ Üzeri̇ne Bi̇r İnceleme
Motif Akademi Halk Bilimi Dergisi, 2022
Makalede, İran’da yaşayan Kaşkay Türklerinin inanç yapısı göksel varlıklar, Tanrı ve mavi renk ilişkisi üzerinden ele alınmıştır. İran’ın güneyinde dağınık halde yaşayan Kaşkay Türkleri, karışık bir coğrafyada yaşamalarına ve kendi dillerinde eğitim almamalarına rağmen kendilerini Türk olarak görmeye ve Türklüklerini yaşatmaya devam etmektedirler. İslam’ın Şiilik mezhebine mensup olan bu göçebe toplum, kültürel kimliklerini, dillerini, inançlarını günümüze kadar korumuştur. Kaşkay Türkleri eski Türk dini ve inançlarını hayatlarının her alanında yaşatmaktadırlar. Dillerinde göksel varlıklarla ilgili Tanrı kelimesi ve Gök Tanrı bağlantısı ile ilgili çok sayıda kelime ve inançlar barındırmaktadırlar ve mavi rengi kutsal bir renk olarak görmektedirler. Kaşkaylarda gök, gök cisimleri ve gök renk (mavi) ve Tanrı arasında doğrudan ve dolaylı bir şekilde bağlantı kurulmaktadır. Bu durum, Kaşkay inanç sistemini hem eski Türk inanç sistemine hem de günümüz Sibirya Türklerinin inanç sistemleri...
Hacimde Bir Tasarım Parametresi Olarak Renk
2011
Renk konusu, ic mimari tasarimda, hacim olcegindeki onemli tasarim parametrelerindenbir tanesidir. Tasarim surecinde malzeme secimiyle, mekan donatilariyla, aydinlatmasistemiyle (isik kaynaklarinin renk ozellikleri) birlikte planlanmasi gereken renk konusu,mekana kimlik kazandirmak, mekan psikoloji ve kisisel izlenimler acisindan, uzerindedikkatle calisilmasi gereken bir konudur. Renk kullanimi iyi planlanmazsa pozitif algiveya negatif algi gibi, istenilen renk duyulanmasindan daha farkli bir sonuc ilekarsilasilabilir. Bu nedenle renk kullanimi icin mekan turune bagli olarak bir renk duzenikurulmali ve mekan algilamayla olan iliskisi planlanmalidir. Bu calisma, renktanimlamasinda etkin olan tasarim degiskenlerini, isik kaynaginin renksel ozelliklerininnesne ve cevre alan icerisindeki etkilesimini ele alarak incelemektedir. Calismada,tanitilan genel bilgiler dogrultusunda farkli kullanim amaclarina uygun olarakkurgulanmis hacimler icerisinden, rastgele secilmis ornekler uzerinde renk...
THE TURKISH ONLINE JOURNAL OF DESIGN, ART AND COMMUNICATION, 2015
İç mimari tasarımda, hacim ölçeğindeki önemli tasarım parametrelerinden bir tanesi olan "renk" konusu, mekana kimlik kazandırmak, mekan psikoloji ve kişisel izlenimler açısından, üzerinde dikkatle çalışılması gereken bir konudur. Renk kullanımı iyi planlanmazsa istenilen renk duyulanmasından farklı bir sonuç ile karşılaşılabilir. Bu nedenle renk kullanımı için mekan türüne bağlı olarak bir renk düzeni kurulmalı ve mekan algılamayla olan ilişkisi planlanmalıdır. Bu çalışma, renk konusunun mekanın iletişim gücüne katkısı renk,-anlam-mekan ilişkisi ve mekan algısında renk etkisi üzerinden tartışılacaktır. Renk kompozisyonu kavramının tanıtılması, mekan tasarlamak için renk kompozisyonu yaratmanın önemi de ele alınacaktır.
Hulki Aktunç'un Öykülerinde Renklerin Kullanımı
Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi, 2021
Hulki Aktunç edebiyatın pek çok türünde eser veren bir yazardır. Şiirleri, deneme ve romanlarıyla gerek üslup gerekse dil becerisi anlamında dikkat çeken bir isim olmuştur. Resim ve tablo sergileri de düzenleyen Aktunç, en çok öyküleriyle anılır. Öykülerinde ağırlıklı olarak yalnızlık, arayış, aidiyet sorunsalı ve kaçış gibi temalar öne çıkar. Hulki Aktunç, geleneksel anlatım tarzlarını kendine has özelliğiyle modernize eder ve bilinç akışı, monolog tekniklerine sıkça başvurur. Hulki Aktunç, eserlerinde Doğu ve Batı edebi geleneklerinden yararlanır. Söyleyişe önem verir. Öykülerinin içeriğinde halk hikâyeleri, söylenceler, efsaneler sıkça yer alır. Aktunç, biçimsel olarak anlatımda kullandığı teknik ve yöntemlerle özgünlüğünü ve çağdaşlığını korur. Hazırladığı Büyük Argo Sözlüğü, onun Türkçeye hâkimiyetini de gösterir. Türkçeye hâkim olmasının yanında Aktunç, öykülerinde Farsçadan Arapçaya, Kürtçeden Ermeniceye, Fransızcadan Rumcaya pek çok dilden kelimelere yer verir. Aktunç'un öykü kahramanları yalnız, karamsar, içe dönük özellikler taşır. Yazarın öykülerinde bireysellik ön plandadır. Yazar, bireyin iç buhranları, kaçışları, yabancılaşması üzerinden içinde yaşadığı toplumun değer yargılarını sorgular. Renklerin kullanımı, Hulki Aktunç'un öykülerindeki karakter ve tiplerle birlikte değerlendirilmiştir. Yazar, eserlerinde renkleri daha çok doğrudan kullanmış, çeşitli edebi sanatlara ve süslü bir anlatıma renkleri dâhil etmemiştir. Yazarın sokakta konuşulan dili öykülerinde kullanması renklerin de günlük dildeki kullanımlarıyla yer alması sonucunu doğurmuştur. Yazarın öykülerinde karakterlerin sosyoekonomik durumları, renklerin kullanım biçimlerine yansımıştır.
Alevî-Bektaşî Menâkıbnâmelerinde Renk Sembolizmi
Tetkik
Tasavvuf literatüründe sûfîlerin hikmetli sözlerine ve faziletli davranışlarına yer veren, ermiş veya velî olarak kabul edilen tarikat büyüklerinin kerametlerinin anlatılması amacıyla yazılan menâkıbnâmeler ve velâyetnâmeler yazıldıkları dönemin ideolojisini, inanç ve geleneklerini; toplumun siyasi, sosyal ve dinî-tasavvufî yapısını; çağın tarihî olay ve şahsiyetlerini ihtiva etmesi sebebiyle kültür ve edebiyat dünyasının önemli kaynakları arasında yer almaktadır. Alevî-Bektaşî geleneğine ait velâyetnâmeler ve menâkıbnâmelerde de erenlerin kerametlerine yer verilmesi bu eserlerin sembolik motifler bakımından oldukça zengin olmasına sebep olmuştur. Bu çalışmada, Anadolu tasavvuf literatürünün önemli metinleri arasında yer alan ve Alevî-Bektaşî geleneğinin önemli eserlerinden olan velâyetnâmeler ve menâkıbnâmelerde bulunan motifler renk sembolizmi bağlamında incelenmiştir. Başta Hacı Bektaş Velî Velâyetnâmesi olmak üzere bu kültürü yansıtan Koyun Baba, Demir Baba, Seyyid Ali Sultan gi...
Hevesnâme'de Renklerin Anlam Açısından Değerlendirilmesi
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Yayınları, 2019
Tâcizâde Cafer Çelebi’nin Hevesnâme isimli eseri divan şiirindeki mesneviler arasında orijinal tarafları olan bir mesnevidir. Eser geleneğe uygun yazılmakla birlikte muhtevası itibariyle o devirde yazılan mesnevilerden farklılık gösterir. Hevesnâme, aruzun “mefâ’îlün/ mefâ’îlün/ fe’ûlün” kalıbıyla ve mesnevi nazım şekliyle yazılmıştır. Dr. Necati Sungur’ un hazırladığı tenkitli metne göre 3810 beyitten meydana gelmiştir (Sungur, 2006, s.67). Klâsik mesnevi geleneğine uygun olarak tevhid, na’t ve münâcât ile başlar. Gerek konusu gerekse eserin içinde yer alan tasvirler çağdaşlarından farklıdır. Klâsik Türk Edebiyatı’nda Halîli’ nin Firkatnâme sinden sonra Sergüzeştnâmelerin ilk örnekleri arasında yer alır. Tâcizâde, eserin sebeb-i telif kısmında kendisinden öncekileri tenkit eder. Başkalarının hayâl ve söyleyişlerini tercüme yoluyla eserlerinde ifade ettiklerini söyler, Ahmet Paşa ve Şeyhî’yi eleştirir. Tâcizâde’ye göre gerçek şairlik başkasına ait olmayan bir güzelliği ortaya koymaktır. Tâcizâde Cafer Çelebi’s Hevesnâme is a masnawi with original sides among the masnawis in divan poetry. Although the work is written in accordance with tradition, it differs from the mesnevi written in that period. Hevesnâme is written in masnawi verse with mefâ’îlün/ mefâ’îlün/ fe’ûlün aruz prosody. It consists of 3810 couplets according to Dr. Necati Sungur’s critical edition. It begins with tawheed, na’t and munajat in accordance with classical mesnevi tradition. Both the subject and the depictions in the work are different from their contemporaries. After the Halîli’ Firkatname it is among the first examples of Serguzestnames in Classical Turkish Literature. Tâcizâde criticizes the previous ones in the reason of writing part of the work. He says that others express their dreams and sayings through translation and criticizes Ahmet Pasha and Şeyhî. According to Tâcizâde, real poetry is to reveal a beauty that does not belong to anyone else. Key Words: Tâcizâde, Hevesnâme, Masnawi, Colours.