Kıraatlerin Tefsire Etkisi (İbn Âşûr Örneği) (original) (raw)

İbnü'l-Kabâkıbı ve Kıraat İlmıne Katkıları

İbnü'l-Kabâkıbı ve Kıraat İlmıne Katkıları, 2019

İslam dünyasında ve özellikle ülkemizde yapılan şaz kırâatler ile alakalı çalışmalarda kendisine müracaat edilen kaynakların müellifi olma vasfını taşıyan Kabâkıbî, bulunduğu toplumun uleması tarafından, meşhur kırâat âlimi İbnü’l-Cezerî ile kıyas edilerek daha fasih bulunan, fakat özellikle ülkemizde ismi pek bilinmeyen bir şahsiyettir. Osmanlıda da belirli bir döneme kadar vaz etmiş olduğu usul süregelerek okutulan Kabâkıbî, bulunduğu beldede zamanının kurraları arasında temayüz etmiştir. Bu sebepten şeyhü’l- kurrâ’lık makamında da bulunan, yüzlerce talebe yetiştiren ve ömrünün sonuna kadar kırâat tedrisine devam eden bu kıymetli şahsiyetin tanıtılmasını önemli bir husus olarak görmekteyiz. Bu çalışmamızda müellifin hayatı, hocaları, ilmî kişiliği ve kırâat ilmine katkıları bağlamında talebeleri ve telif etmiş olduğu eserleri incelenmiştir. Bu araştırmanın ülkemizdeki ilmî çalışmalara katkısı, özellikle Osmanlı’da yüzlerce yıl okutulan Kabâkıbî tarikinin müessisi ile kırâat ilmine katkılarının açığa çıkarılması olacaktır.

İbn Hâleveyh’in el-Muhtasar Fî Şevazzi’l-Kur’ân Adlı Eserinde Kıraatlere Yaklaşımının İncelenmesi (Duhâ-Nâs Sûreleri Örneğinde)

2020

Bu calismada Ibn Hâleveyh’in Muhtasar fi sevâzzi’l-Kur’ân adli eserinde Duhâ ve Nâs sureleri arasindaki âyetlerde zikredilen kiraat vecihlerine yaklasimi tespit edilecektir. Ibn Hâleveyh, IV/X. asirda yasamis olan âlimlerden biridir. Lugat, nahiv ve kiraat alanlarinda derinlesen muellif, bu alanlarla ilgili bircok eser telif etmistir. Bu eserlerden biri olan Muhtasar fi sevâzzi’l-Kur’ân , kiraatler konusunda temel kaynaklardan biridir. Muellif, bu eserinde Fâtiha suresinden Nâs suresine kadar ayetlerde gecen sâz kiraatleri nakletmistir. Ibn Hâleveyh, kiraatlerin naklinde genel olarak okuyusun nisbet edildigi kisileri zikretmistir. O, bu okuyuslarda Nebi (s.a.s.), sahabe ve tabiundan nakledilen kiraatleri aktarmistir. Bunlarin yaninda muellif, asere kurrâsindan olan kiraat âlimlerine ve onlarin râvilerine nisbet edilen sâz okuyuslara da yer vermistir. Genel olarak kiraatleri okuyanlara nisbet etmekle yetinen muellif kiraatlerle ilgili herhangi bir degerlendirme yapmamistir. Ancak lu...

İbn Kuteybe’de Kıraat–Filolojik Tefsir İlişkisi (Tefsîru Garîbi’l-Kur’ân Örneği)

Journal of The Near East University Faculty of Theology, 2020

Hz. Peygamber'den nakledilen hadislerden anlaşıldığına göre Kur'ân-ı Kerim yedi harf üzere nâzil olmuştur. İslâm âlimleri kıraatlerin temelinin, söz konusu bu rivayetler olduğunu belirtmektedirler. Kıraat farklılıklarının önemli bir bölümünün manayı etkilemeyen fonetik çeşitlilik olduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte bunların bir kısmının, Kur'ân'da geçen bazı kelimelerin ve âyetlerin anlaşılmasına farklı açılardan katkı sağladığı bilinmektedir. İslâm âlimleri, okuyucu için anlamı çeşitli nedenlerle bilinmeyen (garîb) kelimeleri açıklamak üzere garîbü'l-Kur'ân'a dair eserler kaleme almışlardır. Bu alanda kitap telif eden yazarlardan biri de İbn Kuteybe'dir. Müellifler, garîbü'l-Kur'ân türü eserlerde seçtikleri kelimeleri izah ederken Arap dilindeki nesir ile şiirden ve kabileler arasındaki çeşitli kullanım farklılıklarından önemli ölçüde yararlanmışlardır. Bunlarla birlikte söz konusu kelimenin anlamını açıklarken âlimlerin dayandıkları önemli kaynaklardan biri de kıraatler olmuştur. Zira kıraat farklılıklarının önemli bir 

Âsım Kıraatinin Kur’ân Meâllerine Yansıtılamaması Üzerine Bir İnceleme

Tasavvur / Tekirdağ İlahiyat Dergisi, 2024

Günümüz Türkiye’sinde bireylerin çoğunluğu Kur’ân-ı Kerîm’i anlamak için meâllerden yararlanmaktadır. Ancak bir dilin başka bir dile çevrilme-sindeki zorlukların yanı sıra çoğu meâlin herhangi bir usule dayanmaması sorun olmaktadır. Kıraat farklılığı bulunan bir kelimenin, ülkemizde okuyu-şu tercih edilen kıraat imamından farklı bir kıraat imamına göre çevrilmesi, bu usulsüzlüğün sonuçlarından biridir. Bu tür tercümeler, elimizdeki Kur’ân metninde bulunmayan bir kelimenin anlamının meâllerde yer almasına se-bep olmaktadır. Çalışma, Ahzâb sûresinin 33/33. âyetinde yer alan “قرْنَ” kelimesindeki muhtelif kıraat vecihlerini ve bunların Kur’ân’ın Türkçe meâl-lerine yansıtılamamasını konu edinmektedir. Çalışmada, kıraat farklılıkları ekseninde sözcüğün morfolojik yapısına dair belirtilen görüşlerin izi sürül-mekte, bunların, ilgili âyetin anlam ve yorumuna olan etkisine değinilmek-tedir. Ardından inceleme konusu olan sözcüğün Türkçe meâllerdeki çeviri şekilleri ele alınmakta ve bu meâllerin esas aldıkları kıraatlere dikkat çekil-mektedir. Elde edilen bilgiler metin analizi ve mukayese yöntemi kullanıla-rak irdelenmektedir. Çalışma, Kur’ân meâllerinde yöntem problemi olduğu-nu ve meâl yazarlarının Âsım kıraatine uygun çeviri yapmadıklarını söyle-meye çalışmaktadır. Ayrıca kıraat farklılıklarını çevirilere yansıtmanın meâl-lere zenginlik katacağını ortaya koyma amacındadır. Ülkemizde tercih edi-len Âsım kıraatinin Hafs rivâyetine göre okunan söz konusu kelimenin Arap dili kuralları açısından hiçbir dayanağının olmadığı iddiaları, çalışma-yı değerli kılmaktadır.

Tefsi̇r Geleneği̇nde Kirâat-Yorum İli̇şki̇si̇: Fethu’L-Kadîr Örneği̇

2022

XVIII-XIX. yüzyılda Yemen'de hayat süren ve Zeydiyye mezhebine mensup bir çevrede yetişen Şevkânî, yüksek ilmî ve siyasî kişiliğiyle tanınmaktadır. Çalışmaya konu olan Fethu'l-kadîr el-câmi' beyne fenni'r-rivâye ve'd-dirâye min 'ilmi't-tefsîr isimli eser, müellifin en meşhur telifi olarak bilinmektedir. Bu aynı zamanda müellifin kırâate dair bilgileri haiz olan tek eseridir. Bu durum onun kırâat ilmi açısından düzeyini yalnızca bu eser üzerinden anlamaya mecbur bırakmaktadır. Eserin tümüne bakıldığında müellifin kırâat-yorum ilişkisine oldukça yer verdiği görülmektedir. Müellif, kırâat farklılıkları üzerinden yorum yaparken bazen detaylı bilgilere yer vermekte bazen de kısa beyanlarla iktifa etmektedir. Çalışmada müellifin kırâatler üzerinden yorum anlayışı örnekler üzerinden aktarılarak onun Fethu'l-kadîr özelinde bu konudaki fikrî altyapısı aktarılacaktır.

Kıraatlerin İhticâcı Bağlamında Dilbilimsel Tefsirler: Ahfeş’in Me‘âni’l-Kur’ân’ı Özelinde Bir Tahlil

2019

Sozlukte huccet, "kastetmek, yonelmek, ziyaret etmek, ustun gelmek" anlamina gelen “hacce” fiilinden turemis bir isim olup "isabetli yonelisi kanitlayan delil ve burhan" anlamina gelmektedir. Istilahta ise ihticac, mesleki yonden yeterliligi olan ir kârinin, bulundugu ekol veya bolgeye gore seleften kendisine ulasmis olan muhtelif okuyuslar arasinda bir kiraati, kendince hakli gordugu birtakim gerekcelerle tercih etmesi ve bunu da delillerle kanitlamasidir. Kiraat ilminde onemli bir konu olan ihticâc olgusunu ele alirken konunun arka planinda yer alan temel meselelerin iyice arastirilmasi gerekmektedir. Her ne kadar huccet olgusunun tarih sahnesine cikisini vahyin indigi donem olarak soylense de sistematik anlamda, tabiin donemi ve sonrasinda ozellikle Kur’an’in irabina dair hatalarin (lahn meselesi) gundeme gelmesi neticesinde olustugunu soylemek mumkundur. Kur’an’in irab ve telaffuzunda hatadan uzak olunmasi adina hassasiyetle yapilan calismalar tabiin donemind...

Tefsire Etki Eden Kırâat Farklılıkları Bakımından Yûsuf Sûresi

Reading Differences Affecting to Tafsir of Surah Yusuf, 2016

The Quran, the Sunnah of the Prophet of Islam, Hazrat, together with them important element. This feature will be explained to people from all walks of life to understand, needs to be the paraphrase. To Paraphrase the science of Islamic sciences constitute an important place within it. Quran Tafsir, while it is them ostaccurate way to take into account the social and geographical characteristics of the reduced, no offense, is the obligation of the community. Quran Recitation and Tafsir separated from the science of differences cannot be regarded as constituting a key element of reading so that the recitation of the Quran is decremented the differences in society according to these characteristics give the properties and read the language have been emerged with. In this study, the reading of the Quran in different formats and forms of this brilliant reading Tafsir effects to the point has been tried to set an example in terms of Joseph to the duration.

Kıraatler ve Kurrâ

Marife Dini Araştırmalar Dergisi, 2010

Karae, yekrau, k raeten, kur'anen, kur'en, dersin. Kur', dilde toplamak ve birleUtirmektir. Suyu topladIWInda, 'Suyu havuzda topladIm ('kara'tu')dersin. KIraate, kIraat denilmesinin nedeni, kâri'nin (okuyucunun) harfi diWer bir harfle birleUtirmesi ve böylece kelimenin oluUmasIdIr. Kelime, diWer bir kelime ile, cümle diWer bir cümle ile birleUir. O kimse okur, yani bütün bunlarI bir araya getirir. Ist lah Olarak K raatler: AraUtIrmacIlardan birçoWu, kIraatler ile kIraat ilminin tarifini karIUtIrmakta-dIr. KIraatler ile kIraat ilmi arasIndaki fark, Kur'an-I Kerim ile Kur'an-I Kerim ilimleri arasIndaki fark gibidir. DolayIsIyla kIraat; Kur'an-I Kerim'i telaffuz etme usullerinden biridir. mamlardan birinin, rivayetlerin ittifakI ve tarîklerle diWer imamlardan farklI bir okuyuU edinmesidir. Bu farklIlIk ister harflerin telaffuzunda ister harflerin biçiminde olsun aynIdIr. 1 Kur'an Kelimelerini Telaffuz usulleri, Uu Uekilde isimlendirilir: KIraat, rivayet, tarîk, vech. K raat: Birbirine uygun olmak UartIyla, kendisinden nakledilen rivayet ve eda yollarI (tarik) nIn kIraat imamlarIndan birine nispet edilmesidir (nisbet edilen Kur'an okuma Ueklidir). Rivayet: Bu kIraat imamIndan, bir vasIta ile de olsa (kIraatI) alan kiUiye nisbet edilen okuyuUtur. Tarîk: snadI nâzil bile olsa raviden alan kiUiye nisbet edilen okuyuUtur. * Bu Makale, Fehd b. Abdurrahman b. Süleyman er-Rûmî'nin Dirâsât fî Ulûmi'l-Kur'an (Riyad, 1430/2009, XVI. baskI) adlI eserinin 341-369. sayfalarInIn çevirisidir.

Âsım Kıraatinin Kur’ân Meâllerine Yansıtılamaması Üzerine Bir İnceleme: Ahzâb Sûresi 33. Âyeti Örneği

2024

Günümüz Türkiye’sinde bireylerin çoğunluğu Kur’ân-ı Kerîm’i anlamak için meâllerden yararlanmaktadır. Ancak bir dilin başka bir dile çevrilmesindeki zorlukların yanı sıra çoğu meâlin herhangi bir usule dayanmaması sorun olmaktadır. Kıraat farklılığı bulunan bir kelimenin, ülkemizde okuyuşu tercih edilen kıraat imamından farklı bir kıraat imamına göre çevrilmesi, bu usulsüzlüğün sonuçlarından biridir. Bu tür tercümeler, elimizdeki Kur’ân metninde bulunmayan bir kelimenin anlamının meâllerde yer almasına sebep olmaktadır. Çalışma, Ahzâb sûresinin 33/33. âyetinde yer alan “قرْنَ” kelimesindeki muhtelif kıraat vecihlerini ve bunların Kur’ân’ın Türkçe meâllerine yansıtılamamasını konu edinmektedir. Çalışmada, kıraat farklılıkları ekseninde sözcüğün morfolojik yapısına dair belirtilen görüşlerin izi sürülmekte, bunların, ilgili âyetin anlam ve yorumuna olan etkisine değinilmektedir. Ardından inceleme konusu olan sözcüğün Türkçe meâllerdeki çeviri şekilleri ele alınmakta ve bu meâllerin esas aldıkları kıraatlere dikkat çekilmektedir. Elde edilen bilgiler metin analizi ve mukayese yöntemi kullanıla-rak irdelenmektedir. Çalışma, Kur’ân meâllerinde yöntem problemi olduğu-nu ve meâl yazarlarının Âsım kıraatine uygun çeviri yapmadıklarını söyle-meye çalışmaktadır. Ayrıca kıraat farklılıklarını çevirilere yansıtmanın meâllere zenginlik katacağını ortaya koyma amacındadır. Ülkemizde tercih edilen Âsım kıraatinin Hafs rivâyetine göre okunan söz konusu kelimenin Arap dili kuralları açısından hiçbir dayanağının olmadığı iddiaları, çalışmayı değerli kılmaktadır. Anahtar Kelimeler: Tefsir, Kıraat, Kıraat-Meâl İlişkisi, Ahzâb sûresinin 33. Âyeti, Karne Kelimesi. An Examination of the Inability to Reflect ʿĀsim’s Recitation in Qur’ānic Translations: The Case of Verse 33 of Sūrah al-Ahzāb Abstract In today’s Türkiye, many people use Qur’ānic translations to understand the Qur’ān. However, in addition to the problem of translating one language into another, there is also the problem that most translations are not based on any methodology. To translate a word which has a difference in qirāʾāt accord-ing to a different imam of qirāʾāt and not according to the preferred imam of qirāʾāt in our country, is one of the consequences of this methodlessness. Such translations cause a word that is not found in the Qur’ānic text to be included in the translations. The study deals with the various qirāʾāt versions of the word “ قرْنَ ” in the verse 33/33 of Sūrah al-Ahzāb and their reflection in the Turkish Qur’ānic translations. Likewise, the study traces the views on the morphological structure of the word on the axis of qirāʾāt differences and touches upon their impact on the meaning and interpretation of the relevant verse. Then, the translations of this word in the Turkish Qur’ānic translations are analyzed and the qirāʾāt on which these translations are based are pointed out. The information obtained is analyzed through textual analysis and comparison. The study aims to reveal that there is a methodological problem in the translations of the Qur’ān, that the translations have not been done in accordance with the qirāʾāt of ʿĀṣim, and that reflecting the qirāʾāt differences in the translations will enrich the translations. The claims that the word in question, which is read according to the Hafs narration of qirāʾāt of ʿĀṣim preferred in our country, has no basis in terms of Arabic language rules make this study valuable. Keywords: Tafsīr, Qirāʾāt, The Relation of Qirāʾāt and Qur’ānic Transla-tions, Al-Āyat 33 of Sūrah Al-Ahzāb, The Word Qarna.