Muhammed Nazif’in Osmanlıca Kiraat Kıtabının Transkripsiyonu (original) (raw)

Sermet Çifter Araştırma Kütüphanesi 524 Numaralı Na’t-ı Şerif Mecmuasının İncelenmesi ve Transkripsiyonu

2019

Bu çalışmada Sermet Çifter Araştırma Kütüphanesi 524 numarada kayıtlı bulunan Naʿt- ı Şerīf mecmuası incelenmiştir. Henüz kimliği tespit edilemeyen Şâkir mahlaslı şairin 6 manzumeden oluşan naʿt mecmuası bir gazelle başlar ve eser 28 bendlik terci-bend, 20 bendlik müsabba, 124 beyitlik kaside ve iki gazel ile devam eder. Hazırladığımız çalışmada Türk edebiyatında naʿt geleneği ve mecmualar hakkında kısaca bilgi verilmiş, mecmuanın fiziksel özellikleri ve muhtevası tanıtılmıştır. Son olarak da mecmua çeviri yazı alfabesine aktarılmıştır.

Osmanlı Dönemi Nübüvvet Literatürü

TALİD Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi, 2016

Özet Bu makalede Osmanlı dönemi nübüvvet literatürü tespit edilip değerlendirilmiştir. Bu başlık altında delâilü’n-nübüvve, hasâisü’n-nübüvve, mûcize, ismetü’l-enbiyâ, ebeveyn-i resul ve nübüvvete ilişkin bazı meselelere dair eserler incelenmiştir. Çalışmada bibliyografik eserlerden, İslâm Araştırmaları Merkezi (İSAM) Türkiye Kütüphaneleri Veri Tabanı, Türkiye Yazmaları Toplu Kataloğu (www.yazmalar.org), Ulusal Toplu Katalog (TO-KAT) ve çeşitli kütüphane kataloglarından yapılan taramalar aracılığıyla veriler elde edilmiştir. Nübüvvet başlığı altına giren konuların her birinde telif edilmiş eserler tespit edilip müellifinin vefat tarihine göre listelenmiştir. Mümkün olduğu ölçüde ulaşılan kütüphane kayıtlarına yer verilmiş, yazmalardan biri görülmeye çalışılmış ve önem arz eden başlıca eserin veya eserlerin içeriği tanıtılmıştır. Bu çalışmada Osmanlı döneminde oluşan nübüvvet literatürün çerçevesinin belirlenmesi, gündemdeki konu ve problemlerin tespit edilmesi, problemleri ele alma üslup ve yönteminin ortaya konması amaçlanmıştır. Böylelikle Osmanlı kelâm düşüncesine küçük bir katkı yapma ve buna dair yeni çalışmalara bir kapı aralama hedefi gözetilmiştir. Abstract This article is an assessment of the Ottoman literature of prophethood. In this context some issues related to dalā‘il al-nubuwwa, hasāis al-nubuwwa, mu‘jiza and ismat al-anbiya, al-abawayn al-rasul have been examined. The bibliographic works were obtained through surveys carried out in Islamic Research Center (İSAM), the Database of Turkish Libraries, the Collective Catalog of Turkish Manuscript (www.yazmalar.org), the National Collective Catalog (TO-KAT) and various other library catalogs. Each of the compiled works falling under the title of propethood has been listed by the date of the death of its author. The attained library records and manuscripts have been taken into consideration as much as possible and the main contents of important works have been introduced. This study aims at a determination of the scope of the prophethood literature formed in the Ottoman period. It also seeks to identify the contemporary issues and problems as well as addressing the methods and approaches in dealing with them. Thus, we will try to make a small contribution to the Ottoman theological thought related to prophethood and open a door for further studies

Hz. Âi̇şe’Ye Ni̇sbet Edi̇len Kiraatleri̇n İncelenmesi̇

FIRAT ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ, 2017

Nes rişah SAYLAN" Öz Hz. Peygamber'in eşlerinden biri olan Hz. Aişe (ö. 58/678), ilmiyle ön plana çıka n hanım sahabilerdendir. Tefsir, Hadis ve Fıkıh gibi islami ilimılerin yanında Kur'an'ın hıfzı ve kıraatiyle de meşhur olmuştur. Hz. Ai şe, daha baba evindeyken Kur'an eğitimine başlamış ve küçük yaşta Kur' an' ı ezberlemiştir. Hz. Peygamberle evli l iğinden sonra Kur'an'i ilimiere daha yakın olması onun Kur' an' ı en ., iyi bilen ve anlayan kişilerden olmasını sağlayarak ondan gelen rivayetleri önemli kılmıştır. Onun rivayetlerinden bir kısmı kıraatlerle ilgilidir. Bu çalışmada kaynaklarda Hz. Aişe'ye nisbet edilen kıraatler belirlenerek bu okuyuşların nakil şekli, ayetlerin anlaşıl masındaki ve yorumlanmasındaki katkısı incelenmiştir. Ayrıca birçok ilirnde yetkin olan Hz. Aişe'nin kıraat ilmindeki yeri ortaya konulmaya çalışılmıştır.

NEV’Î-ZÂDE ATÂÎ’NİN SOHBETÜ’L-EBKÂR MESNEVİSİNDE YER ALAN KIYÂFET-NÂME ÜZERİNE

In the Ottoman literature the kıyâfet-nâme which emerged as a literary genre, It is the name of the works which give the provisions about the inner world such as character and morality by getting out of the elements belonging to the physical appearance such as height, face, eye, hand and foot. It has become an important tradition in our kıyâfet-nâme literature, which has been preserved both as a poet and a poet. According to our findings, the author has a specific and indefinite text of 33 independent kıyâfet-nâme. In addition, 9 examples of kıyâfet-nâme are included in various works of art. Again in some mathnawi we see kıyâfet-nâme. In the Ottoman literature, the first example of kıyâfet-nâme is found in the Murâd-nâme mathnawi of Bedr-i Dilşâd. In this study, Nev'î-zâde Atâî, who is one of the 17th century poets, will be introduced and introduced to the kıyâfet-nâme in the mathnawi of Sohbetü'l-Ebkâr composed of 3450 couplets which he received by being influenced by the work of Molla Câmi's Sübhatü'l-Ebrâr, the function of the construction of the mathnawi will be noted. Dîvân edebiyatında bir edebî tür olarak karşımıza çıkan kıyâfet-nâme, genel olarak insanın boy, yüz, göz, el, ayak gibi fizikî görünümüne ait unsurlarından yola çıkarak onun karakter ve ahlak gibi iç dünyası hakkında hükümler veren eserlerin adıdır. Hem manzum hem mensur olarak kaleme alınan kıyâfet-nâmeler, edebiyatımızda önemli bir gelenek halini almıştır. Tespit edebildiğimiz kadarıyla müellifi belirli ve belirsiz 33 müstakil kıyâfet-nâme metni vardır. Ayrıca 9 kıyâfet-nâme örneği de çeşitli mensur eserlerin içerisinde yer almaktadır. Yine bazı mesneviler içerisinde de kıyâfet-nâme görülmektedir. Dîvân edebiyatında tespit edilebilen ilk kıyâfet-nâme örneği Bedr-i Dilşâd’ın Murâd-nâme mesnevisi içerisinde yer almaktadır. Bu çalışmada 17. asır şairlerinden Nev’î-zâde Atâî’nin Molla Câmî’nin Sübhatü’l-Ebrâr adlı eserinden etkilenerek kaleme aldığı 3450 beyitten müteşekkil Sohbetü’l-Ebkâr adlı mesnevisi içerisinde 1367-1415. beyitler arasında yer alan kıyâfet-nâme ele alınıp tanıtılacak ve bu edebî türün, mesnevinin inşasındaki işlevine dikkat çekilecektir. Anahtar Kelimeler: Nev’î-zâde Atâî, Sohbetü’l-Ebkâr, Kıyâfet-nâme, İlm-i Firâset, Mesnevi.

İbn Ci̇nnî’Ni̇n El-Muhteseb’İnde Şâz Kiraatlere Yaklaşimi

Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi (SAUIFD), 2017

Yedili kıraat sistemleştirmesinin ardından kimi âlimlerce bu kıraat vecihlerinin dışındakiler şâz addedilerek Kur'an'ın hem tilâvetinde hem de yorumunda devre dışı bırakılmıştır. Ebü'l-Feth Osman b. Cinnî (ö. 392/1002) ise el-Muhteseb fî tebyîni vucûhi şevâzzi'l kırââti ve'l îdâhi anhâ adlı eserinde bu okuyuş vecihlerinin de vahiyle irtibatının bulunduğu gerekçesiyle anılan yaklaşıma karşı çıkmış ve tilâvet edilemeseler de şâz kıraatlerin ihtiva ettiği anlamların terkedilemeyeceği kanaatini serdetmiştir. Bu makale, İbn Cinnî'nin şâz kıraatlere bakışını ve bu kıraat vecihlerini ele alış biçimini diğer âlimlerin konuyla ilgili değerlendirmeleriyle birlikte incelemektedir.