HZ. PEYGAMBER'İN OTORİTESİNE DAİR İSİMLENDİRME ÖNERİSİ (original) (raw)
Related papers
MAX WEBER'İN KARİZMATİK OTORİTE KURAMI BAĞLAMINDA HZ. PEYGAMBERİN OTORİTESİ
MAX WEBER'İN KARİZMATİK OTORİTE KURAMI BAĞLAMINDA HZ. PEYGAMBERİN OTORİTESİ Yrd. Doç. Dr. Eyüp KURT Afyon Kocatepe Üniversitesi, İslami İlimler Fakültesi, İslam Tarihi ve Sanatları eyupkurt1@hotmail.com Otorite sözcüğü; emretme, itaat ettirme, hak, güç, iktidar, nüfuz, gibi anlamlara gelmektedir. Geleneksel, karizmatik ve yasal-ussal otorite tipolojileri, Max Weber, tarafından geliştirilmiştir. Bu tipolojileri İslam tarihine uyarlayan Hamid Dabaşi, Hz. Peygamberin otoritesini karizmatik otorite olarak tavsif etmiştir. Hâlbuki karizmatik otorite, daha çok yapay nitelikli bir otoritedir. Çünkü bu modelde önemli olan, yönetilenlerin algısıdır. Ancak Hz. Peygamberin otoritesi, vahiyle desteklenen ve yönetilenlerce gerektiğinde müzakere edilebilen rasyonel özelliktedir. Bundan dolayı Hz. Peygamber’in otoritesini, “Nebevi Otorite” olarak adlandırmak, “karizmatik otorite”den daha kapsayıcıdır. Anahtar Kelimeler: Otorite, Max Weber, karizma, gelenek
HZ. PEYGAMBER'İN SÜNNETİNDE ÇEVRE DUYARLILIĞI: AHLÂKÎ BİR ÖRNEKLİK
Öz Bugün çevre, teknolojik alandaki gelişmelere zıt olarak bozulan ahlâkî anlayış-lar nedeniyle tahrip edilmektedir. Çevre ile ilgili asıl sorun, bilimsel-teknolojik gelişme-lerin artışı değil, insanoğlunun çevreye ahlâk ölçülerinden uzak bir anlayışla muamele-sidir. Hz. Muhammed de ahlâkî anlamda tam bir örnektir. Bu makalede Hz. Muham-med'in çevre ile ilişkilerinin tespit edilmesi amaçlanmıştır. Makale hazırlanırken klasik hadis kaynaklarından Hz. Peygamber'in uygulamaları taranarak çıkarılmıştır. Makalede konular Hz. Peygamber'in insan, hayvan, bitki ve cansız varlıklarla ilgili söz ve davra-nışlarında ahlak vurgusuna göre tasnif edilmiştir. Onun, hayatı boyunca insanlar arası ilişkilerde hak, adalet, sorumluluk, saygı, sevgi, diğerkâmlık, merhamet, samimiyet vb. ahlaki erdemleri ön plana çıkardığı görülmektedir. Ona göre hayvanlar en az insanlar kadar yaşama, beslenme ve eziyet edilmeme hakkına sahiptir. İnsanlar onlara karşı so-rumlu davranmalı, ayrıca onları sevmeli ve onlara merhamet etmelidir. O, bitkilere ve cansız varlıklara yaklaşmada da korumacı üslubu tercih ve tavsiye etmiştir. Zira ona gö-re tüm varlık âlemi Allah tarafından yaratılmıştır ve hepsi de sevgi ve saygıyı hak et-mektedir. Makalede ulaşılan bazı sonuçlar şunlardır: Hz. Peygamber'in öğretisinde do-ğal çevreyi kullanmada tüm canlıların hakkı bulunmaktadır ve bu hakka saygı gösteril-melidir. Hz. Peygamberin çevre ile ilgili söz ve uygulamalarında, bugünün çevre sorun-larına ahlâkî boyutuyla çözüm sunabilecek pek çok örnekler bulunmaktadır. Abstract Today, the environment is getting demolished in contrast with technological developments because of disrupted moral conceptions. In this regard, the real problem is not increase of scientific and technological developments, but it is immoral treatments of mankind on the environment. Hz. Muhammad is a perfect example in moral sense. In
HZ. PEYGAMBER’İN İKTİSADİ ÖĞRETİLERİ
Hz. Peygamber’in(sav) İktisadi Öğretileri:İktisat Üzerine Bir Hadis Seçkisi, 2017
İslam iktisadı, kökleri şeriata dayanan bir disiplindir. İslam, vahyi en üstün bilgi kaynağı olarak telakki etmektedir. Kur’an’da ve sünnette de açıkça ifade edildiği üzere temel prensipler, çağdaş iktisadi teoriler ve İslam iktisadının ilkelerine dayanan yeni teoriler geliştirme hususunda mihenk taşı vazifesi görmektedir. Bu bağlamda bir hadis seçkisi, faydalı bir kaynak olacaktır. Çok sayıda hadis derlemeleri bulunmakla birlikte bunlar, hadislerin tasnifinde farklı tertipler kullanır. Dolayısıyla bu durum iktisadi bir meseleye dair hadis taraması yapacak iktisat araştırmacısı için zor ve vakit alıcı olmaktadır. “Hz. Peygamber’in(sav) İktisadi Öğretileri: İktisat Üzerine Bir Hadis Seçkisi” adlı kitabında Muhammad Akram Khan, önemli iktisadi meselelere dair gelişmiş bir tasnif sistemi sunmaktadır. Bu meselelere ait başlıklar altında, sahih kaynaklardan titizlikle seçtiği hadisleri bir araya getirmiştir. Nitekim bu yöntem araştırmacılara belirli bir hadisin yerini tespit etmede kolaylık sağlayacaktır. Daha da önemlisi, belli bir iktisadi meseleye dair bütün hadisleri bir araya getirmek, o konu hakkında düşünmeyi de billurlaştıracaktır. Eminim ki bu çalışma, İslam iktisadı alanında hoca, talebe ve araştırmacıların kaynak malzemelerine çok kıymetli bir katkı olduğunu kanıtlayacaktır.
Hz. PEYGAMBER'E İTAATIN SINIRI
Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 1996
Öncelikle peygambere itaatın bir sınırının olup olmadığını veya peygambere itaatın sınırından ne anlaşılınası gerektiğini belirtmek gerekir. Her şeyden önce Allah katında her şeyin bir ölçü ile olduğunu belirtmeliyiz. Zira Allah Teala kainatta hiçbir şeyin ölçüsüz olmadığını belirtmektedir 1 • Buna dayanarak peygambere itaatın bir ölçüsünUn olduğunu söylemeye bir ınani yoktur. Bununla beraber Kur'an'ın bütün itaatleri kapsayan umumi ölçüler vazettiği de bil~nınektedir 2. Peygambere itaatın sınırını tesbit çalışınasında belirtilmesi gereken önemli noktalardan biri, Peygambere itaat kapsamına giren mükellefiyetierde istisnanın olup olmadığı m~selesidir. Bu'bağlaında peygambere itaatın ölçüsü ve sınırı ile ilgili nassların örneklendirmesi ni; inançta, sevgide ve ittibada olmak üzere üç ana noktada ele alıp gruplandırmak mümkündür.
2011
Bu calismada Hz. Peygamber'in, egitim metotlarina ilave bir unsur olarak bireyleri egitirken fiziksel temasi nasil kullandigi orneklerle ortaya konulacaktir. Hz. Peygamberin fiziksel temasi kullanmasindaki amac, muhataplariyla duygusal iletisime gecmek ve egitim acisindan olumlu sonuclar elde etmektir. Bu acidan fiziksel temasla duygusal iletisimi cogu zaman birbirinden ayirmak zordur. Hz. Peygamber ozellikle cocuklarla iletisiminde fiziksel temasa sikca yer verdigi icin, cocuk egitiminde bebeklikten itibaren fiziksel temasin onemi uzerinde ayrica durulmaktadir. Daha cok hadis kaynaklari dogrultusunda ele alinan calismada konuyla ilgili materyaller degerlendirilmekte, ailelerin ve egitimcilerin yararlanabilecegi bazi egitsel sonuclar verilmektedir.
HZ. PEYGAMBER’İN EDEBÎ YÖNÜ.pdf
Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2010
Fesahat ve belâgat (güzel, etkili ve yerinde konuşma), İslâm'ın ortaya çıktığı dönemde Arap Yarımadasında bölge halkı tarafından oldukça önemsenen bir husustu. Mucize olan Kur'an'ı açıklamakla görevlendirilen Hz. Peygamber ileri derecede fesahat ve belâgata sahipti. Bu makalede O'nun sahip olduğu bu dil melekesinin kaynağı ve belirgin özellikleri, söylemiş olduğu sözler çerçevesinde ele alınmış, ayrıca şiir ve seci karşısındaki tutumuna yer verilmiştir.
HZ.PEYGAMBER'E Karşi Oryantali̇st Bakiş Ve Bu Bakişin Kirilmasinda Metodoloji̇k Yaklaşimin Önemi̇
2005
Oryantalizm dinsel kaygıları da olan siyasi ve ideolojik bir dünya görüşüdür. Oryantalistler İslamiyet'le ilgili araştırmalar yapmışlar, İslam dininin unsurlarıyla ilgili çok şeyler söylemişlerdir. Onların, hakkında çok şey söyledikleri unsurlardan biri de Hz.Peygamber'dir. Oryantalistler başlangıçtan itibaren Allah'ın Elçisini olumsuzlama yoluna gitmişlerdir. Onların bu tavrı XX. yüzyılın ortalarından itibaren yumuşama eğilimine girmiş olsa da bu eğilim masum bir gelişme değildir. Müslümanlar onların bu bakış açısının etkilerini kırmak için sosyal tarih metoduyla Hz.Peygamber'in hayatın ele almalı, onu küreselleşen dünyada insanlığın dikkatlerine sunmalıdır. Böyle olduğu takdirde Allah'ın Elçisi, yepyeni ve huzurlu bir dünyanın oluşumunda öncü rolü oynayacaktır.
AD KOYMA VE Hz.PEYGAMBER'İN İSİMLERE KARŞI TUTUMU
1998
Kultur; bir toplumun butun fertlerinin tarihi ve toplumsal gelisme sureci icerisinde kazandigi butun maddi ve manevi degerler, olaylari ve meseleleri karsilayan duyus ve dusunus bicimleri, tarih icinde olusturdugu fikir ve sanat eserleriyle butun bunlari kucaklayan deger yargilari, bu kazanimlarini sonraki nesillere iletmede kullandigi araclar ve bu arada insanin tabii ve toplumsal cevresine egemenliginin olcusunu gosteren vasitalarin butunudur1.