SUUDİ ARABİSTAN'DAKİ KAYA RESİMLERİ (original) (raw)
Related papers
İSLÂM ÖNCESİ ARAP TARİHİNİ YANSITMASI BAKIMINDAN KAYA RESİMLERİ
civarında kaya resmi alanı keşfedilmiştir. Yarımadanın farklı yerlerinde ortaya çıkan bu zengin miras, birçok kaya yüzeyinde belirgin veya yarı belirgin şekilde durarak ulusal kimliğin tespiti de dâhil olmak üzere çeşitli konularda işe yarayacaktır. Dolayısıyla bu çalışmada İslâm öncesi Arap tarihini gün yüzüne çıkarmada kaya resimlerinin konumunu belirlemek amacıyla kaya resimleri tabirinden başlayarak ören yerleri, kayalarda bulunan şekil ve yazıların değerlenmesi ile bunların tarihe olan katkıları üzerinde durulacaktır. Arkeolojik buluntular henüz yeni bir uğraş olduğundan araştırmada daha çok güncel kaynaklardan ve web sitelerinden yararlanılacaktır.
ÖZBEKİSTAN’DAKİ BİR KAYA RESİM ALANININ YENİDEN YORUMLANMASI
2019
The article presents a new interpretation of the Zarautsay rock paintings found in South Uzbekistan at the beginning of the last century. In particular, the author focuses on one of the plots of anthropomorphic figures, which are treated as early farmers working in the field with primitive hoes, shown as bent tools in the hands of the figures. Conclusions derived from the new interpretation are discussed. The article also pays attention to the fact that, perhaps, this site has the earliest depiction of clothing and labor division based on gender in the history of Central Asia.
COĞRAFYADAN MİTOLOJİYE KAYA RESİMLERİ
Genel Türk Tarihi Araştırmaları Dergisi, 2019
ARAŞTIRMA MAKALESİ-RESEARCH ARTICLE COĞRAFYADAN MİTOLOJİYE KAYA RESİMLERİ HALİL CAN AKGÜN * ÖZET Petroglif kelimesi aslında kayaların üzerine çizilen oyma anlamına gelmektedir. Bu kelime Türkiye Türkçesinde ise kaya üzeri tasvirler, kaya üzerine levhalar, kaya resimleri, taş oymaları gibi mânâlara sahiptir ve genellikle kaya resimleri adı ile anılmaktadır. Aslında bu işlem oyma, dövme, kazıma ve boyama gibi yöntemlerle taşlara, kayalara ve mağara duvarlarına yapılmakta ve işlenen kaya resimleri, bulundukları yerleri âdeta açık hava müzesine çevirmekte ve konunun uzmanları tarafından ait oldukları zamanın ifade vasıtası, iletişim aracı, yani yazısı olarak nitelendirilebilir. Başka bir ifade ile kaya resimleri bir duygu ve düşünceyi ifade etmektedir. Bu duygu ve düşünceler çoğu zaman maddi (hayvan, şaman, gök cisimleri, av sahneleri, savaşçılar ve savaş sahneleri) bazen de manevi motifler barındırır. Bu motiflerin büyük bir kısmı mitolojik tarihten haber vermekle beraber eski toplulukların sosyal hayat ve düşünceleri hakkında da bilgiler verir. Bu sebeple kaya resimleri ve bulundukları bölgelere kutsal alan olarak bakılmıştır. XX. yüzyılın sonlarına baktığımızda kaya resimleri hakkında yapılan çalışmalara duyulan ilgide bir artış vardır. Bu artış yapılan araştırmaların sayısı ile de göze çarpmaktadır. Lakin araştırmacılar bu araştırmalarını genellikle Şamanizm ve animizm çerçevesinde yapmaktadır. Bu çalışmalar aslında kaya resimlerinin fonksiyonunu, dini boyutunu, mitik, ve hatta tarihi ipuçları taşıyan bir iletişim aracı olarak görülmesi ile birlikte başlamıştır. Yine bu konular üzerinden farklı disiplinlerden de faydalanarak araştırmalar devam ettirilmelidir. Petroglifler çoğu zaman din ve ayin ile birlikte ilişkili olduğu göstergebilim açısından değerlendirilse de, bu, sıradan gündelik olaylar hakkında ipuçları veren petrogliflerin İç Asya'nın etnografik tarihi açısından önemini arttırmaktadır. Anahtar Kelimeler: Kaya resimleri, petroglif, tamgalar, mitoloji. FROM GEOGRAPHY TO MYHTOLOGY THE ROCK PAINTINGS ABSTRACT The word petroglyph actually means carving on stone. Turkey is the Turkish word over this rock depictions, sheet rock on, rock paintings, has the meaning as stone carvings and rock paintings are usually referred to by name. In fact, this process is carried out on stones, rocks and cave walls by methods such as carving, forging, scraping and painting, and the processed petroglyphs turn their places into open-air museums and are defined by the experts as the means of expression of the time they belong to, the means of communication. In other words, rock paintings express a feeling and thought. These feelings and thoughts often contain material (animal, shaman, celestial objects, hunting scenes, warriors and war scenes) and sometimes spiritual motifs. Most of these motifs give information about mythological history, but also give information about the social life and thoughts of old communities. For this reason, the rock paintings and the regions where they are located were considered as sacred areas. When we look at the end of 20th Century, there is an increase in the interest in the studies on rock paintings. This increase is noteworthy with the number of studies. However, researchers generally conduct this research within the framework of shamanism and animism. These works started with the fact that the paintings were seen as a means of communication carrying the function, religious dimension, mythic, epic and even historical clues. Again, researches should be continued on these issues by taking advantage of different disciplines. Although petroglyphs are often considered to be semiotic in relation to religion and ritual, this
HATAY'DAN SUUDİ ARABİSTAN'A OLAN GÖÇLER; SAMANDAĞ İLÇESİ ÖRNEĞİ
ONAY DENİZ CENGİZ tarafından hazırlanan "HATAY'DAN SUUDİ ARABİSTAN'A OLAN GÖÇLER; SAMANDAĞ İLÇESİ ÖRNEĞİ" adlı bu çalışma jüri tarafından lisansüstü öğretim yönetmeliğinin ilgili maddelerine göre değerlendirilip oybirliği / oyçokluğu ile COĞRAFYA ANA BİLİM DALINDA YÜKSEK LİSANS TEZİ olarak kabul edilmiştir. 21/ 05 /2012 Jüri Üyeleri İmza Doç. Dr. Dr. Hüseyin KORKMAZ ( Başkan) Yrd. Doç. Dr. Bayram ÇETİN (Tez Danışmanı-Üye) Yrd. Doç. Dr. Sevda ÇETİNKAYA (Üye) Deniz Cengiz tarafından hazırlanan "Hatay'dan Suudi Arabistan'a Olan Göçler; Samandağ İlçesi Örneği" adlı tez çalışmasının yukarıda imzaları bulunana jüri üyelerince kabul edildiğini onaylarım. Enstitü Müdürü Prof. Dr. Yakup BULUT ii ÖNSÖZ Hatay'dan Suudi Arabistan'a olan Göçler; Samandağ İlçesi Örneği konulu çalışma bir yüksek lisans tezidir. Genel olarak saha etüt çalışmalarına dayanan bu araştırma, yaklaşık 2 yıl süren gözlem ve doküman derleme aşamasından sonra 2012 yılında eldeki konuma getirilmiştir. Günümüzde uluslararası göçler küreselleşme sürecinin de beraberinde getirdiği ekonomik dönüşümler neticesinde işgücü akışını çok değişik noktalara getirmiştir. Gerek Türkiye'den, gerekse dünyanın değişik ülkelerinden meydana gelen ulusal sınırları aşan emek gücü hareketi, gelecekte de bu seyrini çok değişik boyutlarda ve yönlerde sürdürecektir. Bu bakımdan uluslararası göçler çerçevesinde ele alınan bu çalışma, göçün gelecekteki seyri hakkında bazı öngörülerde bulunması açısından çalışılmaya değer görülmüştür. Yüksek Lisans Tezi konusunu oluşturan Samandağ İlçesi, gerek sosyo-ekonomik gerekse nüfus yapısına bağlı olarak, yurtdışına göç verme noktasında çok önemli bir yere sahiptir. Bu bakımdan Samandağ İlçesinin Suudi Arabistan'a yönelik olan işgücü göçleri, genel özellikleriyle değerlendirilmiştir. Bunların başında araştırma sahasının bu kadar çok miktarda göç vermesinin nedenleri ele alınmış olup, bunun süreç içerisindeki değişimi ve sonuçları derinlemesine araştırılmıştır. Yüksek lisans eğitimim süresince destek ve anlayışını hiçbir zaman esirgemeyen, her zaman geliştirici rehberliği ile araştırmamda bana yardımcı olan saygı değer hocam Yrd. Doç. Dr. Bayram ÇETİN'e; Doç. Dr. Hüseyin KORKMAZ'a ve Yrd. Doç. Dr. Sevda ÇETİNKAYA'ya en içten duygularımla teşekkür ederim. Eğitim hayatımda beni maddi ve manevi olarak destekleyen babam ve anneme, hayat arkadaşım sevgili eşim Süheyla CENGİZ'e, çalışmalarım esnasında yardımlarını hiçbir zaman esirgemeyen Arş. Gör. Atilla KARATAŞ'a; anket hazırlama çalışmasında yardımcı olan Prof. Dr. Ahmet İÇDUYGU, Prof. Dr. Murat ÖZGÜR, Prof. Dr. Mustafa MUTLUER, Arş. Gör. İlkay SÜDAŞ'a ve SPSS anket geliştirme programında bana katkı sağlayan Arş. Gör. İdris AKTAŞ'a, Sosyal Bilimler Enstitüsü çalışanlarına ve 1004Y0120 no'lu projem için gereken harcamaların karşılandığı Mustafa Kemal Üniversitesi Bilimsel Araştırma Proje Birimi'ne sonsuz teşekkürlerimi sunarım. iii HATAY'DAN SUUDİ ARABİSTAN'A OLAN GÖÇLER; SAMANDAĞ İLÇESİ ÖRNEĞİ Deniz CENGİZ Coğrafya Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, 2012 Danışman: Yrd. Doç. Dr. Bayram ÇETİN ÖZET Bu çalışmada, işgücünün Samandağ ilçesinden, Suudi Arabistan'a doğru olan göçü değerlendirilmiştir. Ayrıca ele alınan konuda, Türkiye'deki işgücü potansiyeli içerisinde Suudi Arabistan'a en fazla miktarda işgücü temini sağlayan yerlerden birisi olan Samandağ ilçesi ele alınmıştır. Çalışmanın içeriği dört ana başlık altında değerlendirilmiştir. Birinci kısımda öncelikle göç kavramlarına değinilmiş olup, bu kapsamda kuramsal çerçeve ortaya konulmuş, göçün türleri ve nedenleri, kuramları ve tarihsel süreci hakkında genel bilgiler verilerek göç ile ilgili değerlendirilmeler yapılmıştır. İkinci kısımda çalışmanın mekansal boyutunu oluşturan Samandağ'ın genel coğrafi özellikleri ele alınmıştır. Bölgenin nüfus özellikleri, ekonomik yapısı gibi konulara değinilerek, bu sahadan göçe neden olabilecek etkenler ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Bu sayede, daha sonraki bölüm içeriklerinin daha kolay kavranabilmesi bakımından, bir altyapı oluşturulması hedeflenmiştir. Üçüncü kısımda Suudi Arabistan'ın coğrafi özellikleri (ekonomik yapı, nüfus özellikleri vb.) hakkında genel bilgiler verilmiş olup, bu bakımdan göç edilen sahanın tanıtılması ve konu ile ilgili birtakım değerlendirmeler yapılabilmesi bakımından analizler yapılması açısından konuya daha kapsamlı bir bakış sağlanmaya çalışılmıştır. iv Dördüncü kısımda anket sonuçlarına göre Samandağ ilçesinden Suudi Arabistan'a olan göçlerin coğrafi özellikleri değerlendirilmiş olup, bu anket sonuçlarının ortaya çıkardığı sonuçlar irdelenmiştir. Türk işgücünün Hatay'daki organizasyonu ve olgunlaşma aşamaları, Suudi Arabistan'daki durumu ve organizasyonu ve dağılışı değerlendirilerek, göçün bu bakımdan mekansal yapıyı şekillendirmesi ve sosyo-ekonomik yapının seyrini etkilemesi bakımından duruma bir perspektif konulmaya çalışılmıştır.
TÜRK KÜLTÜRÜNDE DAĞ KÜLTÜ VE KAYA RESİM ALANLARI
ATAYURTTAN MUĞLA'YA Türk Tarihi ve Kültürü Hakkında Yazılar, 2020
Eski Türk inanç sistemini oluşturan unsurlardan bahsederken sıklıkla “su, atalar ve yer kültü” gibi ifadeler kullanırız. Bunun sebebi Türklerin inanç dünyasında ya da hayat tarzlarında bir takım somut varlıkların soyutlaştırılması veya onun soyut tasavvuru ile kendisine bir kutsiyet verilmesidir. Türklerin konargöçer bir hayat tarzı sürmesi, onları sanki doğanın çocukları hâline getirmiş ve bozkırda bildikleri her varlığın bir ruhu olduğuna inanmalarına sebep olmuştur. Lakin inanış ve kült kavramlarından bahsederken birtakım hususlara dikkat etmek gerekir; burada inanış ya da kült kavramları farklı bir dinî yapıyı kastetmek amacı ile kullanılmamıştır. Bu inanış biçimi ya da doğa kültleri Türklerin Gök Tanrı dini içinde yer alan sistemlerdir. Aynı zamanda bu inanış biçimleri onların doğayı algılama biçimleridir.
TÜRK KAYA RESİMLERİNİN SANATSAL KABULÜ
ulakbilge Sosyal Bilimler Dergisi, 2019
Geçmişten günümüze çeşitli sanat tanımları ile karşılaşılmaktadır. Bunun dışında sanat tarihinin kategorilendirilmesini sorgulayan görüşler de bulunmaktadır. Bunların başında tüm sanat yaratmalarını iki kavram altında toplayan Wilhelm Worringer'in soyutlama ve özdeşleyim tezi gelmektedir. Bu iki kavramdan biri, Theodor Lipps'in öne sürdüğü, sanat tarihindeki bütün eserleri tek bir duygulanım altında topladığı özdeşleyim içtepisidir. Diğeri de tüm soyut eğilimli sanat anlayışlarının dayandığı soyutlama içtepisidir. Özdeşleyim doğa ile barışık bir düşünce algısı ile oluşturulmuş doğayı taklide yönelik sanatsal bir yönelimdir. Theodor Lipps'in savunduğu gibi tüm sanat tarihi tek bir özdeşleyim kavramı altında toplanmamaktadır. Soyutlama ise ilkel ve uygar topluluklarda, "kendinde şey"in dışavurumudur. Worringer, ilkellerin ve Doğu kavimleri (Çin, Hint, İran) sanatını ilk soyut sanat kabul etmektedir. Dolayısıyla o, bu tezi ile sanat tarihinin hem başlangıcı hem de gruplandırmasını değiştirmiştir. Ancak, Worringer'in Doğu kavimleri olarak kabul ettiği uygarlıkların içinde Ön Türkler yer almamaktadır. Bu önemli bir eksiklik olarak dikkat çekmektedir. Oysa ki, göçebe bir Orta Asya uygarlığı olan Ön Türkler gerek arkeolojik tespitlerle olsun, gerek Çin uygarlığının kayıtları ile olsun ilk Doğu uygarlıklarından biri olarak varlığını kabul ettirmiştir.
SUUDİ ARABİSTAN’IN MÜSLÜMAN KARDEŞLER POLİTİKASI:
SUUDİ ARABİSTAN’IN MÜSLÜMAN KARDEŞLER POLİTİKASI: 1932- 2016, 2017
Bu çalışmanın temel amacı Suudi Arabistan’ın İhvan politikasını tarihsel süreç içerisinde incelemektir. Çalışmada Riyad yönetiminin geçmişten günümüze İhvan politikası bölgesel güç mücadelesi ve rejim güvenliği olmak üzere iki temel değişken üzerinden analiz edilmiştir. Bu iki dinamiğe bağlı olarak Suudi yönetimi İhvan’ı bölgesel güç mücadelesi bağlamında dış tehditleri dengelemek için bir denge unsuru olarak görürken aynı zamanda rejim güvenliği değişkeni bağlamında ulusal güvenlik tehdidi olarak algılamıştır.
SUUDİ ARABİSTAN'IN MÜSLÜMAN KARDEŞLER POLİTİKASI: 1932-2016
2018
Bu çalışmanın temel amacı Suudi Arabistan'ın İhvan politikasını tarihsel süreç içerisinde incelemektir. Çalışmada Riyad yönetiminin geçmişten günümüze İhvan politikası bölgesel güç mücadelesi ve rejim güvenliği olmak üzere iki temel değişken üzerinden analiz edilmiştir. Bu iki dinamiğe bağlı olarak Suudi yönetimi İhvan'ı bölgesel güç mücadelesi bağlamında dış tehditleri dengelemek için bir denge unsuru olarak görürken aynı zamanda rejim güvenliği değişkeni bağlamında ulusal güvenlik tehdidi olarak algılamıştır.