Ruhsal Bozukluklarda Tedavi Uyumunu Artırmak İçin Bir Yöntem: Tedaviye Uyum Programı Method for Increased Treatment Adherence in Mental Disorders: Adherence Therapy (original) (raw)
Related papers
Ruhsal Bozukluklarda Tedavi Uyumunu Artırmak İçin Bir Yöntem: Tedaviye Uyum Programı
Ruhsal bozukluklarda tedavi uyumu önemli bir sorundur ve psikiyatri hemşireleri ruhsal bozukluğu olan hastaların tedavi uyumunu artırmada farklı programlar kullanmaktadırlar. Bu programlardan biri “Tedaviye Uyum Programı”dır. Bu derlemenin amacı, ruhsal bozukluklarda tedavi uyumunu artırmak için kullanılan yöntemlerden biri olan Tedaviye Uyum Programının özelliklerini ve uygulama yöntemini açıklamaktır. Tedaviye Uyum Programı, bilişsel davranışçı yaklaşımdan temelini alan, işbirliğine dayanan, hasta merkezli ve hastaya birebir uygulanan bir programdır. Bu program, hem yatan hastalara hem de tedaviye uyumu düşük olan ayaktan takip edilen hastalara uygulanmaktadır Yapılandırılmış bir program olan Tedaviye Uyum Programı’nın ülkemiz psikiyatri hemşireliği uygulamalarında kullanılmasına rehberlik edeceği düşünülmüştür.
Kriz Dergisi, 2004
Araştırma ilaç tedavisi önerilen depresif hastaların tedavilerine uyumlarını, uyumsuzluk nedenlerini ve ev ziyaretleri ile yapılan destekle yici hemşirelik uygulamalarının hastaların ilaç te davilerine uyumları dolayısıyla yetiyitimlerine ve semptomlara etkisini belirlemek amacı ile deneysel olarak gerçekleştirilmiştir. Yöntem: Araştırma örneklemine 41 deney, 42 kontrol olmak üzere top lam 83 hasta alınmıştır. Veriler, hastaların tümü ile poliklinik görüşmesi yapılarak, deney grubu hasta larına tekrarlı ev ziyaretleri (3 kez) ve tüm hastala ra tedavilerinin başlangıcından 3 ay sonra ev ziya reti yapılarak Kısa Yetiyitimi Anketi yanı sıra dört soru formunun hastalarla yüz yüze görüşme tekni ği kullanılarak doldurulması ile toplanmıştır. Bulgu lar: Üç ay sonunda; kontrollerine düzenli olarak gi denler kontrol grubunda % 24, deney grubunda % 73'dür. İlaçlarına uyumlu olan hastaların oranı kontrol grubunda % 24, deney grubunda % 88'dir. Deney grubunda ilacını bırakan hasta sayısı sade ce beş olup kontrol grubunda ilaç bırakma neden lerinden birinci sırayı % 42 ile bilgi eksikliği, ikinci sırayı % 39 ile ilaç yan etkileri almıştır. Yetiyitiminde her iki grupta da azalma gözlenirken, 3 aylık dönem sonunda deney grubu ile kontrol grubu ara sında yetiyitimi puan ortalamaları yönünden fark is tatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. Sonuç: Ev + 34. Ulusal Psikiyatri Kongresinde Poster Bildiri ola rak sunulmuştur.
Şi̇zofreni̇de İlaç Tedavi̇si̇ne Uyum Ve Psi̇ki̇yatri̇ Hemşi̇resi̇ni̇n Rolü
DergiPark (Istanbul University), 2018
Şizofreni, dünyada 21 milyondan fazla kişiyi etkileyen ve hastalık yüküne sebep olan bir hastalıktır. Psikofarmakalojik girişimlerin kanıtlanan yararlarına karşın bu hastaların yaklaşık yarısının ilaç tedavisine uyum sağlamadığı bilinmektedir. Oysa şizofreni hastalarının ilaç tedavisine uyum problemleri; hastaneye yeniden yatış oranlarında ve sağlık giderlerinde artışa, hastalık semptomlarında alevlenmeye, nükse, işlevsellikte bozulmaya ve intihara kadar varan birçok olumsuz sonuca neden olmaktadır. Bu sonuçlar göz önünde bulundurulduğunda şizofreni hastalarının ilaç tedavisine uyumunu artırmanın bir zorunluluk olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu problemin yönetiminde öncelikli olarak şizofreni hastalarında ilaç tedavisine uyumu güçleştiren faktörler belirlenmelidir. İlaç tedavisine uyumun sağlanmasının psikiyatri hemşirelerinin öncelikli hedefleri arasında yer aldığı dikkate alındığında, hemşireler bu problemin çözümünde anahtar rol oynamaktadırlar. Bu derleme şizofreni hastalarında ilaç tedavisine uyumunu güçleştiren faktörleri ve ilaç tedavisine uyum problemlerinin yönetiminde psikiyatri hemşiresinin rolünü literatür bilgisi doğrultusunda incelemek amacı ile yazılmıştır.
[Adherence to the Treatment in Psychiatric Patients]
Purpose: Although medical treatments develop day by day, there have been no changes in the treatment adherence ratios in psychiatric patients in the past years. In this study, we aimed to determine the causes for treatment nonadherence and present possible solutions. Materials and Methods: In this retrospective study, clinical records of 230 patients who have been hospitalized in the inpatient clinic of Cukurova University Faculty of Medicine Psychiatry Department were analyzed initially. Axis I psychiatric disorders of patients which were diagnosed by using DSM-IV-TR criteria and associated characteristics of disorders have been completed in the socio-demographic data form. According to our retrospective adherence scale which was based on Morisky Adherence Scale, patients’ adherence to the appointments at the first and third months after discharging from hospital and taking their medication as recommended were checked. Results: The results of this study have shown that the rate of ...
DİN VE DEĞERLER PSİKOLOJİSİ BAĞLAMINDA AFFETMEYİ GELİŞTİRME PSİKOEGİTİM PROGRAMININ ERGENLERİN UMUTSUZLUK DÜZEYİ VE MANEVİ İYİ OLUŞUNA ETKİSİNİN İNCELENMESİ, 2024
Araştırmada, din ve değerler temelli Affetmeyi Geliştirme Psikoeğitim Programının (AGPEP) ergenlerin affetme kararı, affetme, umutsuzluk, bilinçli farkındalık ve manevi iyi oluş düzeylerine etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın amacı doğrultusunda 2022-2023 Eğitim-Öğretim Yılında Özel Antalya OSB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde öğrenim gören 20 (9 kız ve 11 erkek) dokuzuncu ve onuncu sınıf öğrencisine araştırmacı tarafından geliştirİLMİŞ AGPEP uygulanmıştır. AGPEP, toplam dokuz haftaya yayılmış, haftada bir gün 50-60 dakikalık olmak üzere toplam dokuz oturum yürütülmüştür. AGPEP’in ilk oturumu öncesinde çalışma grubuna ilişkin affetme kararı, affetme, umutsuzluk, bilinçli farkındalık ve manevi iyi oluş ölçümleri yapılmış ve bu ölçümler son oturumun tamamlanmasının ardından tekrarlanmıştır. Katılımcıların AGPEP öncesindeki ön-test skorları ile AGPEP sonrası son-test skorları SPSS 26.00’da bağımlı örneklem t-testi kullanılarak karşılaştırılmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre 9 haftalık AGPEP sonrasında katılımcıların affetme kararı, kendini affetme, başkalarını affetme ve toplam affetme puanları anlamlı şekilde yükselmiştir. İlaveten katılımcıların eğitim sonrası umutsuzluk düzeylerinde anlamlı bir düşüş ortaya çıkmıştır. AGPEP’in bir diğer çıktısı olarak da katılımcıların bilinçli farkındalık ve manevi iyi oluşlarında anlamlı artışlar gözlemlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Din psikolojisi, ergenlik, affetme, affetme müdahaleleri, umutsuzluk, bilinçli farkındalık, manevi iyi oluş.
Psikotik bozukluk tanılı hastaların taburculuk sonrası tedavi uyumları
Cukurova Medical Journal, 2021
Amac: Tedavi uyumu psikotik bozukluklarda hastalik gidisini belirleyen en onemli degiskenlerden birisidir. Bu calismada yatarak tedavi goren psikotik bozukluk hastalarinin taburculuk sonrasi donemde tedavi uyumlari degerlendirilecektir. Ayni zamanda tedavi uyumlarina gore siniflandirilan gruplar arasinda da karsilastirmalar yapilacaktir. Gerec ve Yontem: Mevcut calismaya 30.06.2018-30.06.2019 tarihleri arasinda yatarak tedavi goren ve hastaneden cikis tanisi psikotik bozukluk olan 39 hasta dahil edilmistir. Hastalar taburculuklarindan sonra telefon ile aranarak mevcut durumlari ile ilgili bilgi alinmistir. Hastalarla yapilan bu gorusmede ayrica Morisky Tedavi Uyum Olcegi, Kisa Islevsellik Degerlendirme Olcegi ve Klinik Global Izlenim Olcegi doldurulmustur. Bulgular: Calismaya dahil edilen hastalarin 20’sinin (% 51.3) tedavi uyumu dusuk, 10’unun (% 25.6) tedavi uyumu orta ve dokuz hastanin (% 23.1) ise tedavi uyumu yuksek olarak bulunmustur. Tedavi uyumu dusuk olan hastalarin taburcu...
Ruhsal Hastalıklarda İyileşme: Kavram Analizi
Psikiyatride Guncel Yaklasimlar - Current Approaches in Psychiatry
Bu çalışmanın amacı ruhsal hastalıklarda iyileşme kavramının analizini yapmaktır. İyileşme kavramı Walker and Avant'ın kavram analizi yöntemi ile incelenmiştir. Literatür incelemesi; Mayıs-Eylül 2018 tarihleri arasında Pubmed, Science Direct, Ovid ve Google Akademik veri tabanlarında "iyileşme, iyi olma, şifa bulma, iyilik hali, hastalıktan kurtulma, salah, sağlık bulma, ruhsal hastalık, kavram analizi, recovery, healing, wellness, mental health, concept analysis" anahtar kelimeleri ile yapılmış ve kavram analizi için uygun 5 Türkçe, 18 İngilizce makale, 2 kitap, Türk Dil Kurumu sözlüğü ve Oxford ingilizce sözlük incelenmiştir. Walker and Avant'ın kavram analizi yöntemine uygun olarak yapılan analizin ilk adımında kavram 'iyileşme' olarak seçilmiş, ikinci adımında analizin amacına yer verilmiştir. Üçüncü adımda kavramının sözlük tanımı ve diğer kullanım alanlarındaki farklı tanımları incelenmiştir. Dördüncü adımda kavramın tanımlayıcı özellikleri; bireysellik, umut, anlam bulma, ilişki, destek, güçlenme olarak belirlenmiştir. Beşinci ve altıncı adımda kavram tanımlayıcı özellikler doğrultusunda model, sınırda ve karşıt vakalarda tartışılmıştır. Yedinci adımda kavramın ortaya çıkmasını sağlayan hazırlayıcı faktörler güven, kabul, saygı, insan hakları, kültür ve iyileşme programları; iyileşme oluştuktan sonra ortaya çıkan özellikler iç-görü, baş etme, sorumluluk ve işlevsellik olarak belirlenmiştir. Son adımda iyileşmenin değerlendirildiği farklı ölçüm araçları sunulmuştur. Ruhsal hastalıklarda iyileşme kavramının kavram analizi yöntemiyle ayrıntılı bir şekilde incelenmesinin, iyileşme kavramının netleştirilmesine ve ruh sağlığı alanında iyileşme odaklı hizmetlerin sunumuna katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
Psikiyatrik İyileşmede Yeni Bir Yönelim: İyileşme Odaklı Yaklaşım
Arsiv Kaynak Tarama Dergisi, 2019
Recovery is a process of change in which individuals struggle to improve their health and wellness, to maintain a life which they lead on their own and to reach their full potential. Definitions on recovery necessitated to make a distinction between the terms clinical recovery and personal recovery. Clinical recovery is a term of medical model which is defined by mental health professionals. It has meanings like symptom reduction or healing, restoring social functionality, turning back to previous health status of the patient and it is a reflection of the biomedical model. However, personal recovery is a concept which points out improvement and change process of individuals. Interest on the "recovery" concept increase gradually and developed countries have started to restructure their mental health systems by including recovery-oriented applications and service structures. In this article more attention will be paid to concept of personal recovery which means a change and improvement process, instead of discussing clinical recovery adopted by biomedical model. Although there are numerous publications related to recovery-oriented approach in the worldwide literature, a limited but increasing number of studies are encountered in our country. Historical process of recovery-oriented approach, definitions of recovery concept, recovery models, some of the guiding principles based on recovery-oriented approach, worldwide researches related to recovery-oriented approach and current situation in our country will be discussed in this article. With this review, it is expected to contribute guiding in terms of planning and performing these services in our country.