Kültürel Farklılıklar Bağlamında Örgüt İçi Hiyerarşik Yapılanma ve Çok Uluslu Firmalar/SERDAR KAYPAKOĞLU (original) (raw)

Çok Uluslu Şi̇rketler Açisindan Kültürel Farkliliklarin Rolü

International Journal of Economics, Politics, Humanities & Social Sciences, 2021

Kültür, tüketicilerin davranışlarını etkileyen değerler bütünü olarak ülkeler arasında farklılıklar göstermektedir. Bu durum toplumlar arasında satın alma davranışlarının farklılaşmasına sebep olmaktadır. Bu kapsamda faaliyetlerini farklı pazarlara taşıma amacında olan çok uluslu şirketlerin kültürel farklılıklara uyum göstermeleri gerekmektedir. Çok uluslu şirketler faaliyetlerini sistematik bir biçimde kültürel farklılıklara uyumlaştırdıkları takdirde tüketicilerin taleplerini kendi ürünlerine yönlendirerek satışlarını arttırma imkânına sahip olabilmektedir. Ancak çok uluslu şirketlerin kültürel farklılıklara uyum göstererek yerel pazarlarda elde ettikleri kazanımlar, artan satış gelirleri ile sınırlı değildir. Zira yerel pazarlarda belli bir tüketici kesimi çok uluslu şirketlerin popüler kültür simgesi ürünlerini tüketmeyi sosyal statü addeder duruma gelmiştir. Bu çalışmanın da amacı çok uluslu şirketlerin faaliyet gösterdikleri pazarlardaki kültürel farklılıklara uyum sağlamaları açısından stratejik bir plan ortaya koymak ve faaliyetlerini sistematik bir biçimde kültürel farklılıklara uyumlaştıran çok uluslu şirketlerin kazanımlarını ve bu kazanımların yerel pazarlara yansımalarını değerlendirmektir. Bu kapsamda çok uluslu şirketlerin kültürel farklılıklara uyum planı, pazarlamanın 4P'si olarak bilenen ürün (product), fiyat (price), dağıtım (place) ve tanıtım (promotion) stratejilerine dayandırılarak ele alınmıştır.

Çokuluslu Ekiplerde Kültürel Farklılıklar ve Yönetimi

2012

Assurance of efficiency and productivity of multinational teams necessitates policies, rules, and procedures covering underlying characteristics of team members’ home country cultures, potential cross-cultural conflicts and their solutions, cultural awareness in the organization, and harmonization mechanisms for different cultures with the organizational culture, etc. In spite of ever-increasing importance, studies addressing multinational teams and cultural differences simultaneously are insufficient in quantity. This study aims to contribute to the literature on management of multinational project teams and to make suggestions for people who are in charge of managing multinational and multicultural teams to develop policies, rules, and procedures. Among the underlying findings are; the Marmaray Project team has demonstrated characteristics that can be explained by “Guided Missile” model, a need for training programs related to cultural differences, need for social activities for t...

Türkiye’de Faaliyette Bulunan Uluslararası Ortak Girişimlerde Örgüt Kültürü: Yerel Sosyo-Kültürel Bağlamın Eşbiçimlilik Etkisi

ODTÜ Gelişme Dergisi, 2008

Çalışma, yerel sosyo-kültürel bağlamın Türkiye’de faaliyette bulunan uluslararası ortak girişimlerin (UOG) örgüt kültürleri üzerindeki eşbiçimlilik etkilerini incelemeyi amaçlamaktadır. Burada UOG’lerin örgüt kültürleri ve yerel sosyo-kültürel bağlam hem uygulama hem de değer düzeyinde, varolan literatürden hareketle geliştirilen, ortaklaşa davranışçılık, güç mesafesi, belirsizlikten kaçınma, performansa ilişkin yönelim, zamana ilişkin yönelim ve paternalizm kültürel boyutlarında ele alınmaktadır. UOG’lerin örgüt kültürleri ile yerel sosyo-bağlam arasındaki ilişki çeşitli teorik perspektiflere dayanarak geliştirilen araya giren değişkenler de göz önüne alınarak t-testi ve tobit analizleriyle test edilmiştir. Çalışmada soru kağıdı yöntemiyle Türkiye’de faaliyette bulunan UOG’lerden elde edilen birincil veriler kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlar, yerel sosyo-kültürel bağlamın UOG’lerin örgütsel uygulamalar düzeyinde sadece ortaklaşa davranışçılık, örgütsel değerler düzeyinde ise zamana ilişkin yönelim ve paternalizm boyutları üzerinde etkili olduğunu göstermektedir. Anahtar kelimeler: Örgüt kültürü, toplumsal kültür, uluslararası işletmecilik.

Kültürel Boyutlar İçeri̇si̇nde Şeki̇llenen Çatişma Tarzlari

deu.mitosweb.com

Ulusal Kültüre bağlı olarak örgüt kültürünün boyutları "bireyciliktoplulukçuluk", "erillik-dişillik", "düşük güç aralığı-yüksek güç aralığı" ve "belirsizlikten kaçınma" varsayımları olarak yazında da karşımıza çıkmaktadır. Bu kültürel varsayımların örgüt içinde birçok uygulama, davranış veya değişkenle ilişki içinde olduğu söylenebilir. Bu çalışmada örgüt içinde çatışma çözmeyi ele alış tarzlarıyla kültürel varsayımlar arasında nasıl bir ilişki olduğu irdelenmiştir. Yapılan analizler sonucunda toplulukçu kültürü daha fazla sergileyen bireylerin uyma davranışını da daha fazla sergiledikleri, dişil olanların ise işbirlikçi ve uzlaşmacı çatışma çözme tarzını benimsedikleri görülmüştür. Güç aralığı daha dar olanların uyma davranışını daha fazla sergilediklerini, güç aralığı daha geniş olan çalışanların ise kaçınmayla çatışmayı ele aldıkları görülmüştür. Son olarak ise belirsizlikten kaçınma düzeyleri düşük olanların tüm çatışma çözme tarzlarını benimsedikleri bulgular arasındadır.

Kültürel Farklılıklardan Kaynaklanan Çatışmalara Yönelik Bir Araştırma (Marmaris Turizm Sektörü Örneği)

Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2004

Mobbing, yirmi yılı aşkın süredir üzerinde bilimsel olarak çalışmalar yapılan bir alandır. Son on yılda işyerinde yaşanan psikolojik şiddetin içeriğine ilişkin bilgi talebi artmıştır. Türkiye'de işyerinde şiddet konusu ile ilgili literatürün zenginleştirilmesi gerekmektedir. Ayrıca mobbing-çatışma ilişkisinin açıklanmasına ihtiyaç bulunmaktadır. Çalışmanın amacı, her iki kavram arasındaki ilişkiyi amprik bir araştırma ile ortaya koymaya çalışmaktır. Bununla birlikte mobbing seviyeleri ve karşılaşılan mobbing türleri ile tercih edilen çatışma yönetimi stratejileri analiz edilmektedir. Yapılan anket çalışmasıyla bir kamu kurumunda toplam 182 kişiye ulaşılmış ve mobbing ile tercih edilen çatışma yönetimi stratejileri konularında bilgiler toplanmıştır. Sonuçta çalışanların en yüksek oranda "kendilerini özgürce ifade etme konusunda sınırlanıp engellenme" biçiminde mobbinge maruz kaldıkları, bununla birlikte ağırlıklı olarak "kazanalımkaybedin" stratejisini tercih ettikleri ortaya çıkmıştır. Ayrıca çatışmanın çözümünde en sık başvurulan yöntemin, "örgütsel önlemler alma" olduğu ve çatışma düzeyi ile tercih edilen çatışma stratejileri arasında ilişki bulunduğu belirlenmiştir.

Örgütlerde Kültür, Kimlik ve İmaj

Bu kitab›n bas›m, yay›m ve sat›fl haklar› Anadolu Üniversitesine aittir. "Uzaktan Ö¤retim" tekni¤ine uygun olarak haz›rlanan bu kitab›n bütün haklar› sakl›d›r. ‹lgili kurulufltan izin almadan kitab›n tümü ya da bölümleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kay›t veya baflka flekillerde ço¤alt›lamaz, bas›lamaz ve da¤›t›lamaz.

Örgütsel Alt Kültürler ve Kaynakları: Bir Sanayi Firmasında Görgül Bir Araştırma

METU Studies in Development, 2009

Bu çalışmada, örgütlerin homojen değer ve anlayışlar yanında farklı kültürleri de içinde barındırdığı görüşünden hareketle, Türkiye'de faaliyette bulunan bir firmada ne tür alt kültürlerin hangi kaynaklara bağlı olarak ortaya çıktığı araştırılmaktadır. Bunun için, büyük bir sanayi firmasının beyaz yakalı personeli üzerinde anket yöntemi kullanılarak elde edilen verilerden yararlanılmıştır. Yedi kültürel boyut üzerinde yapılan kümeleme analizi sonucunda güç kültürü ve profesyonel kültür şeklinde ifade edilebilecek iki alt kültürün varlığı tespit edilmiştir. Bu alt kültürlerin kaynaklarını anlamak için örgüt üyelerinin alt kültürlere göre dağılımına bakıldığında, farklılığın büyük ölçüde yönetici ya da teknik/uzman personel ayırımı ile örgüt içinde iş esasına göre bölümlendirmeden kaynaklandığı görülmektedir. Ayrıca, Türkiye'de iş ile ilgili değer ve anlayışlara ilişkin toplumsal düzeydeki kültürel farklılaşmanın da araştırma yapılan firmadaki alt kültürlerin oluşumunda etkili olabileceği yönünde işaretler bulunmaktadır. Araştırma sonuçlarının örgütsel alt kültür ve Türkiye ortamı yazını açısından katkısı ve önemi tartışılmaktadır.

Türk Dünyası İle Kültürel İlişkiler Bağlamında Yapılandırılan Kurum ve Kuruluşlar

Turkish Studies, 2017

1991 yılında Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin dağılması ile birlikte Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarını kazanması, bölgenin gerek konumu gerekse sahip olduğu enerji kaynakları açısından ilgi odağı haline gelmesine neden olmuştur. Çoğu ülkenin bölgeden pay alabilme yarışına girdiği bir dönemde taraflar arasındaki tarihi ve kültürel bağlar Türkiye’nin diğerlerine göre avantajlı bir durum elde etmesini sağlamıştır. Ne var ki, söz konusu bağlar yakınlaşmanın yanında sorumluluk ve beklentiyi de beraberinde getirmiştir. Bu doğrultuda bağımsızlıklarını ilan eden Türk Cumhuriyetlerini ilk tanıyan ülke Türkiye olmuş ve ihtiyaç duyacakları her konuda destek olmaya hazır olduğunu belirtmiştir. Türkiye ve Türk Cumhuriyetleri arasında 1991’den sonra yeterliliği tartışılsa da siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkilerin geliştirilmesine yönelik önemli adımlar atılmıştır. Çok sayıda anlaşma ve protokol imzalanmıştır. Türkiye, Türk Cumhuriyetlerine yönelik olarak uyguladığı politikada ulusal kurumların yanı sıra uluslararası kurumlara da aktif biçimde rol vermiş; faaliyetleri sadece devlet eliyle yürütmekten ziyade özel sektör kuruluşlarına da bölgede gerçekleştirilecek projeler kapsamında fırsat tanımıştır. Türkiye’nin 1991 sonrasında Türk Cumhuriyetlerine yönelik olarak izlediği politikalara, çeşitli kurumlar vasıtasıyla gerçekleştirdiği faaliyetlere bakıldığında kültür alanında eğitim ve iletişimin en öncelikli meseleler olduğu görülmektedir. Bu çalışma Türk Cumhuriyetleri ile Türkiye arasındaki kültürel ilişki ve tarihi bağların güçlenmesine yönelik gerçekleştirilen faaliyetleri ve “daha ne yapılabilir”i konu almıştır. Anahtar Kelimeler: Türk Cumhuriyetleri, Türkiye, Türk Birliği, Kültür, Türk Dünyası