Marife.2001_3. “el-Îzâh fi’l-hayri’l-mahz” ve Onun Tesirini Yansıtan Bir Grup Risâle, Yaşar AYDINLI (original) (raw)

Marife.2002_1. “EL-ÎZÂH Fİ’L-HAYRİ’L-MAHZ” VE ONUN TESİRİNİ YANSITAN BİR GRUP RİSÂLE

Al-Îzâh fi`l-Khayr al-Makhz (Liber de Causis) alongside with Asologia (Theologia of Aristoteles) is one of the important sources that determine the contents and purposes of metaphysics in Islamic philosophy. Although it actually reflects the Proclosian form of Neo-Platonism it was falsely attributed to Aristoteles. Al-Îzâh was a major source through which Neo-Platonism was transmitted to the Islamic world. It is comprised of 31 one sections that discuss or formulate at different levels the various subjects that we are acquianted with in philosophy texts written in Arabic. In this article, I have discussed some new materials on the anonymous Îzâh al-khair, which appeared in a group of "resâil" extant among Avempacean, or, perhaps, pseudo-Avempacean writings. These "resâil" show that there was a different version of al-Îzâh fî al-khair al-mahd in Arabic. On the other hand, I have tried to show that there was another reader of al-Îzâh among philosophers of Islam in the medieval period of Islam.

Marife.2005_3. FAHRUDDİN RÂZÎ’NİN SÜNNÎ EŞ‘ARÎ KELÂMINA YÖNELTTİĞİ ELEŞTİRİLER / FAKHR AL-DIN AL RAZI'S CRITIQUES UPON THE SUNNITE ASH'ARITE KALAM, Veysel KAYA

Fakhr al-Din al-Razi is known in the Kalam history as the person who combined the philosophy with Kalam. In fact, he discussed some issues of the Islamic theology depending on the methapysics of being (wujud) and contingency (imkan) which was derived from Ibn Sina. This attitude essentially influenced Ahl al-Sunna Kalam after him. In doing so, he didn’t hesitate to criticize his predecessors in many issues in the both methodological and practical matters. This article is dealt with the critiques of Fakhr al-Din al-Razi upon the Ash‘arite Kalam, to which he himself adhered, on methodological issues as well as on some matters such as the proof of creation, the visibility of God and God’s admissibility of the temporal beings.

Marife.2008_1. LEVH-İ MAHFÛZ VE KUR'AN / LAWH-I MAHFUZ AND THE QUR’AN , M. Zeki Duman

Kur’an “Âlemlerin Rabb’inden indirilmiş” İlahî bir kelâmdır. O, Hz. Muham-med’e inzal edilmeden önce “Bir levh”de, değişik bir ifade ile “Ümmü’l-Kitap”ta mu-hafaza altına alınmıştır. Ona temizlerden başkası asla dokunamaz! Ondaki bilgiler-den, ancak Allah’ın dilediği kadarı ihata edilebilir. Semavî kitapların da içerisinde yer aldığı bu “Ana Kitap”, İslâm kültüründeki yaygın adıyla Levh-i Mahfuz’dan başkası değildir. Levh-i Mahfûz, var olacak her şeyin, yaratılmaya başlamadan önce “kalem” ile kaydedilip muhafaza altına alındığı mükemmel bir projesi niteliğindedir. Göklerde ve yerdeki her şey; insanların, hatta tüm canlıların yaratılış süreçleri, diyalektikleri, kaderleri, ölü bedenlerin toprakta kaybettikleri ve korunanlar, kıyamet süreci ve âhiret hayatı… hakikatleri itibariyle orada soyut bir biçimde kayıtlıdırlar. Eşyanın yaratılma sürecine girmesiyle birlikte bu soyut proje, tıpkı mükemmel bir filmin karelerinin projeye uygun olarak detaylı bir biçimde sahneye aktarıldığı gibi, zaman ve mekân içerisine somut bir gerçek olarak yansıtılmış ve yansıtılmaktadır... Levh-i Mahfûz’un hakikatini idrak beşer için mümkün değildir. Fakat başta Kur’an ve Hadisler olmak üzere, kaynaklarda açıklandığı ölçüde, bu ezelî ilmin mahiyeti ve muhtevası hakkında bilgi edinmek mümkündür. İşte bu makalenin amacı, kadim olan İlm-i İlahî’nin, yaratılmışlar cihetine bakan bu sembolik ifadesini, imkân ölçüsünce, Kur’an ve Hadisler açısından tanıtmaktır. The Quran is the Divine Word of the Lord of the universes. It had been protected till being sended to Mohammad in a Lawh, in other words, in the Um-mu’l- Kitab. Which none touches save the purified ones? From the information con-tained in it one can grasp only as much as Allah wishes. This “main book” is known as Lawh Mahfuz in Islam civilization. Lawh Mahfuz is an excellent Project where everything is registered by “kalam” before they have been created. Everything in heavens and earth processes of creating all mankind even all living beings, their dialectics and predestinations, their rotten bodies in soil… Process of doomsday and future life… all these had been registered abstractly on the Lawh Mahfuz. This abstract Project have been reflected from the creation process as a concrete truth through time and space like an excellent film. It is impossible for human to per-ceive the trueness of Lawh Mahfuz. But it is possible to get some information about Lawh Mahfuz from Quran and Hadith and other sources. So, this article aimed to introduce the symbolical expression of eternal divine knowledge from the point of view of the Quran and Hadiths.

Marife.2005_3. SINIRLARI BELİRLENEMEYEN DİNÎ BİR OLUŞUM: EHL-İ SÜNNET VE’L-CEMAAT / AN UNLIMITED RELIGIOUS SECT: AHL AL-SUNNA WA'L-CAMAA, Dr. Sıddık KORKMAZ

In the historical process, Ahl al-Sunna wa'l-Camaa has been established as a main structure of religion, apart from the sects like Khavarij, Murjie, Shia, Mutazila, and their branches. Its formation has been completed in a long period both as conceptual and a form of thought. It is not accurate to consider this formation like other sects. Because it has not feature of sect circulated and followed by a crtain group of people. Besides, by leaving extreme points ruled by other sects, it is seen as an interpretation of moderate line in Islam according to time and circumstances. Nevertheless, it is possible to mention some religious formations which contradicted each other in ahl al-sunna wa’l-camaa. The differences which it has contained can be seen as an evidence, proof and examples of freedom of thought. Despite of differences in the schools of ahl al- sunna wa'l-camaa the basic tenets of religion is one of the shared points. Because of these features it is quite difficult to fit it into a particular frame and determine its boundaries. The scholars belonging to this formation had not accepted the political problems as a religious problem. They had rather considered the political problems without any religious view and consequently they had improved a manner of conduct based on mainly the concepts of justice and oppression. In brief, ahl al-sunna wa’l-camaa is in a position of continuation and a lively representation of the Islamic main structure.

Marife.2007_1. DİLLE İLGİLİ RİVAYETLERİN TEVSÎKINDE HADÎSİN ROLÜ / el-Hadîsu’ş-şerîf ve eseruhû fi’d-dirâsâti’l-lugaviyye ve’n-nahviyye (s.243-280), Muhammed Dârî HAMMÂDÎ Çev. Arş. Gör. Murat SULA

Arap dili tarihinde dilin derlenmesi, tarihinin seyrini ve geleceğini belirlediği için en önemli bir faaliyet kabul edilir. Dünyadaki herhangi bir dil gibi, Arap dilinin de geçirmiş olduğu lugavî gelişim ile tabiî değişimin bütün etkilerine rağmen, "Arapça sözlüklerin tamamını inceleyen birisi, dille ilgili malzemeleri, Arap yarımdasında seyahat eden çok az sayıdaki ilk dilcilerin Araplardan şifahî aldıklarını, sonra bu toplama faaliyetinin bir süre sonra sekteye uğradığını ve ardından da sonraki dilcilerin bütün gayretlerini, toplanan bu malzemenin farklı şekillerde tanzîm ve tertîbine yoğunlaştırdıklarını" 1 görecektir. Aynı şekilde, toplanan bu malzeme üzerine tesis edilen Arapça nahiv kurallarının, özünde elle tutulur esaslı bir değişiklik yapılmadan, az sayıdaki ilk nesil dil âlimlerinin şekillendirdiği biçimde kaldığını fark edecektir. Bu durumu, "Sonraki nesillerin (ilgili kuralları) farklı açılardan epeyce genişletmelerine, şekil ve kalıplarını geliştirmelerine rağmen, iskeletinde ve ana kurallarında herhangi bir değişikliğe ihtiyaç duymadıklarını, Arapça'nın kurallarını kapsamlı bir şekilde ihtivâ eden ilk eser olan Sibeveyhî (ö. 180/796)'nin eseri" 2 doğrulamaktadır.