İŞLETMELERDE TEKNOLOJİ YÖNETİMİ BAĞLAMINDA İLERİ ÜRETİM TEKNOLOJİLERİ VE OTOMOTİV SEKTÖRÜNDE BİR UYGULAMA (original) (raw)

KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERİN (KOBİ) REKABET GÜCÜNÜN ARTIRILMASINDA İLERİ YÖNETİM TEKNOLOJİLERİNİN ROLÜ, MAKİNE İMALAT SEKTÖRÜNE YÖNELİK BİR UYGULAMA

ÖZET Çalışmada ileri yönetim teknolojilerinin temelinde Küçük ve Orta Ölçekli 75 işletmeyi kapsayan bir uygulamaya yer verilmiştir. Bu uygulanın değerlendirilmesi ile elde edilen bulgular doğrultusunda Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin ileri yönetim teknolojilerini kullanım düzeyleri ve bunu rekabet güçlerine etkisi incelenmiştir. Toplam kalite yönetimi, tam zamanında üretim, insan kaynakları yönetimi, öğrenen organizasyon, rekabetçi kıyaslama, değişim mühendisliği ve malzeme ihtiyaç planlaması olarak değerlendirilen ileri yönetim teknolojilerinin rekabetçi işletme faktörlerine etki düzeyleri belirlenmeye çalışılmıştır. Uygulamanın neticesinde, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin ileri yönetim teknolojileri bağlamında teknoloji kullanımları ve oluşturulacak rekabet yöntemleri konusunda yeni açılımlar kazandırılmaya çalışılmıştır. Anahtar Kelimeler: İleri Yönetim Teknolojileri, Rekabet, KOBİ ABSTRACT In this study, an application process which icludes 75 small and medium sized enterprises is presented. In the light of the data gathered through the evaluation of this application, the extend to which small and medium sized enterprises use advanced management technologies and its effect on their competition power have been studied. This study is an attemp to identfy the effect level of advanced management technologies on competitive corporation factors in terms of total quality management, just in time, human resources management, learning organization, competitive bencmarking, re-engineering and material requirements planning. As a result of the application, it was tried to open new persfectives for small and medium sized enterprises from the advanced management technologies view point.

DİJİTAL TEKNOLOJİ ÇAĞINDA YENİ DÖNÜŞÜMLER ALGORİTMİK YÖNETİM

ETNOPOLİTİKA ARAŞTIRMALARI DERGİSİ_DİJİTAL TEKNOLOJİ ÇAĞINDA YENİ DÖNÜŞÜMLER ALGORİTMİK YÖNETİM, 2022

NEW TRANSFORMATIONS IN THE AGE OF DIGITAL TECHNOLOGY: ALGORITHMIC MANAGEMENT, HIVE MIND, DECENTRALIZATION AND SOFT POWER ELON MUSK IN CONTEXT New types of management based on artificial intelligence and digitalization, such as algorithmic management and decentralization, seem destined to affect every aspect of life. Today's society, which is trying to keep up with the rapidly changing and transforming digital culture, has to struggle not to get lost in the unresolved burdens of the past on the one hand, and new and unique inventions on the other. Heidegger warned against the dangers of technology with his concept of Gestell, as technology is a fate that man cannot escape from and the risk of losing his dominion over it. Moreover, despite all the splendor of technology and inventions, today's society is like primitive societies. It is also surrounded by problems that do not fit the human profile of advanced civilization, such as pandemics, famine, the end of the human species, and threats of nuclear war. Algorithmic governmentality predicts the collapse of human-centered systems, It also involves many unaccounted-for paradigm shifts. Political from the perspective of popular social media platforms, digital culture, and habitus, democratic democracies as common public spaces in terms of the right to free speech. but in these spaces, people often interact with each other in a real way. to wage cyber warfare instead of making speeches only in their narratives. They are repeating their version of the truth. Different views and cultures communication between people is a confrontation of obvious ideological polarization and conflict.In these so-called echo chambers, fossilized mindsets seem to echo their repetitions forever. What is needed here, therefore, is to persist despite these deep-rooted and fossilized problems. and original approaches for the future of humanity and the achievement of sustainable peace. to produce new discourses. It is in this context that the traditional political spectrum soft power society from outside and actively using digital media to transform the world. Elon Musk, the most popular example of soft power and the new owner of Twitter, aims to turn Twitter into a truly free marketplace for the expression of free ideas. According to Musk, Twitter can be thought of as a collective, cybernetic superintelligence, as it consists of billions of two-way interactions per day. This work is a contribution to new concepts and technological developments such as decentralization, algorithmic governmentality, hive mind, and artificial consciousness. It will examine Elon Musk, who is almost an opinion leader in digital media, as a soft power by addressing the unprepared society and the emerging technocracy era debates.

AÇIKÖĞRETİM LİSESİ YAPISAL İŞLEYİŞ SÜREÇLERİNDE TEKNOLOJİ KULLANIMI ve ETKİLEŞİMLİ TEKNOLOJİLER GEREKSİNİMİ

DergiPark (Istanbul University), 2014

This study is concerned with the need for the use of technology in the structural process functions and for interactive technologies in Open Hıgh School. The purpose of this project is to establish the educational function of the implementation-benefit situation of the interactive technologies to be used in Open Hıgh School. İn the before mentioned terms. İn the study in which functional qualities are realized, in the light of the increasing need for interactive technologies, an implementation-benefit ratio of the technologies to be used in Open Hıgh School in the teaching-learning terms there of is arrived at and suggestions for improvement are listed.

ELEKTRONİK TİCARETİN İŞLETMELERİN DIŞ ÇEVRESİ AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ: MALATYA İLİ TEKSTİL SEKTÖRÜNDE BİR UYGULAMA

Journal of Economics Administrative Sciences Faculty Dicle University, 2014

The concept of the electronic commerce develops quickly to globalisation and dominate the markets depending on the internet and on the development of related technologies. Everybody can do shopping without going markets, and they can do shopping different countries. So the notion of ‘limit’ disappear in world anymore. Institutions and organizations must interested in the subject thanks to electronic commerce, and they investigate all features of this and also they will contunie searching all around the world. Because the managements need to search their external environment to look into the cases. This develeopments are required to move depending on the conditions of government, consumer, economy, supplier, marketing and rivalry. In this work is focused on these concepts other than the entity.

ÜRETİM ENDÜSTRİSİNİ DÖNÜŞTÜREN TEKNOLOJİ TRENDLERİNE GENEL

Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2023

Bilgi ve iletişim teknolojisi hızla gelişmekte ve bulut bilişim, Nesnelerin İnterneti, büyük veri analitiği ve yapay zekâ gibi birçok yıkıcı teknoloji ortaya çıkmaktadır. Bu teknolojiler üretim endüstrisine nüfuz etmekte ve endüstriyel üretimin dördüncü aşamasının (yani Endüstri 4.0) gelişini belirleyen siber-fiziksel sistemler (CPS) aracılığıyla fiziksel ve sanal dünyaların kaynaşmasını sağlamaktadır. CPS’nin üretim ortamlarında yaygın olarak uygulanması, üretim sistemlerini giderek daha akıllı hale getirmektedir. Endüstri 4.0’ın üretim endüstrisinde uygulanmasına ilişkin araştırmaları ilerletmek için bu çalışmada, ilk olarak, Endüstri 4.0 için kavramsal bir çerçeve sunulmuştur. İkinci olarak, bu çerçevede sunulan ön uç teknolojiler ile ilgili örnek senaryolar açıklanmıştır. Buna ek olarak, Endüstri 4.0 temel teknolojileri ve bunların Endüstri 4.0 akıllı üretim sistemlerine yönelik olası uygulamaları gözden geçirilmiştir. Son olarak, zorluklar ve gelecek perspektifleri belirlenmiş ve tartışılmıştır.

İÇMİMARLIK EĞİTİMİNDE TEKNOLOJİ KULLANIMIN BAĞLAMININ TARİFLENMESİNE İLİŞKİN BİR YAKLAŞIM

Türkiye’deki İç Mimarlık Eğitiminin Tarihi, Gelişimi ve Geleceği Ulusal Sempozyumu, 2019

Soyut düşüncelerin, (form üzerinden tanımlanan) estetik, (eylem üzerinden tanımlanan) pragmatik ve (anlam üzerinden tanımlanan) sembolik işlevlere dönüştüğü süreç, kabaca tasarım süreci olarak tanımlanabilir. Buradan yola çıkarak soyut olan, tasarım düşüncesinin/kültürünün gelişim sürecine ideolojik bir yaklaşımla; somut olan ise, tasarımın şekilleniş/üretim sürecine teknolojik bir yaklaşımla betimlenebilir. Yapma ve düşünce eylemlerinin ışığında gerçekleşen İç Mimarlık eğitimi kurgusunda bir araç olarak yapmanın bilgisi, teknoloji olarak tanımlanır. Tasarım eğitiminde izlenen politikalarda dünden bu güne farklılıklar gözlemlenirken eleştirel bakış açıları dijital çağ ile birleşerek yeni yöntemler doğurmaktadır. İçmimarlık tasarım eğitimini temel alan çalışma, teknolojinin yani bilgisayar destekli tasarım araçlarının ne kadar kullanıldığı konusunda farkındalık yaratmak isterken daha özelde bir araç mı, yoksa bir amaç olarak mı kullanıldığını tespit etmeyi hedeflemektedir. Anahtar Kelimeler: İçmimarlık Eğitimi, İçmimarlık Eğitiminde Yeni Eğilimler, Sayısal Tasarım Yaklaşımları, Tasarım Düşüncesi, Düşüncenin Temsili

İNTERNET VE BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ ÇAĞINDA ÜRETİMİN ÖZYÖNETİMİ VE YENİ OLANAKLARI

Kültür Üniversitesi Üretim Ekonomisi Kongresi, 21-22 Mart 2014. , 2014

Anahtar Sözcükler: Şili, Cybersyn, Özyönetim; üretim planlama; üretim ekonomisi;katılımcı ekonomi; internet ve bilişim teknolojileri Üretimin farklı aşamaları giderek tüm dünya üzerine yayılmaya başladı. Pek çok ürünün parçaları dünyanın pek çok ülkesinde üretiliyor. İnternet ve bilişim teknolojileri sayesinde uluslararası şirketler, üretimin bu organizasyonu ve yaygınlığına zemin sağlayan teknoloji ve iletişimdeki pek çok gelişmeyi halihazırda zaten kullanmaktalar. Bu dev çokuluslu şirketler, dünya çapında üretimi örgütlerken, bütünsel bir süreçte, üretim, dağıtım, tedarik, finansman, reklam ve pazarlama gibi tüm üretim alanını planlıyorlar. Internet ve bilişim teknolojilerinin yarattığı ağlar, bu ağlar üzerinden yürüyen bütünsel üretim örgütlenmesi, bu süreçte gelişiyor. Ama bu durum çarpıcı bir ironiye, aslında kapitalizmin çelişkili yapısına dayanıyor. Dev şirketler kendi içlerinde üretimi planlarken, kendileri için planlamayı tümüyle hayata geçirirken, şirketlerin arasında sıkı bir rekabet ve üretimde " anarşi " söz konusu. Yani bu ulusötesi şirketler, dünya çapında kendi üretimlerini örgütlerken, büyük bir planlamayı ve bunun getirdiği işlevleri kullansalar da, dünya üzerinde planlamayı aşağılıyorlar. Oysa kapitalist üretim aynı zamanda üretimin planlaması ve özyönetimi olanaklarını da yaratmaktadır. Makinaların ve bilişim sistemlerinin dev otomasyon ağı, insandan uzak, ona yabancılaşmış görünmekte ve sermayenin gücü olarak ortaya çıkmaktadır. Halbuki, ekonomik krizlerin yol açtığı derin toplumsal bunalım anlarında bilimsel teknolojik üretimin emekçileri ve bir bütün olarak çalışanlar tarafından yaratılan ve geliştirilen bu üretim sistemleri, bu çalışanların hareketlilikleri, kendi üretimlerine sahip çıkmalarıyla yeni olanakları açığa çıkarmaktadır. ALLENDE DÖNEMİNDE CYBERSYN PROJESİ: İNTERNETTEN ÖNCE BİLGİSAYARLI ÜRETİM YÖNETİMİ DENEYİMİ Kapitalist üretim alanında 1950’lerde otomasyon, sibernetik sistemler gelişirken, Şili’de bu yeni gelişmeler, çok farklı bir toplumsal dinamiğe dayanarak ilk kez üretimin merkezi planlamasında kullanıldı. Cybersyn olarak adlandırılan bu üretim planlaması projesi tam anlamıyla işleyişe geçmese de önemli bir deneyim olarak iz bıraktı.

ENDÜSTRİ 5.0 TEKNOLOJİLERİNİN ÜRETİM YÖNETİMİ ALANLARI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

INTERNATIONAL CONFERENCE OF SOCIETY 5.0, 2023

Ürün yeniliğinden süreç tasarımına, üretimden ürün teslimatına kadar endüstriyel stratejilerde yaratıcı yıkımın hızla gerçekleştiği dünyada Endüstri 5.0 devrimi yaşanmaktadır. Küresel endüstriyel dönüşümü ifade eden Endüstri 5.0, insanların refahını üretim sistemlerinin merkezine yerleştirmeyi ve böylece tüm insanlığın sürdürülebilir kalkınmaya ulaşması misyonu doğrultusunda güçlü bir refah sağlamak için istihdam ve büyümenin ötesinde sosyal hedeflere ulaşmayı amaçlamaktadır. Endüstri 5.0, Avrupa Komisyonu tarafından sürdürülebilir, insan merkezli ve esnek bir endüstriye yönelik bir yaklaşım olarak; Toplum 5.0 kavramı ise Japonya tarafından ekonomik ve teknolojik ilerlemeyle toplumdaki yeni ihtiyaçların sosyal bütünleşmeyi sağlayarak karşılanması için önerilmiştir. Genel olarak, sanayi ve toplum devrimleri, birinci sanayi devriminden bu yana birbirleriyle derin bir etkileşim içindedir. Endüstri 5.0 ve Toplum 5.0’ın birlikteliği, açıklığa kavuşturulması gereken bir dizi soruyu beraberinde getirmektedir. Endüstri 5.0 vizyonu, teknolojiye veya üretim sistemleri ve tüketim odaklı ekonomik modelin büyümesine yönelik dar ve geleneksel bir odaklanmayı aşarak, insani ilerlemeye odaklanan, daha dönüştürücü bir büyüme anlayışına geçişi ifade etmektedir. Buna ek olarak, tüketimin azaltılması ve sürdürülebilir, döngüsel ve yenileyici ekonomik değer yaratarak adil refahın sağlanmasını amaçlamaktadır. Endüstri 5.0 paradigması, esnek ve uyarlanabilir teknolojilerin kullanımıyla sistemlerin çevikliğini ve dayanıklılığını desteklemektedir. Bununla birlikte, Endüstri 5.0’ın literatürdeki mevcut durumu henüz emekleme aşamasındadır. Bu nedenle bu çalışma, Endüstri 5.0’ın Endüstri 4.0’dan farklarının ve Endüstri 5.0’ın getirdiği yeni kavramların neler olduğunu açıklamayı, konunun ulusal literatürde yaygınlaşmasını sağlamayı, araştırmacı, sektör uzmanı ve konuyla ilgili tüm paydaşlara güncel bilgi sunmayı amaçlamaktadır. Çalışmada spesifik olarak, Endüstri 5.0 teknolojilerinin üretim yönetimi alanlarına getirdiği yenilikler açıklanarak ulusal literatüre katkı sağlanmaktadır. Endüstri 5.0 teknolojilerinin üretim yönetiminin geleceğini nasıl ve ne yönde değiştirebileceği tartışılarak ileriki çalışmalara öneriler sunulmaktadır. Anahtar kelimeler: Endüstri 5.0, Toplum 5.0, Üretim Yönetimi, Teknoloji, İnovasyon.

TARIMDA TEKNOLOJİ KULLANIMININ İŞGÜCÜ VERİMLİLİĞİNE VE İSTİHDAMA ETKİSİ

2. Uluslararası Katılımlı Ekonomi Araştırmaları ve Finansal Piyasalar Kongresi, 2018

Teknolojik gelişmelerde yaşanan hızlı değişiklikler ve yeniliklerin sektörlere uyum süreci bir takım toplumsal etkileri de beraberinde getirmektedir. Sanayi Devrimi sonrasında yaşanan teknolojik değişimler, bu değişimlerin üretim üzerindeki etkisi teknoloji ve işgücü arasındaki ilişkiyi daha da güçlendirmiştir. Bu ilişki üretim faktörlerinden biri olan işgücünün teknolojik koşullar altında üretime dâhil edilmesiyle istihdamı arttırmaktadır. Kısa dönemde fiziki ve parasal kaynaklar veri olarak değerlendirildiğinde; bu kaynakların işgücünden bağımsız kullanılması mümkün olmayacaktır. İşgücünün üretime katılımı diğer üretim faktörlerinin kullanımına katkı sağlayacağından Gayrisafi Milli Hâsıla; teknolojinin kullanımına, işgücüne ve işgücünün verimliliğine bağlı olacaktır. Bu çalışmada Konya ilinde mısır üretim faaliyetlerinde kullanılan işgücü ve teknolojinin istihdam üzerine etkisinin analiz edilmesi amaçlanmıştır. Amaca yönelik olarak her işletme için birim alana düşen fiziki ve parasal kaynaklar üzerinden ailenin kendi tarım işletmelerinde çalıştıkları süreyi ifade eden erkek işgünü (EİG) özel olarak hesaplanmıştır. Ayrıca çalışmada yapılan t-testi analizi işletmelerin mısır üretiminde kullanılan teknoloji kullanım düzeyinin (MTK) ile erkek işgünü (EİG), işletme toplam arazi genişliği (TOPAG) ve işgücünün birim zamana düşen verimliliği (MGSÜD/EİG) değeri birbirleri ile çift taraflı karşılaştırılarak analiz edilmiştir. Tarımda kullanılan teknoloji düzeyinin EİG, TOPAG ve MGSÜD/EİG ile ilişkili olmadığı belirlenmiştir. Bunun temel sebebi işgücünün uzmanlaşmamış olması, üretim teknikleri hakkında bilgi düzeyinin düşük olması, sahip olunan teknolojilerin bir sosyal statü etkeni olarak kabul edilerek etkin kullanılamamasıdır.